Katalog

5 OCAK 2002 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER dishabıa cumhuriyet.com.tr Ağır okul çantası ölüme neden oidu • HONGKONG(AA) - Hong Kong'da, okul çantası çok ağır olan 9 yaşındaki çocuk, dengesini kaybederek 20. kattan düştü. Görgü taıuklan, ağır çantayı ta^ıyan çocuğun parmaklıklarda bir süre asılı kaldıktan sonra boşluğa düşerek öldüğünü söylediler. Son yıllarda Hong Kong'da veliler ve uzman doktorlar, çocuklann çok ağır çanta taşıdıklan konusunda yetkililere uyanda bulundular. Bira kralı Heineken öldü • \OORDWIJK (AA) - Hollandalı bira kralı Freddy Heineken, önceki akşam 78 yaşında öldü. Heineken şirketinden yapılan yazılı açıklamada. "Heineken'in Noordwijk'teki evinde huzur içinde yaşama veda ettiği" bildirildi. 4Kasım 1923'te dünyaya gelen Freddy Heineken, büyükbabası tarafindan 1864'te kurulan aile şirketini dünyadaki bira devieri arasına sokmayı başardı. Holdingleşen şirketin başuıa geçmeden önce reklam bölümünde çalışan Heineken, "Ben bıra değil, neşe satıyorum'" demesiyle ünlendı. 78araç birbirine girdi • LOSANGELES (AA)-ABD'nin Kaliforniya eyaletinde, 78 aracın birbirine girdiği zincirleme kazada bir kişi öldü, 15 kişi yaralandı. Bakersfield kenri yakınlanndaki kazanın, muhtemelen alçalan bulutlann görüş mesafesini azaltması nedeniyle meydana geldiği belirtildi. ABD desteğindeki Afgan güçleri saklandığı sanılan köyün çevresinde mevzilendi Molla Omerköşeye sıkıştı Tafcban Bderi kuşabldı. AMERICANAIRLINES Arap asıllı korumaya aynmcılık \VASHINGTON (AA) - ABD Başkanı George VV. Bush'u korumak üzere Tek- sas"a giderken American Airlines uçağının pilotu ta- rafindan, güvenlik gerekçe- siyle uçaktan indirilen Arap asıllı gizli servis görevlisi, havayoluna karşı aynmcılık davası açmaya hazırlanıyor. Basında adının \\aJkt Sha- ter olduğu belirtilen 33 ya- şındaki gizli servis ajanının avukatlan, sadece Beyaz Sa- ray'a açılacak bir telefonla bu kişinin kimliğinin sapta- nabileceğini, ancak havayo- lu yetkililerinin, Arap asıllı olduğu ıçin Shater'e aynm- cılık uyguladığını söylediler. American Airlines ise uy- gulamanın. federal hüküme- tin tavsiyeleri çerçevesınde gerçekleştiğini savundu. Si- lah taşıyan Shater, kimlik göstermesıne karşınpilotun itirazı üzerine uçaktan daha aynntılı güvenlik taraması için indirilmiş, uçağa dön- mesine izin verilmemişti. Bush, ajanın ırkçılık kurba- nı olduğunun ortaya çıkması halinde, bunun kendisini çok kızdıracağıru söylemişti. DışHaberlerServisi-Taleban lideri Mol- la Muhammed Ömer'in etrafındaki çem- ber gittikçe daralıyor. ABD askerlerinin des- teğindeki Afgan güçlennin, Ömer'in giz- lendigi sanılan bir köyün çevresinde mev- zilendikleri bildirildi. Kandahar istihbarat şefi Haci GülaB'nin sekreteri Nasratullah, ABD askerlerinin güneydeki Helmand bölgesınde bulunan Bagran civannda Molla Ömer'i yakala- mak için ev ev arama yaptıklannı söyle- di. Nasratullah, 1996yılındaAfganistan'a gelen Usame bin Ladin'e koruma sağlayan ve hâlâ onunla yakın temas içinde olabi- leceği düşünülen Taleban liderinin ele ge- • ABD askerlerinin Bagran civannda Taleban liderini yakalamak için ev ev arama yaptığı belirtiliyor. Afganistan'da geçici hükümetin bir bakam Molla Ömer'in tutuklanmış olabileceğine inandığını söyledi. çirilip geçirilmedığini yakında ögrenebi- leceklerini söyledi. Nasratujlah bölgedeki aşiret liderlerinin de Molla Ömer'in kaderini konuşmak üze- re dün toplandıklannı kaydetti. Afganistan'da geçici hükümetin Yeni- den Yapılanma Bakanı Emin Farhang ise Molla Ömer'in tutuklanmış olabileceğine inandığını söyledi. Farhang, Alman ARD 21 yaşındaki Süheyia, Balk Üniversitesi'nde hukuk okumak için sınaviara girdi. (Fotoğraf: AP) Kâbü'de suçsuzlar için hücre KÂBÎL (AFP)-Tîmun 12 ya- şında 41 gündür KâbU'debirka- rakolda kalıyor. Firardaki ağa- beyini teslim olmaya zorlamak amacıyla cezaevine konuldu. 6x9 metrelik hücrede, 15 ye- tişkinle birlikte "bahk istifi" hapis yatan Timun, yetkililerin cinayetle suçlanan ağabeyini bulamadıklan için kendisini hapsettiklerini söylüyor. Taleban döneminde bir fabri- kada muhasebecilik yaptığını söyleyen Mdbarek Şah'ın (38) öyküsü de ılginç. Taleban baş- kenti kaybedince, fabrika müdü- rünün ortadan kaybolduğunu, bunun üzerine kendısinin yeru yönetime başvurarak fabrika- nın mali yöneriminin kendisine verilmesini istediğini söyleyen Mübarek, "Beni Talebanotaıak- lasaçbddar ve hapse atülar" di- yor. 46 gündür karakolda yatan Mübarek Şah, kımsenin bugü- ne kadar kendisine bir şey söy- lemediğini ve avukatla da görü- şemediğini söylüyor. Buz gibi hücrede yatan Ab- dûl "Burda 210 kişi yatıyor. Bunlaraarasındavalnızca30- 4O'ı gerçek suçludur. Geri ka- lanı masum. Bize yiyecek, su vermiyorlar'' diyor. 62 yaşın- dakı Mir Hüseyin, "Beni adam ahkoymakia suçhıyorlar, ama ahkoyduğum söyfenen adam Kâbfl sokatdannda etini koia- nu sallayarak geriyor" diyor. televizyonunda yaptığı açıklamada, "MoJ- la Ömer'in tutuklandjğmı duydum, ancak daha fazlasını bümiyorum" dedı. t Ladin, Tora Bora'da Amerikan NBC televizyonu, ABD'nin Tora Bora bölgesini, Usame bin Ladin'in orada bulunduğu şüphesiyle, yeniden bom- balamaya başladığını duyurdu. NBC, ABD'nin casus ucakla- nyla, Tora Bora'nın Pa- kistan sının yakınında- ki bölgesinde Taleban ve El Kaide'nin banndığı- nı saptadığını ve istihba- ratkaynaklanndandaBin Ladin'in bölgede oldu- ğu haberini aldığını öne sürdü. Somali için haarlık NBC televizyonu ayn- ca, Amerikalı yetkililere dayanarak ABD ve Batı güçlerinin, Somali'de bu- lunan ve El Kaide bağ- lantılı bir radikal gruba karşı bombardıman ha- zırlığında olduğunu da iddia etti. ABD Savunma Bakan- lığı da Tora Bora'daki bombardımanı doğrula- yarak Taleban'a ait eğitim ve mağara kompleksinin vurulduğunu bildirdi. Ta- leban karşıtlannın kazan- dığı başannın ardından dağılmış görünen El Ka- ide güçlerinin bu bölge- de toplanmaya başladığı- nın belirlenmesi üzerine bombardımana gerek gö- rüldüğü, ABD Genelkur- may Başkanı Richard Myers tarafindan anlatıl- dı. Bu arada, ABD Baş- kanı George VV. Bush'un Washington'a davet etti- ği Afganistan'daki geçici hükümeün Başbakanı Ha- mid Karzai, 40 yıldır ABD'yi ziyaret eden ilk Afgan lider olacak. SAYDAM YALÇIN DOGAN Alemdaroğlu: En Çok Oy Masalında SuçüstüL A d LçAtanmasının daha dumanı tüterken kendini yeniden ele veriyor. Üstelık, kendi atanması için, kendisinin ve yandaşlarının savunduğu düşüncenin, tam tersini uy- gulayarak. Istanbul Üniversitesi Rektörü Kemal Alemdaroğ- lu, btlinen kimliği ile yeniden huzurianmızda!.. Fena hal- de çifte standart vazıyetinde!.. Atanması sırasında, kendisinden yana çıkanlan güç durumda bırakarak!.. Üniversrtede bir secim 27 Aralık günü Istanbul Üniversitesi'nde bir seçim yapılıyor. Doğrudan rektöriüğe bağlı, Insan Haklan Uygulama ve Araştırma Merkezi var. Seçim bura- da. Adından da belli, ınsan haklan alanında bilimsel çalışmalar yürütüyor. Merkezin müdürü ve yönetim ku- rulu seçimle geliyor. Araştırma Merkezi'nin genel ku- rulu, yani seçimde oy kullananlar, sosyal bilim dalla- nnda faalıyet gösteren çeşrbi fakültelerdeki öğretim üye- lerinden oluşuyor. Yönetim kurulu doğrudan seçiliyor. Ancak, müdür seçimi, daha doğrusu atanması, tıpkı rektöriük ata- ması gibi. Seçimde en çok oy alan üç kişi, Hukuk Fa- kültesi Dekanı tarafindan rektörlüğe sunuluyor. Tıpkı, rektöriük seçimi gibi. Rektörlükte öğretim üyeteri seçim yapryor, YÖK bir sıralama ile adaylan Cum- hurbaşkanı'na sunuyor. Buradaki seçimde de, YÖK'ün sıralama görevinı Hukuk Fakültesı Dekanı, müdürün atanmasını da, rektor yerine getiriyor. 42 mi büyûk, 11 mi?.. Insan Haklan Uygulama ve Araştırma Merkezi se- çimlerinde, müdürlük için iki aday var. Seçimde Do- çent Dr. Oktay Uygun'a 42, Prof. Dr. Berin Ergin'e 11 oyçıkıyor. Hukuk Fakültesi Dekanı da. oytara uygun olarak, ilk aday 42 oyla Uygun'u, ikincı aday 11 oyla Ergin'i gös- teriyor. Rektör Alemdaroğlu ne yapıyor?.. 42 oy alan Uy- gun'u bir kenara bırakarak 11 oy alan Ergin'i, bu merkezin müdürlüğüne atıyori.. Şimdi, ister ıstemez geri dönmek gerekiyor. Ne oldu o tepkiler?.. Alemdaroğlu'nun atanması sırasında, YÖK'ün sıra- laması için kıyamet kopuyor. YÖK, rektöriük seçiminde en çok oy alan Alemda- roğlu'nu, Cumhurbaşkanı'na sunarken ikinci sıraya in- diriyor. Daha az oy alan adayı, birinci sıraya yüksetti- yor. Bunun üzerine ortalık birbirine giriyor. Alemdaroğ- lu yandaşlan, YÖK'ü ve bu uygulamayı topa tutuyor "Bu nasıl olur?.. Seçimin o zaman ne anlamı var?.. Bu seçime ve seçmen iradesine saygısızlık..." Özel avukatı ve danışmanı mı?.. Ancak, şimdi aynı uygulamayı kendisi yapıyor!.. Üs- telik, YÖK'te aday sıralaması, burada atama!.. Yani, Cumhurbaşkanı verilen oylan dikkate alıyor ve Alemdaroğlu'nu rektöriüğe atıyor. Alemdaroğlu ise, 11 oyu 42 oydan daha yüksek görüyor ve Ergin'i müdür- lüğe atıyor!.. Kim Berin Ergın?.. Insan haklanyla ilgisi olmayan bir iş hukuku hocası mı?.. Alemdaroğlu'nun özel avukatı mı?.. Yoksa, danış- manı mı?.. Hem avukatı hem danışmanı mı?.. Istanbul Üniversitesi Alemdaroğlu ile yeniden birse- rüvenin başlangıcında!.. E-mail: [email protected] Faks:0212 51390 98 Yunus Nadi Armağanı Yanşması, 1946'da kuruldu; hem geçmişe hem geleceğe dönük olan anlamı, gazete- mizin kurucusu Yunus Nadi'ye saygı ve sevgiden kaynaklanıyor. Yalnız Cumhuriyet gazetesinin değil, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunda büyük emeği bulunan Yunus Nadi'nin anısını her yıl tazelemek bizim için bir görev. Devrimci ve demokrat Cumhuriyet in Ulusal Bağımsızhk Savaşımızla ve Türkiye Cumhuriyeti 'yle zamandaş ve eşanlamh bir kuruluş tarihçesi var. Yunus Nadi, gazetemizin temel taşları- nı bu doğrultuda koydu. Yunus Na- di'nin ölüm yıldönümünü geçmişe dö- nük bir acı olarak değil, geleceğe yö- nelik bir kültür olayına dönüştürmek amacıyla bu yanşma düzenlendi. Yarışmamn ilk düzenlendiği yıllarda Türkiye'de sanat alanında hiçbir özel ödül yoktu; tek parti dönemiydi ve yal- nız CHP 'nin koyduğu bir şiir ödülü var- dı. Aynı dönenıde bütün dünyada sanat, bilim ve edebivat ödülleri ün yapmışlar- dı. Isveç 'te Nobel, ABD de Pulitzer, Sov- yetler 'de Lenin, Fransa 'da Goncourt ödüllerinin sonuçlan Türkiye'dede izle- niyordu; ama ülkemiz bu alanda da geç kalmıştı. Cumhuriyet gazetesi bu öncü- lüğü üstlendi, elli altı yıl önce düzenle- nen Yunus Nadi Armağanı yla sanat ve kültür yaşamımızda bir yanşma coşkusu oluşturdu. Daha sonraki yıllarda Türkiye 'de de yanşmaların ve ödüllerin sayısı çoğaldı, yirmiyi aştı. Bugün belki ödül enflasyo- nundan söz açılabilir; eleştirel bir yak- laşımla sakıncaları gündeme getirilebi- lir, ama yine de kültür, bilim ve sanat konularında yapılan yatırımların çok yararh olduğu rahathkla söylenebilir. 56. YIL YUNUS NADİ ÖDÜLLERİ 2002 Zamanla ödüller arasında ayrımlar or- taya çıkar; bir yanşma kurumsallaştık- ça, amacı, nitelikleri, karakteri belirgin- leşir. Bu arada kimi holdinglerin kendi amaçlanna yönelik yarışmalar düzenle- meleri ve ödüller dağıtmaları da bu alanda kaçınılmaz çoğulculuğu yansıtı- yor. Kimi bankalann, şirketlerin, ticari tekellerin reklam amacıyla düzenledik- leri yarışmalann ödülleri, parasal açı- dan ne kadar büyük olursa olsun; özü, maddi çerçevenin dışındaki anlamda odaklaşıyor. Ödüller, Yunus Nadi Armağanı Ya- nşması adıyla aralıksız olarak kırk yılı aşkın bir sürede düzenli olarak gerçek- leştirildi, kültür ve sanat hayatımıza amaçlanan katkılan yaptı ve etkilerini duyurdu. Daha önce bir dalda yapılan ödüllendirmenin kapsamı 1990 yüından itibaren genişletildi ve Yunus Nadi Ödülleri adıyla sürmeye başladı. Ülkemizin kültür ve sanat yaşamı bü- tün baltalanmalara ve olumsuz yatınm- lara karşın sürekli gelişiyor ve yaygınla- şıyor. Fikir ve sanat özgürlükleri Türkiye'de tam değil; siyasal iktidarlann baskılan hâlâ sürüyor ve çağdaş demokratik or- tamdan henüz yoksun sayıhyoruz. Buna karşın fıkir, sanat, bilim, kültürde çaba- lar sürüyor. Tarihsel gelişim sürecinde elbette 'aydınlanma'nın önüne hiçbir güç geçemez. Cumhuriyet, çağdaş uy- garlığa giden yolun fıkir, sanat, kültür, bilim yolu olduğunu kuruluşundan beri savunan bir gazete. Bu yoldaki çabalan desteklemek ve özendirmekte Yunus Na- di Ödülleri 'nin işlevi sürecek. 1999 yılında başlanılan iki anabaş- lık altında dört ödül verilmesi yönte- mi, bu yıl da sürdürülmekte. 2002 Yu- nus Nadi Ödülleri Edebiyat Ana Da- lı'nda; öykü, roman, şiir, Görsel Sa- natlar Ana Dah'nda fotoğraf olarak belirlendi. Önümüzdeki yıllarda ödül ana dallan ve dallarında gereksinimlere göre değişiklikyapılabilecek. Adaylara başanlar diliyoruz. ÖYKÜ Ödüle 1 Nisan 2001 ile 31 Mart 2002 tarih- leri arasında yayımlanmış bir kitap ya da ya- yına hazır bir 'kitap dosyasf yla aday olu- nabilir. Yayımlanmamış yapıtların, beyaz dosya kâ- ğıdına makine yazısı ile çift aralıklı yazıl- mış olması gereklidir. Adaylar yapıtlannı al- tı adet olarak göndereceklerdir. Ödül bir yapıta verilir. Seçici Kurul, ödülü, kitap ve kitap dosyası arasında paylaştıra- bilir. Seçici Kurul: Mehmet Başaran, Vedat Gün- yol, Selim 1leri, TarıkDursun K., SamiKa- raören. R O M A N Ödüle 1 Nisan 2001 ile 31 Mart 2002 tarih- leri arasında yayımlanmış bir kitap ya da ya- yına hazır bir 'kitap dosyası'yla aday olu- nabilir. Yayımlanmamış yapıtlann, beyaz dosya kâğıdına makine yazısıyla çift aralık- lı yazılmış olması gereklidir. Adaylar yapıt- lannı altı adet olarak göndereceklerdir. Ödül bir yapıta verilir. Seçici Kurul, ödülü, kitap ve kitap dosyası arasında paylaştıra- bilir. Seçici Kurul: Ahmet Cemal, Konur Ertop, FethiNaci, Prof. Dr. JaleParla, Muzaffer Uy- guner. $ İ İ R Ödüle 1 Nisan 2001 ile 31 Mart 2002 tarih- leri arasında yayımlanmış bir kitap ya da ya- yına hazır bir 'kitap dosyası' ile aday olu- nabilir. Yayımlanmamış yapıtların beyaz dosya kâğıdına makine yazısı ile çift aralık- lı yazılrmş olması gereklidir. Adaylar yapıt- lannı altı adet olarak göndereceklerdir. Ödül bir yapıta verilir. Seçici Kurul, ödülü, kitap ve kitap dosyası arasında paylaştırabilir. Seçici Kurul: Ataol Behramoğlu, Prof. Dr. Cevat Çapan, Muzaffer îlhan Erdost, Do- ğan Hızlan, Kemal Ozer. F O T O Ğ R A F Ödüle, en çok 4 adet siyah - beyaz fotoğraf ile aday olunabilir. Gönderilecek siyah- beyaz fotoğrafların en az 18x24, en çok 30x40 cm. boyutlannda ve daha önce başka yerde ödül almamış olması gerekmektedir. Seçici Kurul: Isa Çelik, Şakir Eczacıbaşı, Orhan Erinç, Ara Güler, Paul McMillen. H E R D A L İ Ç İ N C E Ç E R L İ G E N E L K O Ş U L L A R Ödüller, her dalda amatör-profesyonel her- kese açıktır. (Cumhuriyet mensuplan hiçbir dalda ödüle aday olamazlar.) Adaylar ger- çek ad ve adreslerini ve telefon numaralan- nı belirtmek zorundadırlar. Ancak adaylar ad ve adreslerinin saklı tutulmasını isteyebilir- ler. Ödül koşullarına uymayan y apıtlan yanşma dışında tutmak zorundayız. Adaylarm yapıtlanyla birlikte adlarını ve soyadlannı arkasına yazacaklan iki fotoğraf- larını, açık adreslerinin de yer aldığı katıl- ma belgesini ve yaşamöykülerini 15 Nisan 2002 Pazartesi günü saat 17.00'ye kadar 'Cumhuriyet Gazetesi Yunus Nadi Ödülle- ri Cağaloğlu 34334 îstanbul' adresine iade- li taahhütlü olarak postayla ulaştırmalan ya da elden teslim etmeleri gerekmektedir. Yayımlanmış yapıtlann daha önce herhangi bir ödül almamış olması şartı geçerlidir. Zar- fın ya da paketin üzerine hangi dal ile ilgili olduğunun (şiir, roman, öykü vb.) yazılma- sı zorunludur. Ödül dallannda konu sınırlaması yoktur. Ya- pıtlar hiçbir şekilde iade edilmez. Ödül alan ya da herhangi bir şekilde ön elemeden geçirilen yapıtlar, genel yayın il- kelerimiz doğrultusunda gazetemizde ya- yımlanabilir. Ödül sonuçlan 28 Haziran 2002 günü açık- lanacaktır. Ö D Ü L Her dal için: 1.000.000.000 TL. K A T I L M A B E L G E S İ ADIM, SOYADIM: ADRESlM: TELEFONUM:. KATILDIĞIM DAL: