Katalog

SAYFA CUMHURİYET 2 NİSAN 2001 PAZARTESİ HABERLER MBMİS projesi intepnette • ANKARA (AA)- Türkıye'dekı tüm vatandaşlann nüfus kayıtlannın bilgisayar ortamında saldanmasını sağlayacak MERNlS projesi çerçevesinde, intemetten bugüne kadar yaklaşık 70 bin kışi, "TC Kimlik Numarası"nı öğrendi. Içişleri Bakanlığı'nca yürütülen MERNlS projesi kapsamında, 12 Mart 2001 tarihınde "TC Kimlik Numaralan" intemetten verilmeye başlandı. Siteye, "http://www.tckimlik.nvi. gov.tr" adresiyle ulaşılıyor. Içişleri Bakanhğı yetlciliJeri, Cumhurbaşkanlığı, Anayasa Mahkemesi ve Emniyet Teşkilatı'nda çalışan kişilerin kimlik numaralannın disketlere yüklenerek bu kurumlara verildiğini kaydettiler. Metal Sendikası genel kurulu • tstanbul Haber Servisi - Türk Metal Sendikasf nın Anadolu Yakası Şubesi 4. Olağan Genel Kurulu gerçekleştirildi. Sendikanın Genel Başkanı Mustafa Özbek, genel kurulda yaptığı konuşmada Türkıye'nin aruk tepki gösteren bir toplum olmaya başladıgmı belirtti. Tek listeyle gerçekleştirilen seçimlerde, Muharrem Aslıyüce yeniden şube başkanı seçildi. isnuıil C6m ABtTden döndü • Istanbul Haber Servisi -ABDDışişleriBakanı Colin Powell'ın davetlisi olarak bu ülkeye giden Dışişleri Bakanı Ismail Cem, Tûrkiye'ye döndü. Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Hüseyin Diriöz, Atatürk Havalimanı'nda yaptığı açıklamada, ziyaretin ABD'nin yeni yönetimiyle tamşma. görüşme ve ilişkilerin en üst noktaya ç ıkanlması açısından faydalı olduğunu söyledi. Şerif Baykurt yaşamını yitirdi • ANKARA (AA)- Türkiye'nın önde gelen folklor araştırmacılanndan, Gazi Üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi Öğretim Görevlisi Şerif Baykurt yaşannnı yitirdi. Uzun yıllar öğretmenlik yapan ve Halkevleri'nde önemli hizmetler veren Baykurt, 1950'li yıllardan bu yana yaptığı folklor araştırmalanyla dikkat çekti. tki çocuk babası Baykurt'un cenazesi bugün Kocatepe Camii'nde kılınacak namazdan sonra Karşıyaka Mezarlığı'nda toprağa verilecek. açıklama • Istanbul Haber Servisi - Istanbul Emniyet Müdûrlüğü'nce gözaltına alınan bazı kişilerin Mali Şube Müdürlüğü'nün tefrişini yaptırdığı ve büro malzemelerini aldığı yolundaki haberlerin asılsız olduğu bildirildi. Açıklamada, şubede kullanılmakta olan tüm araç, gereç ve diğer malzemelerin Ikmal Şube Müdürlüğü'nce temin edildiği ve aynı şube tarafindan tutulan demirbaş defterinde kayıtlı olduğu kaydedildi. IMF yasa tasanlan, bu hafta Başbakanlık'a, ardından TBMM'ye sevk edilecek Hükümetm zor haftasi Bakan KemaJ Derviş, dûn Maliye Bakanı Oral ile ek vergi konusun- daki düzenlemeleri görüştü. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ekonomik ve Sosyal Konsey toplantı- sında, sosyal taraflann tepkisiyle karşı- laşan hükümet, zor bir haftaya giriyor. Devlet Bakanı Kemal Derviş'in ABD'den dönüşünün ardından hüküme- tin, yeni ekonomik programı biçimlen- dirmesi bekleniyor. Bu çerçevede, bu- gün toplanacak Bakanlar Kurulu'nda, IMF'nin destek için koşul olarak koydu- ğu yasalann ele alınacağı bildirildi. Ekonomi bürokrasisi, yeni ekonomik programı ve makroekonomik büyüklük- İeri bu hafta içinde netleştirmeye yöne- lik çalışmalan yürütecek. Programa dış desteğin koşulu olan yasaJann bugün- den başlayarak Başbakanlık'a ulaştınl- ması bekleniyor. Ancak hükümet içinde, çıkanlacak yasalar konusundaki çelişki- lerin gideribnediğine dikkat çekildı. Bütçe hedeflerini gözden geçirmek ve yeni ekonomikprograma ilişkin çalışma yapmak amacıyla Maliye Bakanı Sümer Oral ile Devlet Bakanı Derviş dün, Mer- kez Bankası Sosyal Tesisleri'nde bir ara- ya geldiler. Maliye bürokratlannın da ka- tıldığı toplantıda, bütçeye ilişkin değer- lendirme yapıldı. 'Servet vergisi düşûnmüyoruz' Toplantının ardından gazetecılerin so- rulannı yanıtlayan Oral, bütçeyi gözden geçirdıklenru ve 'kamu harcamalannda daha fazla tasarrufyapılması gereği üze- rinde durduklannı' ifade efti. Oral, ye- ni ekonomik programın bütçede deği- şikler yapacağını ifade ettı. Gazetecile- rin, "Yeni vergi var nu" sorusu üzerine Oral, "Servet vergisi veya o tür bir vergi ûzerinde sıcak dunnuyoruz" dedi. Yeni program için gerekli olan GSMH'nin yüzde 2'si kadar ek kayna- ğın nereden bulunacağınm sorulması üzerine söz alan Derviş, giderlerin müm- kün olduğunca kısılacağını ifade etti. Toplantılann bugün de devam edeceği- ni belirten Derviş, GSMH'nin yüzde 1.5'i kadar bir ek gayretin Türkiye için gerekli olduğunu ve bunun en iyi yolu- nu aradıklannı vurguladı. Derviş, Mali- ye Bakanı Oral'ı uğurladıktan sonra ka- mu bankalannın oluşturulacak ortak yö- netim kurulu başkanlığı için adı geçen Adan Acar ile bir yürüyüş yaptı. Gaze- tecilerin, Acar'a yönelüc "Hayırh oisun dfvebiür nuviz" sorusu üzerine Derviş, "ŞimdiKkzor" karşılığıru verdi. Derviş, daha sonra BüJent Ecevit'in O- ran'daki ofısine giderek Başbakan'a sa- bah yaptığı toplantı hakkuıda bilgi verdi. Ortalama 358 dolar düzeyinde olan ücretler 233 dolara kadar düştü Memıır maaşına kriz darbesiANKARA (AA) - Ortalama 358 dolar olan memur maaşlannın, 21 Şubat'ta yaşanan ekonomik krizin ardından ortalama 233 dolara düştüğü bildirildi. •« - Türkiye Kamu-Sen'e bağlı Türk Büro-Sen tarafindan yapılan araştırmaya göre 247 milyon 423 bin lira olan ve kriz öncesi 358 dolara tekabül eden ortalama memur maaşı, 21 Şubat'ta yaşanan ekonomik krizden ötürü 125 dolarlık kayıpla 233 dolara indi. Türk Büro-Sen'in araştırmasına göre 263 milyon 494 bin lira olan ve kriz öncesi 381 dolara tekabül eden ortalama öğretmen maaşı ise 133 dolarlık değer kaybı sonucunda 248 dolara düştü. Yine, 265 milyon 715 lira olan ve 384 dolara tekabül eden ortalama polis maaşı ise 134 dolar değer yitirerek 250 dolara düşerken, 563 milyon 62 bin lira olan, 814 dolar düzeyindeki ortalama hâkim ve savcı maaşı ise 284 dolarlık kayıpla 530 dolara indi. 611 milyon 460 bin lira olan ve kriz öncesinde 884 dolar düzeyinde bulunan mülki idare amirlerinin maaşlan da krizden etkilenerek 308 dolarlık bir kayıpla 576 dolara, 266 milyon 301 bin lira olan ve krizden Memur maaşlarındaki kayıp TürKBüro-Sen'inaraştır dolar cinsinden karşiltğı şöyle: Smrf v u Ortalama Maaşüra \ \\ y% dolar bazında ia göre, kriz dnc«8i ve soorası memur maaştermBi Kriz öncesi dolar bazında 263 494.000 381 dolar 265.715.000 384 dolar i 563.062.000 k ^ 611460.000 f t 266 301 000 H j 275.180.000 WL 340.365 000 W 356781.000 • 186.431.000 213.721.000 814 dolar 884 dolar 385 dolar 390 dolar 492 dolar 516 dolar 270 dolar 309 dolar 167.803.000 243 dolar Ortalama Maaş 247.423.000 358 dolar önce 385 dolara karşıhk gelen sağlık çalışanlannın ortalama maaşı da 134 dolar değer yitimi sonucunda 251 dolara indi. Ortalama 356 milyon 781 bin lira olan ve kriz öncesi 516 dolar düzeyinde bulunan avukatlann maaşlan 180 dolarlık bir kayıpla 336 dolara, yine ortalama 167 milyon 803 bin lira olan ve kriz öncesinde 243 dolara tekabül eden yardımcı hizmetlerinin maaşı ise 85 dolar değer yitirerek 158 dolara düştü. Araştırmada, 21 Şubat'taki krizden etkilenen kesimlerin başında kamu çalışanlannın geldiği vurgulanarak krizden bu yana geçen yaklaşık 40 gün içinde memur maaşlannın dolar karşısında yüzde 35 oranında değer kaybına uğradığı bildirildi. \ Krizsonrası 248 dolar 250 dolar 530 dolar 576 dolar 251 dolar 259 dolar 321 dolar 336 dolar 176 dolar 201 dolar 158 dolar 233 dolar Etibank soruşturmasında Dinç Bilgin ve beraberindekilerin sorgusu sürüyor Mustafa Çağlar da gözaltında tstanbul HaberServisi- Eti- bank soruşturması kapsamın- da gözaltına alınan bankanın eski sahıbi Dinç Bilgin ve oğ- lu Önay Bilgin ile Etıbank'ın eski genel müdürü tsmail Hakkı Karakaya'nın sorgula- n sürüyor. Etibank'm eski yö- neticilerinden Mustafa Çağ-. lar da dün gözaltına alındı. Medya Holding Yönetim Kurulu Başkanı Dinç Bilgin, oğlu Önay Bilgin ile banka- nın eski genel müdürü Ismail Hakkı Karakaya, Etibank so- ruşturmasını yürüten Istanbul DGM Cumhuriyet Savcısı Er- can Cengiz'in talimatı üzerine cuma günü gözaltına alınmış- tı. Bilgin ile beraberindekile- rin sorgusu sürerken bankanuı eski yöneticilerinden, Cavit Çağlar'ın oğlu Mustafa Çağ- lar da gözaltına alındı. Çağ- 1 lar'ın Kadıköy'de bir akraba- sının evinde yakalandığı öğre- nildi. Gözaltına alınan Çağ- ek süre isteyebileceklerini söyledi. Abanoz, gazetecilerin "Dinç Bilgin ve Önay Şevket Bilgin'in sağhk kontrollcrinin dtşandan getirilen bir doktor- la emniyette yapıldığı iddiası • Istanbul Emniyet Müdürü Kâzım Abanoz gözaltındakiler için DGM savcılığından ek süre isteyeceklerini söyledi. Abanoz, Vural Bayazıt'ın da gözaltma alınacağı yönündeki iddialan yalanladı. lar'ın Mali Şube'de sorgulan- dığı belirtildi. Istanbul Emniyet Müdürü Kâzım Abanoz, dün yaptığı açıklamada, soruşturmanın tamamlanması için DGM Cumhuriyet Savcılığı'ndan bulunduğu"nun söylenmesi üzerine, "Bizyasalolarak sağ- hk kontrollerini yapünyonız, rapor ahyoruz. Ancak uygu- lamanın ne şekilde yapıldığı konusunda bilgim yok" dıye konuştu. Aynı bankada bir dönem yöneticilik yapan eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Vural Bayazıt'ın da gözaltına alınacağı yolunda basında haberler çıktığının belirtilmesi üzerine de Aba- noz, "Bu haberlerin hepsispe- külasyondur" dedi. Bilgin ile yönetim kurulu üyeleri KKTC'de kurulan ve Etibank'm kardeş bankası ol- duğu iddia edılen New York Off-Shore Bank'tan 92 trilyon lira horrumlamakla suçlanı- yor. Bu paranın Etibank'tan New York Off-Shore Bank'a gönderiliyormuş gibi gösteri- lerek Bilgin'e ait şirketlere ak- tanldığı iddia ediliyor. SlFIR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR Çahşandan 60.9mifyar dolar vergi ANKARA(AA)-lşçive memurlar, son 10 yılda sa- dece maaşlanndan kesilen vergilerle devlete 60.5 kat- rilyon liralık katkı sağladı. Gelirler Genel Müdür- lüğü verilerine göre, bord- ro mahkûmlan olarak nite- lenen ücretliler, ödedikle- ri vergiler ile bütçeyi fi- nanse etmeye devam edi- yorlar. 1991 yılında maaş- lanndan 25 trilyon 474 miİyar 487 milyon lira ge- lir vergisi kesilen işçi ve memurlann ödedikleri verginin rakamlan, takip eden yülarda giderek bü- yüdü. Bu kesim 1992'de 45 trilyon 666 milyar, 1993'de 81 trilyon 776 milyar, 1994'de 128 tril- yon 207 milyar, 1995'de de 237 trilyon 737 milyar liragelirvergisi ödemesin- de bulundu. 1996 yılında devlete 466 trilyon 647 milyar, 1997 yılında ise 962 trilyon 774 milyar lira vergi veren işçi ve memur- lann maaşlanndan kesilen gelir vergisi 1998'delkat- rilyon 712 trilyon 521 mil- yar liraya, 1999'da ise 2 katrilyon 707 trilyon 632 milyar liraya çıktı. 2000 yılında ise ücretlilerin ge- lir vergisi ödemesi 3 katril- yon 742 trilyon 338 mil- yar lira oldu. Son 10 yıl içinde ücret- lilerin ödediği gelir vergi- si, ekonomik krizle birlik- te devalüasyona başvuru- lan 1994 yıîı hariç, her yıl 5 milyar dolann üzerine çıkn. Her yıla ait ortalama do- lar kuruna göre yapılan he- saplamaya göre devlet, iş- çi ve memurlardan 1991 yılında 6 milyar 109 mil- yon dolar, 1992'de 6 mil- yar 648 milyon dolar, 1993'te 7 miyar 443 mil- yon dolar, 1994'te de 4 milyar 316 milyon dolar geür vergisi kesti. oralcalislar@yahoo.com ÖDP'nin yurtdışındaki gele- neksel yıllık şenliği için Alman- ya'dayız. Şenliğin bu yılki ana konusu "Göçün 40. Yılı". Ge- nel Başkan Ufuk Uras'la bir- likte, KESK'in yeni seçilen Ge- nel Başkanı Sami Evren, Eği- tim-Sen Genel Başkanı Alaat- tin Dinçer ve SES {Sağlık Emekçileri Sendikası) Genel Başkanı Ismail Hakkı Tom- bul'un Türkiye'den konuşma- cı olarak yer aldığı şenliğe 3000'e yakın yurttaş katıldı. Almanya'ya göçten iki yıl ön- ce 1959 yılında gelen Fuat Buttan, yaşanan 40 yılı, acıla- rı ve umutlanyla değerlendirdi. Bultan, Almanya'nın 1973 yı- lında göçmen işçi alımını dur- durduğunu, bu tarihte yaban- cı işçi sayısının 2.3 milyon ol- duğunu, ancak bu karara rağ- men göçün devam ettiğini ve bugün yabancı işçi sayısının 3.9 milyona ulaştığını belirtti. Bu süreç içinde askeri yöne- timlerden kurtulan Ispanya, Portekiz ve Yunanistan'ın eko- nomik durumlan düzeldiği için bu ülkelerden gelen işçilerin bir kısmının ülkesine geri döndü- ğünü, Türkiye'den göçün ise devam ettiğini vurguladı. Bul- Solda Yeni Oluşumun Aciliyeti tan, şu andaAlmanya'da ülke- mizden gelen ve kayrtlara ge- çen 2.1 milyon yurttaş bulun- duğuna dikkat çekti. 40 yıldır bu ülkede yaşayan insanlanmızın Türkiye ile ilişki- leri hiç kopmadı. llişkiterinin bi- çimi değişse de, Tûrkiye'ye dönme umutlan artk sönmüş de olsa, yine de doğup büyü- dükJeri topraklarla bağlan hep sürdü. ÖDP gecesine katılan 3000'e yakın yurttaşın da göz- leri ve yürekleri hâlâ Türi^i- ye'deydi. Ne AJmanyalı olabil- mişlerdi ne de Tûrkiye'ye geri dönebiliyortardı. Burada yeti- şen çocuklar da aynı durum* dan kurtulabilmiş değillerdi. Son yıllarda gençlerin geç- mişte burada hiç ilgi görme- yen milliyetçi simgelere sanl- malan da iki arada bir derede olmanın yarattığı yeni bir du- rumdu. Burada yaşayan yurt- taşlanmız, Türkiye'de yaşanan son krizi ve gelişmeleri dikkat- le izliyortardı. Hatta bir kısmının yüksek faizin cazibesine kapı- larak paralan Tûrkiye'ye yatır- dıklan anlaştlıyordu. Sürekli de- ğer kazanan Alman Markı ye- rine Tün\ parasını tercih etmiş olmalannın yanlış olup olma- dığını anlamaya çalışıyorlardı. • • • ÖDP Şenliği için Almanya'ya birlikte geldiğimiz KESKGenel Başkanı Sami Evren'le, solda yeni oluşumu konuştuk. Evren, son günlerde krizin faturasının çalışanlara çıkanlmasını pro- testo için Türkiye'nin dört bir yanında eylem yaptıklannı an- lattı. Kamu emekçilerindeki öf- keyi ve patlama noktasına ge- len çaresizliği dile getirdi. Bu noktadan sonra, artık Türki- ye'de solda bir güçlü muhale- fet partisinin kaçınılmaz hale geldiğini de sözlerine ekledi. Evren'e nasıl bir sol parti so- rusunu sorduğumda şu ceva- bı verdi: Türkiye solunun bir- lik sorunu devam ediyor, ama biryandan da hâlâ parçalan- ma sürüyor. Belli ki sol içinde- ki arayış, aynşma ve yeniden biriik arama şeklinde biryol iz- leyecek." Sol neden sürekli aynşıyor sorumu Evren şöyle yanıtladı: "Sosyalist ülkelerde yaşanan büyük kriz ve dağılma, 12 Ey- lül askeri darbesinin solayöne- lik yok etme girişimlerisolu bir buhran içine soktu. Ancak, şimdi yeni bir noktaya geliyo- ruz. Sol içindeki altüst oluşu, yeni doğum sancılan olarak da kabul edebiliriz." Evren, soldaki aynşmanın nasıl bir zemine oturacağı ve nasıl bir yol izleyeceği konu- sundaşunlan söyledi: "Son yıl- larda sol içinde gelişen milli- yetçi, despotikdevletçi eğitim ile eşitlikçi ve özgürlükçü eği- lim arasındaki aynşma hız ka- zanıyor. Sosyal-Demokrat akım arasındakiaynşmanın da bu zemin üzerine oturacağı görülüyor. Aynı şeyi sosyalist sol için de söylemekmümkün. Sosyalist sol içindeki fahdılaş- ma da belirfibirevreyi tamam- lamak üzere. Burada da gele- neksel-dogmatik solla, özgür- lükçü-katılımcı sol arasındaki açı büyüyor ve giderek yeni- den yapılanmayı zoriayacak gelişmeler yaşanıyor." Evren, gelişmelerden umut- lu olduğunu söylüyor ve sis- temde yaşanan krizin yeni umutlara ve yeni çözümlere kapı açacağını belirtiyor. Aynı şeyin sol için de söz konusu olduğunu altını çizerek vurgu- luyor. "Emek Platformu "nun ortaya koyduğu programın ge- liştirilmesine ve son süreçle birlikte siyasallaştınlması ihti- yacına dikkat çekiyor. Kitle örgütlerinin, sivil top- lum kuruluşlannın da solun ye- niden yapılandınlması ve öz- gürtükçü bir sol hareketin güç- lendirilmesine katkıda bulun- maları gerektiğini söyleyen KESK Genel Başkanı Sami Evren, "Bütün umutsuzlukla- ra rağmen, kötü duruma rağ- men.. içinden çıkılmaz bir du- rum yok. Sol içinde yaşanan yeniden yapılanma süreci emekçilerin önüne yeni seçe- neklerkoyacaktır. Umutluyuz, seyirci değiliz, katkıda bulu- nacağız." Türkiye dışandan pariak gö- rünmüyor. Bir çıkmaz ve umutsuzluk yaşanıyor. Ancak, çözüm de sanınm bu çaresiz- liğin içinde üretilecek. Türkiye yeni gelişmelere gebe, sol da... 2000'Lİ YILLARDA ERDAL ATABEK Gidenler ve Kalanlar... Handan Selçuk uzun süren bir hastalığın ardın- dan aramızdan aynldı. Uzun süren bir hastalık acı veren bir süreçtir. Handan Selçuk, yaşamı boyunca hem Handan olmayı hem de Selçuk olmayı başarmıştı. Handan olarak 'kendisi"ydi. Herzaman hareket- li, canlı, keskin bir gözlemci, açık sözlü bir değer- lendirici, yaşama müdahale eden bir düzenleyici. Kisiliği ile işlevi birbiriyle yanşırdı. llhan Selçuk'un eşi olan Selçukyanı ise kusur- suz bir sorumluluktu. Her şeyi en ince yanlanyla düşünmek, gereken önlemleri almak onun göre- viydi. Kendine verdiğini sandığım görevdi bu, ek- siksiz yerine getirilmeliydi. Gündemi her zaman dolu insanlar vardır. Her zaman yapacak işleri olan insanlar vardır. Her zaman bir şeylerin olmasını bekleyen in- sanlar vardır. Her zaman yeni bir şeyle beklenen insanlar var- dır. Handan Selçuk bu insanlardandı. Olaylara yeni bir yanından bakmayı bilir, bunu paylaşmayı severdi. Sevdiğimiz bir insanı yitirdiğimiz zaman anılara sığınıyoruz. Onunla yaşadığımız zaman bölümlerini, olayla- n, düşünceleri, duygulan anıyoruz. Ama sevdiğimiz insanlann bir de geleceği var. Yeni Handan'lar yetişecek mi? Günümüzün genç kızlan hangi öziemlerle, han- gi hedeflerie yetişiyoriar? Hem kendisi hem de bir insanın eşi olmayı ba- şaracak kadınlar gelecekte de olacak mı? Günümüzün kadınlan ve erkekleri birbirierinden neler bekleyecek? Yıtirdiklerimizi yitirmekle mi kalıyoruz? Yoksa onlann simgelediği nitelikleri, özellikleri genç kuşaklara anlatabiliyor muyuz? O kuşağın kadınlannı sık sık düşünürüm. Hem kendileri olabilen, hem yaşamın tadını, keyfini çıkarabilen, hem üretici olabilen, hem eş olabilen o kuşağın kadınlannı. Zekâlannı damıtan sohbetlerini, duyariılıklannı yansıtan dikkatlerini, sahici neşelerini, içten kay- gılannı.. düşünürüm. Onlar sahici kadınlardır, sahici insanlardır. O kuşağın kadınlannı tanımanın gerçek bir mut- luluk olduğunu düşünürüm. Günümüzün gençlerinin onlan tanımaması na- sıl bir kayıptır. Onlar idol olmanın çok uzağında kendileri oldu- lar, aramızdan da öyle kayıp gittiler. Bugün, TV ekranlannda boy gösteren, magazin sayfalannda uzanan genç kadınlann yapaylığı na- sıl bir kayıptır. Hiçbir şeyleri 'sahici' olmayan bu idollerin gençlere örnek olması nasıl da büyük bir kayıptır. Onlar, bir zamanlar bu toplumun içinde hem kendisi olan, hem değerii bir insana eşlik edebi- len, düşünen, duyan, soran, sorgulayan, bütün bunlann içinde hayatı keyifle yaşayan insanlann var olduğunu belki de hiç bilemeyecekler. Belki de asıl kaybımız budur. Handan Selçuk'u kaybetmek belki de bu sim- geyi kaybetmektir. Hiç kimse sonsuza dek yaşamayacaktır. Yaşarken yaşadığının anlamını bilmek insanın en önemli işi. Eğer Handan Selçuk'lann neleri simgelediğini yeterince aktarabilirsek o da yeniden gülecek, ye- niden mutlu olacaktır. Onu hayatımıza katmanın yolu da bu olmalıdır. e-mail: erdalatak(<? superonline.com Faks:0 212 513 90 98 Devlet denetcileri Kamu maliyesinin yarısı kayıt dışı • DENETDE Başkanı Atılay Ergüven, kamu ve özel bankalann peşin olarak batık kabul edilen kredilerinin îsviçre bankalarına gittiğini, kamu maliyesinin yansının kayıt dışı olduğunu söyledi. ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Devlet Denetim Elemanlan Derneği (DENETDE) Yönetim Kurulu, ka- mudaki yolsuzluklara karşı önlem almması çağnsında bulundu. DENETDE Başkam Atılay Ergüven, yöne- tim kurulu üyeleriyle dün düzenlediği basın toplantısında, ekono- mik bunalım sürecinde yaptıklan saptamalan açddadı. Ergüven, şu görüşleri dile getirdi: • Yurtdışına kaçınl- mış yerli sermaye, yas- tık altına ve çelik kasa- lara kaymış tasarruflar ve ambarlarda saklanan emtia ile bu ekonomik spazm çözülemeyecek ve ülke böylece uçuru- ma yuvarlanabilecektir. Kamu maliyesi çök- müştür. Kamu maliye- sinin yansı kayıt dışıdır. • Kamu ve özel ban- kalann peşin olarak ba- tık kabul edilen kredi ve plasmanlannın tahsili konusunda, kanun de- ğişiklikleri de dahil ne- den gerekli tedbirler alınmamaktadır. Var olan hiçbir şey yok ol- maz; bu paralar Îsviçre bankalan ya da başka yerlerdedir. • Ziraat Bankası, Halkbank ve Emlak- bank'ın birleşmesinde hukuki hatalar ve sos- yal yapının çökmesine yol açacak sonuçlara neden olunmamalıdır. • Yolsuzluk yapanla- nn yaptıklan sürekli yanlanna kâr kalırsa ve kişiler sürekli aynı ma- kamlarda tutulmaya de- vam edilirse, halktan fedakârlık beklemek mümkün değil. • Yolsuzluk ve usul- süzlükleri belgelenmiş bürokrat ve yöneticiler aynı olduğu ve yerlerin- de kaldığı sürece, han- gi reçete uygulamrsa uygulansın sonuç de- ğişmeyecektir. • Hükümet, bazı tef- tiş kurullanm kapatıp idari ve mali konularda kısıtlamalar getirerek yolsuzluklann önlen- mesine engel olacak gelişmeleri hazırlıyor. Yolsuzluk ve yoksul- lukla mücadelenin en güçlü silahlanndan bi- risi etkin denetimdir. Denetim birimlerinin tek çatı altında toplana- rak özerk bir yapılan- maya gidilmesi zorun- ludur.