Katalog

TEIMMUZ2001 SALI • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 19 TURKIYE tantaul Y 25 Sinop PB 24 Adana A 31 jirne Y 33 Samsun PB 24 Dcael Y 25 Trabzon PB 25 anakkae Y 29 Giresun PB 25 mır Y 30 Ankara Y 29 anisa Y 32 Eskişehir Y 25 /dın PB 33 Konya PB 31 enizli Y 30 Sıvas PB 28 Dnguldak Y 22 Antalya PB 28 Kars Mersın Diyarbakır Şanlıurfa Mardın Sıırt Hakkârı Van A A A A A B B 30 37 38 34 36 30 25 PB 26 Marmara Kuzey ve Iç Ege, Goller Bolgesı, Iç Anadolu'nun kuzeyba- tısı, Bati Karadenız ıle Orta Karadenız'ın ıç kesımlen sağanak ve gökgünjltülu sağanak yağışlı, dığer yerter az buTutlu ve açık geçe- cek. Hava sıcaklığı, ya- gış alan ye>1erde azala- cak, diğer yerterde bı- razartacak DIS MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Hb A A Y PB PB PB A 22 21 23 27 23 22 28 28 Münih A 25 Zürih Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina A Y PB A Y Y A Y 26 26 35 24 23 21 27 29 A 28 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire Y A Y B PB Y Y A 29 36 25 32 28 33 25 34 A 36 Parçat bulutlu ! Sıslı ( £ 2 3 Bulutlu t Çok bulutlu ı Yağmurtu Gök gurultulu J U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK I Baştarafı 1. Sayfada ınuyor. Derviş'in yokluğunda ekonomiyi, özellikle siyasal anını savunmayı Başbakan Ecevit üstlendi.. ve: Insan belleğiyle alay ediyor. IMF'ye 29 Haziran ünü gönderilen ek mektupta kamu işçileriyle hu- ubatayapılan zam sonucu meydanagelen finans- ıan açığının "kamu mal ve hizmetlerine yapılacak vnlarla karşılanacağım" bildirdi. Anımsayacaksınız; ek mektuptan on gun önce emal Derviş, işçiye ve hububata yapılan zamma teş püskürdü. Bir gün sonra, "Hükümet bu iki 3mla programdaki sapmayı başka alanlara zam- \ryaparak 'telafi edeceğini' bana taahhüt erf/" de- i. Ister inanın, ister inanmayın; Derviş, üyesi bulun- uğu hükümetten, sanki dışında birgüçmüş gibi iş- iye ve çiftçiye yapılan zammın "başka alanlardan ilafi edileceğine dair taahhüt alıyor" ve 2 Tem- luz'da yayımlanan demecinde aynen şunu söylü- or: "Halk yeniden yapılanma programını benim ki- iliğimde onayladı." Yani; ekonomide benden baş- a büyük yok! Derviş, yakından tanıdığı, üstelik yeteneklenne ıandığını söylemekten çekinmeyen gazeteci Zey- ıep Göğüş'e verdiği demeçte, Türkiye'de uzun amandır tartışılan bir gerçeği şöyle doğruladı: "Program IMF için saygınlık testidir." Başbakanımız da ha şöyle ha böyle, değişken. k niyet mektubundaki itirafını unutuverdi; "Türki- e demokratik birülke, IMFistiyordiye birtakım ku- allar çiğnenmez" dedikten sonra, telefon konuş- nasında IMF Başkanı Horst Köhler'e (özellikle îmlak Bankası ile ilgili) verdiği sözü Cumhurbaş- anı Sezer'e nasıl aktardığını açıkladı: "(Çankaya 'ya) Mesaj yolladım. Önümüzdeki haf- a başında yasalar çıkarsa çok iyi olur. Böylelikle MFile ilişkilerimizde birpürüz zamanında ortadan alkmış olur, dedim." Mesajın Türkçesi; IMF ile ilişkileri bozmamak için ahkim, tütün ve de Emlak Bankası yasalannı im- a- la! Ekonomi dalındaki tek adam Derviş; -eski Hazi- le Müsteşarı Mahfi Eğilmez'in söylediği gibi- IMF'yi manivela olarak kullanıyor". • • • Bu memlekette başka "şeyler de" olmuyor mu? Dluyor! örneğin; DlE'nin açıklamasına göre; IMF ile bir- ikte 2000 yılında uygulanan istikrar programı çer- pevesinde uygulamaya konulan politikalar, yurtiçi ıasılada alınan paylarda önemli degişikliklere ne- jen oldu. En belirgin değişiklik, işgücünün maaş ve jcret ve devletin dolaylı vergi olarak aldığı paylar- da yaşandı. Aynca işgücü üzerinde doğrudan ver- )\ yükü de artış kaydetti. Bunlann hepsi, lafügüzaf! Son vergiler ve sürek- i zamlardan sonra Ecevit, yeni bir nam kazandı: 'Fakiıieri etkilemeyecek vergı icat eden Başba- <an!" Başbakan'dan "Bu ne perhiz. bu ne lahana tur- >usu" dedirtecek bir başka örnek: FP'yi değerlen- jirdi; "Erbakan döneminden farklı birparti ortaya ;ıktı. Fakat laiklik konusunda sıkıntılar ortadan kalk- nış değildi" diyen Ecevit; FP'nin kapatılmasını ön- emek için 69. maddenin değiştirilmesine -üstelik son dakikada- öndertik etti. Fakat haftanın sözü Deniz Baykal'dan: "Kavga j lehne sevgi (ve banş) üslubunu tercih etmiş bulu- j luyoruz." Metin Toker yazısında diyor ki: "Siz, banş çağ- ısı yaparken bile kavga eder gibi konuşmaktan <endini alamayan bir lıderi başında tutan partinin -iflah etmek bir yana- iflah olabileceğine inanıyor nusunuz?" Evet; hâlâ Ecevit'lere, Baykal'lara inanıyor mu- sunuz? Final Garbarek'le • Baştarafı 1. Sayfada bul Müzik Festivali, bugün Aya Irini'deki Jan Garbarek konse- riyle sona eriyor. Istanbul Kültür ve Sanat Vakfı'nın 9 Hazı- ran-3 Temmuz tarihleri arasında düzenledığı festival boyunca bugü- ne kadar 26 konser ve resital sunuldu. Ayatri- ni Müzesı, Atatürk Kül- tür Merkezı ve Lütfı Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı mekânlannda gerçekleştirilen festival- de. Mariella Devia ve Itatyan Vırtüozlan, Gi- ovanııi Sollima & Lark DörÜüsü. lngiliz Barok Soüstkri ve Monteverdi Korosu, Erol Uras, Jos- hua BeİL, Simon Mulli- gan gibi pek çok önem- li ısim ve topluluk, Is- tanbullu müzikseverle- re keyifli anlar yaşattı. Daha çok caz dünya- sında yaptığı çalışma- larla adını duyuran Jan Garbarek, Hilliard Top- luluğu ile gerçekleştir- diği Mnemosyne proje- siyle bugün saat 19.30"da izleyiciyle bu- luşarak festivalin son konserini verecek. Kon- serde Hillard Toplulu- ğu'nun seslendireceği barok müzik üzerine Jan Garbarek'in saksofo- nuyla eşlik ettiği doğaç- lamalar yer alacak. Faruk Süren ifade verdi • Spnr Servisi - Galatasaray Kulübü Başkanlığı'm bırakna>a hazırlanan Faruk Süren, 3 ayn şirketi adırta69 milyon 453 bin dolarlık naylon fatura aldığı iddiasına ilişkin dün Şişli Cumhunyet Savcnğı'nda ıfade verdi. Süren. Şişli Cumhunyet Savcuı Mecit Ceylan'ın yürüttüğü naylon fatura ve hayal ıhracat soruşturması kapsamında ifade veraıek üzere akşam saatlerinde Şişli Adliyesi'ne geldı Ceylan'a yaklaşık 45 dakika ifade veren Sürer, iâha sonra adliyeden aynldı. Süren"in ifadsesinde, şirketlerinin tüm ışleriyle uğraşmasının nümcûn olmadığını, bu işlerle ilgilenen göre\lilerin bulunduğunu söylediği öğrenildi. MF'NIN OYUNt• Baştarafı 1. Sayfada sine ilişkin yasada düzenlemeler öngören Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararna- melerde Değişiklik Yapılmasma Dair Ya- sa'nın da yer aldığı 5 yasayı onayladığını açıkladı. Aynı dakikalarda IMF Başkanı Köhler. Washington'da yaptığı yazılı açıklamayla. tc- ra Direktörleri Kurulu'nun, Türkiye'ye ikin- ci kredi diliminin serbest bırakılmasına iliş- kin bugün yapılacak toplanhyı, birkaç konu- daki ön yükümlülükler gerçekleştirilene ka- dar ertelediklerini açıkladı. Açıklamada, "Ekonomik progranun Türk hûkümeti tara- findan genel olarak i\i bir şeldlde uygulanma- sına ve önemli sayıda yasal önlemin Meclis'ten geçirilmesine karşın tcra Direktörteri Kuru- lu'nun toplanacağı za- mana kadar birkaç ko- nuda uygıılanması ge- reken önlemler henüz gerçekfcşmemiştir" de- nıldi. Bu kapsamda bankacılık sistemine ilişkin bazı adımlann kısa süre içinde yürür- lüğe gireceğini umduk- lannı belirten Köhler, "Aynca Türk Tete- kom'un yeni atanan üst yönetiminin, Türk hü- kümetinin 3 Mayıs ta- rihH ekonomik politika- lar memorandumunda dile getirdiği ihth-açlan karşüadığını doğrula- mamız gerekmektedir. Türk hükümetiyle gö- rüşmderimizsürmekte olup 8. gözden geçirme dönemine ilişkin tcra Kurulu toplannsının \a- sa süre içinde yaptlma- smı umuTOrum" dedi. IMF'nin erteleme karannda. Cumhurbaş- kanı'nın, Emlak Ban- kası'nın tasfiyesine ilişkin yasayı onayladı- ğına dair bilginin fona henüz ulaşmamasının etkili olduğu ileri sürüldü. Ancak Köhler'in yalnızca Emlak Bankası değil, bankacılık sis- temiyle ilgili atılacak birkaç adımdan söz et- mesi ve Telekom yönetimiyle ilgili çekince koyması nedeniyle ertelemenin yalnızca bu yasanın Cumhurbaşkanı tarafından onaylan- masıyla ilgili olmadığına dikkat çekiîiyor. Devlet Bakanı Derviş'in de açıklamasında, ulaşmayan bilgileri 3-4 gün içinde anlatacak- lannı belirtmesi, IMF'nin Türkiye'ye ilişkin toplantısı için diğer konularda atılacak adım- lan da bekleyeceğini gösteriyor. Derviş, Cenevre'de yaptığı açıklamada. IMF'nin erteleme karannın çok önemli olma- dığını belirtirken "Endişelenecek hiçbir şe>r yok. Bazı konularda ekbilgüere ihtiyaclan var. Bu konuda bilgileri sunmaya çahşacağun. Bu Ecevit:Ertelemeyeşaşınnadım ANKARA(Cumhuri\'etBürosu)-Baş- bakan Bülent Ecevit IMP'nin Türkiye'ye vereceği kavuağın ikinci dilimini serbest bırakacagi İcra Kurulu toplantısını erte- lemesinin kaygı verecek bir durum ol- madığını söyledi. Ecevit, Cumhurbaşka- nı Ahmet Necdet Scsüer'e yasalann bu toplantıdan önce imzalanması isteğini ilettiğine ilişkin sözlerini kastederek da- ha önce bu ertelemenin olabileceğini ima ettiğini söyledi. IMF'nin "titiz" olduğu- nu söyleyen Ecevit, u Baa ufak tefek is- telderi daha var. Onbr da gereğmce ym- negetirilir'' diye konuştu. Telekom yöne- brni başta olmak üzere Emlak Banka- sı'nın tasfıyesinin bugün yapılması bek- lenen liderler donıgunda değerlendirile- ceği belirtiliyor. Ecevit, 4 gün içinde iki kez sağlık kontrolü için gittiği Başkent Hastane- si'nden çıkarken basın mensuplannm sorulannı yanıtladı. IMF İcra Komitesi Toplantısı'nın ertelendiginin anunsatıl- ması üzerine Ecevit, geçen pazar günü yaptığı konuşmada bu olasılığı ima etti- ğini anımsattı. Ecevit, pazar günü, "Cumhurbaşkanhğı Genel Sekreterü- ği'ne mesaj yolladım. Sayın Cumhurbaf- kafii'oınthatsızetnienıekiçin. Önümüz- deki hafta başında yasalar çıkarsa çok hi olur. Böylelikie IMF ile ilişkilcriınizde bir pürüz zamanında ortadan kalkmış olur dedim" dıye konuşmuştu. "Tetekomyö- netiminin değiştirilmesi gündemde mi" sonısu üzerine Ecevit, kesin bilgi edine- mediğıni söyledi. Mesut Yıbnaz da gazetecilenn sorula- n üzerine. bazı teknik konulann önümüz- deki haftaya kadar çözümlenebileceğıni söyledi. Yılmaz. Telekom yönetimine atamalann yeniden gözden geçirilip ge- çirilmeyecegine yönelik soru üzerine, bu- nun tek başına belirleyici bir konu olma- dığını belirtti. Yılmaz, Köşk'ten bir ge- cikme olup olmadığının sorulması üze- rine, "Öne ahnması için Sayın Başbakan darica etti. Sayuı Cumhurbaşkanı da bu- gün onayladı. Bir sorun olmaması laam" diye konuştu. Yılmaz, IMF'nin bir yöne- tim kurulu üyelıği için dahi müdahale et- mesini nasıl karşıladığına ilişkin soruya, "Doğal karşdamıyıonun'" yanıtını verdi. IşmÇetebVnın "Derviş, hükümetejîip- üramadıklaruun inükamını abyor. IMPyi bir maşa olarak kuflanıyor" şek- lindeki sözlerinin anımsatılması üzerine Yılmaz, "Arkadaşlanmız, kendi şahsi fi- kirkriniifcrisürcbilirler'' dedi. tür ertekmeler olabilir. Bazı konularda bütün bilgileri zamanında, saruyorum İ-4 gün içinde veririz, görüşlerimizi de beürtiriz. Programı- mıza da devam ederiz" diye konuştu. Erteleme olasıhğuu bOdirmişlerdi Der\iş, "Bana erteleme olasıtağını biklirmiş- ler, ben de başbakanı bilgUendirmiştim. Yeni- den göriiştüm, bazı konularda daha çok bügi istiyorlar" dedi. Derviş, IMF'nin para politi- kasının aynntılanyla ilgili sorulan olduğunu, bu nedenle Merkez Bankası Başkanı Sürey- yaSerdengeçti'yı de ABD'ye çağırdığını söy- ledi. Temmuzda kamu finansmanı sorunu ol- madığını belirten Derviş, "Hazirandaki yo- ğun çahşmanın ardından. temmuzun sakin geçmesini beklhoruz. Ancak bir an önce hem IMF'nin hem Dünya Ban- kası'nın icra kurullaruun toplamp programa destek- lerinin devam etmesini iste- yeceğim onlardan" diye ko- nuştu. VVashıngton'daki te- maslanna bugün başlayaca- ğını belirten Derviş, "fnşal- lah, bu sürede toplanü baş- lar" dedi. Derviş, İcra Ku- rulu toplantısının 4-5 gün içinde yapılmasını bekledi- ğüıi söyledi. Dünya Bankası karan bugün IMF'nin onayına bağlı olarak Türkiye'ye verilecek toplam 1.7 milyar dolarlık krediyi 5 Temmuz'da göriiş- mesi beklenen Dünya Ban- kası'nın da toplanhyı ertele- mesi bekleniyor. Ancak Dünya Bankası Sözcüsü Mapi Buitano, yönetimin, bankanın İcra Kurulu'na bugün Türkiye hakkında brifing vereceğini, bunun ardından bir açıklama yapı- lacağını bildirdi. IMF'nin toplantısı öncesinde Dünya Bankası'nın Türkiye'ye yö- nelik krediyi onaylaması mümkün gözükmüyor. Dayatmacı politika izleniyor Ekonomi Servisi - Uluslararası Para Fo- nu'nun (IMF), dün akşam saatlerinde İcra Direktörleri'nin toplantı gündeminden Tür- kiye"nin çıkanldığmı açıklaması, IMF'nin, dayatmacı bir politika izlemesine ve Türki- ye nin bazı noktalarda güven vermemesine bağlandı. Prof. Dr. Gülten kazgan. IMF'nin açıkla- masının. Telekom konusunda gelen dirençten kaynaklandığını savundu. IMF'nin "dayat- macı" bir politika izlediğinın altını çizen Kazgan. Telekom ile ilgili gelen direnç dola- yısıyla bu tavnn aluıdığmı dile getirdi. Bu davranışla IMF yöneticilerinin "İşler isteme- diğim bir noktaya gelirse ben yokum. Ya de- diğimi yaparsın ya da para aJamazsın" dedi- ğini belirtti. Ekonomist Faruk SeJçuk da ertelemeyi ve- rilen niyet mektubuna uygun davranılmama- sma bağladı. Özellikle 11. ve 21. maddeler- deki söz verilen konularla ilgili olarak Türki- ye'nin güvensiz bir tutum izlediğini dile ge- tiren Selçuk, yapılan açıklamada Telekom'a ilişkin beklentilerini yinelediklerine dikkat çekti. Hükümet üyelerinin, son yapılan basın top- lantısındaki tavırlannın da bu tabloyu doğur- maya hizmet ettiğini belirten Selçuk, söz ko- nusu durumun bir büyük "öncü deprem" ola- rak nitelenebileceğini de vurguladı. Selçuk, söz konusu durumun yurtiçi fınans çevrelerinde pek sıkıntı yaratmasa da yurtdışı finansal aktörlerde ciddi bir güven sorunu yaratabileceğini ve Türkiye'nin kredi- bilitesini olumsuz yönde etkileyebileceğini de sözlerine ekledi. Başbakan suç iştiyor fyma hukuhtmüstün ANKARA (Cumhunyet Bürosu) - Başbakan Bülent Ecevit'in, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'den, IMF'nin istediği yasalan, bu- gün yapılacağı açtklanan fakat ileri bir tarine ertelenen İcra Kurulu toplantısı önce- sinde onaylamasını istemesi büyük tepki gördü. Hukukça- lar. Cumhurbaşkanı'nın ana- yasa gereği yasalar üzerinde 15 günlük inceleme yetkisi olduğuna dikkat çekerek, Ecevit'in anayasal suç işledi- ğini kaydettiler. Çağdaş Hu- kukçular Demeği (ÇHD) Başkanı AIi Ersin Gür. Cum- hurbaşkanhğı'nın yalnızca bir "imza mecii'' olmadığma işaret ederken, "Ba ülkeyi IMF yöaetmiyor" dedi. An- kara Barosu Başkanı Sadık Erdoğan. Ecevit'in tavnnı "'Sezer'in yetkiesine müdaha- le'* olarak değeriendirdi. Cumhunyet Kadınlan Der- neği (CKD) Başkanı Şenal Sanhan, Başbakan'ın Cum- hurbaşkanı 'na yönelik "eöd alûnda birakma" ya da "y ön- lendirme" istemli bir açıkla- mada bulunmasının hukuken ve etik açıdan olanakiı olma- dığını kaydetti. Ecevit'in da- ha önce cumhuriyet savcılan- na yöneîik de bu tür açıklama- lar yaptığını anımsatan San- han, şöyle konuştu: "Butavnhuknkibulmakya da meşru bulmak mümkün dep. Yasalann IMFnin ihti- yaçian değfl, halkm \¥ hükü- metin ihti>açlan için düzeral- mesi gerekiyor. Dışandan bir baskıvadayah olarak yasal dü- zenkinderinvapümasıkona- sundaki tutumu da onayla- ,' BANUSALMAN ÇHD Başkanı Ali Ersm Gür. Ecevit'in sözlerinin ka- bul edilemeyeceğini belirtir- ken. Cumhurbaşkanı 'nın yal- nızca bir "ânza mercn" ohna- dığına işaret etti. Gür, "Bu ûl- keyi IMF yönermiyor. Bunu anlamaatazımbiriteriniiLSa- ym Başbakan böylebir söz sar fettiyse ve eğer Sayın Cum- hurbaşkanı'na bu konuda bir tefldnde butunmak gibi bir dakabuledilebflirboyTituvok. Yasalara da uygun değiL Ba- na göre anayasal bir suç daiş- Byor a>™ zamanda" diye ko- nuştu. Ankara Barosu Başkanı Sa- dık Erdoğan da Cumhurbaş- kanı'nın yasalan. hukuki açı- dan sakmca taşıyıp taşıma- dıklanna ilişkin olarak incele- diğini vurgulayarak, "Sakm- cah olma ihtimaii olan bir ya- sayı 'Aym şekilde gönderin veya yayımlayın' demek. bir yerde Cumhurbaşkanı'nıjn yetkilerine müdahale" dedi. ANKARA - Ulusiararası Para Fonu'nun (IMF) istemi doğrultusunda, geniş toplum- sal kesimleT dışianarak yöne- tim biçimi piyasaya göre şe- killendiriliyor. Budüzenleme- lerin yapılabilmesi için, var olan hukuk ve yönetim kural- lan hiçe sayılıyor. Türkiye'nin geleceğini iîgilendiren yasa- lann; sivil toplum örgütleri, Bakanlar Kurulu, TBMM, Cumhurbaşkanhğı dahil hiç- bir platformda yeterince de- ğerlendirifmeksizin yürürlüğe konulması için baskı yapılma- sı, IMF'nin sürekli dile getir- diği "saydamük ve şefiafiık'' söylemindeki aldatmacayı da ortaya koyuyon Kredi koşulu olan yasalann hızia geçirilmesi için uygula- nan yöntemler, "bakanJara boşmetmkrin imzalatonlma- andan TBMM'nin içtüzüğü- nün değiştirUmesine, Maüye Bakanhğı dışianarak vergiya- sası hazoianmasma,yasalann TBMM'ye hangi tarihte çıka- nlacağına ih'şkin yaztlı notia sevk edinıesine, Cumhurbaş- kanhğYnm anayasal inceleme yetkBİnin ekonomik gerekçe- lerie ürpanlanmasına*' kadar uzanıyor. IMF'ye sunulan ni- yet mektuplannda, hangi ya- sanın hangi tarihte çıkanlaca- ğina ilişkin TBMM yetkisini gasp eden taahhütlerle başla- yan süreç, gelinen noktada ya- sama ve yürütme yetkilerinin, hukuk ve devlet gelenekleriy- le bağdaşmayacak biçimde devre dışı bnakılmasına vardı- nldı. Halkın oylanyla seçilen siyasetçiler, IMF'nin doğrul- tusunda çıkardıklan yasalarla başta ekonomik konular ol- mak üzere yönetim araçlanm piyasaya bırakıyorlar. Başba- kan BülentEcevit'in, kendi ik- tidan döneminde oluşturulan kurul yapılanm eleşrirmesi ise ^şaşkınlık'' yarattı. Türkiye'nin yönetimi, ku- rul yapılanyla uluslararası ve yerii sermayenin istemlerine bırakılırken, IMF yasalan ba- şından itibaren toplumsal ke- simler dışianarak hazırîandı. Sivil toplum örgüderinden gö- rüş alma yöntemi bu süreçte tamamen terk edilirken, TB- MM'de bu örgütlerin sunuş yapmalanna ilişkin uygulama da ortadan kalkö. Yasalar, IMF, Dünya Bankası'nın gö- zetiminde. yabancı damşman- lık şirketleri aracılığryla hazır- îandı. Hatta bazı yasa metin- leri Ingihzceden Türkçeye çevrildiği için, dil ve yasa yap- ma teknigi açısmdan hatalar oluştu. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada Pişkin Faziletlilere sorarsanız, ortada hiç ayrılık gaynlık yok. Hareket sapasağlam yoluna devam edi- yor. Iddialar medya çarpıtması. Ortada çarpık bir şey var ama, medya degıl! Erbakan ve Erdoğan taraftariannın söylemlerini, eylemlerini, ufuklannı, arayışlannı dikkate aldığımız- da ortaya şöyle bir tanım çıkryor: Batı-lslam sentezi! Erbakan cephesinden başlayalım... Kapatma da- vası öncesinde arkadaşlann gözü kulağı Avrupa In- san Hakian Mahkemesi'ndeydi (AİHM). RP kapatı- lınca ne tekkeye gittiler ne Mekke'ye. Soluğu AlHM'dealdılar. 9O'lıyıllardaRP'yi birinciliğe taşıyan kriterlerden biri Batı düşmanlığıydı. Öteki partiler Ba- tı taklitçisiydi, RP onlardan farklıydı. Ama şimdi onun zamanı geçmişti. Partinin kapatılmasını Batı'ya şikâ- yet edip, Türkiye'yi Batı'dan sıkıştırmak gerekiyordu. öyle yaptılar. AİHM de skora bakılırsa, 1 -1 'lik ka- rar verdi. Temmuz ortasında açıklanması beklenen karar iki şıklı: 1 - Parti kapatmalarını onaylamıyoruz. 2- Dini değerlere dayalı parti, demokrasinin işleyi- şine darbedir. Ama Erbakan zihniyeti yediği golleri saymayıp, sa- dece attıklarıyla ilgilendiği için FP davası öncesi bu karan kullanmayı çok istedi. Gecikince de bozuldu- lar: - Siz de amma geç karar veriyorsunuz be karde- şim! Erbakan, ABD'de egitim görmuş Numan Kurtul- muş, Mehmet Bekaroğlu ve Teoman Rıza Güne- ri'yi önümüzdeki günlerde Batı'ya salıp, nabız yok- lamayı planlıyor. Brüksel-VVashington-Mekke! 9O'lı yıllarda, adil düzen, Islam dinan, takkemin ke- nan gibi kavramlar geliştirmeye çalışan Erbakan eki- binin önümüzdeki hafta açıklamayı planladığı parti- nin programında şu tür deyimler geçıyor: - Globalleşmenin kaçınılmazlığı. - AB ile entegrasyon. - Sosyal donanımlı piyasa ekonomisi. Erdoğan cephesinden de benzer yönde haberier geliyor. Daha doğrusu, Erdoğan cephesinden bu yönde haberier getdtği için Erbakan da benzer çalış- malan yapıyor. Erdoğan, Istanbul Belediye Başkanlığı'ndan alın- dığında kendisine ilk gıdenlerin başında ABD'nin Is- tanbul Başkonsolosu geliyordu. Erdoğan'ın Atlantik ötesindeki yaklaşımlara da sıcak baktığı biliniyor. Arkadaşlann dikkate aldığı bir başka unsurda Ko- penhag Kriterieri. Artık onların lehine kopan her hak, Kopenhag. Çizdiğimiz tablo, milliyetçiliğin yerine ümmetçiliği benimsemiş bir hareket açısmdan çok da yadırgatı- cı değil. Başta Almanya olmak üzere, Türkiye'deki Islami akımlann yönetime geldiği ortamın senaryolannı ya- pan ülke sayısı da az değil. En çok yurttaşımızın bu- lunduğu bu ülkede, dini eğitimin bile Almanca yapı- lıp ulusal kökenlerin ikinci plana itildiği bir kuşak ha- yal ediliyor. Bu ayn bir yazı konusu, şimdilik not edip geçelim. önümüzdeki döneme de taştnacak bir tartışma daşu: - Tıpkı Avrupa'nın Hıristiyan demokratlan gibi, biz- de de Müslüman demokratlar olabilir mi, atılan adım- lar bu kavramın içini doldurabilir mi? Hayır. Bugünkü görünümle olamaz. Çünkü arka- daşlar demokrasiye hâlâ, bir amaç değil araç gözüy- le bakmaya devam ediyorlar. Bütün bunlara karşın tartışma ortamının yararlı olduğunu da vurgulayalım. Güzergâhlan şu: Brüksel-VVashington üzerinden Mekke! Bu çizgi köklerini Anadolu'da aramadığı sürecet her arayışı yapay kalacaktır! ', ankcum@ttnetnet.tr Koşuüar olıışmadı Ekonomi Servisi - Fi- nancial Times gazetesi, Türkiye'nin IMF'yle yaptığı anlaşmamn İco- şullanm yerine getirme- diğini savundu. Financial Times'm haberine göre, Emlak- bank'ın lisansımn iptal edilmemesi ve Tele- kom'a profesyonel yö- netim atanmaması, ger- çekleşmeyen koşullar. "Türkiye, IMF hedefle- rine ulaşamadı" başlık- lı haber-yorumda. Tür- kiye'nin aldığı 15.7 mil- yar dolarlık yardıma karşılık, taahhüt ettikle- rinden en az ikisini ye- rine getiremediği belir- tildi. Mayıs ayı sonu için söz veriîmesine karşm, Emlakbank'ın lisansı- mn hâlâ iptal edileme- mesinin bunlardan biri olduğu vurgulanan ha- berde, bugün yapılacak IMF lcra Direktörleri toplantısından önce "yerine getirilemeye- cek" bir diğer taahhüt de Türk Telekom'a profesyonel bir kadro- nun yönetici olarak atanmaması olarak gösterildi. Emniyette atamalar Istanbul Haber Servisi - Istanbul Emniyeti'nde görevli 7 şube müdürü ile 5 emniyet amiri çeşitli illere tayin edildi. llde görevli 13 emniyet amirinin ise görev yerleri değiştirildi. Istanbul Emniyet Müdürlüğü'nden yapılan yazılı açıklamaya göre il dışına yapılan atamalar şöyle: Şube Müdürleri Görev Yeri Atandığıtl Nahh Dursun: Adalar Ilçe Emn. Md. Aksaray Erdin Katan: Esenler Ilçe Emn. Md. Niğde ; Gökmen Dinç: Özel Har. Şb. Md. Çorum C.Hatipoğlu: Genel Dnt. Dis. Şb. Md. Kayseri N. KuÜutürk: Pendık Ilçe Emn. Md. tzmir (terfi) A. Uzunçakmak: Sosyal Hız. Şb. Md. Kütahya M. Cankurt: Boğaziçi K.öprü Şb. Md. Kırşehir Emnhet Amirleri Görev Yeri Atandığıt) Gûlek Saym: B. Evler Ilçe Emn. Md. Afyon M. Karabulut: Sanyer Ilçe Emn. Md. Kars YusufFıdaıı: Trafik Dnt. Şb Md. Bilecik NevzatAyar: Has. Böl. Kor. Şb. Md. Konya '