Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 27 KASIM 2001 SALI
HABERLER
DÖVYADA BUGUN
ALt SİRMEN
MHP ile AB Olamaz
llk önce, son günlerde çok sözü edilen Kıb-
rıs'tan başlayalım. Aklı başındaolan herkes gö-
rüyor ki, AB üye*liği için Kıbns'ta ödün vermek
abestır.
Bu sözlerimdten Kıbrıs uğruna Avrupa'dan
vazgeçelim anlamını çıkarmayın. Çünkü Kıb-
ns'ta neödün verilirse verilsin, Türkiye'nin AB'ye
üye olmasına imkân yok.
Bu imkânsızlığı n AB'den kaynaklandığını söy-
lemek de yanlıştı r ve de haksızlıktır.
Türkiye'nin AB üyeliğinin önündeki en büyük
engel kendisidir.
Salt sosyal ve ekonomik yapımızın, hatta kül-
türümüzün Avrupa'ya uyum sağlamasının güç-
lüğünü söylemek ıstemiyonjm.
Bizzat57. hükiimet'in kendisi, ABönündeen-
geldir.
Nitekim MHP Genel Başkan Yardımcısı Şev-
ket Bülent Yahnici, Neşe Düzel ile yaptığı ko-
nuşmada bu gerçeği açık açık dile getiriyor.
TCK312maddesiyleılgiliolarakYahnicidiyor
ki: "Bu maddeyi kaldıral/m da sokaklarsınıf, ırk,
dil ve bölge farkf/lığını tahrik edenlerle mi dol-
sun?"
Üstelik Yahnici bu sözleri, düşünce suçu do-
layısıyla, TCK. 312. maddeden yargılanan bir
gazetecinin yüzüne karşı söylüyor.
Konuya demagoji yapmadan yaklaşalım. Kim-
se "suç sayılan brrfıiliövmenin", teröre destek
olmanın yaptırımsız kalmasını savunmuyor, sa-
vunamaz. Istenen TCK 312'nin düşünce suçu
yaratmayacak biçimde, çağdaş ceza hukuku ö-
çütlerine uygun biçimde yeniden kaleme alınma-
sıdır.
Bu çalışma sırasında, AB ülkelerindeki benzer
maddelerin yazılışından yararlanmak mümkün-
dür.
• • *
Hem söyler misi niz bana, TCK 312 Türkiye'de
mezhepler hegemonyasını ortadan kaldırabil-
miş, takıyyeci Usame'leresiyasetyolunu kapa-
tabilmiş midir?
"AB herkese kendi dilinde eğitim ve TV. hak-
kı istiyor" diyor Yahnici. Türkiye'de yabancı dil-
de TV'ler izlenmiyor mu? Türkiye'de TV'lerde
yabancı dilde yayın yapılmıyor mu?
Türkiye'de Ingilizce, Fransızca, Almanca, Ital-
yanca eğitim yapan okullar yok mu, imam-ha-
tip okullarında Arapça öğretilmiyor mu?
Hiç kuşku yok ki devletin bir resmi dili vardır
ve TC'nin resmi dili Türkçedir.
Ama bunun yanında isteyenin okulda Kürtçe
öğrenmesi ve de Kürtçe yayın yapan birTV'nin
özel girişimciler tarafından kurulmasına karşı çı-
karak AB'ye girmek istemek bir ham hayaldir.
Sanıyor musunuz ki, AB olmasa bile bunu
yapmamız zorunlu değildir?
• • •
"Türkiye farklı kimliklerin kültürel haklannın
tanınması konusunda henüz hazır değildir" di-
yor Yahnici. Yahnici ve onun gibi düşünenleray-
nı zamanda AB'yi bir Hıristiyan Kulübü olarak ni-
teliyorlar ve "B/zi neden kabul etmiyorsunuz?"
diyorlar.
Peki Hırlstiyanlar'dan oluşan AB, bir Müslü-
man ülkeyi kabul edince, farklı küttüre kendi
bünyesinde hak tanımış olmayacak mı?
Sen hem ondan bunu isteyeceksin, hem de
"Kusura bakma, senin bana tanıdığını ben baş-
kasına tanımam" diyeceksin.
Böyle bir şey olabilir mi?
Şimdilik hazır olamamak ise ayrı bir konu. 0
zaman da adama derler ki: "Kardeşim sen de
hazır oluncagel!"
Sayın Yahnici diyor ki:" Bizgereken değişik-
liklehn hepsini yaptık. Adım Hıdır elimden ge-
len budur."
0 zaman da bu söze verilecek cevap şudur:
"Madem ki adın Hıdır, elinden gelen budur, o
zaman sen de yetii yerinde otur."
Kimseye kızmayalım, gerçeği görelim, MHP ile
AB üyeliği olamaz.
Kalpkria sonucu kavbeitiğjmiz sevgfli arkadaşmuzı
dün Buca Mezarhğı'nda toprağa verdik.
Celal Yılrnaz'ı uğurladık
İZ\ÜR(aımhuriyet
Ege Bürosu) - Geçirdi-
ği kalp krizi sonucu, ya-
şamını yitiren gazetecı
Celal Yılmaz, dün Bu-
ca Mezarhğı'nda top-
rağa verildi.
Yılmaz için ilk tören,
bir dönem yönetim ku-
rulu üyeliği de yaptığı
Iznıir Gazeteciler Ce-
miyeti (IGC) önünde
düzenlendi. IGC Baş-
kanı ErolAkıncılarbu-
rada yaptığı konuşma-
da, Yılmaz'ın meslek
ilkelerinden ödün ver-
meden, 25 yılı aşkın bir
süre gazetecilik yaptığı-
nı belirterek "Doğnı-
hık ve dürüstJükten ay-
nbnadı.Hepimizm dos-
tu arkadaşrydı. Yorgun
kalbi onu yan yoida yi-
ne görevi başmda bırak-
ö. Celal Yılmaz'ı hep
haüriayacağE" diye ko-
nuştu.
Uzun yıllar Anadolu
Ajansı'nda birlikte ça-
lıştığı mesai arkadaşı
Semra Saygı da, Yıl-
maz'ın son derece dü-
rüst ve mert olduğunu
vurgulayarak "Çoksev-
diğimiz bir arkadaşı-
mızdı. Onun arkasın-
dan konuşmak gerçek-
ten zor" dedi.
Buradaki törenin ar-
dından, Buca Baha Yö-
rük Camii'ne getirilen
Yılmaz'ın cenazesi, kı-
lınan öğle namazının
ardından Buca Mezar-
hğı'nda toprağa verildi.
Kocaoğlu: Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti'ni böyle özetledi, İnsan Haklan İl Kurullan bunun için kuruldu
Cumhuriyet kimsesizlerin kimsesiİstanbulHaberServisi-İstanbul Va-
liliği İnsan Haklan İl Kurulu'nun. "İn-
san Haklan Eğitim ProgramT çerçe-
vesinde Kabataş Erkek Lisesi 'nde dü-
zenlediği "İnsan Haklan Formatör-
lerini Yetiştirme Semineri" başladı.
TBMM İnsan Haklannı İnceleme Ko-
misyonu Başkanvekili ve ANAP îs-
tanbul Milletvekili Emre Kocaoğlu,
"Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti'nitek
bir cümleyle, "Cumhuriyet kimsesiz-
lerin kimsesidir' diye tanımlanuş. İş-
tetnsan Haklan İl Kurullan da bunun
için kuruldu* dedı.
Seminerin açıhşında konuşan Ko-
caoğlu, Türkiye'nin geçmişinde, in-
• Istanbul Valiliği İnsan Haklan İl Kurulu'nun, "İnsan Haklan Eğitim Programı"
çerçevesinde Kabataş Erkek Lisesi'nde düzenlediği "İnsan Haklan Fonnatörlerini
Yetiştiraıe Semineri" başladı.
san haklan konulannda övünülecek
birçok olay bulunduğunu anımsatarak
"Ancak bizier bunlan gefiştirefim ki ço-
cuklanmız da bizJerle övünsün" diye
konuştu. Kocaoğlu, üısan haklannın
"sadece baa insanlann haklan" olma-
dığını vurgulayarak herhangi bir der-
neğin kendi üyelerinin haklannı ko-
rumasının da firsatçılık olduğunu ile-
ri sürdü. Kocaoğlu şöyle devam etti:
"Hiçbir yuıttaşumz, ldtkmiz, gru-
bumuz kendisinikimsesi/ hissetineye-
cek. İnsan Haklanİl Kuruhı'na giden
her müracaat, devletin ciddiyeti ve ob-
jektifliği içinde takip ediüp sonuçlan-
dınbyor. Bu meşale Istanbulda vakıl-
mıştır. Buradan dalga dalga bütün
Türkiye 'yi aydınlatacaknr."
İstanbul Valisi Erol Çakır da yetki-
lerin hukuka uygun, yerinde ve za-
manında kullanılması gerektiğini be-
lirterek "Hukuka uygun otaıayan,ye-
rinde ve zamanmda kullanılmayan
yetki sorumhıhık doğurur. Bu bakun-
dan öncclikle koDuk güçlerimizin çok
iyiyetişmesi, her durunıdaki olayda hu-
kuk devieti kuraüan içinde başa çıka-
cak tarzda yetiştirilmeleri zorunlu-
dur" dedi. Türkiye'de son 15 yılda
demokratik toplumun oluşturulması
için çok sayıda düzenleme yapıldığı-
nı ifade eden Çakır, AB sürecinde Ba-
tı'nuı. Türkiye'nin önüne çıkardığı
engellerin aşıhnası için insan haklan
ihlallerinin kesinlikle önlenmesi ge-
rektiğini vurguladı. Erol Çakır şunla-
n söyledi:
" Yapılan anayasaL yasal ve idari dü-
zenlemeler yanında asıl önenüi olan,
uj gulamadan, çağdaş demokrasi kül-
rûrü. bilgi ve bilinç cksiküginden kay-
naklanan insan haklan ihlallerinin ön-
lenmesidir.''
Prof. Dr. RonaAv'bavise Türkiye'de
insan haklan konusunda yapılan ça-
hşmalann yeterli olmadığını, yapıla-
cak daha çok şeyin bulunduğunu vur-
gulayarak "Ancak smrdan başladığn
nua da unutma\<
ahmn
dedi.
Biri yaralı
Çağdaş Eğitim
Yakn'nın
geleneksel
çağdaş eğitim
ödülleri
sahiplerini
buidu. Törende
konuşan ÇEV
Başkanı
Gülseven Yaşer,
Atatürk Ukeİeri
ve Cumhuriyet
değerlerine
sahip çıkan bir
gençük
hedeflediklerini
vurguladL
îki öğrenciye
bıçaklı
saldırı: 1 ölü
CAıNHAaOĞLU
ÇEV ödülü alan eski Ankara Emniyet Müdür Yardımcısı Osman Ak törende konuştu:
Fetlıııflalı belasmın kökü kazmmah
Ödülünü ÇEV Başkanı Cüiseven \aşer'den alan
Ak, "Benbuödülü Fethuüah Gülen bdasınmkökü
kazuıdıktan sonra ahnak isterdim" dedl
İstanbulHaberServisi-Çağdaş
Eğitim Vakfi'nın (ÇEV) gelenek-
sel çağdaş eğitim ödülleri sahip-
lerini buldu.
Pera Palas Oteli'nde önceki ge-
ce düzenlenen toplantıda konu-
şan Çağdaş Eğitim Valcfi Başka-
nı Gülseven Yaşer. Atatürk ilke-
leri ve Cumhuriyet değerlerine
sahip çıkan bir gençük hedefledik-
lerini belirtti. "Eğer ülkemizin
gençbe>inleriCumhuriyedehesap-
laşmak üzere çağdışı görüş ve
amaçlar için eğitilip \önlendiriM-
\orsa geleceğuniz ve Cumhuriye-
timiziçinkay^ıdu\'nıamızgerekir
n
diye konuşan Yaşer'in konuşma-
sının ardından bu yıl 2'ncisi ger-
çekleştirilen ödül törenine geçil-
di. "Çağdaş Eğitim Ödülü"ne bu
yıl siyasi arenada hiç kimse değer
görülmezken yönetim kurulunun,
yurttaşlann en büyük güven kay-
nağı olan Silahlı Kuvvetler adına
Orgeneral HüsejinKrvTikoğlu'na
ödül verilmesini kararlaştırdığı
açıklandı. Bu yılki çağdaş eğitim
ödüllerini alanlar şu isimlerden
oluştu:
Trakya Üniversitesi Rektörü
Osman İnri, Boğaziçi Üniversite-
si Sıyasal Bilgiler Fakültesi Öğ-
retim Üyesi Prof. Dr. Suna KiK,
IÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr.
Nur Serter, Ankara Üniversitesi
Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mahmut
Adem, gazetemizin Ankara tem-
silcisi MustafaBalbav, gazetemi-
zin karikatüristlerinden NuriKurt-
cebe, gazeteci- yazarlar Emin Çö-
laşan, MineKınkkanat CanDün-
dar, BekirCoşkun. GüngörMen-
gi, TRT Prodüktörü Mehpare Çe-
Kk, Basketbol Federasyonu Baş-
kanı Turgay Denürel, hukukçu
Hüseyin Buzoğlu ve eski Ankara
Emniyet Müdür Yardımcısı Os-
man Ak. "Ben ashnda Fethullah
Gülen belasuun kökünü kazıdık-
tan sonra ödül ahnakisterdrnı" di-
ye konuşan eski ,\nkara Emniyet
Müdür Yardımcısı Osman Ak, ka-
nkmcılardan yoğun alkış aldı. Fet-
hullah Gülen cemaatine karşı yü-
rüttükleri çahşmalar sonucu kamu-
oyuna "Tdekulakçılar" olarak
lanse edildiklenni belirten Ak, bu
kapsamda yargı önünde aklanarak,
kendilerini ödüle değergören ÇEV
yöneticilerinin yüzünü kara çı-
karmamaya söz verdi.
Emniyetteki çalışmalan sonu-
cu devletin değişik kademelerin-
den bugüne kadar çok ödül aldı-
ğını anlatan Osman Ak, "Ancak
ilk kez bu ödülü evime götürüp
çocuklanma şerefle, onurta bıra-
kacağım bir ödül olarak göstere-
cegHn" diye konuştu.
Boydur'u uğurluyoruz
Haber Merkeri - Bir süredır teda-
vi gördüğü Marmara Üniversitesi
Hastanesi'nde yaşama veda eden
Türk tiyatrosunun değerli kalemı,
gazetemiz yazan MemetBavdur'un
cenazesi yann Teşvikiye Camii'nde
kıhnacak öğle namazının ardından
Ortaköy Mezarhğı'nda toprağa ve-
rilecek. Uluslararası Akdeniz Tiyat-
ro Enstitüsü'nün kurucu üyesi de
olan yazanmız, bir süre ABD'de te-
davi görmüştü.
Son yıllarda oyunlan en çok sah-
nelenen yazarlardan biri olan Memet
Baydur'un 25 oyunu, hikâyeleri, de-
nemeleri ve çevirileri bulunuyor. Ha-
len 'Güne Bakan Cam Kınklan' İs-
tanbul Devlet Tiyatrosu'nda, 'Yeşil
Papağan Linüted Şirketi' ise Van
Devlet ve Kocaeh Bölge nyatrolann-
da oynanmakta olan yazanmız, ga-
zetemızde Kültür-Sanat sayfasında
pazar günleri yayımlanan 'Kuşba-
kışı' köşesiyle okurlanyla buluşu-
yordu.
Oyunlanyla "Türkiye'nin mozaiği-
ni çıkarmava çahşOğmr belirten Bay-
dur, pek çok ödül kazanmıştı.
Dinlemrosı diyalogprojesi
Haber Merkezi - Milli Eğitim
Bakanlığı, üç semavi dinin ortak
yanlannı belirlemek için İstanbul 'da
bir çalışma başlath. Çahşmannı so-
nunda çıkacak ortak metin, "ders
notian" olarak Milli Eğitim Ba-
kanlığı'na gönderilecek.
Milli Eğitim Bakanlığı, "Dinlera-
rasDiyalog'' projesini başlattı. Ara-
lannda öğretmenlik formasyonu
bulunan papaz ve hahamlann da
yer aldığı 40 din bilgisi öğretmeni,
îslam, Hnistiyanhk ve Musevüiğüı
ortak yanlannı saptamaya başladı.
Çahşmalar sonrasında oluşturulacak
ortak metin, Milli Eğitim Bakanlı-
ğı'na gönderilecek. "Ders notian"
olarak bakanlığa sunulacak metin,
uzmanlann incelemesinin ardnıdan
kitap haline getirilecek. Projenin
amaçlan ise şöyle sıralandı:
• Diğer dinlere ilişkin önyargı-
lan, bilgisizliği gidermek.
• Farklı dinlerden insanlan ken-
di dünyasının dışma çıkarmak.
• Müslüman çocuklann, paskal-
ya, yortu, hamursuz gibi bayram-
lan öğrenmesini sağlamak.
ESKİŞEHİR - Eskişehir'de alkol
aldıktan sonra parkta dolaşmaya
çıkan iki üniversite öğrencisi
bıçaklı saldınya uğradı.
Kalbinden dört darbe alan
Aytekin Bozkaya öldü, Emre
Birecik ise yaralandı. Olay,
önceki gece Kurtuluş
Mahallesi'ndeki Ayduı Arat
Parkı'nda meydana geldi. İddiaya
göre evJerinde alkol alan Anadolu
Üniversitesi öğrencisi Emre
Birecik (20) ile Mimar Sinan
Üniversitesi öğrencisi Aytekin
Bozkaya (21) gece parkta
dolaşmaya çıktı. Bu sırada
yaniarına gelen 2 kişi sigara
yakmak için ateş istedi. Çakmak
çıkardıklan sırada saldınya
uğrayan öğrencilerden Aytekin
Bozkaya daha sonra kalbinden
bıçaklandı. Emre Biricik ise
belinden üç darbe aldı.
Saldırganlar olay yerinden
kaçarken bölgeden geçen bir
yurttaş tarafından Devlet
Hastanesi acil servisine kaldınlao
Bozkaya'nın aşm kan kaybmdan
öldüğu açıklandı. 143 promil
alkollü oldugu belirlenen
Birecik'in ise bel kısmında 3
bıçak yarası bulunduğu, ancak
hayati tehlikesinin olmadığı
öğrenildi. Saldınya uğrayan
öğrencilerin üzerinden bir şey
çahnmadıgı belirlendi. Ancak
gaspçılardan kuşkulanan polis,
tedavisinin ardmdan Birecik'i
emniyet müdürlüğüne götürdü.
Burada bazı kapkaççı, yankesici
ve hırsızlann fotoğrafi gösterilen
Birecik kimseyi teşhis edemedi.
Birecik. polise verdiği ifadede
"Evde içki içtik, sonra da
dolaşmaya çıktık. Parkta gezerken
iki adam yanmuza yanaştı ve ateş
istedi. Biz de sigaramızı uzatök.
Bunun üzerine 'Niye ateş değil
sigarayı veriyorsunuz' diye bize
sakürdılar. Kafa aöhnca yere
düştük, bu sırada bid
bıçakladılar. Saldınnın neden
yapıküğmı bümiyoruz" dedi.
Eskişehir Emniyet Müdürü 2îeld
Sanıgök, olayın nedenini
saptamaya çalıştüdanm,
saldırganlann arandığuıı söyledi.
Sanıgök, saldınnın siyasi olup
olmadığı konusunda bir saptama
yapamadıklannı belirtti.
IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcaiislar@yahoo.com
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu
Başkanı Nuri Kayış'ın gazeteci oldu-
ğundan sıkça söz ediliyor. Ankaralı ol-
madığım için kendilerini tanımıyo-
rum. RTÜK'te işlerin yolunda olduğu
bir gerçek. TV reklamlarından aldığı
paylarla her şey tıkırında. RTÜK bı-
nasının bir saraya dönüştüğünü pa-
zar günü Hürriyet'te Ayşe Arman
anlattı.
Malum Tarkan'ın klibi konusu. Ih-
tiraslı öpücükler ve seks kışkırtıcılığı.
Ben bu klıbı ilk gordüğumde anla-
mıştım. RTUK bu konuya el koyma-
lıydı. Hatta o zamana kadar neden el
koymadı. ona da şaşırmıştım. Ney-
se, bizim endişelerimiz dikkate alın-
dı ve "öpücükiü klip" RTÜK tarafın-
dan incelemeye alındı.
Nuri Kayış, bir gazeteci ve ülkemi-
zin ahlakını korumakla görevli bir ya-
yıncı olarak kanunların ona verdiği
yetkıye dayanarak yapacağını yapı-
yor. Bence çok önemlı konulara de-
ğiniyor, aile yapımızın korunmasıyla
ilgili bütün RTUK üyelerinin duyarlı-
lıklannı dile getiriyor.
RTÜK Başkanı'yla Kafa Tokuşturalım
• • •
Oldum olası, tepemızdeki yetkilile-
rımizin duyarlılıkları beni duygulandı-
rır. Onlar, bu toplumun hangi norm-
lar içinde yaşaması gerektiğini bilır-
ler. Bize bunlan söylerler, söylemek-
le yetinmezler, gerektiğinde yola gel-
memiz için ihtiyaç olan müdahaleyı
yaparlar. Bu konudaen etkin kurum-
lanmızdan bırisı de hiç şüphesiz
RTÜK. Her gün bir ulusal kanalı ka-
patarak hepimızi kötülüklerden koru-
yorlar. Artık yerel düzeyde neleri ka-
patıp kimleri susturuyorlar, onu bilme-
miz mümkün değil. Ellerine sağlık.
Ben Nuri Kayış'ın cinsellık ve aıle
yapımız konusundaki ve Tarkan'ın
Türk erkeğinın özelliklerine uymayan
tutumuna ilişkin sözlerinden çok et-
kilendim. Sizlerle bu değerli düşün-
celeri paylaşmak istedim: "Cinsel-
likte erken uyanış, vaktınden önce ge-
lişme bazı sakıncalaryaratabilir. Aşk
ve sevgi daha nezih görüntülerle su-
nulabilir... Toplumun ahlakı bizden
sorulur demiyoruz. Ama ekran kar-
şısındaki çocuklann da bazı görün-
tülerden olumsuz etkılenebileceğini
hesaba katıyoruz." Gördünüz mü, bi-
zim için ne fedakârlıklara katlanıyor-
lar.
Nun Kayış, bızi aydınlatmaya de-
vam ediyor: "Tabii burada en önem-
lişey Tarkan 'ın çoksevilen birsanat-
çı olması. Milyonlarca çocuk onu
kendilerine model alıyor. Ama onun
hareketi, yürüyüşü, tarzı Türk erkek
yapısına tam olarak uymuyor." Gör-
dünüz mü, RTÜK Başkanımızı, Türk
erkek yapısı konusunda da gereken
duyarlıhğı göstermiş. Tarkan'ın bir
star olarak kötu örnek olmasının önü-
ne geçmeye çalışıyor.
• • •
RTÜK Başkanı'nı okurken aklıma
YÖK Başkanı geldi, diğer kurumları-
mızın başkanlan geldi. Şu 12 Eylül dar-
besinin ne kadar yararlı olduğunu
şimdi daha iyi anlıyorum. Ya bu ku-
rumlar olmasaydı. Ya RTÜK olma-
saydı, YÖK olmasaydı, Devlet Gü-
venlik Mahkemeleri olmasaydı, ne
yapardık bız?.. Bütün erkek çocuk-
larımız Tarkan'a benzerdi ve Türk er-
kek yapısına uygun olmayan yeni bir
nesil türerdi. lyı ki onlar var.
RTÜK Başkanımız, öpüşmenin fel-
sefesine de merak salmış. Bir klip
yüzünden nelerekatlanmamış, tutmuş
"öpüşmenin Tarihı" kitabını okumuş.
İnsanlann başlangıçta öpüşmeyi bil-
mediklerini saptamış. Burada da hak-
lı olarak Ayşe Arman'a soruyor: "Siz
her şeyi tartışmaya açıyorsunuz da
öpüşmenin gerçekten bir sevgi be-
lirtisi, cinselliğin vazgeçilmezbirun-
suru olup olmadığını neden tartışma-
ya açmıyorsunuz? Sagiık açısından
da değerlendirilebılir." Kayış'ın, dik-
kat çektiği nokta çok önemli, "Öpüş-
me olmadan cinsellik olmaz mı?"
Alın size cinsellik alanında önemli bir
tartışma konusu. Bunu bir katkı ola-
rak da sayabiliriz.
• • •
Kayış'ı okurken aklıma bir şey gel-
di. Bu açıklamalann ışığında, devle-
tin küçülmesini de düşünürsek,
RTÜK'le Diyanet Işleri Başkanlığı bir-
leştirilse. Üstelik Diyanet Işleri Baş-
kanlığfnın yüz bıne yakın din görev-
lisi var. Onlar her gün camilerde aile
yapımız ve ahlakımız üzerine vaazlar
veriyorlar. Halkımıza yol gösteriyor-
lar. Şu TV'leri izleme işini de imam-
lara havale etsek. Ahlaka ve aile ya-
pımıza aykırı olanları onlar saptasa-
lar, boş yere başka izleyenlere para-
lardöküp durmasak.
Ben yıne de RTÜK Başkanı'nı ter-
cih ederim. Hepimize yol gösteren
şu cümlelerim hafızalannıza kaydet-
meyi öneriyorum: "Eğerkarşı tarafba-
na yönelmezse, ben öpüşmekten
kaçınınm. MHP'lilerin baş vurarak
selamlaşmaları daha sağlıklı olabilir."
Haydi öpüşmek yerine kafaları to-
kuşturalım. Türk aile yapısının deva-
mı için. Tanrı Türk'ü korusun.