28 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 26 NİSAN 2001 PERŞEMBE HABERLER DUNYADA BUGUN ALt SİRMEN TC Devlet mi, Değil mi? Muhammed Tokcan liderliğindeki Çeçen te- roristlerin Svvissotel'i basmaları ve birçok turis- ti rehin almaları olayı, "2001 turizm sezonuna büyük bir darbe vururmu" sorusunun ötesinde, çok daha ciddi bir soruyu gündeme getirdi: "Türkiye Cumhuriyeti devlet mi, değil mi?" Soru birçok kişiye ilk bakışta, anlamsız gelebi- lir. Herkesbilirki, Türkiye Cumhuriyeti birdevlet- tir. Biz de aynı kanıdayız. Ama kabul etmemiz gerekir ki, bu konuda dev- let erkini elinde tutanların kimi seçilmiş ve atan- mışlan, Türkiye Cumhuriyeti'nin devlet olma ni- teliğini sarsacak bazı davranışlar sergilemekte- dirler. Eğer bunlann önü alınamazsa, devlet kendi er- kini ellerinde tutanlardan gelen darbelerden çok büyük yaralar alacaktır. Bir devletin yasalarında suçlar nesnel. objek- tif bir biçimde tanımlanır. Çeçen teroristlere karşı bu yapılmamıştır. Bu şiddet eylemcileri, daha Ocak 1996'da Av- rasyaferibotunu kaçırdıklannda, işbaşında bulu- nan REFAHYOL iktidarının Refah kanadının giri- şimleriyle, eylemlerinin terör kapsamı dışında bı- rakılması için çaba harcanmış, kimi öbür partile- rin de katılımıyla bu manevra tamamen olmasa da kısmen başarıya erişmiş ve Çeçen teroristler, terorist olarak değil de, gemi kaçırma ve hürriye- ti tehdit suçundan mahkûm olmuşlardı. Üstelik de ruhsatsız silahtan da hüküm giymemişlerdi. Bu arada, DGM'den kurtulan teroristlerin bir bölümü açık cezaevinden kaçmışlardı. Daha sonra da, TC'nin yürütme erkini hukuken degilse de fiilen elinde tutan Rahşan Hanım'ın affıyla teroristler serbest kalmışlardı. • • • Bir devlet, amaçlarından vazgeçmedikleri bili- nen teroristlerin serbest kalması halinde, tabii ki, onlan ciddi olarak yakın takibe alır değil mi? Ama göründüğüne göre öyle olmamış, Mu- hammed Tokcan ve arkadaşlan, ellerini kollannı sallayarak dolaşmışlar, hatta rahatlıkla pompalı tüfekler satın almışlar, sonra bu tüfekleriyle Tür- kiye'nin çok kritik bir döneminde, yaşamsal öne- mi olan 2001 turizm sezonunu tehlikeye düşü- ren eylemlerini gefçekleştirmişlerdir. Doğrusu ya MtT Musteşarı Sayın Şenkal Ata- sagun'un, bu konuda bunları başlangıçta izleyip bilgi verdikleri, ama sonuna kadar sürekli izleme- lerine gerek olmadığı yolundaki açıklamalarını çok doyurucu olarak nitelemek olanaksızdır. Nitekim Istanbul Emniyet Müdürü Abanoz da, MlT'in bunlan sürekli olarak, her adımlarını izle- meleri gerektiği yolundaki açıklamalan da bu gö- rüşümüzü doğrular niteliktedir. Üstelik Türkiye'de herkes- MİT'in bir konuyu ciddiye aldığı zaman nasıl izlediğini de yakından fb« v Doğrusu Istanbul Emniyet Müdürü'nün tutum ve açıklamalarını da anlamak güç; elin kaşarian- mış teroristini "acemi ve heyecanlı çocuklar" ola- rak nitelemenin anlamını kavramak olanaksız. Diğer yetkililerin de ilk ağızdaki gevşek açıkla- malan hep, "Türkiye Cumhuriyeti devletinin er- kini ellerinde tutanlar, devletin devlet niteliğiyle bağdaşmayan bir yumuşaklık içindeler mi" so- rusunu getiriyor gündeme. Ayrıca unutmayalım, yapılan açıklamalar da zaten bunlann eylem yapacaklannın istihbar edil- diğini ortaya koyuyor. Peki nasıl oluyorda, eylemlerinin hedefi, üç ki- lometre öteye sapınca, ellerini kollannı sallaya- rak gidip terör girişimlerini engelle karşılaşmadan gerçekleştirebiliyorlar? Türkiye'de müseccel teroristler nasıl oluyorda, bu kadar kolaylıkla silah satın alabiliyorlar. Silahı satan fırmanın yetkilisi yılda 20.000 pom- palı tüfek sattıklarını açıklıyor. Türkiye gibi sosyal patlamalara gebe bir ülke- de, insanlar nasıl oluyor da bu kadar kolay silah- lanabiliyorlar? MGK'de bu konu gündeme getirildiği halde, yürütme ve yasamanın temsilcileri nasıl bir ay- mazlık içinde, gelişmelere seyirci kalabiliyoriar? Dikkat ederseniz, Türkiye-Rusya ilişkilerini, Moskova'nın çok haklı tepkisini (aynı şeyi PKK Moskova'da ya da Petrograd'da yapsaydı biz ne tepki gösterirdik?) ele almadık daha... Türkiye'de devlet erkini ellerinde tutanlar, ken- dilerine gelmeli ve "cici terohst-kaka terorist" aynmı kabilinden, gayri ciddi davranışları derhal bırakmalıdırlar. Yoksa onların bu garip tutumları yüzünden cümle âlem hepimizi derinden yaralayacak şu soruyu sorar: "Türkiye Cumhuriyeti devlet mi, değil mi?" şahsıma yönelik suçlama yok' Cumhur Ersümer üzerine almadı ÇANAKKALE (Cumhuriyet) - Enerji ve Tabii Kaynaklar Ba- kanı Cumhur Ersümer, "Beyaz Enerji" ıddi- anamesine dikkath ba- kıldığında, bakanhğı ve şahsıyla ilgili suçlama bulunmadığını savun- du. Ersümer, bir gazete- cinin "tstifa edecek mi- siniz" sorusunu yanıt- sız bıraktı. Ersümer, şahsıyla il- gili "bellihusumetleri" olan sanıklann açıkla- malan dışında, savcıla- rın kendisine yönelttiği bir suçlamanm söz ko- nusu olmadığını belir- terek hazırlanan bilirki- şi raporlarının da uzun yıllar tartışılacağını söyledi. "Sayın savcılar ko- nuyla ilgili olarak resen bir bildirim yapmaya- caklannı da beyan etti. Eğer bana yönelik so- mut bir suçlama arzu- sunda olsalarduherhal- de daha önce vurgulan- dığı gibiyineAdalet Ba- kanlığına benimle ilgi- li suçlamalan bfldirim- de bulunmalan gerekir- di" diyen Bakan Ersü- mer, böyle bir yolun tercih edilmediğini vur- guladı. Koalisyonun MHP ve DSP kanadı 'Bu yükü ne hükümet ne de Meclis taşıyabilir' görüşünde Ersümer hemen istifa etsinANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hükümetin DSP ve MHP kanadı, "Beyaz Enerji" iddianamesinde suç işlediği belirtilen Enerji ve Tabii Kay- naklar Bakanı Cumhur Ersümer'in istifasını istiyor. Iddianamenin ince- lenmesi için hukukçulardan bir ko- misyon oluşturan MHP yöneticileri, soruşturma önergesi verip vermeme- yi tartışıyorlar. MHP Grup Başkanve- kili ismaiIKöse, Ersümer'in iddiana- mede açıkça suçlandığını kaydederek "Sayın Bakan yargılanmalıdır" derken MHP'li Milli Savunma Baka- nı Sabahattin Çakmakoğlu ise, 'Ben olsaydım istifaederdim' diye konuştu. Beyaz Enerji iddianamesinde Cumhur Ersümer'in Türk Ceza Ya- sası'nın ihaleye fesat kanştırma fiili- ni düzenleyen 366. maddesi ve göre- Ecevitin yorumu: Hassas bir konu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Baş- bakan Bülent Ece\it, Beyaz Enerji iddiana- mesinde suçlanan Enerji ve Tabii Kaynak- lar Bakanı Cumhur Ersümer'in durumu- nun hükümet işiyle kanşrınlmaması gerek- tiğini söyledi. ANAP Genel Başkanı Mesut Yıbnaz'la konuyu görüştüklerini belirten Ecevit, "Çok hassas bir konu. Sayın Ersü- mer'in ne söy leyeceği de önemlT dedi. Başbakan Ecevit, dün gazetecilerin, iddi- anamedekı suçlamalan anımsatmalan üze- rine,u tddianamede Ersümer'in adının geç- tiğini buryorum.Ancakaynntdıolarak ince- lenıedim" dedi. Yılmaz'la bu konuda görüş- tüğünü de belirten Ecevit, "Şu anda bir şey söyleyecek durumda değilim. Son derece hassas bir konu. Yargıdan geiecek bilgüer taböönenÜL Ersümer'in ndersöyleyeceği de önemh" diye konuştu. Ecevit, "Bu gelişme- ler hükümetin gekceğinietkiler mi" soru.su- na da, "Bu gibi konulara, hükümet işini ka- nşurmamaklazım7 ' karşıhğını verdi. vi kötüye kullanmayı düzenleyen 240. maddesine göre suç işlediğinin belirtilmesi, hükümet ortaklan ara- sında bunalıma neden oldu. MHP, iddianamenin incelenmesi için hu- kukçu milletvekillerinden bir komis- yon oluşturdu. MHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Devlet Bah- çeK, inceleme raporuna göre partisi- nin tavnnı belirleyecek. Bahçeü kur- maylanyla yaptığı değerlendirme- de, "Acele etmeyeBm. tddianame iyi- ce incelensin. Suç isnadı varsa, gere- ğinin yapılmasım talepederiz" dedi. MHP Grup Başkanvekili tsmaıl Köse, iddianamede iki yerde Ersü- mer'in suç işlediği iddiasının yer al- dığını, ancak savcınuı buna rağmen Adalet Bakanlığı'na dosya gönder- memesinin büyük bir noksanlık oldu- ğunu söyledi. Ersümer'in istifa etme- si gerektığıni kaydeden Köse, "Be- nim kanaatimegöreSayınBakan yar- gılanmalıdır" diye konuştu. MHP Genel Başkan Yardımcısı Yahnici de Ersümer'in soruşturma- nın selameti açısından çekilmesi ge- rektiğinı kayderti. DSP'Bler de t istifa' diyor DSP kulislerinde, Ersümer'in çok- tan istifa etmesi gerektiği, iddiana- meden sonra ise daha fazla bekleme- sının kabul edılemeyeceği görüşü di- le getinldi. DSP Bursa Milletvekili Ali ArabacL "Kimse bu tip şayialar üzerinde oturmamah. Bir siyasetçi, bir bakan hemen bu tip şayialann ge- reğini yapmalıdır" dedi. DSP Istan- bul Milletvekili RıdvanBudakda Er- sümer'in istifasını istedi. Iddianameden: Ersümer, istediği olmayınca TEAŞ Müdürü'nü tehdit etti Bakan usulsüzlüğüyönlendirdi tLHANTAŞÇI ANKARA - Enerji Bakanı Cumhur Ersümer'in, "savcıla- nn kendisine herhangi bir suç- lamayöneftmediğini" savunma- sınakarşın; iddianamede somut olarak "Ersümer'in ihaleleri yönkndirdiği" vurgulandı. An- kara DGM Savcısı Talat Şalk iddianamesinde, nükleer enerji ihalesini ayn bir soruşturma ko- nusu yaptığım belirtirken, Er- sümer'in bürokratlara yönelik talimatlanna gönderme yaptık- tan sonra, "ihalenin ekonomik nedenlerledeğfl,firmalann iha- • Ersümer, TEAŞ Genel Müdürü Muzaffer Selvi'ye nükleer santral ihalesiyle ilgili sıralama konusunda "Bizim bu sıralama dışında başka bir firmaya bu ihaleyi verme durumumuz olur mu" sorusunu yöneltti; istediği olmayınca "Seninle sonra görüşürüz" dedi. leyimeşru olmayan yollardan al- mayaçahşmalan ve ihaleyle ilgi- li kamu görevKlerinin' etik nok- sanlığı' nedeniyleerteiendiğini" vurguladı. Şalk'ın iddianame- sinde Cumhur Ersümer'e suçla- ma yöneltilen projelere ilişkin değerlendirmeler ve somut ge- lişmeler şöyle: Ersümer rekabeti engelledi: Kırklareli Doğalgaz Çevrım Santralı ihalesinde; üretilen elektriği alım garantisı olan TE- AŞ, Trakya'da tüketılmeyen elektrik enerjisinin kapasite be- delıni ödemek durumunda kala- cak. thalede yasaya aykın dav- ranıldı ve ihaleye başka firma- lann da katılmasını sağlayacak hiçbir girişimde bulunulmadı. Ersümer başta olmak üzere ilgi- li sanıklar TCY'nin 366/2 mad- IĞlNELt FIRÇA ZAFER TEMOÇtN Mmmmm desindeki "ihaleye fesat karış- ürma" suçunu işledi. 'Birkereihlaletselu.': Yapımı üstlenen ARES firmasının or- taklan arasında yer alan yaban- cı şirketler kendi ülkelennden kredi sağlamadıklan için Vakıf- bank'tan aldıklan kredi ile sant- ralı kurdular. Finansal kiralama sözleşmesinin kabul edilmesıy- le Cumhur Ersümer, u bir defa- ya mahsus" izin vererek, 3096 sayılı yasaya (enerji hizmetinın özelleştirilmesi yasası) aykırı işlem yaptırdı. Nükleer santralda ahlaksız- lık: Soruşturma konusu proje- lerle ilgili incelemeler sürüyor. Henüz incelen- meyen, sırası geldiğinde incelenecek en önemli dosyalardan biri de nük- leer enerji santralı kur- ma ile ilgili ihale dosya- sıdır. Başbakanlık'ta ve- rilecek brifing öncesi, Enerji Bakanı Ersümer, Muzaffer Setvi'ye ihale- deki sıralamanın nasıl olduğunu sordu. Selvı ilk sırada Siemens, ikin- ci sırada Candu, üçüncü sırada ise Westinghouse şirketinin olduğunu söy- ledi. Ersümer'in "Farz et ki biz bu sıralama dışında başka bir firmaya bu ihaleyi verme durumu- muz olur mu" sorusuna da böyle bir şeyi yapa- mayacaklannı, böyle bir şey isteniyorsa Bakanlar Kurulu karan alınması gerektiğini söyledi. 28 Aralık 1999 günü Baş- bakan Bülent Ecevit, yardımcılan Hüsamet- tin Özkan, Mesut Yıl- maz ve Enerji Bakanı Ersümer'in de bulundu- ğu toplantıda, Muzaffer Selvi sıralamayı aynen söyledi. Toplantıdan sonra Cumhur Ersümer, Muzaffer Selvi'yi cep telefonundan arayarak bir firmayı öne çıkarttı- ğını, diğer firmalan göz ardı ettiğini söyledi ve "Bundan sonrasenin- le görüşürüz" diyerek telefonu kapadı. 29 yap-işlet-devret projesinin yapılmaması gerektiği ortaya konuldu Enerjide tekelci yapı olıışacak BANUSALMAN ANKARA - Ankara DGM Cumhuriyet Savcı- sı TalatŞalk'ın hazırladı- ğı iddianamede, ''Elekt- rik enerjisi üretim sant- rallan. elektrik enerjisi iletim hatlan ihalelerinde ve ihale sonucu yapılan imtiyaz ve uygulama söz- leşmelerinde devamh fir- malar lehine hükümler konmuş, kamu menfaan korunmamış. sözleşme- lerde daima kamu zarara uğraülmışdr" saptaması yapıldı. îddianamede, sözleşme görüşmeleri sü- ren dağıtım şebekeleri ve santralların işletme hakkı devrinin iptal edilmesi, Enerji Bakanlığf nın bas- kısıyla kabul ettirilen 29 yap-işlet-devret projesi- nin de yapılmaması ge- rektiği ortaya konuldu. Bu sözleşmelerin gerçek- leştirilmesi durumunda piyasada tekelci bir yapı oluşacağı, tüketiciye pa- halı enerji sunulacağı, si üretimi ve ticarertnde rekabete day anan serbest bir ticaret ortamı y aranl- ması, tüketiciye de\amu kah'teli, ucuz ve çevTeyle uyumlu elektrik enerjisi sunulmasL, kısa vadede imkânsızhale getirilecek- tir" saptaması yapıldı. Iş- ıddianamede, yasayla sü- releri3OHaziran2OOl'e kadar uzatılan işletme hakkı devir ihaleleriyle ilgili şu uyanlar yer aldı: "Ügili şirketler görev belgelerinde münhasır yetkiye sahip olacak, TE- DAŞ"ile 30yılhk enerji sa- • îddianamede, elektrik enerjisi üretim santrallan, elektrik enerjisi iletim hatlan ihalelerinde ve sözleşmelerinde kamunun zarara uğratılarak fîrmalar lehine hükümler konduğu vurgulandı. enerji fazlası nedeniyle üretilmeyen enerjiye dev- letin para ödemek zorun- da kalacağı anlatıldı. İddianamede, "Elekt- rik Enerjisi Piyasası Ka- nunu'na konulan bazı hü- kümleıie, elektrik enerji- lemlerine devam edilen işletme hakkı devir proje- lerinin sonuçlandınlması durumunda şirketlerin görev bölgelennde dağı- tım ve ticaret alanında 20 yıl süreyle tekel olacakla- n uyansında bulunulan tış anlaşması imzalaya- cak, TEDAŞ'tan alacak- lan elektriği üzerine kâr ve masraflannı da ekleye- rek tüketicilere satacak- lardır. Burada sözleşme- ler sebebiyle Elektrik Pi- yasası Kanunu'nun ön- gördüğü çok sayıda elekt- rik ahcısı ile tükettiği enerjiyi istediği şirketten tedarik etme kolaylığına sahip serbest tüketicinin oluşması engellenmekte. sözleşmeler sebebiyle bel- li bölgelerde elektrik enerjisi ticaretinde mün- hasır yetkiye sahip tekel- ler oluşturulmaktadır. İş- letme hakkıdevrine konu 11 adet elektrik santrab- nın 20yıl süreli Hazine ga- rantisine bağlanması du- rumunda, ülkemizin 1999 yıhrabarryla toplam ku- rulu gücünün yüzde 51.6'sı rutaruıdaki elekt- rik enerjisi 20 yühğuıa serbest piyasada rekabet koşulları dışında tutula- cak." ANAP cephesi İddianame sıkıntı yarattı • ANAP, hükümetten çekilip dışandan destekten Ersümer'in istifa ettirilmesi, Yüce Divan'da yargılanmasına kadar çeşitli seçenekleri tartışıyor. Ancak, parti yönetimi henüz net bir tavır belirlemedi. AYŞE SAYIN ANKARA - DGM Başsavcısı Cevdet Volkan'ın Beyaz Enerji iddianamesiyle ilgili yaptığı açıklamalarla rahatlayan ANAP, iddianamede, Enerji Bakanı Cumhur Ersümer'e dönük somut suçlamalar yer alınca hayal kınklığına uğradı. tddianame açıklanmadan önce, Ersümer'e yönelik suçlamalan "Sanık bey anından ibaret, bir şey çıkmaz" diye yorumlayan ANAP yöneticileri, somut delillere dayah suçlamalar karşısmda, tavır belirlemekte zorlandı. Hükümet ortağı MHP'nin, "Somut deffl görürsek, Meclis soruşturması önergesini biz veririz" açıklamalanndan tedirgin olan ANAP yönetimi, bu partinin ve koalisyon ortağı partilerin liderlerinin tavnnı bekleme karan aldılar. tddianamedeki somut suçlamalara karşın "Ersümer'in suçsuz olduğuna inanıyonız" diyen ANAP yönetimi, hükümetten çekilip "dışandan destek" yöntemi, hükümetin bozulması, acil kabine değişikliği ya da Meclis'in karanna saygı gösterilmesi seçeneklerini tartışmaya başladı. ANAP'taki bir grup parti yöneticisi, Ersümer hakkında verilecek Meclis soruşturması ya da gensoruya hükümet ortağı MHP'nin konuyu "hükümet meselesi" yapacaklannı söylemelerine karşın Yılmaz'ın bu seçeneğe soğuk baktığı ifade ediliyor. Yılmaz'ın, partisini ve kendisini hedef alacak suçlamalardan kurtulabilmek için Ersümer'in istifasını isteyebileceği ifade ediliyor. Muhalefet cephesi ANAP'sız koalisyon hesaplan yapılıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Muhalefet partileri, 'Beyaz Enerji' iddianamesindeki suçlamalar nedeniyle Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Ersümer hakkında iki ayn denetim yolunu birden işletiyor. DYP, bakanın düşürülmesi için gensoru önergesi verirken FP de Yüce Divan yolunu açmak amacıyla soruşturma önergesi hazırladı. FP Genel Başkan Yardımcısı Veysel Candan. öncelikle hükümet ortaklan arasında parçalanma beklediklerini beiirterek "Nisandan sonra hükümet değişir, ondan sonra hesap dönemi başlar" dedi. DYP, enerji yolsuzluğunda suçlanan Cumhur Ersümer'i bakanlıktan düşürmek için gensoru yöntemini yeğledi. DYP yöneticileri, gensorunun reddedilmesi durumunda soruşturma önergesi vereceklerini belirttiler. FP yönetimi de dün iddianameyi değerlendirerek soruşturma önergesi hazırladı. Bazı parti yöneticileri, hükümeti kenetleyebilecek taktiklerden kaçınılması amacıyla dikkatli hareket edilmesmi isterken FP Genel Başkanı Recai Kutan, Ersümer'in istifa etmesi gerektiğini beiirterek "Belgeleri henüz incelemedik. tnceiedikten sonra bir soruşturma önergesi vermemiz ihtimal dahilindedir" dedi. FP yönetiminin, soruşturma önergesini TBMM Başkanlığı'na bugün vermesi bekleniyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle