Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
İratiyaz Sahibi: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve
Yayımcılık A.Ş'yı temsılen Cumhuriyet Vakfı adına
İLHAN SELÇUK
Genel Yayuı Yönetmenı: tbrahim
Vıldjz # Yâzuşleri Müdürü: Safim
Alpaslan # Sorumlu Müdür:
Fikret tlkiz • Haber Merkezı
Müdürü: Hakan Kara
Istıhbaraf Cengiz Yıldırım • Ekonomı Özlem Yü-
zak • Kiıltur: Egemen Berköz • Spor: Abdülka-
dir Yücelman # Vlakaleler: Sami Karaören 0
Düzeltme: Abdullah Yazıcı • Bilgı-Belae Edibe
Buğra 9 Yurt Haberlen. Mehmet Faraç • Avrupa
Temsilcısi: Gürav Öz
Yayın Kurulu. İlhan Selçuk (Baş-
kan). Emre Kongar (Danışman),
Orhan Erinç, Hikmet Çetin-
kaya, Şükran Soner, İbrahim
Yıİdız. Orhan Bursaİı, ıVIusta-
fa Balbav, Hakan Kara.
Ankara Temsilcisı Mustafa Balbav Atatürk Bulvan No
125. Kat.4. Bakanlıklar-Ankara Tel 4195020 (7 hat).
Faks-4195027 •îzmırTemsılcısı.SerdarKızık,H Zıya
Blv. 1352S 23Tel 4411220. Faks. 4419117 #Adana
Temsilcisı Çetin Viğenogiu. tnonü Cd 119 S. No: 1 Kat: 1,
Tel: 363 12 11. Faks. 363 12 15
Müessese Muduru Erol
Erkut • Koordınatör
Ahmet Korulsan # Mu-
hasebe Bülent Yener#
Idare: Hüsejin Gürer
• Satış. Fazilet Kuza
R£KLAM: P.M. Ud. Şri. • Genel
Mudur Gölbin Erduran # Koordjnatör
Reha Işıtman • Genel Müdür'ı rd
Se^da Çoban # Fınan^majı Müdûrû.
Çetin Erduraa Tel. U2I2 514 07 53-
513 S4 60-61. Faks 0212 513 84 63
Yayunla>an: YeüJ Gün Haber Ajansı Basın \e YaMncılık \ Ş. Baskı: Sabah > avıncıhk \ Ş
Turkocağı Cad 39 41 Cagaloglu 34334 Kıanbul PK 246 - Sırkeu '4435 Istanbul
Tel ı u : i 2 ı 5 i : 0 5 05(20 hall
Faks 10212(51385 9? 4OCAK2002 îrasak-5.48 Güneş: 7.22 Ögle 12.16 îkindi: 4.35 ,UşamI6 57
Yatsı: 18.24
Eric Clapton
evtendi
• LONDRA(AA)-
OnJü Ingiliz rock
şarkıcısı Eric Clapton'ın
(56), önceki gün
Londra'da düzenlenen 6
aylık iozının vaftiz
töreninde, bırlikte
yaşadığı 25 yaşındaki
Melia McEnery ile
evlendiği bildirildi. The
Sun gazetesi, davetliJerin
sadece vaftiz töreni için
davet edîldiklerini
sandıklannı. ancak
Claptorfın törenin
sonunda McEnery ile
evlendıklerını ilan
ettığini yazdı.
Geçen yılın
virüsleri
• NEYVYORK(AA)-
Geçen yıl bilgısayar
dünyasını en çok 5
virüsün tehdit ettiği ve
kullanıcılara büyük zarar
verdiği belirtildi. CNET
uzmanlan 2001 yılında,
2000 yılının ıkı katı
olmak üzere, toplam 65
tehlikelı virüsün ortaya
çıktığıru kaydettiler.
Ancak 'Virüsmetrelere'
göre bunlann içüıde 5
tanesi aşın derecede
tehlıkeli bulundu. Bu
virüsler şunlar:
BadTrans.B. Sırcam,
Magistr. Nimda ve
Goner.
Potter gişe
pekortmeni
• ANKARA(AA)-
Okuyucu rekoru kıran
romandan beyazperdeye
aktanlan 'Harry Potter',
başarılanna bir yenisini
daha ekledi. Fıbn, ABD
süıemalannda elde ettiği
286 milyon dolarlık
hasılatla 2001 yılında en
çok izlenen film oldu.
Internetteki 'people'
sitesinin haberine göre
başansıyla 'yapımcılann
iştahını kabartarak',
gelecek bölümlerinin
çekimlerine hız verilen
film, 2001 yılının gözde
yapımlan arasındala
yanşta ipi göğüsledi.
Madonnave
• ANKARA (AA) -
Madonna ve yönetmen
eşi Guy Rıtchie'ye
evlilik yıldönümünde
alışılmadık bir hediye
geldi. Internetteki
'peoplenews' sitesinin
haberine göre.
Iskoçya"nın tanınmış
dağlik bölgesinde
turizmi geliştirmeyi
amaçlayan "The
Highlands of Scotland
Tourist Board (HOST)",
evlilik yıldönümünde
Ritchie çiftine 'Romantic
Scotland-Romantik
tskoçya' adlı özel
tasanm Iskoç eteği
kumasını sundu.
Yapımcı Julia
PMHps öldü
• LOSANGELES(AA)
- 'En iyi fıhn' dalında
Oscar kazanan ilk kadın
yapımcı unvanını elinde
bulunduran Julia Phillips
öldü. Phillips,
Hollyvvood'daki evüıde
57 yaşında kansere yenik
düştü. Julia Phillips,
1970'liyıllarda,'The
Sting', 'Taxi Driver'
(Taksi Şoförii) ve 'Close
Encounter of the Third
Kind' (Üçüncü Türle
Yakınlaşmalar) gibi
önemli filmlere imza
atmıştı. Phillips'in 'The
Sting' filmi 1974 yılında
'en iyi film' dalında
Oscar ödülü ahnıştı.
Adını, yüzünü, kim olduğunu bilmediğimiz insanlar varlıklan ile dünyayı değiştirmeye kararlı
Gönüllüyüm,öyleysevanm
Yerinde
yeller
esıyor11 Eylül Dünya Ticaret
Merkezfnin ikiz kulelerine
yapdanteroristsaJdınnın izieri
yavaş yavaş siliniyor. İnsanlann
yaşadığı şok unutulur mu
bifinmez ama New York
yaraıun izini kapatmaya
başladı. 3.5 av gibi kısa bir
sürede enkaz kaldırma
çalışnıalaruu bitjrme aşamasına
geten kentte, kulelerin yerinde
yeller esiyor. Bu arada New
York Itfaiye Müdürifiğü Basın
Sözcüsü, yapüğı açıklamada
binamn lobi bölünıünde,
kulelerden insanlan tahliye
etmeye çabşüğı anlaşılan 10
itfaiye erinin ve 3 shilin
cesedinin bulunduğunu
açıkladı. (Fotoğraf: AP)
OKU ALINIP KLONLANACAK, BÖYLECE PROTEZ TAKILMAYACAK
Kıkırdaktanyedekparça yolda
tstanbol Haber Servisi - Amerikalı
omuz ve diz hastalıklan uzmanı Dr.
\Iichael J. Maynard, bu hastalıklarda
öncelikle tercih edilmesi gerekenin fi-
zik tedavi ve ilaç tedavisi olduğunu
söyledi. Maynard, sporculann spora
başlamadan önce ısınma hareketleri-
ni yaparak kendilerini korumalannı
istedi.
îstanbul'da halka yönelik bir semi-
nere katılan Maynard, diz hastalıklan
ve son tedavi yöntemleri hakkında bil-
gi verdi. Medline tarafından Akatlar
Kültür Merkezi'nde düzenlenen semi-
nerde konuşan ünlü sporculann heki-
mi Maynard, ilaçlarla ve fizik tedavi
yöntemi ile tedavi edilenhastalarda,asıl
amacın dızdeki gerginliğin ortadan
kaldınhnası, şişlik ve ağnnın azalhl-
/\ merikalı omuz ve diz hastalıldan
uzmanı Dr. Maynard, fizik tedavi
yöntemiyle tedavi edilen hastalarda
amacın dızdeki gerginliği ortadan
kaldırmak olduğunu söyledi.
Maynerd, 15-20 yıl içinde tedavide
klonlama yönteminin
kuüanılacağını da sözlerine ekJedı.
ması olduğunu belirtti. Bu tedavilerin
ana etkene yönelik ohnadığını. sade-
ce şikâyetlerin ortadan kaldırıldığını an-
latan Maynard, "Eğerhastayırahatla-
öyorsa, bu yöntemler ideakfir" dedi.
Spor yaralanmalannın en çok ama-
törlerde görüldüğünü beürten Dr. May-
nard, "En sık olarak yüzde 75'Ie orto-
pedikyaralaıımalardahasonra da yiiz-
de 25'le kafa travmalan görülüyor'1
dedi. Artroskopi yönteminin. ameliyat-
ta açılan bölgenin küçük olması nede-
niyle avantajlı olduğunu kaydeden
Maynard, bunun da iyileşmeyi hızlan-
dıracağını ve enfeksiyon riskıni en aza
indireceğini söyledi.
Maynard şöyle konuştu: "GeteceklS-
20 yıl içinde implant (protez) kuOanıl-
madan bholojik replasmanla bu teda-
vi gerçekleşecek. Kıkırdaktan doku ah-
rup klonlanacak. tekrarhasta olan böl-
geye verOecek. Hasta yapay malzeme
kullanılmadan teda\i edilmiş olacak."
Diz hastalıklannda, "osteotomi"nin
de iyi bir tedavi yolu olduğunu belir-
ten Maynard, bu yöntemle, 5 yıllık bir
çalışmada yüzde 75 başan sağlandığı-
nı kaydetti.
Türkiye'de kanser tedavisi içinyatırımyok
1 milyar dolar
yurtdışına kaçıyor
e-postartan@ prizma.net.tr
İstanbulHaber Servisi-Kana-
da'nın Toronto Üruversitesi öğ-
retim üyesi Prof. Dr. Cumali
Aktolun, Türkiye'den, kanser
tedavisi için yıida yaklaşık 1
milyar dolann yurtdışuıa aktığı-
nı belirterek bu alandaki boşlu-
ğun değerlendirihnesi halüıde
dışandan da hasta çekebilecek
bir "sağbk turizmi" olanağının
sağlanabileceğini söyledi.
Prof. Dr. Aktolun, kanser ta-
nısında, "kanserti organ ve böl-
ge" kavramının yenne, "kan-
seıü hücre ve kanserie ilgili mo-
leküfler"in gündeme geldiğini
ifade ederek "Bu, tanı ve tedavi
prensiplerini de değiştirmeye
başladı. Kanseıü hücrelere kan-
dan atanan ban doğal ve suni bi-
yomoleküDere radyoaktif nıad-
de yüklenerek askeri anlamda-
ki 'akıllı bomba'nın kanserde
kullanımı hedefleniyor" dedi.
ABD ve Batı Avrupa ülkelerin-
de, buna benzer birçok yöntem-
de ciddi ilerlemeler yaşandığı-
nı kaydeden Prof. Dr. Aktolun,
Türkiye'nin olduğu yerde
kaldığını söyledi.
"Kansertedavisineyönelikya-
tuımlarda artış olmadığı gibi.
kanserie ilgili ıızmanhk dalla-
nndakiuznıanlann sayısmdada
digerup branşlarmdaki arnşapa-
ralel bir arüş gözknmedi" diye
konuşan Prof. Dr. Aktolun "Tür-
kiye'den kanser tedavisi vetaki-
bi için başta .\BD olmak üzere,
yurtdışına yüda 1 milvar dolar
akryor. Bu parayla en az 10 kan-
ser merkezi açıİabiBr" dedi.
SELEN BAYCA.N
"Burada bir gönüOü var. Aduu, yüzünü, kim
olduğunu bilmediğimiz ama varhğj fle
dünv^yı değiştirmeye kararh. Bu yıl kendi
bayatından, başkalannın hayatma bir şey
katacak 'yenı gönüllüler' yıİL.." Türkiye'de
özellıkle 17 Ağustos depreminin ardmdan
toplumun her kesiminden insamn dahil
olduğu bir oluşum geliştı: Gönüllülük...
Toplumun her kesiminden yüzlerce insan bir
şeyler yapmak ve ihtiyaç duyulan her yere
ulaşarak elinden geldiğince oradaki eksikleri
kapatmak için bir araya geldi. Kimisi
geleceğinı gözden çıkardı. kimisi de parlak
kanyerinı bir kenara buzkarak kendini
gönüllülüğe adadı. Yardım ettılden
insanlann bir teşekkürü ve çocuklann bir
gülümsemesi karşılığmda... Tüm dünyada
çok geniş katılunlı ve büyük
organızasyonlar haline gehniş bu toplumsal
hareketten yola çıkılarak geçen yıl
"lluslararası Gönüllüler Yıh" ilan edıhniş.
Türkiye de de bu amaçla bir komite
oluşturulmuştu. Şu anda organizasyona
kayıtlı bulunan yaklaşık 634 gönüllü
bulunuyor. Uluslararası Gönüllüler Yılı
Türkiye Komitesi « t
Üyesi Serdar J^y/p A \ I
Değinnencioğlu bu
sayının esas
gönüllülük oranını
yansıtmadığuıı belirterek
Türkiye'de gönüDülük
güçlendi ancak daha da
fazla olabiürdi" dedi
Gönüllülüğün günlük hayat
içinde herkesin fark etmeden
yaptığı bir şey olduğunu
anlatan Değırmencioğlu
"GönüDülük adı üzerinde
gönüiden yapılan. isteyerek
yapdan bir şey. Ancak
gönüllülükte bir süreklilik bekkntisi vardır,
işin amacına ulaşması için davranışı sürekli
hale getirmek önemlidir" dedi. Günden
Ebesek 52 yaşında bir gönüllü okuma
yazma öğretmeni. AÇEV'ın gönüllü
öğreticilik seminerlerinin ardmdan şu anda
11. Okuma-Yazma kursunu açmaya
hazırlanıyor. Ebesek kendini "başanh
ofanaya çahşan gönüllü okuma yazma
öğreöneni" olarak tanımlıyor. Ebesek.
"Bu gönüllü çahşma sırasuıda yaşam bilgjm
artn. iletişün bilgim gelişti dünyaya ve
olaylara bakış açrnı genişledT diyor.
Bilkent Üniversıtesi öğrencıleri de
oluşturduklan Gönüllü Eğıtim Projesi
kapsammda .Ankara'nın çeşıtli yerlerinde
özellikle de gecekondulaşmanın yoğun
olduğu bölgelerde ılköğretim seviyesindeki
çocuklar için bir eğitim projesi yürütüyor.
Proje Koordinatörü Hüsnü Ada. hedeflerinin
üniversite gençlığımn dınamizm, bilgi
birikimı ve vizyonunu Türbye'nın geleceği
olan kardeşlerine aktarmak olarak açıklıyor.
Cençler göz ardı ediliyor'
Gönüllülüğün yaygınlaşması
konusunda gençlerin göz ardı
/ edıldığine dikkat çeken
Değırmencioğlu. şunlan söyledi:
"Özellikle gençlere v önelik bir
gönüllülük düşünülnıüyor. Bu
iste genel bir kalıp olduğu
sanıbyor. Birçok shil toplum
kuruluşu. gönüllünün her
konuda profesyonel olarak her
şeyi yapabOeceğini düşünüyor.
Gönüllülük, kaüfiye bir
işgücü gibi görülüyor. Herkes
değisik yetenekleri
doğruitusuda elinden gelenin en
iyisini yapabilir. Kurunı. gönüllünün
nerede en iyi çahşacağmı bilebibneH"'
SÖYLEŞİ ATTİLA İLHAN
Adı Demokrasi
t O oğuk Savaş' sırasında; ABD telkınıyle, 'Ko-
O münızmTehlikesrnın lyıce abartılıp, bırçe-
şıt toplumsal paranoyaya dönuştürulmesı; Tür-
kiye'nin gelışmesi aleyhıne, iki sonucu sağlamak
içındı; zaten, buna yaradı:
a/ Hukuken değılse de, Türkiye'nin ekono-
mık ve siyasal düzenıne, fiılen egemen olan 'Oli-
garşi'de (Bürokrasi+Burjuvazi); 'Demokra-
si'ye geçışe kadar, 'Bürokrasi' ağır basmış idı;
'Faşizan' bir 'totaliterlık' içinde yuzüyorduk. Oy-
sa Soğuk Savaş' yıllannda; II. Dünya Savaşı
krthğında palazlanmış 'Burjuvazi', variığını hıs-
settırmeye başlamıştı; o kadar kı o Burjuvazi'nın
'komprador' takımı, -yânı Ecnebi sermayenın
Türkiye'dekı 'acenteleri'-, zamanla güçlenip, si-
yasi parti kadrolannı, -hatta bazı yönetimle-
ri- yönlendirmeye başladılar; bu yoniendırme-
nin. İşçi Sınrfı'na yansımaması; yansıyınca da,
aleyhıne olmaması mumkün değıldi.
b/ Dikine örgütlenmiş, 'faşizan devlef sendi-
kacılıgı modeli, Demokrasi'ye geçiş yıllannda der-
nek' adıylakurulmuşorgütlerdenoluşmuştu; da-
ha çok, KlT'lerde -az da olsa- Özel Teşebbüs bı-
rımlerinde, faalıyet halındeydı. llgınçtırama, 'So-
ğuk Savaş'la beraber 'Komunizm Gelıyor' pa-
ranoyası; neticede, 'Büyük Sermaye'nin ken-
di kuruluş ve işyerlerinden, 'Sendika'yı da,
'sendikacılan' da, kapı dışan etmek fırsat ve
imkânlannı sağladı. Oyle ki, 'Demokrasi' de-
dığımız donemde. Türk-lş ve ötekıler, işçı hak-
lannı ve toplusözleşmelennı. daha çok KİT yo-
netım kurullanyiatartışıyorlar: 'zamlannı' 'büyük
sermaye'den değil; halkın ödediği vergilerden
alıyorlardı. Sermaye, ustalıkla aradan sıynl-
mış, protetarya'nın 'üretim gücü' devre/dışı bı-
rakılmışt: ışçilerin, doğal ve siyasal temsilcisı olan,
Sosyalist ve Komünıst partılenn, yasadışı bıra-
kılması gibi!
Başka türlü söylersek, başlangıcı 'tek partı
devnnın, totalıter mevzuatı' ile çembere alınmış,
Turk demokrasisi; bilahare "Komünızm Öcüsü'
kullanılmakyoluylaSorundan iyıcebudanmış. ku-
şa döndurülmüştü: adı demokrasi. yâni!
15/16 Haziran refleksl'
Odöneme yetişmış, hangı gazetecı hatırla-
maz? 12 Mart 'mudahalesi'nden, 12 Ey-
lül 'darbesi'nden sonra; bu ışı yapanlara, ılk kırt-
lamatelgrafı, hemen daima -adı bir bakıma 'dev-
let konfederasyonuna çıkmış olan- Türk-lş'ten
gelırdi: Bu yönetımlerin, ınsan haklannı -bu ara-
da ışçi haklannı da- gittikçe yükselen, dolayısıy-
la borusunu öttüren, işverenler lehine kısıtladık-
lan, kımsenin meçhulu değıldır: kim bılir, belkı de
'Küreselleşme' Türkiye ıçın daha o zaman baş-
lamış; 'Komprador' Burjuvazi'nin temsilcisı ge-
çinen TÜSİAD içinde bir kesim. hoşlanmadıkla-
nyönetimleriçin, 'aleni'eleştirilerle'devre'yegır-
mışti. Günümuzde Türk-iş, ülkenin gittikçe da-
ha dar bir boğaza sıkıştınldığını görüp, bazı 'çı-
kışlar' yapma ihtıyacını duyuyorsa; acaba bu, o
yıllardaki 'yumuşak başlılığının'; yabancı ser-
maye 'işbirlikçisi' işverenlere yaradığının bi-
lincine daha yeni varabildiğinden midir? He-
le komunizm suçlamalarının, aslında, kendı eliy-
le ıpi boğazına geçırmek olduğunu, fark edeme-
yişı; ne onun için bağışlanabılir bir yanılgıdır; ne
de, onu bu ıstıkâmete sevk eden, 'devlef örgüt-
leri ıçın!
Bizim gazetenın haberieşmesi, Orhan Ağa-
bey'den (Suda/Pakize nın babası) sorulurdu;
yaşına rağmen, dimdik; ruhu hâlâ, 36 Olimpryat-
lan'ndaki bisikletçi kadar genç, sorumluluk sa-
hibı bir gazetecı; kristal bardak gıbı pınttılı, o Ha-
zıran günü, (1970) bırtelâş geldi: "-...gel yahu,
îstanbul'da bir şeyler oluyorf". Gerçekten oluyor-
du: tarihe '15-16 Haziran Olaylan' dıye geçe-
cek, büyuk DİSK eylemı başlamıştı: 'Demokrat
Izmir'. tereddutsuz eylemı destekieme karan al-
dı; çünku dava, sendikacılığın 'klâsik gelişme
şeması'na uygun, 'üretim gücü'ne dayalı, 'sa-
hici' bir sendikacılık mı; yoksa, Amerikan ti-
pi 'san sendikacılık' mı olacağı davasıdır! O
kadar boyledır kı bu, yıllar sonra, bir ansıklope-
dı bıle son derece objektıf olarak, şu ıkı 'tesbıt'ı,
yapacaktı:
Nasıl affettlrebilecekier?
DİSK'ın kuruluşsebebi: "...Turk-lş'ın, özellik-
le 1965 seçımlennden sonra, 'KaraAvrupa-
sı' tipi sendikacılık anlayışından uzaklaşması ve
sınıflararası 'uzlaşmacı', 'Amenkan tıpı' sendika-
cılık göruşünu benımseytp, 'partıler ustü polıtı-
ka' ızleme karan alması. bu Konfederasyon 'un
1966'da yapılan genel kurulunda sert eleştınle-
re neden oldu..." (Cılt 6, s. 3218)
Bu sebep, Türk-iş'ın, 'itirazcf sendıka yöne-
ticilerını ihraç etmesı'ne yol açacak; netıcede,
Mağden/iş, Lastik/lş, Gıda/lş, Basın/lş ve
Türk Maden/lş (Zonguldak) sendikaları, Tür-
kiye Devrimci Iş Sendikalan'nı kuracaklardın
12 Şubat 1967. Bu tarıh, Cumhuriyet Türkiye-
si'nde, 1946'da uyanmışken, baskıyla sondüru-
len, Sosyalist sendikacılığın ayağa kaJkışıdır; ne
yazık kı, 'adı demokrasi' olan duzen, buna kısa
süre dayanabılecektı: DİSK, 1970 yılında kapa-
tıldı. Bunun. Türk işçi sınıfı uzenndeki tepkisını,
aynı tarafsız bir gözlemcıden sıze aktarayım:
"...Bu (kapatma) yasasının Parlamento'dan
geçmesı; başta İstanbul ve Ankara olmak üze-
re, Kocaelı ve Izmir gıbı DİSK üyesi ışçı ve sen-
dikalann yoğun olduğu yerlerde yüz bınlerce iş-
çınin işi bırakıp sokağa çıkmasına neden oldu:
15/16 Haziran olaylan!.." (a.g.e. cılt 6. s.3218)
Bereket versın, "...Anayasa Mahkemesi,
TBMM'den geçmiş yasa değişikliklennı, Anaya-
sa'ya aykın bularakiptalettı...'': haklı da sayılır-
dı bunda, zıra eğer Türkiye. 'sahıcı' bir demok-
rasi olmak ıstiyorsa. Demokrasi'nın 'sınıfsallık'
üzerine bına edildiğinı, kabul etmek zorundaydı;
hele ışçilerin buna karşı çıkması, aklın alamaya-
cağı bir yanlışlık olurdu! Oyle de oldu: Türk-lş,
Mustafa Kemal Paşa'nın, daha 19201i yıllar-
da, 'sınrfesası üzerine' parti örgütlediğini (An-
kara TKF) ve Halk Fırkası'nın kuruluşu önce-
sinde, "fırkalann sınrf menfaatleri üzerine ku-
rulmasjnı, 'gayettabii' bulduğunu" (Balıkesir
Nutku) unutmuş görünüyordu.
Yalnız o mu canım? Her geçen gün, gittikçe
daha 'kompradoriaşan' liman burjuvazısinin. ağır-
lığını koyduğu 'Oligarşi' de bu fıkırdeydı; nıtekim,
12 Eylül sonrasında öyle biresti ki, neticede DİSK
de, Türk-lş gibi kokmaz bulaşmaz, meb'us-
luğa meraklı sendikacılar için tramplen, 'tat-
lısu solcusu' bir örgüte dönüştürüldü. Tuhaf-
tıraynı 'kaza', 'sosyalistlik' iddiasındaki (TKP
dahil, başta ODP) birtakım partilerin de ba-
şına gelecekti. Bılemem Turk sendıkacılıgı, -ve
sözde 'proleter' o partıler- ulke, şu içinde bulun-
duğu 'gırdap'ta boğulurken; o hazin ve ırtandırı-
cı 'çekıngenliklerini ve çekımserlıklennı' gelecek
nesıllere nasıl açıklayabilecek, nasıl affetirebile-
cekler?
e-mail:tilahan ' isnet.net.tr
http://www.bilgiyayinevi.com.tr/ailhan
Faks:0-212 / 260 19 88