15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 MAYIS 2001 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HiJVV-fl ı UİTJJ. / ekonomi(gjcumhuriyet.com.tr 13 Borusan- Koç Allianz ışbırlıgı Ekonomi Servisi- Koç Allianz ile Borusan Oto- motiv, BMW ve Land Rover marka araçlan kapsayan 'Europlus' an- laşmasını imzaladı. Anlaşma uyannca Borusan Otomotiv bayi- lerinden kullanılmış araç satm alan BMW ve Land Rover sahiplerine, üretici firma garanti sü- resi sona erdikten sonra bir yü veya 30 bin kilo- metreye kadar garanti sağlayacak.Bu olanak- tan mevcut kullanılmış araç sahipleri de yarar- lanabilecek. "Europlus yardınT da arızahalinde aracm bulunduğu nokta- da yardım, aracm yerin- de tamir edileraemesi durumunda arıza il sınır- lan dışındaysa araç kira- lama, onanm aynı gün tamamlanamaz ise otel- de konaklama ve diğer hizmetleri kapsıyor. Anlaşma töreninde konuşan Koç Ailianz Genel Müdürü Kemal CMgaç, söz konusu işbir- liğinin tûketiciler için önemli bir hizmet niteli- ği taşıdığını ifade ederek anlaşma ile AB standart- larmda bir sigorta siste- mini Türkiye'ye taşıma- run mutluluğunu yaşa- dıklannı dile getirdi. Emlak Bankası aracılığıyla kredi alan 98 armatörden yalnız 7'si düşük düzeyde bir ödeme yaptı Denizcfler ödememekte kararh• Yıllar önce 128 milyon dolar, 635 bin mark ve 60 trilyon lira kredi alan toplam 98 armatör, şimdiye kadar yalnız 1 milyon dolar, 40 bin mark anapara ödedi. Mart sonunda sadece 7 armatörün anapara ödemesi yaptığı kredilere şimdiye kadar ödenen faiz miktan yalnız 6 milyon dolar. OLCAY BÜYÜKTAŞ Ne apar topar aldırdüdan Ba- kanlar Kurulu Karan'nın uygu- lanmaması ne de Emlak Banka- sı'nın son dönemde ısrarlı bir şe- kilde üstlerine gitmesi, armatör- lerin aldıklan kredıyi ödemesini sağlayamıyor. Bu yıl mart sonun- da ödeme yapması gereken 98 armatörden yalnız 7'sinin anapa- ra ödemesi yaptığı görülüyor. Toplam 128 milyon dolar, 635 bin mark ve 60 trilyon lira kredi alan armatörlerin bugüne kadar 1 mil- yonu anapara olmak üzere 7 mil- yon dolar, 40 bin markı anapara olmak üzere 100 bin mark ve 12 milyar lira tutannda ödeme yap- tığı görülüyor. îlk kez 1990'h yıllarda alınan ve bir 'yılan hikâvesi'ni andıran kredilerin tahsili bir türlü sağla- namıyor. Aralannda Kalkavan Transport, Kalkavan Vapurculuk, Kaptanoğlu Deniz Ticaret, Soh- torik Denizcilik gibi kamuoyu ta- Denizcilerin kredi karnesi Kredi miktan Dolar Mark 128.372.713.130 635.643.680 TL 60.635.555.321.000 Tahsilat ana para Dolar Mark 1.190.380 40.395 TL Tahsilat miktan Dolar Mark 6.734.987 64.426 12.095.000.000 İlk kez 1990'h yıllarda alınan ve bir 'yılan hikâ- yesi'ni andıran kredilerin tahsili bir riirlü sağla- nanuyor. Aralannda Kalkavan Transport, Kalka- van Vapurculuk, Kaptanoğlu Deniz Ticaret, Soh- torik Denizcilik gibi kamuoyu tarafından biHnen isimlerin de yer aldığı toplam 98 denizcinin almış olduğu krediler tahsil edilenüyor. rafından bilinen isimlerin de yer aldığı toplam 98 denizcinin almış olduğu krediler tahsil edilemiyor. Denizcilerin "borcumuz borç, ödeyeceğiz" dedikleri krediler, Alman Hamburgische Landes- bank'tan (HLB) alınmış, ödeme güçlüğü çekilince, o dönem 200 milyon dolar civannda olan kre- diye, Mesut Yılmaz'ın başbakan olduğu dönemde Emlak Banka- sı'nın aracılık etmesi sağlanmış- tı. 1998 yılında yapılan bir işlem- le denizcilere ek krediler de veril- miş ve gemilere daha önce HLB kredi karşılığı ıpotek koyduğu için, Emlak Bankası başka temi- nat almaya da gerek görmemişti. 'Denizcilik batar' tehdidi Kredi borçlarmın ertelenmesi amacıyla yoğun bir kulis yürüten ve 5 yıl vadeye yaymak üzere Ba- kanlar Kurulu karan alınmasını sağlayan Deniz Ticaret Odası (DTO) yöneticileri, karann uygu- lanmamasından rahatsız. "Bu sı- ralar krizde olmayan sektör yok" diyen DTO Başkanı Cengiz Kap- tanoğlu, bazı çevrelerin kasıtlı olarak üstlerine gittiğini dile ge- tirerek zorda olduklan halde borçlannı ödemeye çalışacakla- nnı söylüyor. Kendilerinin büyük bir sıkıntıya sokulduğunu ileri sü- ren Kaptanoğlu, bu tavnn devam etmesi halinde denizcilik sektö- rünün batacağını da söylüyor. Öte yandan kredileri ödemeyen denizcilerin her geçen gün filola- nnı genişlettiği, ipotekli gemileri Türk karasulanna sokmadığı, kişi- sel olarak sahip olduklan zengin- likleri koruduğu ileri sürülüyor. Birlikteyalışülar' 3 Mart 2000 tarihinde Yüksek Planlama Kurulu'nun karanyla üçer aylık bir ödeme planına bağ- lanan kredilerini bir türlü ödeme- yen denizcilerin, dönemin yöne- ticileri ve Emlak Bankası tarafın- dan kollandığı ileri sürülüyor. Dönemin Emlak Bankası Müdü- rü Erdin An ve Denizcilik Kre- dilerinden Sorumlu Daire Başka- nı KadriÇehikçi'nin denizcilerin memuru gıbı çalıştığı, onlar adı- na görüşme yaptığı, hatta Çeltik- çi'nin bu işler için 3 milyon mar- kı elden aldığı ileri sürülüyor. Türk armatörlere 169 milyon 750 bin dolarlık kredi verilme- sinde bankayı teminat yönünden riske sokarak görevinı kötüye kullanmakla suçlanan ve üç yıl hapsi istenen Erdin An, DTO'ya yurtiçi ve yurtışı kredilerini takip etmek üzere danışmanlık görevi veriyor. Ticarileşen sanal dünyaya karşı akademik çevreler farklı ağlarla birbirine bağlanıyor înternette yeni nesil sahada Emlakbank'ta çalışanların eylemi sürüyor B Ekonomi Servisi - Emlakbank'ın tasfıye sürecine yönelik tepkı gösteren banka çalışanlan, eylemlerini dün de sürdürdü. Şehir merkezlerindeki şubelere siyah bayrak asan Emlakbank personeli, Ankara'nm Ulus semtindeki tarihi Ziraat Bankası önüne de siyah çelenk bıraktılar. Kuru çay fiyatJarına zam • RİZE(AA)-Çay lşletmeleri Genel Müdürlüğü (Çaykur) tarafından kuru çay fiyatlanna yüzde 8.10 ileyüzde 12.90 oranında zam yapıldı. Çaykur"dan yapılan açıklamaya göre, işletme mamulü çay fiyatlarına ekonomik koşullardaki gelişmeler ve girdi maliyetlerindeki artışlar nedeniyle dünden geçerli olmak üzere zam yapıldı. Buna göre 1 İriloluk Rize turist çayınm yeni fiyatı 3 milyon 775 bin liraya yükseldi. Türkiye Çeklere gaz satacak • ANKARA (ANKA) - Artan doğalgaz talebinin karşılanması amacıyla doğudan ve batıdan yeni anlaşmalarla alacağı gaz miktannı arttıran Türkiye'nin, Çek Cumhuriyeti'ne doğalgaz satışı gündeme geldi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Zeki Çakan, Çek Cumhuriyeti'nin Türkiye'den doğalgaz almak istediğini bildirdi. NİLÜFERŞENSÖZ Ticari kaygılann iyice hâkimleştiği internetin pa- bucu dama atılıyor. 7'den 77'ye her kesime ulaşan ve ancak "iyice" ticari hale ge- len internetin yeni nesli olan Internet2, tüm dünya- da hızla yayılmaya başladı. ABD'deki üniversite ve araştırma merkezlerinin önderlik ettiği Internet2 sa- yesinde internetteki hız so- rununun önüne geçilirken pek çok teknolojik yenili- ğin gerçekleştirilebilmesi için zemin sağlanıyor. Sanal gerçeklik, yüz yü- ze telefon görüşmesi ve te- le-ameliyat (telesurgery) gibi yeni gelişmelerin ha- yata geçirilebilmesi için üniversiteler, araştırmalan- nı Internet2 üzerinden ger- çekleştiriyor. Internet2'yi oluşturan ağlardan biri olan Abilene'deki hızın, inter- nette ortalama bir modem- le gerçekleşen hızın 45 bin katı daha fazla olduğuna dikkat çekihyor. Pek çok yeniliğı genden takip eden Türkiye'ye ge- çen günlerde Înternet2'yi yaşama geçiren kurucu üniversitelerden biri olan Indiana Üniversitesi Felse- fe ve Bilgi Teknoloj ileri Profesörü Michael A. McRobbie geldi. Felsefeve Bilgi Teknolojileri Profe- sörü McRobbie, Antal- ya'da Avrupa Araştırma ve Eğitim Ağı Birliği'nin (TERENA) düzenlediği bir konferansa katıldı. Profe- sör McRobbie, Internet2'yi ve dünyadaki yeni teknolo- • Internet2'yi oluşturan ağlardan biri olan Abilene'deki hızın, internette ortalama bir modemle gerçekleşen hızın 45 bin katı daha fazla olduğuna dikkat çekiliyor. Înternet2'yi yaşama geçiren kurucu üniversitelerden biri olan Indiana Üniversitesi Felsefe ve Bilgi Teknolojileri Profesörü Michael A. McRobbie, Türkiye'nin yeni gelişmeleri geriden takip ettiğine işaret ederek yeni nesil interneti anlattı. jik gelişmeleri Cumhuri- yet'e anlattı. -Internet2'ye neden gerek duyuMu ve nasıl kuruJdu? - Internet, ABD'de hükü- metin savunma birimleri- nin ve araştırma üniversi- telerinin birbirleriyle bilgi- yi paylaşmalan için kurul- muştu. Sonralan tüm dün- yayı etkisi altına aldı. Tica- ri ve bireysel kullanım ağır- lık kazandı. Ticaretin inter- nete taşınmaya başlaması ve bireysel kullanımın yo- ğunlaşması internetteki tra- fığin ilk haline göre kat kat artmasma neden oldu. Araştırma yapan üniversi- teler de internetteki düşük hız ve trafik nedeniyle ye- ni uygulamaları hayata ge- çiremez hale geldiler. Bu nedenle yeni nesil internet doğdu. 1996 yılında ABD'deki 35 üniversitenin konsorsiyumuyla oluşturu- lan tnternet2, bugün 180'i aşkın üniversiteyi kapsıyor. Bu oluşturulan konsorsi- yum Cisco Systems, Qwest, Nortel ve IBM gibi şirketler tarafından destek- leniyor. Şirketler ve üniver- siteler proje için yılda 300 milyon dolar harcıyor. - İnternette kimi zaman basit bir dosyayı dahi bilgj- sayara yüklemek "ıstırap" haline gelhor. İnternet2'de- ki hızı anlaür nusuuz? - Abilene, Internet2'yi oluşturan pek çok ağlardan birini oluşturuyor. ABD'de- ki üniversiteleri ve araştır- ma merkezlerini yüksek hızlı fiber optik kablolarla birbirine bağlıyor. Bu ağda hız, ortalama bir modemle gerçekleşen hızın 45 bin ka- tı fazla. Örneğin Britanica ansiklopedısinin DVD 2000 Edisyonu 4.5 gigaby- te veri içeriyor. Eğer şimdi- ki gibi evlennizden saniye- de 56 kilobit hızla bağlan- manız halinde bu ansiklo- pediyi yüklemeniz yaklaşık olarak 8 gün sürüyor. An- cak bir araştırma üniversi- tesiyseniz Internet2'yle bu ansiklopediyi yüklemek sa- dece saniyelerinizi alıyor. - Dünya akademik çevre- leri Internet2 konsorsiyu- mu çerçevesinde farklı bil- gi ağlarrv la birbirine bağla- nıyor. Türkiye bunun nere- sinde? - Avrupa'daki araştuTna ağı olan GEANT'la pek çok üniversite ve araştırma merkezi birbirine bağlı. Türkiye'de de bu konuda çalışılıyor ancak Türki- ye'deki üniversitelerin ço- ğunluğu bu ağın dışında. - Sıradan insan tnter- net2'den vararlanabilecek mi? - Üniversiteler interneti yarattı ve bu teknolojinin halka inmesi için 5 yıl geç- ti. Ancak artık üniversiteler internetten eskisi gibi ya- rarlanamıyorlar. Netteki yoğunluk nedeniyle artık yüksek hızlar yok. Bu ne- denle akademik çevrelerin yeni uygulamalan geliştir- meleri yavaşladı. Inter- net2'den akademik çevre- ler dışında yararlanılması mümkün değil. Ancak bu- radakı yeni uygulamalar, ti- cari internete taşınacak. - Önümüzdeki yıllarda internette nasıl yeniliklerle karşı karşrya kalacağız? - TV, radyo, telefon ve şımdı kullandığımız pek çok araç bize internet ara- cılığıyla hizmet verecek. Önümüzdeki yıllarda in- sanlar, televizyonu inter- netten seyretmeye başlaya- caklar. Bugün internet da- ha çok bilgiye ulaşmak için kullanıhyor ancak önü- müzdeki yıllarda ise insan- lara internet üzerinden ulaşmak ve iş yapmak ağır- lık kazanacak. Yeni nesil internette nelerin olacağmı şimdiden hayal etmek güç. enigemilergeliyor Taşımacılık sektöründe faaliyet gösteren Arkas Gnıbu, füosundaki Türk bayraklı gemi sayisını 10'a çıkanyor. Alman tersanelerinde inşa edilen 4 yeni gemiden ilki ağustos ayuıda teslim ediliyor. Diğer 3 gemi ise getecek yıl ağustos ayında teslim edilecek. Halen filosunda 6 Türk bayraklı gemi bulunan Arkas Gnıbu, gemilerin inşasıile ilgili finansman anlaşmasını Alman De\let Banka» KfVV ile 15 Aralık 2000 tarihinde imzalamışü. Arkas Grubu'nun filosuna kanlacak 4 yeni geminin her biri 1170 TEU (İTEU 1 adet 20'lik kontevnıra eşit). Almanya'da Peen-VVerft GmbH VVolgast Tersanesi'nde inşa edilen 16.900 dwt'luk gemilerin en düşük seyir süratleri 19 deniz milL TARIŞ tasfiyeye direnecek Ekonomi Servisi - IMF ve Dünya Bankası 'nm dayatmalanyla tasfiye edilmesi planlanan tanm satış kooperatiflerinden TARİŞ yetkilileri. "karara karşı direneceklerini" bildirdiler. Bankası ve fabrikalan kapatılmak istenen TARİŞ Incir, Üzüm, Pamuk, Zeytin ve Zeytinyağı Tanm Kooperatifleri Birlikleri yetkilileri, Tarişbank'ın kapatılmasının söz konusu olamayacağını dile getirdiler. TARİŞ Genel Müdürü Ayhan Özer. "Dünya Bankası ile ilgili proje bağlamında üretimimizle ilgili dayatmalar bulunuyor. Bu zorluklan aşacağız" dıye konuştu. TARİŞ Pamuk Tanm Şatış Kooperatifleri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Bakanoğlu da "Dünya Bankası ve IMF bizbn özerkliğimizi eiimizden aunıştır. Özerkleşmeden iki ay sonra Dünya Bankası'ndan ild-üç uzman TARİŞ'in başına geldi. Size para vereceğiz, denetliyoruz" dediler. Ama bir seneden fazta oldu, paramızı vermediler. Hükümet Dünya Bankasf na karşı getiyonız diye 4 ay paramızı vennedi" bılgısini verdı. ÎLGİTOPLUMUNA DOĞRU/ÖZLEM YÜZAK ozlemvufa \ahoo.com Ekonomiden so- ' rumlu Devlet Ba- kanı Kemal Der- viş'in geçen hafta salı günü açık- ladığı Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı, 4 ana alanda yapısal düzenlemeleri hedefliyor: • Mali sektörün yeniden yapı- landırılması. • Devlette şeffaflığın arttırılma- sı ve kamu finansmanının güçlen- dirilmesi. • Ekonomide rekabetin ve et- kinliğin arttırılması. • Sosyal dayanışmanın güçlen- dirilmesi. Programın içinde her ne kadar "bilişim teknolojileri ve bilgi toplu- munun yaratılması" sözcükleri geçmemiş olsa da hedeflenen bu 4 yapısal düzenlemenin gerçek- leştirilebilmesi, aslında bilişim sektörünü çok yakından ilgilendi- Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı ve Biigi riyor. Herkese vergi numarasından devlet harcamalarının şeffaflığına, kamu ihalelerine kadar bütün alanlarda etkin bir bilişim altyapı- sının ve bilgi toplumunun varlığı tartışılmaz bir gerçek. Yolsuzluklann, rüşvetle iş bitiri- ciliğin prim gördüğü, akla gelebi- lecek her türlü düzenbazlığa kar- şı sessiz kalınan bir geçmişin ay- dınlık bir geleceğe dönüştürülme- sinin ne denli zor, ne denli sancılı olduğu ise zaten şu anda içinde yaşadığımız süreçte herkes tara- fından görülüyor. Gelin kısa bir ara verip bundan yaklaşık bir yıl kadar önce TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi ile Be- yaz Nokta Vakfı'nın ortaklaşa dü- zenledikleri ve "Toplumda bilim egemenliği sağlansaydı, bugün ül- kemizin görüntüsü nasıl olurdu?" sorusunun tartışıldığı panelin sonuç bildirgesinden birkaç küçük notu aktararak hafızalan tazeleyelim: Bir yıl önceye döneilm Sanayi, devlet, TBMM, üniver- siteler, bilim kurumlan, basın ve si- vil toplum örgütlerinden 30 kadar toplum önderinin katıldığı toplan- tıda, yukandaki sorunun yanıtı ola- rak 9 madde üzerinde görüş birli- ğine varılmıştı: 1. Toplum daha sorgulayıcı ve araştıncı; 2. Dogmalara daha az bağımlı olurdu. 3. Yasalar ve ku- rallar daha etkin uygulanırdı. 4. Doğal afetlerden bu derece zarar görmezdi. 5. Araştırma ve geliştir- me (AR-GE) yaygın, etkili ve ka- zandırıcı olurdu. 6. Toplum, özgü- veni gelişmiş, dışa bagımlılığı den- geli olurdu. 7. Demokrat ve çeşit- liliğe saygılı olurdu. 8. Toplumda kadının yeri daha yüksek olurdu. 9. Etkili ve verimli bir eğitim siste- mi uygulanırdı. "Bilim neden egemen olama- dı" sorusuna yanıt olarak ise dev- lette katı hiyerarşik yapı, tarihteki önemli toplumsal dönüm noktala- nnın (Rönesans, Sanayi Devrimi, Bilgi Devrimi vb.) farkına varılma- mış olmasını, Değerler Sistemi içinde Akılcı Düşünce'nin yer al- mayışını örnek gösteren katılımcı- lar, konu ile ilgili önerilerini hepsi birbirinden değerli 30 madde al- tında toplamışlardı. Yoğun bir beyin fırtınasının ger- çekleştirildiği toplantının ardından ise katılımcılar konferansının ku- rumsallaşmasına; konuya toplum- da duyarîık yaratılması için çeşitli girişimlerde bulunulmasına; bir web sitesi ve haberleşme ağı oluş- turulmasına; bir sekretarya kurul- masına; siyasi temaslar yapılma- sına; başka sivil toplum örgütleriy- le bilgi paylaşılmasına karar vere- rek dagılmışlardı. Katılımcılardan birine aradan geçen bir yıl içinde neadımlaratıl- dığını sordum. Aldığım "Öylece kaldı" yanıtı aslında belki de Tür- kiye'nin en önemli gerçeklerinden birinin dışavurumu: Birdüşüncenin, birprojenin, bir oluşumun yalnızca dogduğu nok- tada kalmayıp toplumun daha ge- niş kesimlerine yayılabılmesi için gerekli hassasiyet, özverı, katılım- cılık ve motivasyon eksikliği... Bu aynı zamanda, Bakan Derviş'in açıkladığı "Güçlü Ekonomi Prog- ramı"nın başanya ulaşabilmesinin öncelikle zihniyetlerin değişmesi- ne bağlı olduğunun da somut bir göstergesi... Hem OECD'nin hem de G-7'le- rin son toplantılannda üzeri tekrar tekrar vurgulanan konulann başın- da "bilişim teknolojilerinin sağlıklı bir bilgi toplumu oluşumu için yal- nızca bir araç olduğu" ve "geliş- mekte olan toplumların bilginin ve deneyimlerin paylaşılmasına özel önem vermeleri" geliyor. Karşı kıyıda ise daha önce kendisini "ömür boyu devlet başkanı" ilan eden Türkmenbaşı na şimdi de peygamber sıfatının eklenmesi ve demokrasiden uzak bir toplum. Ne diyorsunuz? Seçim sizin...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle