Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 20 ARALIK 2001 PERŞEMBE HABERLER Yollarda kalan yurttaşlar, belediyeye ve Karayollan Müdürlüğü'ne büyük tepki gösterdi Soğuk hava 3 can daha aldı kazası meydana geldi, belediye sadece, göz bo\Tiyornıuş" dediler. PERŞEMBE ORHAN BURSALI • Istanbul'da son iki günde donarak ölenlerin sayısı 4'e yükseldi. Ümraniye, Beykoz, Silivri, Çatalca, Gaziosmanpaşa, Şile, Sarıyer vc Büyükçekmece'de okullar bir gün daha tatil edildi. Kentte son 24 saat içinde meydana gelen 312 trafik kazasında 18 kişi yaralandı. Istanbul Haber Servisi "Büyükşehir çalışıyor" sloganıyla sürekli reklam yapan Biiyükşehir Belediyesi'nin "çaüşmadığı", tstanbul'u etkisi altına alan bir günlük kar yağışıyla ortaya çıktı. Kenti etkisi altma alan kar yağışı ve soğuk hava ne, deniyle 3 kişi daha donarak öldü. Yandaşı 40 bin öğrenciye trilyonlarca liralık eğitim yardımında bulunan, Saadet Partili (SP) belediyeler tarafından seçilen 100 bin aileye gıda yardımı yapan, "Büyükşehir Çalışıyor" ve "50 Günde 100 Eser" kampanyalannın tanıtımı için trilyonlarca lira harcayan Büyükşehir Belediyesi, asli görevlerinden olan altyapı ve yol bakımında sınıfta kaldı. Kar nedeniyle yollarda kalan yurttaşlar, "Nerede belediye, bu nasıl çabşma, ana arterieri bile ruzlayamaımşlar, onlarca hasarh trafik 'Tüzluyoruz, kar kapatıyor' Istanbul Büyükşehir Belediyesi Yol Bakım ve Onarım Müdür Yardımcısr özer Gümüş ise ruzlama ve yol bakımında ihnıal olmadıgını savundu. Gümüş,"lstanbul'da bırakın kan, yağmur yağdığı zaman bile trafik ükamyor" diye konuştu. tstanbul Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Daire BaşkanıRafet Bozdoğan da "Bu şartlarda başanlı bir çalışma yapıldı" dedi. Yoğun kar yağışı ve yollardaki buzlanma nedeniyle il genelinde son 24 saat içinde 18'i yaralama lı, diğerleri de maddi hasarh olmak üzere toplam 312 trafik kazası meydana geldi. önceki gün bir kişinin donarak yaşamını yitirdiği Istanbul'da dün üç kişi daha donarak öldü. Üsküdar'da üzerinden kimlik çıkmayan ve sokakta yaşadığı bildirilen bir kişinin cesedi vatandaşlarca bulundu. Bayrampaşa'da da bir kamyonetin içinde bir erkek cesedi gören vatandaşlar, durumu polise bildirdi. Olay yerine gelen güvenlik güçlerince yapılan incelemelerde, ölen kişinin, çevrede mekânsız olarak bilinen 45 yaşlarındaki bir erkek olduğu anlaşıldı. Sefaköy Hurdacılar Sitesi Ca mii'nin çay ocağında da, adının "Nahit" olduğu bilinen ancak üzerinden kimliğini bclirlemeye yarayacak herhangi bir belge çıkmayan 40 yaşlarında bir kişi daha soğuktan donarak ölmüş halde bulundu. 8 ilçede okullar tatil Elverişsiz hava koşullan nedeniyle 8 ilçedeki ilköğretim okulları ve liselerbugünde tatil edildi. Okulların tatil edildiği ilçeler şöyle: Ümraniye, Beykoz, Silivri, Çatalca, Gaziosmanpaşa, Şile, Sanyer ve Büyükçekmece. Istanbul'daki diğer ilçelerde ise eğitim ve öğretimin devam edeceği bildirildi. Saatlerce soğukta beklediler Ilgisizlik dondurdu tstanbul Haber Servisi AtinaIstanbul seferini yapan 601 sefer sayılı tren, önceki gece yaklaşık 19 saatlik bir gecikmeyle Fstanbura ulaştı, Çatalca'da uzun süre tren içinde soğukta beklemek zorunda kalan yurttaşlar, Devlet Demir Yollan (TCDD) yetkililerine karşı öfkeli olduklanru belirttiler. AtinaIstanbul seferini yaparken enerji nakil hatlannda meydana gelen anza nedeniyle Çatalca'da yaklaşık 8 saat bekleyen trende seyahat eden yolculann yorgunluklan ve öfkeleri, tren Sirkeci Gan'na vardığında yüzlerinden okunuyordu. Saat 21.40 sıralannda Sirkeci'ye ulaşan trenden inen yolcular, TCDD yetkililerinden şikâyetçi olduklaruıı belirterek "Bıı Ugisizüktir. DcmiryoUarına karşı vatandaşı soğutmakür" dediler. Yolcular, treni oluşturan vagonlarm "en eski vagonlar içinden cımbızla seçildiğini" ileri sürerek "Kaloriferler bile cabşmıyordu. Bir demiryolu yeödüsi bile gelip Ugtteamedi" diye konuştular. Yurttaşlar yolculıığun normalde 5 saat sürerken 24 saatte tamanılandığını dile getirdiler. TCDD 1. Bölge Müdürlüğu'nden yapılan açıklamada ise gecikmenin hava koşullanndan değil, enerji nakil hatlannda meydana gelen anzadan kaynaklandığı belirtildi. Yurdun çeşitli illerinde etkili olan soğuk hava nedeniyle 5 kişi yaşamını yitirdi Öğrencilerin kar tatili uzuyor YtırtHaberferiServisi Kışmevsiminin, etkisini iyice hissettirmeye başladığı yurt genelinde kar yağışı, ulaşımda ve eğitimde aksamalara yol açıyor. Okullar Bilecik, Kütahya ve Kars'ta 3'er, Niğde, Bursa, Samsun'un Havza, Tekirdağ'ın Çorlu, Bolu'nun Mengen ve Mudurnu ilçelerinde 2'şer, Manisa'nın Gördes, Konya'nın Derbent ilçesinde 1 'er gün tatil edildi. Trakya Üniversitesi'nde de eğitime 3 gün ara verildi. Izmir'in Foça ilçesinde fırtına nedeniyle teknesi alabora olan Kenan Erniş boğularak öldü. Edirne'nin Uzunköprü ilçesi Karapınar köyünde yanlız yaşayan SeHm Hızh, kendisini ziyarete gelen yakınları tarafından evinin önündeki karların arasında ölü bulundu. 17 Aralık günü arkadaşlarıy la birlikte ava giden ve kaybolan Erkan Sargm'ın cesedine dün ulaşıldı. KınkkaleSamsun karayolunda Selim Altun'un cesedi bulundu. Altun'un donarak öldüğü bildirildi. Içel'in Tarsus llçesi'nde, sel suları altında kalan seralannı kontrole giden ve sandallannın alabora olması sonucu düştükleri gölette kaybolan iki kardeşten ErdoğanGöktaş'ın cesedi bulundu. Kayseri'nin Pınarbaşı, Sanz, Tomarza, Yahyalı ve Talas ilçelerine bağlı 210 köy yolu ulaşıma kapandı. THY'ninlstanbulKayseri uçak seferleri iptal edildi. Uşak'ta Gediz Nehri'nin yatağını değiştirmesi sonucu, yaklaşık 11 bin dönüm ekili alan sualunda kaldı. Samsun'da 126, Amasya'da 175, Sinop'ta 15, Ordu'da 48 köy yolu halen ulaşıma kapandı. Tekirdağ Valisi Cemalettin Sevim, 220'den fazla köy yolunda ulaşım sağlanamadığını belirtti. Kırklareli Valisi Ali Serindağ, 120 köy yolunun buzlanma nedeniyle kapalı olduğunu, 43 köye elektrik verilemediğini söyledi. Edirne Valisi Fahri Yücel, Edirnetstanbul arasındaki TEM Otoyolu ile D100 karayolunun ulaşıma açıldığını belirterek "llçelerin Edirne'yle bağlantdannısağlaınak için çabafayuru/. 252 köy yolu kapalı" dedi. Altyapısız kentler ülkesi: Türldye OKTAYEKİNCl "Ne yaak ki imar aflan ve yapılaşmada yasalara karşı işlenen suçlann hoş görülmesi, yaşam alanumzda kapanması zor, büyük yaralar açmaktadır..." Bu yakınma da içercn gerçekçı saptama, Cumhurbaşkanımız Ahmet Necdet Sezer'in 7 Kasım 2001 'deki "DüııyaŞehircilikGiinü" mesajında yer alıyordu. Son günlerde hemen tüm "gelişldıT (!) kentlerimizde yaşanan "altyapısı/Jık" felaketiyle birkez daha doğrulanan Sezer'in mesajındaki şu vurgulamalar da şimdi olana bitene yeterince açıklık getirici içerikteydi: "Etik degerleri göz ardı eden uygulamaalann ticari kazaııcı üıı planda tutan (.) yaklaşunlannm olumsuz sonuçlannı ulus olarak büyük bedellerle ödemekteyiz..." 'Kıyı kcntkrindc' kara mizah... Evet... Türkiye, 2000'lerdeki yeni bir yılı daha "altyapLsız kender ülkesi" olmanm "kapanması zor yaralan* ile karşılıyor... Yıllardır sözde "altyapı" adına gerçekleştirilen ve her zaman sadcce "ticari kazancı ön planda tutan" etik değerlerden yoksıın yatırımlann açıkça "iflası* yüzünden yağmura, kara tam teslim olmuş durumdayız... O kadar ki "kıyı" kentlenmizde bile yağmur sulannı "denize akıtacak" kadar basit bir önlemi düşünmeden, rant ve yağma hırsıyla yaşantımızı berbatettık... 1 ler kar yağışında, köy yollarının kapanmasına artık "ahşnuş"; hatta öykülerimize, romanlanmıza, türkü ve şarkılarımıza bile konu etmiştik... Şimdi genç yazarlarımız ve şairlerimiz, "kapanan kent yoüannı" mı dile getirecekler?.. Hem de artık 21. yüzyılda ilerlemeye başlamışken!.. Kim ne derse desin, son günlerdeki yağmur ve kar yağışı, ortalama gelişkin bir ülke için öyle "felaket" doğuracak düzeyde değildir. Buna rağmen Türkiye'de bunun felakete dönüşmesinın nedeni de Sayın Sezer'in Şehircilik Günü'nde altını çizdiği gibi; ister yasayla, isterse de spekülatif imar planı değişiklikleriyle olsun, 1980'lerden bu yana artık hiç ara verilmeden sürdürülen "kesintisiz imar aflan" politikasıdır. Bu çağdışı politikanın, yine yasalardaki önlemleri hiçe sayaıı yerel ve merkezi siyasetçilerce kentlerin yıllardır "plansız yapı yıguılanna" dönüştüriilmesıyle katmerlenmesi sonucunda da "şimdiki belediyeler" artık "akıDansalar" bile tam anlamıyla "çareslz" durumdalar. Sel yatağı haline gelen caddeleri sulardan kurtarmak ve aşırı yüklenmekten sürekli "tşlevsiz" kalan rögarları işler hale getirebilmck için; "bunu yaratan" hesapsız ve kitapsı/ "rant yapılaşmasııu" yıkamayacaİdarına göre sorunu da kökünden çözemeyeceklerdir... Oysa, "yürürlukteki" (!) imar yasası ve mevzuatözetlediyorki: "Altyapı yetertt olmadan, üstyapıya i/in verilemez~" Bunu sağlamak için de aynı yasalarımız şunlanöngörüyor: "Yapdaşma için önce imar planı şarttuu. Bu planlarda düzenlenen yeıieşmenin altyapısı için gerekli bedeli de inşaat sahipleri ya karşdar ya da bunu yapmadan ruhsat alamazlar..." Peki, Türkiye'deki bu "yasal" kurallar neden işlemiyor?.. Son günlerde yaşanan felaketler ve tıkanıklıklar, sanki bu yasalann "hiç olmadığı" izlenimini nasıl verebiliyor?.. Çünkü imar ve şehircilik mevzuatımızda yasa var, ama "yapünmı" yok... Siyasetçiler, yıllardır her yasa için "en caydıncT yaptınmlan getirme yanşına girerlerken, imar alanında "tam tersi" bir tutum içindeler... Yine çünkü imar alanındakı her yasadışılık, aynı zamanda eşi bulunmaz bir "spekülatif kazanç" demek... Ülkemizin yerel ve merkezi sıyası kadrolannın büyük çoğunluğu da "varük nedenkrini" ve "geür kaynaklannı" işte bu "kent yagması rannna" borçlu değiller midir?.. 4 Oy projeleri' salgua.. Belcdiyelerimizi yönetenler, yıllardır hep "göze görünmeyen" türden olan gerçek altyapı yatınmlan yerine "göze görünen" içi boş ve " k o P kentsel düzenlemelere paralanmızı akıttılar... Sayısız belediye başkanı, "kendidönemindetamamlanmayacak" altyapı yatınmlannı sürekli erteledi, aynı paralan seçime doğru parmağını ıızatıp "Bunu ben yaptun" diyebileceği göstermelik ve "gözboyayan" işlere akıttı... Dahası, imar hukukundakı "altyapı bedellerini" de vatandaştan aldıktan sonra aynı "oy projelerine" harcadılar... ... Ve, bütün bu "kente ve topluma karşı suç" niteliğindeki davranışlan yüzünden değil, örneğin "Başbakan geldiginde ayağa kalkmadıklan" için ya da "şiir okuınalarından" örürü yargılandıkları için de şimdi yaşanan felaketlerin "sanığı" bile değil, sadece "seyircisi" durumundalar... Türkiye, 2000'lerde artık daha fazla "batmak" ve kentlerini bu "ilkellikten" artık kurtarmak ıstiyorsa, imar ve sözde altyapı yatınmlarındaki bu soygun düzenini "öncelikli ulusal sorun" olarak görmeli ve üzerine gitmelidır... tflas eden göstermelik altyapılara harcanan sınırsız paralar kimleri zengin ettiyse etti... Ancak, yine Sayın Sezer'in dediği gibi, bu "rant aymazbguıdan" ötürü yaşadığımız sıkıntılann ölçülemeyecek bedelini ulus olarak ödüyoruz... Yaşadığımız "ekonomikkrizur de temelinde yatan bu "yandaş zengin etme" düzeninden kentlerimizin altyapılannı kurtardığımız zaman, göreceğiz ki yağmur da artık vız gelecek, kar da, sel de, herşey de... Üniversite rektörlerini belirleme sürecinin çelişkilerle, çifte standartlarla, ilkesizliklerle, meşreplere göre tutumlar almakla dolu olduğu, ama bunların içinde bilimsel tek bir kriter bile olmadığı apaçık değil mi? Sevgili büyük medyamız, rektör belirleme sürecindeki bu çelişkilerin üzerine gitmiyor, "yahu her rektör seçiminde aynı şey oluyor, niye böyle" diye sormuyor, Türkiye'nin ve üniversitelerin çıkarları için başka seçenekler üzerinde durmuyor, dünyanın en önemli üniversitelerinde rektörlerin, dekanların nasıl belirlendiğini merak etmiyor... Ya ne yapıyor? Siyasal ilişkilerine göre davranmayı tercih ediyor, eyyamcılık yapıyor. Cumhurbaşkanı'na baskı yapmaya, en çok oyu alan adaya oy vermeyen YÖK üyelerini "intikam timi" diye nitelendirmeye kadar vardırıyor işi (*). Bu açmazdan nasıl çıkacağız? • •• Rektör belirleme sürecindeki yanlışlığı gösteren tek bir noktaya işaret edeceğim yeniden: Fethullahçılara veya ayrılıkçıiara yakın bir isim en çok oyu alsaydı, basın bu tutumu sürdürür müydü? En çok oyu aldığı halde atanmayan iki rektör adayı var yakın geçmişte, Dicle ve 19 Mayıs üniversitelerinde. En çok oyu almak rektör atanmada "hak"sa, niye onların da bu "hakkı" savunulmadı? Tabii, Ege Üniversitesi rektörlük seçimlerinde "demokratik tutum" alan bazı yakın arkadaşlarımızın da, şimdi IÜ seçimlerinde bu "demokratik tutumlarını" göstermekten kaçındıklarını görüyoruz. Onlar da zor durumdalar. Herkesin zor duruma düşmesine neden, rektör belirleme sürecinin tamamen yanlışlıklarla dolu bulunması, bu süreç içinde tek bir bilimsel ilkenin olmamasıdır. Ayrıcayasanın, üniversitelereve YÖK'e sadece, önce 6 aday sonra da 3 aday belirleme hakkı tanıdığını, oy sıralamasının bir hak doğurabileceğine ilişkin yasanın lafzında ve ruhunda tek bir işaret bile olmadıgını, kimi atayacağını tamamen cumhurbaşkanının iradesine bıraktığını da görmüyoruz. En çok oyu alanın rektör atanması gerektiği kuralını yasa değil biz koyuyoruz. Ama basın olarak bu kuralı da işimize geldiği kişilere uyguluyor, gelmeyenlere uygulamıyoruz. • •• Üniversitelerin siyasallaştınlması yerine bilimselleştirilmesi gerekir. Üniversite neden var? En iyi öğretimi ve eğitimi vermesi, en iyi bilimsel çalışmaları yapması için. Ülkemiz insanlarını en üst yeteneklerle donatsın, insan kaynaklarımızı nitelik olarak en üst düzeye yükseltsin, ülke kalkınmasına en üst düzeyde katkıda bulunsun diye... Bu konuda itirazı olan var mı? O halde, üniversitelerin, bu görevlerini en iyi yerine getirecek bir yönetime kavuşmalarını sağlamak zorunda değil miyiz? Böyle bir yönetim olmazsa, üniversiteden beklediğimiz "çıktıları" almamız mümkün mü? Nitekim beklediklerimizi alamıyoruz. Neden alamıyoruz? Neden üniversitelerimiz dünya ayarında değiller? Sadece maaşlar düşük olduğu için mi? Bugün maaşlar iki katınaçıkarılsa, üniversitelerimiz dünya çapında mı olacak? Kim buna inanıyorsa şaşarım... Beklediklerimiz; maaşların yanı sıra hatta maaşlardan önce, üniversitelerin tamamen bilimsel ilkelere göre yeniden yapılandırılmasıyla gerçekleşebilir. Bilimsel liyakatı, bilimsel üretimi dikkate alan bir yönetim şart. Bunun için, siyasete göre değil, bilimsel kriterlere göre çalışan bir yönetim, verimi ve kaliteyi arttırabilir. Korkulan siyasi akımların üniversiteyi kullanmasının kesin önüne de ancak böyle geçilebilir. Panzehir, siyaset değil, sadece ve sadece bilimdir! Geçen Salı yazımda belirttiğim gibi, Cumhurbaşkanı'nın rektör olabilecek adaylarda aranacak nitelikleri açıklamasıyla ve hatta uluslararası bilim otoritelerinin de içinde bulunduğu, Cumhurbaşkanlığına bağlı bir "aday değerlendirme kurulu" oluşturulrnasıyla bir ilk adım atılabilir, bu doğrultuda. Niye, "Üniversitelerimizi nasıl bilimselleştirebiliriz "i tartışmıyoruz da, bu kurumlarımızı iyice ve daha çok siyasallaştırarak, daha fazla batırılmalarına çanak tutuyoruz? Minik bir izah lütfen... (*) Aslında bu saldırı, biranlanıda, "intikam timi"nde yer alan üyeleri atayan Cumhurbaşkam'nı hedef alıyor. Bunu doğrudan yapamıyorlar. Saldırının siyasal odağına giden izler, "Nankörkedi" suçlamasını yapanlara kadar uzanırsa şaşırmam. Bu odağın lÜ'deki çok yakını bir ismin, bu baskının örgütlenmesinde başrolü oynadığı da belirtiliyor... Buna da şaşırmam... obursali@cumhuriyet.com.tr. Üniversiteleri Daha Çok Batırmayalım VEFAT Yıtırdiğimiz dürüst, değerli, ödünsüz, aydınlık insan, yengemiz YEGÂN BERKTAY'ın anısı önünde saygıyla eğiliyoruz. NE<:MİYK AI.FARSI.AJN NAM1K DKNİZ BERKTAY İSKENDERUN 3. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN hsasNo 2001 110 Davaer Ilazinei Malıye, Iskcııdurun Davalı: Vanlı Ibrahinı (Rııgosoglu) Uavacı lla/ine vekılı laıalından davalı Vanlı Ihralıiııı aleyhine acılun gaıplık duvası nedeniyle, Iskenderun 1 mıntıkada kaın 872 parsel sayılı laşınmazın Bogos oğlu Vanlı Ibrahinı hakkında malumatı olan kimselcrin malumatlarını mahkeıııeını/ın 2001/310 esas sayılı dosyasına bıldımıcleıı, gaıp Bcıgos oğlu Vanlı Ibrahim'in hayalla olduğu lakdırdc kcndısının nerede bulundugunun, sag olup olmadığı hususuıul.ıkı beyanını bir ay içerisinde mahkememı/ın 2001/310 esas sayılı dosyasına İııldırnıeleri, aksi takdirde gaipligine karaı verileceği davetiye yerine kaim olmak uzeıe ilan olıınuı 29 11.2001 Basın: 76689 KABİI.E MOTEL ASSOSSÜTLÜCEKOYU Yılbnsı Projjframı 2 9 Aralık 1 O c a k (3 Cece) Kişi başı ŞO $ (Yılbaşı yemeğı dahil) Sütlüt'e Koyıı, Bulahanlı Knyii Altı ASSOHAyvacıkÇnnııkkıılc TtI: 0286723 46 (»2 0532 6 6 3 34 9 5 NİĞDE İCRADAİRESİ'NDEN MENKULÜN AÇIK AKTTIRMAİLANI DosyaNo: 2001/8282 Esas Bir horçtan dolayı haeizli ve aşağıda cins, miktar ve kıymetleri yazılı nuıllar satı^a çıkartlmıştır. Dirinci arttırma 08.01.2002 günü saat 11.1511.25'te Nigde Tarım Açık Cezaevi'nde yapılacak ve o günü kıymetlerin yüzde 75'ine istekli bulunmadıgı takdirde 09.01.2002 günü aynı yer ve saatte 2. arttırma yapılarak satılacağı. Şu kadar ki, arttırrmı bedelının malın tahmın edilen kıymetinin yüzde kırkını bulmasının ve salı^ ısleyenın alaeağına rüçham olan alacaklının toplamından fazla ulmasının ve bundan başka paraya çevirme ve payların paylaşlımıa masrallarını gcçmesinin şart olduğu, mahcuzun satış bedeli üzerinde yüzde oranında KDV'nin alıcıya ait olacağı ve satış şartnamesinin ıcra dosyasında görülebileceği, masrafı verildiği takdirde sartnamenin bir örneğınin ısteyene gönderilebileceği, fazla bilgi alnıak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla dairemize başvurmaları ilan olunur. Not: Ihaleye iştirak edeceklerden muhammen bedel üzerinden yüzde 20 teminat alınır. 06.12.2001 M u h a m m e n kıvmetl lira: 10.000.000 0 0 0 . 1 1 . SUNGURLU SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 2000/376 Davacı Hasan I alaymunoğlu tarafından davalılar Abdullah I'ahanoğlu ve arkada^ları aleyhine açılan men'ı müdahale ve taznıinat davasının malıkemcmizde yapılan açık yargılaması sununda, Mahkememizce fen bilirkişileri tarafından düzenlenen 27.9.2000 tarihli bılırkişi raporunda Sungurlu ilçesı, Bağdatlı Köyü'nde buluııaıı krokıde (A) harfl ile gösterilen ve kırmızı renklı kalenıle laralı dereye Bağdatlı Köyü, 900 parsel maliki davalıların ve yine krokide (B) harfi ile göslerilen ve yeşıl reııkli kalemle taralı dereye 905 parsel sayılı laşınma/ malıkı davalıların müdahalelerinin men'ine ve davacının zararından doğan 157.131.000.TL ta/mınatının davalılardan alınarak davacıya vcrılmcsıne karar verılmiş olup bu karar dahili davulılar Mesude Tutum, Döndü Tutum, Yeter Tutum ve Mehru Tulum'u adresleri tespit edilemediğinden leblığ edilemediğinden, adı geçen davalılara karar tcbliğı yerine geçmek üzere ilanen tebliğ olunur. Basın: 76965 Adedi: I Adet Cinsi (Mahlyeti ve önemli nitelikleri): 51 ED 907 plaka sayılı 2000 model Tord Transil nıarka YK 43746 nıolor, SFALXXD1VLYK 43746 şase seri no'lu minibüs kamyonet. Basın: 76714 Nüfus cüzdanımı kaybettim, Hükümsüzdür. MUSA KAYA HsasNo: 2001/1088 Davacı Paruk Co^kıııı laıalından davalı Jcanette Lang aleyhine açılan evlılik kaydının iptali davasının yapılan yargılamaları sııasındu vcrilen ara kararı gereğince, Davalının lüm aranıalara rağmen adresi bolırlenemedığindcn davalı Jeanette I.ang'ın mahkcmemızın yukarıda csas no'sıı ya/ılı hulunan dava dosyasının 15.02.2002 olan duru^ma günü bı/zat duruşmaya gclerek veya kendisini bir vekıllc lcmsıl cltirmesi, aksi takdiıde yaıgılamanın yapılarak bir karar verileceği dava dilekı;esinın tebliğınc kaım olmak üzere ilan oluııııı. 0^ 12.2001 Basın: 77421 ŞANLIURFA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN KIRSEHtRSULH HUKUK HÂKİMLİĞl'NDEN Dosya No. 2001/341 Davacı Ahmet Ersoy tarafından davalılar Mehmet Uyar ve arkadaijları aleyhine açılan izaleyı şüyu davasının yapılan 03.12.2001 tarih, 2001/341 esas ve 1134 karar sayılı ilaını ile, Kırşehir ili, Merkez Aşıkpaşa Mahallesi, 2056 ada, I parselde kayıtlı, 2910 m2 miktarlı taşınmazın m2'si 2.000.000.Tl.'den 5.820.000.000II. muhammen bedelle ve Uzehndekı şerhlerle umum arasında satışı suretiyle ortaklıgın giderilmesine karar verılnıiştir. Taşınmaz maliklerinden Mehrtıetl Özbek, Ayhan l'amuk ve Mehmet Uyar'ın adresleri tüm araştırmalara rağmen tespıt cdilemediğinden b^hıssedarlara ilan yolu ile tebliğine karar verilmıştır. Işbu ilanın gazetede yayınlandlgı tarihten ıtibaren 15 gün içerisinde taraflara tebliğ edilmiş sayılacağı ve kesınleşeceği hususları tebliğ yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 06.12.2001 Dasın: 76967 TEMA ÇELENK HATTI Sevdiklerinizi fidanla yaşatın Tel: (0212) 284 80 00 Faks:(0212)284 80 09