Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
-•0 AGUSTOS2001 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Aytekin Kotil
anıldı
• Istanbul Haber Servisi
- Eskı Istanbul Belediye
Başkanı ve eski
milletvekili Aytekin Kotil,
ölümünün 9. yılında
Zincirlikuyu'daki kabri
başında törenle anıldı.
Törende yapılan
konuşmalarda, Kotil'in
toplu taşımacılık
konusundakı çalışmalan
anlatıldı. TBMM
Başkamekilliğı görevinde
de bulunan Kotil, 1977-
1980yılIanarasında
Istanbul Belediye
Başkanlığı yapmıştı.
Ulusal Eğitime
Destek
• BALIKESİR
(Cumhuriyet) -
Cumhurbaşkanı Ahmet
Necdet Sezer'in eşi
Semra Sezer'in
öncülüğünde başlatılan
"Ulusal Eğitime Destek
Kampanyası" için
Bahkesır'de geri sayım
başladı. Balıkesir Valisi
Utku Acun, Salih Tozan
Kültür \e Sanat
Merkezi'nde köy
muhtarlan, okul
müdürleri, sivil toplum
örgütleri, imamlar ve
daire müdürleriyle bir
toplantı yaparak
çalışmaları gözden
geçirdi. Toplantıda
Bahkesır'de 83 bin
kişinin okuma yazma
bilmediği açıklanırken
bu ayıbın silinmesi için
herkes göreve çağrıldı.
DYP arşivlerle
vuracak
• ANKARA(ANKA)-
DYP. siyasetin iki önemli
gündem maddesınde
kamuoyunun hafızasını
tazelemeye hazırlanıyor.
DYP, önderliğini Recep
Tayyip Erdoğan'ın yaptığı
>eni oluşumcular ve
ulusal güvenlik
açıklamalan ile tartışma
yaratan ANAP Genel
Başkanı Mesut Yılmaz'ın
arşivlerde kalan
açıklamalannı mercek
altına ahyor. DYP, bu
şekilde yeni
oluşumculann
"yenilikçi" olmadıklannı,
aralanna sadece birkaç
"garnitür" olarak
aldıklan ismin dışında
eski MSP. RP ve FP
kökenlı kişilerden
oluştuklannı anlatmaya
çahşacak.
Yargıtay'ın
agıryuku
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Yargıtay. geçen yıldan
kalan 44 bin 514 dosyayı
bu yıl inceleyecek. Ceza
Daireleri ve Genel
Kurulu, 126 bin 958
dosyayı karara bağladı.
Ceza Genel Kurulu'nda 6,
Hukuk Genel Kurulu'nda
da 19 dosya karara
bağlanmayı bekliyor.
Yargıtay'daki 21 Hukuk
Dairesi ile Hukuk Genel
Kurulu, bu yıl 19 bin 40
dosyaya bakacak.
Yargıtay'ın ceza
dairelerine geçen yıl
gelen 152 bin 163
dosyadan 72 bin 165'i
onanırken 31 bin 828'i
bozuldu. Dosyalardan 10
bın728'ı
zamanaşımından
düşerken 3'üşartla
salnenlme yasası
kapsammda
değerlendirildi. Hukuk
Genel Kurulu'nda ise 264
bin 18 dosyadan 133 bin
159'u onanırken, 41 bın
988'i hakkında ise bozma
venldi. Başsavcıhk, bu yıl
144 bin 68 dosyayı
inceleyerek tebliğname
hazırlayacak.
Istihbarat birimleri, siyasi partilerin tavizlerinin laiklik karşıtlarını güçlendirdiğini belirledi
Irticaya ödiin veriMyorANK\RA(CunıhuriyetBü-
rosu) - Istihbarat binmleri. si-
yasilerin irticai kesimlere ver-
diği ödün nedeniyle laiklik
karşıtı faaliyetlerin ivme ka-
zandığını belirledi. Istihbarat
birimlerince hazırlanan irtica-
run zayıf ve güçlü yönlerine
ilişkin raporda, siyasi partile-
rin irticai faaliyetlere taviz ver-
diklenne dikkat çekildi. Ülke-
deki sosyal, siyasal \e ekono-
mik sorunlann sürekli arrrna-
sının irticai unsurlara güç ver-
diği ve taraftar kazandırdığı
• Hazırlanan raporda, 28 Şubat sürecinde irticayla mücadelede önemli bir
başan elde edilmişse de 'ya
Şa n a n
ekonomik, sosyal ve siyasal sorunlann
bu gruplann hareketlenmesine neden olduğu' belirtildi.
kaydedildi. 28 Şubat sürecin-
de irticayla mücadelede önem-
li bir başan elde edilmişse de
'yaşanan ekonomik, sosyal ve
siyasal sorunlann bu grupla-
nn hareketknmesine neden ol-
duğu' belirtildi.
Yaşanan ekonomik ve siya-
sal sorunlann, yurttaşlarda
devlete karşı soğukluk yarattı-
ğına işaret edilen raporda.
"Söz konusu soğukluk irticai
unsurlar tarafından laik-de-
mokratik sistcmc bir tcpkiye
döniiştürülmcyc çalışılmakta-
dır" denildi. İrticai unsurlann
son 10 yılda ekenomik alanda
güç kazandıklan belirtilerek
şu değerlendinne yapıldı:
"Günümüzde irticai unsur-
lann faaliyetlerini kendi tkari
kuruluşlanndan elde ettikleri
gelirle sürdürme imkânına sa-
hip olduklan görülmektedir.
40'tan fazla holding, finans ku-
ruluşlan ve binlerce şirket irti-
canın maddi gücünii oluştur-
maktadır. Bunun yanında, ir-
ticai unsurlann, mensuplann-
dan topladığı yardımlar, zekât
ve kurban derisi, İran ve Suudi
Arabistan gibi ülkelerden al-
dıklan maddi destek maddi
güçlerinin bir diğer ayağını
oluşturmaktadır."
irticai unsurlann büyük bir
propaganda gücüne sahip ol-
duğu vurgulanan raporda. ül-
ke geneline ve yerel alana ya-
yın yapan televizyon ve radyo
kanallannın, gazete ve dergi-
lerin, amaçlan doğrultusunda
propaganda yapma olanağını
yarattığı kaydedildi. irticai un-
surlann güçlerinin en önemli
bölümünü sahip olduklan
okul, yurt ve dershanelerin
oluşturduğu belirtildi.
Cenel başkanlığı zor
Erdoğan'a
'sabıka'
şoku
BÜLENT SARIOĞLU
ANKARA - Recep Tayyip
Erdoğan, gelecek hafta
kuracağı partiye "üye ve
genel başkan" olabilmek için
Adli Sıcıl Genel
Müdürlüğü'nden sabıka
kaydı aldı.
Tayyip Erdoğan'ın, Şartla
Salıverme ve Bazı Cezalann
Ertelenmesi Hakkında Yasa
uyannca sabıka kaydından
kurtulma beklentisi boşa
çıktı. Erdoğan'm, yeni
partiye kurucu üye ve genel
başkan olmak üzere aldığı
adli sicil belgesine "Türk
Ceza Kanunu 312. maddeden
sabıkalıdır" kaydı düşüldü.
Siyasi Partiler Yasası'na göre
partinin kuruluş
başvurusunda 5'er adet adli
sicil belgesi ve kuruculann
"parti kunıcusu olabilme
şartlanm taşıdıklannı
belirten imzalı
beyannameleri" gerekiyor.
Karşılaştığı engele karşm
Erdoğan'ın kurucu genel
başkanlıkta ısrarlı olduğu
belirtilıyor. Içişleri Bakanlığı
yetkilileri de. kuruculann
sabıka kaydının parti kuruluş
sürecinde kendilerini
ilgilendirmediğini bildirdi.
Içişlen kaynakları, Siyasi
Partiler Yasası'nm 8.
maddesine göre kuruluş
bildirisi, ahndı belgesinin
örneği ile sicil kaydını da
kapsayan bildiri eklerini
Yargıtay Cumhuriyet
Başsavcıhğı ile Anayasa
Mahkemesi'ne
göndereceklerine dikkat
çektiler. Kaynaklar, Türkiye
Komünist Partisi'nin
kuruluşunda da tüm
çekincelere karşm karann
Anayasa Mahkemesi'ne
bırakıldığını vurguladılar.
Fiyat farkı
kararnamesinin
yaklaşık 7 aydır
imzadan
çıkmaması
nedeniyle döviz
kurufarkını
devletten
alamayan
kamuya iş
i
\apan
müteahhitier
dün
Başbakanlık'ta
e\lem\apn.
(FotoğrafıAA)
Başbakanlık önünde yaptıklan gösteri hükümeti harekete geçirdi
Müteahhit eylemi sonuç verdi
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Kamuya iş yapan
müteahhitler, döviz kurun-
dan kaynaklanan farklannın
karşılanmasını içeren karar-
namenin gecikmesıni Başba-
kanlık önünde protesto etti.
Müteahhitlerin eyleminin ar-
dmdan hükümet, fiyat farkı
kararnamesinin hızlandınl-
masını kararlaştırdı. TOBB
Başkanı Rrfat Hisarcıkboğlu.
Maliye Bakanı Sümer O-
ral'ın kararnamenin pazarte-
siye kadar açıklanacağı ko-
nusunda kendılerine söz ver-
diğini söyledi.
Fiyat farkı kararnamesinin
yaklaşık 7 aydır imzadan
çıkmaması nedeniyle döviz
kuru farkını devletten alama-
yan müteahhitler dün Başba-
kanlık'ta eylem yaptı.
Kalp krizi geçirdi
Döv iz farklannın ödenme-
sini öngören kararnamenin
çıkmaması nedeniyle önce
Milli Eğitırn Bakanlığı'na
giden bir grup müteahhit. da-
ha sonra Başbakanlık'a gele-
rek Hüsamettin Ozkan ile
görüştü. Kararname ile ılgı-
lı isteklerini Özkan'a ıleten
müteahhitlerden Mehmet Ali
Gökçesu. görüşme sırasmda
kalp krizi geçirdi. Gökçe-
su'nun hastaneye kaldınlma-
sının ardından diğer müteah-
hitler Başbakanlık'ın önün-
den Bayındırlık ve lskân Ba-
kanlığı'na kadar alkışlar eş-
lığinde yürüdü.
Müteahhitler adına basına
kısa bir açıklama yapan Sü-
levman Aygen. farklann
ödenmesini öngören karar-
namenin 7 aydır çıkanlmadı-
ğını, bu durumda çok sayıda
ilköğretim okulunun yanm
kalacağını söyledi. Polisin
nıüdahalesınin ardından mü-
teahhitler Bayındırlık Bakan-
lığı'nın açık garajına girdi.
Müteahhitlerin eyleminin
ardından hükümet fiyat far-
kı kararnamesini hızlandır-
ma yönünde karar aldı. Teks-
til ve lnşaat Sektör Kurul
toplantılanna katılan Maliye
Bakanı Oral, fiyat farkı ka-
rarnamesinin pazartesiye ka-
dar açıklanacağı konusunda
TOBB yetkililerine söz ver-
di. TOBB Başkanı Hisarcık-
lıoğlu. gazetecilere Sümer
Oral'ınbu konuda söz verdi-
ğini söyledi.
Protestolann yoğunlaşma-
sının ardından Başbakan-
lık'taki güvenlik önlemleri
iyice yoğunlaştınldı.
DGM Savcısı Yüksel, Hüsamettin Özkan'ın eleştirisine yanıt verdi:
Siyasetin lıııkııka baslosı var
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Ankara DGM Savcısı Nuh Mete Yük-
sel. Etibank ile ilgili olarak "devleti za-
rarauğrattöğT gerekçesiyle Adalet Ba-
kanlığı'na hakkında yazı gönderdiği
Hüsamettin Özkan'ın. "hukukun siya-
sete alet olduğu" eleştirisine yanıt ver-
di. Yüksel. "Olsa olsa siyasetin hukuka
etkisi, baskısı olabiür" dedi.
Yüksel. dün DGM çıkışında gazete-
cilerin sorulannı yanıtladı. Yüksel, bir
gazetecinin, Özkan'ın "Etibank'ın so-
yulmasını devam ettirmek ve çeteye yar-
dımcı olmak şeklinde sadece benim suç-
ianmış olmam, hukukun siyasi amaçla-
ra nasıl aletedildiğini açıkça ortaya koy-
maktadır" sözlerini anımsatması üzeri-
ne. "Bütünbelge!erimiz,delillerimiz,ha-
zniadığunız dosyanın içindedir. Huku-
kun sivasallaşması diye bir olay müm-
kün değil. Olsa olsa siyasetin hukuka et-
kisi, baskısı olabifir" dedi.
Bir gazetecinin. Özkan'ın "Savcüa-
nn bakan hakkında fezleke hazuiama
yetkisi yok" sözlerini anımsatması üze-
rine Yüksel. bakanhğa gönderdiği bel-
genin fezleke olmadığını, "bir nevi bil-
gi yazjsı" olduğunu söyledi.
Yüksel. Adalet Bakanlığı'na böyle bir
bilgi göndermeye engel hiçbir hükmün
bulunmadığını belırtti. Yüksel. "Ükbaş-
ta neden fezleke denildi?" sorusuna,
"Yanhş kullanıldı" yanıtını verdi.
IRMIKI AYDIN ENGİN aengin(« doruk.net.tr.
Yokyok, korktuğumdan, bu
netameli konuda kalem oy-
natmaktan ürktüğümden filan
değil. Nasıl olsa doktor bana
'ne yersen ye' dedi.
Başbakan Yardımcısı Me-
sut Yılmaz'ın, ANAP Genel
Başkanı şapkasını giyerek
yaptığı o ünlü konuşmadan; o
konuşmaya Başbakanlığa
bağh yüksek memur konu-
mundaki Genelkurmay Baş-
kanlığı'nın verdiği zehir zem-
berek yanıttan sonra dünkü
gazetelerin bütün köşelerinı
kaplayan tartışma bana saç-
ma gelmeye başladığı için
vazgeçmek niyetindeyim.
Neyi tartışıyoruz kuzum?
Yılmaz'ın konuşmasının za-
manlamasını mı?..
Yahu geçin, böyle bir konu-
nun zamanlaması mı olur?
Genelkurmay'ın yanıtının bir
yetki aşımı olup olmadığını
mı?..
Efendim geçiniz, 'yetki' ne
ki, aşılıp aşılmadığını tartışa-
cağız?
Yılmaz'ın konuşmasında
sözü geçen ve ulusal güven-
lik gerekçesiyle onü kesılen
'ilerı adımlar'm ne olduğunu
mu?..
N'olur yapmayın. Bunu bi-
Vazğeçtim, Tartışmıyorum...
zim Manav Sabri bile biliyor,
dun bana anlattı. Engellenen
ne bankaların hortumlanma-
sının önüne geçilmesi, neeko-
nominin çöküşünün önlenme-
si, ne siyasetin kirlenmesıne
çare aranması, ne şu, ne bu.
Engellenen, Avrupa Bırlıği'ne
üye olup ulus devletın ege-
menlik haklarından okkalı bir
bölümünün Avrupa Birliği'nin
üst organlanna, Avrupa Par-
lamentosu'na, Avrupa Konse-
yi'ne devrinden ibarettir.
AB'ye girmek isteyenler bu
egemenlik hakkının bir bölü-
münün devrinden yanadır;
AB'ye girilmesine karşı olanlar
da buna asla yanaşmamakta-
dır. Kavga da bu noktada kop-
maktadır.
Egemenlik hakkı denince
anlaşılması gereken de pek
yalın: Türkiye Cumhuriyeti
devleti AB'ye tam üye olduğu
takdirde yasama, yürütme,
yargı erkınin önemli bölümle-
rini AB'ye devredecektir.
Kimilen buna evet diyor, ki-
mileri de hayır!
(Laf aramızda, siz de bu
'evet - hayır' arasında, fazla
ertelemeden bir seçme yap-
mak zorundasınız).
• ••
Ama benim tartışmayı terk
etme karanmın gerekçesi çok
daha yalın.
Bakın, ortaya atılması fırtı-
nalar koparan 'ulusal güven-
lik', Milli Güvenlik Kurulu'nda
(MGK) kabul edilen 'Milli Gü-
venlik Siyaset Belgesi' diye
anılan bir belgeye dayanılarak
saptanıyor.
Belleği sağlam bir Tırmık
okuru iseniz, 1997 sonbaha-
rında bu köşede çıkan ve ar-
dından yazannın kimi okurla-
rından sert fırçalar yemesine
yol açan bir yazıyı belki anım-
sarsınız.
Yazıda önce, o gunlerde hü-
kümeti oluşturan Anayol-D
koalisyonunda başbakanlık
yapan Mesut Yılmaz'ın ağzın-
dan çıkan bir söz aktanlmıştı:
"... 31 Ekim 1997'de topla-
nan MGK'de Milli Siyaset Bel-
gesi güncelleştırilmıştır. Bun-
dan böyle hiç bir yasa, yönet-
melık, kararname, tüzük, yü-
zük, dış politika ilkeleri, hükü-
metin yapıp edecekleri bu
belgeye aykırı olamayacak-
tır..."
O sonbaharda gözünüzden
kaçtıysa. en azından bu gün,
burada bir kez daha okuyun-
ca artık kuçük dılinizi yutmuş-
sunuzdur herhalde...
Nasıl yutmazsınız?
MGK kararlan gizli. Millet-
vekilleri, harta MGK üyesi ol-
mayan bakanlar bile orada alı-
nan kararlan bilmiyor. En azın-
dan resmen bilmiyor.
Ancak bu ülkede egemenli-
ği kayıtsız şartsız elinde tuttu-
ğu söylenen TBMM üyeleri,
yani milletvekilleri, içeriğini bil-
medikleri bir 'Milli Siyaset Bel-
ges/'ne aykın yasa çıkarama-
yacaklar. MGK üyesi olmayan
bakanlar kararname yayımla-
yamayacak. MGK karartannı
bilemeyecek olan Dışişleri Ba-
kanlığı'nın üst düzey bürokrat-
ları, bu belgeye aykırı dış po-
litika çizemeyecekler.
Bunları valla billa ben söyle-
mıyorum; söyleyen, o günün
başbakanı, bugünün başba-
kan yardımcısı, yani o gün de
bugün de MGK üyesi Mesut
Yılmaz'ın bizzat kendisidir.
Yani bu ülkenin Anayasa-
sı'nın da üstünde bir gizli ya-
sa var: Milli Siyaset Belgesi...
Bu, Anayasa'nın da üstün-
de olan ve gizli olan belge, bir
bölümü üst düzey devlet me-
muru (Genelkurmay başkanı,
kuvvet komutanları, MIT ve
Başbakanlık müsteşarlan), bir
bölümü ise seçilmiş (dışandan
atama da olabilirdi üstelik) ba-
kanlarca görüşülüp kabul edil-
di. Yalnız onlar biliyor ve onla-
nn oylanyla bu gizli 'Anayasa
üstü gizli belge' geçerlik kaza-
nıyor...
•••
E, peki bunun tartışılacak
yani mı kalmış?
Yani 'anayasa üstü bir gizli
be/ge'nin iyi mi kötü mü, ileri
adımlara engel mi değil mi, es-
tek mi köstek misini tartışma
konusu olarak bile kabullen-
mek demokratik parlamenter
sistemin özünü, temelini ken-
di ellerimizle dinamitlemek
değil midir?
O yüzden, ben vazgeçtim.
Tartışmıyorum. Bundan önce
bu konuda yazdığım ve tartış-
maya bir ucundan katıldığım i-
ki yazı için de okurtardan özür
diliyorum.
Unutun gitsin...
POLİTtKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Yağma Düzeni...
Bir yaz şafağında uyanıyoruz...
Deniz pınl pınl...
Gümüldür'de, Foça'da, Fethiye'de, Kaş'ta,
Kalkan'da, Marmaris'te, Bodrum'da aynı şeyler
konuşuluyor:
"Devlet, Hazine alanlannı satıyor!"
Cumhuriyet yazarı ve TMMOB Mimarlar Odası
Genel Başkanı Oktay Ekinci'ye soruyorum:
"Bu işin aslı nedir?"
Oktay Ekinci, "1980lerden bu yana zaten Ha-
zine, orman ve SİT alanlannı turizm yatınmcılan-
na 49 yıllığına bedava denecek ücretlerle kirala-
d/"deyipekliyor:
"Şimdi onlara, 'Bari kiraladığınız yeıieri satın
alın, sizin tapunuz, bizim de paramız olsun' diyor-
lar. Onlann çoğunluğu ise henüz düşünme aşa-
masındalar..."
"Neden düşünüyorlar?"
Ekinci:
"Çünkü devlet onlara oraları bedava verdi sayı-
lır. 49 yıllık kira sözleşmeleri. Eğer satın alırlarsa
para vermış olacaklar."
• • •
Türkiye'de oyun içinde oyun oynanıyor...
Kim kimi kandırıyor, söyler mısiniz?
Foça'ya doğru yol alırken şu soru geliyor aklı-
ma:
"Peki, tapu alınca, başkalanna büyük paralarta
satabilirler..."
Ekinci:
"Bunu zaten yapıyorlar. Tesisleri olduğu gibi
devrediyoriar. 1980'lerdeki, hatta son birkaç yıl
içindeki, devletten arazı tahsısi alan kişi ve şirket-
lerle şimdi bu arazilerdeki tesisleri işleten farklı ki-
şiler. Aradaki alışverişten doğan rantlar ise ilk ki-
ralayanjarın cebınde..."
"Yani kiralamak daha cazip..."
Ekinci:
"Turizm yatınmlannda böyle. Onun için tapu ko-
nusunu 49 yıl düşünebilirler. Zaten yasada da bu-
na olanaksağlandı... Arazı tahsisialanlar, satın al-
mayı isteherse kira sözleşmesi 49 yıl sürecek..."
"Bazı siyasılerHazine alanlannın satışından 100
milyar dolar bekliyor..."
Ekinci:
"Bu satışla yaratılacak kentsel ve çevresel tah-
ribatın gidenlmesi görevi kimdedir? Bu görev dev-
lette olduğuna göre, yann aynı tahribatın gidenl-
mesi için yüzlerce milyar dolar bile yetmeyecek.
Siyasileryanm değil, şimdiki koltuk dönemini dü-
şünüyorlar. Aynca bu parayı da elde edemeyecek
devlet."
"Neden?"
Ekinci:
"İki neden var. Birincisi, Cumhurbaşkanı Ah-
met Necdet Sezer dava açtı. Yüksek yargı daha
önce de aynı amaçlı iki yasayı ıptal etmişti. Ana-
yasa değişmediğıne göre sonuç şimdiden belli-
dir. Hükümet satacağı alanların kadastro çaiış-
masını bile bitirmeden Anayasa Mahkemesi bu
yağmaya dur diyecektir. Ikinci neden, kadastro
çalışmalan ve diğer imar hazırtıklan vb. satış ha-
zıriıklan için de ilgili diğer yasalarda sayısız engel
var. Ömeğin, Istanbul'un pazarlanmak istenen Ha-
zine arazileri nâzım planlarda ve koruma yasala-
nnda imara kapalıdır. Uzerındeki yapılanma bu ne-
denle kaçaktır. Planı ve koruma yasasını değiştir-
meden satış yapılamaz. Yapılsa bile yargıya baş-
vurur, engelleriz..."
• • •
Türkiye bir talan cenneti midir?
Yaz güneşinın altında Foça'dan Siren Kayalık-
ları'na doğru yol alırken bunları duşunuyorum...
Ne diyorTMMOB Genel Başkanı Kaya Güvenç:
"Hazine alanları talan edilecek!"
Güvenç ardından ekliyor:
"Bu bir talan. Bizim düşüncemız, buyasa Cum-
hurbaşkanı tarafından onaylanırsa Anayasa Mah-
kemesi'ne göturülür, orada da biraykmlık bulun-
mazsa muhtemelen Cumhuriyet tarihinin en bü-
yük orman ve arsa talanına yol açacaktır.
Devletin elinde Hazine arazilennin ne kadar ol-
duğu, bu satışlann hangilerini kapsayabileceği ve
bu satışlardan ne kadargelir elde edileceğine iliş-
kin hiçbir planlama yok. Söylenen rakamlar çok
ilginç. Başbakan, '120 trilyon lira gelir elde edile-
cek' diyor. Bazı milletvekillerine göre de beklenen
gelir 100 milyar dolar.
Bir anlamda hükümete bırakılmış olan belir-
leme yetkisi çerçevesinde olayın nereye varabile-
ceği belli değil."
Evet... Türkiye bir talan cennetidir!..
hikmet.cetinkaya" cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Çiller'e Muğla şoku
• MUĞLA (Cumhuri>et)- DYP Genel Başkanı
Tansu Çiller. "baba ocağım" dediği Muğla'da
geçmiş yıllarda yaşadığı
görkemli kalabalığı ve
karşılamayı bulamadı. Bir
haftadır Muğla ve
ilçelerinde seçim otobüsü
ile yapılan çığırtkanhk.
parti il merkezinin
bulunduğu havuzlu
meydanı dolduramadı.
Kalabahğı az bulan Çiller,
il binasında partililer ve il.
ilçe yöneticıleriyle sohbet
etmeyı veğledı. Çiller. ülkenin zor günler
geçirdiğini. başta gençler olmak üzere topluma
umutsuzluğun hâkım olduğunu söyledi.
SP'den ilk gensoru
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Saadet
Partısi Genel Başkanı Recai Kutan. "Beyrut
kasabf* olarak nitelediği Israil Başbakanı Ariel
Şaron'un Türkiye ziyaretinde "seviyeli dış
politika izlenmediği" gerekçesiyle hükümet
hakkında gensoru \ereceklerini açıkladı.
Kutan, dün partisinin başkanlık divanı
toplantısından sonra yaptığı açıklamada,
Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz'ın. ulusal
güvenlik tartışmasını. demokratik bir açılım
sağlamak için değil, politık çıkar sağlamak
amacıyla başlattığını ileri sürdü. Kutan,
Genelkurmay Başkanlığı 'nın açıklamasını da
yanlış bulduğunu söyledi.