19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 ARALIK 2001 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ / ekonomi(« cumhuriyet.com.tr Kemal Derviş, dolarm sürekli yükseleceği psikolojisinin ortadan kalktığını söyledi 11 İŞÇENİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Sorun eşgüdüm e içinde, insanlan cezbeden rakanüarla yeni tahvil sabşını gerçekleştireceğiz. Devlet kâğıdına eksik talep soruııu yaşamayacağız ve borç oranı düşecek." dedi. Derviş, AB Komisyonu'nun raporlannda, yabancı sermaye konusunda Türkiye'nın "saha dışında" olduğunun görüldüğünü söyleyerek şöyle konuştu: "Herkes nıilli gelirinin yüzde 6'sına kadar varan doğnıdan yaünm çekebiliyor. Türkiye, milli gelirinin yüzde 5'i oranında bir yannm çekebüse, 8 milyar dolar eder. Bu rakamla IMF programına ihti Düğmeye Basıldı çok önemli bir unsur. Iş sadece para kaynagı meselesi değiL Üçdört merci, farklı hukuki görüş bildirerek bir olayı kilitliyor ve bundan çıkış çok zor oluyor. Dolayısı ile Türkiye'de krizin tüm boyuüannı görememiştim. llk geldiğimde,' Yaza doğru düzeliriz' yerine, 'Arkadaşlar, bu iş çok ciddi. 78 krizimize benziyor, 94 krizinc benzemiyor. Bir, bir buçuk yıl geçecek' deseydim belki daha iyi ohırdu, ama o zaman millet karamsarlıga girebilir, kriz daha da büyüyebüirdi. Getişimden 10 gün sonra,' Bu adam ne yapıyor, nedcn hâlâ krizi halletmedi' diye söylenenler oldu" dedi. Derviş, şöyle devam etti: "İkincisi, koalisyoıı ortanunda, siyasi bir parti destcği olmaksızın, siyasi anlama gelebilecek bazı sözleri sarf etmek sıkınü yarattL Basının yaklaşımı da kabine içinde bana karşı bir rahatsızhkyarattı. Programa zararlı oldu. Yeterli ölçüde hesaplayamadım" dedi. Haber saatlerinde televizyonlarda zaping yapmayı sevenlerdenseniz, çoktan ayrımına varmışsınızdır. Haberler aynı tornadan çıkmış mal gibi olup bitenleri tek pencereden, tek yanlı yansıtmakta. lyimser bir bakışla binlerce gazeteciyi işten atan medya, ucuza haber üretmeye kalkışınca, havuz sisteminde (holding çatısı altındaki yayınların tümü için tek kaynak kullanımına geçince), dahası ajans haberlerini, ajansı da kaynak göstermeden kendi haberi gibi değerlendirince, bütün haberler birbirinin benzeri oluyor sonucuna varabiliriz. Bu yazımda konu etmeye çalışacağım bu kendiliğinden oluşan tek sesliliğin olumsuzluk boyutu değil. Sözünü etmeye çalıştığım, siyasal, toplumsal konularda, sahibinin sesi niteliğinde yayıniar için düğmeye basılması, tek sesli bir çarkın işletilmesi. Ekonominin kurtuluş reçetelerinden Türkiye'nin kurtuluş reçetelerine, iç, dış politikaya, her önemli alana uzanıyor. Gündemdeki konunun haberlerinin işlenişinden, yıldız köşe yazarların yorumlarına uzanan halkada, topluma kabul ettirilmek istenen görüş, tartışılamaz, bilimsel tek gerçeklik olarak dikte ettiriliyor. IMF, Dünya Bankası'nın bilmem hangi gelecek kredisinin koşulu olacak, kitlelere ödetilecek bir bedel mi söz konusu olan? örneğin kamuda çalışanların sayısının azaltılması isteniyor. önce kamuda iş yapmadan ücret alanlara ilişkin haberler üretiliyor. Bir kampanyadır gidiyor. Yıldız köşe yazariarı bunun olmazlığı, çarpıklığı üzerine fetvalar diziyorlar. Kamuoyu oluşturulup, sonra da ekonominin krizden çıkışının olmazsa olmaz koşulu olarak, kitlelerin canını yakacak karar uygulanıveriyor. Görünmeyen ellerin düğmeye basması ile çarkın işletilmesi, kamuoyunun tek yanlı yönetilmesi olayında işler o boyutlara vardırıldı ki, yayın organlarının hangi holdinglere bağlı olduğu, çalışanlann, yorumu yapan köşe yazarı, haberi yazan gazetecinin kişisel kimliğinin pek de bir anlamı kalmıyor. Sistem şartlı refleks gibi işliyor. Aykırı görüşlere, çözüm önerilerine kapılar kapanmış, çoğunluk seslerin ulaşmasına bile duvarlar örülmüş oluyor. Siz bir uzmanlık örgütünde, bir sendika çatısı altında, programa alınmış bir kararın yanlışlığı üzerine bilimsel verilere dayalı çalışmalar, raporlar, bilgiler üretiyorsunuz. Yıldız köşe yazarlarına, habercilere ulaşmaya çalışıyorsunuz. Görüşmek bile istemiyorlar. Dikte edilmiş kararlar, görüşler dışındaki gerçeklerden kaçmayı yeğliyorlar. Gazeteciliğin kuralları içinde kalmak zorunda olmaktan, gerçeklerle yüz yüze gelmekten ödleri kopuyor. Bütçede batırılmış bankalar için ayrılmak zorunda kalınan payların, gelecek yılın can simidi gibi pazarlanan dış yardımı ile başa baş, hatta daha büyük bir delik olduğu gerçeği hiç ama hiç irdelenmiyor. IMF, Dünya Bankası dikte etti diye, kamuda 50 yaşında zorunlu emeklilik dahil, bırçok işletmenin kapatılması, kitlesel işçi çıkarıiması, ikramiyenin ödenmemesi, kazanılmış haklann geri alınması gibi kararlara sendikaların kayıtsız şartsız boyun eğmesi isteniyor. özel sektörde zaten işi bitirilmiş sendikacılığın kamuda da tüketilmesi anlamına gelen bu karara karşı Emek Platformu, sendikalar direnme kararı aldılar ya? 1 Aralık'ta alanlara inildi. Direnmenin devam edeceği, gerekirse genel greve kadar gidilebileceği anlamına gelen çıkışlar yapıldı. Direnişin başlamadan kırılması için sendikacıları hedef alan, kelimenin tam anlamı ile şantaj niteliğinde bir kampanya. Sendikacılar elbette sütten çıkmış ak kaşık değiller. Ama sorgulanmaları gereken dönemlerde kirli çamaşıriarı saklanacak, "Sendikacının ayıplısı düzen için hayırlısı" mantığı ile kollanacaklar. Kazara işçilerin, emeği ile geçinenlerin haklarının katlanılmaz ölçülerde gasp edildiği, "Bu kadarı da olamaz" denilmeye çalışıldığı süreçlerde ancak sendikacının ayıpları gündeme gelecek. Benim bildiğim, medyanın hedef aldığı bir "genelgrev" kararı henüz ortada yok. Alınması da öyle kolay değil. Yasaklı anayasa ve yasalar yetmezmiş gibi, örgütlülük düzeyi en büyük engel. Son krizde işten atılmışlar toplam sendikalıların iki katına ulaşmış. Sendikasız, sigortasızlar pek çok katı oluşturuyor. O nedenle de emek hareketinin anlamlı bir direnişi söz konusu olduğunda, genel grevden önce düşünmek, yaratmak durumunda olduğu pek çok direniş, eylem türleri olacak. Genel grev olsa olsa en son çare, en son aşama olabilir. Bu korku, düğmeye basılarak medyanın sendikacıya şantajı neyin nesi? Ecevit'in deyişi ile "sabırlı halkımızın" bir biçimde uyandırılması, kararları, düzeni sorgulamasından ödleri kopuyor. Koç Ata kabına sıgmıyor • ŞANLILRFA(AA)Koç Ata Besi ve Tanm Ürünleri AŞ'nin, Acıpayam ile Göle Tanm Işlctmeleri Genel Müdürlüğü'nü (TtGEM) 49 yıllığına kiralamak için sunduğu teklifin, Yüksek Planlama Kurulu (YPK) tarafından onaylandığı bildirildi. Koç Ata Besi ve Tanm Ürünleri AŞ Genel Müdürü Fazıl Çamdibi, Acıpayam'da 20 bin dönüm alan üzerine kurulu TlGEM'in 10 bin dönüm meralık alana ve 8 bin sığır kapasitesine sahip olduğunu söyledi. BRÜKSEL (AA) Yurtdışı temaslannı tamamlayarak dün Türkiye'ye dönen Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş, Türk ekonomisinde yukarı çıkışın başladığını söyleyerek, ekonomi yönetimindeki eşgüdüm eksikliğinin çok büyük bir sorun olduğunu da belirtti. Derviş, Avrupa Birliği'ne Ekonomi ve Maliye Bakanlan Konseyi ile aday ülke bakanlannın ortak toplantısı için bulunduğu Belçika'dan ayrılmadan önce açıklamalarda bulundu. Derviş, dolann her zaman yükseleceği psikolojisinin kınldığını da söyledi. Dış kaynağın gelmesinin gerçekleşmesi ile farklı bir ortama girileceğini belirten Derviş, "Buıılargerçekleşirse,tahminimce, 2002\le, borç döndürülebüir mi döndürülemez mi hikâyesinden çıkacağız. Çok ciddi sorular büyük ölçüde ortadan kalktı. Cönüllü mekanizmalar yacınuz kalmaz." Kemal Derviş, "Kendinize ne not verirdiniz" sorusuna ise şu yanıtı verdi: "Bence iki hata yapom. BirincLsL,' Kur çöktü, kriz oldu ama dış kaynağı sağlayıp olayı toparlanz. Bu o kadar da ağır bir kriz değil. Türkiye çok dı vrupa Birliği'ne Ekonomi ve Maliye Bakanlan Konseyi ile aday ülke bakanlannın ortak toplantısı için bulunduğu Belçika'dan dönen Derviş, ekonomide çıkışın başladığını söyledi. namik bir ülke. Hızla atlatır1 düşüncesindeydinı. Biraz da yön vermek istedim. Bir bakan olarak biraz da iyimser olmanız la/jnı. Hakikaten, özellikle bankacılık sektöründeki çöküşün boyutunu ancak zamanla anlayabildim. Bir de yasal sistemdeki çözümsüzlük. Türldye'de bu TOBB ve TESK: 4 milyon kayıt dışı Platformda kritik toplantı • ANKARA (ANKA)EmekPlatformu'nu oluşturan örgütlerin başkanlan, zorunlu emeklilik, ikramiyelerin ertelenmesi ve fazla çalışma sürelerinın kısıtlanmasını öngören Başbakanlık Genelgesi'ne karşı alınacak tavn belirlemek amacıyla yann toplanıyor. Sendikalar, daha önceki toplantılarda, "kazanılmış haklann gasp edilmesi" olarak değerlendirdikleri genelgenin geri çekilmesini istemiş, taleplerinin yerine getirilmemesini grev çağrısı olarak değerlendireceklerini bildirmişlerdi. Halkbank'a talibiz ADANA (Cumhuriyet) Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıkhoğhı, Halk Bankası'nı, Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu (TESK) ve Alman bir firma ile satın almak istediklerini belirterek "Halk Bankası'nın içini temizleyip bize verirlerse biz almaya hazuTz" dedi. Hisarcıklıoğlu, Adana Sanayi Odası (ASO) tarafından düzenlenen "Halk Bankası'nın yeniden yapılanma durunıu" konulu toplantıda yaptığı konuşmada, "HalkBankası, kuruluş noktasındaki konumuna gelerek esnaf, tüccar ve KOBİ bankası olmair dedi. Hisarcıkhoğlu, Halk Bankasf nı kriz devresinde TESK ve TOBB olarak, Almanya'da kooperatif bankası olan yabancı bir ortakla alabileceklerini söylediklerini ifade ederken "Alman ortak, bankanın yüzde 51 'ini, biz ise yüzde 49'unualacaktık. Şart olarak da 'Içini temizleyip bize öyle verin, içini temizlemeden almamız mümkün değil' demiştik. Özelleştirme bu konuda bekliyor. İçini tcmizleıierse biz talibiz ve almaya hazınz" dedi. Kaçak işçilik dorukta ANKARA (ANKA) Dcvletin vergi ve prim kaybına yol açan kayıt dışı istihdam, ekonomik kriz ve işçilik maliyetlerinde son yıllardaki aşın artışlann da etkisiyle rekor düzeylere ulaştı. Türkiye'de kayıt dışı istihdamın boyutu, DlE'nin çalışmalanyla da belgelendi. DlE'nin hane halkı işgücü anketine göre, kendine özgü koşullan nedeniyle kırsal kesim bir yana bırakılırsa, kentsel yerlerde istihdam edilenlerin yüzde 33.6'sı, yaptığı işten dolayı herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna kayıtlı bulunmuyor. Buna göre kentlerde yaklaşık 3.8 milyon kişi kayıt dışı olarak çalıştınlıyor. Kırsal alanda bu oran yüzde 77.8 'e ulaşıyor. Ankete göre, kayıt dışı sektörde çalışanlann toplam tanm dışı sektörde çalışanlar içindeki payı yüzde 13.5, kentsel yerlerde yüzde 11.7, kırsal yerlerde yüzde 20.7 düzeyinde bulunuyor. Metpo'nun cirosu duştu • Ekonomi Servisi Metro Grosmarket Genel Müdürü Hakan Ergin, geçen yıl yarım milyar dolarhk ciro elde ettiklerini belirterek "Bu yıl tahminim yüzde 20Tik bir düşüş olacak. Insan üzülüyor 500 bin dolardan 400 bin dolara düşmeye" dedi. Ergin, finansal krizden değil, talep düşmesinden etkilendiklerini ifade ederek sektörde finansal problemi olan firmalann zayıfladığını, sermaye arttınmına gittiklerini söyledi. Devlete maliyeti Kayıt dışı istihdam, devletin iki cephesinde gelir kaybına yol açıyor. lşverenlerin kayıtlı çalışanlar aduıa ödemesi gereken primleri zamanında tahsil edemeyen sosyal güvenlik kuruluşlan, kayıt dışına çıkışlar nedeniyle bu gelirden tümden yoksun kalıyor. Ankete göre, SSK prim taban ve tavanlanndaki artış, işletmelerin maliyetlerindeki artış ve talep daralması, işverenleri kayıt dışı işçi çahştırmaya yöneltiyor. Çalışma yaşamındaki bir diğer çarpıklığı da üçüncü dünya ülkelerinde yaygın olarak görülen çocuk işçi istihdamı oluşturuyor. DÎE'nin belirlemelerine göre yılın üçüncü çeyreği itibanyla Türkiye genelinde 1217 yaş grubunda çalışan çocuklann sayısı 1 milyon 507 bine ulaştı. Çocuk istihdamı geçen yılın aynı dönemine göre 14 bin azaldı. Aloşık: Tetniz teslim edeceğiz TOBB'nin Halkbank'a talip olduğuna ilişkin açıklaması üzerine, Kamu Bankalan Ortak Yönetim Kurulu Başkanı Vural Akışık, Halkbank'ın en geç 2002 sonunda içinin temizlenerek satışa hazır hale getirileceğini söyledi. Akışık, "Ben mütcahhidim. tnşaatı sağlam teslim etmekle y iikümlüyüm. Ancak inşaabn bakımı bitınez. İyi korunması gerekir" benzetmesini yaptı. Bankayı özelleştirme aşamasında aksaklığın kalmayacağını söyleyen Akışık, "2002 yılı sonunda bankayı albenisi olan bir kurum haline sokacağız." dedi. Arjantin 'deparasızyaşam Ekonomi Servisi Arjantin hükümetinin, tasarruf sahiplerinin bankalardan para çekmesine ve para transferi yapmasına getirdiği sert sınırlama, halkın ahşkanhklannı da değiştırdı. Arjantin hükümetinin günlük para çekme sınınnı 250 pezo olarak belirlemesi, birkaç gün içerisinde günlük yaşamda büyük bir nakit sıkıntısı yaşanmasına neden oldu. Arjantin haber ajanslannın verdiği bilgiye göre, yüzde 95'i alışverişlerini nakit olarak yapmayı tercih eden Arjantin halkı, tamamen kredi kartı kullanımına yöneldi.Başkent Buenos Aires'te ise, çalışanlar sabah alışkanhklanndan vazgeçmeye başladılar. tşe gitmeden önce kahvaltı yapmak ya da sabah kahvesi içmek için yoğun olarak gidilen restoranlann boş olduğunun gözlendiği bildirildi. Anadolu Efes'ten açıklama • Ekonomi Servisi "Örümcek Ağı" operasyonunda adı geçen Ege Biracılık, Güney Biracılık ve Erciyas Biracılık şirketleri adına açıklama yapan Anadolu Efes, "Bu olayda adı geçen kişilerle hiçbir ilgimiz yoktur, geçmişte de olmamıştır" dedi. Açıklamada, yasal olmayan hiçbir olayın içinde yer almayan söz konusu şirketlerin yürütülen soruşturma için de her türlü katkıyı yapmaya hazır olduklan kaydedildi. Maliye Bakanlığı ile Dünya Bankası, lOAralık'ta 'Etkin Devlet 2 'panelini düzenleyecek Kamu harcamasına 2 aşamalı plan başhklanndan oluşan iki aşamalı 3 yılhk birreform stratejisi öngörülüyor. Dünya Bankası'nın raporuna göre "mali yönetimin güçlendiıilmesine" yönelik ilk aşama için, gelecek yıl yapılacak düzenlemeler şöyle: "Vakıf ve derneklerin kamu kuruluşu olarak gelir toplama yetküeri kaldınlacak. Garantili borç ödemelerine ilişkin bütçeye ödenek konulacak. Tüm kamu kaynaklannın IBMMkontrolünegirmcsi için yasal değişiklik yapılacak. Sayıştay'ın deneüm yetkisini tüm genel devlet kuruluşlannı kapsayacak." lkincı aşamaya yönelik olarak 2002'de yapılacak düzenlemeler de şöyle: "2 yühk makro mali çerçeve ortaya konulacak. Harcamacı kuruluşlardan 2003 bütçesiyle büükte 2004'ün de bütçe tekUfleri istenecek. Sağlık ve eğitim için ulusal gclirin bclli bir yüzdesi oranında ödenek ayrdacağı taahhüt edilecek. Etkin iç kontrol ve maliyet şeffaflığuıı oluşturmuş gönüllü kuruluşlarida reformlar uygulanmaya başlanacak. Eksikükleri olan projelerde ihaleye çıkılması kısıtlanacak. Tahmini bedel üzerinden indirimü teküflere son verüecek." Raporda ver alan saptamalar şöyle: len gelir, bütçe hazırlığı ile ilgili kaynak tahminlerine dahil edilememekte. yiltlarda: Türkiye 'deki açık finansmanının tehlikeli boyutlara ulaşmasına katkıda bulunan kamu harcamalan, yanmali yükümlülükler sürdürülemez. Bütçe sistemi devletin ödenmemiş yükümlülüklerinin artışını kapsamaz. RÜŞVet: Mevcut kummsal düzenlemelerin israf, verimsizlik ve rüşveti belirlemede zayıf kaldığı açıktır. Uzlaşma yolunda ilk adım BANLISALMAN ANKARA IMF ve Dünya Bankası politikalanyla devlet yapısının değiştirilmesine yönelik çalışmalann bir ayağını oluşturan "Etkin Devlet" panelinin ikincisi 10 Arahk'ta ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezi'nde Maliye Bakanlığı ile Dünya Bankası tarafından gerçekleştirilecek. "Etkin Devlet İçin Kamu Harcama Yöneünıi Reformu* başlıklı uluslararası konferansta, Dünya Bankası'nın "Türkiye, Kamu Harcamalan ve Kunımsal Yapuun DeğerlendirUmesi Raporu (PEIR)" sunulacak. Raporda, "mali yönetiıııin güçlendirilmesi" ve "pobtika kararlan için kapasite oluşturulması" Açık flnansmanı tehllkeli bo Kredi kartı faizleri rnasaya yatınhlı Ekonomi Servisi Bankaların kredi kartı satışmda, tek taraflı olarak ve baskı uygulayarak sözleşme imzalattıklanm söyleyen Tüketiciyi Konıma Derneği Başkanı Mehnıet Sevim, bankaların hiçbir sınırlama getirmeksizin, yüzde 600'lere varan temerrüt faizleri uyguladıklannı belirtti. "Bu ülke için seve seve" kampanyalannın başladığına dikkat çeken Sevim, bankalann da buna uyarak seve seve temerrüt faizini kaldırmalan gerektiğinı savundu. Bu konuya hemen bir çözüm getirilmesi gerekliliğinin altını çizen Sevim, duyarsız kalınması durumunda TÜKODER olarak ulusal ve uluslararası platformlarda yeni kampanyalar başlatarak haklannı savunacaklannı bildirdi. Sevim, tüketicilerin okunması bile zor olan sözleşmelerle sınırsız temerrüt faizi uygulamalarının yanlış olduğunun altını çizerek faiz lerin artık bir sorun hale geldiğini bildirdi. Türkiye İş Bankası Kredi Kartlan Müdürü Uğur Çelebioğlu, bankalann paranın maliyetine göre faiz belirlediklerinin altını çizerek faiz değişimlerinin gönderilen ekstrelerle tüketicilere bildirildiğini ifade etti. Vakıfbank Kredi Kartlan Müdürü Kaniye Kaçmaz da bankasının icrai yollara değil, idari yollara başvurduğuna dikkat çekerek "Müşterilerimizle anlaşarak taksidendirnıe yoluna gidiyoruz. Müşterilerimizle ödeme şartlan için görüşerek onların ödeme gücüne göre borçlannı tahsil ediyoruz" dedi. ödenmeyen borç glzlenlyor: Devlette kayıt dışı: Bütçe dışı faaliyetler, özellikle yanmali işlemlerdeki artış, toplam mali stratejıye zarar veriyor. Döner sermayelerden elde edilen ve ulusal gelirin yüzde 1' ine denk ge Bütçede yerellesme: Bütçeieme konusunda bütçe kontrol yetkisinin merkezi hükümetten uygulayıcı birimlere devri başlatılmalı. Akıllı sayaca tepki • İZMİR(AA)EMO 1/mir Şubesi Başkan Yardımcısı Musa Çeçen, yeni elektrik abonesi olacaklara getirilen zorunluluğa rağmen elektronik sayaç sisteminüı altyapısının oluşturulmadığını söyledi. Elektronik sayaçlardaki amacın, tüketim miktarını elektrik tüketiminin yüksek olduğu zaman aralığının dışına çıkarmak olduğunu bildiren Çeçen, "Hedef doğru, ama yeterli değil " dedi. t DOĞUS GRUBUNA BAĞLIİXİR KAPANACAK İKÎYIL ABONF.LİKKARŞIUĞI Aboneler Superonline'a Ekonomi ServisiDoğuş Grubu, yeniden yapılanma stratejisi doğrultusunda bireysel internet sektöründen çekilme karan aldı. Grubun internet servis sağlayıcısı ixir'in aboneleri, Superonline altyapısından hizmet alacak. Konuyla ilgili anlaşnıa, ixir Genel Müdürü CenkSerdar ve Superonline Genel Müdürü Savaş (Jnsal'ın katıldığı basın toplantısıyla duyuruldu. ixir Genel Müdürü Cenk Serdar, hazırladıklan geçiş planı çerçevesinde, 2 aylık bir süreçte Superonline'a geçiş işlemlerini tamamlamış olacaklanm vurgularken Doğuş Grubu'na ait ixir markasının başka alanlarda kullanılabileceğini bildirdi. Türkiye'de çok sayıda şirketin rekabet içinde olduğu internet sektöründe, yeniden yapılanma ve konsolidasyon (birleşme) yaşanmaya başladığına dikkati çekti. AyceH'den bedava telefon Ekonomi Servisi Aycell, Türk ekonomisinın daraldığı, abone kayıtlarının gerilediği bir dönemde pazara girmenin getirdiği dezavantajı "düşükknnuşmaücreti" ve "bedava telefon" stratejisiyle aşmaya çalışacak. Türk Telekom'un GSM operatörü Aycell, 14 Aralık'ta Istanbul'da düzenlenecek bir basın toplantısıyla resmen ticari faaliyete geçecek. Aycell'in en önemli pazarlama stratejisini piyasanın çok altında kalması beklenen ucuz görüştne ücreti oluşturacak. Aycell 'in pazarlama stratejisının ikincı önemli ayağını ise "bedava telefon" oluşturacak. Aycell yetkilileri bu amaçla Çin, Tayvan, Endenozya gibi bazı uzakdoğu ülkelerinin yanı sıra Avrupa ülkelerindekı üretıcı fırmalarla görüşme yapıyorlar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle