Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 14 HAZİRAN 2000 ÇARŞAMBA
HABERLERİN DEVAMI
TURKIYE
Istanbu*
Edime
Kocaeli
Çanakkale
Izmir
Manisa
Aydın
Denizii
A
A
A
A
A
A
A
A
25
33
28
28
31
35
38
34
Sinop A 24 Adana A 36
Samsun PB 24 Mersin A 30
trabzon
Giresun
Y 22 Piyarbakır A
Ankara
Y 17 Şanlıurfa
A 27 Mardin
Eskişehir A 29 Siirt
Konya A 27 Hakkâri
Sıvas A 23 Van
Zonguldak A 20 Antalya A 39 Kars
/ ^ Parçalı bûiûtiü
Yurdun kuzeydoğu
kesimleri parçalı bu-
luttu, Doğu Karade-
niz kıyılan sağanak
yağışlı, diğer yerter
az bulutiu ve açık
geçecek. Hava sı-
caklığı değişmeye-
cek. Rüzgâr kuzey
ve doğu yönlerden
hafif ara sıra orta
kuvvetle esecek.
DIS MERKEZLER
Oslo
Helsinki
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksef
Paris
Bonn
PB
PB
PB
PB
PB
PB
PB
PB
19
18
21
25
23
25
28
27
Münih Y 23 Zürih
Berlin
Budapeşte
Madrid
Vjyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
PB
PB
A
Y
PB
PB
Y
A
28
32
32
28
34
31
22
33
Y 27 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Trflis
Kahire
A
PB
Y
Y
Y
Y
Y
A
28
29
24
26
24
23
28
38
A 39
0Aç.k ı Yağmurtu Kart , Gökgûrûttütt
GUNCELcÜIVEYT ARCAYÜREK
• Baştarafi 1. Sayfada
"Ünlü cinayetlerin üzerinden 7-10 yıl geçmiş.
Bugün ele geçirilen kişiler, şu veya buyönden 'ay-
nı kampın insanlan'.
Belki komplo teorilerini anımsatacak ama; zan-
lı dediklerimiz, soruşturmalan çıkmaz sokağa yö-
neftmek için daha önceki yıllarda ya buluşarak ya
da bir aracı kanalıyla... bugün iigilileri güni&rce
oyalayan yalan ifadeler hazıriamış olmasınlar?
Bir olasılık ama neden olmasın?"
Diyarbakır dönüşü (12 Haziran 2000) uçakta ga-
zetecilerleyaptığı söyleşide Başbakan Ecevit, ay-
nı olasılık üzerinde durdu.
Söytediklerinin yapacağı etkiyi bilen bir başba-
kan olarak söz konusu olasılığın "kimi bilgilerden
kaynaklanmadığınr eklemeyi ihmal etmedi..
Fakat soruşturma sırasında yetkililerin "susma-
sındaki" değere işaret ederken; "Kim bilir belki,
birileri başkalannın adına cinayetleri yükleniyor
olabilir" dedi ve ekledi:
"Çünkü bir kişiyi öldürmek ile çok kişiyi öldür-
menin cezası tek olduğu için belki de bir kişi üst-
lenjyor olabilir.
unemli olan bu cinayetleri işleyen örgüt elimiz-
de. Bunlann içinden falanca veya filanca yapmış.
Bir kısmı veya birileri yapmış.
Şimdi o araştınlıyor."
Ne ki; zanlılann birilerini kurtarmak amacıyla su-
çu üsttendiğini veya yakalanmadan önce düzme-
ce kanıtlar hazırladıgını gösteren gelişmeler ya-
şandı.
Omeğin; Mumcu suikastı zanlısı Abdülhamft
Çolik ile Yusuf Karakuş'un soaışturmayı başka
yönlere kaydırmak için aylarca, belki de yıllarca
önce "düzmece kanıtlar içeren planlar" yaptıkla-
n ortaya çıktı.
Bu iki zanlının gözaltına alınan eşleri Mumcu'nun
katledildiği 24 Ocak 1993 günü ve gecesi kocala-
rmın Istanbul'da okdugunu düğün davetiyesi gös-
tererek ispat etmek istediler.
24 Ocak 1993 tarihli düğün davetiyelerine ek
olarak aynı tarihli bir vkjeo kaseti de polise verdi-
ler.
Sonradan anlaşıldı ki; davetiye de, video kaset
de bütünüyle düzmece!
İki çiftin evlilik tarihleri ise 1995!
Işte örnek
Bu ömek, "bu cinayetleri işleyen ve şimdi elimiz-
de olan örgüt elemanlannın yakalandıklannda na-
sıl ifade vereceklerini, hatta bu ifadeyi doğrulamak
için neler yapacaklannı 7-10 yıl önce aralannda
saptamış olma olasılığını" güçlendirmiyor mu?
Araştırmalar sonunda bu olasılık gerçeklik kaza-
nırsa; her olasılığı hesaba katan örgütlü bir cina-
yet şebekesi ile karşı karşıya olduğumuz kesinleş-
meyecek mi?
Başbakan'ın basındasatır aralannda yitipgiden;
ne ki, bu konuda üzerine gidilmesi gereken değin-
meleri, Hizbullah cinayetlerini bir bütün olarak de-
ğeriendirme olanağı sağlayabilir.
Diyarbakır'a giderken silahlı terörün siyasal sa-
vaşım aşamasına geçtiğini ve bunu önlemek için
"kendilerinin de" karşı önlemler alacağını söyle-
yen, ancak fazla aynntı vermeyen Başbakan Ece-
vit; Ankara'ya dönerken daha cömert davranmış.
Güneydoğu'da silahlı terörün yerini alan siyasal
savaşımın kaynağını açıklıyor
"Diğer bütün partiler siyasal anlamda Güneydo-
ğu'da meydanı HADEP'e bırakmışlardı. Onunla
işbirtiği olanaklannı kişisel bazlarda aradılar.
Ama biz meydanı HADEP'e bırakmayacağız."
Başbakan; DSP olarak bölgesel etnik gerçekle-
ri ve duygulan sömürerek büyümek isteyen HA-
DEP'e "savaş bayrağını" açmış görünüyor.
Güneydoğu gezisindeki belirgin bir başka amaç,
bu oisa gerek.
Uçuk kimilerini hizaya getirmek için!
Rusya'dan
ÎKÖ ricasıANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - Rusya
Federasyonu, tslam
Konferansı Örgütü'nün
(İKÖ) 27-30 Haziran
günlerinde yapacağı
zirvesinde Çeçenis-
tan'la ilgili çıkması
beklenen olumsuz kara-
n engellemek için Tür-
kiye'ye başvurdu.
Türkiye ise Çeçenis-
tan'ın, Rusya'nın iç işi
olduğıma ilişkin politi-
kasının değişmediğini,
ancak tKÖ gibi bir ku-
ruluştan "mudze" bek-
lenmemesi gerektiğini
Rusya'ya iletti.
Çeçenistan'da insan
^igneyerek
gerçekleşrirdiği askeri
operasyonu tamamla-
ma aşamasında olan
Rusya, uluslararası
platformda elestirilme-
mek için diplomatik ça-
balannı sürdürüyor.
kanlığı MûsUşan Bü-
yükelçi Faruk Loğoğhı
ile önceki gûn yaptığı
görüşmede, Malezya'da
olumsuz bir karar çık-
maması ya da metnin
yumuşatılması için Tür-
kiye'den destek istedi.
Loğoğlu'nun ise Türki-
ye'nin Çeçenistan ile il-
gili politikasında bir de-
ğişiîdik olmadığını, an-
cak IKÖ gibi Islam ûl-
kelerinin oluşturduğu
bir ortamdan da fazla
umutlu olmamak ge-
rektiğini Lebedev'e
ilettiği öğrenildi.
Tûrkiye, Çeçenis-
tan'ın Rusya'nın iç işi
olduğu, ancak obölge-
deki sivillere zarar ve-
rilmemesi gerektiği gö-
rüşünde. tslam ûlkeleri
ise Çeçenistan'daki
Müslüman gruplara
destek veriyorlar.
Bu ülkelerin başını
KnııHi Arahigtan
— ran'da Malezya'da yapı-
-^— lacak IKÖ zirvesinde
Çeçenistan'la ilgili ağır
karar alınacağı du-=
yumu üzerine Türkiye
nezdinde de girişimler-
de bulundu.
Rusya'nın Türkiye
Büyükelçisi Alezander
Lebedev, Dışişleri Ba-
yor. Logoğlu-Lebedev
görüsmesinde Dışişleri
Müsteşan'nın geçen ay
yaptığı istişare göriiş-
melerinin de ele alındı-
ğı ve o toplantıda alınan
karariann devamının
getirilmesi konulannın
görüşûldüğü bildirildi.
Ecevit, Yılmaz hakkındaki komisyon kararlannı değerlendirdi
'Hükümete yansmıatnah
9
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Başbakan Bülent Ecevit,
ANAP Genel Başkanı Mesut
Yılmaz hakkındaki soruşturma
komisyonlanndan MHP'li üye-
lerin katkısıyla Yüce Divan ka-
ran çıkmasının hükümete yan-
sımaması gerektiğini söyledi.
57. hükümetin başanlı olduğu-
nu, bunun içeride ve dışanda ka-
bul gördûğunü savunan Ecevit,
"Bunun bir hükümet sorununa
ddnüşmemesini temenni ediyo-
rum. Bunahma dönüşmeden so-
nuçlanmasuu umanm* diye ko-
nuştu. Başbakan Ecevit, erken
seçim tartışmasının da yararsız
olacağını söyledi.
Ecevit, Yümaz hakkındaki ko-
misyon kararlanna ilişkin açık-
lamasının ardından gazetecile-
rin güncel konularla ilgili soru-
lannı yanıtladı. Başbakan, "So-
rusturmalarla, Yüce Divan'a
sevk kararianyia bunlann siya-
sal istikrara olası etkfleriyle Ugüi
kaygüanmı defalarca belirttim.
Bu konudaki adaktsizükkr ve
olumsuztuklar ancakanayasanın
83. ve 100. maddeleri dcğiştinle-
rekönknebiİB-'' dedi.
Düşünülen anayasa değişikli-
ğinın TBMM'de bulunan komis-
yon kararlannı etkileyip etkile-
meyeceğinin sorulması üzerine
Ecevit, "O kadar erken gelebüe-
ceğinizannetmiyorum. CMabfldi-
ğince çabuk ijlemesi için eümiz-
den geteni yapacağız" diye ko-
nuştu. Başbakan Bülent Ecevit,
liderler zirvesinin toplanıp top-
lanmayacağı sorusuna, "Herza-
man olabilir. Bu konu ile ügüi ola-
cağmı sanmryorunı. Bu konu ile
ilgili anayasa maddelerinin de-
ğiştirilmesi gûndeme getebilir"
yanıtını verdi.
Başbakan Ecevit, MHP'nin
komisyonlardaki tutumunun
"Başbakan Yarduncısı Hüsa-
mettin Özkan ile Yılmaz'ın
MHP'den künsenin buhınmadı-
ğı bir toplantıda valiler kararna-
mesi hazuiığı yapmalanndan
kaynaklandığın
ıddialannın
anımsatılması üzerine, "Valfler
karamamesi ile Ugüi hazırak ko-
nusundahenüzbize herbangibir
bilgi nla^mış değiL Onun için
böyle bir oiasınk söz konusu oi-
masa gerek" dedi.
Ecevit, Başbakan Yardımcısı
Devlet Bahçdinın partisinin
grup toplantısmda "Erken seçi-
me hazu* olun" mesajı verdiğine
ilişkin haberlerin anımsatılması
üzerine şöyle konuştu:
"Şimdi erken seçnn taıHşma-
9 açmakta yarar gönnüyonun.
Ekonomhi darboğazdan çıkar-
ma yolunda çok cesur ve kararb
adımlar aolmaktadır. Şu sırada
bir hükümet bunahmnun da, er-
ken seçim konusunu gündetne
getirmenin de yararlı olacağını
sanmıyorum. Asunda biz DSP
olarak erken seçime her bakun-
dan ve Türkiye'nin her yerinde
haztnz. Ama bunu şu sırada gûn-
demegetirmenin Türkhe'nin ya-
ranna olacağını sanmıyorum."
Başbakan, ölüm cezasının kal-
dınlması ile ilgili ortaklar ara-
sında farklı düşünceler olduğu-
nun anımsatılması üzerine, uzla-
şı ortamında farklı düşünceler
arasında uyum sağlanabileceği-
ni umduğunu söyledi.
Başbakan Ecevit, u
Anayasa-
mızda idam cezası buhınsa bile
fiilen uygulanamaz duruma gel-
miştir. Türk toplumu asunda i-
dam cezalannı içine sindireme-
mektedir. Otumlu bir gefişmenin,
kamuoyunda giderek yer alaca-
ğma inanryorum" dedi. Başba-
kan Ecevit, bir sonı üzerine, af
konusunun liderler düzeyinde
olmasa bile konuyla ilgili yetki-
liler arasında görüşüleceğini
kaydetti.
UMUT operasyonu
Ecevit, "UMUT operasyonu
ueflgffîbazı yanbşhklar yapddı-
ğmafliş^dnsözierinizbasmayan-
sıdL Hangi noktalarda yanhşhk
yapddı" sorusu üzerine, bazı
açıklamalann erken yapıldıgını,
başlangıçta bazı iddıalann ba-
smda gerçekmiş gibi yansıtüdı-
ğuu söyledi. tçişleri Bakanı Sa-
dettinTantan'ındabaşındanbe-
ri çok ihtiyatlı bir dil kullandığı-
nı, basını da sık sık uyarma ge-
reği duyduğunu kaydeden Ece-
vit, şöyle konuştu:
"Ben de ona göre konuşmaya
özen gösterdim. Ashnda, yanıl-
ma diye bir şey söz konusu da sa-
y-dmaz. Çünkü, Hizbullah denen
örgütün ve benzer niteUkteki
başka din sömürücüsü örgütfc-
rin Turkiye'deki bazı faiK biKn-
meven cinayetlerden sorumlu ol-
duğu açıkça, beJgeteriyle ortaya
çıkmışnr. Kuşku konusuveya be-
Ursiztik, daha çok hangi cinayeti
kim isledi ve>a işletti; bu konuy-
la ilgiliflir Ama Hizbullah'm ve-
ya benzer bazı örgütterin bu ci-
nayetlerle ilgisi kendi ifadeleriy-
le ve ortaya çıkan belgekrie an-
laylmı^ve kamuoyunun bügisine
gnnnlımıştnr. Rjryanılma sny ko-
nusu değUdir. Daha açık seçik,
daha kesin sonuçian yargı erld-
nin işlemesi ile birükte biz de öğ-
renme olanağı bulacağız.*'
UMUT opcrasyonunun ken-
disınde düş kınkJığı yaratıp ya-
ratmadığının sorulması üzerine
Ecevit, faıli meçhul cinayetleri
işleyen örgütlerin ortaya çıkanl-
masının önemli bir başan oldu-
ğunu söyledi. Ecevit, "Ancak,
bazı yalan ifadeleıie, soruştur-
malan sapdrma gayrederi görül-
müştür. Süreç içerisinde gerçek-
ler tam olarak ortaya çıkacakor.
Bundan künsenin kuşkusu ol-
' diye konuştu.
Tansu Çiller: KorkumyokANKARA (tumhuriyet Bürosu) - DYP
Genel Başkanı Tansu Çiüer, TBMM Soruş-
turma Komisyonu'nun "Yüce Divan'a sevk"
karanna tepkisini "Anayasa ihlal edttiyor, a-
ma korkum yok. Parmakla aklanmanuı da
suçtanmanm da benim için önemi yok" söz-
leriyle dile getirdi. DYP yönetimi de 7 komis-
yonda ANAP Genel Başkanı Mesut Yıtanaz
İehine oy veren DSP'yi "siyasi linç anlayışry-
la hareket etmekle" suçladı.
DYP Genel Başkanı Çiller, hakkındaki Yü-
ce Divan karanmn ardından dün parti genel
merkezinde kurmaylarıyla kısa bir değerlen-
dirme yaptı. Çiller, partiden çıkışında gaze-
tecilerin sorulan üzerine, "korkacakbirşeyi
nlmadıgınr belirterek "Allah'a şükür, bizim
basımız dik, ahumız açık. Çünkü biz akton-
dık zaten. Asü mesele böyle parmak sayısı De
siyaseten suçlanmak değiL yarguun en üst or-
ganlanndabeffî birbiçimdeonanarakaçıkbir
şekflde aklanmakar" dedi.
Yargıtay'ın, örtülü ödeneğin usulsüz kul-
lanıldığı yönündeki savlarla ilgili karannda
hukuka aykın bir durum bulamadığını savu-
nan Çiller, "Dofaçisıytaböylebtrdunnnda»-"
zim verflemeyecek en ufak bir hesabmuz da,
hiçbir korkumuz da yoktur. Biz zaten ipimiz
cebimizde diyeyola çücak. Şimdi de aynen öy-
tedir" diye konuştu.
Çiller, komisyonun verdiği kararla Mec-
lis'ın ıtıbannın sarsılacağı, hukuka, Meclis'e
olan saygmın tahrip edileceği kaygısı taşıdı-
ğını belirterek anayasanın da ihlal edildiğini
söyledi. Çiller, "Anayasa diyor ki; eğer bir
mahkeme karan varsa hele hele en L>tdüzey-
de, bu Cumhuriyettarihinde ounamış bir şey,
bu anayasa ihlali tabii çok ciddi bir oiay. Bu
tahribattan endişe ederim" dedi.
DYP lıderi, "Genel başkan seçin^inin yıldö-
nümünde böyle bir karar çıkmasuu nasılde-
ğerlendinüğinin'' sorulması üzerine de "Bu-
gün millet de bizimJe birükte bir bûyük hak-
sızhk ktskacına girmiştir. Bize yapüan haksız-
uklardoğrudandoğruyamiUeteoianhaksız-
uklara dönüşüyor" diye konuştu. Çiller bir
başka soru üzerine de İcendisi için "parmak-
la altlanmanm veya qıçl»ımmtnııı bİT Önemİ
olmadıgmr ifade ettı.
"*" ÇilIerraSşânû saauerinde partisinin Anka-
ra tl Başkanlığı'nca düzenlenen "Demokra-
si Şöteni" resepsiyonunda yaptığı konuşma-
da da "ipinin cebmde" olduğunu yinelerken,
partililere "Ama güzel günkri yakında yine
birtikte paylaşacagız" diye seslendi.
DYP Grup Başkanvekili Nevzat Ercan da
dün parlamentoda düzenlediği basın toplan-
üsında, DSP'nin Çiller hakkında "Yüce Di-
van'a sevk" yönünde oy kullanmasına tepki
gösterdi. DSP'nin Yılmaz hakkındaki 7 İco-
misyonda "Yüce Divan'a sevk edflmemesi"
yönünde oy kullandığuıa dikkat çeken Ercan,
DSP'lilerin Çiller hakkındaki tek dosyadan
ise blok halinde *YüceDivan'a sevk" yönün-
de oy kuUanmasını kınadığını ifade etti. Er-
can, "Bir parti, bir Bderi akbunak için blok
olarak her dosyada ret oyu veriyor. Hakkuı-
da tek bir soruşturma dosyası bulunan lideri
dekesinleşmiş yargı karananna ragmen, Yü-
ce Divan'a sevk etmek için kabul oyu veriyor.
Milletvekillerinin vicdanlaruu, partilerinin
ipotek tariası haune getiren anlayışı şiddetie
knuyoruz" dedi.
ANAP'ta gergîn beldeyîşANKARA (Cumhuriyet Büro-
su)- SEKA arazisinin usulsüz tah-
sisiyle ilgili Meclis Soruşturma
Komisyonu'nun ardından GSM
ihaleleriyle ilgili komisyondan da
ANAP Genel Başkanı Mesut Yıl-
maz hakkında MHP oylanyla
«Yüce Divan'a sevk" karan çık-
ması, parti yönetimini korkuttu.
ANAP yönetimi bugün toplana-
rak, hükümet ortaklığı dahil, bun-
dan sonra izlenecek yöntemi be-
ürleyecek. Bodrum'da tatilde ol-
duğu sırada ikinci Yüce Divan'a
sevk karannı öğrenen Yılmaz,
dün Ankara'ya dönerek konutun-
da kurmaylanyla değerlendirme
yaptı. MHP'nin hükümet ortağı
Yılmaz'm yanı sıra DYP Genel
Başkanı Tansu Çiller hakkında da
"Yüce Divan'a sevk" yönünde oy
kullanması, ANAP yönetimi tara-
findan "MHP merkez sağın iki
partisini yıpraap merkeze oynu-
yor" diye yorumlandı.
Usulsüz turizm arazisi tahsısi-
ne üişkin TBMM Soruşturma Ko-
misyonu da Yılmaz hakkındaki
karannı bugün açıklayacak. Bu
komisyonda da MHP'lilerin "Yü-
ce Divan'a sevk" yönünde karar
verebileceğinden kaygılanan
ANAP yönetimi, dikkaüi bir üs-
lup kullanmaya özen gösteriyor.
ANAP yöneticileri, Yılmaz hak-
kında 2 Yüce Divan karan çıkma-
sının ardından anayasanın doku-
nulmazhklar ve Meclis soruştur-
malannı düzenleyen 83 ve 100.
maddelerinin bir an önce değişti-
rilmesini istiyorlar. Bu konuda
şimdiye kadar somut adun atıl-
mazken böyle bir değişikliğin
Meclis tatile girmeden önce ger-
çekleşmesine olanaksız gözüyle
bakılıyor. Yılmaz hakkmdaki son
Yüce Divankarannın ardından da
ANAP yönetimi "suskun" kalma-
yı yeğledi.
Bodrum dönüşünde "moral
vennek" için Yılmaz'ı partisin-
den çok sayıda yönetici ve millet-
vekili karşıladı. Havaalanmdaga-
zetecilerin sorulanyla karşılaşan
Yılmaz, yorum yapmaktan kaçın-
dı. Yılmaz, "Arkadaşjariakonuş-
madan bir şey söyieyemem. Biraz
sabredin, sonra konuşuruz" de-
mekle yetindi. Havaalannıdan ko-
nutuna giden Yılmaz, burada ara-
lannda ANAP Genel Başkan Yar-
dımcısı Mustafa Taşar'ın da bu-
lunduğu bazı kurmaylanyla kısa
süreli görüşmeler yaptı.
GSM komisyonunun 4 dayanağı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Turkcell
ve Telsim'le imzalanan sözleşmelerde devle-
tin zarara uğrahldığı savıyla kurulan soruştur-
naa komisyonu, ANAP Genel Başkanı Mesat
Yılmaz ile eski Ulaştırma Bakanı NecdetMen-
zir'in Yüce Divan'a sevkine karar verirken 4
noktayı dayanak aldı.
Komisyonda yapılan değerlendirmelerde
"Anayasa Mahkemesi'nin, Teiekom'un özel-
leştirflmesine ilişkin yasanm bir maddesini ip-
tal etmesine karşın gerekçeü karar beklenme-
ptt edflen değerierin birbirine eşjt olarak 508
Mehmet Nacar, devletin zarara uğratüdıgı sa-
vının kabul gördügünü söyledi. Komisyonda
yapılan değerlendirmelerde Yılmaz ve Men-
-zff'eYüee^EHvan yolu açıltrken 4 nokta üzc-
rinde duruldu. Bu noktalar özetle şöyle:
• Anayasa Mahkemesi'nin iptal karanna
rağmen gerekçeli karar beklenmeden işleme
devam edibnesi: Türk Teiekom'un özelleşti-
rilmesıne ilişkin 4161 sayüı yasanın birmad-
desini iptal eden Anayasa Mahkemesi'nin ge-
rekçeli karan beklenmeden işlem yapılması
Y«6«4Jivafriyin öaeaîli feir d^anak oteak
kabul edildi. ANAP lideri Yıfarrâz ise konris-
ya, Fransa, Ingfltere gibi ülkeler ilk lisans söz-
leşmekrinde para ahnadı. O günün koşulla-
rmda rakam düşük değikü. Değer Tespit Ko-
misyonu'mfaıS kunıhışun temsücfleri vanh,
mflyon dolar olması, ara bağlantı sözteşmeân- yona bilgi verirken "Burada knsur Anayasa lelzaıaıauğıauluı. Bui
bu rapor tüm bakanlarca da imzalandı. Pro-
sedür tamanûandı" yanıtını vermişti.
• Ara bağlantı sözleşmesi Teiekom'un
aleyhine: Sabit telefonlardan cep telefonlan-
na, cep telefonlanndan sabit telefonlara ya-
pılan aramalarda alınan ücretlerin Türk Tele-
kom ile Turkcell ve Telsim arasında paylaşı-
—mffi» ilişkin yapılan ara bağlantı sözleşmesi^
Tcm Tetekom aleyhine oîması nedenıyle dev^"
idaruıııalaılaba^
de fiyadann Teiekom aleyhine beürtenmesi ve
rinde duruldu.
SEKA arazisinin tahsisiyle ilgili komisyon-
dan sorra Turkcell ve Telsim ihaleleriyle ilgi-
li olarak kurulan soruşturma komisyonu da
ANAP lideri Yümaz'ın Yüce Divan'a sevki-
ne karar verdi. Komisyon Başkanı MHP'li
Mahkemesi'nin. Gerekçeli karar hât& yaynn-
lanmadı" demışti.
1993 ve 1998'de tespit edilen değerlerin
birbirine eşit olarak 500 milyon dolar olma-
sı: Değer Tespit Komisyonu'nun belirlediği
rakamlar komisyonda eleştirilere yol açtı.
ANAP lideri Yıhnaz, komisyonda bu konu-
daki eleştirilere "thaHerflkmodeML Ahnan-
kanlık karşılıklı olarak birbirini suçladı. Fi-
^aüarnvasgari 4 kat Tetefcom ateyhffle^ı
tuğu görüşü komisyonda dile getirildi.
• Yüzde 15 oranında KDV'nin alınmama-
sı: Firmalann bugüne dek 92 trilyona ulaşan
yüzde 15'lik KDV'yi ödememesi de Yüce
Divan'a sevk için dayanak noktalanndan bi-
ri oldu.
'Suçişlemek
meşrulaşamaz'
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - MHP Genel
Başkanı Devlet BahçeB,
soruşturmalarla ilgili ola-
rak MHP'nin tavnndan
rahatsız olmaya kimsenin
hakkı olmadığıru belirte-
rek, yolsuzlukla mücade-
lenin siyasi hesaplara alet
edilmemesi gerektiğini
söyledi. "Suç işleme" ile
"hizmet etme" arasında
ilişki kuran çarpık meşru-
laşnrma mantığuıa sanl-
maktan kaçmmak gerekti-
ğini vurgulayan Bahçeli,
Başbakan Bülent Ece-
vit'in anayasanın 83 ve
100. maddelerinde yapı-
lacak değişiklikle soruş-
turma açma yetkisinin
Yargıtay Cumhuriyet Baş-
savcılığfna verilmesine
ilişkin önerisine destek
verdi. Bahçeli, anayasa
değişikliğiyle birlikte bu-
güne kadar soruşturma
komisyonlarmda Yüce
Divan'a sevk edilen ya da
aklama yönünde karar ve-
rilen bütün dosyalann
Yargıtay Cumhuriyet Baş-
savcıhğı'na sunulmasını
istedi.
BahçeİL, dün partisinin
grup toplantısmda hiç
kimsenin MHP'nin tav-
nndan rahatsız olmaya
hakkı olmadığmı söyledi.
Seçimlerden önce hazır-
ladıklan "Yolsuzlukla
MücadeleProjesi"nde bu-
gün özellikle aklama-ka-
ralama tartışmalannın ta-
raflan olan partilerin ya-
kmdığı birçok konuya çö-
züm yollan önerildiğini
anımsatan Bahçeli, soruş-
turma komisyonlanrun si-
yasi zaafıyetlerden ann-
dınhnası için anayasamn
83 ve 100. maddelerinde
yapılacak değişiklikle
Yargıtay Cumhuriyet
Başsavcısına soruşturma
yetkisi verihnesi gerekti-
ğini söyledi.
Bahçeli, "Bu değişik-
likle birlikte şu ana kadar
soruşturma komisyonla-
nnda görüşülerek Yüce
Divan'a sevk edilen veya
reddedikn bütün dosyala-
nn Yargıtay Cumhuriyet
Başsavanğı'na intikali de
saglanmahdn*" diye ko-
nuştu.
Siyasi çekişme ve he-
saplann sorunlann özünü
gizlemesine izin venhne-
mesi gerektiğini anlatan
Bahçeli, şu görüşleri dile
getirdi: "Bu bağlamda
suç işleme ile hizmet etme
arasında ilişki kuran çar-
pık meşrulaşbrma mantı-
ğuıa büerek veya bilnıeye-
rek sanbnaktan kaçm-
mak gerekmektedir. Yol-
suzluklaria mücadele is-
tikrann aKernatifî değil,
tam aksineisrikrann meş-
ruiyetini sağlayan bir ab-
lakitutarhhğı ifade etmek-
tedir. Mecüs soruşturma
komisyonlannda miDet-
vekillerimizin sergilediği
tavııiar, ahlaki ve vicdanî
kanaaderinin ürünleridir.
Partimizi siyasi oyun ve
hesap içinde gösterme ça-
balan, ashnda istikrar
içinde yoisuzhıklaria mü-
cadele edflemeyeceği gibi
bir anlayışı ifade etmekte-
dir."
Yolsuzlukla mücadele-
nin siyasi hesaplaşmalara
alet edilmemesi gerekti-
ğinin hükümet progra-
mında da belirtildiğini
anımsatan Bahçeli, "Bîz
şimdi bunun hayata geçi-
rümesini öneriyoruz" di-
ye konuştu.
FP Genel Başkanı Re-
cai Kutan'ı da eleştiren
Devlet Bahçeli, "Her fir-
satta partimize dil uzat-
mayı ahşkanhk hahne ge-
tiren ana muhalefet parti-
sinin bazı yöneticilerin
arada sırada da oba ayna-
ya bakma zahmetine kat-
lanmahdu: Çünkü, köşe
yazarlannın vetürkülerin
arkasuıa sığmmak onlan
güçlü ve hakh yapmaya-
cağı gibi tutarstzhklannı
ve yanhşuklaruu gizleme-
ye deyetmeyecektir" dedi.
Bahçeli, buğday fiyat-
lanna da değinirken,
"Türkciftctsininahnteri-
nin karşüığını tam anla-
mıyla veremediğünizin de
bümdndeyiz. Ancak eıtf-
lasyonu teş\ik edecek, he-
deflerin tutmasuu engeDe-
yecek bir taban fiyat poü-
tikasmı benimsemek de
netke olarak getir dağıb-
muudahadabozacağıgH
bi Türkiye'nin tarunsal
verimhTiğini azanan ulus-
lararası fiyatiar karşısuı-
da ülkenin dış ticaretini
olumsuzetkileyen, yoksul-
laşüran politikalar ola-
cakür" diye konuştu.
Toplanü öncesinde Yü-
maz'ın ikinci kez Yüce
Divan'a gönderilmesini
değerlendiren Devlet Ba-
kam Şuayip Üşenmez, or-
taklar arasmda güvensiz-
lik gibi bir durumun ol-
maması gerektiğini belir-
terek, komisyonlann ken-
dilerinden önce kuruldu-
ğunu kaydetti. Üşenmez,
"Sular gerüir, durulur,
mecrasına gelir. Siyaset
bu, her zaman gülhık gü-
Ustanhk olmaz. Yollar ba-
zen asfah, bazen de bozuk
olur" dedi. Devlet Baka-
nı Tunca Toskay da "Su-
laı aka aka yerini bulur"
diye konuştu.
Tansu ÇUkrde
YüceDivanyolunda
I Baştarafi 1. Sayfada
"hukuki değü siyasi oldu-
ğunu" savundu.
Söylemez, komisyona
Çiller aleyhinde hiçbir bil-
gi, belge, dosya sunulma-
dığını ve ortada aynı ko-
nuyla ilgili olarak ÇıHer'in
İehine iki yargı karan bu-
lunduğunu belirtti. Söyle-
mez, "Mahkeme kararla-
n, MecUs'i de komisyonu
da bağlar" dedi. Söyle-
mez, TBMM Genel Kuru-
lu'ııdakaı-aıın dûzeMlece-
ğinden umutlu olduğunu
söyledi.
Alınan bilgiye göre ko-
misyonun MHP'li Başka-
nı Hüseyin Akgül, bplan-
tmın açılışında hufcıki sü-
reçle ilgili bilgi verdi.
ANAP'lı
Çiller'in Yüce ESvan'a
gönderüme
gularken; DSP'li Erol
l'ında"SelcukPaf»dan
bu konuda hükün grydL
Kamuoyunda alan ceza-
landmhyor da vertn için
neden bir şey yapHnıyor,
deniyor. Parayı alan ceza-
landıracaksınız da nnun
niçin verildiğine, kimtara-
findan verildiğine bakma-
yacaksuuz.Buolmaz.Ka-
mu vkdanı açtsından Çfl-
lerYüce Divan'a gtanetive
aklanacaksa orada akla-
nıp gefanelidir" dediği öğ-
renildi. ANAP'lı Emre
Kocaoğlu ise bir yandan,
örtülü ödenekle ilgili *pis
kokular" geldiğini, diğer
yandan ise bakanlann,
başbakanlann 'Yüce Di-
van' yerine, nonnal yargı
mekaııizması tarafından
yargılanması gerektiğine
inandığı için "çekimser"
kaldığmı ifade etti.
Kocaoğlu, Yüce Divan
mekanizmasının demokra-
sinin "kanseri" olduğunu
belirterek "Örtülü ödenek-
ten usulsüz olarak
alanlar ceza aldnar.
varsa usulsüz parayı veren
devar. Burada bir usubüz-
HiK OHIUgUIUI MUimjJiı •••*•-
Amabir yanda da YüceD»-
van'm demokrasi önünde
bir kanser olduğuna inaıu- -
yorum. O nedenle çekim-
ser kahnayı tercih ettim*
diye konuştu.