19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 16 EYLUL 2001 PAZAR TARIHIN EN BUYUK TERORU DÜIVYADA BUGIM ALtStRMEN •Neden Ben?'Sevgili, "Good morning ladies and gentlemen" diye başlıyor anons ve sürüyor: "American Airtines'in ' Boston Los Angeles seferini yapmakta olan..." Sen koftuk arkasını düzettmiş, kemerini bağla- - mış, koca uçağın içinde sarsıla sarsıla, her defa- sında başlangıçtaki gibi anlatılmaz duygular için- - de dikilmenin ilkel heyecanını iliklerinde hissede- . rek pistte saatte 220 km. hızla ilerliyorsun... Biraz sonra bulutlann üstünde olacaksın, keme- rini çözecek, gelen kahvattıyı bekleyecek, sıcak ve güzel Kaliforniya'yı düşüneceksin. Sonra pilotun anonsunu duyacaksın: "Sayınyol- culanmız şu anda Massachussets üzerinde 21 fe- etyükseklikte uçmaktayız, dışarda sıcaklık 60 de- recedir... Yaklaşık dört saat sonra varacağımız Los Angeles'ta hava açık ve sıcaklık 75 fahreneittır. Uçuşumuz olaysız geçmektedir, her şey normal- dir..." Düşünüyorsun, evet her şey normaldir ve yaşam güzekJir. Oysa bu kez öyle olmayacak, uçağı korsanlar kaçıracak, yaşamın normal akışı önce karabasa- na dönüşecek sonra da feci şekilde noktalanacak- tır. • • • Yok yok sen şimdi evde, TV karşısında elinde ga- zeteler, bir ekrana bir sayfaya göz atarak, gelişme- lerin daha nerelere varacağını kestırmeye çalışıyor, bir yandan da 11 Eylül günü uçakJann çarpışını, yanmalannı, sonra iskambilden kuleler gibi yıkılış- lannı, TV ekranından bilimkurgu dehşet filmi gibi izlediğin VVorld Trade Center'de ya da o uçaklar- dan birinde olmadığına şükrediyorsundur. O gün hepimiz olayı TV'den izlerken hem ürpe- rip, hem de rahatlamadık mı? "Hem canım", dedik kaçımız içimizden belli be- lirsiz şekilde, "bu benim başıma gelmez ki." Evet bu tür olaylar, kaçınlan lanet uçaklar, yıkı- lan kuleler, hep başkalannın başına gelen olaylar- dtr. Oysa.... ••• öyle bir an olur ki, insanoğlu yaşamının olağan akışının kesildiğini, sonu belirsizyadafeci birdoğ- rultuya yöneldiğinı görüverir. Her şey, birden öylesine anlamsız, öylesine kü- çük, öylesine önemsiz, öylesine yabancı veya öy- lesine haksız (ne demekse!) bir nedenle değişmiş- tir ki, kişioğlu bir an gerçek dışıfık duygusuna ka- pılır. Sanki birden geçecek bir rüyadır bu. Ama olanların gerçekliği kavranır kavranmaz, zamanın gözlerini kocaman kocaman açtığı bir anın sonsuza dek uzanıımış izlenimini uyandırdı- ğı, uçağın kuleye çarpmasına ramak kaldığı o kı- sacık sürede, zihinde şaşkınlığın saydam duvar- lanna çarparak yankılanan bir soru belirir: - Neden ben?.. Neden?.. Neden?.. ••• : Sorunun bir yanıtı yoktur oysa. Sorunun yanıtı da bigâne başka bir sorudur - Neden olmasın? Sorunun yanıtı başka birsoru olduğuna, "neden ben"\ soran değişse dahi yanrt soru değişmeye- ceğine göre nedeni sormanın bir anlamı yoktur ve bir kısırdöngüye düşmek kaçınılmazdır. Kendini, hep güvencede hisseden, bütün itileri bu biraz da yapay güven duygusunun etkisinde oluşan Amerikalı, artık terörün kendisini anavata- nında dehşet verici bir şekilde vurmasıyla, bu ey- lemlerin de doğa gibi kör olduğunu anladı. Ger- çekten de doğa da, stoisyen şair Atfred de Mus- set'nin dediği gibi kördür ve hiç bakmadan vurur insana. Şimdi, doğa gibi kör terörie evinde karşılasan Amerikalı ne yapacak, kalabalık yerierden kaça- cak, mümkün olduğunca uçağa binmemeye çalı- şacak ve sütre arkasında mı yaşayacak? Göreceğiz... Ama biz Sevgili, kentinin kaldınmlannda yürür- ken bile teröre, angrtlığa, trafiğe kurban olması mümkün olan, deprem kuşağının üstünde yaşa- yan biz... Tevekkülle sallıyoruz başımızı ve "salt bir gün gelip de bu anlamsız sonjyu sormak zonjnda kal- mamak için, yaşamın o güzel yolculuğundan vaz- geçip bütün bir ömrü bir köşede tüketmeye de- ğermi" deyip atıyoruz kendimizi yollara.... itfaiyeciler Dehşete doğru koşarak gittiler DışHaberlerServisi- ABD'nin New York kentindeki Dünya Tica- ret Merkezi'ne 11 Ey- lûl'de gerçekleştirilen uçaklı saldından sağ kurtulabilenler yaşadık- Ian dehşetten hâlâ kur- tulamıyor. Saldınnın ardından kuzeydeki kulenin 52. , katından aşağıya koşan- lardan biri olan Ciara Linnane (38), kurtarma çalışmalan için yukan koşan itfaiye görevlile- rinin gözlerine baktı ve onJann aslında ölümle- rine gitmekte olduklan- nı gördü. Kanlı terör saldınsından 4 gün son- ra titreyen ellenyle siga- rasıru yakan ve duydu- ğu her siren ve uçaİc se- sinde korkuyla sıçrayan Linnane, olay günü işe 2 saat erken geldiğini ve telefonla konuştuğunu söyledi. "Bir anda bina- da inanılmaz bir gürül- tû duydum. Bunun bir bomba olduğunu san- dık, birbirimize bakük. Rudy, 'Çabuk, merdi- venlere' diye bağırdı. Her şeyimizi, çantalan- mızı bıraktık, bina çök- mek üzereydi ve her ta- rafi duman kaplamıştı. Binanın üstümüze yıkı- lacağına ve öleceğimi- ze emindim. 30. kata geldiğimizde merdiven- lerin tıkandığını gördük ve 15 dakika beklemek zorunda kaldık. 10. ka- ta geldikten sonra ise koridorlar daha sakindi ve koşmaya başladık " dedi. Kaçışlan sırasında it- faiye görevlilerinin ken- dilerini çok rahatlattık- lannı söyleyen Linnane, "25. kat civannda, itfa- iye görevlileri yukan çıkmava başladı. Iri göz- leri velriandalılara ben- zeyen kızarmış yüzleriy- le görevliler bizi, 'Hepi- nız güvendesıniz, aşağı inmeye devam edin, lo- biye vannca işaretleri takip ederek dışan çı- kın' diyerek rahatiato- lar" dedi. New York sokaklannda biryanda savaş çığlıkları diğeryanda banş sloganlarıyükseliyor tntikam adaletdeğildirALPERRALLI NEW YORK - Terörün acunasız saldınsına hedef olan ABD'nin yeni bir dün- ya savaşına yol açabile- cek yanıtı için geri sayım sürerken New York'tan sa- vaş sloganlan ve çağnlan- nın yanı sıra banş çığlıkla- rı da yükseliyor. ABD Başkanı Bush, Senato ve Temsilciler Meclisi'nden istediği huku- ki ve finansal destek ile uluslararası platformdaki diplomatik desteği aldık- tan sonra, sal- dınya geçmek için gerekli askeri hazır- lıklann sona ermesinı bek- liyor. ABD ka- muoyunda saldınlann hesabının so- rulması yö- ~" ~ nünde kesin bir görüş birli- ği sağlanmış durumda. An- cak ABD kamuoyunda "adalet aranırken yeni kat- Hamlara yol açıhnaması" yönünde güçlü bir istek de var. Dünya Ticaret Merkezi (WTC) ile ABD Savunma Bakanhğı'na (Pentagon) düzenlenen saldınlarda ya- şamını yitirenleri anmak üzere dün yerel saatle 19.00'da(TSl 02.00) kentin çeşitli meydanlannda bir George söyledi ABD kamuoyunda saldınlann hesabının sorulması yönünde kesin bir görüş birliği sağlanmış durumda. Ancak ABD'liler arasında "adalet aranırken yeni katliamlara yol açılmaması" yönünde güçlü bir istek de var. araya gelen on binlerce New Yorklu, mumlar yaka- rak kayıpları için gözyaşı döktü. Anma etkinliklerine en geniş katılım Union Square'de (Birlik Meydanı) oldu. Meydandaki Abraham Lincoln Anıtı önünde top- lanan binlerce kişi adalet is- terken "banş şarküan" ABD'li bir genç kız elindeki tebeşirle ze- mine ve du- varlara "Sa- vaş değil sev- gi, savaş değil banş" slo- ganlan yazar- ken merdi- venlerde gitar çalan gence eşlik eden bir New York Üniversitesı öğrencisi Be- atles şarkılan söylüyordu. "Mum taria- sının" çevre- sinde topla- nangençlenn taşıdıklan pankartlar da aynı özlemi içeriyordu: Banş ve adalet. Bosna Herseklı Ahmet Tankadlı bir çocuğun yaz- dığı "3. Dünya Savaşıobna- smdan korkuyorum. Dile- rim olmaz. çünkü bu daha fazla ölüm, kayıp ve yarata demek" dövizi, parkı çev- releyen tellerin görünme- yen bir yerine iliştirilmişti. Tellerdeki dövizlerde Arapça, Çinçe, lspanyolca, Fransızca ve Almanca ya- zılar da yer ahyordu. İĞNELÎ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN Dünya basını Halk savaş psikolojisi içinegirdi Dış Haberier Servisi - ABD'de 11 Eylül'de yaşa- nan korkunç trajedi dünya basınının manşetlennde yer almaya devam ediyor. Ga- zeteler, gelişmeleri aktanr- ken saldın sonrası ortaya çı- kan senaryolar ve Washing- ton'ın vereceği karşılık çe- şitli açılardan değerlendki- liyor.. VVashington Post:Gazete, binlerce yedek askerin gö- reve çağnldığuu belirterek ülkenın topyekûn bir savaşın eşiğinde olduğunu vazdı. New York Post: Başkan Bush'un karşı saldırı için uluslararası kamuoyu deste- ğini aîdığını belırten gazete, halkın da savaş psikolojisi içinegirdiğini ifade ediyor. Frankfurter AUgemeine: Almanya'da yayımlanan ga- zete, soruşturmanın geniş- letildiğini yazıyor. Gazete, şüpheli listesinin tamamımn Arap kökenli olduğuna dik- kat çekiyor. Independent: ".VHlyonlar Amerika için yasta" başlı- ğıyla. anma törenlerini öne çıkaran gazete, ABD'nin ciddi bir savasa hazırlandı- ğı yorumunu yapıyor. liberation: Kongre'de Başkan Bush'a "savaş yet- Idsi" verildiğini bildiriyor. ABD'ye yönelik terörist saldınnın ardından 'sorumlu yayıncılık anlayışr' tartışması başladı Facia görüntüleıi kaçırddıBAHAR TANRISEVER ANKARA - ABD'de yüzyı- lın en büyük terör eylemi ola- rak nitelenen saldınya ilişkin görüntülerin ABD televizyon- lannca kısıtlanarak ekrana ge- tirilmesi tartışmalara yol açtı. ABD televizyonlannın w so- rumhı v^yıncınkanlayışı*' için- de hareket ettiği savına karşı- lık, diğer zamanlarda çok sa- yıda şiddet görüntüsüne yer veren televizyonlann bu kez "ABD'yi zayıf göstennemek" amacıyla bazı suıırlamalara gittiği iddia edildi. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Nuri Kayış, ABD'li yayıncılann gazeteci olarak görevini yapmadığını belirterek "Bosna'daki, Filis- tin'deki, Afganistandakl Çe- çenistan'daki kanlı çanşmala- n çekjnmeden ekrana taşıyan- lar bu defa tuhaf bir sorumlu- lukardayışınagirdiler" dedi. ABD'de 1940 ile 196O'lı yıllarda şiddet yayınlanna kar- şı çeşitli kurallar getirildi. An- cak Amerikan anayasasının ifade ve basın özgürlüğünü garanti altına alan maddeleri nedeniyle 1990'lı yıllarda bu kurallann ve sınırlamalann kaldınlması gündeme geldi. Talevizyon yayınlanndaki şid- det unsurlanna karşın ABD Senatosu federal hükümet ta- rafından yapılacak düzenle- meler yerine sektörün özdene- tim mekanizması oluşturma- sını yeğledi. Şiddetin çocuklar ve genç- lerde saldırgan davranışlara yol açtığının araştırmalarla saptanması üzerine televizyon endüstrisinin özellikle çocuk- lara yönelik yapılan yayınlann içeriğini kontrol etmekle yü- kümlü olduğu kabul edildi. Amerika'da sivil toplum ör- gütlerinin çok gelişmiş bir ko- numda bulunması nedeniyle bu tür yayınlara karşı oluşan kamuoyu baskısı da büyük önem taşıyor. Şiddet görünrülerine yöne- York'tald Dünya Ticaret Merkezi'ne düzenlenen saldında Udz kuleierin çökmesi sonucu yaşamını yitiren itfaiye görevlifcri içincenaze töreni düzenlendi lik sert sınırlamalar olmama- sına karşın ABD televizyon- lannm terönst saldınya ilişkin görüntülerden kaçınmalan dıkkat çekti. RTÜK Başkanı Kayış, ABD televizyonlannın yayınpolitikasını takdireden- lerin "ekrandan kopmuş koi ve bacak görüntükrinin verûV meyişini' 1 sorumlu yayıncılık anlayışına bağladıklanna işa- ret ettı. Türk televizyonlannın şiddet görüntülerini olanca çıplaklığıyla sergilemelerini çok eleştinnesine karşın ABD televizyonlannın faciaya yak- laşınılarını yadırgadığını an- latan Kayış, şöyle konuştu: "ABD'Ii ya\incılar gazeteci olarak görevierini yapmadılar. Teröriin bo\utunu izleyidye tam aıuatanıadılar. ABD">iza- af içinde güçsüz göstennemek adınabirçok görüntü> ii ekran- iardan kaçırdılar. Bosna"daki, Filistin'deki, Afganistan'dald, Çeçenistan'daki kanb çaoşma- lan çekinmeden ekrana taşı- yaniar bu defa tuhafbir sorum- hıiuk anlayışına girdikr." SlFIR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] Yıllardır neredeyse hiç ara verme- den yazdım. Uzun bir aradan sonra ilk kez bir hafta dinlenmeye karar ver- dim. Gelin görün ki, yaşadığımız dö- nemin belki de en dramatik olaylan bu bir haftaya sığıverdi. ABD'nin kül- türel ve ekonomik kalbi New York ile idari ve askeri merkezi Washington'a yapılan ve binlerce insanın ölümüne yol açan saldın, belki de dünyanın ka- derini değiştirecek sonuçlar yarata- cak. Bush'un ABD'nin, Ariel Şaron'un Israil'in başına geçmesi, zaten yeni bir dönemin başladığını işaret ediyordu. Ariel Şaron, Israil'i bir 'terörist devlet' gibi hareket ettirmeye başladı. Bush önderliğindeki ABD ise Şaron'un bu siyasetlerinin açıktan destekçisi ol- masa bile, seyircisi olarak ona destek verdi. • • • Filistin bütün ezilen dünyanın gö- zünde bir acıya dönüştü. Filistin acısı bir yandan sürerken küreselleşmenin yol açtığı dengesizlik, öncelikle geliş- miş ülkelerin merkezlerinde yoğunla- Yeni Bir Dönem mi Başlıyor? şan gösterileri beraberinde getirdi. Dünyanın dengeleri giderek bozulu- yordu. Zengin ülkelerle yoksul ülkeler arasındaki uçurum açılıyordu. Işte tam bu ortamda New York ve VVashington'daki uçaksaldınlan gün- deme geldi. Batı dünyası, daha önce küreselleşme karşıtlarının eylemleri yüzünden yaşadığı açmazı, bu kez daha üst düzeydeve çok farklı boyut- larda, bu olay sırasmda yaşadı. Dün- yanın merkezinde şiddet içerikli gös- teriler yoğunlaşıyor, varoşlarından merkeze doğru ise bir şiddet ve terör dalgası geliyordu. • • • ABD'nin merkezini vuracak düzey- de bir terör eyleminin yapılması, ge- lişmiş ülkelerin daha önceki terör ta- nımlannı da, teröre karşı mücadele bi- çimlerini de yeniden tanımlamayı ge- rektiriyordu. Burada bir başka temel sorun ise, Batı'ya yönelik terör daha çok yoksul ve geri ülkelerde kendisi- ne dayanak buluyordu. O zaman ne olacaktı? Son olayda görüldüğü gibi saldınnın lideri oiduğundan şüphelenilen Usa- me bin Ladin, dünyanın en yoksul ükelerinden Afganistan'dan destek alı- yor. Onun suçlu görülerekyakalanma- sınaAfganistan destek vermeyecek gi- bi görünüyor. Bu ise Afganistan'a bir operasyona ve bunun sonucu olarak bir yoksul ülkenin vurulmasına neden olacak. Benzerbirömeği Körfez Sava- şı sırasmda Irak yaşamıştı. • • • Bu yönelim, dünyada ne gibi so- nuçlara yol açabilir? ABD içinde bir eğilim -ki bunun temsilcisi Bush sayı- labilir-, bu türçelişmeleri şiddette bas- tırmak istiyor "Şahin "îer ABD'nin dünyanın her yanında şiddet yoluyla egemenliği sürdürmesinden yana. Bir başka eğilim ise, uluslararası ilişkiler- de daha dengeli bir siyaset izlemeyi savunuyor. Orneğin Ariel Şaron'un saldırgan politikasmı onaylamıyor. As- keri darbelere uzak duruyor. New York ve VVashington'a yönelik saldırı, ABD içinde yeniden iki eğilim arasında farklılaşmayı da öne çıkardı. örneğin bir kesim "hemen saldıralım, hesap soralım" havası içindeyken, bir başka eğilim ise "müttefiklehe bera- ber hareket edelim, kesin verilere u- laşmadan kimseyi suçlamayalım" tu- tumu içinde. Israil'de Şaron yönetimi, Filistin'e karşı baltalan biliyor ve bu havadan yararlanarak gerilimi daha da arttır- mak istiyor. Onun ABD'de de destek- çileri olduğu muhakkak. Bundan son- ra ne olacak? ABD yayılmacı ve mü- dahaleci çizgisini arttırarak sürdüre- cek mi? Bu, dünyanın bir cehenneme dönüşmesi anlamına gelebilir. ••• Görünen o ki, Usame bin Ladin ne- deniyle Afganistan direnecek. Onlann direnişine ıslam dünyasındaki radikal akımlar destek verecekler. Irak, Iran gibi ülkeler ne yaparlar onu şimdiden kestirmek zor. Böylesi birgerilim, Tür- kiye gibi ülkeleri de zor duruma düşü- rebilir. "Terörü bastıracağız" diye giri- şilen hereylem, terörün daha da yay- gınlaşmasına neden olabilir. Türkiye gibi radikal Islamcı akımlann etkili ola- bildiği ülkelerde de dramatik olaylar yaşanabilir. ABD müdahaleyi arttıran bir çizgi izlerse Avrupa ülkeleri ne yapacaklar? Şu anda verdikleri dikkatli ve sınııiı destek, değişebilir mi? Bütün bunlar önümüzdeki günlerde daha belirgin- leşecek. ••• Şu kadannı söyleyebiliriz, kapitaliz- min büyük imparatorluğu ABD tarihi- nin en zor günlerini yaşıyor. ABD, hal- kı büyük bir hayal kınklığı ve moral bo- zukluğu içinde. Şimdi duygusal ve tepkisel bir ortam var. Aradan bir sü- re geçtikten sonra, bu büyük olayın ne gibi sonuçlara yol açabileceğini daha iyi görecegiz. O zaman daha sağlıklı tahliller yapabiliriz.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle