22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 EKİM 2001 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER BahçeTnin ABD gezisi îıtal • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - MHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli, kasım başında davetli olduğu Washington'a gidemiyor. Bahçeli, Türk-Amerikan Demeklen Asamblesi'nde 2 Kasım'da bir konuşma yaptnası için 11 Eylül saldınsından önce davet alnuştı. Bahçeli, Afganistan olaylan, anayasa değışikliği, halkoylaması olasılığı ve bütçe görüşmeleri nedeniyle şu sırada Ankara'dan ayrümayı uygun bulmadığını VVashington'a bildirdi. Meclis'te bakan krtJığı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Genel Kurulu'nda sözlü soru önergelerinin yanıtlanması bölümünde bakanlann bulunmaması milletvekıllennin tepkısuıe neden oldu. SP Rize Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, hükümetin Meclis'in denetım yetkisıni gasp ettığini, bunun sorumlusunun da Başbakan ve bakanlar olduğunu belirtti. Birleşımi yöneten Başkanvekili Yüksel Yalova ise Meclis'in yetkisinin hiçbir kişi ve kurum tarafından gasp edilemeyeceğını kaydetti. MSffdensoyguı açMaması »ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Müli Savunma Bakanlığı Genel Sekreteri Kurmay Albay Büyükkantarcıoğlu, gazetemızın 15 Ekım 2001 tarihli sayısında yayımlanan, POAŞ'ın özelleştirme öncesinde askeri birliklere gönderilmek üzere Kankaya fırmasmın taşıdığı 5 bin 725 ton yakıtın çalınmasma ilişkin haber üzerine bir açıklama yaptı. Büyükkantarcıoğlu, olayın takip edildiğini bildirirken "5 bin 725 ton JP-4 uçak yakıtı, Petrol Ofısi bilançosunda davah alacaklar olarak takip edilmekte ve bilanço kayıtlannda Milli Savunma Bakanlığı alacağı olarak görûlmektedir" dedi. Hizb-üt Tahrir'e 1 tutuMama • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Afganistan'a yönelik harekâtta ABD'ye destek vermenin haram olduğunu belirten mektuplarla Tüıkiye'de propaganda yapan yasadışı Hizb-üt Tahrir Orgütü üyesi 1 kişi Ankara'da tutuklandı. Ankara DGM Cumhuriyet Savcısı Talat Şalk, ifadelerini aldığı 5 kişiyi, Terörle Mücadele Yasasfnın "Devletin ûlkesi ve milletiyle bölünmez bütünlügü aleyhine propaganda yapma" hükmünü içeren 8. maddesine muhalefet ettikleri gerekçesiyle, tutuklama istemiyle yedek hâkimliğe sevk etti. Ankara 1 No'lu DGM'nin yedek hâkimi Rüstem Çiloğlu tarafindan sorgulanan 5 kişiden 4'ü serbest bıraküırken 1'i tutuklandı. ANAP lideri partinin değil, üzerlerindeki kara bulutlann dağıldığını ileri sürdü Yılmaz, gidenleri suçladıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP hderi ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz, sarsınülı bir siyasi dö- nemden geçildiğini belirterek partisin- den isüfa edenlere eleştirilerini sürdür- dü. tstifa edenlen "Nefesleri tükendi" diye suçlayan Yılmaz, "Dağılan ANAP değildir, tam tersine dağüan ANAP üzerinde yülardır gezen kara bulut- lardır" diye konuştu. Yılmaz, ABD'nın Afganistan'a yöne- lik başlattığı harekâtın Türkiye'nin komşulanna sıçramaması ve haÛcoyla- ması gibi konulann gündeme gelmeme- si durumunda ekonomik bunalımdan • Yılmaz, ABD'nin başlattığı operasyonun sınır ülkelere yayılmaması ve halkoylamasına gidilmemesi durumunda Türkiye'nin ekonomik bunalımdan çıkabileceğini iddia etti. çıkılabileceğini savundu. Partisinin grup toplantısmda konuşan Yılmaz, partisinden istifa edenlere yönelik eleş- tirilerini sürdürdü. Yılmaz, sivil siyase- rin alanının daraldığı, siyasi merkezin zayıfladığı, parçalanmanın giderek art- tığı ve yapısal hale geldiği sarsıntüı bir dönemden geçildiğini söyledi. Bu dö- nemde partisinin siyasi gücünün çok üzerinde bir sorumluluk üstlendiğini ileri süren Yılmaz, "Üstlendiğimiz misyon sivil siyasetin alamnın geniş- letilmesi, hak ve özgürlüklerin üze- rindeki baskılann kaldırüması ve Türkrye'nin çağdaş dünya ile, AB ile bürünleştirUmesi misyonudur" dedi. Partisinin temposunu kaldıramayan bazı milletveküleri bulunduğunu belir- ten Yılmaz, "Baa arkadaşlanmızm nefesleri tükenmiştir" diye konuştu. Bunu anlayışla karşılamak zorunda ol- duklannı savunan Yılmaz, "Herkesin bu ağır yükü taşıyamayacağını anla- yışla karşılamah ve Idmseyi suçlama- mauyız" dedi. ANAP'ta dağılma var- mış gibi hava yaratanlara da kızılmama- sı gerektiğini kaydeden Yılmaz şöyle konuştu: "Çünkü onlar büyük bir ka- nşıklık bekledikleri 7. olağan kongre- mizden parti olarak güçlenerek çık- mamızı hazmedememişlerdir. Dağı- lan ANAP değildir, tam tersine dağı- lan ANAP üzerinde yıllardır gezen kara bulutiardır. Ama zannediyorum önümüzdeki haftadan başlayarak ar- kadaşlanm ne demek istediğimi açık- ça göreceklerdir." DYP'nin sandalyesi ANAP'ıgeçti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP'tan ıstıfa eden Gıresun Mılletvekili Burhan Kara dün DYP'ye kanldı. Böylece, 82 mılletvekilıne sahıp olan DYP'nin sandarye sayısı ANAP'ı geçnüş oldu. DYP Grup Başkanvekili Ali Rıza Gönül, dünkü grup toplannsının başında Kara'nın "yuvasına döndüğünü" söyledi. Karada, "Karar vermekte zorlandım. Hükümetin yapbklan, ülkeyi sürüklediği açmazlar ülkevi düşünen, halkı için üzülen insanlara mesajlar verdi. Demokratlann merkezi DYP'ye kaülmaya karar verdim" dedi. Çiller, de "Türkiye'nin geleceği merkez sağdır. Ulu çmann altında bütün evlatlan yeniden toplanıyor. Hiç kimse başkaadres aramasın" dedi. Mech'teki son sandalye dağılımı şöyle: DSP: 131, MHP: 126, ANAP: 81, DYP: 82, AKP: 52, SP: 48, Bağımsız:21,Boş:9. Burhan Kara nın katümasıyla DYP'nin Mecüs'teki koltuk sayısı 82'ye yükseldi. (Fotoğraf:AA) Türkiye'de ilk kez uygulanacak program ile uzman ve araştırmacı yetiştirilecek ODTÜ, Avrasya'yı çalışıyorAYHAN ŞtMŞEK ANKARA - ODTÜ, Karadeniz ve Orta Asya Ülkeleri Araştırma Merkezi (KORA) ile Türkiye'nin ılk "Avrasya ÇalışmalarT eğitim programını başla- tryor. Avrasya Çahşmalan'nın açılışı, bugün 14 ülkeden 30 akademisyenın katılımıyla başlayacak "Karadeniz Bölgesinde Siyasal Kültür ve Sivil Toplum" başhklı uluslararası konfe- ransla birlikte gerçekleştirilecek. Sovyetler Birhği'nin dağıhnasma koşut olarak ABD'nin yanı sıra bir- • Sovyetler Birliği'nin dağılmasın» koşut olarak ABD'nin yanı sıra birçok Avrupa ülkesinde yıllar önce başlatılan Avrasya Çalışmalan, Türkiye'de ilk kez ODTÜ'nün girişimiyle açılıyor. çok Avrupa ülkesinde yıllar önce baş- latılan Avrasya Çalışmalan, Türki- ye'de ilk kez ODTÜ'nün girişimiyle açılıyor. Önemli bir eksikliği doldur- mayı amaçlayan program ile Avrasya konulannda uzman ve araştırmacılar yetiştirilecek. KORA, çeşitli kurum ve kuruluşlarda Avrasya konulannda uzman yönetici kadrolann oluşturul- masına da yardımcı olacak. Avrasya Çalışmalan'nın açılışı bu- gün eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'ın de katılacağı "Karadeniz Bölgesinde Siyasal Kültür ve Sivil Toplum" konferansı ile birlikte ger- çekleştirilecek. Konferansta Rusya, Er- menistan, Yunanistan, Azerbaycan, Bulgaristan, Beyaz Rusya, Kınm, Mol- dova, Ukrayna, Polonya, Romanya, üı- giltere ve Almanya'dan yaklaşık 30 akademisyen bildıri sunacak. 3 gün sü- recek konferans boyunca, bölge ülkele- rinde siyasi kültür ve sivil toplumun ya- nı sıra bölgeyi etkileyen güvenlik so- runlan, küreselleşmenin etkileri ve iş- bırliği konulan tartışılacak. ODTÜ Si- yaset Bilimi ve Kamu Yönetimi öğre- tim üyelerinden Prof. Dr. Ayşe Ayata başkanlığında çalışmalanm sürdüren KORA, Kafkasya, Orta Asya, Balkan- lar, Orta ve Doğu Avrupa ülkeleri üze- rinde önemli araşnnnalar yürütüyor. KAÇAK GtRDtĞt HOLLANDA'DA TUTUKLANDI PKK'Ii Kespir yakalandı ANKARA (AA) - PKK'nin Avru- pa'dakı faaliyetlerini organize etmek amacıyla Hollanda'ya girmek ıste- yen örgütün sözde başkanlık konse- yi üyesı Nuriye Kespir'in yakalana- rak tutuklandığı öğrenildi. Terör örgütünün başkankk konse- yi üyesi, Sözdar kod adlı Nuriye Kespir. alınan bilgiye göre, 28 Eylûl günü Hollanda'ya yasadışı yollardan görmeye çalışırken yakalandı. Kespir, Hollanda'da çıkarıldığı mahkeme karanyla tutuklanırken geçen yü Fransa'da oturma izni alan terör örgütünün Avrupa sorumlusu ve başkanhk konseyi üyesi Rıza Al- run'un da Kespir'in serbest bırakü- ması ve sığınma hakkı verilmesi için yetküilerle temasa geçtiği belirtildi. Hollanda'nın çabası HoUandalı yetkilüerin ülkeye ya- sadışı yollardan giren Kespir'in gel- diği ülkeye iadesi için çalışmalarda bulunduklan kaydedildi. Daha önce de örgütün sözde başkanlık konseyi üyelerinden Murat Karayılan'ın, Hollanda'ya sığınma başvurusunda bulunduğu ve isteğinin reddedildiği anımsatıldı. SİLVAN'DA ÇIKAN ÇATIŞMADA 3 KİŞt ÖLDÜ Hücre evine operasyon DlYARBAKİR/ TOKAT (Cum- huriyet) - Diyarbakır'ın Süvan ilçe- sinde güvenlik güçlerince bir hücre evine düzenlenen operasyonda çıkan çaüşmada bıri kaduı 3 kişi öldü. OHAL Valiliğı'nden yapüan yazüı açıklamada, güvenlik güçlerinin Ko- nak Mahallesi'nde bir eve operasyon düzenlediği, "teslim ol" çağnsına PKK'lilerin ateşle karşıhk vermesi sonucu çıkan çaüşmada biri kadın 3 teröristin öldürüldüğü ve 2 güvenhTc görevlisinin de yaralandığı belirtildi. Açıklamaya karşın operasyonda "suçsuz yurttaşlann öldürüldüğü" iddıalan ortaya aüldı. Operasyonda ölenlerden birinin ev sahibi Kasım Küıç'ın 18 yaşındald kra Gurbet Kdıç olduğu, 8 yaşındakı Savaş KH hç'ın da yaralandığı iddia edildi. Tokafta 2 şehit Tokat'ın Almus ilçesüy bağh Ka- dıvakfi köyünde ise önceki gece saat 19.30 sıralannda îlçe Jandarma Ko- mutanlığı'na bağlı zırhlı askeri araca roketatarb saldın düzenlendi. TKP/ML (TÎKKO) örgütünce dü- zenlendığı belirtilen saldmda 2 asker şehit oldu, 3'ü de yaralandı. TlRMIKI AYDIN ENGİN aengin@ doruk.nettr önce "Bu yazıyı ben yaz- mamalıyım" diye düşündüm. Sonra da tersini: Bu yazıyı ben yazmalıyım!.. Olan biten çok yalın: Amerika'nm Afganistan'a bomba yağdırmaya başladığı- nın hemen ertesi günü, tam da Türkiye Büyük Millet Mecli- si'nin Türkiye'nin de Afganis- tan'a asker gö'nderip gönder- memesini tartıştığı saatlerde, çok kısa sürede telefonla, e- posta ile ulaşılabilenlerden iba- ret bir "aydın bu/uşmas/"nda, savaşa ve o savaşa yol açan 11 Eylül saldırısına ve ılle de Tür- kiye'nin bir savaşın içine sürük- lenmesine karşı, ortak bir ses yükseltmenin olanakları tartışıl- dı. Terorizme ve savaşa karşı ol- mayı, hele hele Türkiye'nin bu savaşta taraf olmaya sürüklen- mesini reddedenler "Savaş ve Terorizme Karşı" bir girişim oluşturmayı, bu girişımın ılk et- kinliği olarak da mümkün olan en kısa süre içinde ortak bir bil- diri hazırlayıp ulaşılabilen ay- dınların imzasına açmayı karar- laştırdılar. Öyle de oldu. önceki gün Istanbul'da, ilk Bir Haber ve Cumhuriyet Farkı ağızda ulaşılabilen 250 dola- yında sanatçı, yazar, akade- mısyen, bilim insanının imzala- rını taşıyan bir bildiri ile medya- nın karşısına çıktldı. Yazılı medyanın bütün gaze- teleri, görsel medyanın bütün kanalları oradaydı. Benzeri et- kinliklerde pek de rastlanma- yan bir gazeteci "ordusu" (Hay- di alçak gönüllü olalım: orducu- ğu) basın toplantısını izledı. Hemen tümü genç olan ha- berciler izledikleri toplantıda yükselen sesin önemini ve ağır- lığını kavrayacak meslek sezgı- si ve haberci bilincı ile donan- mışlardı. Çoğuyla kişisel dost- luğum, arkadaşlığım, kimileriy- le bir "ağabeylik" bağım var. Onlann Türkiye'de "Haçlı ve cıhat ordulan arasında bir ter- cihte bulunmayı reddediyoruz" diye bir ses yükselmesinin, bu sesin bu ülkede başının gölge- sini önüne düşürmemiş aydın- lardan gelmesinın sapına ka- dar "haber değeri" taşıdığını bildiklerini biliyorum. Haberlerini bu özenle yaz- dıklannı iyi biliyorum. Bu haberlerin gazetelerin ve televizyonların haber merkez- lerine ulaştığını da iyi biliyorum. Ondan sonra olup bitenlen ise iyi bilmiyorum! Ama sonuçlarını gözleyebil- dim, gözleyebildik. önceki akşam ve gece saat- lerinde haber vermenin asal görevleri olduğunu bilen, ha- berci namusuna özen gösteren pek çok TV kanalı, aydınların bu çıkışını değerlendirdi; izle- yicilerine iletti. Bu yazı dün sabahın erken saatlerinde yazıldı. Yazılırken bütün günlük gazeteleri göz- den geçirme olanağım henüz yoktu. Ama tirajları ve etkileri ile Türkiye yazılı medyasının ağır topları sayılan gazeteleri sayfa sayfa tarama olanağım vardı. Anlı şanlı, yeri geldikçe "de- mokrat" olduğunu bile savunan o gazeteler, bir gün önce Tür- kiye'de, savaşa ve terorizme karşı böyle bir "çıkış" yaşandı- ğını okuriarına duyurmaya de- ğer bulmamıştı. Cumhuriyet hariç. O haber dünkü Cumhuri- yet'in manşetini oluşturdu. "Aydınların Barış Dilekçesi" başlığıyla yurdun dört köşesin- deki Cumhuriyet okurlanna u- laştı. Bu Cumhuriyet farkıdır. • • • Dönün yazının ilk paragrafı- na. Okuduğunuz şu yazıyı elbet- te ben yazmamalıydım. Çünkü Cumhuriyet'te çalışıyorum ve bizim meslekte gazetecinin, kendi gazetesini övmesine, mestek ustalan pek iyi gözle bakmazlar. Bu yazıyı elbette ben yazma- malıydım. Çünkü, önceki gün- kü basın toplantısmda medya- ya sunulan bildiriyi birinin oku- ması, habercilerin sorulannı bi- rinin yanıtlaması gerekiyordu. O görev bana düşmüştü. O gün için, bu barış girişiminin sözcü- lüğünü üstlenmiş oldum. O yüzden yazılı medyanın ağır toplarının, bence kendile- rine onur kazandırmayan sus- kunluğunu kınamakta en son konuşması gereken ben olsam gerek... ...diye düşündüm. Ama biraz daha düşününce bu "yapay nezaketi" saçma buldum. ••• Savaş tamtamlannın sesinin iyiden iyiye yükseldiği; sinsi ve kalleş bir terörtehdidinin sürüp gittiği ve bu savaşa Türkiye'nin de asker göndererek katıl- masının artık somut bir gerçek- liğe dönüştüğü şu günlerde Türkiye'nin 250'yi aşkın ay- dınının "savaşa ve terorizme hayır" demesinde haber değeri yoksa neyin haber değeri taşıdığını, şu meslek cengâver- leri bana da, bize de bir anlat- salar ne iyi olacak!.. Ya da o aydınları aydından saymıyorlarsa, kendi aydın tanımlarını bir sergileseler de bilgimiz, görgümüz artsa ne iyi olacak!.. • • • 11 Eylül'den bu yana ''Cum- huriyet farkı"nın tadını çıkanyor, keyfıni sürüyorum. İyi ki Cumhuriyet'te çalışıyorum. Benim gazetem iyidir!.. POLtTtKA GÜNLÜĞÜ Hükümet Nenede?.. Hükümet kendi içinde uyumlu mu? önceki gün toplanan Bakanlar Kurulu'nda De- vlet Bakanı Kemal Derviş, 'ekonomik bunalımın atlatılması' için önen'en tartışıyor. Devlet Bakanı Kemal Derviş toplantıda bir haylı sıkıntılı... Diyorki: . , - * _ , , » "Devletin küçülmesi gerekıyor. Eğer devlet küçülürse 5-6 katriiyon liralık bir tasarruf elde edilir..." Ama bu görüş hükümet ortakları tarafından desteklenmiyor... . . . „ Kemal Derviş'in görevınden ıstıfa edeceğı söyleniyor. Ancak De^Ş bunu yalanlıyor... Hükümet içinde biru y u m olmadığı kesin!.. MHP milletveküleri seçim bölgelerınde tepkiyle karşılaşıyor... Bir MHP milletvekilı diyor ki: "Üretici kesimi perişan. Bir milletvekili olarak karşılanna çıkmaya utanıyorum..." Turizm Bakanı Mustafa Taşar, üretici borçlannın on iki aya bölünmesine karşı çıkıy- or... Diyorki: "Uretici borçlan hazı&n ve ağustosaylanna çek- ilmeH..." Başbakan Bülent Ecevit, Mesut Yılmaz'a bakıyor, ardından da Devlet BahçeM'ye... Bir anlaşma sağlanamıyor... ••• Bakanlar Kurulu 2002 mali yılı bütçe tasansını görüşüyor, ama hemen hemen tüm bakanlar te- dirgin... Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, Maliye Bakanı Sümer Oral'a şöyle diyor: "Bakanhğıma aynlan bütçeyle inşaat halindeki cezaevlerini bile bitirernem..." Enerji Bakanı Zeki Çakan ise şunlan söylüyor "Bu ödenek, inşaatları süren enerji santrallannı ve barajları tamamlayamaz. Elektrik ve su sıkıntısıyla karşı karşıya kalınz..." Bakanlar Kurulu'nda en tedirgin kişi Tanm ve Köyişleri Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp... Bakan Gökalp, Bakanlar Kurulu'nda söyleyemediklerini Birieşmiş Milletler Uluslararası Gıda ve Tanm Günü toplantısmda açıklıyor... Gökalp, IMF ve Dünya Bankası gibi Türkiye'ye para veren kuruluşların tarımsal destekleri kaldırdığını, üretici kesimi giderek yoksullaştırdığını vurgulayıp şöyle diyor "Dünyada sıcak olaylann cereyan ettiği şu gün- lerde hatıriatmak isterim ki yeni dünya dengeteri üzerinde tartışılan senaryolardan birisi de kuzey- güney aynşmasıdır. Buaynşma, birbaşka ifadeyle toklar ve açlar bloklaşmasına tekabül etmektedir. Yoksullukla mücadele, insani boyutunun yanı sıra aynı zamanda dünya banşına yapılacak bir katkıdır. Milli gelirieri yüksek refah toplumlan olan kuzey ülkeleri, güneyden gelen ve hergeçen gün artarak devam eden kitlesel göç tehdidi aitın- dadıriar..." Ne Bakanlar Kurulu toplantısmda ne de liderier zirvesinde tanm kesiminin durumu tartışılmıyor!.. Sanırım, tanm kesiminin içinde bulunduğu sorunlan en iyi irdeleyen kişi Hüsnü Yusuf Gökalp... Ama Gökalp'in elinden bir şey gelmiyori.. Türkiye'de yaklaşık 25 milyon üretici bulunuy- or... Peki, 25 milyon kişi ulusal gelirden ne kadar pay alıyor? Yüzde 13... • • • Türkiye yaklaşık 20 yıldırtanm ithalatçısı bir ülke oldu!.. Türkiye hayvansal ve bitkisel talebi bugün karşılayamaz durumda... Sanayicisinden işadamına; işçiden esnafa; üreticiden memura herkes hükümeti eleştiriy- or... _ Liderier zirvesi toplantısmda Hüsamettin Ozkan, Mesut Yılmaz'm herdediğine "evef'deyip aynı görüşü paylaşıyor... Mesut Yılmaz, "Mali miladı ve nereden buldunu tamamen kaldıralım" der ve en büyük destek Hüsamettin özkan'dan gelirken ANAP'lı Maliye Bakanı Sümer Oral çekince koyuyor... Hükümet çalışıyor... Türkiye ekonomik olarak batmış kimsenin u- murunda değil! Bütçe 27 katrilyon açık vermişL Dolar 1 milyon 700 bine yaklaşıyori.. Hükümet hayali bütçeyle Türkiye'yi ayakta tu- tacak!.. Onun için de Mesut Yılmaz dün Cumhurbaşkanı Ahrrıet Necdet Sezer'e sert çıkıyor... Söyler misiniz hükümet nerede, bu panikniye? hikmetcetinkaya(o cumhurryet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Hikmet ÇETİNKAYA TROYA'dan İYONYA'ya Mitolojik Aşklar Cografyası Bir ayda 2. Basım G ü n i z i / a y ı n c ı l ı k Tel: 0 2 1 2 - 5 1 2 <]1 9 F a k s : 512 11 72
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle