Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA
+
CUMHURİYET 28 MAYIS 2002 SALI
OLAYLAR VE GORUŞLER olay.gorus@cumhuriyet.com.tr
EVET/HAYIR
OKTAY AKB AL
Yazmasak Olmaz mı?
'Yizrnasan olmaz mıydı7
"
Busoru, sıi- sık karşıma çıkar Ellı yıldır yaz-
cıklaıımı d jşındum doğru dedım Ne getırdı
negcturdu k n e hele bana ne kazandırdı9
On
bnleıce yazı oır suru kıtap
Bov
le hesaplaşmalar yazann ardından yapı-
!ır Varıson oede ındı'cen sonra Hembunubaş-
<a an yapar
Geçen akşam TV'de dort degerlı
rsanbenı koruştular Hepsıneteşekkuretmek
stenn Heo ıv guzel şeyler soyledıler Bır ara
'3J ben m yın" dedım Yazılar, kıtaplar zaman
ıçınde yazan kışıye de yabancılaşırlar Sen yır-
mılı yaşlarda /azdığın bır oykuyu bır romanı
nas I bugune getırırsın'? O başka bır yazar sen
daha oaşka bnsın'
llhan Selçuk, Goztepe'dekı unlu koşkte ya-
şadığı bır olayı anlatmıştır Kapatıldığı odanın ka-
pts nca sabaha kadar bekleyen nobetçı er, bır
ara beşını uzatp sormuş "Ne yaptın da bu hal-
ler
e djştun7
llhan "Yazı yazdım" deyınce, er
ofkeyle mı, acımayla mı şaşkınlıkla mı "Yazma-
sar ohnaz mıydı" demez mı?
Olrrazdı elbette, olmazdı1
Yazacaktı, yaza-
caktk Buı bır kaçınılmaz zorunluluktu Bır ıtı-
lış ıçten ge>1en bır sestı Ama denecek kı yaz-
dın da yazdınız da ne oldu9
Hâlâ yazıyorsunuz
da ne oluyor, ne değışıyor^ Yıllar once 'Kendın
Içın Yazmak" Daşlıklı bır deneme yazmıştım
ustume geldıler ne demek dıye? Insan kendı ıçın
mı yoksa toplum ıçın mı yazar'' Oysa 'ken-
dı 'mı başkalannın "tend/"lerını hesaba kata-
rak heosı adına yazmaktan soz etmıştım Yok-
sa ne dıye yaymlıyoruz yazdıklanmızı ne dıye
kıtaplardatopluyoruz9
Bızım gıbı duşunen du-
yan seven bırılerıyle ortaklık kurmak mı amaç9
Belkı ae bır eş duyarlık yakalamak1
Yaşlandıkça yazmanın zorluğunu daha lyı an-
lıyorum Kendımınkılen de başkalannınkını de
okurken hep o, erın sorduğu amayanıtı pek de
ınandıncı olmayan soruyu duşunuyorum "Yaz-
masan olmaz mıydı
7
"Olmaz mıydı olurdu' Ama
bunu neden yuzlerce yıl oncekıler duşunme-
mışler de o nobetçı er duşunmuş
7
Yazmışlar
konuşmuşlar, bır şeyler degışsın ınsanlardaha
mutlu olsun, daha rahat, huzurlu olsun dıye
1
Dıye mı? llle de bır amaç ıçın mı yazılmış bun-
ca yapıt? Hem oyle, hem oyle deöıl Yazar,
ıçınde fırtınalar yaşayan bır bıreydır Içındekı fır-
tınayı dış dunyanın ruzgarları yaratır Bır butun-
dur, her şeyı goze alarak yazmak
Bılırsınız o yazı sızı yasalara ters duşurecek-
tır"? Bılırsınız sızı alıp kapatacaklar? Hatta kur-
şuna dızecekler
1
Yıne de yazmışlar yazacak-
lar soyleyecekler
1
Yalnız ınsanlar kurtulsun dı-
ye değıl, belkı de kendı ıç huzursuzluklarını do-
yurmak ıçın
Yazmak nedır? Bır tutku mu toplumda bır
şeylerı değıştırmek ısteğı mı'' Bır değıl, on, yuz
bın kere yazmak Insanı değıştırmek, daha açı-
ğı kendımızı değıştırmek ıçın
Bakın, şaırlerın şaırı llhan Berk ne demış
"Her şıırı bır oncekını yıkarak yıka yıka yaz-
mak Yazmak budur " Az bulmuş, eklemış
"Boyle uzun bıryolculuğa çıkmak Konuya sa-
ğından solundan yanaşmak ama bır turlu ya-
kalayamamak, etrafındadonmekyalnız Tamyak-
laştığında da yenıden başa donmek "
Bağışlayın, ben de bugun Sevgılı llhan Berk'ın
dedığını yapmak ıstedım Oldu mu bılmem'?
DOĞU ANADOLU
"Güneş Doğudan Yükselir"
400.- USD
03-08 Hazıran tarıhlerrnde Kars, Anı, Iğdır,
D Beyazıt, Bend-ı Mahı, Malazgırt, Adılcevaz,
Kef Kalesı. Ahlat, Nemrut, Bıtlıs, Ahtamar,
Ge\aş, Hoşap Kalesı, Çavuştepe, Van
BRT-BtRLEŞtK REHBERLER TURİZM
Tel: (212) 252 65 79
www.kulturgezuen.com
hayata değer
katımak için.
YAZ PROGRAMLARI 02
Genel Ingılızce Pröfcram an
Şırketler ve Kuruluşlar Içın Ozel Programlar
Iş Ing ızcesı Programları
TOEFL IELTS FCE S navlanna Haz r k Programlar
Çocuklara Ozel Hafta Içı Gunduz Yaz Programları
Bıre bır Ingılızce Egıtımlen
Ev Hanımlarına Ozel Hafta Içı Gunduz Ingılızce Programları
Süt însanı Zehirlemez!..
Prof. Dr. Tümer URAZ
kultesı Sut Teknolojısı Bolumu
B
ır sure once basına yan-
sıyan haberlere bakın-
ca ıster ıstemez bu so-
ru bazılanmızm akbna
gelmektedır \ma sü-
tu tanı\anlar ve sevenler bunun
mumkun olmayacağını bılırler
Çunku sut yenı doğan bır \ avru-
y a, doğa tarafından onun gereksı-
nımı olan tum maddelenru (buyut-
me maddelen vaşatma maddele-
n, bağışıklık maddelen \b ) den-
gelı bıçımde bulunduran bır besın
olarak sunulmaktadu- Günumuz-
de, sutun yapısında anılan ışlev-
lenn yerıne getınlmesını sağla-
>an 200 u (yanlış değıl, ıkı vuz)
aşkın madde saptanmıştır Bu lıt-
re sutun oluşabılmesı ıçın yakla-
şık 500 lıtre kanın memeden geç-
mesı gerekmektedır Bu mukem-
mel doğa olayının gerçekleşebıl-
mesı ıçın sutun bıleşunıne gıren
maddelerın mutlaka onceden an-
ne tarafından ahnması sağlanma-
lıdır Tersı dunımda anne, eksık
maddelen kendı vucudundan ek-
le\erek sutun bıleşımını tamam-
lar Beslemedeğeriaçısmdaıuhiç-
bır urun sutun onune geçmemek-
tedir.
Memeden çıkışından sonra za-
rarlı baktenler ya da başka mad-
delenn sute bulaşması soz konu-
su ıse o zaman sağük açısından sa-
kıncalı durumlar ortaya çıkar Fa-
kat gunumuzde gehştınlen sut ış-
leme teknıklenyle hem sağlık \ o-
nunden guvenlı urunler elde edı-
lebılmekte hem de bu urunlenn
uzun sure saklanması sağlanabıl-
mektedır "Pastorize süt" adı al-
tında pıyasava venlen urun, has-
tabk etkeni nükrop ıçermeyen, fa-
kat dayanma suresı sınırlı olan bır
suttur LHT \ontemivle ı^lenen
ve "uzun omurlu sut" adıyla ta-
nınan sut ıse 4 ay a kadar bır da-
yanma suresı kazandınlan urun-
dur Bu her ıkı yontem bırbınne
Ankara Umversıtesı Zıraat Fa-
göre değışık oranlarda olmak uze-
re dunyanm bırçok ulkesınde ıç-
me sutİenne uygulanmaktadır Bu
ıkı tıp sutun doğal nıtelığı, ılk ta-
zelığıne yakın duzeydedır
Bır vucut ıçın sutun en \ararh
durumu, onun sıvı olarak tuketıl-
meMvlesağlanabılmektedır Boy-
lece sutun ıçınde bulunan prote-
ınlerden, yağdan. laktozdan (sut şe-
kennden), vıtamınlerden ve ozel-
lıkle kalsıyumdan (mıneral mad-
de ) daha çok \ ararlanılabılmekte-
dır Obur sut urunlennden, orae-
ğın yoğurt, peynır tere\ağı, don-
durma vb 'nde anılan besın mad-
delen suttekioranlarıçmdeyeral-
madığmdan aynı duzeydekı ya-
rarlılıktan soz edılememektedır
Durum bu obnakla bırlıkte, yu-
kanda değuulen "pastorize" ya
da "UHT" ıçme sutlen her ulke-
de aynı duzeyede tuketıhnemek-
tedır Gelışmış ulkelerde, sıvı sut
ya da ıçme sutu tuketımı çok ust
duze> lerdedır Bunda yıllardan
ben sağlanan alışkanlıklann bu-
yuk payı vardır Bu toplumlarda
sut, çocuk ya da genç olarak bel-
lı bır kesunm besını değıl, kadın-
erkek her yaştakı ınsanın, hemen
her gun bellı bır mıktarda aldığı
urunlerdendır
Sı\ ı sut tuketımınde en onemlı
sorun laktozadı venlen sut şeke-
nnın her msanda avnı duzeyde
sındmlememesı bıçımınde karşı-
mıza çıkmaktadu- Bu madde \ a-
nı laktoz, bağırsakta "laktaz" adı
venlen enzım yardmııylaparçalan-
makta ve ondan sonra sındml-
mektedır Çocuklukta hemen her
ınsanın bagırsağında varolan bu en-
znnm salgılanması lcnnmde ılen
yaşlara kadar devam etmekte, b -
mınde de 8-9 > aşlanndan sonra tu-
muvle durmaktadır Işte bu en-
zunden yoksun olan kımseler ta-
rafuıdan sıv ı sut alındığında çok
hıdroskopık (su çeken) karakter-
lı olan laktoz (sut şeken), vucut-
tan bağırsak ortamına su geçışını
hızlandırmakta ve bu sulu ortam-
da çabucak gelışen bağırsak ıçı
baktenler aşın derecede gaz oluş-
turup kışılerde ıshal ve aşın gaz-
dan dolav ı da kann ağnsı, bağır-
sak krampı gıbı rahatsızhklara ne-
den olmaktadır Sut şeken lakto-
zun bu şekılde doğurduğu rahat-
sızlığa gunumuzde "laktozıntole-
ransı"adıvenlmektedır Bu "lak-
toz mtoleransı" kahtsal bu- olav
olup değışık toplumlarda farklı
duzev lerde kendını göstermekte-
du" Orneğın Batı Avrupa ve Is-
kandınav ulkelennde "laktoz in-
toleransı" yuzde 10 duze>ınde
ıken, sıyah, san ve Samı aklann-
da bu oran yuzde 80 - 100'e ka-
dar çıkmaktadır ABD'de farklı
toplum kesımlenne gore aynı oran
değışık bıçımde (zencılerde yuz-
de 70-80 be>azlarda ıse >-uzde
15)gozlenmektedır
Turkıve'de "laktoz mtoleransı"
oranının ne dûze\ de olduğu y onun-
de aynntlı çalışmalar pek yapılma-
mıştır Kımıne gore bu oran vuz-
de 30-40 dola>ında kımıne gore
de yuzde 50'den daha fazla du-
zeyde yer almaktadır Yanı toplu-
mumuzun yanv a v akın bu" bolu-
mu "içme sütü"nu (sıvı sutu) bır
Avrupalı ya da bu- Amenkalı gı-
bı rahatlıkla tuketememektedır
Bunun da Turk toplumuna ozgu
ve kalıtsal bır olay olduğu bıçımın-
de bır açıklaması \apihnaktadn"
Bılındığı uzere bızde, dunyadakı
bu-çok topluma oranla yoğurt çok
fazla tukeulmektedır Yoğurt "bk-
toz" ıçengı duşuk olan bır sut uru-
nudur Yuzyıllar boyu tuketılen
bu urunun genenksel olarak doğur-
duğu sonuç, toplumda ıçme sütü
ıle beslenme> e ağırlık vermek su-
retıyle zaman ıçınde duzeltılebı-
lır
ABDde zencı toplumunda goz-
lenen yuksek orandakı "laktoz in-
toleransı"nı duşuk duzev lere çek-
mek ıçın, çeşıtlı onlemler aluı-
maktadır Sozgelımıbukesımeaıt
çocuklann bulunduğu okullarda
hıçbır halde sav saklanmayan "okul
sütu" programlan uygulanmak-
tadır Televızyonlarvebaştayaym
ogranlannda eğıtıcı vavmlar du-
zenlenmektedır Bu tur eğıtıcı ya-
> uılara bız Turkler de bu- sure on-
ce tanıklık ettık OneTRTtelevız-
yonu sonra da başka bır kanalda
gostenlen bır Amenkan dızı fıl-
mmde, "Cosb> Ailesi''nde, evın
salonu ve mutfağmda masa us-
tunde mutlaka sut bulundurulu-
yordu Bu mekânlara gıren ev bı-
rev len, başka dızılerde olduğu gı-
bı "viski" değıl de sut ıçıyordu
Sonuç
Toplumlarda "laktoz intoleran-
a*nı azaltmanın bırçok açıdan va-
ran bulunmaktadır "Laktozinto-
leransı". sutu sev en ve onun de-
ğennı bılen bır toplumun yaratıl-
masıv Ia ancak ortadan kaldnıla-
bılır Bunun ıçın kalıcı bır "okul
sütu" programının uygulanması
suretıyle yaşam boyu sutu bırak-
mayannesılleroluşturulabılır Boy-
lece yuksek bır besleme değenne
sahıp bulunan sut proteınlennden
yararlanmış olunur Bılmdığı gı-
bı vucudumuzun kas dokusu, sın-
dınm sıstemı, kalp, cığerler, bob-
rek, beyın vb organlann ana ya-
pısı proteınlerden oluşmaktadu"
Bunun yanı sıra vucudumuzda,
çok çeşıtlı ad alhnda değışık ışlev -
ler yuklenen hormonlar ve enzım-
lenn tumu protemdır Sıksıkkes-
tığımız tırnaklanmız, saçlanmız v e
bazı atıklanmızın ana maddesı vı-
ne proteındır
O yuzden hem vucudun oluşma-
sındâ, hem de tahnp olan organ-
lann yenılenmesmde buvuk rolu
bulunan proteuılenn her gün bel-
lı bır düzevde, kolay sındınlebı-
Ur ve tum yapı taşlannı eksıksız
ıçerebılu- durumda alınması ge-
rekır Boyle bır koşulu sut prote-
ınlen tek başına sağlay abılmekte-
dır
27 Mayıs ve Üniversite...
SUAY KARAMAIN Tum Ogretım Lhelerı Derneğı (TUMOD) Genel Savmam
_ • • lkemıze yenı bır aydınlanma done-
| [ mı açan ve 42 yılını kutladığımız
U;27Mavre 1960 De\Tİmi'mn toplumu-
muza en buyûk armağanı 1961 Ana-
yasasıdu" Çağdaş ve ılencı bır anayasa olan
1961 Anayasası, ınsan haklan ve temel hak
v e ozgurluklere en ustun değen vererek. sos-
yal hukuk dev letı ılkesını getırdı Bu anaya-
sa ıle hukukun ustunluğu, basm özgıırluğu,
grev ve toplusozleşme, ozerk TRT ve ozerk
umversıte ılkelen de yaşama geçınlmıştu-
Sağlık Hızmetlennın Sosyalleştınhnesı, II-
koğrehm v e Eğıtım, Basın v e Fıkır Işçılen ya-
salanyla ûlkenın kalkınmasında buyuk yarar-
lar sağlanmış, yıllarca Hurnyet v e Anayasa
Bayramı olarak kutlanmıştu-
27 Mayıs m topluma kazandırdıklan ara-
sında Anayasa Mahkemesi, Cumhurijet Se-
natosu, DevletPlanlama Teşkilan. Turk Stan-
dartlan Ensütusü, Kredi \e Vurtiar Kuru-
mu. Devlet Personel DairesL Basın İlan Ku-
rumu. Ordu Vardınılaşma Kurumu gıbı ku-
rumlar da bulunmaktadır 1961 Anayasa-
sı'nın getırdığı ozgurluk ortamı ıçınde tüm
bu oluşumlar, toplumun sıyasal, külturel, du-
şunsel v e ekonomık açıdan önunun açılma-
smı sağlamıştır
Unıversıtelenn ozerk oluşlan, ılk kez 1961
Anayasası'nın 120 maddesındeaçıkvenet
bıçımde yazüarak guvence altına ahnmıştır
Toplumun ışığı olan unnersıtelenn etkınlık
kazanmaları da, 28 Ekmı 1960 tanhınde Mıl-
h Bu-lık Komıtesfnın çıkardığı 115 sayılı
yasa ıle gerçekleşmıştır
115 sayılı yasa ıle, 1946 tanhlı 4936 sayı-
lı Ünıversıteler Yasası'nın bazı maddelen
ozerklığı gemşletıcı şekılde değıştınlmıştır
Ozerk unıv ersıtenın ılk adımı olarak, mıllı eğı-
tım bakanının yetkılen unıversıtelere ya da
Unıversıtelerarası Kurul'a devredılmıştır
Falkultelerde en yetkılı organ olan 'Profe-
sörler Kurulu'na (bugunku adı Fakulte Ku-
rulu) 1946 yasasıyla ıkı doçent katılırken ya-
pılan değışıklıkle profesor sayısmın yansı
kadar doçentınkatüinasısağlanmıştır Doçent
temsılcı sayısının artmasıyla kurula genış ka-
tılım sağlanmıştır Boylece kurul eğıtsel bır
organ durumuna donuşmuştur
Yasadakı onemlı değışıklıklerden bın de,
asıstan v e oğrencılenn her yıl ıkışer temsıl-
cı seçerek yonetım organlanna katılmalan-
nın gerçekleştınlmesıdır 'Kürsü Kurulu'
oluşrurularak yılda en az dort kez toplanma-
sı ve en az ıkı toplantıya kursunun bütun asıs-
tanlarmın da oy haklanyla katılmalan sağlan-
mıştır Unıversıteve asıstan alrmmda, kursü
profesorunun kursudekı butun öğretım uye-
İennın yazılı goruşunu alması koşulu getınl-
mışür Boylece, kursude ortak sorumluluk sağ-
lanmış ve tek kışılık yonetıme son venlmış-
hr
Unıversıtelerde ılk kez 'Araştirma Fonu'
kunılmuştur Eskı YÖK Başkanı Ihsan Doğ-
ramacı, boyle bır fonu ılk kuran olmakla
ovunmüştur Oysa, onun kurduğunu ıddıa et-
tığı bu fon 1960'ta kurulmuştur
Bugun 600 bınden fazla öğrencının oğre-
nım gorduğu Anadolu Unıversıtesı Açıkoğ-
retım Fakultesı'ne ılk adım da 27 Mayıs do-
nemınde anlmışur Ortaoğrenm duzeyınde açı-
koğretun \ apmak üzere Mıllı Eğıtım Bakan-
hğı'na bağlı "Mektupla Oğretim Merkea",
7 Kasım 1960 tanhınde kurulmuştur Bu mer-
kez, 1974yıluıdayûksekoğretımduzeyvnde
açıkögretıme geçmıştır
Sonuçta, kısaca şunu belırtelım 27 Mayıs
1960, Cumhunyet tanhımızdekı onemlı do-
nemeçlerdendır Devnmcı, ozgûrlukçu, ay-
dınlanmacı, ılencı ve çağdaş atılunlar yapıl-
mışvekurumlaroluşturulmuştur 1961 Ana-
yasası "hürriyete, adakte ve fazilete âşık"
Turkıye halkının gönlunde hep yaşayacaktır
27 Mayıs Devnmı'nı gerçekleştırenlenn \e
27 Mayıs'rn Kemalıst çızgısınden odun veT-
meden yaşamını surdürenlenn bayramı bır kez
daha kutlu olsun
OkulMarmara Adası Beledıve
Başkanı Savın Ahmet Enon un
bu sutunlarda çıkan "oğrencüenn
de \az dinlencesi \e turızm"
konusundakı (6 Nısan 2002)
\azısı çok venndedır Ehnıze sağhk kutlanm
•\asam ve geçımını ıç turızme bağlamış olan
ınsanlann çığlığı bıçımındekı vazınız bana kımı
çağnşımlarda bulundu Tunzm olgusu yalnızca
bu turden etkınhklerde satıcı konusunda olan
ınsanlar açısından onem taşımıvor Bence asıl
onem taşıvanı, asıl vararlananlan bu hızmetlere
alıcı olanlardır Gezılecek verlenn coğrafı tanhsd
\e külturel açıdan tanınması buralardakı ınsanlarla
\eçevre ıle ılehşım kurulması buetkıleşıme taraf
olan kımselere onemlı kazanım sağlaınaktadır
Bılgı, gorgu arttınmının vanı sıra dostluklann
arkadaşlıklann kurulmasına neden olmaktadır
Boylece boyle bır etküeşım ıçme gıren ınsanlar
bılgı gorgu, deneyım aktanmında bulunmakta,
butun bunlar ıse ınsanlanmızm zengınleşmesıne
v e olgunlaşmasına katkıda bulunmaktadır Bu ıse,
Dinlenceleri ve Turizm...
Prof. Dr. Mustafa ALTINTAŞ
eğıtımden beklenenden başka bır şev değıldır Bu
nedenle, tunzm olayına, valnızca bu olgu ıçınde
mal v e hızmet satarak geçımını satanlar açısından
değıl, asıl onemlısı bu mal ve hızmetlen satın
alanlar açısından bakmak v e duşunmek zonındayız
Ozellıkle eğıtım takv ımınm gereksız uzatılması
nedenı ıle dınlence suresının kısaltılması runzm
vorelenmızde ınsanlar arasındakı bu etkıleşımı
azaltırkea ote v andan da, eğıüm surecınde olmasına
karşın, kırsal va da kentsel \orelerde dınlence
suresmce uretıme katkıda bulunan ınsanlanmızı
da zora sokmaktadır Eğıtım sıstemımızın ozellıkle
bır sonrakı aşamaya ınsanlanmızı doğnıdan
taşıyamaması ve bu nedenle "*sına\ yanşlanna
hazırlanan taylara" dondurmesı bu sınav lar ıçın
hazırlanan oğrencılerı, ozellıkle yılın ıkıncı
y ansında ders ızlencesınden kopartmakta v e tek
erek sınav lara hazırlanmak
olmaktadır Bu nedenle hazıran
sonuna kadar uzayan eğıtımın,
gerçekte yararı çok sınırlıhk
taşımaktadır Bu nedenle,
ulkemızm temel sorunu olan eğıtımın, hem sure
v e hem de ıçenk v e yontem açısından yenı baştan
duzenlenmesı gerekmektedır Onerdığımız gıbı,
eğıtımın mayıs sonunda kesılmesı ve 25 Eylul'den
başlatılması venndedır Bo^a harcanan, hemen
hıç kımseve de fazla getınsı olmavan "zaman
savurganhğınr onlev ıcı de olabılır Sayin Beledıye
Başkanı Ahmet Onen'e onenm eğıtım takvım-
ımızın venıden belırlenmesme kadar hıç değılse
Marmara ^dası na ıstem y aratabılmek ıçın, ADD
ve Çağdaş 'Vaşamı Destekleme Derneğı Eğıtım
Gonullulen \ e benzen kurulu^lar ıle ıletışım ıçıne
geçmenız v e onlann uve ve ılışkıde bulunduklan
çevrelen Marmara Adası na yonlendırmelennı
sağlamanızdır \azınızın yararlı olduğunu,
kımılerını venıden duşunmeve zorlayacağını
umuvorum
lideal Ideal Kart varsa cebinde,
felükkanlar senin için indirimde! '
Herkesin bir ideali olmalı
Rumeli Cad No:92 «0220 Osmanbcy Isbmbul
Tel: (0212) 225 »1 72 - 2*7 09 13 • 241 20 34
vnm englishcentre.com
l idealwww ıdealkart corr
f/j DIŞBANK
0 144
PENCERE
27 Mayıs'ın Anlam
ve Önemi...
Marıe Antoınette, Fransız Devnmı'nın katmer-
lı bır çıçeğıdır talıhsız kralıçenın yaşamına ılışkın ne
kadar murekkep harcandı bılınemez
Bugunku koşe yazısına kralıçe neden gırdı?
Çunku Antoınette 1793'te gıyotınde can verdı
1755 te Avusturya'da Imparator 1 'ıncı Franz ıle
Marie Theresıa'nın kızı olarak doğmuş, 15 yaşın-
da zamane polıtıkası gereğı Fransa'ya gelın olarak
gonderılmıştı, ılerde 16'ncı Louis olarak tahtage-
çecek kışıyle evlendırılmesı hayatını belırledı, kız-
cağızın yazgısı kendı elınde değıldı kı
Fransa devrıme gebeydı burjuva sabırsızlanıyor
sokak homurdanıyor, halkın açlıktan karnı gurul-
duyordu, tam o sırada Mane Antoınette ın yıyecek
ekmek bulamayan yoksullar ıçın soyledığı laf un-
ludur
"- Ekmek bulamıyoıiarsa pasta yesınler1
"
Gerçekte bır şom ağızlı uydurmuştur bu sozu
Yalnız kral ve kralıçe ıdam edılmedı, 1789'da
patlayan devnme kan bulaşmıştı, gıyotın durma-
dan çalışıyordu ışı gucu olmayan halk ıçın sepe-
te duşen kelleler seyırlıktı
Olayın bır yuzu bu
•
Ya otekı yuzu9
Fransa'da 1789 ıhtılalı, "Reform" ve "Röne-
sansiatohumlanan "Aydınlanma Devnmı"n\n kan-
lı dışavurumudur ınsanlık "o'/nc/c/eWef"modelın-
den "laık devlet" modelıne, daha başka deyışle de-
mokrasıye donuşuyor, tanhın not deftenne yazılan
yenı sozcuklerın altı çızılıyordu
Cumhunyet
Insan haklan
Ulus
Yurttaş
Laıklık
Eşıtlık
•
1923 devnmı padışahlığın ve hılafetın çoktuğu
tanhsel donemde, 1912 den 1922
!
ye kadar sure-
gelen 10 yıllık savaşlann kanlı kıyametıyle ıç ıçe ya-
şandı
1789 devnmının ınsanlığa sunduğu yenı kav-
ramlarla haşır neşır olanların Islam dunyasında
"Aydınlanma Devnmı"n\ gerçekleştırmelen, tan-
hın bır mucızesı mı sayılmalı?
Fransız Devrımı'nde 1802 de yaşama geçırılen
'Medenı Kanun" (Code Cıvıl) Turkıye'dekı Cum-
hurıyet Devnmı'nde (1926'da) yururluğe gırdı
Anadolu'dakı Aydınlanma, Turkıye nın uygarlık
dunyasındakı yennı belırledı, bugun hıçbır Muslu-
man toplum bu duzeyde, yapıda ve konumda de-
ğıldır
•
Pekı, ya 27 Mayıs?
Devrım mı
9
27 Mayıs'la bırlıkte 1961 Anayasası'yla yaşama
geçırılen yenı kavramların sozcuklennı alt alta dız-
dığımız zaman soruya yanıt verılmış olur
Sosyal devlet
Anayasa Mahkemesi ' '
Yargıç bağımsızlığı
Sendıkal haklar
Toplusozleşme
Padışahlıktan cumhunyete, ummetten mıllete, kul-
luktan yurttaşlığa, dıncılıkten laıklığe 1923 devn-
mıyle geçen Turkıye de devletın sosyal ıçenk ka-
zanması 27 Mayıs devrımıyle gerçekleştı bu atı-
lım seçım ıle değıl, devrımle yururluğe gırebıldı
Bugun dunyada seçtm yapılmayan ulke parmak-
la sayılacak kadar az ama seçım yapılan her ul-
kede demokrası olduğunu kımsesoyleyemez
1
Ter-
sıne, seçım yapılan çoğu ulkede çağdaş demok-
rası yoktur
1
Yazık kı ne devrımler gulsuyu ıle yapılabılıyor, ne
karşıdevnmler
1
Ama devrım bır kez yaşandı mı,
artık hıçbır şey eskısı gıbı olamıyor
Turkıye'de hıçbır guç "Medenı Kanun"u bır ya-
şam bıçımı olmaktan çıkarıp şerıat yasalannı gen
getıremez, toplum 27 Mayıs devrımıyle ulaştığı
aşamayı yaşanmamış sayamaz, ustune çarpı ışa-
retı koyamaz
1793'te ıdam edılen 16ncı Louıs'nın kardeşı
18'inci Louis 1814'te tahta geçtı Fransa'da kral-
lık yenıden kuruldu, ama 1789 devnmı tanhsel yu-
ruyuşunu surdurdu Aydınlanma'nın ışığını kımse
sonduremezdı
27 Mayıs devnmıne karşı olan cepheden nıce po-
Irtıkacı 1960'lardan bu yana ıktıdara geçtı, ama, 27
Mayıs'ın hukuksal kazanımlannı yok etmek gucu
kımsede yoktu bundan sonra da olamayacak
27 Mayıs donemınde ıdam edılen uç polıtıkacı-
ya karşı, 12 Mart'ta uç gencı asmakla kuçuk ıntı-
kam duygulanna belkı su serpıldı, ama bırayıp, ıkın-
cı bır ayıpla temızlenemez
1923 devrımınden genye donulemez
27 Mayıs bu sureçte bır onemlı adım
Insanlık tanhı -gelgıtlerle de olsa- ılenye doğru
bır "uzun yurüyuş "tur
T.C. YÜKSEKÖĞRETÎM KURULU
ÖĞRKNCİ SEÇME VE
YERLEŞTİRME MERKEZİ
BAŞKAMJĞI'NDAN
1 Anne veva babası ı$ı \e\a gorevı nedenj>le yıırtdışında
bulunduğu sırada ortaoğrenımlennı bu ulkelenn lıse \e\a
dengı meslek okullannda >apan ogrencıler ıçın vuksekoğre
tım kurumlanmızın Turk Dılı \e Edebıyatı Turk Dılı \e Ede-
bı>atı Öğretmenlığı Tanh Tanh Ogretmenlığı Coğrafya
Coğrafva Ogretmenlığı tlahı\at llkoğretım Dın Kulturu \e
\hlak Bılgısı Öğretmenlığı Rehberlık \e Psıkolojık Danış
manlık Işıtme Engellıler Oğretmenhğı Zıhın Engellıler Oğ
retmenlığı Alman Dılı \e Edebıvatı Almanca Oğretmenhğı
Fransız Dılı \e Edebı>atı Fransızca Oğretmenhğı tngılız Dılı
ve Edebı>atı Ingılızce Oğretmenhğı Sınıf Oğretmenhğı Tu-
nzm Işletmecıhğı ve Otelcılık Konaklama Işletmecıhğı Ko
naklama Işletmecılığı Öğretmenlığı Sevahat Işletmecılığı
Sevahat Işletmecılığı ve Tunzm Rehberhğı Se\ahat tşletme
cılığı ve Tunzm Rehberhğı Oğretmenhğı Radyo Sınema ve
Televızjon Gazetecılık Halkia llışkıler v e Tanıtım program
larında TC \uksekoğretım Kurulu nca ajnlan 9*ı4 kışılık
kontenjana oğrencı seçmek amacıvla Y urtdışında Çalışanlann
Çocuklan Içın Yuksekoğretıme Gınş Sınavı CıÇS) yapıla
caktır Bu sına\a başvuru koşullan 2002 \ÇS Kılavuzu nda
> er almaktadır
2 Sınav 14 Temmuz 2002 tanhınde Turkıye de Ankara ve
Alman>a da Koln şehırlennde yapılacaJctır
3 Sınav la ılgıh avnntıh bılgı ıçeren Kılavuz ıle Başvurma
Belgelen 3-14 Hazıran 2002 tanhlennde (a) Karyağdı So-
kak No 28 Aşağıa>Tancı Ankara adresındekı OSYM An-
kara Burosu ve\a (b) Turkıve nın jnrtdışı temsılcıhkJenndekı
eğıtım ataşelıklerı veva eğıtım müşavırlıklennden sağ
lanabılecektır
Ilgılılere du>-urulur
OS\ M BAŞKANLlGl
Basın 31"58