19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7~NİSAN2000CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER eazeteci Gülçtn Tefciamldı • Istenbul Haber Servisi - Hürriyet gazetesinin ekonomi yazan Gülçin Telci için öliimünün 1. yıldönümünde Zincirlikuyu'daki mezan başında anma töreni düzenlendi. Anadolu AJansi 80yaşmda • lstanbul Haber Servisi - Anadolu Ajansı (AA) lstanbul Bölge Müdürlüğü çalışanlan, AA'nın kuruluşunun 80. yıldönûmü nedeniyle Taksim'deki Cumhuriyet Anıtı'na çelenk koyarak saygı duruşunda bulundular. AA lstanbul Bölge Müdürü Bayram Yaşh, Anıt Şeref Defteri'ni imzalayarak şunlan yazdı: "Atam, AA olarak ilkelerin ve devrimlerin bize daıma rehber olacaktır." Genelkıınnay • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Genelkurmay Başkanlığı, Çanakkale Savaşı'ndaki toplam şehit sayısının 57 bin 263 olduğunu doğrularken "şehit, yaralı, hastane, hava değışimi, esir ve kayıplardan" oluşan toplam zayiaün 210 ile 218 bin arasında olduğunu bildirdi. Yasatfna toyr' • lstanbul Haber Servisi - lstanbul Işçi Sendikalan Şubeler Platiformu ve Kamu Çalışanlan Şubeler Platfoımu tarafından organize edilen "IMF Dayatmalanna ve Sahte Sendika Yasası'na Hayır" mitingi, 9 Nisan Pazar günü Abide-i Hürriyet Meydam'nda yapılacak. ÛftüOcağı kırşunlandı • lstanbul Haber Servisi - Bahçelievler'de Kocasinan Fetih Caddesı'nde bulunan Ülkü Ocaklan Bahçelievler Şubesi'ne, dünsaat 15.00 sıralannda, içerisınde 2 ya da 3 kişi olduğu tahmin edilen yeşil renkli bir otomobilden ateş açıldı. TkB üyesi 8 kişi tutuklandı • MERStN(AA)-lçel Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin operasyonlan sonucu, Türkiye Dıtilalci Komünist Birliği (TİKB) üyesi olduklan ıddiasıyla yakalanan 9 kişiden ikısi, nöbetçi mahkeme tarafından tutuklandı. 17SİP r Hsepbest • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa değişikliği paketınin 2. tur oylamalan sonrasında Kızılay'da Cumhurbaşkanı Süleyman Demirere hakaret içeren bildiri dağıttıklan gerekçesiyle gözaltına alınan Sosyalist Dctidar Partisi üyesi 17 kişi dün serbest bırakıldı. Ban yakalandı • ELAZIĞ (Cumhuriyet) - Elazığ'ın Karakoçan ilçesi kırsahnda yapılan operasyonlar sırasında PKK'nin Karadeniz Bölgesi komutan yardımcısı olduğu ileri siirülen Çiya kod adlı Hüseyin Elaldı ile örgüt üyesi Jiyan kod adlı Serpil Bulut yakalandı. Sendikalar: Yeni cumhurbaşkanı, sorunlan çözebilecek vizyona sahip olmalı NiteKkliaday isteıııilstanbul Haber Servisi - tşçi ve me- mur sendıkalan, Çankaya'da demok- ratikleşmenin önünü açacak, cumhuri- yet devrimlerini benimsemiş, insan haklanna saygılı, 65 milyonu bütün- leştiricı bir cumhurbaşkanı görmek is- tediklerini belirtti. Isim vermekten ka- çınan sendikalar, önemli olanın belir- tilen nikeliklere sahip birinin seçilme- si olduğunu kaydettıler. DİSK Genel Sekreteri Murat Tok- mak, işsizlik, enflasyon gibi ülkenin pek çok sorunu bulunduğunu, fakat bunlann çözümünün cumhurbaşkanın- dan beklenemeyeceğini belirterek "Ancak, Türkiye çok önemli bir süreç- ten geçryor. YıHarmr gerçekleşmesi için büyük çaba sarf ettiğimiz AB adaytağı gerçekleşti. Yeni seçilecek cumhurbaş- kanı, demokratikJeşmenin önünü aça- cak, bu sürecin gereklerinin yerine ge- tirihnesinde öocülük yapacak biri oi- mab" dedi. Cumhurbaşkanının, ülke sorunlannın çözümünde siyasi parnle- re ve Meclis'e yol gösterebilecek nite- likte olması gerektiğini anlatan Tok- mak, "DİSK,uhıslararasıilişkaerdede- ğişimleri kavrayabüecek vizyona sahip - - - • Işçi ve memur sendikalan; çalışanlardan yana, demokratikleşmenin önünü açacak, insan haklanna saygılı bir cumhurbaşkanı görmek istediklerini açıkladılar. Cumhurbaşkanınrn demokratik, laik, sosyal devlet ilkelerine bağlı, cumhuriyet devrimlerini mutlak benimsemiş ve 65 milyonu bütünleştirici biri olması gerektiği belirtildi. bir cumhurbaşkam düşünüyor. Bir ki- şi ismi öne çıkarmak istemiyoruz, Tür- kiye'nin MecKs içinden de Mectis (taşm- dan da bu ntteKklere sahip çok sayıda yedşmiş insanıvar. Yeter kipartiler, ter- cihkrmi seçflecek kişinin nftefiklerine göre beüıiesin" dedi. Kamu Emekçileri Sendikalan Kon- federasyonu (KESK) Genel Başkanı Siyami Erdem, seçilecek cumhurbaş- kanının Türkiye'yi 21. yüzyıla ve de- mokrasiye taşıyabilecek bilgi ve idare donanımına sahip olması gerektiğini söyledi. Türkiye'nin demokrasiye açı- lun sancılan çeken bir ülke olduğunu belirten Erdem, "ToplumsaJ yaşamın güçkndirihnesi,ekonomikbüyümenin getiştirümesi, devletin şeffaf bir yaprya kavuşturulması, düşünce özgürhığü- nün önündeki engeOerin kakünhnası gibi devasa sonmlar var. Bu sorunlan çözümleyebflecek, ufukta bir cumhur- başkanı olması gerek" dedi. Seçilecek yeni cumhurbaşkanının "statükocu" değil, "değişimci ve dönüşümcü" bir felsefeye sahip olması gerektiğinin al- tını çizen Erdem, cumhurbaşkanlığı adayhğı için sadece Meclis'e bağlı ka- lınmaması gerektiğini vurguladı. Hak-lş Genel Sekreteri Recai Baş- kan da isim üzerinde durmadıklannı ifade ederek demokrasinin tüm kural ve kurumlanyla yerleşmesinde sağlık- lı adımlar atacak, çalışma yaşamının düzenlenmesinde devletin rolünü ger- çekçi bir biçimde tayin edecek, çalışan- lardan yana bir cumhurbaşkanı istedik- lerini söyledi. Partilerin son turda biri- ni seçmek zorunda kalmadan, Türkiye için en uygun aday üzerinde uzlaşma- lan gerektiğini belirten Recai Başkan, cumhurbaşkanı için aradıklan diğer nı- teüklere ilişkin şunlan söyledi: "Sivfl tophım örgütkrinin önemine inanan ve görüşkrini sonuna kadar diniemesini arzueden, ülkenin her ala- nmda siyasi ve ekonomik istikrannsağ- lanmasmda ağırtıgını koyabilecek ve tophunu bütünleştirici biri seçflmehV Türk-lş 1. Bölge Temsılcısı Faruk Büyûkkucak, Türk-lş olarak Çanka- ya'da cumhuriyet ilkelerini mutlak be- nimsemiş, 65 milyonu bütünleştirici bir cumhurbaşkanı görmek istedikleri- ni belirtti. Cumhurbaşkanı adayının Meclis dışında da aranması gerektiği- ni anlatan Büyükkucak, bu konuda si- yasi parnlere büyük görev düştüğünü söyledi. Bir isme angaje olmadıklan- nı, önemli olanın istenilen niteüklere sahip birinin seçilmesi olduğunu vur- gulayan Büyükkucak, bu nitelikleri şöyle sıraladı: "Demokratik, laik, sosyal devlet ilke- lerine bağh, cumhuriyet devrimlerini mutlak benimsemiş, insan haklanna saygıh ve 65 milyonu bütünleştirici bir cumhurbaşkanı. Bu nitefiklere sahip kişi, aynı zamanda AB sürecini de olumlu etküer." Emperyalizmin saldınlanna hedef olan ülkelerin dayanışma içinde olmalan istendi 'Küreselleşme yoksııllan eziyor'lstanbul Haber Ser- visi - Küreselleşmenın, yoksulluğu derinleştır- diği ve egemen serma- yenin konumunu güç- İendirdiği vurgulana- rak bu akıma karşı ku- rulabilecek direniş hat- hrun merkezinde Av- rasya ülkelerinin oldu- ğu belirtildi. Aydınlık dergisince düzenlenen Avrasya Konferansı'nın ikinci gününde konuşan Îşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Supni Ka- nunan, dünyada ezen ve ezilen suuflar oldu- ğu sürece mücadelenin süreceğini, tarihın so- nunun gelmeyeceğini AvrasyaKonferansı'ndayenidünyadüzeninin ABD'yehizmetettigibefirtfldL(Fotoğraf: KADER TUĞLA) ya'yı Balkanlaşürmaya çahşı- yor" dedi. Yugoslav Solu Mer- kez Yürütme Kurulu Üyesi Ferit Hamidoviç de, emperya- lizmin kullandığı tüm yöntem ve saldınlara karşın, ülkesin- de başanya ulaşamadığını vurgulayarak "Yeni dünya dü- zeni ABD'ye hizmet ediyor. BM'nin, özellikle Güvenlik Konseyi'nde eşitsizliğe daya- nan çahşma Okelerinin düzel- tibnesi, bu örgütteld oogarşik yapının kınbnası şart Kendi kendini yöneten, egemen ve eşit, sonımluluk sahibi ülke- lerden ohışan bir yapt gerekti" dedi. Hindistan Komünist Partisi (Marksist) Avrupa Temsilcisi Avtar Sadık, ABD emperya- lizmınin dünya için en büyük tehdit olduğunun altını çize- rek rüşveti, yolsuzluğu, yok- sulluğu ve mafyayı emperya- lizmin beslediğini kaydetti. Sadık, küreselleşmenin; en büyük zaran emekçilere, köy- lülere, çiftçilere verdiğini ifa- de etti. Bangladeş îşçi Partisi Genel Sekreteri Raşit Han Menon ise tekelci kapitalizm çağının sürdügünü ve sıstemın ideologlannm küreselleşmeyi ortaya atarak dünyayı uyutma- ya çalıştıklannı söyledi. Me- non, "Yeni dünya düzeni insa- na düşman. EmperyaUzm ve köktendinciliğin el ele ilerie- düderi gözlerden kaçmamah. Mücadele bu Udsine karşı verilmeh" diye konuştu. Îşçi Partisi Başkan- lık Kurulu Üyesi, araş- tırmacı- yazar Erol Bfl- bflikde demokrası, ser- best pıyasa, bölgesel iş- birliği ve uluslararası entegrasyon söylemle- rinin emperyalizmin tanımlamalan olduğu- nu ve dayatmalann bu söylemler üzerinden yapüdığını anımsattı. Bilbilik, ABD'nin 21. yüzyıl terimleriyle düşündüğünü ve petrol jeopoîitiğini değerlen- dirmek istediğini vur- gulayarak "ABD, kuzu postuna bürünmüş kurt gibi davramyor ve bu ülke için en büyük ödülün Avrasya'da kuracağı egetnenükokhîğunu, bizzatbu ülkenin dış. potitika kfcologla- nndan olan Brezinski söylü- yor" dedi. Bilbilik ABD'nin Almanya, Fransa ve Japonya, öte yandan ise Rusya, Çin ve Hindistan arasında kurulabi- lecek ittıfaklan önlemeye ça- lıştığına dıkkat çekti. Birlik cagrısı HADEP, CHP'ye olumlu yanıt verdi MAHMUTORAL DİYARB.\KIR - CHP Genel Merke- zi'nce başlatılan "HaOda Birükte ÇS- züm Projesi" için Di- yarbakır'a gelen parti meclisi üyesi Orhan Veli Yıkfanm, Türki- ye'deki bütün sol par- tilerin en az yüzde 80'lik bir oranda ortak taleplerde buluştuğu- nu belirterek HA- DEP'e birlik çağnsın- da bulundu. Çağnya olumlu yanıt veren HADEPDiyarbakırÖ Başkanı AH Ürküt, Türkiye'nin sorunlan- nı çözme konusunda her türlü teklife açık olduklannı söyledi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Sey- man, parti meclisi üyeleri Algan Haca- loğhı ve Orhan Veh' Yüdınm ile MYK üyesi YakupKepenek, Giresun ve Çanakka- le'den sonra üçüncüsü düzenlenecek 'Halkla Bnükte Çözüm Proje- si'' toplantısı için Di- yarbakır'a geldiler. CHP'liler OHAL Va- liliği, IHD, Türk-tş, Eğitim-Sen ve HA- DEP tl Başkanlığı'nı ziyaret ederken Orhan Veli Yıldınm, yaptığı açıklamada, HADEP örgütlerinin son za- manlarda verdiği Tür- kiye'de banşın, bırli- ğin kurulmasına yöne- lik mesajlanna dikkat çekti. Yıldınm şöyle konuştu: "Demokratik laik cumhuriyettakpterin- de yüzde 80Tikdüzey- de özlemlerimiz çakV şryorsa, ayn örgütfcn- menin anlarnı vokrur. Demokrasi mücadeJe- sini,e\TenseIsosyalde- mokratflketerin parti- si olan CHP çansı al- tmda birtikte veretim. Çünkü böhınmüşhlk aynhğı getirir." HADEP 11 Başkanı Ali Ürküt ise CHP'li Yıldınm'ın çağnsına şu yanıtı verdi: "Ortakamaçlariçin bnükteük gelecekte tek çatınm zeminmi yaranr. Bizier baa dü- şünceterimizde yüzde 80'lik düzeyde ortak- sak, gelecekte birBkte- bğin zemini var de- mektir. Bhüktefiksağ- landığında bu yüzde 20'likfarklı düşünme oranı duşecektir.'' CHP'nin cumartesi günü düzenlenecek "Halkla Birükte Çö- züm Projesi'' toplantı- lannın son gününe CHP lideri Altan Öy- men ile parti yönetici- leri ve çevre illerin CHPilveilçebaşkan- lan da kahlacak. Palas Apartmanı 'fuzuli işgal' gerekçesiyle boşaltılıyor 4 Valilik hukııka uymuyor 9 • tstanbul Valiliği'nin 'fuzuli işgal' gerekçesiyle tahliye karan verdiği Palas Apartmanı sakinleri, kendilerine yargısız infaz uygulandığım söyleyerek adaletin uygulanmasını istediler. Apartman sakinleri, Danıştay'ın lehlerine karar verdiğini vurgulayarak Milli Emlak Müdürlüğü'nün baskı uyguladığını belirttiler. lstanbul Haber Servisi- Tepeba- şı'ndaki Palas Apartmanı, "fuzuli işgal" edildiği gerekçesiyle Mali- ye Bakanhğı'nca boşaltılıyor. 1999 yıhnda Milh Emlak Müdür- lügü'nün Hazine arazisi olarak tes- cil ettigi 38 daireli apartmanın sa- kinleri, adalet istediklerini belirte- rek "Bize yargısız infaz yapıhyor. Hukuk.mafyanm eünegeçmiş" di- ye konuştular. Apartman sakinlennın anlatım- lanna göre 1952'de yapılan bina- nın ılk sahibi olan Pofikseni Pisti- kos'un ölümünden sonra apartman kızı Ensovit Pistikos a kaldı. Pistı- kos, 1991 'de psikolojik bir rahat- sızlık nedeniyle Balıklı Rum Has- tanesi'ne yatınlmıştı ve hastane- nin başkanı DimirriKarayani, Pis- tikos'un vasisi olarak apartmanın yeni sahibi oldu. Apartman kiracı- lan da hastanenin hukuki işlerin- den sorumlu emekli hâkim Hasan Baydur Cimilli ile 1998 yılına ka- dar kontrat imzaladı. 1999 yılnıda Milli Emlak Müdürlüğü'nce alı- nan apartmanda yaşayan yurttaş- lar, "Elisovit Pistikos'un ölüp öl- medigmibümiyoruz.Bir kişiöhne- den mal varüğı nasıl Hazine'ye ge- çer" diye soruyor. 38 daireli apartmanm sakinleri Danıştay kararlanıun hiçe sayddığnu öne sürdüler. 1999 yıhndan itibaren Milli Em- lak Müdürlüğü'nün "fuzuli işgal" alünda olduğu gerekçesiyle aprat- manı boşaltmaya çalıştığını, Idari Mahkeme'ce de "işgakiw olarak görüldüklerini belirten Palas Apartmanı sakinleri, başvurulan üzerine Danıştay'ın lehlerine karar verdiğini vurgulayarak "1999 yı- hndan beri Idralarnmzı bize veri- len banka numanüan aracıhğrv la Milh Emlak Müdürlüğü'ne ödü- yoruz. Kiralanmızı ödediğimiz hakk bize işgaki diyorlar. Danış- tay'm karanna saygı göstermiyor- lar" diye konuştular. Milli Emlak Müdürlüğü'nün ls- tanbul Valiliği aracdığıyla kendi- lerine "baskı uyguladığı''nı belir- ten apartman sakinleri, Kasımpa- şa Karakol Amirüği'nden kendile- rine 31 Mart'ta gönderilen yazıy- la 7 Nisan Cuma günü apartmanı boşaltmalan gerektiğini öğrendiklerini ifade etti- ler. Maliye Bakanlığı'nın boşaltmak istediği apart- manın sakinleri, "insan yerine" konmadıklanm belirterek şöyle devam et- ti: "Bizburada20>Tİukki- raalanz. Apartmana biz baknk. Valilik 15 gün için- de apartmanı boşartma- mızı istiyor. Fakat eDerin- debir mahkemekaran bi- le yok. YaMaşık 200 kişi- nin yaşadığı bu apartma- nı hukuk dışı youaria bo- şaltmamızı isteyen valilik bizi suça teşvikediyor. Biz polisle karşı karşrya gel- mek istemiyoruz. Karşı- mızda gerçek yetküHeri görmek tstiyoruz." Portre/ Süleyman Demirel İslamköy'den Çankaya'ya / 2 Genel başkanlığa seçil- mesinin ardından hükü- meti düşürme süreci baş- ladı. AP; CKMP, MP ve YTP ittifakı, 13 Şubat 1965 tarihinde bütçeye topluca "hayır" oyu vere- rek hükümete güvensizli- ğini açıkladı. Inönühükü- meti istifa etti. Milletvekili ya da sena- tör sıfatı bulunmadığı için başbakan olamayan De- mirel, yerine Kayseri Se- natörü Suat Hayri Ürgüp- hl'yü önerdi. Kendisi de yardnncılığını üstlendi. AP Genel Başkanı ol- duktan hemen sonra memleketi Isparta'ya gi- dişinde ailesinden önce "Saidi Kürdi''nin bir za- manlar sürgündeyken oturduğu evi ziyaret et- mesi dikkat çekti. îmam- hatip okullannın temel at- ma ve açılışlanm törene dönüştüren Demirel, kız- lann da bu okullara gıde- bihnesi yolunu açtı. Nur- cular ve Nakşibendilerle bağlan vardı, buna Süley- mancılan ekledi. Süley- mancılann lideri Kemal Kaçar'ı milletvekili yap- n. Ancak Kaçar ile bir sü- re sonra yollan aynldı. Bu kez Süleymancılann des- teğini Ali Ak'ı milletve- kili yaparak garantiye al- dı. Düşmanı komünlstlerdl Sevdiğı yazarlar arasın- da olduğunu söylediğı Yaşar Kemal, başbakan- lığı dönemınde komünist- lik gerekçesiyle gözaltına alındı. Demirere göre düşman komünistlerdi. Sosyalizmi savunan TfP, kendisini çıleden çıkan- yordu. Kanlı boğuşmalar, taşlı-sopalı saldmlar sü- rerken Demirel, olaylan "Müshıman hafflan ADab- sızlara tepkisi" diye de- ğerlendirdi. 1965 seçimleri önce- sinde Demirel'in konuş- malannda dinci ve ırkçı çevrelere mesajlar dikkat çekti. CHP Genel Başka- nı tsmettnönü, "Demirel, Saidi Nursi'nin müridi- dir" diyerek Demirel'e ağır bir saldında bulundu. Seçimler sonucunda AP iktidan ele geçirdi. Demi- rel cephesi "Morrison Sü- kyman" slogaruyla mey- danlara dökülen kitlelere taş ve sopalarla saldın- yordu. 1969'da seçimsiz bir genel kurulunda seçim yapnrarak Odalar Birliği Başkanlığı'na kendisini seçtiren Necmertin Erba- kan'ı, başbakanlığı sıra- sında polis zoruyla Oda- lar Birhği Merkez Bina- sı'ndan çıkardı. YolsuzluMar 1965 seçimlerinden sonra Hacı Ali ve Şevket biraderler, Demirerin di- ni ve siyasal kimliğini kullanarak büyük kredi- ler aldılar. Yolsuzluk id- dialan Meclis'e dek taşın- dı. Kardeşler birer büyük işadamı oldu. Yeğeni Yahya Demirel de, "haya- li ihracatm muckü" ola- rak ortaya çıktı. Olaylann sorumlulan olarak cezayı ise banka yöneticileri çekti. "Kanh Pazar", 16-17 Haziran, 1 Mayıs ve Bah- çelievler olaylan Demi- rerin döneminde yaşan- dı. "Bana milhyetçiler ci- nayet iş.fiyor. dedirtemez- siniz" sözleriyle "sağda katil olamayacağım" sa- vunurken 1972 yüında 3 devrimci üniversite öğ- rencısi DenizGezmiş,Yu- suf Aslan ve Hüseyin tnan'ın idam edilmesi içinçırpmdı. 1980darbe- sinden sonra olayı "talih- sjztik" diye niteleyerek idamlann olmaması ge- rektiğini savundu. Ecevit ile Demirel'in son zamanlardaki yakın- laşması, geçmişteki kımı anılan akla getiriyor. Ece- vit, Demirel için "Eli kan- h AP üderinin eüni sık- mam" derken Demirel de Ecevit için "3 kazı yönet- mekten yoksun Hder" ta- nımlamasuıı yaptı. 1971 muhtırasıyla gö- revden uzaklaştınldı. 1973 seçimlerinde başba- kan olamadı, ama 2 yıl Ecevit'in MSP'li ortaklı- ğını aceleye getirip boz- masından sonra tüm sağ partileri bir araya getinp 1. Mılliyetçi Cephe'yı kurdu ve bu cepheler, De- mirel başkanlığında 1979 yılına kadar sürdü. Ece- vit'in 1979'daki ara seçi- minde büyük hezımete uğramasından sonra M- SP'nin dışandan deste- ğıyle tek başına azınlık hükümeti kuran Demirel, çözemediği olanca terör ve anarşi gelışmelerinden sonra 12 Eylül darbesini yedi. Yasaklı dönem 12 Eylül darbesıne yine itirazda bulunmadan çe- kip gitti. 1983'te Zincir- bozan günlen geldi. Dün "Bağunsız Türkrye" dı- yenlere karşı çıkan Demi- rel, artık "smırsız ifadeöz- gürlûğü" demeye basla- dı. Konuşması ve seçil- mesi yasaktı çünkü. 1988'de yeniden siyasete döndü. 1991'de SHP ile koalisyon kurarak iktidar koltuğuna oturdu. DYP- SHP ortaklığmda yolsuz- luk iddiaları gündeme geldı. Oysa Demirel, Yol- suzluklarla Mücadele Ba- kanlığı'nı kurup başına holdingci General Orhan Kilercioğlu'nu getırmiştı. Özal'ın 1993'te yaşa- mını yitirmesinin ardın- dan Çankaya'ya talıp ol- du. Onun yüzde 21 'e dü- şen oyla Çankaya'ya çık- masını eleştırırke>ı kendi- si yalnızca yüzde l<Tlık oyuyla aday olmuştu. Ay- nca Özal için 283 oyu az bularak «TBMM'nin ya- nsından bir fazlası ile cumhurbaşkanı seçilir. 226 oydur bu. Y üzde 28'e tekabül eder. Demokratik rejim zaafa uğrar. Eğer 100 kişiden 70 kişi istemi- yorsa 30 kişinin gönlü isti- yor diye. o çeşit makamla- ra oturmak zorbahkür" dıyen Demirel, artık 226 rakamının yeterli olduğu- nu savunuyordu. Demirel, arduıda enf- lasyonun azdığı, devlet maliyesınin penşan oldu- ğu, yolsuzluk ve usulsüz- lüklerin arttığı, iç borcun 200 trilyonun üstüne çık- tığı bır tablo bırakarak 16 Mayıs 1993 te SHP, MHP ve DYP'nin toplam 244 oyu ile cumhurbaşkanı ol- du. Ülkesinde aç insan ol- madığını savunan Demı- rel'in göreve geldiği 1993 yıhnda 3 bin dolar olan kişi başına düşen milli ge- lir, 1999'daancak3bin75 dolara çıkabildi. Demirel. en fazla i- mam-hatip lisesinın ken- disi tarafından açıldığını övünerek söyledi. 28 Şubat 1997; Türkiye için tarihsel bir dönemeç oldu. REFAHYOL hükü- metinın laiklik karşıtı po- litikalanndan rahatsızlık- lannı vurgulayan askerle- ri, MGK toplantılannda sürekli oyaladı. Dönemin TSK komuta kademesinin ısrannın ar- dından 28 Şubat toplantı- smda oybirliğiyle alınan kararlan savunmak duru- munda kaldı. Demirel. "Dün dündür, bugün bu- gündür" sözünün hakkı- nı venrcesine yeni yüzüy- le 28 Şubat süreci sırasın- da kendisini "demokrasi ve laikliğin güvencesi" olarak ilan etti. Kendisini rodeocuya benzetenleri doğruladı. Hep kazananlan destek- ledi. "Önemli olan atın üzerinde kalmak değil, onu doğru yerlere dörtna- lasürebflmektir" eleştiri- sine hedef oldu. Sürekli kazanmaya alışkın olan Demirel, ön- cekigünkaybetti... BİTTİ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle