15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 20 MAYIS 2001 PAZAR O L A i L ı A K \ti C r O K U S L j İ L K [email protected] 'Genel Durum ve Görünüm...' Yekta Güngör ÖZDEN Hukukçu Y üce Atatürk'ün 15-20 Temmuz 1927'de CHP Ikinci Kurulta- yı'nda36saat33 dakika süresin- ce, sonu "Ey Türk Gençüği'' di- ye kendini genç sayan herkese ses- lendiği Büyük Söylev (Nutuk)... Benım de her fırsatta öğrencilere, gençlere "Okuyunuz,istediğinizi, her şeyi okuyunuz ama ne olduğu- muzu, nereden gelip nereye gitti- ğimizi bilmek için Atatürk'ün Bü- yük Söytevi'ni mutlaka okuyunuz" önenlerımi sürdürdüğüm konuş- ması, bu yazının başına aldığım sözlerle başlamaktadır. îlk tümce- si "1919yıhM#yısrnın 19'uncugü- nü Samsun'a çıktım. Durum ve genel görünüm: Osmanb Devie- ti'nin içindebulunduğu gnıp, Dün- ya Savaşf nda yenilmiş, Osmanlı Ordusu her yanda zedefenmjş, ko- şullan ağu* bir ateşkes imzalan- mış. Savaşın uzun yıllan boyunca ulusumuz yorgun ve yoksul du- rtımda. Uhısuveülkeyi DünyaSa- vaşı'na sokanlar kendi yaşamlan- nm kaygısına düşerek ülkeden kaç- mışlar,saltanatvehüâfetietindebu- lunduran Vahdettın, soysuzlaşmış, kendini ve yalnız tahtını konıya- bileceğini sandığı alçakça önlenv kr araştırmakta_. Damat Fent'in başkanlığındaki hükümet güçsüz, onursuz, korkak,yalnız padişahm buyruklanna bağlı ve onunla bir- liktekendilerini koruyabilecek her- hangi bir duruma katlanmaya ha- zır. Ordunun elinden silahJan ve cephanesi alınmışve ahnmakta..." Ulusal varlığımızın özetı ve sım- gesı, Türkıye aydınlanmasının kaynağı, Türkiyemizle özdeşle- şerek kurumlaşan ilkeler anıtı, en büyük Türk Atatürk'ün belgele- re dayanan unutulmaz anlatımla- n, tarihsel gerçeklerin "Türldye Cumhuriyeti'ni kuran Türldye halkı" olarak nitelediği Türk Ulu- su'na içtenlikle svmumudur. Günümüzün olaylannı değer- lendirirken ölüm fetvalanna, idam fermanlanna, güçlüklere, yoksun- luklara, isyanlara, sapkıiüıklara karşın "Ya bağunsızhkya ölüm!" ilkesiyle girişilen Ulusal Kurtuluş Savaşı'nı, Türk varhğını yeryü- zünden silmeye çalışan Sevr'i yır- tarak kazanılan utkuyu, sonuçla- nnı dünyaya benimseten Lozan Banş Antlaşması'nı, laık cumhu- riyetle kurulan yepyeni ulus-dev- leti, her alanda tam bağımsızlık, özgürlük, ulusal egemenlik ve de- mokrası doğrultusunda yönümü- zü ve yolumuzu belirleyen Atatürk ilkelerini sağlıklı yurttaşlıkbilin- ciyle kavramak zorundayız. Ata- türk'ü örnek alarak "Yaşasaydı günümüzün koşullannda neler söyler, ne yapardı?" diye usçu yo- rumlarla, Atatürkçe düşünüp Ata- türkçe çalışmakla sorunlanmızı çözmeliyiz. Yabancılara el aça- rak, dizleri titreyerek ayakta du- ramayız. Yabancılardan çekin- menin hiçbir özürle bağışlanacak yanı yoktur. Korksaydı Atatürk, Ulusal Kurtuluş Savaşı'nı başlat- maz ve başaramazdı. Ya Atatürk olmasaydı, diye düşünmek bile insana ürküntü veriyor... Anado- lu îhtılah'nın ilk adımının, onur- lu bir başlangıcın, ayağa kalkıp şahlanışm, devingenlik ve coşku- nun günü olduğu ıçın Atatürk'ün gençliğe bayram olarak armağan ettıği 19Mayıs'lankarşılaştırma- lar yaparak kutlarsak kimi kötü- lüklerden, bozukluklardan annır, 1923-1938'in aydınlığını arttıra- rak yaşanz. Ülkemizi bize bağış- layanlann hangi koşullarda ve or- tamda neleri nasıl yaptığını, 19 Mayıs'ın niçin olduğunu, niçin kutlandığını bilmek, bunalımlar- dan çıkmak için yapmamız gere- kenleri saptamakta yararlı olur. Çoğunlukla siyasal yöneticıle- rin ılkellik, ilkesizlik, ülküsüzlük, tutarsızlık, beceriksizlik, bilgısiz- lik, yetersizlik ve ahlak bozukluk- lan nedeniyle yaşanan bunalım- lar, böylece çabuk atlauhr. Sapkın- lann, işbırlıkçilenn, çıkarcılann yol göstenciliği ve desteğiyle yo- ğunlaşıp yaygınlaşan sorunlar, yurtseverleri düşünmeye ve çö- zümde birlikte davranmaya çağır- maktadır. Günümüzün genel du- rum ve görünümünden kaç kişi mutlu? Devletı küçültmek savıy- la saygınlığını ve gücünü yitirten, kamu birikimlerinden KlT'leri hiçbir aynm yapmadan özelleş- tirmek için zarar ettiren, küresel- leşme ve özelleştirme özürlü IMF'nin denenmiş reçetelerinin yinelenmesine katlanarak ekono- mimizi bu kuruluşun güdümüne bırakan, AB 'nin dayatmalanna ve ABD'nin baskılanna boyun eğen; Gümrük Birliği araçlı, bir tür ka- pitülasyon amaçlı ödünlerle oya- lanan; yıllık ulusal gelire eşit borç- la bunun faiz yükünün altında ezi- len; düşük ücrete, adaletsizlikle- re, vergi yitiği ve kaçağına, almı güçlüğüne, işsızliğe çözüm bula- mayan; para kurlannda dalgalan- malan yeğleyen; paramızın değe- rinin düşmesini önleyemeyen; ya- nnlarda geleceği açık siyasal da- yatmalara neden olan tutumlarla bir yere vanlamaz. Ulusal karar organlannın dışa- nya bağımlı durumu, inişten çok düşüşü, batışı anımsatmaktadır. Gözdağı vermeye kalkışan yaban- cılann her işimize el attıklan, sı- lahla yapamadıklannı parayla yap- maya çahşuklan, birtür "flhal" edi- len adamlarla sonuç alma yön- temleri ılginç gehşmelerle izlen- mektedir. Yağmanın, talanın, soy- gunun, her tür yolsuzluğun kay- nağı, ılgililerin aymazlık ve ya- vanlığıdır. En olumsuz koşullar- da yayılmacı ve sömürgeci güçle- re karşı, tutsak uluslarda bağım- sızlık ateşıni tutuşturan örnek sa- vaşı verenlerin bugün suskun, tep- kısiz, eli-kolu bağlı görünüm ver- mesi bile ürkütücüdür. Yıllardır la- ik cumhuriyet karşıtlannı yetişti- ren gereksiz eğitim ve öğretim ku- ruluşlan; dine siyaset, siyasete din ağırlığı vererek düzeni yıkmaya ça- lışan bağnazlar; ülkeyi bölmek oyunlannm terörist kuklalan; ül- kesine yabancılaşmış, anlamsız bir liberalizm papağanlan, alıntı- lan bile saptıran faşist fosiller; kavgacı, paracı, yalancı, saldır- gan, seçmenini unutan, yurttaşı- nı dinlemeyen siyasetçiler; top- lumsal özgünlüğümüzü göz ardı ederek ulus-devletin yapısal özüy- le uluslararası hukuksal bağlantı- lardan gelen özelliği ayıramayan Türkiye karşıtı sözde bilim adam- lan; kimi modern medrese duru- munda üniversiteler; liderlerinin buyruğunda mületvekillerinin halk dalkavukluğu; oy'unu namus bıl- meyen seçmenler ve demokrasi- nın bu- dısiplın olduğunu unutan insanlarla bataklıktan çıkılamaz. "Hasta adam" özlemini "510^6 getirerek gerçekleştirmek^aba.- sıyla tutuşan sözde dostlar, uydu ve uşak anlayışlı yeni mandacılar kurtulup kalkınmamıza engfcLpl- maktan başka anlam taşımazıar. Aklamanın yargıda olacağına al- dırmayıp bırbirini yargıdan kaçı- ran partiler umutsuzluk vermek- tedir. Birleşmeyi geri çevirip ile- rici güçleri dağıtarak tankatlar- dan medet umanlar, 19 Mayıs'ın kıvancmı duyamazlar. Muhalefet bile ABD'den, Atlantik Ötesi'nden vize peşindedir, kendini onlara beğendirmeye uğraşmaktadır. Ne günlere kaldık! Oysa gerçek kişi- lik ve kimük, Türkiye'nin insanı olmaktadır. Çok çalışıp çok üreterek, az tü- keterek, bağımlılığın her türün- den kaçınarak ve onurlu yasamı er- dem bilerek, bağımsızlık ve özgür- lüğü bayraklaştıracak, böylece 19 Mayıs'lara yaraşır olacağız. De- ğiştirilmesi önerilemez cumhuri- yet niteliklerini, başta tanmı piya- sa ekonomisine açan yasalar olmak üzere, yasalarla değiştırmek çeliş- kısınde herkesin sorumluluğu var- dır. Devlet borçlan, en ağır yükü- müz olarak omuzlanmızı çökert- memehdır. Başımız dik, alnımız açık, yüzümüz ak "Yeniden Ata- türk!" diyerek yaşamak! 19 Ma- yıs'lar bu inancın ve istencin ant- laşıp anıtlaştığı günlerdir. Adunız, onurumuz O'nunla gekfi En büyük Türk Atatürk, Türki- ye'mizie özdeşj' Öyle güçhl, yüce ki batüktan son- rabikV Arkasında karanhk bırakmayan tekgüneş! "Bugün artık dünyada ekonomik olarak 'karşılıkh bağımlılık'///ces/geçeri/d/r.. demir- den bir perde çekıp komünist bir Dısney- land'de yaşamak ıstemıyorsanız karşılıkh ka- bul etmek zorundasınız..." Ertuğrul Özkök, (Hürrıyet). Siyasal, ekonomik, her açıdan zengin ÜJ- kelerarasında olur 'karşılıkJı bağımlıhk'. Sen, elini açmış yardım beklersen karşjndaki.ile eşit duaımda olabılır misin? Ismet Paşa der- di kı, "Büyük bir devletle birlikte olmak bir ayı ile yatağa girmek gibidir". Sayın Özkök'ün kesin mi kesin sözlerini oku- yunca Atatürk dönemınin Türkiyesi'ni anım- sadım. Çünkü ancak o yıllarda gerçekten bağım- sız bir ülkeydik. Kımseden borç almayan, is- temeyen, Osmanlı'nın borçlannı ödeyen onur- lu, güvenli Türkiye nerede; IMF'lerden, Dün- EVET/HAYIR OKTAY AKBAL Karşılıklı Bağımlılık Masalı! ya Bankaların- dan, dış güçler- denyardımbek- leyen, onların her isteklerine boyun eğen Tür- kiye nerede?.. O, çok milli- yetçi MHP'nin bir bakanı bile nasıl çıkıştı Derviş'e: "Kime hizmet edıyorsun, onu söyle? 7e- lekom'u bir Amerikan finvasına peşkeş mi çekeceksin?" Ama 'karşılıkh bağımlılık' gereği bütün bu sözler yenilip yutuldu; ABD'nin mektubu, IMF'nin, Dünya Bankası'nın istedikleri on-on beş milyar dolar uğruna her şey sineye çe- kildi!.. Bir Osmanlı vezirinin yabancı bir elçiye söylediği şu sö- zü unutmamalı: "Bu devlet öyle güçlüdür ki siz dıştan, biz içten o kadar uğraşı- yoruz,yinedeyı- kamıyoruz." Ama sallanıyor, yedi dereceyi aşan bir dep- rem içinde çalkalandıkça bir yerlerimiz ço- küyor, bir şeylerimiz yitip gidiyor. Yalnız 'maddi' şeyler değil, insanı 'insan' eden şeyler! Ulkemız ışsızlikten kınlıyor, hal- kımız 250 milyon lira aylıkla ölüm sınınnda dolaşıyor, 700 milyon alan bile açlık sınınn- da yaşıyor, borç üstüne borç alarak gelen pa- rayla eski borçlann faizlerini ödeyerek ülke- yi yönetiyoruz! Küreselleşme, karşılıkh bağımlılık, çağdaş dünyaya uymak masallanyla Türi< halkı kan- dınlabilir mi? Yurttaş o kadar gaflet içinde mi? Nâzım Hikmet, daha 1959'da o günler- deki baskıcı iktidann tıpkı şimdikiler gibi yan- lış yonlere gıttiğıni görünce, 'Bu vatana na- sıl kıydılar' şıırini yazmamış mıydı? "İnsan olan vatanına kıyarmıl Suyunu içip ekosğİDİyedınizJ Dûnyada vatandan aziz şey var mıl Beyler bu vatana nasıl kıydınız"... Vatanı, halkı, üç otuz paralık çıkarlar adı- na onursuzluk uçurumuna itenlere buyük şa- ir nasıl sesleniyordu: "Günü gelır çarh düzüne çevrilir I Günü gelir hesabınız görülür I Günü gelir sualiniz sorulur I Beyler bu vatana nasıl kıydınız?" Unutmayın, bu şiirin yazılmasından biryıl sonra 27 Mayıs 1960 devrimi yaşanmış- tııi. PENCERE Havuç Neden ; Turuncudur?.. 'Pırefesör H. Ökkeş' "Dörtköşe" başlığı altın- da her hafta Cumhuriyet Bilım Teknık'te yazıyor... Ben Sayın Ökkeş'in yazılannın hastasıyım, 'Pı- refesör' dünkü makalesine söyle başlamıştı: "14 Nisan 2001 tarihinde 'Dörtköşe' ile birlik- te dağıtılan Cumhuriyet adlı siyah-beyaz gaze- tenin son sayfasında 'Aşk uyuşturucu etkisı ya- pıyor' başhklı bir haber yeralmıştı." Pırefesör'ün yazısını okuduktan sonra gözlerı- mi öteki sayfaya kaydınnca karşıma bir soru çık- tı: "Havuç niçin turuncudur?.." * Tam Ökkeşlik bir soru!.. Peki, Orhan Bursalı ne yazmıştı?.. "157 ülkeden 20 binden fazla bilim insanı bir bildiri imzalamış..." Neler oluyor şu dünyada?.. A.M.C. Şengör, köşesınde Caltech'e (Kalifor- niya Teknoloji Enstıtüsu) araştırma projelerinden 2000 yılında akan parayı vurguluyordu: "1.865.578.000 ABD DolanL" Pırefesör H. ökkeş ne der bilemem; ama 'Cum- huriyet Bilim Teknik'te toplanmış olan üşütükler, her hafta Türkiye'deki saiğır duvarian topa tutu- yoriar... O duvarlar ne zaman yıkılacak?.. Yoksa yıkılmayacak mı?.. • Cumhuriyet salı günü dünya klasıkleri dizisin- den bir kitap veriyor. Perşembe günü 'Kitap' eki.. Cuma günü, Cumhuriyet devrimi tarihine iliş- kin bir kitap daha. Cumartesi günü Bilim Teknik.. Cumhuriyet Bilim Teknik "önümüzdeki on yıl- larda inanılmaz gelişmelerin yaşanacağı dünya- mıza" bizi şimdiden taşımaya çalışan bir açılım... Peki, geleceğımizın dünyası nasıl bir şey ola- cak?.. 2000'li yıllann insanlık toplumunda bizim yeri- miz ne olacak?.. • Küreselleşme sürecini yaşayan dünyada bi- zim iki tapınağımız var Dünya Bankası.. MelMF.. Türkiye'nin kâbesi bu iki bankadır!.. Aklımız fikrimiz, alacağımız borca ve ödeyece- ğimiz borç taksitlerine takılmıştır... Çok satışlı gazetelerden televizyon ekranlan- na dek medya lebalep neyle dolu?.. Kadın memesi, kadın bacağı, Dünya Bankası, kadın kjçı, ABD Dolan'nın fiyatı, kadın göbeğı, bor- sa, sosyete dedikodusu, ödeyeceğımız borç tak- sidi, yolsuzluk haberi, IMF direktörünün demeç- leri, kadın kalçası, faiz oranlan... Günü gününe borçla yaşamak için çırpınmak- tan, geçmiş ve gelecek zamanı düşünmeye vak- timiz olmuyor... • Üst üste yaşadığımız.depremler bile bizi ken- dimizegetiremedi... —«•- Küreselleşme, Türkiye için, yalnız para, piya- sa, döviz, borsa, borç demek... Cumhunyet Bilım Teknik'in sorusu neydi: "- Havuç niçin tunjncudur?.." Benim yanrtım: - Balkabağı olmadığı için!.. Bir Honda mühendisinin günlüğü Guvenlık Yenı Honda CMC'I gelıştınrken uzerınde en çok durduğumuz konulardan bırıydı ABS ve EBD gıbı aktıf guvenlık önlemlerinın yanı sıra, bir çarpışma anında yolcuları korumaya yonelık pasıf guvenlık onlemlen (SRS hava yastıkları) uzerınde de bınlerce saat çalıştık ve sonuç, harcanan emeğı karşılayacak kadar mukemmel oldu Amerıka'da otomobıller ıçın en onemlı guvenlık krıterı olan NHTSA NCAP (ABD Karayollan Trafik Güvenlığı Kurumu) tesönden 5 üzerinden 5 yıkJtz almayı başarmış Yenı Crvıc 1 Çarpışmalarda burulmaya karşı %47 daha guvenlı yapısı, %57'sı guçlendınlmış çelıkle donatılmış darbe emıcı gövdesı ve 4 hava yastığıyla guvenlı bir Honda CMC' Üstelık herkesin ulaşabıleceğı bir fiyatla 1 Hemen şımdı www.honda.com tr adresıne gınn, Türkıye'de üretilen ve her miltmetresı değişen Yeni Honda Civic'in bütün özeHikterini daha yakından gorün... Mayıs sonuna kadar Honda Bayilen'nde "test-drive" günlerine katılın, Yeni Honda Civıc'le tanışın... . . ..-•< • . * Adww Ttkbm* Taf 10322) *4i 14İ6-S7 Mon Bon Tet (0312) 286 83 83 **vaEtoTe< 031 ^39? 38 23 ShjnroonvT jan Guvş &Awı Tal D3'? 491 66 ?B AnMy» Şvtoğhı r» 0242) 340 14 M m Tet [0256) 247 10 12 M T« (0256) 6191« 2* (02S6) 221 58 X •UTM hrikr Taf-(0224) 267 1350 Çorfu 0«y*i** Tel (0382) 673 4i 00 O M M K M i T s t (0258)260 24 96 tT«t (0412) 25i ?1 00 |Ç*MTtf:((MM}23695 73 T i (0442)23540 01 * (02221217 42 22 TM fO342}3372084 T* (03B6}2415530 (0324)358 5111 n Ta (0216) +59 56 58 Shoaroom F«owtW^eTal (0216 41B37 40 U Masl* çmkuritar Tö 0212^2864422 m T V T d (02'2) 241 (X 16 İManbul <*rwşt Pwk Ter (0212) 893 941CMB <0212)660 13 r- Tal (0216)4643566 Tah fO2^i 474 05 00 K « * u l Beytva KracA Tet {0216) «25 10 60 **m+»â Topkap C M I Tet (0212) 665 64 64 tzn* TaraHDT tt 10232^343 38 38 n T« |0232> 265 55 55 J Tet (03S2f 332 36 30 (02621 335 37 05 Shcmroom Gebze Tel «0262) 644 31 94 m Ttf (0332) 236 30 03 o d m n T * (0422)325 59 58 »âurttrTol 40252)5136316 BotfrutTat «0252)317 19 07 an* Tej (0362) 436 30 00 *****.BıJ«nT«L (0362) 432 6SM Tnbccn Ötfctf Tsl (0462) 248 23 07-08 YENİ HONDA CIVIC AMADCIU GCLSJ Anadolu Honda OtomoUlcılık A Ş bir Anadolu Grubu ve Honda Motor Co Ltd onaklığıdır 01 01 2000 tanhınden ıtıbaren satılan tum Honda modellen 3 yıl/100 000 km garantısıne sahıptır 'Honda Ovıc 1 4 ve 1 6 It motortu C segmentı bir sedan ototnobıldır WWW.hOnda.COm.tr ANILARDA GEMİLER OKTAY SÖNMEZ'ln "ufkun ötesinde kayboldular" diye nitelediği, gemileri tanıtan yapıtı iş Bankası Yayınları arasında Ç1KTI ANKARA 19. ASLİYE HUKUK MAHKEMESt'NDEN Esas No: 2001/26 Karar No: 2001/294 Davacı Ankara Bü- yükşehır Beledıye Başkanlığı vekılı tara- fından davalı Anf Bayrak aleyhıne açılan tescıl davasının yapı- lan duruşması sonun- da; Davanın kabulü ile, Ankara ılı, Mamak ıl- çesı, Mutlu Mahalle- si'nde kâin ve tapunun 36600, 4 No'lu parse- linde kayıth taşınmaz- da davalı adına kayıtlı 127/1117 hıssede da- valı Arif Bayrak adı- nın ıptalı ile davacı ıdare adına tapuya tes- cılüıe, tşbu karann müdde- tinde temyız edılmedı- ğı takdırde kesınleşe- ceğı hususu davalı Arif Bayrak'a teblıgat yerine geçerlı olmak üzere ılan olunur. Basın: 28761 Cumhuriyet Mahallesi 1. kısımda ruhsatlı, projesi hazır arsa satılıktır. 0J16456117O
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle