Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
17 AĞUSTOS 2000 PERŞEMBE • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLEREV DEVAMI 19
GUNCELıCÜNEYT ARCAYÜREK
• Baştarafi 1. Sayfada
bir görüşme sonunda günlerdir savunageldikleri
hukuksal görüşlerden vazgeçeceklerse.. diyecek
yok.
Hukukun üstünlüğüne saygı duyan devlet olma
özJemi bir yana, böyle bir sonuç ancak bir "guguk
devleti'ne işaret!
Başbakan, zaten kararnameyi yaşama geçirebil-
mek için demokratik kimi ilkelenn canına okudu.
Toplumun yargılanna büyük önem verdığini herfır-
satta yineleyen Ecevit'e; sokaktaki adamın "bir ta-
rihlerde demokrasi uğruna savaşan eski Ecevit'in
nereterde olduğunu" sorup soruşturduğunu acaba
duyurdular mı?
Yazılı basında hemen her gün yayımlanan köşe
yazılan genelde Ecevit'i eleştiriyor. KHK için hukuk-
sal kimi gerekçelergösteren demokrat Ecevit'in, ka-
palı kapılar ardında kararnameyi askerlerin istedik-
lerini söyleyerek demokratik ınançlannı terk eder bir
duruma düştüğü kulislerde ırdelenıyor, hştta yazar-
lara konu oluyor.
Ecevit, bir zaman kimi konulan ya da sorulan "içi-
ne sindiremediğini" söylerdi. Daha sonra konuyu
"duymamış" olmayı yeğledi.
Son olarak; kararnameyi askerlerin istediğine iliş-
kin sorulan, "aynntılaragirmekistemediğini" söyle-
yerek geçiştiriyor.
Aynntı dediği konu da ne aynntı ama?
Laik cumhuriyete karşı hareketlerde kuşkusuz ge-
len geçen bütün hükümetlerden çok daha öteye du-
yariı olan askerler; devlete sızan irticacı öğelenn "fe-
mizlenmesini" -28 Şubat 1997'den beri- ısrarla is-
tiyoriar. Konuya omuz silkip geçenler ise siviller!
Devleti içinden yıkma girişimîerini -askerler gibi-
büyümeden boğmayı kim istemıyor ki...
Fakat; hükümet, karamame konusundaki aczini
örtmek için askerlerin hangi yöntemle olursa olsun
devlete sızan irticacı bireylerin temizlenmesi istemı-
ni, Çankaya üzerinde, kamuoyunda, medyada bas-
kı olarak kullanıyor.
Kulislerde konuşulan bir başka gerçek daha var:
Yıllar yılı Türkiye'nin "sivil yönetime geçmesı" için
"demokrasi savaşı" veren Ecevit'teki "büyük deği-
şimi" sergiliyor.
Nedir bu değişim
Başbakan, kapalı kapılar ardında asker-sivil he-
men bütün yetkili çevrelere; KHK benzeri bir yasa-
yı TBMM'den "geçiremeyeceğini" açık seçik ifade-
lerle söylüyor.
Hükümet adına Ecevit, içine düştüğü aczi böyle-
ce kabulleniyor. Askerlerin direttiğini içeren (bir za-
manlar antidemokratik bularak bütün gücüyle kar-
şı çıktığı) böylesi desteki* düzlüğe çıkmaya çalışı-
yor.
Başbakanımız; Hacı Bektaşı Veli yollarındaki
açıklamalannda, dünkü görüşmeyi ırdelerken ınsa-
nı hem güldüren hem de hayrette bırakan söylem-
lerde bulundu. Dedı kı: "Birbırinden farklı üç parti
dünyada hayranlık uyandıran bir uzlaşı örneği veri-
yor."
Dünya dediği, Dünya Bankası Başkanı'nın iltifat
olsun diye kullandığı küçük bir söylemden ibaret!
Dünyada hayranlık uyandıran uzlaşının -tabii Ece-
vit'in anımsamak istemediği- TBMM'deki sayısal
gerçeği ise (DSP 136, MHP 127, ANAP 87) toplam
350. Bu rakamla; üç parti bir fıkirde, bir görüşte
uyum içınde birleştikleri zaman, o yöndekı tasanyı
TBMM*den birkaç güri içinde şakır şakır geçirebili-
yor.
Ne ki; olaylar KHK'ye koşut bir tasanya dayandı
mı Başbakan'ın üç parti arasında dünyada hayran-
lık uyandırdığını iftiharia söylediği uyum ya da uzla-
şının yerinde yeller esiyor! Ara ki bulasın!
Kararname tartışmalannın bir yaran olmadı değil.
Hükümetlerin gözü önünde devtetin içine sızan irti-
ca tehlikesi aydınlığa çıktı.
Aynı zamanda geçmiş dönemlerde insanlan peş-
lerinden koşturan demokrasi kahramanlannın bilin-
meyen yüzlerini de açığa vurdu.
Çankaya'da gerçekleşen ikili görüşme imza so-
rununa bir açıklık getirmedi; ama bir saptama var ki
canlılığını dün de yitirmedi:
Çankaya; ımzasını esirgediğı KHK'yle ilgili hukuk-
sal görüşlerinden vazgeçebilir mi?
DGM'denAkgönenç
hakkuukı inceleme
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Ankara
DGM Cumhuriyet Baş-
savcılığı, Cenevre'de ger-
çekleştirilen BM tnsan
Haklan Alt Komisyonu
toplantısında yaptıgj ko-
nuşmada, Türkiye'ye
eleştirilerde bulunan FP
Ankara Milletvekili Oya
Akgöoenç hakkmda ince-
leme oaşlattı.
Akgönenç'in Cenev-
re'de gerçekleştirilen BM
InsanHaklan Alt Komis-
yonu toplantısında 'Teh-
dit Alündaki tnsanlar
Derntgi' adına yaptığı
konusmasının basına
yansınası Ankara DGM
Cumluriyet Başsavcılı-
ğı'nı harekete geçirdi.
Konvşmayı incelemeye
alan İaşsavcılık, bu ko-
nuşrrada suç unsuruna
rastla-sa incelemeyi so-
ruştumaya çevirecek.
FP'li Akgönenç, Ce-
nevre'de yapılan BM In-
san Haklan Alt Komisyo-
nu toplantısında, TCY'-
nin 312. maddesi nede-
niyle Türkiye'de gazete-
cilerin ve düşünûrlerin
ifade özgüriüğünün kısıt-
landığını, bu maddeden
ceza alanlar arasında ka-
patılan RP'nin Genel
Başkanı NecmeOin Erba-
kan'ın da bulunduğunu
belirtmişti.
Türkiye'deki azınlıklar-
dan Kürtlerin, Cerkezlerin,
Araplann hiçbirhaklannın
olmadığını iddia eden Ak-
gönenç, "İnsan Haklan
Komisyonu olarak, BM
olarak sizden talebimiz,
Türkiye'ye gerekfi ikazJ
y-apmanız ve Türkiye'deki
anti-demokratik dûzenin
değişmesine yardancı ol-
manizdır. Sizden bunu rica
ediyoru2
r>
demişti.
EâtekPlotformu 'ndan
KHK'ye hayır
AJKARA (Cumhuri-
yet firosu) - Emek Plat-
forna Başkanlar Kurulu,
mennriarın görevlerin-
den ızaklaştınlmalannı
kole»,aştıran KHK'ye
karş:çıkarak hükûmeti
hukrmı normlanna uygım
davKamaya çağırdı.
T^üc-Iş ile DÎSK ara-
sındidönem sözcülüğü
nedeyle tarüşmalara ne-
den an Emek Platformu
Baş-tnlar Kurulu, dün
Eği«n - Sen Genel Mer-
kezide yaklaşık 3.5 sa-
at s t i n bir toplantı yaptı.
Toplantıda Cumhur-
başkanı Ahmet Necdet
Sezer'e KHK ile ilgili gö-
rüşme istemini içeren bir
metin gönderilmesi de
kararlaştırdı.
Yayımlanan bildiride
zorunlu tasarruflann ve
nemalann hak sahipleri-
ne ödenmesi kanusunda
hükümetin gerekli adım-
lan atmadığı belirtilerek,
bu yönde bir adım atılma-
ması halinde genış kap-
samlı demokratik eylem-
lerin gündeme getirilece-
ği kaydedildi.
Orada kinıse var mı?• Baştarafi 1. Sayfada
ma yapılmış olduğu görülüyor.
Oysa hükümetm deprem gerek-
çesiyle çıkardığı ek gelir, ek ku-
rumlar, ek motorlu taşıtlar, ek em-
lak vergileri ile özel işlem ve özel
iletişim vergilerinden yıluı ilk 6
ayında 518 trilyon 224 milyar lira
toplandığı görülüyor Buna karşın
devletin bütçeden yıün ilk 5 ayın-
da deprem için harcadığı tutar ise
deprem vergilerinden toplanan ge-
lirin yansına bile ulaşmayarak 228
trilyon 219 milyar lirada kaldı.
Yılın ilk 5 ayında bütçe dışı
fonlardan depremle ilgili 22 tril-
yon 219 milyar lira, bağış ve hi-
belerden 46 trilyon 508 milyar li-
ra, dış krediden 90 trilyon 26 mil-
yar lira, KÎT ve diğer özel bütçe-
li kurumlardan 70 milyar lira har-
cama yapıldı.
2000 yılsonu itibanyla da tüm
bu kaynaklardan ve bütçeden ya-
pılacak aktanmın toplam 1 katril-
yon 32 trilyon 457 milyar lirada
kalması öngörülüyor. Bütçeden
yapılacak aktanm da 539 trilyon
lira olarak programlanıyor.
Başbakanlık Kriz Merkezi'nin
verilerine göre de il bazmda top-
lanan yardımlann tutan 16 trilyon
718 milyar lira, 1 milyon 704 bin
113 dolar ve 2 milyon 387 bin 572
marka ulaştı. tller itibanyla fert
başına ortalama yardım miktanna
bakıldığında, en yüksek yardunın
2 milyon 712 bin 266 lirayla nüru-
sun azlığı nedeniyle Şırnak'tan
geldiği görülüyor.
6
Deprem gerçeğiııi geç fark ettik'
• Baştarafi 1. Sayfada
yardım uygulamayı öğ-
reneceklerini kaydetti.
Basit önlemlerle pek çok
yaşamın kurtanlabıleceği-
ni anlatan Işıkara şöyle de-
vam etti: "Amerika'da ya-
paydepremlebir testyapü-
mış. Bir kötû. bir iyi eve uy-
gubuuyor. Tabii kötü ev he-
men yıküıyor, iyi eve birşey
obnuyor, ama içine konu-
lan dolap, çanak, tabak
hepsi devTİlmiş ve bizim
'yapısal olmayan hasarlar'
dediğimiznasaranedenol-
muş. tşte deprem öncesin-
de bu yapısal olmayan ha-
sarlann önlenmesi gerekir.
Gökükte, Adapazan'nda
çok sayıda yurttaşımız do-
lap alünda kalarak yaşamı-
nı yitirmiş. Çok basit bir
öniemi var; bağla, devrU-
memesini sağla."
Dünyada depremi önce-
den tahmin eden birtekno-
lojinin henüz bulunmadı-
ğını, ancak bilim adamlan-
nm depremin yerini ve bü-
yüklüğünü söyleyebildik-
lerinı anlatan Işıkara, "ne
zaman"ın yanıtının ise ol-
madığını söyledi. Deprem
tahmini amacıyla seçilnüş
pilot bölgelerde (Geyve,
Iznik, Gemlik) çalışmalar
yaptıklannı belirten Prof.
Işıkara, bu pilot bölgeler
seçilirken önce fay izi be-
lirleme çalışmalannın ya-
pıldığını, bu fayın iki tara-
fina yerleştirilen sistemler-
le manyetik ve elektrik
alan değişiklikleri, açığa
çıkan radon gazı miktan,
küçük deprem etkinlikleri,
yer kabugu bareketinin tes-
piti, kuyu sulan ve sıcak
sulardaki değişimlerin öl-
çüldüğünü söyledi.
Bu parametrelerin eşza-
manlı oluşumu durumun-
da bir deprem öngörüsün-
de bulunabileceğini anla-
tan Işıkara, "Ancak, 1 gün
sonra mı, 1 ay sonra mı, 1
yıl sonra mı? tşte bu soru-
nun yanıü verilemryor'' de-
dı. Işıkara, depremi saatler
mertebesinde haber veren
sıradışı deprem aktivite-
siyle ilgili de şunlan söyle-
di: "Sıradışı depremetkm-
Hklerinin oluşması süred 7-
8 saat, en fazla 24 saat ob-
biByor. Bu süreçte küçük
depremlerin sayM hızfa ar-
tryor. saatte 20-25 küçük
depremle tepe noktasına
geliyor. Bir sakin noktası
var, ardmdan büyük dep-
rem geliyor ya da deprem
firünasma dönüşüp kâybo-
hıyor. 17 Ağustos depre-
minden önce sıradışı bir et-
kinlik kaydetmedik Yani
tüm depremler öncesinde
olmuyor. Ama ben böyle
biretkmfiği kaydetsem, da-
ha öncedeyapoğım gjbibu
bUgryi topluma aktarmak-
tan kaçuunam."
Işıkara, depremin yıkıcı
olmayan ilk dalgalannın
(P) uyansıyla doğalgaz,
elektnk gibi yaşamsal sis-
temlerin otomatik olarak
kapatılmasını sağlayacak
" DepremErkenUyanSis-
terni" projesinin bir Isviç-
refirmasuıaihale edildiği-
ni ve ihale sürecinin bit-
mesinin ardından yaklaşık
1 yıl içinde sistemin ku-
nılmuş olacağını söyledi.
Projenin tam adınm "Acfl
Müdahale ve Erken Uyan
Sistemi" olduğunu kayde-
den Işıkara şu bilgileri
verdi: "tstanbul'da nüfu-
sun yoğun olduğu kritik
yeriere 140 adet kuvvetliy-
er hareketi cihazlan yer-
leştireceğiz. Kandilh'de iki
yenk olacak. Aynca, vali-
likte, bdediye başkanhğın-
da,gamizonda, emniyette,
Ankara'da yeni kurulan
Dünyadan rekorbağış
Haber Merkezi - 17
Ağustos depreminin bi-
rinci yılında biryandan
acılar tazelenirken bir
yandanda çarpıcı daya-
nışma örnekleri yaşanı-
yor. Depremin hemen
ardından başlayan ve
Kızılhaç ımzasıyla ger-
çekleşen dünya çapın-
daki yardım kampan-
yasında 100 milyon Is-
viçre Frangı'm bulan
rekor bağış sağlandı.
Kampanyanm organizasyonunu ger-
çekleştiren Saatchi&Saatchi reklam
ajansı ve Kızılhaç yetkilileri, bagışla-
nn böylesine rekor düzeye ulaşma-
sından büyük mutluluk duyduklannı
açıkladılar.
Yetkililer, onlarca ülkeden topla-
nan yardımkrla 100 milyon Isviçre
Frangı'naııiaşan yardım mjktarmm,
bugüne kadar tek bir olay için topla-
nan en büyük bağış olduğunu belirti-
yorlar. Bu büyük yardım, Uluslarara-
Kampanyanm organizasyo-
nunu Saatchi&Saatchi yapti.
sı Kızılay ve Kızılhaç
Demekleri Federasyo-
nu'nun koordinasyo-
nunda deprem bölge-
lerinde okul ve hasta-
ne yaprnıı için değer-
lendirihyor.
Japonya'da Hyogo
Hanshın Awaji dep-
remzedeleri, Türki-
ye'deki depremzedeler
için 200 miryon yen
bağışta bulundu. Türk
Japon Vakfı'ndan ya-
pılan yazıb açıklamada, Hyogo Hans-
hin Awaji depreminde zarar görmüş
kişiler 200 milyon yen yardım topla-
yarak Türkiye'de 17 Ağustos ve 12
Kasım depreminde zarara görenler
için gönderdi.
Para, depremde anne veya babala-
nnı ya da ikisini birden kaybetmiş
olan, yeni doğmuş ve iikögretim ça-
ğmdaki çocuklara 2000-2004 yıllan
arasında zorunlu eğitim için burs ola-
rak verilecek.
Türkiye Acfl Dunun Ge-
ndMüdürhlgü'ndedeota-
cak. Bu sistem sayesinde
Istanbul'da olası birdepre-
min ardından çok kısa sü-
rede orta-ağır hasariı bi-
nalarbelirlenebilecek, ora-
lara önceden beürlenen
eldpler en kısa sürede ula-
şarâk kurtarma çahşma-
larnu başlatacaklaıf
Işıkara, yapılar için geti-
rilen zorunlu deprem si-
gortasının, sigorta işlevi-
nin yanı sıra inşaat kalite-
si için otokontrol sistemi
oluşturacağını kaydetti.
Riskli binalann güçlen-
dirilmesinin bazen yeni
bina maliyetinin yüzde
80'ine yaklaştığını, ayn-
ca kat maliklennin birinin
dahı itirazı halinde güç-
lendirmenin yapılamadı-
ğına dıkkat çeken Prof.
Işıkara, güçlendirmeden
ziyade belirlenecek yeni
yerleşim alanlannda dep-
reme dayanıklı konutlar
yapılması gerektiğini söy-
ledi.
Bu yöndeki önerisini
Başbakan BüJent Ecevit e
ılettiğini anlatan Işıkara,
bunun için Amerika'da ol-
duğu gibi yurttaşlara dü-
şük faizli krediler sağlan-
ması gerektiğini vurgula-
dı. Işıkara, olası Marmara
depremiyle ilgili olarak da
şunlan söyledi: "Benim
bu tür sorulara verdiğim
yanrt şu: Arük bizkrin
deprem olacak gerçeğüıi
kabul etmemiz gerekir.
Yamız tstanbul için değil,
Türkiye'nin her >anı için
bu böyie.Depremk birfik-
te yaşamayı kabulknmeü-
yiz. Depremden korunma-
nın yoÛan var. Bu yoUara
bızla yönebneımz laznn."
Dler Bankası9
nııı yardım skandah
I Baştarafi 1. Sayfada
17 Ağustos depremi-
nin 1. yılında Bakanlar
Kurulu da gündemini bu
konuya ayırdı.
Bakanlar Kurulu'nun
bugün gerçekleştirilecek
toplantısuıda, bakanlar bir
yılda gerçekleştirdiklen
çalışmalan anlatacaklar.
Topİantmm bakanhklann
çalışmalannın anlatıldığı
bölümü basına açık ger-
çekleştirilecek. Maliye
Bakanlığı Başmüfettişi
Süreyya Turgut, Başba-
kanlık Başmüfettişi Bü-
lent Tarhan ve Bankalar
Yeminli Murakıbı Nuri
Bodur'dan oluşan Deprem
Yardunlannı ve Harcama-
larmı İnceleme Komisyo-
nu, eylül ayından beri yü-
rüttüğü çalışmalannı bü-
yük ölçüde tamamladı. Bu
süre içinde hazırladığı 2
raporu Resmi Gazete ara-
cılığıyla duyuran komis-
1
MERKEZ ÜSSÜ: GÖLCÜK
EN BUYUK ACININ YILDONUMUNDE
YAPILANLAR VE YAPILAMAYANLAR
CANU YAYINDA TARTIŞIUYOR
www.ntvmsnbc.com
17 AĞUSTOS
22:05
yon, bütün yardım hesap-
lannı tek tek taradı. Ziraat
Bankası'nda oluşturulan
merkezi hesaba aktanlma-
yan, hatta bazüanndan
banka genel müdürlükle-
rinin dahı haberi bulunma-
yan bin dolayında hesap
ortaya çıkanldı. Inceleme-
lerde aynca yardım hesap-
lanndaki paralann bir bö-
lümünün amaç dışı çekil-
diği saptanırken aralann-
da ÇAYKUR'un dabulun-
duğu bazı kamu kuruluşla-
nndan aylar sonra hesapla-
ra aktardığı paralar için ek
faiz isteminde bulunuldu.
Bu konuda çıkanlan dü-
zenlemelere aykın hareket
edenler hakkında da sonış-
turmalar açıldı.
2 bin 383'ü Türkiye'de,
576'sı yurtdışmda açılan
toplam 2 bin 958 yardım
hesabına 2 milyonu biraz
aşlon kişi ve kuruluş yar-
dımda bulundu. Toplanan
yardımlann faızleriylebir-
likte tutan 159 trilyon lira-
ya ulaştı. tller Bankası ise
bu paralann bir bölümüne
"kontroDük ve damşman-
hk işJemleri" adı altında el
koydu. Iller Bankası'nın
"komisyon" olarak aldığı
bu paranın 1 trilyon 925
milyar lira olduğu saptan-
dı. Komisyon, bu durumu
tepkiyle karşıladı ve rapo-
runda şu ifadeye yer verdi:
"Ziraat Bankası'ndaki
merkezi bağış ve yardım
hesabmdan Baymdırnk ve
Iskân BakanhğıAfederFb-
nu'na aktanlan paralar-
dan ÎDer Bankası'nayaptı-
nlan işler nedeniyle mev-
cut tüer Bankası çerçeve-
sinde kaulma payı ödendi-
ği saptanmıştır. Ilkr Ban-
kası kamu kunımşu ohıp
genel afetdurumıındayap-
onlan işler nedeniylekatıl-
ma payı ahnası, devletin
var ohna nedeni açtsmdan
uygun göriüemez."
Iller Bankası Genel Mü-
dürü Irfan Önal ise bu
skandalın "mevzuattan
kaynaklandığmı" savun-
du.
I»
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
miyor.
Deprem yıktığı yeri yok eder. Yakınlannı yitiren-
ierin acısını ne kadar paylaşsak yetersiz. Bir kez
daha başsağbğı dileyelim, bir yılın ardından genel
görünümü özetleyelim:
1- Resmi kayıtlara göre depremde ötenterin sa-
yısı 16 bin 899.23 bin 781 de yaralı var. Ancak bu
rakam kesin veri değil. Aradan bir yıl geçti, hâlâ ka-
yıp sayımızı tam olarak bilmiyoruz. Rakamlar 17
binle 40 bin arasında gidip geliyor.
2- Istanbul Üniversitesi Iktisat Fakültesi'nce ya-
pılan araştırmada depremzedelere, "depremin ne-
deni" soruldu. Yüzde 49.1'i "Allah'ın bircezası",
yüzde 28.6'sı "doğa", yüzde 14.9'u "kader", yüz-
de 4.8'i "kıyametin alameti" yanıtını verdi.
Ne yazık ki, depremin bu kadar büyük kayba ne-
den olması da büyük ölçüde yukandaki gerekçe-
lerie açıklanıyor. Oysa bilimin verdiği yanıt şu:
"Deprem öfdürmez, çürükyapı öldürür."
Aradan bir yıl geçti. Diyelim ki, toplum olarak bu
noktanın ayırdına vardık; gereğini yerine getirebil-
dik mi?
3- Hükümetten öteki devlet kuruluşlanna kadar
hemen tüm ilgililer, deprem karşısında en sağlıklı
öntemleri alma kaygısının önüne, "kendilerini ka-
nıtlama" Xe\aşm\ koyuyortar.
Herkes deprem bötgesinde süper çalıştı, ama
bölgenin sorunlannın büyük çoğunluğu çözüle-
medi!
Bunun temel nedenini ilk günden başlayan ko-
ordinasyonsuzluk oluşturuyor.
4- Bir yıl içinde bilim adamlanmız konulan ma-
saya yatırmaktan çok, birbirierini tartışma konusu
yaptılar. Deprem bölgesinin her yerini faylayan bi-
lim adamlanmıza medya da yardım ve yataklık et-
ti. Her kanalın kendi bilim adamı oldu. "Benim bi-
lim adamım seninkine beş basar", "benim fay hat-
tımla kimse boy ölçüşemez" tartışmalan arasında
kalan yurttaş da çareyi "bilımselkadercilikte" bul-
muş görünüyori
Uyuma!
5- Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma
Enstitüsu Müdürü Prof. Ahmet Mete Işıkara, dep-
rem konusunda toplumu bikjilendirmek için ciddi
çaba harayor. Anadolu'yu dolaşıyor. Prof. Işıka-
ra'nın iştevi dikkate alındığında Kandilli'nin adını
şöyle değiştirmek gerekiyor:
Kandilli Rasathanesi Deprem Halkla llişkiler Mer-
kezi!
Artık işin bilimsel yanını da öteki kuruluşlar üst-
leniri
6- Deprem bölgesindeki befediyelerde sarsıntı
devam ediyor. Iller Bankası buradaki belediyelere
17 Ağustos sürprizi yaptı, paylannı sıfir noktasına
kadar getirdi. Bunun yanında çoğu Orta Anado-
lu'da olmak üzere kimi MHP'li belediyelere de "afet
katkısının" yapıldığını görüyoruz!
Hükümetin, insanlann yüreğinde deprem kadar
derin yaralar açabilecek ikili tutumdan vazgeçme-
si gerekiyor.
7- Deprem bölgesine zaman zaman yaptığımız
gezilerde, depremden etkilenip öteki kentlere gi-
den insanlarla sohbetlerimizde "yaşama dair" ilk
konu şu oluyor
Eğitim... -' •"
J U ; J lil
-~"""
Aileler, çocuklannın eğitimini yaşamlannın mer-
kezine alıp ona göre göçmüşler ya da birbirierin-
den aynlmışlar. Toplumun eğitimin bilincine varma-
ya başlamış olması olumlu, ancak bu isteme dev-
letin daha planlı yanıt vermesi gerekiyor.
8- Bugünkü Bakanlar Kurulu'nda bir yıl boyun-
ca yapılanlar anlatılacak. Bunlann çoğu "aç kişiye
balık vermeye" yönelik. Oysa balık tutmasını öğ-
retmek, kısa sürede zor, ama uzun dönemde da-
ha yarartı olanı... Bugün dağrtılacak kitaplarda "bi-
na" çok, "insan" az!
9- Son sözümüz genel kampanyanm adına. Ne
diyor?
Uyuma Türkiye!
Güzel, katılıyoruz...
Ama bir topluma "uyuma" demek için, önce o
toplumun uyanık olması gerekmez mi?
balbay9cumhuriyetcoın.tr
CHP:Devlet 32 bin
mleyekonut borçlu
ANKARA (Cumhuri-
yetBürosu)- CHP Ekono-
mi Masası, 1999 yılında
yaşanan deprem felaketle-
ri dışanda tutulduğunda
bile devletin geçmiş afet-
ler nedeniyle 32 bin aile-
ye konut borçlu olduğunu
bildirdi.
CHP Ekonomi Masa-
sı'nın haftalık raporunda,
resmi kayıtlara göre 16 bin
889 kişinin öldüğu 1999
yılı depremlerinde, 16 bin
649 binamn ağır hasariı,
90 bin 536 binamn ve 14
bin 133 işyerinin orta ha-
sariı, 102 bin 822 konut ile
13 bin 344 işyerinin az ha-
sariı olduğu anımsatıldı.
Raporda, hükümetin kalı-
cı konutlann inşasını ih-
mal ettiğini belirten CHP,
1988-1996 döneminde
Doğu ve Güneydoğu'da
boşaltılan 3 bin 428 köy
ve mezradan göç etmek
zorunda kalan 70 bin aile-
nin konut ıhtiyacının da
bugüne kadar karşılanma-
dığına dikkat çekti.
CHP'nin raporunda,
DÎE verilerine göre top-
lam işgücünün Nisan
1999'da 23 milyon 449
binken, 2000 yılı ilk dö-
neminde 2 milyon 723 bin
azaldığı belirtilerek "Son
bir yü içinde ücretii ve yev-
miyefa'olarak çahşanlann
sayısmda topiam nüfusta-
kiart]sarağınea,31 binld-
pBk azalma oimustur.
TopUm isgücü sayısında
or^ya çıkan bu 3 müyona
yakm almanırı gerçek
nedeni, 1999yıhnda yüzde
6.4 küçülen ekonomide iş-
siz kalan çok sayıda yurt-
taşnmzm işbuhna umudu-
nu yitirerek iş aramaya, en
azmdan bu dönemde son
vermiş olmasıdır. Bunun
anlamı, toplam işsiztik
oranı resmi verilerdeki gi-
biyüzde 17.4 değa, çok da-
ha fazladır" denildi. Res-
mi rakamlara göre 3 mil-
yon 6 bin olan işsiz sayısı-
nın gerçekte 4 milyonun
üzerinde olduğunu vurgu-
layan CHP, maaşlann ve
ücretlerin artmadığını, an-
cak yoksulluk sınuınm nr-
mandığını kaydetti. Kişi
başına düşen ulusal gelir 2
bin 900 dolarken kişi ba-
şına açhk sınınnın 838 do-
lar, kişi başına yoksulluk
sınınnın ise 2 bin 585 do-
lar olduğunu belirten
CHP, gelir dağılımındaki
adaletsizliğe şöyle dikkat
çekti: "Toplam ulusal ge-
ir 290 milyar dolanhr.Nü-
fusun en üst yüzde 20'ük
geiir grubu ulusal getirin
yüzde 55'ini abnaktadır.
Dolayısıyia ülkenin en çok
kazanan 13 milyon kişjst,
kişi başına ortalama ydhk
12 bin 270 dolar gelire sa-
hq>tir. Nüfusun en alt yuz-
de20Tikgetir grubu ulusal
getirin yamızca yüzde 5'i-
ni abnaktadır. Yani ülke-
nin en az kazanan 13 mil-
yon kişJsL, kişi başına yılhk
ortalama getirleri 1115 do-
lardır."