Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 20 HAZİRAN 2001 ÇARŞAMBA
10 DUNYA VE TURKIYE
Liberalizm, Amerikanizm, alkış tutan müşteri-seçmen ve televolefaşizmi:
Berlusconi'nin tuzaklan
eytin Ağacı', 'Meşe', 'Papatya',
'Beyaz Çiçek', 'Ayçiçeği'... Italyan siyasi
partilerinin isim, simge, ittifak adları bile
Çizme de yaşanan siyaset boşluğu ve
partiler bunahmını ortaya koymaya
yetiyor. Modern değerler adına doğaya
gönderme yapmaktan öîe bir çağnşım
yapmıyor ve soyut kalıyorlar. îktidar
partisi Forza Italia da istisna
oluşturmuyor. O dafutbol
stadyumlarından çıkma bir 'maço'
slogana sığınıyor.
B,1
ugiin ciddi bir kriz; genel seçirnlerde
uğranılan yenilgi ve 'Zeytin Ağacı'
yıllarının acı bilançosu ile karşı karşıya
'Demokratik Sol'. Roma Belediye
Başkanlığı 'na seçilir seçilmez genel
sekreterlikten ayrılan Walter Veltroni 'nin
bıraktığı liderlik koltuğu boş. 'Zeytin
Ağacı 'nın lider partisi başsız şu anda.
Avrupa nın 'en güçlü sağının' Berlusconi
eliyle iktidara taşındığı bir dönemde aylar
alacak bir liderlik kavgası ve iç
hesaplaşmalar bekliyor partiyi...
ROMA - "Siyasi sınıfa güvenini kay-
beden Türk haÛa, arükyabuz belli pro-
jelerin simgesi şahıslara inanryon Temiz
EUer simgesi Tantan, demokratikleşme
simgesi Sezer, ekonomik krizden çıloş
simgesi Derviş..."
Tantan'ın istifasmı bu sözlerle yo-
rumluyordu bir ltalyan gazetesi... Ital-
yan basını, Türkiye'deki siyasi güven
krizini böyle okuyor, çünkü Çizme'nin
de (uç noktalarda) yaşadığı bir sendrom
bu. Siyasi partiler krizinin yarattığı
boşlukta ortaya çıkan kronik bir "kur-
tancı arajTşı!"
Önce "Temiz Eüer yargıa" Antonio
Di Pietro, ardından "Zeytin Ağaa" pro-
jesi babası Romano Prodi üstlendi İtal-
ya'da bu "kurtancı" rolünü. Ne var ki
"kirü sistem" ve "reel poKtik", bu te-
miz simgeleri bertaraf etti zamanla.
Şimdi olağanüstü medya gücüyle "sa-
haya inen" işadamı Başbakan Berlus-
coni ile bir "U dönüşü" yaşıyor Italya
ve "geçmişe sünger çekme" evresine
giriyor. "Nemutlukurtancryagereksi-
nimduymayanhalklara!" (Brechtmiy-
di?) sözünün hakkını veren
dört dörtlük bir örnek, Çizme.
Siyasette böylesine büyük boş-
luklar çıktı mı; "olumlu kah-
ramanlar" kadar "olumsuz
kahramanlar" da doldurabili-
yor çünkü o boşluğu. Italya
şimdi böyle bir maceranın eşi-
ğinde...
Botanik bahçesi gjbL.
"Zeytin Ağacı", "Meşe",
"Papatya", "Beyaz Çiçek",
"Ayçiçeğj"™ ltalyan siyasi par-
tilerinin isım, simge, ittifak
adlan bile Çizme'de yaşanan
siyaset boşluğu ve partiler bu-
• nalımını ortaya koymaya ye-
tiyor. Sağlıklı yaşam türünden
bir moda akımı gibi parti ve si-
yasi ittifak adları, "Modern
değerler" adına doğaya gönder-
me yapmaktan öte bir çağnşım
yapmıyor ve soyut kalıyorlar.
"Iktidarpartisi" Forza Italia da
bu orjinal isim furyasının is-
tisnası değil. Dua yerine For-
za Italia da futbol stadyumla-
nndan çıkma bir "maço" slo-
gana sığınıyor.
Geleneksel sol-sağ referans-
lannı yitiren "postmodern bir
siyaset" evresi yaşıyor şimdi
Italya. Bu eklektizm içinde
Berlusconi, dağınıklığı berta-
raf edebilecek ve kumandayı
elinde tutabilecek "teküder"
kimliği ile sahne alıyor. Yeni
siyaset terminolojisinde buna,
"Hderizm" diyor Italyanlar.
Kabaca özetleyecek olursak
iletişim teknolojisinin son ola-
naklannı kullanan "soft", so-
fistıke bir "televole faşjzmiyle"
lider sultası arası bir sistem
bu. Siyasetintümüyle kişisel-
leştiği ve içeriğini yitirdiği
"postmodern" aşamada par-
tiler. yalnız liderin promosyon
aracına dönüşüyor.
Sonuçta partiler arasında
kerhen de olsa bir siyasi pro-
je. program, düşünce ya da ideolojiye
bağlılık aranmıyor. Parti mensuplannı
bir arada tutan güç, "lidere inanç" ve
"sadakat" oluyor. Liderle ilişki, fikir
platformu üzerinden değil "duygusal
bağlar" üzerinden kuruluyor. "Grup
çıkarlannm" yerini "Idşjselçıkarlar" alı-
yor. "Şov-gösteri, "imaj" ve "reyting",
siyasi projenin bıraktığı boşluğu dol-
duruyor. îktidar hesaplan, TV prog-
ramlan gibi, seçmen = alkış tutan izle-
yici ("audience") ve kamuoyu yokla-
malan üzerinden inşa ediliyor.
Yalnız Berlusconi ve "Forza ttalia"
örnekleriyle sınırlı bir model değil bu.
Birleşik kaplargibi: değişik ölçüler ve
değişik biçimlerde tüm ltalyan partile-
ri modelden etkileniyor. tdeolojilerin
boşluğunda sistemin diğer aktörleri de
"Beriusconi modeü" ve "liderizme"
endeksleniyor. Başanlı olduğunu düşün-
dükleri bu modele, aynı araçlar ve yön-
temlerle kanşılık vermeye çalışıyorlar.
Ancak Berlusconi denli etkileyici bir
lider ve onun gücüyle boy ölçüşebile-
cek imkânlara sahip olmadıklanndan,
Berlusconizmin arkasından sürükleni-
yorlar."Zeytin Ağacı" ittifakının, sen-
dikacı Cofferati ya da eski Napoli Be-
lediye Başkanı Bassohno gibi solun
"baba isimlerinden" biri yerine, yeni li-
der FrancescoRutelJi'ye sanlmasının ne-
deni bu. Merkez solun geçmişinde be-
lirgin bir rolü ya da tarihi yok Rutel-
li'nin. Merkez sol adına yeni bir mesaj
taşımıyor. En büyük silahı yakışıklılı-
ğı. Kimine göre eski Roma imparator-
lannın büstlerini andınyor "Zeytin Ağa-
cı*nın 47 yaşındaki yeni lideri Rutel-
li. Kimine göre Clinton'ı çağnştınyor.
Karizmatik olmasa dahi ağzı laf yapı-
yor. Görüntüsü, TV programlannda
"geçer not" alıyor. Rutelli'nin "teleje-
nik" özellikleri, "Zeytin AğacT lider-
liğini almasına yetiyor.
Zeytin Ağacı'nın kaderi
Yalnız "Zeytin Ağacı" değil, ittifak
içinde tek tek yer.alan partiler de "lide-
rizm" girdabından kendilerini kurtara-
mıyorlar. Irili ufaklı "reformcu merkez"
partilerle, "İtaryanKomünistPartisTnin
mirasını taşıyan "Demokratik Sol"un
Yalnız "telekrasi" ve "Kderizmde"
değil, "Amerikanizm" akımında da
Berlusconizmi soluk soluğa izliyor sol.
Berlusconi'nin bir "modernlik ideolo-
jisi" olarak sunduğu "Amerikan taklit-
çiliği",bazı bakanlıklann bugün -"de-
volution" ve "vvelfare" gibi- doğrudan
doğruya Ingilizce adlarla anılmasına
yol açıyor. "Sola karşı" taşıdığı "kapi-
talizm bayraktarhğının" aracı olarak
bu kültürü özel TV kanallannda yıllar-
dır işliyor medya patronu.
Berlusconi kanallannm en yeni, en
popüler programlanndan birinin adı
(Biri Bizi Gözetliyor türiinden), "Lo-
ve Stories" örneğin, bilgi yanşmalan-
nın -quiz!- dili "Ok!" ve "voww!" söz-
cüklerinden geçilmıyor. Haberler ar-
tıkheptenlngilizcebirdeyimle: "News"
olarak anılıyor.
TV kültürünün yerleştirdiği bu smır-
sız "Amerikanizın"e sol da ayak uydur-
maya mecbur hissediyor kendını. Ve bir
kez daha Berlusconizmin tuzağına dü-
şüyor. "Demokratik Sol"un son kong-
resinde benimsediği -"I care!"- sloga-
erlusconizm
karşısmda 'Zeytin
Ağacı'nın
vereceği gerçek smav
yeni başlıyor.
Yalnız sol
değil, îtalyan
demokrasisinin de
geleceği bu sınava bağlı.
'Zeytin Ağacı'nın
olgunlaşmasımn tek
şartı var: Kimlik,
lider kavgalannı bir
yana bırakıp somut toplum
projeleri, reformlar ve
reformculuğa sahip
çıkmak...
Francesco Ruteffi'nin merkez solun geçmişinde belirgin
bir rolfi ya da tarfla yok. (Fotograf: REUTERS)
oluşturduğu "Zeytin Ağacı"mn iki ana
gövdesi aynı açmazı paylaşıyor. Çiz-
me'nin en eski ve en büyük iki partisin-
den biri olan ve bir zamanlar her üç ltal-
yan'dan birinin oyunu alan "Demokra-
tik Sol" ; uzun yıllar mahkûm kaldığı
D'Alema-Veltroni "Bderizmi" ardından
şimdi kendisine yeni bir kaptan anyor.
Son seçimlerde tarihinin en düşük
oy oranını alarak yüzde I6'da kalan
"Demokratik Sol"un bu krizini ünlü
siyaset sosyologu İrvoDiamanti: "Ber-
lusconizme gösterilen aşın uyumla"
açıklıyor ve "BeriusconTyipostmoder-
nizm simgesi olarakkabuUenmekle De-
mokratik Sol da TV'nin tutsağı oldu"
diyor: "Cst kadrolarmedyave yeni' şef'
aramaktan başka bir şey düşünmüyor.
Kararlan 'taban' yerine TV stüdyola-
nnda ve popüler talk-shovv programla-
nnda alryorlar... Zayıfin sesine kulak
veren yok. Gençlik de bu soldan kaçı-
yor. Solonlara da bir \eniükgetirmiyf>r_
Gûvertede büyük bir boşluk duygusu
var. Gemiciler bu durumda mantıkb
olanı yapıp gemi değiştiriyor..." (Re-
pubblica, 7 Haziran)
nı buna tipik bir örnek.
Türkçede olduğu gibi Italyancada da
bire bir tercümesi olmayan bu anlam-
sız slogan. eski komünistlerden devşı-
rilen ltalyan solunun girdiği "jüzey-
sellik" ve "yabancılaşma" sürecınin
özeti aslında. "Do>x>uspeakEnglish?".
"I Blair!". "I care". "WTıat's left?" gi-
bi kelime oyunlanyla bu slogan yüzün-
den basına aylarca alay konusu olan
"Demokratik Sol"cular, düşgücünde
de zorlandıklannı ele vermiş oluyorlar
böylece.
Fassino: Yeni lider adayı
Bugün ciddi bir dizi knz; genel se-
çimlerde uğranılan yenilgi ve acı iktı-
dar yıllannın bilançosuyla karşı karşı-
ya "Demokratik Sol". Roma Belediye
Başkanlığı'na seçilir seçilmez genel
sekreterlikten aynlan VValter Veltro-
ni'nin bıraktığı liderlik koltuğu boş.
"Zeytin Ağaa"nın lider partisi "başsız"
şu anda. Avrupa'nın "en güçlü sağı-
nuı" Berlusconi eliyle iktidara taşındı-
ğı bir dönemde aylar alacak bir lider-
lik kavgası ve iç hesaplaşmalar bekli-
yor partiyi. Liderlik yanşında yenilgi-
nin faturasını birbirlerine atan kadro-
lar -"oportunist", "vasat", "kifayetsiz
muhteris"- türünden sıfatlarla her gün
birbirlerine saldırıyor.
Önümüzdeki aylar bu kapışmayı hız-
landıracak. Yeni lider kasımda yapıla-
cak kongreden önce çıkmayacak.
Veltroni'nin koltuğuna oturması bek-
lenen en güçlü aday, "Zeytin Ağacı"nın
eski Adalet Bakanı olan Piero Fassino.
Modern, zeki, çalışkan, açık fikirli bir
politikacı olarak tanınan Fassino, "De-
mokratik Sol" için gerçekten de ola-
bilecek en toparlayıcı ve parlak lider
adayı. Ancak henüz ne anlam ifade et-
tiği belli olmayan bir D'Alema faktö-
rü \ar önünde. Siyasi parti liderliğini
genel baskan yerine genel sekreterler
üstlenıyor Italya'da. Genel başkan, ge-
nel sekreterin yanında manevi ağırlık
taşıyor. "DemokratikSol"un genel baş-
kanlığı halen D'Alema'da. D'Alema,
Fassino'yu destekliyor. Ancak düş kı-
nklığı ile özdeşleşen "D'Alema adı",
Fassino için "zehirli bir öpücük" an-
lamına gelıyor.
"Demokratik Sol" içinde
bir başka ayrışma konusu
"Zeytin Ağacı Htifakı" üze-
rinde ortaya sürülen farklı gö-
rüşler. Merkez sol ittifak için-
de erimek ve ittifak partileri
arasındaki öncü konumu yitir-
mekten çekinen D'Alema;
"Demokratik Sol"a model ola-
rak Blair'in "Yeni Işçi Parti-
si"ni hedef gösteriyor. "Zey-
tin Ağaa" içindeki diğer mer-
kezci güçlen Blair tipı güçlü
bir sosyal demokrat partinin
yörüngesinde tutmayı amaç-
lıyor bu modelle. Başlangıç-
tan beri "Zeytin AğacTna inan-
mayan ve her vesileyle ittifa-
kı sabote eden D'Alema'nın
düşmanı çok bu yüzden.
Ne \ar ki ittifakı korumak-
tan başka hiçbir seçeneği yok
merkez sol partilerin.
Berlusconi sağına karşı
merkez solda tek başına hiç-
bir parti, anlamlı bir iktidar
alternatifi oluşturamıyor gü-
nümüz Italyası'nda. "Demok-
ratik Sol"un lider adayı Fas-
sino, D'Alema ile araya me-
safe koyup "Zeytin Ağacı"
içindeki dengelerini korumak
istiyor. Önümüzdeki yaz ay-
lanna Berlusconi sağına kar-
şı geliştirilecek muhalefet
stratejisi yerine; Fassino-
D'Alema tartışmaları ile
"Zeytin Ağacı" - "Demokra-
tik Sol" denge arayışlan dam-
ga vuracak bu yüzden.
Berlusconi 'nin uzun yıllar
iktidarda çakılıp kalmasından
çekinen ltalyan ilericileri, mu-
halefette "Zeytin Ağacı"nın
olgunlaşmasını bekliyor.
Başka da bir seçenekleri
yok. Giorgio Bocca, Alfredo
Rekhlin. NapoleoneColajan-
ni gibi solun prestij sahibi,
köklü isimleri için bu olgun-
laşmanın tek şartı var: "Kim-
Kk,Kderkavgalarmı bir y'ana bırakıp so-
mut toplum projeleri, reformlar ve re-
formculuğa sahip çıkmak._"
"Zeytin Ağacı" için "Yaruu birtikte
yaratalun" logosunu öneren, - uygula-
ma hataları ötesinde - konsepti hâlâ
"yaratıcı ve modern" bulan ünlü ileti-
şim gurusu Jacques Seguela' nın tavsi-
yeleri de benzer yönde. "Kazanmak
için sol birleşmek ve seçmenlere yeni
proje, yeni düşler sunmak zorunda"
diyor özetle ve ekliyor Seguela:
"Berlusconi'nin şirket deviet yöne-
tim modeli iktidarda bir tutarsa, Mes-
sier'den Murdoch'a tüm büyük basın
parronlan bu devrimin peşine düşebi-
İir. İktidara dönmek için sol birleşmek
zorunda. Zeytin Ağacı, bunun için iyi bir
formül. Ama daha profesyoneL, daha
etkin bir tanıünı ve ambalaja ihtiyaç
^•ar..."
"ZeytinAğacı"nın Berlusconizm kar-
şısında vereceği gerçek sınav yeni baş-
lıyor. Yalnız sol değil, ltalyan demok-
rasisinin geleceği de bu sınava bağlı.
BİTTİ
MERHABA
NECATI DOGRU
Takas: Cerahat Kapatma!
Bu denizde ne gam var!
Ne keder! Ne dert!
Bu deniz, bütünüyle muhabbet!
Bu deniz cömertlikten ibaret!
Hazine cömert davranınca; özel
sektör bankalannın sahipleri ile ge-
nel müdürleri bayram ediyor, gök-
yüzüne havai fişek atmaktalar ve
akşam güneşi batarken boğaz ya-
lılannda şampanya patlatmaktalar.
Cömertlik!
Cerahati örtüyor!
Cömertlik!
Tortulan saflaştınyor.
Cömertlik!
Dertlere şifa oluyor.
Cömertlik!
Sanki ölüleri diriltiyor.
Takas: Baştan başa cömertlik,
bankacılık sektöründeki özel banka-
ların cerahatini kapatma ve sıcak
para mikrobuyla halsiz, mecalsiz
düşmüş sistemde ölüleri diriltme...
Olü dirilir mi?
Nefesi keskinler!
Uzman yazarlar!
Eskiden devletin Merkez Banka-
sı'nda, Hazine'sinde, Maliye Bakan-
lığı'nda çalışmış, sonra özel sektör
bankalarında görev almış, şimdi ise
patronları banka sahibi olan gaze-
telerin ekonomi sayfalannda köşe tut-
muşlar, diyorlar ki; "dirilir"...
• • •
Niçin öldü?
Nasıl dirildi?
Yurtdışından borç buldular. Ken-
dilerinin olmayan, borçla bulunmuş
bu dövizleri, iç piyasada sattılar. Bu-
radan elde ettikleri TL'yi Hazine'ye
borç verip (1994 ve 2000 yılları ha-
riç) yüzde 25 ile yüzde 50 oranında
reel faiz kazancı elde ettiler. Dünya
yüzünde böyle büyük reel faiz sö-
mürüsü hiçbir ülkede yaşanmadı.
Büyük kazanç!
Yüksek sömürü!
Tatlı kârlar...
Mutluluk getirmedi, çünkü onlarda
pozisyon oyunlarına girdiler: Ser-
mayelerine oranla çok yüksek kur
riskleri aldılar, bu riskleri saklamak
içinfiktif vadeli işlemleryaptılar, ba-
zı yabancı bankalarla anlaşarak bo-
nolarını yurtdışına taşıdılar. Fakat
krizle birlikte çıpalı kurdan vazgeçi-
lip, dalgalı kura geçilince ve 1 dolar
1 milyon 200 bin liraya çıkınca bü-
yük döviz açığıyla yakalandılar.
Gerahate gömüldüler!
Sıcak para cerahati, önce Turgut
Özal'dan başlayıp, bugüne kadar
uzanan bütün parti liderlerince (De-
mirel, Çiller, Yılmaz, Ecevit, Er-
Meral Hanım
Ne Kadar da
Hassassınız!
Ne güzel... Ne hoş...
Hem sirkeli... Hem limonlu...
Hem soya soslu...
Bol kepçe laf salatası....
Milliyet gazetesi yazarianndan Me-
ral Tamer, cumartesi günü bu köşe-
de; "Cumhurbaşkanımıza Mektup"
başlığıyla yazdığımız; bankaları ve
başka sektörterde işleri de olan ga-
zete patronlarına devlet ihalelerine
girme, borsada spekülasyon yapma
hakkı getiren ve özünde de gazete-
cilere karşı ağır, ilkel, gerici bir san-
sür aracı olarak kullanılacak olan
RTÜK yasa tasansını Cumhurbaş-
kanı'nın iade etmesini rica eden ya-
zıma kendince bir cevap vermiş.
Bol kepçe laf salatası!
Milliyet gazetesi, 250 bin liraya sa-
tılırken zarar ediyor. Bu zarar katla-
namaz hale geldiği için gazetenin yö-
neticileri fryat arttırmak için toplanı-
yorfar. Fakat bu toplantıda yıldınm
bakan, Bahçeli) büyük iç ve dış
borca batırtlmış, dış ve iç borçla alı-
nan paraları verimli kullanamamış
Türkiye maliyesinı ve reel ekonomi-
sini öldürdü. Sonra d'öndü, bu sıcak
para cerahatine aracılık eden özel
sektör bankalannı öldürdü. Açık po-
zisyonla yakalandılar.
Oz kaynaklan erıdi.
Ödenmiş sermayeleri yok oldu.
Yaklaşık 10 milyar dolar döviz açı-
ğına düştüler. Öldüler...
Takas; büyük cömertlik!
Cerahati kapatma!
Ölü bankaları diriltme!
Hazine, takas ıhalesiyle özel ban-
kalann Türk Lırası'yla alınmış borç
senetlerini, dolan 1 milyon 160 bin
lira tutarak dövize çevirdi ve bu dö-
vize endekslenmiş senetlere yılda
yüzde 15 faiz ödemeyı kabul etti.
Büyük hayat öpücüğü!..
Çok tatlı döviz faizi!..
Bu bankalar aynı döviz pozisyo-
nunu götürüp yurtdışında bir ban-
kaya yatırsalardı yılda ancak yüzde
3-4 faiz alabilecekken, şimdi orta-
lama yüzde 14.5 faiz alacaklar. Gö-
türüp eurobond'lara yatırsalardı yıl-
da yüzde 11-12 faiz alacaklardı. Oy-
sa şimdi yüzde 15 alacaklar.
• • •
Böylece özkaynaklannı enflasyon-
dan koruyacaklar, devalüasyona kar-
şı da delinmez bir kalkanın sahibi ola-
caklar. Ölüler böyle dirildi!
Dövizlerde artış riski...
Hazine'ye yüklendı...
Bankalar yaklaşık 6 milyar dolar ci-
varındaki döviz açıklarını kapattılar.
Kemal Derviş, umut ediyor ki, ban-
kalar takas yoluyla sıcak para çar-
pık düzeninden kurtanldığı için şim-
di kendilerine yeni bir saha araya-
caklar. Ellerindekı paraları uygun fa-
izlerie reel sektöre, yani üretime; fab-
rikalara, tezgâhlara, tarlalara, sera-
lara, turizme, ticarete aktaracaklar.
Türkiye büyümeye başlayacak.
Başlayacak mı, başlamayacak mı?
Göreceğiz...
Takas; cerahati kapattı.
Cerahat duruyor: Kamu maliyesi
çökmüş. İç ve dış borçların toplamı
190 milyar dolar. Türkiye'nin milli
geliri 170 milyar dolar. Korkunç du-
rum: borç milli geliri geçmiş. Devle-
tin topladığı vergi. harcadığı parayı
fersah fersah geçiyor. Türkiye mali-
yesi topladığı tüm vergilerle iç bor-
cunun ancak faizini ödeyebiliyor.
Cerahat büyük!
Bu cerahat kapatılamazsa...
Cömertlik aptal uyutma!
KIRMETRE
hızıyla fark edıyorlar kı halk zor du-
rumda, geçim derdine duşmüş. Ve ga-
zetenin fiyatını arttırmak yerine 150
bin liraya indiriyorlar.
Milliyet gazetesi....
250 bin lira iken zararda...
150 bine indiriyorlar...
Yani zaran büyütüyorlar:
Bu zarar nasıl kapanacak? Bu de-
ğirmenin suyu nereden gelecek? 2a-
ranına çıkartılan bir gazete hangi doğ-
rulan savunacak? Meral Tamer Ha-
nım, bunların cevabını yazmıyor.
Halkın ucuzlayan gazeteden çok oku-
masının hassasıyetini dile getiriyor.
Meral Hanım, kirletiyor!
Cumhurbaşkanı Temizledi!
Kirmetre varsa...
Akmetre de olsun...
Türkiye kiriilerietemiz-
lerin mücadelesini yaşı-
yor. Bu yüzden, temizle-
rin sesi olacak, dürüst-
lüğü, hukuku, eşitliği
destekleyecek bir de Ak-
metre köşesi açıyorum.
Işte Cumhurbaşkanı
temizledi.
Yine hukuk dersi ver-
di. Meclis'in 3 iktidar partisinin oy-
larıyla çıkarttığı RTÜK Yasası'nın
medyada tekelleşmeye
yol açabileceğini, medya
patronlannın ihalelere gir-
mesinin basını alet etme
tehlıkesini doğurabilece-
ğini, tanımı yapılmayan
yasaklar ve yüksek ce-
zalarla gazetecilerin sus-
turulabileceğini, rafıne 14
sayfalık gerekçeyle geri
gönderdi. Sezer, kirlen-
meyi önledi.
Temizliği savundu...
Ona teşekkür etmelıyiz.
E-posta: necatidogruc superonline.com
Faks:0212 513 90 98
ANKARA 27. ASLİYE
HUKUK MAHKEMESİ'NDEN
DosyaNo: 1999/448
Davah Ozan Koray Aşkın: Şaranbol Cad. Üçgen Mah. D Blok 27'6 Antalya
Gamze Aşkın tarafından Ozan Koray Aşkın aleyhıne açüan boşanma davasının
yapılan yargılaması sonunda davanın kabulüne, Ankara, Keçıören. Çiçekli Cilt:
009. Kütük: 0142'de nüfusa kayıtlı Mustafa ve tncı oğlu 1980 d.lu Ozan Koray
Aşkın ile aynı yerde nüfusa kayıtlı Ahmet ve Saadet kızı 1983 d.lu Gamze Mev-
lüde Aşkın'ın boşanmalanna, davacı vekili avukatlı temsıl edildiğinden
45.000.000.-TL ücreti vekâlet ile 11.350.0OO.-TL yargılama masrafı ve
1.870.000.-TL harcın sizden tahsiline karar verilınıştir. Işbu karann gazetede
ilan tarihinden itibaren 15 gün içinde temyiz edıleceğine. temyiz etmediğiniz
takdirde karann kesinleşeceğine, karann tebliği yenne kainı olmak üzere ila-
nen tebliğ olunur. 10.5.2001
Basın: 34791