13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 14 HAZİRAN 2001 PERŞEMBE HABERLER DÜNYADA BUGUN ALt StRMEN Bu Kafa ile Gidersek. . . Önce dilerseniz, bana sevindirici gelen olaydan başlayalım. Ünlü pop şarkıcısı Tarkan'ın plajda çekil- miş çalıntı fotoğraflarının Reha Muhtar ta- rafından yayımlanmasına gösterilen genel tepkiyi olumlu bulmamak mümkün değil. Kimi meslektaşlarımızın seslerini iyiceyük- seltmelerini övgüyle karşılamak gerek. Sanatçı Tarkan'ın, özel yaşamı ve tercihle- ri konusunda kimseye hesap vermek zorun- da olmadığını açıklaması da iyi bir örnek oluş- turdu. Türkiye, özel yaşamın korunması konusun- da, daha ciddi yaptırımlar içeren yasal düzen- lemeleri yapmak zorundadır. Önemli olan, kişinin cinsel tercihleri ya da özel yaşamı konusunda sorulan sorulara ve- receği yanıtlardan çok, toplumun, bu sorula- rın sorulmasını kabul etmeyecek bir düzeye gelmesidir. Hepimiz biliyoruz. Sanat dünyasında oldu- ğu kadar siyaset alanında da dışta ya da iç- te, cinsel tercihi genel çizgiye uymayan bir- çok kişi vardır. Tarihimize ciddi olarak baktığımız zaman, tutucuların dudaklarını uçuklatacak örnek- lerle karşılaşabiliriz. Üstelik, cinsel tercihi kendisininkine uyma- yanı 7...' olarak niteleyen toplum, kendisiyle aynı tercihte olan, ama yine de 'i...' sıfatını başka özellikleri yüzünden hak edenlerin na- rına yanmakta olduğunu da artık görmelidir. • • • Şimdi gelelim dehşet verici çağdışı olaya: Naime Salman, daha 15 yaşındayken çok yaşlı bir adamla ailesi tarafından evlendiril- miştir. Yani Naime bir meta olarak satılmıştır. Naime evlendirildiği adamın yanından ka- çar ve anlaşıldığına göre kötü yola düşer, hat- ta fuhuş yaptığı saptanır. Naime'nin üç erkek kardeşi, pek olasıdır ki, aile meclisinin de kararıyla kızkardeşlerini Sa- dabat Viyadüğü'nden atarak öldürürler. Cinayet hunharcadır ve zavallı kurbanın son yakarışı, "Ne olur, bari atarken gözleri- mi bağlayın!" olmuştur. Sanıklar yakalanır ve Istanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanırlar. Mahkeme, üç genci kızkardeşlerini öldür- mekten, TCK'nin 449. maddesi gereğince ömür boyu hapis cezasına çarptırır. Buraya kadar her şey normal. Asıl dehşet verici olay bundan sonra başlıyor. Genç kızın fuhuş yaptığının tespit edilme- si ağır tahrik sayılır ve cezalarda indirime gi- dilir. Bunlara bir de, yaşı küçük sanıklar için in- dirim eklenir ve üç kardeşten biri 12 yıl 6 ay, öbürü 8 yıl 4 ay, en küçükleri A.S ise 4 yıl 5 ay 10 gün hapis cezasına çarptırılır. A.S, yattığı süre göz önünde bulundurula- rak tahliye edilir. • • • Bu olayın izahı şudur: Türkiye öyle bir ülkedir ki, orada genç kız- ların töre gereği öldürülmeleri bir ölçüde ma- zur görülür. Şimdi söyler misiniz bana, bu kafayla Tür- kiye yeryüzünde hangi çağdaş örgütün şe- refii bir üyesi olma hakkını talep edebilir? Bu kafayla gidersek nereye vanrız, dünya üzerindeki yerimiz ne olur? Bu kafanın, Iran'daki molla, Afganistan'da- ki Taleban kafasından farkı nedir? ••• Basın savcıları için açıklayıcı not: Bu yazı hiçbir biçimde görülmekte olan bir davayı tartışmak veya kesinleşmemiş yargı kararını eleştirmek amacını taşımıyor. Amaç, TCK'deki çağdışı hükümleri eleştirmektir. İstanbul Emniyet Müdiirü Özdemir: Suç oranmda yüzde 25 arbş oldu İstanbulHaber Servi- si - Vali kadrosuyla is- tanbul Emniyet Müdür- lüğü'ne vekâleten ata- nan Hasan Özdemir, görevde bulunmadığı son 10 aylık dönemde kentte işlenen suçlarda yaklaşık yüzde 25 artış olduğunu söyledi. İstanbul Ticaret Oda- sı (tTO) Mec- lisSalonu'nda önceki gün yapılan tstan- bul Konseyi toplantısında konuşan Öz- demir, kente heryılözellik- le Güneydoğu Anadolu'dan yaklaşık 300 bin kişinin göç ettiğini belirterek şöyle devam etti: "tstanbul'un emniye- ti ve asayişi, 27 bin 109 personel ve 3 bin 380 araçla sağlanmaktadır. İstanbul'da bulunrnadı- ğım sürede suçlarda yaklaşık yüzde 25 artış olduğu görülüyor. Ar- tan suçlar genellikle kapkaç, vankesicilik. o- to ve evlerden hırsızlık, uyuştunıcu sancıhğı ve sokakta çalıştmlan ti- nercilerin işlediğisuçlar- dır. Bunlarbasitmiş gibi görünüyor. PoBste deöy- le bir kanaat vardır. Bir yer bombalanmış, bir- kaç kişi ölmüş, bütün gücümüzü oraya veririz. Geneldedefa- illeri yakala- nz. Organize suççeteleriya- kalanıyor. Bunlar artık profesyonel halegekti." Uluslararası Polis Birliği (IPA) ve İstanbul Eği- tim Şube Müdürlü- ğü'nce organize edilen "Bilimsel Polislik ve Etik" konulu panelde de konuşan Özdemir, "İlimiz, dünyadaki di- ğer metropollere oranla en huzurlu ve en az suç işlenen il olarak gözük- mektedir" dedi. Tantan'm ardmdan gelen istifalar emniyette yeniden yapılanmayı gündeme getirdi Lstilıl>aı*at ldiçiiltiiKiyorANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sadettin Tantan'ın görevinden alınmasının ardından başlayan isti- falar Içişleri Bakanlığı'nda yeniden yapılanmayı gündeme getirdi. Bu kapsamda Tantan döneminde yoğun olarak çalışan Istihbarat Dairesi ile Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Dairesi'nin küçültülece- ği, buradaki "ekiplerin" dağıtılaca- ğı öğrenildi. Daire başkanlannın is- tifalannın da gündemde olduğu be- lirtilirken geçmişte bu birimlerde ir- ticai personelin yoğunlaştığı yönün- de çıkan haberlere de dikkat çekil- di. Içişleri Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü'nde üst düzey görevlilerin "sistem yerine ekipçiü- ği" tercih ettiği, bunun da kurumu yıprattığına dikkat çekildi. Istifala- nn ardından Emniyet Genel Müdür- lüğü'ne ANAP ve Içişleri Bakanı Rüştü Kazım Yücelen'e yakınlığıy- la bilinen Adana Valisi Oğuz Kaan Köksal'ın getirilebileceği, Ordu Va- lisi Kemal Yazrcıoğlu'nun da Sakar- ya veya Kocaelf ye vali olarak ata- nabileceği bildirildi. Tantan'ın görevinden alınmasın- dan sonra yaşanan istifaların bakan- lıktaki tartışmalan sürüyor. Içişleri Bakanlığı'ndaki tartışmalann Tan- Ecevit ve MİT de istemiyordu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -SadettinTantan Içişleri bakanlığı döneminde gerçekleştirdiği ope- rasyonların yanı sıra "k* istihbara- tm Emniyet Genel Müdürlüğü'ne bağlanmasuu" istemesiyle yaşanan tartışmayla da gündeme geldi. Baş- bakan Bülent Ecevit, "Türkiye'deiç. ve dış istihbaratın birbirinden ayn- lamayacağı'1 gerekçesiyle bu iste- me karşı çıktı. MİT Müsteşan Şenkal Atasagun ve dönemin MİT Müsteşar Yardrm- cısı Miktad Alpay, basına iç istih- baratın devredilebileceği yönünde demeç verirken perde arkasuıda buna karşı çıktıklan ileri sürüldü. Eski Içişleri Bakanı Tantan, em- niyet birimlerinin Hizbullah başta olmak üzere diğer yolsuzluklara yönelik operasyonlannın ardından Gürcistan gezisi sırasında iç istih- baratın Emniyet Genel Müdürlü- ğü'ne devredilmesi gerektiği yö- nünde basına açıklamalarda bu- lundu. MlT Müsteşan Atasagun ve dö- nemin MtT Müsteşar Yardımcısı Alpay, basına verdikleri demeçler- de Tantan'ın bu istemine olumlu karşılık verdi. Bunakarşın emniyet ile MlT arasındaki geleneksel istih- barat çekişmesinin perde arkasm- da sürdüğü iddia edildi. Başbakan Ecevit, bu konudaki tartışmalann anımsaühnası üzerine Türkiye'de iç istihbarat ile dış istih- baratın birbirinden aynlmayacağı- nı belirterek bu isteme karşı çıktı. Ecevit, yasadışı örgütlerin hem yurtiçinde hem de yurtdışında ör- gütlü olduğunu, bunlara karşı yapı- lacak istihbaratın eşgüdüralü olma- sı açısmdan iç ve dış istihbaratın aynlmaması gerektiğini savundu. tan'ın özellikle operasyonlar sıra- sında birlikte çalıştığı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire- si ile İstihbarat Dairesi'nde yoğun- laştığı öğrenildi. Bu iki daire başka- nının istifalarının gündemde oldu- ğu dile getirilirken bu birimlerde ye- niden yapılanmaya gidilebileceği bildirildi. Daha önce özellikle istih- barat Dairesi'nde irticai ve tarikat- çı personelin yoğun olarak örgüt- lendiği, Tantan'ın Istanbul'da özel istihbarat birimleri kurduğu iddiala- n basına yansımıştı. Yeniden yapı- landınna kapsamında bu iki daire- nin küçültüleceği çok sayıda perso- nelin "pasifize" edileceği iddia edi- liyor. Bu yeniden yapılanmada Em- niyet ile MİT arasında Tantan döne- minde perde arkasında yaşanan "iç istihbarat tartışmasrnın da önemli rol oynadığı dile getirildi. îçişleri BakanJığı ile Emniyet Ge- nel Müdürlüğü'nün tepe noktalann- daki kişiler değiştirilirken alt kade- medeki yapının da değiştirilmesi- nin sistemi zarara uğrattığı bildiril- di. Özellikle emniyetteki "ekipleş- me"nin devletteki devamhhğı ak- sattığı vurgulandı. Yolsuzluklarla mücadeleyi herke- sin kendi kurduğu ekiple yapması- nın aynı zamanda birilerini dışladı- ğı belirtilirken bu durumun kurum- da gruplaşmalara yol açtığı bildiril- di. Emniyet Genel Müdürlüğü'nde atama ve terfilerin "ekipçilikten" çı- kanhp "liyakatı esas alan" bir siste- me geçilemediğine de dikkat çekil- di. Tantan'ın ekibi gidiyor Tantan'ın da kendi ekibini kurar- ken Kafkas kökenlileri tercih ettiği, bunun kurumda rahatsızlık yarattı- ğı bildirildi. Tantan'ın, Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Ozkan ve Emniyet Genel Müdürlüğü döne- minde kendi ekibini kuran ve Susur- luk'ta dikkatleri üzerine çeken ba- ğımsız Elazığ Milletvekili Mehmet Ağar ile olan dostluğuna da dikkat çekildi. Tantan'ın görevde kaldığı süre içerisinde oluşturduğu ekibin Içişle- ri Bakanı Yücelen ile birlikte değiş- tirilmesi de gündemde. Istifalann ardından Emniyet Genel Müdürülü- ğü'ne ANAP'a ve Yücelen'e yakın- hğıyla bilinen Adana Valisi Oğuz Kaan Köksal'ın atanabileceği, yine Emniyet Genel Müdürlüğü için adı geçen Ordu Valisi Kemal Yazıcıoğ- lu'nun da Kocaeli veya Sakarya Va- lüiği'ne atanabileceği dile getirildi. Yakııılar da mağdur oldu İstanbul Haber Ser\ isi - Yakınlan Kaybolan Mağdur .\ileleri ile Yardımlaşma ve Dayantşma Derneğinin (MAGDER) Galatasaray Postanesi'nde gerçekleştirmek istediği toplu faks e> lemine polis izin vermedi Basın açıklaması yapmak isteyen gruba müdahale eden polis. yaklaşık 10 kişiyi gözalüna aldL Galatasaray Postanesi önüne dün saat 13.00 sıralannda gelen grubu polis, postane önünden uzaklaşnrdı. "Şehider ölmez" sloganlamla Yunan Konsolosluğu'nun karşısındaki dernek binasına \ ürüyen grup burada yaptığı açıldamada, 23 Ma>ıs tarÛıinde Bingörün Yedisu ilçesinde 20 PKK militanının. güvenük güçlerince künyasal gaz fle öldürüldüğünü iddia ettL Açıklama yapan ve bu sırada Tünel'e doğru yürü\en gruba müdahale eden polis 10 kişiyi gözaltına akü. i* (Fotoğraf: HATİCE TUNCER) 'Bilimsel Polislik ve Etik' panelinde konuşan öğretim üyesi Doç. Dr. Şimşek: Polisiıı iıııajı zedelendiİstanbul Haber Servisi - Marmara Üniversitesi Iletişim Fakültesi öğre- tim üyesi Doç. Dr. Melda Cinman Şimşek, halkın polisi, siyasal iktida- nn sopası olarak gördüğünü belirte- rek polisin uyuştunıcu mafyasıyla si- yasilerin güdümünde işbirliği içinde olduğu iddialan. toplumsal olaylarda cop kullanması ve Susurluk benzeri olaylann polisin imajını zedelediği- ni söyledi. Uluslararası Polis Birliği (IPA) ve istanbul Eğitim Şube Müdürlü- ğü'nce organize edilen "Büimsel Po- lislik ve Etik" konulu panelde konu- şan Şimşek, polis birimlerinin top- lumsal olaylara müdahalede dikkatli davranması gerektiğini kaydetti. "Toplumsal olaylara müdahale, poli- sinvitrinidir'' diyen Şimşek şöyle ko- nuştu: "Araşnrmalarda, emnhet mensup- lan ileparlamentonun imajmm iyi ol- madığı dikkati çekhor. Vatani görevi- ni yaptığı için ordu şeffaf görünüyor. Ordu siyaset üstü. emniyet ise siyasi olarakbüinrvor. Ordu, herhangi bir si- yasi parti ile özdeşleştirilemiyor ve haik orduyıı iktidann aşınhklan ile kriz dönemlerinde çözüm anahtan olarak görme\e devam ediyor. Hal- buld polisL siyasal iktidann sopasıola- rak göriiyor." Panelde konuşan Marmara Üniver- sitesi Iletişim Fakültesi öğretim üye- si Yard. Doç. Dr. Atflla Girgin de top- lumda belli kurallara uygun davranış tarzı olan etik kavramının, her mes- lek için geçerli olduğunu söyledi. Toplumda hoşgörüsüzlüğün hâkim olduğunu anlatan Girgin, "En ufak bir şe>den birbirimize kmyonız. 'Bekçi baba', 'polis amca' gibikav- ramlar da ghti" şeklinde konuştu. 4 1. Perde Operasyonu' kapsamında nitelikli zimmet suçlamasıyla yargılanıyorlardı DiHigil ve Gümüşkaya serbestBURSA (Cumhurivet) - '1. Perde Operasyonu' kapsamında tutuklanan eski Devlet Tiyatrolan Genel Müdü- rü Rahmi Dilligil ile eski Bursa Ah- met Vefık Paşa Devlet Tiyatrosu Mü- dürü Emin Gümüşkaya dün tahliye edildiler. Bursa 4. Ağır Ceza Mahkeme- si'nde dün görülen duruşmaya tutuk- lu sanıklar Rahmi Dilligil ile Emin Gümüşkaya'nın yanı sıra tutuksuz sanıklar Hasan Acar, Hasan Ulusoy, Lütfü Durmaz. Atrf Kahveci, Meh- met Topuk. tsmail Aydın. Celil Sa- man, Fatma Şengül, Adnan Bilgin, Hulusi Ergüç, Necati İlküıc, Cevat Yordam ve Nejat Şengezer katıldı. Duruşmada ilk söz, "niteliklizimmet suçu"na yardımcı olmak iddiasıyla yargılanan tutuksuz sanık tsmail Ay- dm'a verildi. ' Aydın, Ahmet Vefik Paşa Devlet Tiyatrosu Idare Müdürü Hasan Acar'ı dükkânında müşteri olarak ta- nıdığını ve kendisini tiyatro lokaline davet ettiğini belirterek kendisinden kumaş ve inşaat malzemesi faturası bulup bulamayacağını sorduğunu söyledi. Aydın, Acar'ı arkadaşı Meh- met Ünlü ile tanıştırdığını, yüzde 7.5 komısyon karşılığında 9 milyar lira- ya yakın fatura bulunduğunu ve ken- disine de 250 milyon lira verildiğini anlattı. Dilligil ve Gümüşkaya'nın avukat- lanndan Ceyhan Mumcu. tanığın du- yum üzerine konuştuğunu ve söyle- diklerinin kabul edilemez olduğunu öne sürdü. Diğer avukatlar Ramazan Hoça ve Aydnı Polatlıgil de konuyla ilgili Kültür Bakanlığı Teftiş Kuru- lu'nun yaptığı incelemede, sanıklann "zimmet suçu" işlediklerine ilişkin suçlama bulunmadığını ve sanıkla- nn İstanbul 1 No'lu DGM'de "suçiş- lemek amacıyla teşekkül oluştur- mak" suçuyla yargılandıklan dava- nın büyük olasılıkla zimmet suçuna dönüşeceğini belirterek sanıklann tahliyelerini istediler. Mahkeme, tutuklu sanıklar Dilligil ve Gümüşkaya'nın suç türünün de- ğişme olasıhğmı ve tutuklu bulun- duklan süreyi göz önüne alarak ko- Bursa 4. Ağu- Ceza Mahkemesi'nde dün görülen duruşmada, Dilligil ve Gümüşkaya'nın, tutuklu bulunduklan süre göz önüne alınarak tahfiyelerine karar verildL şulsuz tahliyelerine karar verdi. 'l.PerdeOperasyonu' kapsamında gözaltına alınan 15 sanıktan altısı ilk aşamada tutuklanmış, "nıtetikBzim- met" suçlamasıyla Bursa Ağır Ceza Mahkemesi'nde, çete oluşturma id- diasıyla da istanbul DGM'de dava açılmıştı. Bursa 4. Ağır Ceza Mah- kemesi, Dilligil ve Gümüşkaya dı- şındaki sanıklan serbest bıraknuş, İs- tanbul DGM ise tüm sanıklann tu- tuksuz yargılanmalarun kararlaştır- mıştı. Anayasa değişikliği Kürtçe yaytna MHPengeü • MHPGrup Başkanvekili Ismail Köse, "Yasayla yasaklanmış dil kullanılamaz" ibaresinin metinden çıkanlmasınm Kürtçe yasağımn kaldınlması anlamına gelmediğini söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Partilerarası Uzlaşma Komisyonu, anayasanm 32 maddesinin değiştiribnesi konu- sunda uzlaşmaya vardı, ancak tartışmalar sona ermedi. Hükü- metin MHP kanadı. "yasaylaya- sakianmış dil kullanılamaz'' iba- resinin metinden çıkanlmasınm "Kûrtçe yasağmın" kaldunbna- sı anlamına gelmediğini savu- nuyor. MHP Grup Başkanveki- li tsmail Köse, "Anayasanın 1,2 ve 3. maddelerine aykuı hareket edflemez" hükmünün getirildi- ğini belirterek "Anayasanın 3- maddesinde, devletin dfli Türk- çedir. Dolayıâyla Türkçe dışuıda başka bir dille eğitim ya da ya- yın yapüamaz" dedi. Partilerarası Uzlaşma Komis- yonu, alt komisyonun 51 mad- delik anayasa değişikliği pake- tinde 32 madde üzerinde uzlaş- maya vardı. Anayasa değişikli- ği önerilerbin siyasi parti lider- lerine sunulmasuıuı ardından Meclis gündemine ne zaman ge- tirilecegi netleşecek. Uzlaşma Komisyonu, w dü- şünceyi açıklama ve yayma hür- riyeti"ni düzenleyen 26. madde- den "Düşüncelerin açıkianması ve yayümasmda kanunla yasak- iaBmış olan berhangi bir dil kui- ianılamaz" ibaresi ile "basın hürriyetini" düzenleyen 28. maddede "yasayla yasaklanmış dilde yaym vapdamaz" ibareie- rinin çıkanlmasmda uzlaşmaya vardı, ancak bu konudaki tartış- malar sürüyor. 26. maddeye "Anayasamn 1,2 ve 3. maddete- rine aykm davranılamaz" iba- resi eklenirken, MHP aynı iba- renin 28. maddeye de konması- nı istiyor. MHP Grup Başkanvekili Is- mail Köse, "Yasayla yasaklan- mış dil kullanılamaz'' ibaresmm metmden çıkanlmasmın Kürtçe yasağının kaldınlması anlamına gelmediğini söyledi. Köse, "Anayasanm 1,2 ve 3. maddele- rine aykın hareket edikmeyece- ğmi maddeye eldiyoruz. Anaya- samn 3. maddesinde 'Devletin dili Türkçedir' deniyor. Dolayj- sryla, bu ibarenin çıkanlması Kürtçenin serbest bırakılması anlamına kesinlikle geimez. Türkçedışındabir diDeeğitim ya da yaym yapılamaz. Zaten Kürt- çe bir dfl değfl, sivedir'' dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle