Katalog

uanyanCELL CUMHURİYET 23 HAZİRAN 2001 CUMARTESİ OLAYLAR VE GORUŞLER olay.gorus(a cumhuriyet.com.tr Hangi at kazanmış? Ne kazandırmış? A1TII.I uızm. 502IV \ollavm. ö«renin. FaturaCELL •II Ne fatura gelmLs? l'Ul K.\ \a/ıp .)00l V \olLı\ııı \;ı r!a rep îHrfbnıınu/(t<ın "îOO'ı aravın. öüıvnin. lurkfcll uİMmcteri h FinansCELL Borsa kaça çıkmış? Dolar kaç lira? 8O8O'i aravın. ögrenin. Sizi kimler aramış, ne demiş? C'ebini/i 7533'e yönlendirin. 7532'den tlinlevin. DanısmanCELL •Ttff Paranızın son durumu nedir? DOVIZ, REPO veya IMKB yazın. 8080'e yollayın, öğrenin. lurkırll Müşuri HLmctlcri: 44405 32_ lla-ır Ktırt Müşteri Hizmcılrıi: 4440535 unu.tıtrkı ell.ı om.tr Öğretmenim Tonguç'a Mektup... AüDÜNDAR A ramızdan aynlalı 41 yıl ol- muş Zaman nasıldahızlıakı- yor Oğretmenlığınız daha dungıbı Pazaroren Koy Ens- tıtusu negelışrnrzıanımsıyo- rum derMinız matematıktı Karatahtada bır- takım geometn şekıllen çızım çalışmalan yapıyorduk OğrermerurnızHasanOzhay'dan ızın alarak bızı dışan çıkardınız Bellı uzun- lukta bır rp \ e ıkj çı\ ı getırttınız, çıv ılen ıpın uçlarına bağladınız ve toprak alanda bır doğru çızerek. bellı bır doğrudan yararla- narak pergelle değışık açılar ve geometnk vuzej parçalan çızmenın yollarını oğret- tıvdınız Hıç unutmam. bır şey daha oğret- tınız "Geometrik çizimler şekıl değil, yu- zey'dir, algılayabildiğiıniz sonsuz yüzeyle- rin olçebildiğimiz parçalandır, şekıl başka şe\dir. bunu öğretmeninizJe tartışınız" de- dınız Enstıtunıuzde kaldığınız gece onuru- nuza İ. H. Baltacıoğlu'nun "Akıl Taciri" oy ununu oynamıştık Oyunu çok beğenmış, bızlere Amenkalı Zencı Oğretmen Booker VVashington'un o kuçucuk fakat genelge- çerlığınden bugun de bır şey yıtırmemış olan "•Köleükten Kurtuluş" kıtapçığını ar- mağan etmıştınız Sonra da B YVashıng- ton'un "\ptaUıkTann\azgısı değildir, in- sanlar onu boş zamaıılannda kendileri ure- tirler" dedığını aktarmıştmız O zaman an- lanıını bılmeyerek not ettığım bu söz. daha sonra benım çok ışıme yaradı Enntıtumuze hergelışınızde, Hasanoğlan Yuksek Koy Enstıtusu'nde dersımıze her gı- rışınızde, soz ve davranışlarınızla. unutul- maz vaşamsal ızlenımler duşunceler bıra- kırdınız sızın, u İş içinde üretcrek egMm" ılkenız ınsanlığımızı anımsatır, kışılığımı- zı olgunlaştırır, ılende ustleneceğımız go- rev ve sorumluluklarımızın da ılkesı olur- du Sızın "So\utve genel nitelikte bir eğhiın \oktur. Çağınıızın bılim \e tekniğinden ge- reğince \ararianamadığımız için doğanın bizc armağanı olan birfakım olanakian da gereğince uretime donuşturemijoruz. Bu- gıin vurutulmekte olan eğıtım sistenıi ulu- sal bun\ erruze ve çağa uj gun değıL Başka uhıs- lann eğitim anlayışlanndan odünç alınarak ulusal eğitim \apilamaz. Bu, odünç alınan duşuncenin bu\ ruğuna girmek olur. Amayi- ne de gelişmiş toplumlar-uluslar, hayvan sü- rüsu \erine kullandıklan uluslara-toplum- lara, sonsuza dek baş eğdirmeyi surdüre- mezler" sozlennızın artalanında. Koy Ens- tıtulen uygulamasıyla nasıl bır Turkıye top- lumu yaratnıaya soyunduğunuzvı anlamaya çalışırdık, arkadaşlanmızla aramızda tartı- şarak Sız gıdelı çok şey ler oldu Sevgılı Oğret- menım Sız 21 Mayıs'ı yaşadınız Olanca ulkumenlığınızle "Bugunleri gordüm, ar- ûkgözümaçıkgitnıcm.-"' dedığınızı duyduk yakınlannızdan Ne \ ar kı çok surmedı mut- lu ennçsızlıkler Ardından 12 Marî lar, 12 Eylul'lergeldı Sen, "TürkryeCumhuriye- tTnin siyasaL rutumbilimseL, ekinsel, sanat- sal ve toplumsal davancasi köviüdür. Bu bağ- lamda kovlu orgutlenmesı, çağcıl anlamda ileri bir duzevc vardınlmadıkça ne kaynaş- mış bir ulus-toplum ongorulebilir ne de sağ- hkb bir ekonomi gerçekleşririlebilir. Çünkü Cumhurivetin ve kemalizmin temel insan ögesikövlüdur" demıştın ya ışte o koylu yok şımdı Yurdun bır bolumunde toprak ağalı- ğının sona erdınlememesı yuzunden otur- duğu yen yurtlaştıramayan v e Etılerden kal- ma kağnılı, karasabanlı tanm ılkelhğını bı- lımsel uretıme donuşruremeven. bunun ıçın bılgı ve araç-gereç yardımı alamayan koy- lu, kente sığındı, kentlen koyleştırdı O> sa sen, koyu topragından sokup almayı degıl, "_.onu kendi içinden yetişmiş, eğitim gdrmuş insanJaria donatnıavı, canlandırmayı \e bi- Bnclendirme>i_T> duşunuyor Cumhurbaşka- nı Ismet İnönünun ıstedığı 200 bın ko> ta- nmcısını \e sağlıkçısmı en kısa yoldan na- sıl yetıştıreceğının yol ve yontemlennı arı- yordun Ne olacaktı o zaman"7 Cevat Feh- mi Başkut'un 28 6 1960 gunlu Cumhun- yet gazetesınde dıle getırdığı umutları ger- çekleşmış olacaktı Yanı. "Köy Enstituleri kapanlmayıp da ilk hızJamla devam etmiş olsalardı Tonguç' un plamna gore 1960yıhn- da Türkiye'ıün değişik bolgelerine uygun kız-erkek 1000'eı oğrencili 40 enstirü. işlevi ustlenecek, toprağını işle\ecek, suyunu akı- tacak, ışığını vakacak ve kendi kendini bes- ler halde olacaJc 40 bin köyümüzun her bi- rine en az bir oğretmen, bır sağlık memuru, bir tanmcı verleştirilmiş, enstitulerin sürek- li vardımlanvla her ihtivaçları sağlanmış buJunacaktı." Oyavcısı cuce potitikacılar Devlet olmak, devlet adamı olmak oy'a, oy avcıhğına donuşunce Ataturk dev nm v e ılkelennın atageldığı butun ılencı duğum- lerçozuldu, aydınlanma yolunda oluşturul- makta olan butun yoney lemler (paradıgma- lar) yennden oynadı, aktore (ahlak) başta ol- mak uzere butun aktorel (etıksel) değer yargılan para ıle olçulur, tartılır oldu Oy- sa senm, emek anlayışından guç almayan bır eğıtım bılımının her zaman bozulmaya ve yozlaşmaya açık olduğu kanısını taşıdığını bız oğrencılerın bılıyorduk Nıtekım, Paza- roren Kov Enstıtusu'nde tarım başı olan oğretmenımız Eyub Erdemir, bu konuda bırtartışmanızıanlatmıştı Pazaroren'ınılk çıkışlılarının çalıştıklan koylen gezerken Yozgat ın Akdağmadenı ılçesıne bağh Ağ- cakışla koy odasında gecelemışsınız Sen. Eyub Erdemir ve bolgenın ılkoğretım mu- fertışı Asun Alanyaiı. o gece sabahlara dek "eğitimde etik" konusunu tartışmışsınız Sonunda sen. "Eyub" demışsın, "ahlak bir şeve. bir işe, bir evleme davanmalı; gücunü işten, ev iemden almalı. Biz eğitimde işi. üre- timi ongorü>oruz. Oj1e>*sebizim eğitimdegü- deceğimiz ahlak, gucunu işten, uretimden al- malı: vani. üretmeden tuketmek en buyuk ahlaksızlıksa\ılmalı..r tanımıyla sozu bağ- lamışsın Geçen nısan ayı boyunca Koy Enstıtule- rının kuruluşunun 61 yılını kutladık Ata- türk'u, Inonu ve Yücel"ı, senı andık Sızle- rın, Aydınlanma devrırrunın eğıtunleşme, okullaşma ayagı ve ulusal derneşım sure- cınde ınsansal bırer yaşama sevıncı olarak temellendırdığınız Koy Enstıtulennın, hıç- bır zaman ağlamaduvan açmazuıa duşuru- lemeyeceğını v urguladık ve daha sonra Ata- turk'un mıllı eğıtım bakanlığını da yaprruş olan Dr ReşitCaHp ın 1920"deyaptığı "Köy ve Koviuluk Hakkında BirTetkjk"tekı "Hal- kın, vani en buv uksınıf olan koyiunıin sine- sinden çıkacak olan bir inkılap, haküd bek- çisini bulur. Şavet bunu tahakkuk ettirebi- lecek kuvveti bulabilirsek, Mireğimizde bu cesaret varsa, hiç durmadan işe başlamalı- yız. Değilse işe eliften başlamah ve köyü teş- kilatiandırmanın icabına bakmalıyiz_" soz- lerını anımsatarak kutsal bır ımece etkınlı- ğı ve ımecı ruhuyla 1920'lerden 1940'lara nasıl gelındığı ve her koşulda tanhın ıyı okunması gerektığını anımsatmaya çalış- tık Sev gılı Öğretmenim. sen hep, "İnsan ya- şadığuıı kanıtlamak zonındadır" derdın Ben de sana layık olabılmek ıçın yaşamım boyunca hep o sozu ve anlamını ınsanlann kulağına akıtmaya çalıştım Kurağın surek- lı ışık olsun ışığın sonmesın Sevgılı Öğret- menim HAZ1R KART TURKCELL EVET/HAYIR ^ OKTAY AKBAL Kişi Kendini Bilmeii! Öteden ben tanhı yozlaştırmak heveslılen vardır Ke- sınlıkle bılınen bırtakım olayları ısteklenne, çıkarları- na gore değıştırmek, genç kuşaklara bambaşka bı- çımlerde tanıtmak çabasında olmuşlardır DP donemınde mılletvekılı olan bır tarıh oğretme- nı, partısının kodamanlarına yaranmak ıçın koskoca ismet Paşa'yı tanh kıtabından sılıp atmıştı 1 Inonu sa- vaşlarının hıç de onemlı bır başan olmadığını, zaten Sakarya'da bıle şehıt duşenlenn çok az sayıda oldu- ğunu yazabılmıştı Boylelen, cumhunyet rejımıne, en başta Atatürk'e duşmandırlar Geçmışlenne baktınız mı bır kuyruk acısının varlığı ortaya çıkar 1 Ya babalan, yakınlan pa- dışahlığın yıkılmasından zarar gormuştur ya da cum- hunyet donemı, bazı kazanımlarını elınden kopanp almıştır O zaman veryansın gızlı açık duşmanlık, cumhurıyet rejımıne bağımsızlık savaşı komutanla- nna Atatürk'e, Inonu'ye' Necıp Fazıl'ın Abdülhamit ve Vahdettın konu- sundakı kıtaplannı anımsayın Bın Ulu Hakan'dır, obu- ru Vatan Dostu'dur Otuz Bır Mart ırtıca kalkışması da duzmece bır olaydır' Örneğın Kemal Tahır'ın ba- zı romanları da bu tur yozlaştırmalara bırer ornek sa- yılır Şımdılerde de genç bır yazanmız, romanlannı da- ha da çok satabılmek ıçın aynı yozlaştırma, şaşırtma yontemıne başvurmuş gorunuyor1 Roman yazan, ta- nhsel olaylan kendi keyfıne gore altust edemez Otuz Bır Mart bır ırtıca ayaklanmasıdır Öyle başlamış, ışın ıçıne cahıl askerlen de sokarak genışlemıştır Iş, okul- lu mu alaylı mısın çekışmesıne kadar vardırılmıştır Kolaydır okuru şaşırtarak, kafasını kanştırarak al- datmak Bır sure sonra okur uyanır, kendısıne su- nulanlann yanlışlığını anlar, o oykunun, o romanın yalnızca bır okur avlama olduğunu Roman, oyku gerçeğı başkadır tanh olaylan us- tune yorum yapmak başka 1 Bu tur romanlann ya- rını olmaz Okursunuz ya da orasına burasına bır goz atarsınız, sonra unutursunuz1 Bır edebıyat yapıtının degerı ancak ellı-altmış yıl sonra anlaşılır Zamana da- yanması, ozundekı yapının sağlamlığına, ınandıncı- lıgına, etkıleyıcılığıne bağlıdır Al Otuz Bır Mart ırtıca olayını, ıçıne bır ıkı aşk, bol bol cınsellık kat, sonra o olaylan keyfıne gore yorum- la nıcp belgelerle, tanıklıklarla kesınlık kazanmış ta- rıhsel olayları sıradan okurun bılgısızlığıne sun, hem roman hem de tanh yazdığına kendini ınandır1 Kemal Tahır de romanlarında tanhımızın unlu kışı- lerını ıstedığı bıçımde konuşturan bıryazanmızdı Or- nek olarak Halıl Paşa'nın ağzından rahatça bırtakım açıklamalar yapardı Sozde, Halıl Paşa'nın Mustafa Kemal ıçın 'Hanı o Ingılız yanlısı Paşa mP" dedığı- nı falan' Oysa, Halıl Paşa'nın anılan var, orda boy- le bır şey yok' Yazar bıle bıle, kım bılır hangı nıyetle hem tanhı hem de yakın tanhımızın kışılennı çarpıt- mıştır Tanhsel olayları ve kışılennı roman bıçımınde yaz- mak değışık bırturdur Ama bu çeşıt oyku, roman ya- zanlar ele aldıkları konuyu ınceden ınce gozden ge- çınrler, temel gerçeklere ters duşmekten kaçınırlar, Stefan Zvveıg ın Andre Mauroıs'nın romanları bu alanın başarılı orneklerıdır Ama bır genç romancı, bır Ahmet Artan çıkar da 'Otuz Bır Mart Olayı şoyledır boyledır, bır ırtıca baş- kaldırısı değıl askersel bır çatışmadan ıbarettır" gı- bılerden bır yorum yaparak konuyu saptırmaya kal- kışır, Gelın ey tarıhçılerhesap verın" dıyemeydan okumaya heveslenırse, buna en hafifinden kendini, haddını bılmezlık, denır Ölümsüz Eğitimci: Tonguç! NadirGEZER f^ı S evgılı İsmailHakkı Tonguç, kendi doğrultusunda bır du- şun dunyasma, akılcı eğı- tım anlayışına, çozum yol- lan uretme ınancma sahıp olan yakın dostu Rauf İnan'a yazmış olduğu mektupta, "Biz de yapmacık avdınlarla köve giremeyiz. Onun için kövıı harekete getirebilecek içinden ele- man bulmaklazımdır.'' (1) der Bu mek- tubunu yazdığında daha beş ay, on bir günlük Ilkoğretım Genel Muduru'dur 1 Oyle anlaşılıyor kı o gorevı ustlendı- ğınden bu yana tek amacının koyu için- den canlandıracakinançh, çataşkan, di- rengen.devingen oğrermenın yetıştınl- mesıne yoneltmıştı kendini Çok ko- nuşan, ama yaratıda yaya kalan sozde aydınlarla bır yere ulaşılamayacağının bılıncıne varmış bır ınsandı Tonguç Baba 1 Ideal bır amaca yoneltmıştı kendini' Saffet Ankan gıbı ınançlı devrımcı bır bakanla çalışma mutlulu- ğuna ennce, amaçladığı duşun dunya- smı şekıllendırmeye. aydınlık bır Tur- kıye'nın onunu açmak ıçın ınançlı, ya- ratıcı, toplumcu nıtelıklerle bezenmış oğretmem yetıştırmeyı amaç edındı1 Ataturk'un ozlemını du> duğu eğıtılmış ınsan gucunu yetıştırmeye yonelık ça- lışmalara başladı Ne yazık kı çalışmalannın sonucu- nu o guzel ınsana ulaştıramadan aramız- dan uzaklaştı Anadohı İhtUali'nin Mus- tafa Keraal'ı' Saffet \nkanbakanbkgo- rev ınden aynldı ama Ataturk duşun ve sev gısıyle, ılkelenyle yoğrulmuş Ha- san AH Yücel atandı o gorev e Tonguç Baba da arkası arkasına gelen dev nm- cı bakanlarla uyum ıçınde çalışma or- tamı buldu 1 O yıllann devnmcı atılım- lannın koy lere de yansıması, benımsen- mesı gerekıyordu Bu y uzden koy lenn ıçten ıçe canlandınlması amaç edmıl- dı Koy Enstıtulen'ne doğru yolculu- ğun her aşamasında odunsuz bır dev ı- nımle başlandı ışe' Cumhurbaşkam Sevgılı tnönu de o kutsal yolculuğun onunu açtı Olay sıcak bır yaklaşımla ırdelendı 1936- 1937 oğrenım yılında açılmış olan eğıt- men yetıştırme çalışmalarından başla- yarak Koy Enstıtulen'ne doğru bır yo- nelışe başladı Tonguç Baba' Işın da- ha da ılgınç yanı, çevrende (ufukta) Koy Enstıtulen gorunmezken o ku- rumlann ilkeleri, yaşama geçınlmeye başlandı o kurslarda Akılcı eğıtımın olgunlaşması ıçın, eğıtmen yetıştırme kurslan dev let çıftlıklennın ıçınde ge- lıştırıldı 1 Eğıtmen yetıştırme alanları Koy Enstıtulen'nın açılışına yerhazır- lamış oldu Işte o yıllarda Anadolu th- tılalcılerı gıbı pek çok ulaşım guçluk- lenne karşın Arıadolu'yu taradı Tonguç Baba, kafasındakı Koy Enstıtulen'nın vennı saptadı Bakanıyla duşun bırlı- ğı ıçınde olması ılkoğretım sorunlan- nın temelden çozumunu kolaylaştırdı 1940,17 Nisan'ı toplumsal uyanışın ye- nı bır tanhı oldu' Ilk aşamada on beş yerde bırden Koy Enstıtulen açıldı Bu kurumlar. alışılagelmış kuru bır yapıy- layaşamageçınlmışdeğıldı Çoğunun belkı de kurulmuş hıç yapısı yoktu Daha sonra sayılan yirmi bire yukse- len bu guzelım kurumların kokerunde kusursuz bır ozven vardı, geceyı gun- duze katma vardı, soluklanmadan bır çalışma duzenı vardı' Arıadolu'yu ay- dınlatma yarışıydı bu1 Bu yanşı ger- çekleştıren Yücel-Tonguç ıkılısıydı 1 Işte o yıllarda Tonguç Baba'yı elın- de gemıcı fenenyle bır Enstıru'den ote- kıne koşar buluruz Yorulma nedır bıl- mez bır çalışma duzenı ıçındedır' Çe > - resındekı meslektaşlanna son kerte or- nek bır ınsandır' Onunla çalışmaktan onur duyar oğ- retmen veyonetıcıler 41 olumyıldo- numunde senı ıçten bır say gıyla anıyo- ruz (1) 22 02 1935 tarıhh mektup, Rauf Inan hmır Mıllı Eğıtım Mudür yar- dımcın PENCERE MARMARA EREĞLİSİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN DosvaNo 1999 107Es 20O0212Kr Davacı Şohret Kumluca tarafından mahkememızde davahlar Pakıze Ozturk ve arkadaşla- n alevhıne Tekırdağ ıh Maımara Ereğlısı ılı,esı Çeşmeh Sahıl Mah me\kıınde tapuya kayitlı Sl pafta 1620 parsel savılı taşınmaz ıle ılgıh da\arun vapılan vargılaması sonucunda Davalı Mustafa Demırvol \e Pakıze Ozturk yönunden vazgeçme nederuvle da%amn reddıne yıne da- \alı Sebahat Bektaşoğlu nun Şehnaz Yüraaz dan almış olduğu 90 hısıe vonunden davanın vaz geçme nedenıyle reddıne dığer davalüar aleyhıne açılan davanın kısmen kabulu ıle dava ko nusu 1620 parselde kayıtlı gavnmenkullerın davahlar adına kavıtlı hısselerının ıptalı ıle dava cı adına tapuya tescıl \e terkınme karar venlmış olmakla Dosyada davalı olarak bulunan \e açıkadreslen tespıt edılemevenIstanbul Avcılar üçesınde ıkamet eden Atılla Yurtsever Istan bul Sanayı Sıtesı'nde oturan Mehmet Yamak Istanbul A.\cılar semtınde oturan Recep Yeme nıcı ve Ummugulsüm Yemenıcı Istanbul Avcılar da oturan Sabn Avbeyıt ıle Fıkret Ergın Ozat yuıe Istanbul Gungoren de oturan Abdulsamet \dıguzel ıle Ya\-uz Durak Kadıkov Al tıyol da oturan iaalıyel gosteren Hedep Sıgorta Aracılık Hız Ltd Ştı ıle aynı adreste faalıyet gosteren Dış Pazarlama Ltd Ştı veKuzeyTıc Ltd Ştı nın butun araştırmalara rağmen adres len tespıt edılemedığınden ıkıncı paragrafta yazılı bulunan karar metnının'karann gazete ılanı >olu ıle kendılenne teblığ edılmesıne karar \enlmekle adı geçenlenn hakkında \enlen ı§ bu ıla- nın yavın tarıhınden ıtıbaren 1 ^ gun sonra kesınleşmış sa\ ılacağı ılan olunur Basm 36411 KarflcatiirVNıyetDeğNA*... Babıâlı'de "vınyet" (vıgnette) sozcuğunu ılk kez: nerede duyduğumu anımsamıyorum, mızah der- gılennde çızerlerın elıne bır yazı tutuştururlardı - Al şunu vınyetle1 "Yazı ıçı resmı" anlamına gelır vınyet, uzun bır yazı kuçuk kuçuk desenlerle daha okunası bıçım- de suslenır, bezenır Ya karıkatur? O kendi başına bır yapıttır; bağımsız bır nukte- nın, espnnın, hıcvın çızgıye donuşmesıdır ' Kankatur basın tarıhınde demokrasıyle eşza- manlıdır; gazetelenn en vurucu sılahıdır; kımı za- man koca bır makaleden, başyazıdan, fıkradan daha çok şeyı olağanustu çızgı gucuyle dıle getı- nr. Insan zekâsının beyaz kâğıt uzenne sıyah çızgıy- le dokumudur Kankatur, vınyet degıldır Ikı sozcuk de Frenkçe'den dılımıze geçtı, ama, aralannda dağlar kadar fark var • Geçenlerde Le Monde'un başkankatunstı Plan- tu ulkemıze geldı Bızımkılerte dertleştı Le Monde, Fransa'nın unlu "fıkır gazetesı", fo-_ toğrafa çok yuz vermez Karıkaturu baş tacı eder Nıçın? Çunku kankatur enınde sonunda bır fıkırdır, ıçe- nğınde mızahın gızemını taşıyan duşuncenin çız- gıye donuşmesınden oluşur, fıkır gazetesıne yakı- şır Eskıden Babıâlı'de karıkaturcu el ustunde tutu- lurdu, gazetelenn gozdesıydı, sıyasal hıcvın çızgı ustalan bırbırlerıyle yarışırlardı Sonra ne oldu'' Sıyası kankatur medyadan kovuldu Artık gazetelerde karıkatur yok1 Vinyet var Gazetenın genel polıtıkasını destekleyen gudum- lu haberı susleyen renklı bır pul gıbı vınyet Karıkaturcuden korkuluyor • Pekı, kım korkuyor karıkaturcuden'? Eskıden sıyasal ıktıdariar karıkaturcuden kor- karlardı Ne var kı artık sıyasal ıktıdarın tasası yok, çun- ku medya patronlanyla her zaman parasal pazar- lık gucunu elınde tutuyor Kankaturcuyu zaptu rap- ta alarak karıkaturu vınyetleştıren medyanın yenı duzenıdır, yalnız koşe yazılarını degıl, çızgıyı de sı- yasal hıcvın amansız oklarından arındırmak ıçın gereklı olan yapıldı Sıyasal karıkatur medyadan kovuldu Okuru oyalayacak yazılı eğlencelıklenn yanı sı- ra, renklı vınyetlerle gazeteler suslenıyor • Insan zekâsının şımşeğı, mızahın beyaz kâğıt ustundekı hantası, yaratıcı aklın pusulası sıyasa- nın tuzu bıberı, demokrasının olmazsa olmazı fı- kır ozgurluğunun olçeğı, espnnın estetığı karıka- tur Meşrutıyet'le bırlıkte Turkıye'ye gırmıştın, ikıncı Cumhurryet'te dışlanıyorsun.. Kankaturu dışlayan, ozgurluğu ayaklaraltınaalı- yor demektır TURK GEıNÇLİĞİNE HİZMET VAKFI \bıık ıHumvrtCad TelHan 2:O3Şı»ü IstınM Tel 0 212 296 4911 0 212 2% 49 P Vakfimızın Genel Sekreten Kurucu U)emız \e Oğrencı Orgutu lıderlennden Sa>ın İHSAN NECAT ŞEN'i kavbedışımızın 2 yılında kendısını savgıvla anıyoruz Tûrk Cençlığıne Hızmet \akfı Adıoa Başkan Dr Hüsmettın Canözturk KABATAŞ ERKEK LlSESİ GELENEKSEL PİLAV GUNU 01 TEMMUZ 2001 PAZAR GUNU SAAT 11 00 DE OKULUMUZ BAHÇESİNDE KLTLA.NACAKT1R PİLAV GUNUMUZE BLTUN KABATAŞLIL\R1 BEKLIYORUZ KABATAŞ ERKEK LİSESİ EĞİTtlNI \\KFI KABATAŞ ERKEK LİSESİ MUDÜRLÜĞU Adres Guncellemesı ıçın Faks (0 212) 22 7 91 >4 ELBİSTAN HUKUK MAHKEMELERİ SATIŞ MEMURLUĞU'NDAN DosvaNo 2000 8 Satış Davacı Hasan Topsakal vekılı Av Munır Umıt Uğur lu tarafından davahlar Nezıha Çıtak ve arkadaşlan alev hıne açılan Elbıstan ılçesı Kızılcaoba mahallesı Lıse Caddesı mevkırnde bulunan 608 ada 1 parsel sa> ılı taşın- mazın Elbıstan Sulh Hukuk Mahkemesı nın 21 2 1995 tanh ve 1993 66 Esas 1995/45 karar savılı ve 27 6 199^ tanhınde kesırüeşen ortaklığın gıdenhnesı ılamı ıle satı şına karar \ enhnış olduğundan gaynmenkulun nıemur luğumuzca satışı yapılmak uzere mahallınde ^ 2 2001 tarıhınde yapılan kjymet takdırınde arsa>a 37 800 000 000 TL değer bıçılmış olup mahkemece sa- tış ılamı ılanen teblığ edılerek kesuıleşmış olduğundan davalılardan murıs Ahmet Bılgın ın mırasçılan olan Hu- seyın 'Vvnı Akso> Şadıye Aksov Zevnep Bılgın Ozde mır Bılgın, Yuksel Bılgın Selahattın Bılgın Şenay Bıl gın ve Necmettın Sadık Bılgın'e kı>met takdmnın de ıJanen teblıgat >apılmasuıa karar venldığınden kıvnıet takdınnın 7201 savılı tablıgat kanunu hukumlerı gere- ğince gazetede ılanen vapılmasına ılanın gazetede >a yımlandığı tarıhten ıtıbaren 7 gunluk sure ıçensınde kıy met takdınne ıtıraz edılmedığı takdırde kıymet takdın- nın kesmleşmış sayılacağı ılanen teblığ olunur Basın 13069 Turkıye Gazetecıler Cemıyetı nın yayınladığı gunluk Bizim Gazete Ulke sorunlanna ılışkın raporlarıyla araştırmalanyta koşe yazılanyla tarafsız haberienyle sıvıl toplumlann gazptesı Duzenlı okumak ıçın abone olun. Tel- 0.212.51108 75