Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Genel Yayın Yönetmeni:fbrahim
Yıldız # Yazıişleri Müdürü: Salim
AJpaslan 9 Sorumlu Müdür.
Mehmet Sucu # Haber Merkezi
Müdürü: HakanKara
Cumhuriyet
Imtiyaz Sahibi: CUMHURfYET VÂKFI
adına tLHAN SELÇUK
Istihbarat: CengizVıldırım # Ekonomı Özlem
Yüzak # Kültür- Egemen Berköz • Spor Ab-
dülkadirYücelman 0 Makaleler Sami Kara-
ören # Düzeltme. Abdullah Yazıcı # Bilgı-
Belge Edibe Buğra • Yurt Haberlen: Mehmet
Faraç 0 Avrupa Temsılcısı: Güray Öz
Yayın Kurulu: İlhan Selçuk
(Başkan), Emre Kongar (Daruş-
man). Orhan Erinç, Hikmet
Çetinkaja, Şükran Soner, İb-
rahim Vıldız, Orhan Bursalı.
Mustafa Balbay, Hakan Kara.
Ankara Temsılcısı Mustafa Balbay Atatürk Buhan
No: 125, Kat 4, Bakanlıklar-Ankara Tel: 4195020 (7
hat), Faks-4195027#tzmırTerasılası:SentarKıak,
H.Zı>aBlv. 1352S.23Tel 4411220, Faks 4418745
• Adana Temsılcısı ÇetinY'iğenoğhı, inönuCd 119
S. No 1 Kat 1, Tel. 363 12 11, Faks. 363 12 15
Müessese Müdürü: Erol
Erkut • Koordınator-
Ahmet Korulsan # Mu-
hasebe Bülent Yener 0
Idare Hüseyin Gürer
0 Satış Fazilet Kuza
REKLAM: P.M. Ltd. ŞtL • Genel
Müdür Gülbiıı Erdunuı • Koordınatör
R*ha lşıtman# Genel MudürYrd. Sev-
da Çoban 9 Fınansman Müdunı. Çetin
ErduranTel 0212 51407 53-513 846O-
61,Faks 021251384 63
Yıyunlran: Yenı Gun Haber \jansi Basın \e Yayıncıhk A Ş, Basta: Sabah Yayıncüık \ Ş
Türkocagı Cad 39 41 Cagaloglu 34334 tstanbul PK 24« - Sırkecı 14435 Isûnbul
Tel (0212)5120505(20hat)
Faks (0 212)513 85 95 16EKİM2002 Imsak. 5.42 Güneş: ~> 09 Öğle. 12.57 tkindı: 15.59 Akşam: 16.32 Yatsı: 19.52
G ü N C E L CÜINEYT ARCAYÜREK
I Baştarafi 1. Sayfada
giremez mi sorusuna yanıt arıyor.
Irak mırak Kürt mürt derken; YSK Başkanı Tufan
Algan'ın, kararı bugün açıklayabileceklerini med-
yaya duyurduğu konuşmasında bir cümle ilginç.
DEHAP'ın "hukuki, siyasıVe demokrasıaçısından
önemlibirkonu" olduğunun altını çizdi.
Konunun hukuksal yanı ortada. Yargıtay Başsav-
cısı Sabih Kanadoğlu, DEHAP'ın seçime katılabil-
mesi için yasanın öngördüğü sayıda örgütlenme-
diğini öne sürüyor. Sıyasal yanı ise partileri ilgilen-
diriyor. Başbakan'ın öne sürdüğü varsayım dikka-
te alınırsa; Öcalan'dan emir alan DEHAP bölücü bir
parti. Demokrasiye gelince AB sahneye giriyor ve
"Üye olmak istiyorsanız" diye başlayan dayatma-
lanna bu kez DEHAP'ın kapatılmasının Avrupa'nın
demokratik anlayışına uygurı düşmeyeceği "uyan-
sını" ekliyor.
Hukuksal bir karara, "siyaset ve demokrası" ka-
nşınca.. DEHAP'ın önü açık!
•••*-
Oysa, DEHAP sorunu yeni gelişmeler arasında
miniminnacık kalıyor.
Zira kimi belirtiler başka yönde; sorun, Irak sa-
vaşına katılmakla katılmamaya... Kürt devletinin
kurulduğu resmen açıklanırsa türkiye'nin müdaha-
le edip etmeyeceğıne, daha doğrusu müdahale et-
meli mi etmemeli mi tartışmalarına oturdu, oturtul-
mak üzere.
ABD Saddam savaşına katılmaya hevesli olma-
dığımızı çoktandır biliyor. Havaalanlannı, havayol-
lannı vs. açarak yeterince katkı.. yeter de artar.
Ama şimdi Saddam gittikten sonra Irak'ta ve böl-
gede söz sahibi olmayı istiyorsa, örneğin ABD'nin
Bağdat'ta kurmayı düşündüğü "askerbirvali" baş-
kanlığındaki yönetime ortak olacaksa... Savaşa da-
ha geniş katkı sağlamak zorundaymış Türkiye!
Kimi köşe yazılanndaki hava başka. Güneri Ci-
vaoğlu, adını vermediği "doruktaki bir komutanın
'Kuzey Irak'ı vurmak mı? Neden?' diye sorduğu-
nu"yazıyor.
Şayet yazılan doğruysa, bu sözün anlamı düşün-
dürücü. Çünkü; Türkiye'nin Kürt devletinin kurul-
masına asla sıcak bakmayacağını, böyle bir oluş-
maya derhal "müdahale" edeceğini içeren, üstelik
kamuoyuna duyurulan ulusal politikaları saptayan
MGK kararlarının beş paralık değeri yok!
Üstelikadıaçıklanmayan "doruktakikomutanın"
sözlerı, sivillerle askerler arasında son günlerde ge-
lişen Kuzey Irak sorununun çözümünde önemli ay-
nlıklar olduğunu akla getiriyor.
22 Ekim'de toplanacağı açıklanan MGK; bu kez,
her zamankinden daha fazla önem taşıyor.
• • •
Başbakan Ecevit'in Kürt devleti ile bağlantılı
açıklamaları neden sonra ses getirmeye başladı.
CHP lideri Deniz Baykal. savaş sözcüğünün gi-
derek değer kazandığı günümüzde kimi siyasetçi-
lerin, örneğin Mesut Yılmaz'ın, Irak operasyonu-
na katılmamızı öngören sözlerini, siyasal kulisin ya-
bancı olmadığı biçimde, "Bakıyorum, Yılmaz, seçi-
min iptali için yeni yöntem anyor" diye yorumladı.
Rüzgân arkasına almış, seçimi erteletmeye yöne-
lik girişimlere karşı çıkması doğal.
Kürt sorununda eleştirinin ötesinde suçlayıcı ok-
lar hükümete yöneliyor. Savaşla, müdahale konu-
suyla ilgili hemen pek çok noktada aydınlığı yaka-
layamadığımız şu sırada, ulusal sorunlarımız ateşi
durmadan körüklenerek fokur fokur kaynatılmaya
çalışılan iç politika kazanında.
Baykal'a göre -elbette bildiği bir şeyler var- Ku-
zey Irak sorununda "telaşa gerekyok!" Nedenini de
açıklamış; "Üç yıldır orada Kürt devleti kuruldu. Ye-
ni mi fark ettiler" diyor.
Bu irdelemenin doğru yanları olabilir, tartışılabi-
lir. Ne ki, üç yıldır hükümet uyudu diyelim, ama par-
lamentoda olsun ya da olmasın, üç yıldır Kuzey
Irak'taki oluşmalara muhalefetten (özellikle Türki-
ye'nin bütünlüğüne özen gösteren CHP'den) ka-
muoyunun dikkatini çeken, hükümeti uyaran tek
sözcük duymadık.
Içimizi dışımızı ilgilendiren Kürt sorununu, Kuzey
Irak'ı ya da Kıbrıs gibi ulusal sorunlarımızı iç politi-
ka bataklığına çekecek miyiz?
Sorunlann çözümünde yatan sorun bu.
Basbakan Bülent Ecevit:
ABD'nin planı
rahatsız ecüci
ANKARA (Cum-
huriyet Bürosu) - Baş-
bakan Bülent Ecevit,
Irak ile ilgili Türki-
ye'nin iradesini aşan
olaylarla karşı karşıya
kahnabileceğini belir-
tirken olası bir operas-
yon için, "Büyük can
kayıplanna uğrama
tehlikesiyle karşı kar-
şıya geliriz" dedi.
Ecevit, dün akşam
NTV'de canlı yayında
sorulan yanıtladı. Tür-
kiye'nin hem ABD
hem Irak ile yakın iliş-
kileri bulunduğuna
dikkat çeken Ecevit,
"ABD'nin Irak'ı işgal
etme ve fiilen bölme
yönünde hareketler
yapması bizi rahatsız
ediyor" dedi. Olası
ABD harekâtından
Türkiye'nin tüm böl-
geyle ilişkilerinin sar-
sılacağını vurgulayan
Ecevit, "ABD bizsiz
bu harekâtı kolay ko-
lay yapamayacağını
biliyor, biz de ısrarla
telkin ediyoruz. Şim-
dije kadar çok zarar-
lar verdi ama arrık
benzer zararlar ver-
memesini güvence al-
tına almak için eli-
mizde olanaklar var.
Bunların başında da
tncirlik Üssü geliyor.
Burada ABD, Sad-
dam yönetiminden
gelecek olumsuzluk-
lara karşı gereken
yardımlan yapıyor ve
yapmaya devam ede-
cek" diye konuştu.
Ecevit, Türkiye'nin
olası savaşa yönelik her
türlü hazırhğı yaptığı-
m savunurken şu gö-
rüşleri dile getirdi:
"Bizim irademezi
aşan olaylarla karşıla-
şabiliriz. Şimdiden
önümüzdeki mevsi-
min turizmle ilgili ola-
naklan zarar görme-
ye başladı. Eğer Tür-
kiye'yi de kapsamı
içine alan bir askeri
harekât çıkarsa o ha-
rekâttan zarar gör-
mese bile onun havası,
bekJentisi ekonomi-
mize büyıik zarar ver-
meye yeter."
Kerkük ile ilgili soru
üzerine Ecevit, "Bu-
günlerde bunu dfişû-
nüyoruz ne yapılabi-
lir diye, çok karmaşık
bir sorun. Irak dışın-
daki bazı ülkelerin
sürekli kışkırttığı bir
durum, o bakımdan
kolay değil" dedi.
Orgütün listeye alınması için 'koşulların oluşmadığı' savunuldu. Gürel, Avrupa'nın ilkeli davranmadığnı söyledi
AB, KADEK'i listeye almıyorAMCARA (Cumhuriyet Bürosu) - Avru-
pa Birligi (AB), Türkiye'nin, KADEK'in te-
rör örgütleri listesıne alınması talebine "ko-
şullar oluşmadığı" gerekçesiyle "olumlu"
yanıt vermedi. AB dönem başkanı Danimar-
ka'nın Ankara Büyükelçiliği haberi yalanlar-
ken Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Baka-
nı Şükrü Sina Gürel, AB'nin "ilkeli dav-
ranmadığını" söyledi.
Bazı basın-yayın kuruluşlan, sa\-unma kay-
nakJanna dayandırdıklan haberlerde AB 'nin,
Türkiye'nin, KADEK'in terör örgütleri liste-
sine alınması istemine "koşullar oluşmadı-
ğı" gerekçesiyle resmen "hayır" yanıtı ver-
diğini kaydettiler.
Haberlerde, Danimarka Dışişleri Bakanlı-
ğı tarafından Ankara'ya gönderilen yanıt ni-
teliğindeki resmi yazıda Türkiye'nin talebi-
ne "hayır" denildiği öne sürüldü.
AB'den yalanlama
AB dönem başkanı Danimarka'nın Ankara
Büyükelçisi Christian Hoppe imzasıyla ak-
şam saatlerinde yapılan yazılı açıklamada,
"Türkiye'nin, KADEK'in AB terör örgüt-
leri listesine alınması talebinin reddedildi-
ği" haberine ilişkin olarak "AB'nin K\DEK
konusunda bir karar almadığı" kaydedıldı.
Bu konudaki çalışmalann 28 Ekım'e İcadar sü-
receği ögrenilirken kararın bu tarihten sonra
resmi olarak açıklanacağı öğrenildi.
Dışişleri Bakanı Gürel. AB'nin KADEK
konusunda "ilkeli davranmadığını" belir-
terek AB'ye üye ülkelerin dışişlen bakanlan-
na, Türkiye'nin KADEK konusundaki görüş-
lerini ilettiğini söyledi. PKK'nin, AB tarafın-
dan terör örgütü listesine alındığı hafta, KA-
DEK'in kurulduğunu belirten Gürel, KA-
DEK'in terör faaliyetlerinde bulunduğunu ve
mutlaka "AB terör listesine" girmesi gerek-
tiğini kaydetti. Gürel, "AB tarafina KADEK
konusundaki görüşlerimizi, düşünceleri-
mizi anlattık. Eğer AB bir bütün olarak,
kurum olarak, birliktelik olarak, terör teh-
didini göğüslemek, karşılamak ve uluslara-
rası alandaki terör mücadelesine katkıda
bulunmak istiyorsa, bu konuda adım atar.
Şimdiye kadar bu adımı atmamakla da
KADEK'İ olduğu gibi tanımak ve tanıt-
makta geri kalmakta, hem uluslararası te-
rör mücadelesine zarar vermekte hem de
Türkiye-AB ilişldlerine" diye konuştu.
NTV'de yer alan haberde Türkiye'nin bu
yöndeki çabalanna ABD'nin de yeterli deste-
ği vermediği ıddia edildi. Haberde, ABD'nin,
Avrupa Birliği Daimi Temsilciliği'nce yeni
oluşturulacak terör listesi için gönderilen gö-
rüş yazısında KADEK'e yer verilmediği, bu-
nun yerine HAMAS ve Hizbullah örgütlerine
öncelik verilmesini istediği ve bu yönde bas-
kı yaptığı bilgisinin Türk Dışişleri'ne de ulaş-
hğına yer verildi. Her firsatta Türkiye'nin te-
rörle mücadelesinin yanında yer aldığını söy-
leyen ABD'nin bu tavnnın Ankara'da da önem-
li bulunulduğuna dikkat çekilen haberde; An-
kara'nın KADEK'in listeye alınması için Was-
hington nezdinde de girişimlere başlayacağı i-
fadesine yer verildi.
Holüar
haraç
mezat
ÖZGENACAR
ANKARA - Londra'da
yann yapılacak bir araş-
ormanın gözdesi olan 16.
yy'dan bir Uşak seccade-
si için 50 bin sterlinlik
(yaklaşık 125 milyar) bir
satış bekleniyor. Buna
karşılık biri bunun iki,
ötekisi alh katı büyüklü-
ğunde 17. yy'dan iki Uşak
halısının her biri için de
60 biner sterlinlik (yakla-
şık 150 milyar lira) değer
biçiliyor. Christie's Mü-
zeyede kuruluşunca açık
artnrmaya çıkacak çeşit-
li ülkelerde dokunmuş
192 eski halı ile kilimin
gözdesi olan 16. yy Uşak
seccadesi "Bellini" ti-
pinde "anahtar deliği"
örgüsü olarak tanınıyor.
Italyan ressam Belli-
ni'nin bazı tablolannda
bu tür halıyı dekor olarak
kullandığı için ressamnı
adıyla tanınan seccadede
ayak yerlerini belirleyen
bezemenin görüntüsü de
"anahtar deliğini" an-
dınyor. 155x127 cm. öl-
çülerindeki bu seccade-
nin yer yer onanm gördü-
ğü bildiriliyor. Arttırma-
nın en pahalı parçası ola-
rak Batı Iran'dan "Zieg-
ler" tipi olarak tanımla-
nan 7.34x6 m. boyutun-
daki bir taban halısı öne
çıkıyor. 1880yılınatarih-
lenen halı için beklenen
değer 100 bin sterlin
(yaklaşık 250 milyar li-
ra). tran halısından son-
raki en pahalı halı ise bu
halının yaklaşık on ikide
biri (185x147 cm.) kü-
çüklüğünde, Uşak'ta 17.
yüzyılda bir tablo güzel-
liğinde yapılmış domates
kırmızısı rengindeki bir
parçadır. Bu halı için 60
bin sterlin öngörülüyor.
Bundan sonra sırada aynı
fiyata satıhnası beklenen,
ancak onun yaklaşık üç
katı büyüklüğündeki
(339x213 cm.) madal-
yonlu Uşak halısı geliyor.
17. yüzyıl sonunda yapı-
lan bu halı, göbeğindelri
geleneksel Uşak madal-
yonundan adını alıyor.
JetFaddhn
iadesiistendi
tstanbul Haber Ser-
visi - Sürt'ten bağımsız
millervekili adayı olan
Jet-Pa Holding Yönetim
Kurulu Başkanı Meh-
met Fadıl Akgündüz
hakkında, Bağcılar Cum-
huriyet Başsavcılığı
"dolandıncılık" suçun-
dan gıyabi rutuklama ka-
ran verdi. Interpol tara-
fından kumızı bültenle
aranan ve Isviçre'de ol-
duğu belirlenen Akgün-
düz'ün iadesi istendi.
Hakkındaki gıyabi ru-
tuklama karan nedeniyle
Türkiye'ye gelmeyen
Akgündüz, seçim kam-
panyasını avukatı Veysi
Yaşar aracıhğıyla yürü-
tüyor.
tzmir
Bü> ükşehir
Belediye
Başkanı Ahmet
Piriştina, tesisin
açılışında
Türkiye'nin en
bü> ük çevre
projesini
yaşama
geçirmekten
duyduğu
mutluluğu
\urguladı.
40 yılbk riiya bitti
YUSUF OZKA^
tZMİR - Izmir'in 740 milyon
dolara mal olan "40 yıüık rüya-
sı" Körfez'in temizliği, Büyük
Kanal Projesi'nde son adımın
atıhnasıyla gerçeğe dönüştü.
Narlıdere'deki Güneybatı
Atıksu Antma Tesisi'nin devre-
ye sokuknasıyla Körfez'e kirli-
ük akışının tamamen önüne ge-
çildi. îzmir Büyükşehir Beledi-
ye Başkanı Ahmet Piriştina, te-
sisin açılışında Türkiye'nin en
büyük çevre projesini yaşama
geçirmekten duyduğu mutlulu-
ğu vurguladı. 15-20 Ekim'in Iz-
mir'de "Körfez Bayramı" ola-
rak kutlanacağını belirten Piriş-
tina, "Umarım yapılacak diğer
çabşmalarla, yıllardır sırtını
denize dönmüş tzmirli, yeni-
den denizle barışır" dedi.
Törene kahlan Dışişleri Baka-
nı Şükrü Sina Gürel ve Kültür
Bakanı Suat Çağlayan, Pirişti-
na'yı akılcı ve ortak akla dayalı
yaklaşımından ötürü kutlarken
Izmir Valisi AJaaddin Yüksel de
Piriştina'ya sadece cumhurbaş-
kanlan ve üst düzey yetkililere
sunulan "devlet üstün hizmet
şildi" verdi.
SÖYLEŞİ ATTİLÂ İLHAN
Sorduğum Kabahat!..
Savaş sonrası, Paris: iki büyük siyası hareket, ül-
keye hâkim: Komünistler ve de Gaulle'cü ta-
kımı! Hıristiyan Demokratlar (MRP) ve Sosyalist-
ler (SFIO) araya sıkışmış, esâmisi okunmuyor. TEc-
ran Français', haftalık bir sinema dergısidir,
FKP'nin organı, akıl hocası, ünlü sinema yazarı Ge-
orges Sadoul; derginin, Hollyvvood filmlerine yö-
nelttiği eleştirileri izleyerek, aklımca, toplumcu bir
'kıstas'ın ne olduğunu anlamaya; nasıl uygulanabi-
leceğini, öğrenmeye çalışıyorum.
Sonralan hayli şaşırmışımdır. Çünkü o dönemde,
soldan bakıp epeyce hırpaladıgımız, bazı önemli
ABD filmlerinin ve yönetmenlerin; 'McCarthy Re-
zaleti' sırasında; Solculuk'la -bırakın Solculuğu,
düpedüz Komünistlik le, hatta ajanlık la- suçlan-
dığını görmüşüzdür; çoğu, bu yüzden mesleklerın-
den oldular. Neden? Amerikalıların 'müsellem' ce-
hâletinden mi; yoksa bizim (l'Ecran Français'nin
de) ABD Sineması'nı hakkıyla değerlendiremeyip;
'Amehkan'dır, o halde kötüdür' yanlışına düştüğü-
müzden mi? Sanırım, ikisinden de!
İki savaş arası ABD Sineması. ıstese de isteme-
se de, Batı Avrupa Modernizmi'nin etkisindedir;
yalnız sineması mı, edebiyatı da: sanatçılannın bir
kısmı Avnıpa'daegitim görmüş, 'formasyonu'o; bir
kısmı, zaten oradan gelme: ya Solcu, ya Yahudi ol-
duğundan, ABD'ye kaçmış; Hollyvvood 'sansürü'
ne kadar sıkı olursa olsun, bunların, filmlerinin ko-
nulannı, sosyal -hatta siyasal- diyalektiklerini göz ar-
dı etmeden ele alacakları pekâlâ öngörülebilirdi; öy-
le deyapmışlardır; eğer bu görülemedıyse, 'toptan-
c/'Soğuk Savaş aydınlarının, yanlış önyargı veön-
kabullerindendi.
Demek ki, 'ilerici' film eleştirmeni, 'sosyal ve es-
tetik diyalektiği', devreye, derinlemesine sokmadı-
ğı için, 'çuvallamıştı'.
Batı'dan her geleni 'ilerici'
sandın mı...
i | lerici' -hatta 'Toplumcu'- Yeşilçam Sinema-
I sı, kanıksanmış Yeşilçam melodram 'şablo-
nu'nun; '/cöfü/er'in ağa, zenginfabrikatöryadajan-
darmafilan; 'iyiler'm ise ırgat, köylü, amele, bileme-
din 'azınlık' (Kürt) olarak, 'kullanılmasından' ibaret-
tir.
'İlerici' Türk sinema eleştirmeni, bunu açık açık
halkına soyleyebildi mi? Hayır! Ülkesi hanidir eko-
nomik düzeyde, holdingler seviyesine gelmişti; oy-
sa Yeşilçam, 'milyoner'i ya da 'patronu', hâlâ 'fab-
rikatör' olarak ele alıyordu. Bunu soyleyebildi mi?
Hayır! Maya bu olunca, sonraki gelişmeleri doğru
değerlendirebileceğine, nasıl ihtimal verirsiniz? De-
ğerlendirememıştir.
Hollyvvood, Posf Modernizm'e, 'toplumsalı'
topyekûn silerek geçiyor. Modemizm'de 'geri-
lim', sosyal ve beşeri diyalektiğin çatışmasından
yararlanılarak mı işlenirdi; şimdi seyirci ya 'bâ-
tıl itikatlar'la, ya 'özel efekt' marrfetleriyle 'uyu-
tuluyor'; sosyal diyalektik, tehlikeli ve ürkütücü,
dokunma elin yanan beşeri diyalektik ise, sos-
yal hayattan doğasala indirgenmiş; yani insanın
tabiatla, kendi kendisiyle, çelişmesi, çatışması
var; ama bunun 'sosyalliği' yani sosyal ve eko-
nomik olarak gerekçeleri, yok! Sebebi belli, mil-
yonlarca seyircinin, liberal/emperyalist 'küresel'
sömürüye 'uyanması' arzu edilmiyor.
Ülkemizdeki V/eric/'eleştirmen, bu basitamason
derece önemli 'tespiti' yapmış mıdır? Yoksa her haf-
ta ABD'nin Türk ekranlarına çıkaracağı 'fennin son
harikası' filmleri 'duyurmak'; korku, hortlaklar, ma-
sal, vur/ kır ve cinsel başıboşluk senaryolanyla, za-
ten dikkati dağıtılmış ve 'devşirilmiş' sey\rc\y\, yan-
lış yaşantılara, özendirmekle mi meşgul? Ikincisini
tercih ediyor; çünkü bir kere buna 'mecbur', aksi
halde çok ilgi gören Media organında barınamaz;
ikincısi, sosyal işlevselliğini yitirmiş, reklam sektö-
rünün büyüsüne ve esnaflığına; -yarı yarıya, bazen
tamama yakın- kendinı kaptırmıştır.
Nedeni basit, çünkü onun 'ilericilik'ten anla-
dığı, 'alafranga olanı' (Batılı'yı, oradan her gele-
ni) benimsemek ve yüceltmek! Ilericilik/Gerici-
lik tartışmasında, temeli 'iktisad-ı siyasi'den, so-
yut estetiğe kaydırdın mı, ıska geçmekten ken-
dini kurtaramazsın. Hatırlarım, bunlardan biri Çin-
li bir yazardan çekilmiş o filmi de, pekâlâ beğendik-
lerini söylemişti; ismi lazım değil, söylediği gülünç;
zira Çinli yazann Salman Rüşdi, Teslime Nesrin tü-
ründen, ülkesine sövüp sayıp, Batı'da çanak yala-
yan 'biri' olduğunu bilmiyor: o kadar 'sens politi-
que' yoksunu!
Hafızasını kaybeden media...
Aynı siyasi sezgiyi (sens politique) tersine kul-
lanmak, çok daha geçerakçe; son birkaç yıldır
Media'nın 'hafızasını bile kaybettiği' söylenemez
mi? Sanki bir zamanlar Niyazi Berkes, Doğan Av-
cıoğlu, Mehmet Ali Aybar, Kemai Tahir, Şevket
Süreyya, Uğur Mumcu ve benzeri nice adlar, sü-
tunlarında cirit oynamıyor; sanki Türkiye'nin asla bir
'muzcumftunyef/'nedönüşmeyeceğıni, koro halin-
de söylemiyordu. Media, ne o fikir adamlarını ha-
tıriıyor artık, ne de kimbilir kaç 'vatan ve namus'
nesli yetiştirmiş kitaplannı: 'Türkiye'de Çağdaş-
laşma', 'Anadolu Ihtilâli', Tek Adam', 'Kutsal Is-
yan', 'Türkiye'nin Düzeni', 'Çankaya' vb.
Asıl irkitici olan, yükselen 'ulusal dip dalga-
sı'nın; önemli ve önemsenmesi gereken, pek
çok yeni ve önemli kalemi; o kalemlerin yazdığı
önemli eserleri, 'gündem'e taşımış olmasına
rağmen; Media'mızın onları görmekte ve hele
göstermekte, izahı müşkül bir ihmai ve tembel-
lik içinde bulunmasıdır, adeta örtbas etmeye ça-
balıyorlar, sakın bu 'maksatlı' olmasın, 'siyasi
sezgi'nin (sens politique) olumsuz yönde kulla-
nılması gibi bir şey, yâni!
Sorduğum kabahat: Mütareke yıllarında, Der-
saadet Media'sı, öyle yapmıyor muydu?
e-mail:tilahanö isnet.net.tr
http://www.bilgiyayinevi.com.tr/ailhan
Faks:0-212 / 260 19 88
IRAK TEPKİLERİ
Türkiye savaş
tuzağına
çekiliyor
Haber Merkezi - ABD'nin Iraka yönelik
operasyon hazu"Iıklannı hızlandırmasına ve
Kuzey Irak'ta yaşanan gelişmelere siyasiler,
sivil örgütler, üniversiteler ve iş dünyasından
tepkiler sürüyor.
Soysal: Asıl amaç petrol
Bağımsız Cumhuriyet Partisi (BCP) Genel
Başkanı Mümtaz Soysal, Kuzey Irak'ta
devlet kurma girişiminin, Türkiye'yi savaşa
bulaştırmaya yönelik tuzak olduğunu
savundu. Soysal yaptığı yazılı açıklamada,
Türkiye'nin, kendisinin olmayan bir savaşa
sürüklenmek istendiğini belirterek
"Ingiltere'nin eski hesaplarına, ABD'nin
şimdiki çıkarlanna, çarpıtılmış bilgi,
kanıtsız suçlama ve kuşkulu varsayımlara
dayalı, ama asıl amacının petrol olduğu
belli bir savaştır bu" görüşünü ifade ettt , _,,
KESK: Savaş emekçlleri vurur
KESK Genel Başkanı Sami Evren,
"Türkiye'nin savaşa girmesini halk
istememektedir. Siyasi partiier de savaş
kışkırtıcılığı yapmamah, savaşı seçim
malzemesi olarak kullanmamalı.
Savaşın sonuçları bellidir, emekçileri
vurnr" diye konuştu.
Türk-İş: oyuna gellnmemell
Türk-tş Yönetim Kurulu, ABD ve
tngiltere'nin. BM kararı olmaksızın Irak'a
müdahalesıne karşı çıktığını bildirdi.
Açıklamada, Irak'a yönelik hukuk dışı
salduı girişimlerinin protesto edildiği
belirtilerek "Irak'ta büyük devletlerin
kuklası olmanın ötesine gidemeyecek bir
Kürt devleti kurulması girişimlerine
kesinlikle karşıyız. Türkiye Cumhuriyeti,
süper güçlerin böl-yönet politikasının
oyununa gelmeyecektir" denildi.
TİHAK: ABP'nln misillemesl
Türkiye însan Haklan Kurumu (TÎHAK),
ABD'nin 11 Eylül'de 3 bin kişinin ölümüne
neden olan eyleme misilleme olarak Irak'a
saldırmak istediğini belirtti. TlHAK'tan
yapılan açıklamada, Irak'ta 1991'deki
Körfez Savaşı'ndan bu yana uranyum
içerikli bombalar nedeniyle 500 bin çocuğun
öldüğü hatırlatıldı.
Fukara oğlu fukara oluruz'
Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı
Sakıp Sabancı da ABD'nin Irak'a
müdahalesinin Türkiye'ye büyük yük
getireceğini belirterek "Biz zaten
fukarayız, Irak savaşından sonra fukara
oğlu fukara oluruz" dedi.
Barzani tahrik ediyor'
TBMM Başkanvekili Murat Sökmenoğlu
IKDP lideri Mesut Barzani mn Türkiye'yi
savaşa sokmak için tahrik ettiğini söyledi.
Sökmenoğlu Barzani'nin çok tehlikeli bir
oyunun içine girdiğini belirterek, "Kuzey
Irak'ta Kerkük başkent olamaz. Çünkü
Kerkük ve Musul birer Türkmen ilidir.
Anayasalarında Türkmenleri yok
sayanların emelleri açıktır" dedi.
Gürüz: Kürt oluşumu tehdlt
Rektörler Komitesi'nin dünkü toplantısından
sonra rektörler adına açıklama yapan Yüksek
Öğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr.
Kemal Gürüz, üniversitelerin Kuzey
Iraktaki herhangi bir Kürt oluşumunu Türk
milli varhğına tehdit olarak gördüğünü
belirtti. Gürüz "Türk üniversiteleri Kuzey
Irak'ta herhangi bir Kürt oluşumunun
tamamen karşısındadır" dedi.