Katalog

SAYFA CUMHURİYET HABERLER 6 ARALIK 2001 PERŞEMBE DÜNYADA BUGUN ALt StRMEN Beyaz Onlük'te ilginç bağlantılar: Çakan'ın akrabası, DUSAŞ'ın finansman sorumlusu Evet Önemli Adım, Ama... ABD Dışişleri Bakanı Colin Povvell, yüklü bir gündem ile Ankara'ya geldi ve dün görüşmelerine başladı. Ama, bu arada, Kıbrıs'ta Yeşil Hat üzerinde, bunu da gölgede bırakan bir gelişme yaşandı ve Klerides ile Denktaş, Annan'ın temsilcisi De Soto'nun da bulunduğu toplantıda bir araya geldiler ve toplantıdan "önkoşulsuz" ikili görüşmelerin, yine BM Temsilcisi'nin de katılımıyla, 15 Ocak'tan itibaren sürdürülmesi kararlaştırıldı. Ayrıca, sembolik de olsa, anlamlı bir görüşme daha oldu ve Klerides, Denktaş'ın kuzeyde De Soto'nun onuruna vereceği yemeğe katıldı, böylece ilk kez bir Rum Yönetici, Kuzey kesimine ayak bastı. Daha ilk toplantının ardından gerek Türk gerek Rum tarafından gerekse Ankara ve Atina'dan gelen tepkiler olumluydu. Bütün bunların yanı sıra, AB'nin temsilcisi Verheugen, ikili görüşmelerde varılacak sonucu bekleyeceklerini AB'nin bu aşamada işe karışmayacağını açıkladı. Bütün bu gelişmeler olumludur. Her iki tarafta da sanki, artık bir çözüm için ilk kez ciddi görüşmeleryapmak umudu, niyeti vargibi görünmektedir. Ancak, sonuçlara abartmadan bakmak ve bunun sadece olumlu bir ilk adım olduğunu söylemek gerek. Denktaş'ı, bu kez daha yumuşak tavırla masaya itenin, üstündeki çeşitli baskılar olduğunu görmek kolay. Üstelik kendisi de, açık açık tavır değişikliğinde, eski tutumda devam edilmesi halinde Kıbrıs'ta istenmeyen gelişmelere yol açılması olasılığının rol oynadığını söylüyor. Peki Klerides'in, üstünde bu tür baskılar olmadığı halde, tavırdeğişikliğini benimsemişolmasını nasıl yorumlayabiliriz? öyle ya, resmen açıklandığına göre, AB Güney Kıbrıs'ı, tüm Ada'nın tek meşru temsilcisi olarak kabul edecekse, sorun kendiliğinden çözüleceğine göre, bu çabalara ne gerek vardı ki? Neyse ki, iş o kadar basit değil. Avrupa Türk restinden sonra, her şeye karşın Kıbrıs'ı, üstelik de uluslararası anlaşmalara aykırı olarak kendi bünyesine almanın yepyeni sorunlar doğuracağını bilmektedir. Resmi açıklamalara karşın, üyelerin bu konudaki endişeleri tümüyle yok olmuş değildir. Ayrıca, AGSP konusunda Avrupa'nın öngördüğü çözüm için Kıbrıs sorununun sürekli sürüncemede kalması bir engel oluşturmaktadır. İki tarafın kendi aralarında anlaşmaları, Avrupa'nın da isteği. Nitekim Kıbrıs Rum Basını da, Klerides'in bu çağrıyı reddetmesi halinde AB karşısında durumunun sarsılacağını düşünerek, Denktaş'ın davetine "evet" dediğini belirtmektedir. Peki bundan sonra ne olacak? önkoşulsuz görüşmeler, yapıcı bir görüşme yöntemiyle çözülmeye çalışılırken De Soto'nun da bulunması ve tarafların görüşlerini not etmesi, iki liderin de, müzakereyi kısa kesip, tekrar "statüco ante"ye, yani eski duruma, ya da çözümsüzlüğe dönmelerini zorlaştıracaktır ki, bu da olumlu bir ögedir. Tarafların görüşleri şu anda birbirlerinden çok uzakta, hele hele federasyon ve konfederasyon tartışması ilk ağızda ortaya çıkarsa çözüm daha da güçleşecek. Aslında çözüm bu sözcükleri kullanmadan da sağlanabilir. Türkiye'nin konfederasyondan kastının, ne olduğu son MGK toplantısında kullanılan diplomatikdilleaçıkçaortayaserilmiştir: "Ada'daki Türkleri basit bir azınlık statüsüne düşürmeyecek bir çözüm." Şimdi sorun, Rum tarafı Yunanlıların böyle bir çözüme yatkın olup olmadıklarında düğümleniyor. ti. 4 Aralık, dış politikamızda olaylarla dolu geç Sır kasada ANAP makbuzlan HACER BOYACIOĞLU ANKARA SSK'yi sahte faturalarla dolandırdığı gerekçesiyle DUSAŞ firmasına yönelik düzenlenen "Beyaz Önlük" operasyonu davasının iddıanamesinde, ANAP ve MHP eksenli siyasi bağlantılara yer verildi. lzmir DGM Savcısı Ahınet Birsen'in hazırladığı iddianamede, DUS AŞ firmasının sahibi lbrahinı Dumlu'nun gizli belgelerini sakladığı çantadan ANAP'a ait bağış makbuzlarının çıktığı bilgisine yer verildi. Üumlu'nun çantasında, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı ZekJÇakan'a çekılen bir faksın da yer aldığı kaydedilen iddianamede, DUSAŞ nedeniyle SSK'nin zararı da 10 trilyon 261 milyar lıra olarak ifade edildi. DGM Cumhuriyet Savcısı Ahmet Birsen, Beyaz Önlük operasyonuna ilişkin iddianameyi tamamladı. Yaklaşık 5 aylık birçalışma sonucu hazırlanan iddianamedeki savlar şöyle: • DUSAŞ firmasının sahibi olan vc şu anda lzmir 1 No'lu F Tipi Cezaevi'nde bulunan Ibrahim Dumlu'nun saklanmasına büyük önem verdiği belgeler deşifre ediliyor. Buna göre Dumlu'nun saklaması için imam nikâhlı eşi Ömür Gülen'e verdiği belgeler arasmda 5 Ekim 2000 tarih621711, 621712, 621713, 621714serino'luve 16 Ekim 2000 tarih621733 seri no'lu, ANAP'a ait bağış makbuzlan bulunuyor. Bu bağış makbuzlarının kimin adına düzenlendiği bilgısı ise iddianamede yer almıyor. • Ibrahim Dumlu'nun önem verdiği belgeler arasında bir bakana geçilen faks da yer alıyor. SSK Genel Müdürlügü'ne yazılan ve DUSAŞ firmasının sözleşmesinin en az 5 yıl süreyle uzatılmasını talep eden yazının "Sayın Zeki Çakan'ın dikkatine" notuyla fakslandığını gösteren yazı örneği, Dumlu'nun gizli belgeleri arasında bulunuyor. • Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Çakan'ın adı, sanık ifadelennde de geçiyor. DUSAŞ firmasında finansman sorumlusu olarak çalışan sanık Gökhan LJIuşar, emniyette alınan ifadesinde, eşinin Zeki Çakan'ın akrabası olduğunu ve Çakan'ın referansı doğrultusunda, Ibrahim Dumlu'nun kendisini işe aldığını belırtiyor. Iddianamade, Uluşar'ın kullandığı bilgisayarda şifreli birbölüm bulunduğu ve Uluşar'ın bu bölümü açması sonucunda, tahrifat yapılan bclgelere ulaşıldığı belirtiliyor. • tddıanamede yer alan bir telefon görüşmesi ise DUSAŞ'ın, MHP referansına verdiği önemi de ortaya koyuyor. DUSAŞ'ta çalışan Fatih isimli kişiyle dışarıdan arayan bir bayan arasında 31 Mart 2001 tarihinde gerçekleşen ve DGM tarafından kaydedilen telefon konuşması şöyle: Bayan: Oraya (DUSAŞ'a) ben geleyim çalışayım, ben girebilir miyim? Fatih: Bir bakanı tanıman lazım. Zaten başhekim demiş ki partiden, MHP'den, bakanlardan bize sürekli baskı var. Yani hemşireleri çıkaracaTEMOÇİN ğız, yerine sivil memur alacağız. Buradaki doktorlann konuşmasına göre, bizim patronun arkasında birçok bakan var. Firmanın halkla ilişkiler sorumlusu ve Beyaz Önlük soruşturması sanıklarından ö m ü r Gülen, verdiği ifadede, Ibrahim Dumlu'yla imam nikâhı kıydıklannı belirtiyor. Müfettişlerin incelemelerinin süreceğini anlamaları üzerine birçok belgeyi imha ettiklerini belirten Gülen, halen lzmir 1 No'lu F Tipi Cezaevi'nde bulunan eski SSK lzmir Sağlık lşleri Müdürü Melih tnan'la tbrahim Dumlu arasındaki ilişkiyi de şöyle anlatıyor: "MeHhİnan,99seçimlerinden birkaç ay sonra, SSK Sağnk lşleri il Müdürlüğü'nc atandı. Bu atama işleminde, MHPileyakınilişldiçinde olan Ibrahim Dumlu etUlioldu." İddianamede, DUSAŞ ile SSK arasmdaki hizmet sözleşmesinin geçerli olduğu 15 Nisan 19996 Haziran 200 ltarihleri arasında, 800 bin 742 muayene belgesiyle 2 milyon 477 bin 769 tahliltetkik belgesi düzenlendiği belirtildi. Bu işlemler nedeniyle SSK'nin zarannın ise 10 trilyon 261 milyar lira olduğu kaydedildi. Tuğgeneral Onurlubaş uyardi: Rumlar Pontus u yeniden hortlatıyor • Onurlubaş, Trabzon'un Tonya ve Sürmene ilçelerinden, 2030 kadar yoksul öğrencinin eğitim için Yunanistan'a götürüldüğüne dikkat çekti. NİHATTIĞLI GİRESDN Giresun Jandarma Bölge ve Garnizon Komutanı Tuğgeneral Baki Onurlubaş, Doğu Karadeniz yöresinde Pontusçuluk faaliyetlerinin tekrar hortlamaya başladığını, yöre insanının bu konuda dikkatli ve uyanık olması gerektiğini söyledi. Rumlann Irabzon'u merkez seçerek bölücü faaliyetlere girdiğini savunan Onurlubaş, Trabzon'un, Tonya ve Sürmene ilçelerinde, 2030 kadar yoksul öğrencinin eğitim için Yunanistan'a götürüldüğüne dikkat çekti. Giresun Gazeteciler Cemiyeti'ni ziyaret eden Tuğgeneral Onurlubaş, Ponfusçulukhayallerini yaşama geçirmeyi arzulayan Rumlann Trabzon'u merkez seçerek yörede birtakım bölücü faaliyetlerde bulunduğuna dikkati çekti ve bu hareketın bizzat Yunanistan'daki bazı dernekler tarafından desteklendiğini söyledi. Yunanlı yazar Yorgo Andreyadis'ın, Pontusçuluk hayalini dile getırdiği kitaplannın yöreye gizlıce sokularak dağıtıldığını belirten Onurlubaş, yöreye Rumlar tarafından turizm gezisi adı altmda düzenlenen bazı turlarda, Pontusçuluk propagandasının yapıldığını ifade ederek şunlan söyledi: "Trabzon'un, Tonya ve Sürmene ilçesinde, 2030 kadar fakir öğrenciyi eğitimlerine yardımcı olacagız diyerek Yunanistan'a götürenlerin asıl amacuıı gayet iyi biliyoruz. Bu, Rumlann yülardır yöre üzerinde gizliden giztiye yürütmüş olduklan Pontusçuluk hayaünin hayata geçirilmesinin ince planlanndan biridir. Yunanistan'ın Trabzon'a konsolosluk açmak istemesinin en önemli nedeni, yöre üzerindeki Pontusçuluk hareketlerine yardımcı olmaktır. Yunanistan Başkonsolusu'nun sık sık yapmış olduğu Doğu Karadeniz gezisinin temelinde de bu Pontusçuluk düşüncesiyatmaktadır.Yiunaniıişadamlanıu, çevreciler adı altuıda bir gemi ile Trabzon Limanı'na demir atbran yine bu düşüncedir." y 1ĞNELİ FIRÇA ZAFER • •• ••• Cumhurbaşkanı'nın TBMM'ye iade ettiği yeni DGM Yasası aynen kabul edildi Caziantep Komisyonda Sezer tarbşması seçeneği bulunmuyor. Sezer'in9 sayfalık iade gerekçesi dün Adalet Komisyonu'nda degerlendirilirken milletvekilleri arasında tartışma çıktı. DSP milletvekili Ismail Aydınlı, DGM'lere başından beri en çok karşı çıkan sol çevrede yer almasına karşın Çumhurbaşkanrrun gerekçelerini desteklediğini söyledi. Aydınlı, "özellikle DSP'nin hortumculara diyet borcu yoktur. Sayuı bakan bu görevine sahip çıkmryorsa kendi dunııııunu degerleııdirmelidir" dedi. SP'li Fethullah Erbaş'ın "Cumhurbaşkanı Mcclis'in itibannı zedelemeçabasıiçinde.Cuınhurbaşkanı'na direnmeken uygun olaıu. Bu Cumhurbaşkanı ileride başka şeyleri de yapar" sözleri üzerine Aydınlı, "tşinize geldiği zaman iyi, işinize yelmediği zanuuı kötü" diye itıraz etti. "Cumhurbaşkanı olaya siyasi bakıyor ve toplumu kışlartan bir ifadesi var" diyen ANAP'lı Yaşar Topçu da U DGM savcılan da kanuna karşı hilekuDaruyor" görüşünü savundu. Topçu'nun Sezer'e dönük eleştirilerine Ismail Aydınlı "Bu olaya kanşma nedeniniz aile taNosunda birtakım dostlannızın olması ınıdır?" diye tepki Uğur Mumcu şiir yarışması • Haber Merkezi Karşıyaka CUMOK tarafından bombah bir saldırı sonucu katledilen yazanmız Uğur Mumcu adına düzenlenen şiir yarışmasına başvuru adresi şöyle: "Uğur Mumcu Şiir Yarışması Ege Sanat Merkezi 1721 Sokak No: 20 Karşıyaka/İZMİR" ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in parlamentoya iade ettiği çete suçlannı DGM kapsamından çıkaran yasa, Adalet Komisyonu'nda aynen kabul edildi. Yolsuzluk davalarını 81 ıldeki ağır ceza mahkemelerine aktararak yolsuzlukla daha etkin mücadele edileceğini savunan Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, yasayı aynen çıkarmayı amaçladiklarını söyledi. Anayasa gereği, iade edilen yasa TBMM'de aynen kabul edilirse Cumhurbaşkanı'nın imzalayıp Anayasa Mahkemesi 'ne dava açmaktan başka gösterdi. Yasanın, mevcut soruşturmalar ile davalara uygulanmaması için önerge veren Ismail Aydınh'nın önergesi kabul edilmedi. Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, Cumhurbaşkanı'nın kısmi iade gerekçelerine katılmadıklarını, aynca onaylanan 2 maddenin ise Resmi Gazete'de yayımlanmadığını vurguladı. Cumhurbaşkanrnın, olmayan gerekçeleri geri gönderme nedeni olarak kullandığını savunan Türk, Sezer'in bazı noktalarda hukuki olmayan gerekçelerle utoplumdayanhşanlaman gibı dayanaklar kullandığını kaydetti. Faşist terör durmuyor BEKİRŞAHtN GAZİANTEP Faşistlerin terör estirdiği Gaziantep Üniversitesi'nde (GAZÜ) 3 öğrencinin ormana kaçınlarak dövülmesi ve ölümle tehdit edilmesinin ardından, ülkücüler önceki akşam da sol görüşlülere saldırdı. 3 kişinin yaralandığı saldırıyla ilgili 26 kişi gö/.altına alındı. Akademık düzeyde de faşist kadrolaşmanın yoğunlaştıgı Gaziantep Üniversitesi'nde, ülkücü gruplar saç uzatan, küpe takan sol göriişlü öğrencilere yaşam hakkı tanımıyor. Ülkücü üniversite görevlilerinden cesaret aldıklan belirtilen faşist gruplann önceki gün 3 öğrenciyi ormana kaçırarak dövmesinin ardından saldınlar önceki akşam da sürdü. Gıda Kafeteryası'nda oturan öğrencilere saldıran 40 kişilik ülkücü grup, 3 kişiyi sopa ve demir çubuklarlayaraladı. Saldınsırasında binamn camları da kırılırken, 26 kişi polis tarafından gözaltına alındı. Gaziantep Emniyet Müdürü AH Kalkan, "Olay poHs müdahalesi sayesinde büyümeden önlendi" dedi. Faşistlerin saldınlannı artırması öğrenci velilerini tedirgin etti. Üniversitede yıllardır ülkücü kadrolaşmaya göz yumulduğunu belirten ve Rektör Prof. Hüseyin Filiz'in olaylara duyarsız kaldığından yakınan veliler, faşist saldırılann durdurulmaması halinde çocuklannı okula göndermeyeceklerini söylediler. Kapanan Akit, takıyye yaptı' Vakit' oldu Istanbul Haber Servisi Şeriatçı Akit gazetesi 9 trilyon lirayı bulan tazminat davalarını gerekçe göstererek kapanmasından bir gün sonra künyesini ve adım değiştirerek "Anadolu'da Vakit" adıyla yeniden yayına başladı. Hukukçular, yeni gazetenin tazminat ve borçlardan sorumlu tutulamayacağını belirterek "Tazminatlar eski şirkerin vc gazetenin sorunudur. Para cezalaruun sorumlusu ise eski gazetenin sorumlu yazıişlcri müdürü ile dava açıları yazıyı kaleme alanlardır" dedi ler. Kapanma nedeni olarak aleyhlerine açılan yüklü tazminat davaları ve Basın tlan Kurumu'ndan para alamamalannı gösteren Akit gazetesi takıyye yaparak, bir günlük aradan sonra dün Vakit adıyla yeniden yayına başladı. Aynı yazar kadrosuyla değişik bir adla yayınına de Al Öpgütii şube isteğini yineledi • ANKARA (ANKA) Uluslararası Af örgütü (UAÖ) Genel Sekreteri Iren Khan, Bakanlar Kurulu üyelerine bir mektup göndererek Türkiye'de şube acma başvurulannın yeniden değerlendirilmesini istedi. Yazılı bir açıklama yapan UAÖ Genel Sekreteri Khan, dernek statüsünde Türkiye'de açmak istedikleri şube için yaptıklan başvurunun reddedibnesinden hayal kırıklığına uğradıklannı belirtti. Iren Khan, Türkiye'de açılacak şubeye Türk vatandaşlannın yapacağı destekle örgütün dünya çapında insan haklannın geliştirilmesi ve korunması yönündeki çabalannın güçleneceğini de ifade etti. Hakk'ın emrinde, halkın hizmetindeyiz byon» Tlpytntftk«atı aNHMb. ua <Jojti«n*itt# yir» UrbMnrii Su g«ı*nn4n M M M hMMMIı İMtMMmVMtıMİa HMfll O M " <HHH4H ok*Mk «•fctM* «ityprui U; Yegen Yahya'ya bir beraat dahaî KkftOub MİB 1*. ı M H M H H *M.Mfl»M«ırr Ankara Emniyeti internette • ANKARA(CumhuriyetBürosu) Ankara Enıniyet Müdürlügü, faaliyet ve çalışmalarını Ankara ilinin, hatta ülke sınırlannın dışına taşımak, polishalk ilişkilerinı geliştirmek ve iletişimi en üst diizeye çıkarmak amacıyla "www.ankaraemniyet.gov.tr" adresinde hizmete başladı. "Enıniyet, Hizmetlerimiz, Sizleriçin, Birlikte el ele, Online hizmetler" başlıklanndan oluşan web sitesinde, yurttaşlar müdürlüğe gitmeden pasaport başvurusunda bulunabilecekler. Tazminat davalann gerekçe göstererek yayın hayatına son veren Akit, 'Anadolu'da Vakit' adıyla ve aynı yazarlarla yayına başladı. vam eden gazetenin künyesi de tamamen değişti. Yeni gazetenin imtiyaz sahibi ve yazışileri müdürlüğüne Nuri Aykon, haber müdürlüğüne Ali Adakoğlu, Ankara temsilciliğine ise Serdar Arseven getirildi. Akit gazetesinin yönetici ve yazarlanndan Hasan Aksay, Hasan Karakaya, Abdurrahman Dilipak, Kemal Güler, Yılmaz Yalçıner, Yalçın Turgut Balaban, Ali İhsan Karahasanoğhı ve Ülkü Kumral ımzalanyla yayımIanan yazıda, "Biz bir grup gazeteci ve yazar bir araya gelerek bugün Anadolu'da Valdt adryla bir gazete yayımlamaya karar verdik denildi. Yayın hayatına 12 Eylül 1993 tarihinde başlayan Akit gazetesinin yaklaşık 200 çalışanı bulunuyordu. Gazete, yayın hayatını sürdürdüğü 8 yılda çok sayıda kişi ve kurumu hedef gösterdi. Akit'inl3Mayısl999'da hedef göstcrdıği gazetemiz yazarı, eski Külrür Bakanı Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlah, faili meçhul bir saldırıda yaşamını yıtirmişti. Gazetede, Kışlalı'nan fotoğrafının üzerine çarpı işareti konulmuş, üzerine "Yuh pişkin zorba" yazılmıştı. Kışlalı, Akit'in bu hedef göstermesinden birkaç ay sonra bombah suikasta kurban gitmişti. Akit'in asıl kapanma nedeninin kamu kuruluşlanna olan borçları olduğu iddia edilmişti. Gazeteyi yayımlayan Gün Basım Reklam Limitet Şirkcti'nin ise borçları ödememek için iflas etmiş gibı gösterildiği öne sürülmüştü.