Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 10 HAZİRAN 2001 PAZAR
12 PAZAR KONUGU
Rum Kesimi Dışişleri Bakanı Dr. Yanakis Kasulidis Ada da kalıcı bir çözüm istediğini söyledi
Kıbns'tauzlaşmavebarışzor
Kıbrıslı
Türkler
göç edecek
- KKTC'den gittikçe artan sayıda
kişinin bu taraftan Kıbrts
pasaportu almakya da eski
pasaportlarım yeniletmek için
başvurduklan haberleri var. Siz bu
konuda bizi nasıl
bilgilendirebüirsiniz?
- Size bu konuda sayı
veremeyeceğim. Tam rakam
aklımda yok. Dolayısıyla yanhş
bilgilendirmek istemiyorum sizi.
Ama şunu söyleyebilirim ki
başvuru sayısı bugün geçen yıla
kıyasla onla çarpılabilir.
Bu eğilim de, özellikle Kıbns'ın
(Rum kesimi) AB üyeliği
yakınlaştıkça giderek
hızlanacaktır. Biliyorsunuz,
Kıbns AB'ye tam üye olduğu
zaman Kıbns pasaportu hamili
bütün Kıbns vatandaşlan
AB üyeliğinden her tûrlü
şekilde yararlanacaktır.
Avrupa'da serbestçe eğitim
görebüecekler, serbest dolaşım
hakkına sahip olabilecekler,
istedikleri ülkede sağlık hizmetleri
alabileceklerdir. Bu saydıklanm
AB üyeliğinin yararlanndan
sadece birkaçıdır.
Ben bir şeyden korkuyorum.
Kıbnsh Türkler bu durumda daha
çok sayılarda Avrupa'ya göç
edeceklerdir.
Onlann yerine de Türkiyeli
' Türkler adanm kuzeyine
yerleştirileceklerdir.
Böylece de Kuzey'deki nüfus
yapısmda daha da ciddi
değişiklikler olacaktır.
Ama umuyorum ki göç
etmelerine gerek kalmayacak
koşullar oluşur.
Ben şimdi kendi adıma
konuşuyorum. Kıbns'ın
(Rum Yönetimi) AB tam
üyeliği, zamam geldiğinde
Kıbnsh Rumlann Kıbnsh
Türklere, AB üyeliğinden
yararlanmalan için mümkûn
olduğunca çok köprüler atacak
sorumlulukta olacaklannı
umuyorum.
Bu da, AB üyeliğinin Kıbns'ın
bölünmüşlüğünü sürdürmeyeceği
ve birleşik bir Kıbns ve iki
toplumun banşması yolunda
harcanan çabalann sona
ermeyeceği mesajmı verecektir.
Türkiye'nin o zaman geldiğinde,
AB tam üyeliğinin Kıbns'ın
bölünmüşlüğüne son noktayı
koyduğunu beyan edeceğinden hiç
kuşkurn yok.
Oysa tam aksine, böyle
oknayacaktır. Kıbnsh Türkler için
birleşme daha sağlam, daha
dengeli temeller üzerine
oturacakttr.
LEYLA TAVSANOGLUKtins 'ın Rum bölgesinde, olabildiğince çok sayıda yetkiliyle görüşmeye özen gösterdik. Amacımız, tam olarak nabzını », •
tutamadığımız Kıbns 'ın bu tarafının neler düşündüğünü, Kıbns sonınuyla ilgili neyi amaçladığını öğrenmekti. Gerçek
duygularını kendi içlerinde saklamıyorlarsa bu yetkililerin hemen hepsi de AB üyeliğinin Kıbns 'ın bu tarafı için en önemli hedef olduğunu söylüyorlar,
bu arada da ada sorununa bir an önce çözüm
getirilmesini istediklerini vurguluyorlardı. Öteyandan
KKTC Cumhurbaşkanı RaufDenktaş 'ı da göriişme
masasından çekildiği için eleştirmekten
vazgeçmiyorlardı. Hemen hepsinin ağzında da "yeniden
birleşik bir Kıbns " sözcükleri vardı. Lejkoşa daki Rum
Dışişleri Bakanhğı 'ndaki makamında görüştüğümüz
Kıbns Rum Dışişleri Bakanı Dr. Yanakis Kasulidis de
aynı Rum resmi görüşlerini savunuyordu. Eski yıllardan
tanıdığımız Kasulidis bize, kayıtlı sohbetimizden sonra,
1999 Kasımı 'nda AGÎTzirvesi için gittiği Istanbul da
nasıl sıcak bir ev sahipliği gördüğünü anlatmadan da
geçemedi ve günün birinde yeniden Istanbul 'u ziyaret
etmeyi çok istediğini söyledi.
PORTRE / Dr. YANAKİSKASULİDİS
Fransa'da Lyon Üniversitesi TıpFakültesi'nden
mezun oldu. İhtisasını İngütere'deyaptu Daha
sonra, Kıbns Rum Yönetimi Cumhurbaşkanı
Glafkos Klerides 'in Yeni Demokratik Biriik
Partisi'nden siyasete atıldu 1991 'de Rum
Pariamentosu'na milletvekili seçildL 1993'te
Rum Hükümet Sözcülüğü görevine getirildi.
Nisan 1997'de de Rum Yönetimi'nin Dışişleri
Bakanı oldu.
- KKTC'de UBP-TKP koalisyonunun dağılmasını nastl rüşme masasına koyduğu konulan konuşmayı reddeden ta-
değerlendiriyorsunuz?
KASULİDİS-Bence bu, Sayın Denktaş'ın siyasetinin da-
ha da sertleşeceği anlamına gelecektir. Çünkü TKP Genel
Başkanı SayınMustafaAkıncı'yı bız vhmlı birpolitikacı ola-
rak görûyoruz. O makamda daha uzun zaman kalmasını is-
terdik. Ama bunun aksine şimdi Sayın Eroğhı'nunpartisi, Sa-
yın Denktaş'ın oğlunun partisiyle koalisyona giriyor. Dola-
yısıyla da bu, Denktaş'ın siyaset çizgisini destekleyen plat-
formun güçlenmesi demektiı.
- Serdar Denktaş 'ın DP Genel Başkanhğı 'ndan istifa et-
tiğini herhalde biliyorsunuzdur...
- Biliyorum. Ama bizim taranmızdan DP, Denktaş'a en faz-
la sadık ve bağlı siyası parti olarak değerlendmliyor. Bir
UBP-DP koalisyonu Denktaş'ın savunduğu koşullar ve fi-
kirlerin daha da sağlamlaştınlması ve desteklenmesi demek-
tir.
- Birde, KKTC'dekurulduğu duyurulan LlusalHalk Ha-
reketi, anladığım kadanyla bu tarafta endişeyle karşılandu
Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?
- Bu tarafta Ulusal Halk Harekeü'nin kuruluşu pek olum-
lu karşılanmadı. Edinmiş olduğunuz izlenim doğru. Bunu
olumlukarşılamadık, çünkügeçmişte buna benzer Türk Mü-
cahit Teşkilatı (TMT) adlı bir teşkilat
vardı. TMT, genelde kendine Kıbns
Türk tarafinda Kıbnsh Rumlar\ eTürk-
lerinbirbirlerine yakınlaşmasmı isteyen
kişileri hedef seçerdi. Bu örgütün yeni-
den canlandınlması, korkanmyine ben-
zer olaylara neden olacaktır. Denktaş'm
EcevHtarafından desteklenen siyasetle-
rine karşı çıkanlarboy hedefi haline ge-
tirilebilecektir. Bukötübirgelişme. Kıb-
ns'ın öbür tarafinda Denktaş'ın katı ve
sert politikalanna karşı pek çok sesin
yükselmesi burada bizi umutlandırmış-
tı.
şahln polttlfcatar
- Denktaş'ın katı ve sertpolitikalart
derken neyi kastediyorsunuz?
- Yani Kıbns'ın birleşmesi ve iki top-
lumun birbirine yakınlaşmasına karşı
olan politikalanndan söz ediyorum.
- Kıbns 'ta birçözüm olasılığını nasıl
görüyorsunuz?
- Şunu itiraf etmeliyim ki her iki toplum arasmda bir uz-
laşma ve banşma için hep istekli davranmama karşın bu kez
pek de umutlu değilim. Kıbns'ta iki toplumun da kaygılan-
nı-kuşkulannı giderecek, kalıcı bir çözüm gerektiğini biliyo-
rum. Bunlannbaşanlmasının zorunlu olduğuna inanıyorum.
Ama şu an için iyimser değihm, kötümserim. Görüyorum kı
Sayın Denktaş'ın gündeminde böyle bir gelişme yok. Anka-
ra'nın da çok ciddi ekonomik ve siyası sorunlarla uğraştığı-
nı ve Sayın Denktaş'a daha farklı bir politika kabul ettirme
durumunda ohnadığını biliyorum. Sayın Denktaş Ankara'dan
çok sağlam bir destek ahyor. Bu destek hem ordudan, hem
Başbakan Ecevit'ten hem de başka güç merkezlerinden ge-
liyor. Dolayısıyla bu şahin pohtikanın önümüzdeki üç dört
ay içinde süreceğini görüyorum ve bu beni çok kaygılandı-
nyor. Bu durumun böyle sürmesi, Kıbns'ın birleşmesi yo-
lunda harcanan çabalan sekteye uğratacaktır.
- Türkiyetarafmdan baküdığında da Kıbns 'ın bu tarafin-
da, Rumlann AB üyeliğini neredeyse çantada keklik gibi
görmeleri nedeniyleKıbns 'ta birçözümün onlan çokdafaz-
la Ugüendirmediği gibi bir izlenim ediniliyor. Siz buna ka-
tdtyor musunuz?
- Ama deneyimler ve olaylar bunun aksini ispatladı. Gö-
riişme masasını terk eden tarafbiz değiliz. Yine, BM' nin gö-
raf da bız olmadık. Biz her zaman, Kıbns'la ilgili aracılı gö-
rüşmelere kaldıklan noktadan devam etmeye hazır olduğu-
muzu açıkladık. Hal böyleyken neden görüşmelerden çekil-
diklerini anlamamız mümkün değil. Bazen Türk tarafinda
yanhş anlamalar oluyor.
Türklye nin tavrı
- Ne gibiyanlış anlamalar?
- Yani, Kıbns Türk toplumunu egemenhğimiz altma almak
amacında olduğumuz, onlara azınhk muamelesi yapmak is-
tediğimiz gibi yanhş anlamalar. Oysa biz Kıbns'ın her tara-
finı sevıyoruz. Adanın eşıt olarak her ıki topluma da ait ol-
duğunu düşünüyoruz. Kıbns'ın bir tarafını öburünden daha
çok sevmemiz gibi bir duygumuz olamaz. Kıbns Türk tara-
fı işte bunu anlamıyor. Bütün bunlan söylerken Kıbns Ada-
sf nın tümünün Rumlann mah olduğunu da kastetmiyorum.
- Türkiye, sadece kendiistediğiiçin miordusunu Kıbns'ta
bulunduruyor? Büyük devletler Türkiye 'yi bu konuda des-
teklemiyorlar mı?
- Hayır. Ben böyle düşünmüyorum. Bence Türkiye bu po-
litıkayı tek başına götürüyor. Üstelik Türkiye, büyük devlet-
TT
lerinkendisine fazla birşey yapamayacaklannı dabiliyor. Bü-
yük devletler Kıbns'ta olanlardan memnun değil. Bunda hiç
kuşku yok. Ama öte yandan büyük devletlerden ya da büyük
güçlerden söz ederken neyi kastediyoruz? Bugün dünyada tek
bir büyük güç var. O da ABD. ABD, Kıbns'ta bir çözüm ol-
masuıı istiyor. Bu çözümün. BM Güvenlik Konseyı kararla-
nnın çizgilen çerçevesinde olmasını destekliyor. Ama bu a-
maç için de ABD, Türkiye'yle olan ıkili ilişkilerini zedele-
meye hazır değil. Türkiye de bunun bilincinde. ABD'nin ve
belki de bazı başkalannın bu zayıflığı Türkiye'ye politikası-
nı devam ettirme lüksünü sağlıyor. Ama bu sefer, ilk kez bu
politika Türkiye"nin çıkarlanmn aleyhine olacak. Türkiye
adına bundan korkanm.
- Böyle düşünmenize neden olan belirtiler olmalu Bun-
lar neler?
- Çünkü bu politikanın eksilerini ve artılannı terazinin iki
kefesine koyduğunuz zaman. sonunda, bunun Türkiye'nin
AB üyeliğini ne kadar tehlikeye düşürdüğünü, ama öte yan-
dan da Kıbns' ın (Rum kesimi) AB üyeliğini de ne kadar ya-
kınlaştırdığını görürsünüz. Kıbns AB'ye üye olunca, adanın
bir bölümü meşru hükümetin kontrolü altında bulunmaya-
cak. Önümüzdeki bırkaç yıl içinde ilk kez Türkiye'nin bu po-
litikası kendi çıkarlan aleyhine dönecek.
-AB 'nin, böylesineçözümsüz vesorunlu Kıbns'ın bir bö-
lümünü üyeliğe kabul edebileceğine inanıyor musunuz?
- AB'nin çok teşne olacağmı sanmıyorum. Ama bunu ya-
pacak. Çünkü olaylar ve gelişmeler öyle bir noktaya geldi ki
AB, son anda, siyaseten, "Kıbnsüyeliğe aünamaz** diyemez.
AB, bu konuda dediğiniz gibi çok ısteksiz olsay dı üyelik sü-
recini çok önceden durdururdu. Helsinki'den sonra başta Yu-
nanistan olmak üzere bazı AB üyeleri Türkiye'nin üyelik
adayhğını desteklediler. Öte yandan Kıbns. her halükârda AB
üyesi ohna sürecine girdi.
- Burada konuştuğum üst düzeyyetkililer ve kişiler Kıb-
ns Rum tarafının Türkiye'nin AB üyeliğini çok istediğini
söylüyorlar. Peki, Kıbns Rum tarafı, Türkiye 'nin AB üyeli-
ğini neden istiyor?
- Çünkü bize göre Türkiye ne kadar Avrupalı bir ülke olur-
sa, bizim gözümüzde, Türkiye o kadar Avrupalı bir ülke ola-
rak davranacaktır. Yani Türkiye öylesine Avrupalı bir ülke
olacaktır ki askeri harekâtagirişmeyecek, banşçı >ollarla so-
runlara çözüm getirecek, politikalannda katı olmayacaktır
Avrupa'da büyük ülkelerin yani sıra küçük ülkeler de var. A-
ma hiçbir büyük Avrupa ülkesi küçüğüne, Türkiye'nin Kıb-
ns'a davrandığı gibi davranmıyor. Yıllar önce, Avrupa'nin i-
ki gücü olan Fransa ve Almanya. Lüksemburg gibi küçük bir
devleti aralannda eziyorlardı. Bugün ise Fran-
save Almanya, Lüksemburg'a eşit olarak ola-
rak davranıyor.
Cörüşmeler
- Kıbnsh Türklerle Rumlar arasmda sivil
düzeyde temaslar oluyordu. Bu temaslar sü-
rüyor mu?
- Bildiğım kadanyla bu temaslar sürüyor.
Kıbns Hükümeti (Rum Yönetimi) bu temas-
lann sürmesini cesaretlendiriyor. Bu temas-
lar yoluyla iki toplumun insanlan bırbirleri-
nin duygulannı, düşüncelerini, kaygılannı,
korkulannı öğreniyor, anlıyor. Bu da, Kıb-
ns'ta bir uzlaşmaya vanlmasına yardımcı ol-
ması bakımından temelsel önemde. Bu prog-
ramlardan pek çoğu başarıh oldu. Bazılan
pek başanh olamadı. Bu tarafta bu tür temas-
lardan korkanlar da var. Bunu yadsıyacak de-
ğilim. Ama pek çok kişi de temaslann sürme-
sinde çok istekli. Bunu yapma haklan var.
Onlara, bu temaslara girmemeleri konusun-
da baskı yapamazsınız. Böyle bir hakkınız
yok çünkü. Ama öbürtarafta (KKTC'de) bu tür temaslara ka-
tılan Kıbnsh Türkler "beşinci koJ" ya da "isyankâr" olarak
niteleniyorlar. Bu da can sıkıcı bir durum. Bu ınsanlann ne
tür baskılar altında olduklannı anlayabiliyorum.
- Siz, BM Genel Sekreteri'nin gözetimindeki aracılı gö-
rüşmelerin yeniden başlama olasılığını nasıl görüyorsu-
nuz?
- Eğer Sayın Denktaş, ne bizim ne de uluslararası camianın
kabul edebileceği önkoşullanndan vazgeçer ve görüşme ma-
sasına, görüşmelerin kesildiği noktadan yeniden başlamayı
kabul ederse bu görüşmeler devam eder. Ama size daha ön-
ce de söylediğim gibi onun böyle bir adım atacağını düşün-
müyorum. Hiç olmazsa önümüzdeki birkaç ay bunun böyle
olacağını söyleyebilirim. Sayın Denktaş şunun ayırdma var-
mahdır: BM Güvenlik Konseyi kararlannca tarif edilen pa-
rametreler vardır. Bunlar görüşme masasında görüşülebilir.
Hollywood'da bile hiçbir sinema yönetmeni film başlama-
dan mutlu sonu açıklamaz. Dolayısıyla Sayın Denktaş daha
görüşme masasına oturmadan nasıltanınma olduğunu, iki ay-
n egemenlik bulunduğunu açıklayabilir ya da iste>ebilir?
Önce görüşmelerin başlaması, pazarhklann olması, ondan
sonra da bir sonuca ulaşılması gerekir. Bunun yapılması çok
önemhdir.
İŞTANBUL YAKASIİL TELEKOM
MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN TELEFON VE
KÜRESEL KAKTLARIN İNTERNET
OKTAIvnNDA SATIŞIYAPILACAKTIR
Bıhndığı üzere teknolojımn ve ıntemet kullanımının hızla gelışmesıyle taaüm dünyada tı-
cari falaı>etlen destekle\ecek eğıtim, kamuoyunu bilgılendinne, tanıtım-reklam, satış vb.
amaçlar ıçın elektronık onamlarda elektıonik ticaret olarak adlandınlan uygulamalar hızla
yaygınlaşmaktadır Olkemizde de elektronik tıcaret konusunda özel işletmelerde intemet
üzennden uygulamalar başlanlmıştır. Şırketımızin de telekoraünıkasyon pazannda ıyi bu
yer edınebılmesı \e prestıjının arttmlması amacıyla hızmetlerimızın tanıtım ve satış ışlem-
lennin ıntemet ortamında \ apılmasına ılışkın çalışmalar başlatılmıştır. Bu amaçla ilk etap-
ta şırketımıze aıt telefon ve küresel kartlann ıntemet ortamında satışlannın yapıldığı sanal
mağazamız www tt-maıket.gov.tr adresınde 23.02.2001 tanhı ıtıbariyle hızmet vermeye
başlamış olup. vaklaşık 1 mılyar TLİık satış gerçekleşmiştır. Sanal mağaza uygulamasııu
başlatan ilk kamu kuruluşu olma ayncahğının bihnci ıle, hızla gelişen teknolojiden yarar-
lanarak müştenlenmıze her zaman kalıteh hızmet vermeyı amaçlamaktayız Mağazamızda
ılenkı aşamalarda. şırketımıze aıt hızmetlenn tanıtım ve satışlannın yapılması planlanmak-
tadır. Sanal mağazamızda bütün dünyada geçerlı, en giıvenli iletışım protokollen kullanıl-
maktadu. K.uUandığımz ıntemet enşım programı ıle mağazamız arasındakı bılgı alışvenşı
SSL ginencesı altında olup. bütün ven akışı şıfreli olarak yapılmaktadır. Kart numarasuu
mağaza görevlılen dahı göremez. Sonrakı aşama olan para transfen ışlemınde dünya stan-
dardı olan SET protokolü kullanılmakta. böylece sahte veya çalıntı kart kullanırru, lımıt aşı-
mı gibi dururnlar engellenmektedır
Mağazamızdan > apılacak ahş% erişlerde \erilecek sıpanşler en geç 48 saat içerisinde kar-
go ıle adrese ulaştınlmakta olup, kargo masraflan müştenlere aıttır. Söz konusu ücret, si-
panşın teslımı esnasmda ödenmektedir.
îlan olunur
TÜRK TELEKOMÜNt KASYON A.Ş.
Istanbul Y akası tl Telekom Müdürlüğfi
Basm: 33104
Bilgisayar Kullanan Gerçek Aydınlar!..
NASIL KULLANIYORSUNUZ Bılgisayarınızı ?
1 - 2 parmakla BİÜNÇSİZCE mi ?
10 parmakla + bakmadan UZMANCA mı ?
Aradaki farkı düşünmek istemiyorsanız:
YAZIK DEĞİL Mİ
•pGaranti tirâlk
T.C. Kültür Bakanlığı'nm himayelerinde düzenlenen
5^LMus|ararası Çevre Filmleri Festivali
10 Haziran 2001, Pazar
ı,,n.A.ı,ıos».«l
n«J
ı«.tf.«<sı.«CTsı...l l y ı l 76.231 Gence ^Aeslek-lş
www.sampiyon-kurslari.com.tr - sampiyon@superonline.com
ONPARMAKLA + BAKMADAN
BILGISAYAR KULLANIMI
İŞLETMENÜK + MUHASEBE
DAKTİLO + YABANCI DİL
Beyoğlu Beyoğlu Sineması
14 30 Munıh
16 45 Eskıcı
19 00 Munıh
21 15 Eskıcı
Levent Kültür Merkezi Sinema TÜRSAK
11 00 Ağır Roman
14 00Hayat Ağacı
1630SuzhouNehrı
19 00 Hayat Ağacı
21 00 Suzhou Nehrı
Günlük Program
Alman Kültür Merkezi
15 00 Park
Dolap
17 OOVahşı Hayaller
19 30BüyükHayvan ' '
Istanbul Bilgi Üniversitesi
14 30 Alacakatanlık
16 45 Yaşayan Avrupa KuzeyKutbu
Buzlar Ulkesı*
Yaşayan Avrupa Yeşıl Topraklar*
Beyazıt:517 92 57 Kadıköy: 336 11 50 Şişli: 230 90 37 Bakırköy:
517 92 58 .!?••?•) 338 08 42 234 30 49
SÛYOKŞEHİR W W * Işareth Fılmter ontınal dıllennde gosteritecektır
T ü m g ö s t e r i m l e r