25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 5 EYLÜL 2001 SALJ CUMHURİYET SAYFA TEROR VE SAVAŞ İngiltere'de turizm kaybı • LONDRA(AA)- Turizmden her yıl büyük gelır elde eden Ingiltere'nin, ABD'ye yönelik terör saldınlannın ardından büyük bir turizm gelıri kaybına uğrayacağı ve bu ülkeyi ziyaret eden turist sayısında yüzde '20'ye yakın azalma olacağı tahmın edildi. 2001 'in sonuna kadar normalde beklenen turist sayısından 5 milyon daha az kişinin Ingiltere'ye geleceğine işaret eden "Ingiltere'ye Turist Getiren Tur Operatörleri Birliği" Başkanı Richard Tobias, hükümete, sektöre ciddi bir maddi destek verilmesi yolunda çağn yaptı. Zorımlu kimlik kartı • LONDRA(AA)- Terörle mücadele konusunda yeni yasal hazırlıklara girişen Ingiltere'de her vatandaşa taşınması zorunlu birer kimlik kartı verileceği açıklandı. lçişleri Bakanı David Blunkett tarafindan yapılan açıklamada. bugüne kadar günlük yaşamda yeri olmayan "kimlik kartı taşınması zorunluluğunun", terörle mücadele hazırlıklan kapsamında düşünüldüğü ve uygulanmasına karar verildiği belirtildi. Ingiltere'de halkın kimlik kartı taşıması zorunluluğunun yanı sıra polise daha geniş yetkiler veren düzenlemeler yapılması bekleniyor. Havaalanlarma yüztarayiolan • \VASHINGTON (AA) - Washington Post'ta yer alan bir haberde, ABD hükümetinin ve havacıhk yetkililerinin, şüpheli teröristleri yakalamak için havaalanlanna yüz tarayıcılan yerleştirmeyi düşündüğü bildirildi. Habere göre, firma başkanı, komisyona verdıği brifingde, sistemlerin birkaç hafta içinde takılıp faaliyete geçinlebileceğini bıldırdi. Firma başkanı, güvenlik noktalanndaki kameralara bağlanacak tarayıcı sisteminin, şüpheli teröristlerle ilgili bilgıyi internet aracılığıyla hükümet yetkililerine iletebileceğini ve böylelikle ülke çapında bir kalkan yaratılacağını kaydetti. terörü çizecek • ANKARA (ANKA)- Aydın Doğan Vakfı, 2O02yılında 19'uncusu düzenlenecek Uluslararası Karikatür Yanşması'nın konusunu '"terorizm" olarak beldedi. Aydrn Doğan Vakfi Yürütme Kurulu Basianı Orhan Birgit yaptığı yazılı açıklamada, 2001 yıluıda insanlık tarihinde eşi göıûlmemiş bir terör olayı yaşandığını bebterek "Aydın Doğan Vakfi olaydan etküenerek, 2002 yılı Uluslararası Karikatür Yanşması'nı tema olarak teronzm konusuna ayrdı" dedi. Resepsiyon iptal • \NKARA(AA)- Suıdı Arabistan'ın milli gihü nedeniyle Ankara Btyükelçiliği'nin dün aksanı vermeyi pladadığı resepsiyon ipa edildi. Büyükelçilik yeiüsi, Hilton OEIİ nde yapılması plaüınan resepsiyonun ipal edildiğini dcğruladı. Yetkili, kzam gerekçesini açilamadı. Prof. Özdağ, teröristlerin istihbarat ve güvenlik şemsiyesi altında olduğunu savundu SaldırıiçeridendesteldiAYHANŞİMŞEK ANKARA-Avrasy a Stratejik Araş- tırmalar Merkezı (ASAM) Başkanı Prof. Ümit Özdağ, ABD'ye yapılan terörist saldırının güvenlik ve istihba- rat sistemi içinden destek görmeden yapılmadan gerçekleştirilemeyeceği- ni söyledi. Prof. Ümit Özdağ, konuya ilişkin sorulanmızı yanıtladı. - Bin Ladin saldınlan ûstknmedL Sizce bu olaylarm arkasında gerçekten Ladin mi var? ÖZDAĞ: Biraz önce ıfade ettiğim gibi benim ciddi şüphelerim var. Bu saldın güvenlik ve istihbarat sistemi içinden ittifak yapılmadan gerçekleş- tirilebilecek bir eylem değil. Ekibi analiz edersek, iyi bir teknolojik alt- yapıya sahipler. istihbarat servisleri- nin kendilerine yönelik istihbarat ça- lışmalanna karşı kmcı istihbarat ça- • Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı Prof. Özdağ, Devlet Bakanı Derviş'in "ABD'ye kayıtsız şartsız destek" sözlerini sert bir dille eleştirdi. Özdağ, "Bu ancak Türkiye'nin ABD'nin 53. eyaleti olması durumunda mümkün" dedi. lışması yapabilmeleri önemli. Ülkeler ve kıtalar arası operasyon için üç se- nelik bir hazırlıktan bahsediliyor ama buna 1-1,5 sene de yetebilir. Bu ara- da içlerine sızılamıyor. Tüm bunlar bir araya getirildiğinde ABD sistema- tiğini çok iyi biliyorlar ve bunu mani- püle ediyorlar. Şu ana kadar hiçbir te- rör yapılanması böyle bir şeyi başara- madı. Eğer bir istihbarat örgütünün bunlara sağladığı bir koruyucu şem- siye yoksa. Ya da eski istihbaratçılar- dan, askerlerden oluşan bir yapı bun- lara teknik destek vermedi ise. Soru desteği kimin verdiği. Rusya ve Çin gibi sorumlu sistemlerin böyle bir şe- yi göze alabileceklerini düşünmüyo- rum. İstihbarat savaşında her iki taraf da bilir ki, istihbarat servisleri birbir- lerinin içine sızmışlardır. Bir istihba- rat bunun içindeyse, diğer istihbarat bunu er ya da geç haber alır. Bir dev- let başka bir dev lete eğer savaş açma- yacaksa böyle bir operasyona cesaret edemez. -Saym Derviş ise Tûrkrye'nin 'kayrt- sız şartsız destek vermesi' gerektiğini söyledi. Bunu nasıl değerlendiriyorsu- nuz? ÖZDAĞ: Saym Derviş'in ne dedi- ğıru anlamak mümkün değil. Bir ulus devletin başka bir ulus devletin poli- tikalannı kayıtsız şartsız destekleme- si...Bu ancak Türkiye'nin ABD'nin 53. eyaleti olması durumunda müm- kün. Halbuki burada kayıt ve şart Tür- kiye'nin menfaatlan çerçevesinde be- lirlenecek. Eğer ABD'nin yön verdi- ği gelişmeler bizim menfaatlanmız çiğnerse ve biz buna kayıt ve şart koy- madan gidersek...Bu ohnaz. Türkiye, terörle mücadelede çok ciddi dene- yimleri olan ülke olarak, son gelişme- lerin hiçbirşey yapmasa da kendisi- nin menfaatına olabileceğini düşünü- yor. Böyle birşey yok. 5. madde, ABD için işletildi. Yann Türkiye'nin göbe- ğinde dış kaynaklı olduğu bilinen bir bomba patlar ve 15 bin kişi bir saniye içinde ölse NATO 5. maddeyi yaşama geçirmez, hiç kimsenin bundan kuş- kusu ohnasın. Batı'nın uluslararası ilişkilerde ahlaki bir temel üzerine po- litika üretmesi söz konusu değüdir. PQWELL İLE GÖRÜŞECEK BakanCem ABD yolcusu ANKARA (Cumhu- riyet Bûrosu) ABD'nin Afganistan'a yönelik operasyonu için gergin bekleyiş sü- rerken Dışişleri Bakanı Ismail Cem, değerlen- dirmelerde bulunmak üzere Washington'a gi- diyor. Perşembe günü Washington'da olacağı öğrenilen Cem, ABD Dışişleri Bakanı CoBn Pövvell ile bir araya ge- lecek. Türkiye, 11 Ey- lül'deki terör saldınla- nnnı ardından yaşanan gelişmeleri ve olası et- kilerini Cem'in ABD'ye gidişinden bir gün sonra, 28 Eylül Cuma günü yapılacak Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısında değerlendirecek. Hava sahası Imzada Cumhurbaşkanı Ah- met Necdet Sezer'in başkanlığında sivil ve askeri kurul üyelennin katılımıyla gerçekleş- tirilecek toplantıda "askeri, sivaffl" ve "is- tihbari" boyutta her türlü gelişme ve alına- cak önlemler masaya yatınlacak. Kurulda, olayın askeri, siyasi ve istihbari açıdan her tür- lü boyutunun incelene- ceği ve Türkiye'nin kendi güvenliği açısın- dan da önemli bazı ka- rarlann alınacağı öğre- nıldi. tstahbarata daya- lı yeni bir savunma stratejisini tartışan Türkiye, Özbekis- tan'ın ardmdan Iran'a gönderdiği bir heyetle gelişmelenn bölgeye yansımasmı öngörme- ye çalışıyor. ABD'nin, komuta merkezini Tür- kiye'ye taşımak için bir istemde bulunmadığı bildirildi. Bakanlar Kurulu da Türkiye'nin hava sahasını ABD'ye kullandırmasına ilişkin karan imzaya açtı. Pentagon'dan yalanlama AA'nın haberine gö- re, ABD Savunma Ba- kanlığı kaynaklan, Af- ganistan'da askeri ope- rasyon hazırlıklan sü- rerken Suudi Arabis- tan'daki Amerikan ku- manda merkezinin Türkiye'ye taşmacağı yolundaki haberleri ya- lanladı. Ingiliz Obser- vergazetesi, ABD'nin, Suudi Arabistan'da bu- lunan Prens Sultan as- keri kumanda merkezi- nin Türkiye'ye taşına- cağını iddia ederek ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld'in, "Kumanda merkezini Türkiye'ye taşıyaca- ğtz" dediğini ileri sür- müş, bu iddia da dün Türkiye'de bazı gaze- telere yansımıştı. Pen- tagon kaynaklan, Rumsfeld'in böyle bir açıklamada bulunma- dığını ve kumanda merkezinin taşınmaya- cağını belirttiler. Başbakan Bülent Ecevit ile Başbakan Yarduncısı Mesut Yıl- maz da aynı konuyla il- gili bir soru üzerine ABD'den bu yönde bir istem gelmediğini kay- dettiler. Yılmaz, "Ta- lep getirse tavnmız ne ohır" sorusuna ise "Gebin o zaman baka- nz" yanıtını verdi. Tayhnd'da savaş karşıtianfîUerinüzerine yazdıklan yazdarla banş istemlerini dile getirdikr. (REUTERS) Koalisyon hükümetinin fiilen savaş karan verdiğini ileri sürdü Erdoğari^gizb oturum istedi ANKARA (Cumhuriyet Bûro- su) - Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı Recep Tayyip Er- doğan, Afganistan'a dönük saldı- n hazırlığı sürerken Türk hükü- metinin "fiilen savaş karan verdi- ğini" savunarak Mechs'in hemen gizli oturum yapmasmı önerdi. SP Genel Başkanı Recai Kutan, Tür- kiye'nin kesinlikle çıkacak bir sa- vaşın tarafı olmaması gerektiğini söyledi. Kutan, "Her karar Mec- Ksten geçirilmeKdir. Ancak görün- düğü kadanyla Mecüs'e itibar et- tikkri yok. Zaten bunlar bugüne kadar bu ü'p meseleleri hiç Mec- lis'e getirmedüer" dıye konuştu. Erdoğan, partisinin grup toplan- tısmda yaptığı konuşmada, saldı- nda ABD'nin Türkiye'yi komuta merkezı yapabileceğıne ilişkin ha- berleri değerlendırdi. Dünyanm yeni bir döneme girdiğini ve bu- na "soğuk banş" adı verildigini vurgulayan Erdoğan, klasik savaş anlayışı dışında yeni bir yaklaşım geliştığini söyledi. Tayyip Erdo- ğan, şunlan söyledi: "Tûrldye'ye düşentek bir mermi Tûridye'yi fi- üen büyük bir savaşın içine çeke- cektir. Türkiye, müttefiklerle, çı- karlan arasuıda hassas bir denge kurmahdır. Bunlan kapab bir otu- rumda Mecüs'in tarüşması gereki- yor. Türkiye büyük bir çaüşmanm göbeğinde kalmakla karşı karşı- yadır. Bu oturum da yermez, hükü- met her adımda Meclis'ten yetki is- temelidir. Meclis'in sorumlulu- ğunda olan savaş yetldsini hükü- metin kuDanması anayasa ihlaö- dir." Tüm vergi gelirinin faiz ödeme- lerine yetmediğine dikkat çeken Erdoğan, "Göz göre göre ülkemiz iflasa sürükleniyor. Bu hükümete müfhs rüccar demek bile hafif ka- hyor" dedi. Pakistan y a destek ntesajı Cem, Pakistan Dışişleri Baka- nı Sattar ile telefonda görüştû. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dışişleri Bakanı tsmail Cem, Pakistan Dışişleri Bakanı Abdul Sattar ile telefon görüşmesi yaparak "Dost ve kardeş ülke Pakistan'm bu zor günlerinde yamndayız" mesajmı verdi. ABD'nin Afganistan'a yönelik hazırhklanm sürdürdüğü askeri müdahale nedeniyle sıkmtılı bir dönem yaşayan Pakistan yönetimine destek Ankara'dan geldi. Edinilen bilgilere göre Dışişleri Bakanı Cem, Pakistan Dışişleri Bakanı Sattar ile dün telefonda görüşerek son gelişmeleri kapsamlı olarak değerlendirdi. Yaklaşık 25 dakika süren görüşme su^smda Cem, Pakistan'ın, ABD'ye yönelik terörist saldınnm ardından sergilediğı kararh tutum ve gösterdiği dayamşmadan duyulan memnuniyeti dile getirdi. Sattar da, gösterdiği ilgi nedeniyle Cem'e teşekkür etti. TlRMIKI AYPIN ENGÎN aengin@ doruk.net tr Çarşamba günü YÖK yöne- ticileri önlerine gelen okkalı bir çjosyayı ele alacak(tı). Istanbul Üniversitesi'nin rektörlük ma- kamına oturan zatın gazabını görüşecek ve Profesör Bülent Tanörün meslekten ihraç edi- lip edilmemesini karara bağ- layacak(tı). Çarşamba günleri Tırmık izin yapıyor. O yüzden yazıyı bir gün öne çekip bugün yazmak gerekti. Gerekti, çünkü Bülent Tanör üstüne kaynatılan cadı kazanlannı devirmek artık bir demokratlık görevi olmayı aş- tı, bir yurtseverlık ödevine dö- nüştü.llk paragrafta tırnak içi- ne konmuş "ftiargözünüzden kaçmamıştır. Tam yazıya otur- duk ki haber geldi: YÖK'ün bu toplantısı 31 Ekim'e ertelen- miş. Haberi doğrulatmak he- nüz mümkün olmadı. Ama doğrusu ya "Eh, biz de yazıyı erteleyelim bari" gibi bir dü- şünce de aklımızın ucundan bile geçmedi. Bugün yazanz, 31 Ekim'e doğru bir daha yazanz. Yıne ertelerierse yine yazanz. Ge- Demokratikleşmeye Mayın Döşemek rekirse her gün yazanz. Bu ülkenin aydınlan, ülkele- rinde demokrasi ölçütlerinin incelmesi, demokrasi çıtasının yükselmesi, Avrupa standart- lanna yaklaşması için inatla çabalayacaklar. "Bülent Tanör Vakası" bu çabalann simgele- rinden biri. Demokratikleşme sürecine mayın döşeyenlerin salt yasalardan, o yasalan çı- karan, değiştirmeyen politika esnafından ibaret olmadığının somutlandığı bir "vaka". Artık biliyorsunuz: TÜSİAD, Bülent Tanör'eTürkiye'nin de- mokrasi standartlannı tartışan bir rapor ısmariadı. Profesör Tanör de TÜSlAD'ın çapını, et- ki alanını çok çok aşan, Türki- ye'de demokrasiyi kendine dert edinenler için başvuru ki- tabı değeri taşıyan bir çalışma yaptı: "Türkiye'de Demokratik Standartlann Yükseltilmesi." Çalışma TÜSİAD tarafindan yayımlandı ve iç kapakta ra- poru kimin yazdığı açık seçik belirtildi. Istanbul Üniversitesi'nin rektörlük koltuğunda oturan zat için anlaşılan Türkiye'de var olan demokrasinin stan- dartlannı yükseltmek bir "suç". O yüzden Profesör Ta- nör'ü topun ağzına koydu. A- ma rektöre bir "hukuksal ge- rekçe" lazımdı. Bir gerekçe bulundu: YÖK Yasası'na göre kitap yazımı için alınan para döner sermayeye gelir kayde- dilmeliydi ve TÜSİAD bunun için istanbul Üniversitesi'ne başvurmalıydı. Bu yürekler acısı gerekçeye, aynı üniversi- tenin hukuk fakültesinin birin- ci sınrfına giden bir çocuk bile güler. YÖK yasasındaki "telif haklan hariç" notunu alıp iddia sahibinin önüne koyar. Ama kuzuyu yemeyi kafası- na koyan kurt için hukuksal geçerliği olan bir gerekçe de- ğil, kuzuyu yemek önemlidir. Rektörlük koltuğunda otu- ran zat, YÖK Başkanlığı'na başvurup Bülent Tanör'ün "Üniversite öğretim üyeliği mesleğinden çıkanlması"n\ is- teyince kıyamet koptu. Bir haf- ta önceki gazeteleri anımsa- yın. Yazariardan habercilere kadar gazeteci takımı kolları sıvayıp bu rezaleti teşhir etti. • • • Rektör ve tayfası besbelli ki bu çapta birtepki beklemiyor- lardı. El altından haberier bile uçurdular. "Yazıp çizenler Bü- lent Tanör'ün arkadaşlandır. Duygusal nedenlehe böyle yazdılar" filan dendi. Bülent Tanör'le arkadaş ol- manın keyfıni de onurunu da bilirim. Ama duyariık gösteren gazetecileri kaleme sanlmaya yönelten itici güç "arkadaşlık" değil, demokrasi saygısıydı. Rektörün vetakımının anlama- dığı da işte bu. Şimdi yarınki toplantıyı erte- lediler. Araya bir ayı aşan bir zaman dilimi koydular. Sanı- yorlar ki bu bir esintidir. O gün- lerdeyazarlaryazdı, haberciler haberleştirdi. Ama gelır geçer. Unutulur. Halep ordaysa arşın burda; rektör ordaysa duyarlı gazeteciler de burda. Görelim bakalım, biresinti mi? Görelim bakalım gelir geçer mi? Göre- lim bakalım unutulur mu? Başta söyledim. Toplantının ertelendiği haberi bu yazı ya- zılırken geldi. Doğru mu, değil mi henüz belli değil. Ama dert de değil. Bugün yazanz. 31 Ekim'e doğru bir daha yazanz. Yine ertelerierse yine yazanz. Ge- rekirse her gün yazanz. Kurt, suyunu bulandırdığı gi- bi saçma sapan bir gerekçey- le kuzuyu yer ama, Bülent Ta- nör kuzu değil, demokrat. Bu ülkenin gazetecileri de belleği çürük, befkemiği bükük yaratıklar değil. Ister yann, is- ter 31 Ekim, ister 35 Kasım, is- ter 42 Aralık... Halep ordaysa arşın bura- da... POLİTİKA GÜ1NLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Köln Halifesi... ? Berlin'de dikkat çekici bir gelişme izleniyor... Berlin Eyaleti Eğitim Bakanı Klaus Boger, Mil- li Görüş yanlısı Islam Federasyonu'nun okullarda idare mankemesi karanyla 'Islam din dersi' ver- me hakkını almasını yeniden gündeme getirdi... Boger diyor ki: "Bu durumdan oldukça rahatsızız!" Oysa Alman yetkililer 11 Eylül 2001 'e dek bu ko- nuda farklı düşüncelere sahiptiler... 11 Eylül 2001 günü Nevv York ve VVashing- ton'ın terör saldınsına uğraması Alman yetkilileri yeniden düşündürmeye başladı... Alman yetkililer şimdi tedirginlik yaşfyor... Almanya'da günün konusu 'Köln Halifesi' ola- rak tanınan Metin Kaplan'ın durumu... Bugüne dek Alman hükümetinden ve politika- cılanndan destek gören Kaplancılar sıkı denetim altınaalındılar... Acaba neden? Aynı durum Milli Görüş, Süleymancılar ve diğer dini gruplar için de geçeli... Almanya'yı mesken tutan tarikatlann milyonlar- ca mark bağış topladıkları biliniyor... Alman Anayasası Koruma Örgütü, dinci grupla- nn Mısır'daki Müslüman Kardeşler ve Lübnan'da- ki Hizbullah ile sıkı ekonomik ve siyasi ilişkileri ol- duğunu açıklıyor... Bu arada Federal lçişleri Bakanı Otto Schilly, Demekler Yasası'nı değiştirmek için çalışmalarya- pıldığını söyledi... lçişleri Bakanı Otto Schilly, dinsel nitelikli kuru- luşlann ekonomik ve siyasal amaçlarla çalıştı- ğını vurgulayıp şöyle konuştu: "8u istismann önüne geçmek gerekir. Siyasal Islam Avrupa için büyük tehlike taşıyor. Gerekli ön- lemleri almak zorundayız..." • • • Almanya'nın Islam karşısındaki 'liberal havası' niye değişiyor? Bir zamanlar dinci gruplan koruyup kollayan, hatta kilise vergisi gibi 'cami vergisi' almaları için yasal düzenlemeye kalkışan Almanya'yı ABD sı- kıştırmaya başladı... öteden beri Ingiltere, Almanya, Fransa, Hollan- da, Belçika gibi ülkeler, özellikle Türkiye'deki te- rör olaylannı önemsemiyor; dinci dinstz, sağcı solcu tüm terör eylemlerinin önde gelen isimleri- ne ülkelerinde oturma izni veriyordu... Şöyle 199O'lı yılların sonlanna bir bakalım... Almanya, silahlar konusunda Türkiye ile ciddi bir sürtüşmeye girdi... 199O'lı yıllann ilk yansında eski Demokratik Al- manya Cumhuriyeti ordusunun depolanndaki zırh- lı taşıyıcılan Türkiye'ye veren Federal Almanya daha sonra şu karan aldı: "Bu silahlan Güneydoğu'da kullanamazsınız!' Türkiye sordu: "Neden?" ' ' '' ' •<"-"• Federal Almanya diretiyordu: "Türkiye bu silahlaha Kürtlerin üzerinde baskı kurup insan haklan ihlalinde bulunuyor..." O tarihte Federal Almanya'da CDU, CSU ve FDP koalisyonu vardı. Koalisyon hükümeti, Tür- kiye'nin PKK ile mücadelesini "Kürtler üzerinde baskı yapıyor" diye tüm dünyaya yayıyordu... Türkiye Kohl hükümetini birkaç kez uyardı... Sonuç değtşmiyordu... • • • Asıl büyük sürtüşme 1999-2000 yıllannda pat- lak verdi... Türkiye tank ihalesi açmıştı! Ihalede Leopard-2 tanklarının büyük şansı var- dı... Bu kez iktidarda SPD-Yeşiller koalisyonu bulu- nuyordu... Ihale SPD-Yeşiller koalisyonunu kanştırdı... Araya Başbakan Gerhard Schröder girdi ve bir ortayol bulundu... Schröder şu açıklamayı yaptı: "1 adet Leopard-2 tankını test edilmek üzere Türkiye'ye göndehyoruz. Ancak bu, bin adet tank satışı anlamına gelmez." Federal Almanya hükümetinin gerek küçük or- tağı Yeşiller'in, gerekse büyük ortak SPD'nin en üst düzeydeki isimleri, Türkiye'ye bu koşullarda silah ihraç edilemeyeceğini açık bir dille belirttiler... Almanya'ya göre Türkiye bir kriz bölgesiydi; Tür- kiye PKK'yi bahane ederek Kürtleri öldürüyordu... Bu bir insan haklan ihlaliydi!.. Şimdi Almanya teröre karşı önlem alıyor!.. Biraz geç değil mi?.. hikmetcetinkayaû; cumhuriyet.com.tr.: Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Hikmet ÇETİNKAYA TROYA'dan İYONYA'ya Mitolojik Aşklar Cografyası Bir ayda 2. Basım G ü n i z i Y a y ı n c ı l ı k Tel: 0212-512 42 19 Faks: 512 11 72
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle