25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
-13 AĞUSTOS 2000 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER TrtçıiıkJa •ucadetede adnntar atjlmalı' • Haber Merkezi - Türkıye Araştırmalar Nierkezi Başkanı Prof. Dr. Faruk Şen, Avrupa'nın birçok ülkesinde ırkçılığm hızla artmakta olduğunu ve ırkçılıkla mücadelede somut adımlar atüması gerektığıni söyledi. Irkçılığa karşı mücadelenın çocuklara lcüçük yaşta çok kültürlü toplum bilıncinin aşılanmasıyla olacağını belirten Şen, 3-4 milyon insanı Avrupa'da yaşayan Türkiye'nin de üzerine düşen görevler bulunduğunu anımsattı. tod teröpiste iMum cezası istemi • DİVARBAKJR (Cumhuriyet Bürosu) - Diyarbakır'DGM'de 1993 yılında 5 yurttaşın öldüriilmesi ve 10 kişinin de yaralanması eyleminden sorumlu tutulan 2 Hizbullahçtya idam istemiyle dava açıldı. Hizbullahçılar için hazırlanan iddianamede, sanık Abdullah Yalçın'ın 1993'te örgüt emriyle, Diyarbakır'da tutuklu bulunan ve ıdam istemiyle yargılanan üst düzey asken kanat sorumlusu Cemal Tutar'ın taz kardeşıyle gayriresmi evlilik yaptığı vurgulandı. Sanık Süleyman Koraltan'ın ise sahte kimlik kullandığı gerekçesiyle gözaltına alınmasına karşın yeniden serbest bırakıldığı ifade edildi. TÜPkiye-BM |ANKARA(AA)-İP Ankara tl Başkanı Dursun Karadağ, hükümetin, Birleşmiş Milletler'in 'Siyasi ve Medeni Haklar Sözleşmesi' ile 'Ekonomik, Sosyal ve Kûltürel Haklar Sözleşmesi'ni imzalamaması gerektiğinı savundu. Karadağ, bu sözleşmelerin imzalanması durumunda, Türkiye'nin etnik, dinsel ve dilsel boğazlaşmalara sahne olacağını ve BM însan Haklan Komitesi'nce denetleneceğini belirtti. PKK'deiç muhatefet BJ ANKARA (AA)- PKK'nin, muhaliflerini cezalandırmaya yönelik "aynştınna" politikası dolayısıyla örgütten kopan ve kendilerine "Özgûrlûk înisiyatifı" adını veren grup, ölüm cezasından kurtulmaya çalışan Abdullah Öcalan'ın, muhaliflere yönelik idam emrini bizzat verdiğini belirterek Öcalan'ın kendisiyle çeliştiğini bildirdi. Özgûrlûk Înisiyatifı adlı grup bir bildiri yayımlayarak, örgütûn infazlanyla ilgili olarak PKK'yi, demokrasi ve insan haklanna uymamakla suçladı. Memur-Sen'in |ANKARA(AA)- Memur-Sen Genel Sekreteri Ahmet Aksu, Devlet Istatistik Enstitüsü'nûn (DlE) acıkladığı 7 aylık enflasyon oranının gerçekleri yansıtmadığını iddia ettı. Aksu, çalışanla ilgisı olmayan mallann baz almarak enflasyonun disük gösterildiğini, erflasyonun asıl sebebinin hikûmetin politikalan oüuğunu söyledi. CHP lideri Nevşehir'de, dinci gericilikle savaşımın yasalarla yapılması gerektiğıni söyledi Oymen: Hükümet ciddi değil SELAHATltN ŞAHİN NEVŞEHİR : CHP Genel Başkanı Altan Oymen, hükü- metin, Cumhurbaşkanlığı ile arasuıda kriz yaratan kanun hükmünde kararnamede (KHK) ve irtica ile mücadele- de ciddi olmadığını söyledi. öymen, hükümetin Cumhur- başkanı Ahmet Necdet Sezer'ı adeta suçlarcasına "polemik yaratbğrnı savundu. CHP Tüzük Kurultayı, Nev- şehir'in Ürgüp ilçesındekı Dın- ler Otel'de başladı. Öymen, toplantı öncesinde KHK'yı "kanun" olarak değerlendir- diklenni, ancak tersini savu- nanlar olduğu için kararname- nin tartışmalı bir hale geldiği- ni söyledi. Cumhurbaşka- nı'mn, önüne gelen her şeyi imzalamak gibi bir zorunlulu- ğu bulunmadığını vurgulayan • Oymen, koalisyonu eleştirerek, "Hükümetin irticayla mücadelede ciddi olmadığı anlaşılmaktadır. 'Ben KHK çıkaracağım. Cumhurbaşkanı buna mâni oluyor. 0nun için bu işi yapamıyorum' demek, bahaneden ibarettir" dedi. Oymen şöyle konuştu: "Sayın Sezer'i seçenler, bu hükümetin mensuplandır. Kendisini çok sa> gın bir hukuk adamıolduğu, hukukun üstün- lüğünü savunduğu için seçmiş- lerdir. Şimdi Sayın Cumhur- başkanı da kendi anlayışı için- de hukukun üstünlüğünü yeri- ne getirmektedir. Bunu saygıy- la kabul etmeklazun. Hüküme- tin Cumhurbaşkanı'nı adeta suçlarcasına polemik yaratma- sı yanhşür. Şimdi KHK ile eğer irticaya hizmet edenler veya bir takun kriminal işlere kanşan- lar cezalandınlmak, memuri- yetten cıkanlmak isteniyorsa, Sayın Cumhurbaşkanı da göu- derdiği yazıda, 657 sayıh Devlet Memurlan Kanunu'nun 125. maddesinde bu hnkânlann ol- duğuna işaret etmiştir. Bunun kanun konusu olduğunu hanr- latmışûr. Kanun çıkıncaya ka- dar da mevcut kanunlann işle- tihnesini istemiştir. 'Ben KHK çıkaracağım. Cumhurbaşkanı buna mânı oluyor. Onun için bu işi yapamıyorum' demek, bahaneden ibarettir. Hüküme- tin irticayla mücadelede ciddi olmadığı anlaşılmaktadır." 'Yadırganacak nitelikte' Başbakan Bülent Ecevit'ın demeçlerinin yadırganacak ni- telikte olduğunu ve neredeyse bir siyasi kavga konusu yapar gibi üslup kullandığını belirten Öymen "Türkrye'dedemokra- sinin sağhld] tşletflebibnesi için bu vapay kriz ortanunın muda- ka aşüması gerekir" dedı. "Cumhurbaşkanını tutanlar* ve "hükümeti tutanlar" gıbı kamplara bölünmenın yaşan- dığını vurgulayan Öymen, "Sanki Cumhurbaşkanı'nı sa- vunanlar irticaya hizmet edi- yorlarmış gibL Bunlann hepsi, sağhkh demokrasi açısuıdan ül- kemize zarar verir. Herkes ak- hnı başına abnah, bu gereksizve yapay krizi ortadan kakurmak için gereken yapılrnau" diye konuştu. Daha sonra CHP Tüzük Ku- nıltayı hakkında bilgı veren Öymen şöyle devam etti: "Uzun bir çahşma dönemin- den sonra parti tüzüğümüz ye- niden şekillenecek. Eylül a> ı so- nunda yapacağımız Tüzük Ku- rultavı'na hazırhk amacı taşı- yan bu toplannda aynca oluş- turduğumuz çahşma grupla- nndan biri olan Sağlık ve Sos- yal Yardun kurulumuzda ülke- nin sağlık sorunlannın çözü- müne yönelik bir taslak hazır- ladı. Bu toplannda bunu da gö- rüşme imkânı bulacağtz. Görü- şülecek bu taslak CHPnin sağ- lık politikalarınuı belirienme- snde en tenıel noktayı oluştura- cak.Aynca 5 günlükbu çahşma dönemi içerisinde günlük siya- si genşmeleri de Merkez Yöne- tim Kunıhı üyelerimizk değer- lendinne olanağı bulacağız" dedi. CHP MYK toplantısı daha sonra basına kapalı olarak de- vam ettı. Emniyet, koğuş tipinin sakıncalarını belirterek F tipi cezaevini savundu 4 BM staiHİartlanııa uygıın'ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)-Emniyet Genel Müdürlü- ğü, F tıpı cezaevlennı savunur- ken koğuş sistemiyle cezaevle- rinde denetımın saglanamadığı- nı ve cezaevlerinin örgütlerin eğitim yerleri haline geldiğini bildirdi. Cezaevlerine giren sempatizanın militan. militanın da üst düzey örgüt sorumlusu olarak faaliyetlerinı sürdûrdü- ğünün saptandığım kaydeden emniyet, F tipi cezaevlerinin BM ve Avrupa Konseyi stan- dartlanna uygun olduğunu sa- vundu. Emniyet Genel Müdürlü- ğü'nden yapılan açıklamada, 'anayasal düzeni ve güvenUğini Marksist-Leninist yöntemkr; aşın sağ, ırkçı, irticai faaliyeder ve böiücü-bölgeci hareketlerle tehditeden kişiveörgütkre' kar- şı yürütülen operasyonlarda te- rör örgütlenne büyük darbe in- dirildiği belırtıldi. Açıklamada, terör örgütlerinin üst düzey so- rumlulannın koğuş sistemine dayalı cezaevlennde olmaları nedeniyle, cezaevlerinin terör örgütlerinin idare merkezi 1 du- rumuna geldiğini kaydedildi. '13 örgüt mensubu öklürüldü' Son 5 yıl ıçinde Sabancı su- ikastı faillerinden Mustafa Du- yar'ın da aralannda bulunduğu toplam 13 örgüt mensubunun, organize suç ve terör örgütlerin- ce cezaevlennde öldürüldüğü ammsatılan açıklamada, "Uy- gulanmakta olan koğuş sistemi, denetim ve kontroUerin sağhkh yapdmasına engel teşkil eden bir faktör ohnuştur. Terör örgütkri cezaevlerinde iç denetimi ve kontrolu ele geçirdiği gibi, içeri- de istediği şekilde örgütknerek buralan örgütlerin eğitim yerle- ri haline getinnişlerdir. Bu bağ- bunda, cezaevlerine sempatizan olarak girenlerin militan. mili- tan olarak girenlerin de üst dü- zey örgüt sorumlusu olarak fa- alryetlerini sürdürdükleri tesptt edümiştir" denildi. Emniyet Genel Müdürlüğü açıklamasında, F tipi cezaevle- rinin 3713 sayılı Terörle Müca- 60 göstericiyedayakhgözaltıGalatasaray'da F tipi cezaevini protesto etmek için açıklama yapmak isteyen tutuklu ve hükümlü aüeleri, poh'sin sert müdahalesiyle karşdaştı. "Hücrelere girmeyeceğiz'", "Zindanlar boşalsın^ tutsaklara özgürlük", U F tipi cezaevine hayır" ve "Özgür tutsaklar onurumuzdur" sloganlan atan grubun çevresini saran güvenuk güçleri, çemberi daraltarak tutuklu ve hükümhl ailelerini Çevik Kuvvet otobüslermin önüride sdaştırdı. Gostericileri, tartaklayarak otobfislere bindiren ve dayağa otobüsün içinde de devam eden poİis» otobüsün camlarmdan çıkarak zafer işareti yapan tutuklu ve hükümlü ailelerini, «özy aşarücı biber gazı sıkarak etkisiz hale getirmeye çahşb. Gözaltuıa ahnan 60 kişi, daha sonra Güvenlik Şube Müdürlüğü'ne götürüldu. Kargaşa sırasında Tutuklu ve Hükümlü Aüeleri Yardımlaşma Derneği (TAYAD) üyesi Nadire ÇeUk bayıldı. ÇeUk, yaşh olduklan için gözaltına alınmayan diğer tutuklu ve hükümlü yakınlan tarafından taksiye bindirilerek hastaneye kaldmldı. dele Kanunu'nun 16. ve 4422 sayılı Cıkar Amaçlı Suç örgût- leriyle Mücadele Kanunu'nun 13. maddeleri gereğince gelışti- rihniş olduğu, 1 ve 3 kişilik oda sistemine dayah 'Avrupa Konse- yi ve BM standartianna uygun' elektronik ve güvenlik dona- nımlı çağdaş ve modem cezaev- leri olduğu savunuldu. Emniyet Genel Müdürlüğü, F tipi cezaevlerine geçişte 'ceza\ı e infaz kurumlannda asayiş, di- siplin ve iç güvenhgin sağlanma- SL tutuklu ve hükümlülerin top- huna kazandınhnasL, kalabalık koğuş sistemlerinin yaratuğj za- fryetterin önlenmesi, mahkûm- lara sosyal, kûltürel ve sportif fa- aByet alanlan ile daha özel ya- şam alanlan sunulmasL ceza- evindeki tutuklu ve hükümlüle- rin can güvenüklerinin sağlan- ması' amacı olduğunu belirtti. 'Tûnel kazamayacaklar' Emniyetin açıklamasmda, ıs- mi venlmeyen bir tutuklunun, terör örgütlerinin F tipi cezaev- lerinı neden istemediklerine iliş- kin anlathğı belirtilen şu görüş- leredeyerverildi: "Terör örgütieri F tipi ceza- evindeeğitim çahşmasıyapama- yacaklar. Askeri eğhhn vereme- yecekler, insanlan ölüm maki- nesi ve cellat yapamayacaklar. Tünel veya başka yöntemlerie fi- rar planlayanıayacaklar. Yeni tu- tuklananİan örgüt sorgulaya- mayacak, dışarı bilgi gönderip örgütün çözühnesini engeUeye- meyecekler. Yargüamalarda ör- gütlerin savnnmalan befirleme ortanu ortadan kalkacak. Terör örgütieri işkence, tecrit ve baskı yapamayacaklar. F tipi cezaevin- deinsanlarözgür iradeleriyie ce- zalarmı çekmek üzere yatacak, rahatükla istediklerinde örgüt- lerden kopacaklarduf 1IRMIK Cezaevi araması Burdur ve K.Maraş'ta tünel bulundu KAHRAMANMARAŞ / BURDUR (Cumhuriyet) - Kahramanmaraş E Tipi Cezaevi'nde PKK'li mah- kûmlann kazdığı 9 metre uzunluğunda bir tünel or- taya çıkanldı Geçen gün- lerde siyasi tutuklulara yö- nelik yapılan operasyonla gündeme gelen Burdur E Tipi Cezaevi'nde de 1 met- re uzunluğunda tünel' bu- lunduğu iddia edildi. Kahramanmaraş Cum- huriyet Başsavcısı Ahmet Gökçınar, Gökçınar, ll Jandarma Alay Komutan- lığı'mn da çalışmalan so- nucu 19 Arahk 1999 tari- hinde cezaevi güney kesi- mindcki şüphelı bolgede uzun bir hendek kazıldığı- ru anlattı. Bu kazı sırasın- da PKK'lilerin kazdığı tü- nelin bir kısmının çökme- si üzerine tutuklulann ka- zıyı durdurduğunu belir- ten Gökçınar, 30 PKK'li- nin kaldığı koğuşu da ta- mamen boşalttıklannı bil- dirdi. Gökçınar, aradan ge- çen 9 ay sonra boşaltüan koğuşta yapılan çalışma- lar suasında 9 metre uzun- luğunda tünel tespit edıl- diğini söyledi. 5 Temmuz'da bir grup siyasi tutuklu ve hüküm- lünün direniş başlattığı ve olaylann çıktığı Burdur Cezaevi 'nin 4 numaralı koğuşunda 1 metre geniş- liğinde bir tünel ortaya çıktığı ilen sürüldü. 80 santimetre genişliğinde, 1 metre uzunluğundaki tü- nelin siyasi tutuklulara yö- nelik yapılan operasyonda kompresörlerle delinen koğuşta ruvaletferin yanm- da bulunan su biriktirme çukurunun altında bulun- duğu bildirildi. Tünelle ilgili olarak Burdur Cumhuriyet Baş- savcıhğı'nca soruşturma başlatıldığı öğrenildi. IAYDIN ENGtN aengin@doruk.net.tr. Ada'da ftrtına var.. diye baş- layacağım ama, hangı ada? Istanbullular okuyunca ya Büyükada'yı düşünecekler, ya Heybeli'yi. Çanakkaleli okuyu- cu "Bozcaada mı, Gökçeada mı" diye soracak. Egeliler, ada olmadığını bile bile "Kuşadası" anlayacaklar. Siyaset dışı dü- şünemeyenlerin birkesimi "Im- ralı 'da bir gelişme mi var" der- ken, bir başka kesimi "Ay, ge- ne mi Kıbns üstüne bir yazı" diye soracaklar. Oysa bu satır- lann yazan "ada" deyince yal- nızca Marmara Adası'nı anlar. Ada'da dört gündür fırtına kol geziyor. Kaynanamın başucunda ası- lı Saatli Maarif Takvimi'ne bak- bm. Bufırtınanın "sayılı günler" arasında sözü edilmiyor. Filiz- kıran geçti. Filizkoparan da geçti. Yıldızdönümü desen de- ğil- Beklenmedik bir fırtına yani. Önceden kestirilemeyen bir fır- tına. Dört gündür alabildiğine esi- yor. Denizin üstünde ak köpük kümeleri uçuşuyor. Kavaklar Fırtına Ada'yı Yıkadı, Anttı... bir secdeye yatıyor, bir rükuya duruyon ardından dikilip, yeni- den secdeye kapanıyor. Yüz- yıllık çınarlar fırtınaya meydan okuyor ama çok zorlandıklan besbelli. Ağaçlar perişan, deniz oynak ve oyunbaz. Ada, renk cüm- büşleri ıçinde kendi kendini yı- kıyor. Teknelerin çoğu balıkçı bannağına sığındılar. Gök kâh bulutlarta kaplanıyor, kâh yakı- cı bir güneşle aydınlanıyor. Ge- celeri, alışmayanların gözünü uyku tutmuyor; oysa kimileri fır- tına ninnisiyle uyumanın tadını çıkanyor. Ada'da dört gündür fırtına kol geziyor ve adayı antıyor. Sonunda dört gündür topla- nıp toplanıp fırtına tarafından püskürtüten buiutlarbirden bo- şandı. Çakan şimşekler, düşen yıldınmlar derken, gök gürültü- leri arasında yağmur boşandı. Yazyağmuru!.. Suya aç toprak önce ıslandı ve ıslak toprağın tadına doyul- maz kokusu adayı sardı. Ardın- dan tepelerden denize dogru minik derecikler inmeye başla- dı. Toprak ana kana kana su iç- ti. Çocuklar, yağmurda denize girmenin büyüsünü bir kez da- ha "keşfettiier". Ada yıkandı, anndı, gelin gi- bi süslendi. Hâlâ dinmeyen fır- tınada, uçuşan saçlannı tanyor. Balıkçılar, toplaştıklan liman kahvesinde bilgiç bilgiç ahkâm kestiler; "GöTcufunetini tam bo- şaltamadı. Boşalmadan da ha- va inmez" buyurdular. Haklılar. Gök yeni bir sağanağa gebe. Sırılsıklam ada, yeni sağa- naklarla daha da annacak; ara- lıksız esen fırtına, kıyılan, tepe- lerdeki koca kayalan, limanda- ki balık artıklannı, adanın egri büğrü, daracık sokaklanndaki tozu toprağı daha da antacak. Doğa ne yapacağını, ne za- man yapacağını, ne kadar ya- pacağını iyi biliyor. Fırtına bükülmezleri büktü, eğilmezleri eğdi, inatlan kırdı; ardından bir de sağanak indi- rip adayı yıkadı, pakladı. ••• Şeytan diyor, al Ankara'yı, al Çankaya'yı, al bakanlan, baş- bakanlan, al siyaseti, siyasetin cambazlannı, getir Ada'ya. Koy fırtınanın önüne; koy sa- ğanağın attına. Sanki devlet kadroları tü- müyte şeriatçı kadrolann işga- li altındaymışçasına korku öy- küleri düzüp "Bana birkarama- me lazım, o da bu gece lazım" diye rutturanlan... Istediğini alamayınca, mızık- çı çocuklar gibi suratını asan; gözleri öfkeden çakmak çak- mak, "Imzalayacak. Tersini dü- şünmek bile istemiyonım" di- ye yurttaşın yüreğine korkular salmaya çabalayanlan... Hepimizin gözünün içine ba- ka baka, "N'apalım benimle görüşmek istemiyor. Küstü" di- ye, suçu omuzlanndan fırtatma manevralan çevirenleri... Bir gecede Tahkim Yasası'nı çıkardıklarını unutup, Mec- lis'ten bir yasa çıkarmaya ya- naşmayanlan... "Cumhurbaşkanlan salt hu- kuk için titizlenmez, biraz da guguk için titizlenmeli. Devlet işi hukuktan önemlidir" buyu- ranlan... "Do/a/zuncu'nun görev sü- resini uzatmak için siyasal ma- nevra çevirirken, anayasanın açik hükmüne rağmen açık oy diye tutturan "hukuk sabıka- //"lannı... Şimdi de "Yasa geri çevrilir ama kararname çevrilmez" an- lamına getecek hukuk yorum- ları yaparak sabıkalannı kat- merleyenleri... Devlete, gizli servis destekli tapınma ayinleri düzenleyen medya tetikçilerini... Hepsini, hepsini doldur bir tekneye, getir buraya, Ada'ya. Koy fırtınanın önüne; koy sa- ğanağın altına. Doğa yapacağını biliyor. Bükülmezleri büküyor, eğil- mezleri eğiyor, inatlan kınyor; ardından bir de sağanak indi- rip yıkıyor, paklıyor, haklıyor... POLİTtKA GU1NLUGU HtKMET ÇETİNKAYA Hukuk mu Guguk mu? Gerçekten hükümet irticayla mücadelede karar- lı mıdır? Ecevit, Bahçeli ve Yılmaz 'irticaya' nasıl bakı- yor; tarikat şeyh ve şıhlarının siyaset üzerindeki et- kinliklerini görebilıyorlar mı? Acaba Ecevit, Bahçeli ve Yılmaz, Fethullah Gü- len hakkında mahkemece verilen gryabi tutuklama karannı nasıl karşıladılar? Bırkaç gun önce yazdım, bir kez daha yineliyo- rum: Hizbullah adlı eli kanlı terör örgütü gökten zem- bille mi indi? Bu terör örgütü camileri hücre evine çevirirken, güvenlik güçlerinin karargâhlannda eği- tilirken devlet neredeydi? Şimdi gelelim Miili Eğitim Bakanlığı'na... Bu bakanlıkta Türk-lslam sentezinin savunucu- lan, Fethullah Gülen'in mürrtleri hâlâ görevleri başında değil mi? Şimdi bıze gönderilen mektubu birlikte okuyalım: "Çok uzun yıllardan ben Milli Eğitim Bakanlığı kadroları Türk-lslam sentezini savunan gerici, yobaz cumhunyet düşmanı kışılenn elındedir. 55. hükümet döneminden beriMEB, DSP'nin elinde- dir. Bu yapının kınlması için olumlu çabalar varsa da anlamlı sonuçlaralınamamıstır. Benim için köktendinci, irticacı memurlann te- mizlenmesinin amaçlanması önemlidir. Düzenle- menın KHK veya yasa ile yapılması önemli de- ğildir. Özellıkle MEB'de kimi kime şikâyet edeceksin sorusu yakıcıdır. MEB, Teftiş Kurulu dahii olmak üzere baştan aşağı Atatürk düşmanlannın elinde- dir. Memurlann görevden uzaklaştınlmasını kolay- laştıracak birdüzenleme MEB'de Atatürkçü, yurt- sever öğretmen kıyımına dönüşebilir. Ben DSP'nin içinden sayılınm. MEB, DSP'ye geçtiğinden beri bakanlığın durumunu Sayın Baş- bakan'a, milletvekillerine anlatmaya çalışıyoruz. Fakat sonuç alamıyoruz. Basında, kamuoyunda MEB'le ilgili tartışılan nonrı kadro yönetmeliği var. Gerçekte MEB 'de tar- tışılması gereken okul müdürü ve yönetici ata- malannı düzenleyen, maalesef var olan kadrolann konumlannı koruyan, yöneticiliği düşünen Atatürk- çü öğretmenler için uzun süreçler öneren son iki yıl içinde birer yıl arayla yayımlanmış iki yönet- melık daha bulunmaktadır. Ben kendi adıma da görev talebinde bulunmak dahil, MEB sorunlannı, bu yönetmeliklerin sakın- calannı Sayın Bakan dahil DSP milletvekillerine anlatmaya çalışıyorum. Fakat sonuç almakta zor- lanıyorum." • • • Irtıca ve bölücülerle mücadele nasıl olacak? Kanun hükmünde kararnameyle!.. Oysa demokrasiler kendilerini yasalarla korur!.. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ne diyor: "Demokrasi KHK'lerie korunmaz, yasalarla ko- runur!" . , Başbakan Bülent Ecevit kızıyor: "Cumhurbaşkanı anayasa gereği KHKyi imza- lamak zorundadır..." Ecevit ipleri geriyor: "Devlet krizi çıkaıi" Hizbullah militanlan güvenlik güçlerinin karar- gâhlannda eğitilirken; Susuriuk çetesi devlet için- de örgütlenirken nedense devlet krizi çıkmıyor da, Cumhurbaşkanı KHK'yi imzalamaymca çıkı- yor!.. Mıllı Eğitim Bakanlığı Teftiş Kurulu'na bir bakın; kaçı Türk-lslam sentezci, kaçı tarikatçı göreceksi- niz!.. Müfettişler filanca okula gidiyoriar, kız öğrenci- lere türban takacaksınız' baskısı yapan müdür- le konuşup raporu hazırlıyorlar: "Okulda Atatürk büstü ve Türk bayrağı bulunu- yor, okul müdürünün odasında ve dersliklerde de Atatürk fotoğrafı var..." Sonuç bölümü: "Okul müdürüne iftira atılmıştır..." Oysa okul tepeden tırnağa şeriatçı yapılanma. içinde; öğrenciler ortaokul birinci sınıftan itibaren 'Işıkevlerine' taşınıyor; bu evlerde astsubay okul- lanna, polis kolejlerine hazırianıyoriar!.. Elbette bizim, Ecevit'in laiklik ve demokrasi an- layışından kuşkumuz yok. Ama insanlar hangi mes- lekten olurlarsa olsunlar, belli bir yaştan sonra de- ğişiyorlar... Nedir bu değişim? Her yaptıklannın doğru olduğuna inanmak!.. Ecevit, şimdilerde böyle bir süreçten geçiyor!.. ••• Demokrasiler KHK'lerie değil, yasalarla korunur!.. Şimdi diyeceksiniz ki: "Ama bu Meclis'ten öyle bir yasa çıkmaz!.." Ben de derim ki: "Eğer bu Meclis demokrasiyi bir yaşam biçimi olarak görüyorsa demokrasiyi koruma yasalannı çıkarmak zorundadır..." işin özü de bu değil midir? Sakın ola ki hukukla guguğu birbirine kanştır- mayın!.. hikmetcetinkayai'i cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 CumhuriYet kitap kulübü L_ y f ÇAİIIIIN TAHIĞI ÜÇ YAZAR 2. BASI KUIİUY OLAYIVITMİKAT RAMPURI 4 BASI SANCILI YILLAR KÜŞATIIMIŞ SOKAKLAR 4 BASI POSTÜMDA KURT ZAMBAK SANA DA BÜLAJTI KAN 2 BASI DİN BARONUNUN KAZLARI 2 BASI A$IK KADINLAR SOKAİI 2. BASI $ERİAT PAZARI SEYDANIN ADRESİ BELLİ DEĞİL TÜRKİYE'NİN $EYTAN ÜÇ6ENİ 6ÖZLERİN POYRAZ Cumhuriyet K,ıap Kulubu Çağ Pazariama A.Ş. Turkocağı Cad. No:39/41 (34334) Cağaloğlu-lstanbul Tel: 514 01 96
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle