22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 NİSAN 2001 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA JhiJVİ_fll t_rl?J_i / ekonomi@cumhuriyet.com.tr 13 Çare daha çok uretMîi • İSTANBUL(AA)- Yaşanan krizden ağır biçimde etkilenen sanayiciler, krizden çıkış yolu anyor. Istanbul Sanayi Odası (İSO), bu amaçla bir kriz önlemleri broşürü hazırladı. Üretim ve ihracat olmak üzere iki ana başlıktan oluşan broşürde, kriz yönetimi, risk yönetimi, pazann ihtiyacı olanın üretilmesi gibi konular ele alınıyor. Krizi aşmannı en etkin yolunun daha çok ve kaliteli üretim ve daha çok ihracat yapmak olduğunu söyleyen ISO Başkanı Hûsamettin Kavi, kriz ortamlannın gerek kunım gerek ülke açısından yeni fırsatlar yarabileceğine dikkat çekti. Yatmmcıyı konmafonu • ANKARA (AA)- Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Doğan Cansızlar, sermaye piyasası araçlannın fıziki sistemden kaydi sisteme geçiş sürecini yürütecek Merkezi Kayıt Kuruluşu'nun yönetmeliğinin tamamJandığını bildirdi. Cansızlar, yaptığı yazılı açıklamada, oluşturulacak Yatınmcılan Koruma Fonu'nun Merkezi Kayıt Kuruluşu (MKK) tarafindan yönetileceğini, kuruluşun, aracı kuruluşların tedrici tasfiyesinde de sorumluluk üstleneceğini kaydetti. Vergikaçağı yüzde 90 arttı • ANTALYA(AA)- Antalya Gelirler Bölge Müdürlüğü bünyesüıde yer alan 4 ilde yapılan denetimlerde yılın ilk 3 ayında 33 trilyon 45 milyar 377 milyon lıralık vergi kaçağı tespit edildiği bildirildi. Antalya, Denizli, Burdur ve Isparta illerinde ocak-mart aylannda ağırlıklı tekstil ve inşaat olmak üzere diğer sektörlerde yapılan denetimlerde kaçak oranının geçen yıla göre yûzde 90 artış gösterdiği saptandı. Kapasite kuflamım düştü • ANKARA (ANKA)- Kapasite kullanım oranı yılın ilk iki ayında geçen yılın altında seyreden imalat sanayii, içvedıştalepteki daBİmanın sürdüğü rrurt ayında da geçen yıiın aynı ayındaki kspasiteye ulaşamadı ve yizde 72.2 oranında kapasiteyle üretim yaptı. ÜE'den yapılan açklamaya göre, 2(00'in mart ayında yizde 74 kapasite ile çaışan imalat smayiinin bu yılın aynı a^ındaki kapasite kdlanım oranı yüzde 712 düzeyinde oluştu. tTO işadamlanna alalet anyor • tSTANBUL(ANKA) -stanbulTicaret Cdası(lTO), çeşitli sıçlamalarla gözaltına aınan ve uzun süre mhkemeye çsanlmadan hapiste ttulan işadamlan için Aialet Bakanlığı nzdinde girişimlerde hlunuyor. İTO Başkanı tehmet Yıldırım, gzaltına alınanlann hyük bölümünün rahkemeye çtanlmalan halinde slıverilecekleri knısmda olduklannı ' Uirtti. Derviş'in açıkladığı Türkiye'nin Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı'nda ilk çatlak ortaya çıktı tş güvencesi ölçü olaeak• Daha önce temkinli de olsa Devlet Bakanı Kemal Derviş'i destekleyen işveren, Iş Güvencesi Yasa Tasansı'nın programa girmesi halinde desteğini çekeceğini açıkladı. OLCAYBÜYÜKTAŞ Devlet Bakanı Kemal Derviş'in, 'kea vadeli öncetikkr' arasına alarak "Gûçlü Ekonomiye Geçiş Progrjunı"na koyduğu Iş Güvencesi Yasası, işvereni yeniden kızdırdı. Daha önce temkinli de olsa Derviş'i destekleyen işverenler, söz konusu tasannın programa ahnmasıyla durumu yeniden gözden geçirmeye karar verdiler. Derviş'in özellikle denetim, özelleştirme ve şeffaflık konulanndaki tavnm örnek gösteren işverenler, konu işgüvencesine geldiğinde "Gereldrse desteği çekeriz" açıklaması yaptı. Türkiye tşveren Sendikalan Başkanı Refik Baydur, Dervış' i Derviş'in özefleştirme konusundaki tavnm örnek gösteren işverenler, eleştirirken HaBt Narin de çok mantıksız bulduğu tasannın programa nasıl girdiğini sorguladı. 'Işe tavizte başladT TtSK Başkanı Refik Baydur, Iş Güvencesi Yasası'nın programa konulmasını yanlış bir davranış olarak değerlendirdi. Ekonomi programının ayn bir şey, iş güvencesinin ayn bir şey olduğunu dile getiren Baydur, Derviş'in daha işe başlarken taviz verdiğini belirtti. Kemal Derviş'in 8 Mayıs'ta TlSK'le göriişmek üzere Istanbul'a geleceğini de konu iş gûvencesine geldiğinde' açıklayan Baydur, iş güvencesinin Derviş'i ilgilendirmediğini kendisine söyleyeceklerini vurguladı. Baydur, Derviş'i, program hazırlanırken işçi ve işveren temsilcilerini bir araya getirmediği için eleştirdi. Tasannın programda yer Gerekirse desteği çekeriz" dediler. almasını eleştiren bir diğer sendika başkanı da Tekstil tşverenler Sendikası Başkanı HaBt Narin. Tasanyı son derece mantıksız bulduğunu belirten Narin, "Sayın Dervtş, bu kadar mannksız bir tasarryı, programa koymayı nasıl kabul etti" diye sordu. Tasarı ne getiriyor? • îşveren feshin sebeplerini açıklamalı. • Feshin haklı bir nedene dayanma yükümlülüğü işverene ait. • Çalışanlar sendikalı olaeak ve sendika üyesi işçiler bu nedenden ötürü işten atılamayacak. • Işten atmaya haklı bir gerekçe göstenneyen işveren, ihbar tazminatının üç katını ödeyecek. İşveren ne istiyor? • tş güvencesi varsa kıdem tazminatı yok. • Feshin sebepleri açıklanmasın. • Feshin haklı bir nedene dayandığını ispat yükümlülüğü olmasın. • "Geçici işler" tanımı yapılsın. • Fazla çalışma ücreti yerine izin verilebilsin. Çîftçf göz ardı edildi Hükümetten çifte standart ANKARA (Cumhuriyet Bû- rosu) - Yeni programla krizin faturasının çalışan kesimlere çıkanlacağı ortaya çıkmaya başladı. Bankacılık sistemi başta olmak üzere belli kesim- lere teşvikler gündeme getiri- lirken, çitfçilerin 2 katrilyon li- ra düzeyindeki borçlannın erte- lenmesi talebi "popüKzm" suç- lamalanyla kabul edilmedi. Yahıızca fona alınan 13 ban- kanın batık yükünün 22 katril- yon liraya çıktığı ifade edilir- İcen, 2 katrilyon üralık tanm ke- sünine yönelik desteğin yük olarak gösterilmesi tepkilere neden oldu. Ekonomiden so- rumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş'in ıtırazı üzerine, çiftçi- lerin borçlannuı ertelenmesi yerine Halk Bankası'nda oldu- ğu gibi yüzde 120'lere çıkan kredi faiz oranlan- nın açıl- mış olan krediler için yüzde 50-60 düze- yine indirilmesi formülü üze- rinde uzlaşma sağlandı. Tanm ve Köyişleri Bakanı Hûsnü Yusuf Gökalp'in, çiftçi- lerin borçlannın faizleri don- durulup 3 yıla yayılmasına iliş- kin kararnamesini son krizin ardından yeniden gündeme ge- tirdiği öğrenildi. Bu karamame taslağı, 2 katrilyon lıralık çift- çi borcunu kapsıyor. Gökalp'in Bakanlar Kuru- lu'nda, "Tanmda üretim yapü- mariığı yaman ithal yoJuna gi- dflmesi gerekecektir ki, bunun ne kadar kabul edikbiür oMu- ğutaroşma dahi götûnnez" de- diği öğrenildi. Derviş'in dos- yalannı toplayarak Bakanlar Kurulu'nu terk etmeye hazlr- lanması üzerine, araya liderler girerek ara formül bulundu. Dalgalı kura geçmeden önce 685 bin lira olan veşimdi ikiye katlanan dolaryurttaşlan zor durumda bıraktı Her sektörün 'kendi kunı' varEkonomi Servisi - Dalgalı kur politika- sımn uygulanmaya başlanmasıyla birlik- te dövizdeki istikrarsızlık her sektörün kendi kurunu belirlemesine neden oluyor. Emlakçiler dolan 800 bin lira olarak be- lirlerken, bu sektörde Alman Markı 400 bin liradan işlem görüyor. İnşaat sektö- ründe de ABD Dolan'nın 800 bin ve Al- man Markı'nın ise 450 bin lira olarak be- lirlendiği ifade ediliyor. İthal oto yedek parçasında da ABD Dolan 900 bin lira, Alman Markı ise 450 bin TL'den işlem gö- rürken, tekstilde ABD Dolan 900 bin TL ve Alman Markı da 500 bin TL olarak ka- bul edildi. Öte yandan, dolar ilaçta 20 Mart'ta 820 bin TL'ye sabitlenirken, dün Merkez Bankası'nm döviz kunı esas alı- narak işlem yapılmaya başlandı. Şubat ayında yaşanan devalüasyon son- rasında 1 milyon lira ile 1 milyon 300 bin lira arahğında seyreden dolar kunı, hükü- metin, kurun değişmeyeceğini açıklama- sına güvenerek dolar üzerinden borçlanan birçok kişiyi zor durumda bırakjyor. Bu ortamda her sektörün "kendince" dolar ve marka bir kur belirlemesi bu kez de kimi- lerini sevindirirken kimilerini de mağdur edebiliyor. Örneğin son olarak Futbol Fe- derasyonu'nun, dolann 1 milyon 200 bin liraya çıktığı bir dönemde Digitürk'ün 728 bin TCden yaptığı ödemeyi kabul etmesi, büyük kulüpleri kızdırdı. Ote yandan, dolar üzerinden işyeri kira- layanlar piyasalarda yaşanan durgunluk- tan etkilenirken yaşanılan devalüasyonla birlikte kiralannın yaklaşık olarak yüzde 60 oranında artış göstermesi işyeri sahip- lerini kepenk kapatmaya itiyor. Kapatılan işyerleri ile mağdurlar listesine kiracılar- dan sonra kira gelirlerini kaybeden dük- kân sahipleri de ekleniyor. Dükkânlannın boş kalmasını istemeyen dükkân sahipleri gerek kira bedellenni in- dirme gerekse de dolar kurunu kriz önce- si kur üzerinden hesaplama yoluna gidi- yorlar. Türkiye çapında tüm alışveriş merkez- lerindeki kira ödemelerinde dolar kunı 700 bin-900 bin TL aralığmda gerçekle- şiyor. Akmerkez 'deki kiralarda dolar kurunun 900 bin TL olarak belirlendiği belirtüir- ken Capitol'de kiralann Euro cinsinden alındığı ifade ediliyor. Nurol Holding Baş Hukuk Müşaviri Cumhur Bozkır, Mas- lak'taki Nurol Plaza'da yer alan holdinge ait işyerlerinin dolar ile kiraya verildiğini söyleyerek 2001 yılı sonuna kadar dolan 800-850 bin civannda hesaplayarak kira talep ettiklerini belirtti. Bodrum'un büyük alışveriş merkezle- rinden Oasis de 1 ABD Dolan'nı 31 Mart 2002 tarihine kadar 670 bin TL olarak dondurdu. Bu arada, Bilgi Üniversitesi de dolar ku- runu 718 bin TUden sabitleyerek öğreni- me devam etmekte olan öğrenciler için "erken kayıt kampanyası" düzenledi. Yaşar Okuyan'ın 'ild yıh^ bir türlü bitmiyor Yine kuyruk çüesi SSK'lerde geçen yd içinde kuyruklara çözüm olarak geçilen telefonla randevu sistemi, beraberinde yeni kuyruklan da getirdi Telefonla randevu abp saatinde muayene olan hastalar ilaç için kuyruk beklemekten kurtulamıyor. Telefonla randevu alamayanlar ise sabah saatierinden itibaren öğleden sonra elden verilecek sıra numaralan için bekliyor. (Fotoğraf: ZAFER ÜÇÜNCÜ) SAADETUSLU Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı YaşarOkuyan, iki yıl- da çözeceğim dediği SSK so- runlan için yine "2 yıl sonra" demeye devarn ediyor. Türk Ta- bipleri Birliği SSK Kolu Sek- reteri Dr. Osman Öztürk, Oku- yan'uı Haziran 1999 tarihinde söylediği "2 yılda çözeceğim. Ofanazsa istifa edeceğkn" söz- lerini anımsatarak "Aradan 22 ay geçti. Sorun çözüklü mü? Sa- decesorunlann ucuzpopüüzm- le çözüiemeyeceğı ortaya çuW diye konuşuyor. Dr. Osman Öz- türk, Okuyan'ın iki yılını şöy- le özetliyor: - Göreve geldiği ilk günlerde "aym personeü" uygulaması getirildı. Ama 3 ay sonra ken- disi kaldırdı. . - Alo SSK Hattı kuruldu. SSK Okmeydanı'nın eczanesi- ne bile çözüm bulunamadı. - 2000 yılı sonuna kadar 25'i Istanbul'da olmak üzere 100 sağlık tesisi kurulacaktı. Şu ana kadarya NamiÇağanzamanın- da başlanan yapılar açıldı ya da var olan yapılann tadilatlannın açılışı yapıldı. - Okuyan'ın en iyi yaptığı, kuruma personel alımı oldu. Geçen yıl 18 bin 800 personel kadrosu verildi, bu yılın başın- dan itibaren 10 binin üstünde personel yerleştirildi. - Telefonla randevu sistemi getirildı.Kurumun olanaklan ihtiyacı karşılamadığı için so- runa çözüm olamadı. - İlk günden beri aküh kart uygulamasındanbahsettı. Her- kesin tüm bilgilerinin buluna- cağı bu kartla ilgili bugüne ka- dar herhangi bir şey yapıknadı. - Kurumda 1 karrilyonluk yolsuzluk yapıldığrnı söyledi. Ama şu güne kadar iddialar ciddi olarak ortaya konmadı. BlLGİ TOPLUMUNA DOGRU/ÖZLEMYÜZAK ozlemyu@yahoo.com Bir önceki yazıda '/bey/ngöçü'konu- sunu ele almış, zaten önü- ne geçilemeyen bu sorunun, ekonomik kri- zin diplomalı ve nitelikli çahşanı da işinden kopartıp atması ile daha da pekiştiğini vur- gulamıştık. Bu kez beyin göçünden daha küresel boyutta bahsedelim. "Eğer en iyi eğitim alan kişilerin yurtdı- şına yerieşmelerinin önüne geçilemiyorsa gelişmekte olan ülkelerde eğitime yatınmın ekonomik büyûmeyi hızlandıncı bir katkı- da bulunmasını beklemekzordur." Bu söz- ler bizzat IMF yetkililerine ait. Fonun 3 ay- da bir yayımladığı Finans ve Kalkınma Ra- poru'nda (Haziran 1999) OECD ülkelerine yerleşip bu ülkelerde çalışan "yabancı" diplomalann oranı yer alıyor Hindistan yüz- de 2.7, Çin yüzde 3, Mıstr yüzde 7.5, Gü- ney Afrika yüzde 8; Rlipinler yüzde 10, Gü- ney Kore yüzde 15, Iran yüzde 25, Gana yüzde 26, Jamaika yüzde 77... Şüphesiz gelişmekte olan ülkeler açısın- dan karamsar bir tablo. Ancak son yıliarda bu beyin göçünü tersine çevirmek için be- lirli adımlar da atılıyor. Bu konuda en başa- nlı ülkeferden bin Irianda Bir dönem nite- Beyin Göçü Nasıl Engellenir? likli işgücünde en fazla göç veren ülkeler arasında olan Irianda, yüksek teknolojiye yaptığı yatınmlar ve cazip teşviklerie yurt- dışına giden nitelikli göçmenlerinin yansını geri getirmeyi başamnış durumda. Hindis- tan ise biraz daha farklı bir ömek. 196O'lı yıliarda temel eğitim yerine teknoloji eğiti- mine ağırlık veren yüksek okullara yatınmı tercih eden Hindistan bu sayede, nitelikli eleman ihraç eden bir çeşit örgütlenme bi- çimi oluşturdu. Ve yıllar boyunca Hintli bi- lişimciler ABD'de yüksek teknoloji şirket- lerinin istihdamlannın gözbebeği oîdular, hâlâ da olmayı sürdürüyoriar. Bu arada Hindistan'da da yüksek tekno- loji şirketleri gelişıp güçlendiler ve artık ken- di nitelikli gençlerinin gelişmiş ülkelere yer- ieşmelerinin önüne geçmeye çalışıyorlar. Hindistan'da faaliyet gösteren bu şirketler geniş alanlar üzerinde oluşturduklan ultra modern kampuslarda mühendislerin, bili- şim uzmanlannın en rahat şekilde çalışıp yaşamlannı sürdürmelerine olanak sağlı- yoriar. Faizsiz uzun vadeli villa tipi ev temi- Türkîye Teknotoji Geltştirme Vakfi (TTGV) beyin göçünü azaltabilmek için yeni bir projeye hazırlanıyor. Henüz ön çalışma safhastnda olan proje ite yüksek teknoloji özellikle de bilişim ve biyoteknoloji alanında eğitim almış genç girişimctterin kendiierine bir iş kurmalanna olanak sağianması hedefleniyor. Türkiye'de yine bir proje hazırlığı ^ . « M , * ABD'ye gidiyoriar. TTGV'nin Teknoloji Gefiştirme Proje Koordinatörü Şlrin Elçi projenin yıl sonunda tamamlanmasını öngördüklerini belirterek şu bilgfleri verdi: "Fikri olan, ancak parası olmayan genç girişimcilere yöneHyonız. Nitelikli gençlerimizin önemli bir kısmı yetiştikleri alanlarda faaliyet gösterme olanağı Bu projeyie katma değeri yüksek gelişen teknolojileri, özeilikfe de bilişim ve biyoteknoloji alanlannda iş kurmak isteyenleri hedefliyoruz. Kendiierine teknik yönetim desteği de sağlayacağız" dedi. Söz konusu projeye Dünya Bankası'nın destek vermesi bekleniyor. ni, araba, her türlü sportif faaliyetin olduğu ortamlar yetenekli genç Hintlilerin kendi ül- kelerini tercih etmeleri için önlerine sunu- luyor. Şirketler yalnızca para ve çevrenin bu gençleri tutmak için tek unsur olamayaca- ğının da bilincindeler. Yeni teknolojilerie başa baş yanş halin- de olmanın önemli btr motivasyon araa ol- duğunu biliyorlar ve bu amaçla bütçeleri- nin önemli bir kısmını araştrma-geliştirmfc ve yaratıcılık projelerine ayınyoriar. Hindis- tan bu uygulamalarla beyin göçünü hisse- dilir bir oranda engellemeyi başaran ülke- ler arasında. Almanya'da ise genç araştırmacılann araştırma çalışmalannı sınırtayan ve yaban- cı ülkelere yoğun beyin göçüne neden olan üniversiteierde öğretim üyelerinin derece almasına ilişkin eski yasanın yerine yenisi- nin taslağı hazırlanryor. Tasanyla ülkedeki üniversitetefdeki genç araştırmacılann da- ha erken derece ve profesöriüğe hak ka- zanmalannın sağianması için çalışılıyor. Böylece genç Alman araştırmacılann yüz- de 15'inin üniversite mezuniyetinden son- ra ABD'ye gitmelerinin önüne geçilmesi hedefleniyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle