Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
NİSAN 2000 CUMA CUMHURİYET SAYFA
KULTUR kultur(Scumhuriyet.com.tr 15
Gizli bir Tayland adasındaki kenevir cennetine ilişkin, DiCaprio'lu macera filmi
4
Kartpostal Cennet'e YolculukFilmin başuıda, ucuz bir Bangkok
otelinde kalırken daha sonra intihar
e«Jecek olan uçuk kaçık, kafayı yemiş,
tngiliz oda komşusundan (Robert
Caıiyle), kimselerin yerini bilmedi-
gi, şahane kumsalı, billur deniziyle,
güneşi yeşili mavisi ve efsane haline
gelmiş, Tayland'daki en iyi ot'un ye-
tiştirildiği, gözlerden ırak, adeta cen-
net gibi, gizli bir adanın haritasını
ediniyor, genç Amerikalı gezgin Ric-
hard (Leonardo DiCaprio). Başın-
da heyecan-macera yelleri esen Ric-
hard, bilgisayar-video oyunlanyla bü-
yüyen X Kuşağı'ndan, günümûzden
tam bir 'pop kültür' çocuğu.
Dolayısıyla doğanın ve nimetlen-
nin tadına varamarruşlığının acısını çı-
kanyor, sırtında çantası, cebinde se-
yahat çekleri-yeşilleriyle, nerde sa-
bah orda akşarn tarzı geze geze. Öz-
gür, hızlı, dur durak tanımayan, he-
yecan dolu bir yaşamın peşinde ken-
dini yollara vurarak macera arayan
Richard'ın, aynı otelde tanıdığı genç
Fransız Françoise-Etienne çiftiyle
(Virgme Ledoyen, Guillaume Canet)
birlikte atıldığı serüvenlerini nefis
görüntülerle hikâye ediyor 'The Be-
ach-Kumsal'. Haritayı izleyip 6 yıl-
dır yeni bir toplum ütopyasının peşi-
ne takılmış, sayılan sabit, renkli bir
hipi komününün yaşadığı, girişi-çıkı-
şı denetim altına alınmış, bu cennet-
ten farksız, gizli adaya ulaşan kahra-
manlanmızın, sürekli gerilen birtem-
podaki serûvenleri, alışılmış bir çiz-
gide seyrediyor baştan sona. Malum
Amerikan-Fransız çekişmesine de
esprili bir biçimde yer veren 'Kum-
sal \ gençlik filminden maceraya,
VVİlliam Golding uyarlaması 'Lord of
the Flies-Sinekler Tanrısı'ndan Vı-
etnam savaşı klasiği 'Apocalypse
Now-Mahşer'e kadar beylik reçete-
lere bağlı, hoş ama boş, dinamik bir
Kumsal / The Beach /
Yönetmen: Danny Boyle /
Senaryo: John Hodges,
Alex Gariand'ın
romanından / Kamera:
Darius Khondji / Müzik:
Angelo Badalamenti /
Oyuncular: Leonardo
DiCaprio, Vırginie
Ledoyen, Tilda Svvinton,
Robert Cartyle
Guillaume Canet / ABD
1999(ÖzenFilm)
Yönetmenliğini Danny Boyle'un yaptığı filmde Leonardo DiCaprio ve Robert Cariyle başrolü paylaşıyor.
karrpostal estetiğiyle, canlı bir anla-
tımla çekilir kılınmış. Soğuk bir ama-
zon gibi ortalarda dolanan Sal' ın (Til-
da Swinton) yönetımindeki komün-
de herkesin kafası iyi. Gerilla kılı-
ğındaki ürkütûcü birtakım muhafiz-
larca korunan hintkeneviri tarlası gö-
rüntûleri, her zaman rastlanmayacak
cinsten gerçekten.
DiCaprio'nun başını çektiği oyun-
cular arasında, Robert Cariyle ya da
Derek Jarman'ın gözdesı Tilda Swin-
ton gibi yan rollerde boy gösteren us-
ta tngiliz aktörler dikkati çekiyorsa da,
asıl meraklısmın ilgısız kalamayaca-
ğı isimler, 'Kumsal'ın kamera geri-
sinde yer alıyor. Yönetmen-senarist:
Danny Boyle-John Hodge ikilisi. On-
ları tamamlayan yapımcı Andrew
MacDonald'ın da katılımıyla bir kez
daha yeni bir film (Kumsal) için bir
araya gelerek Amerikan sermayesinin
emrıne koşulmuş aynı ekip. tngiliz
sinemasının, 'Shallow Grave-Meza-
nnı Derin Kaz' ve son on yılın en iyi
tngiliz filmi sayılan 'Trainspotting'le
son dönemdeki umutlan olan Boyle-
Hodge, Cameron Diaz-Ewan
McGregor'lu 'A Life Less Ordi-
nary' felaketinden sonra yeni bir fe-
laket daha imzalamışlar 'Kumsal'la.
Son yıllann başanh kameramanla-
nndan tranlı Darius Khondji'nin gö-
rüntüleri, meraklısmın gözünde gön-
lünde güller açtıran cinsten. Müzik-
lerse ttalyan Angelo Badalamenti'den.
Ama ortaya çıkan film, tam bir bey-
lik klişelerçorbası!
'Titanik'in staryapûğı, yeni Holly-
woodjönlerinden, çocuksu, minik su-
ratlı, yeteneksiz yakışıklı DiCaprio
için tezgâhlanmış bir gişe filmi 'Kum-
sal.' Hele gıcık etme katsayısı yüksek
DiCaprio hazretleri, köpekbahğının
hakkından geldiği sahnelerde iyice
karikatürleşiyor. Çekimler sırasında
kumsala zarar verdikleri gerekçesiy-
le Tayland'daki çevrecilerin protesto
ettiği 'Kumsal', çok satan bir kitap-
tan uyarlanmış, nefis, harika mekân-
larda çekilmiş, şık paketlenmiş an-
cak önemsiz, egzotik bir gençlik se-
rüveni, biter bitmez unutuluveren.
Amerikan pazanna giren tngiliz
yönetmen Boyle'un ya kafası çok ka-
nşmış ya da iyice koyvermiş ipin ucu-
nu hazret bu kez, nasılsa gişe filmi-
dir diyerek. Danny Boyle'un yönet-
miş olduğu için, bir de Virginie Le-
doyen'in yüzü suyu hürmetine, kat-
lanılabilir diyerek kalkıp gittiğimiz
'Kumsal'da tam bir hayal kınklığı
bekliyor meraklısını özetle.
Geniş, ferah, nostaljik açıkhava westerni
Stephen Fears'ın 'Hi-Lo Country'si, aynı kadına aşık olan iki arkadaşın öyküsünü anlatıyor
Ihtiras Tomurcukları / Hi-
Lo Country / Yönetmen:
Stephen Frears /
Senaryo: Walon Green,
Max Evans'ın romanından
/ Kamera: Oliver
Stapteton /
Müzik: Carter Bunvell /
Oyuncular: Woody
Harrelson, Billy Crudup,
Patricia Arquette,
Penelope Cruz, Sam
Elliot /1999 ABD
(özen Film)
Her zamanki gibi bahan müjdele-
yerek yaklaşan festival heyecanı için-
de, biraz geç tarafından seyrettiğim
Stephen Frears'ın "Hi-Lo Co-
untry"si, özetle, aynı kadına âşık
olan iki yakın arkadaşın öyküsünü
anlatan çağdaş bir western denemesi
çıktı. "Ihtiras Tomurcukları" gibi
ağdalı bir Türkçe isim takılan "Hi-Lo
Country", klasik yapıda seyreden,
bilinen klişeleri eli yüzü düzgün bir
şekiide yineleyen ve VVoody Harrel-
son'un başını çektiği oyuncu kadro-
sunun parlak performanslanyla azal-
mayan bir ilgiyle seyredilen bir Step-
hen Frears filmi.
"Benim Gözel Çamaşırhanem"le
(1987) uyandırdığı umutlan, zaman
Savaştan yeni dönmiiş, can dostu iki kovboy VVoody Harrelson ve Billy Crudup otomobil yerine ata biniyorlar.
içinde Amerikan sinemasına dümen
kırarak söndûren, ama yine de her
çektiği filmini merak ettiren tngiliz
yönetmen Frears, tanınmış oyuncular-
la çalıştığı "Hi-Lo Country"de, sa-
vaştan dönen iki küçük çiftçinin, yö-
renin zengin ağasına karşı verdikleri
mücadeleyi fon alan bir aşk ve dost-
luk çeşitlemesi anlatıyor, bir çeşit es-
ki westernin yitip giden değerierine
ağıtyakarak...
1950, Yeni Meksiko. Savaştan ye-
ni dönmüş, can dostu iki kovboy, Big
Boy Matson (Woody Harrelson) ve
kavruk Pete Calder (Billy Crudup),
hâlâ otomobil yerine ata biniyorlar.
Derken baskısına karşı geldikleri işa-
damı Jim Ed Love'ın (Sam Elliot) fet-
tan kansı Mona'ya (Patricia Arquet-
te) ilk görüşte rutuluyor Big Boy. Mo-
na'yı daha önce tanıyıp âşık olan Pete
de, çaresizce bunu sineye çekerek Mek-
sikalı güzel sevgilisi Josepha'nm (Pe-
nelope Cruz) peşinden California'nın
yolunu tutuyor fınalde, Big Boy'un,
Jim Ed Love'ın yanında çalışan karde-
şi Lhtle Boy tarafından vurulmasından
ve masum kadın Mona'nın kıskacından
kurtulmasından sonra.
ABD'de nedense büyük bir gişe ba-
şansızhğına dönüşen "Hi-Lo Co-
untry'', yazar Max Evans'ın daha
önce Sam Peckinpah'ın da ilgilen-
diği, 1961'de yayımlanmış romanın-
dan sınemaya uyarlanmış.
Giderek melodrama yelken açan
fîlmde, beylik bir "arkadaşımın aş-
kısın" muhabbetinin yanı sıra eski
Batı'nm kahraman kovboylan nos-
taljisi de sürüp gidiyor.
Kameraman Oliver Stapleton'ın
bizi mavi gökyüzü altındaki Yeni Mek--
siko topraklanna götüren, geniş, fe-
rah çerçevelemeleri ve Carter Bur-
well müziği, bu yeni bir şey söyleme-
yen, ama belirgin bir ustahğın izleri-
ni taşıyan açık hava westernini bir öl-
çüde çekici kılıyor, oyunculannın da
katkısıyla.
Gizemli, ulaşılamaz havasıyla ye-
ni bir masum kadın kompozisyonu
çizen Patricia Arquette'den sessiz,
munis, güzel Josepha rolündeki Js-
panyol Penelope Cruz'a, sürekli rol
keserek öne çıkan VVoody Harrison'dan
yeni yetenek Billy Crudup'a kadar
tüm kadro, dostlukları ve aşklan
çatışan iki arkadaşın dokunaklı öy-
küsüne dayanan Stephen Frears im-
zalı bu açık hava westerni ve ihtiras
mücadelesi çeşitlemesini kolayca iz-
lenilir kılıyor. Ne var ki "Hi-Lo
Country" iz bırakan bir film olamıyor
sonuçta.
YENİ BASLAYANLAR... YENİBASLAYANLAR.. YENİBASLAYANLAR.
STİGMATA I
STtGMATA
Bugün gösterime
giren ve Patricia
Arquette, Gabriel
Byrne, Rade
Serbedgia ve
Jonathan Pryce'ın
başrollerini üstlendiği
'Stigmata
1
, seyirciye
yine görkemli dijital
özel efektlerle
heyecanlı dakikalar
geçirtecek bir
Hollywood fantezisi.
Ansızm beklenmedik
değişimler geçirip
kutsal belirtiler
gösteren genç bir
kadın, görünmeyen bir
saldırganın vahşi saldınlannın boy
hedefi haline gelince Vatikanlı bir
din adamı harekete geçer ve olayı
araştırması için bir rahip gönderir.
Kadının ıstırabını gözlemleme
firsatını bulan rahip, onun
iddialanyla uğraşmak yerine
öncelikle hayatını kurtarmaya
»ğırhk verecektir...
Arquett'in oynadığı 'Stigmata', fantastik bir gerilim
Geçmişin 'Rosemary's Baby',
'The Exorcist-Şeytan', vb.
klasiklerin çizgisıni sürdüren, yeni
bir fantastik gerilim 'Stigmata'.
ANYWHERE BUT HEREI
BURADAN ÇOK UZAKTA
Bugün afişlere çıkan, haftanın öteki
yeni filmi, 'The Joy Luck Club\
'Smoke' gibi filmleriyle tanınan
Hong Kong asıllı yönetmen
Wayne Wang'in son eseri olan
'Anywhere But Here-Buradan
Çok Uzakta'. Kadınlararası
ilişkileri anlatmayı seven Wayne
Wang'ın kahramanlan bu kez bir
anneyle kızı. Bu anneyle kızını,
Susan Sarandon'la Natalie
Portman'ın oynadığı 'Buradan
Çok Uzakta', 14 yaşındaki Ann
ve annesi Adele'in, yeni bir hayat
kurabilmek amacıyla ve
hayallerini gerçekleştirmek için
çabalamalan anlatıyor. Anne
kızın ilk durağı, Los
Angeles'daki Beverly Hills
otelidir... Luc Besson'un 'Leon'
filmindeki rolüyle anımsanan
küçük Nathalie Portman'ın
büyüyüp artık genç bir kadın
olarak rol aldığı bu yeni Wayne
Wang filminde yıllann deneyimli
oyuncusu Susan Sarandon da var.
Mona Simpson'un romanından
uyarlanan 'Buradan Çok Uzakta'
bir anne ve kızınm duygusal
ilişkisini karşımıza getiren bir yapıt
ve yönetmen Wayne Wang'ın
şimdiden önemli fılmlerinden biri
olacağa benzer...
Milcho Manchevski
'Toz'la dönüyorKültür Servisi - Beş yıl önce,
filmi 'Yağmurdan Önce'yle (Be-
fore the Rain), Venedik Film Festi-
vali'nde Altın Aslan'ı kazanan yö-
netmen Milcho Manchevski yeni
filmi "Dusfı (Toz) çekmek için tek-
rar kamera arkasına geçti.
Film üç ayn zaman diliminde ve
yerde geçiyor. 20. yüzyılın sonun-
da Orta Amerika, Os-
manlı tmparatorlu-
ğu'nun son yıllarının
yaşandığı 1913'lüyıllar
ve günümüzün New
York'u filme konu olu-
yor. Seyircinin Âşık
Shakespeare'den tanı-
dığı Joseph Fiennes,
David VVenham, Adrian Lester
ve Anne Brochet oyuncular ara-
sında. Manchevski tarafından ya-
zılan öykü aynı kıza âşık olan iki er-
kek kardeşi anlatıyor.
Bu çekişmeleri onlan I. Dünya
Savaşı'ndan hemen önce etnik ay-
nmcılığın yaşandığı Balkanlar'a sü-
rüklüyor. Bu öykü sürerken Manc-
hevski kamerasını günümüze çevi-
riyor ve bir hazinenin sırnru kaşfet-
mek üzere olan yankesicinin öykü-
süne bağhyor.
Euro Ortak Yapım Fonu, BSkyB,
NRW Filmstiftung, Medusa Film-
cilik, Highlight tleti-
şimcilik, Makendon-
ya Kültür Bakanlığı,
Shadow Dooel and
Southfork Filmcilik
tarafından finanse
edilen filmin çekim-
leri geçen salı günü
New York'ta başladı
ve iki hafta sürecek. Makendon-
ya'da devam edilecek olan çekim-
lere temmuz ayında Almanya'nın
Köln kentinde yapılacak olan stüd-
yo sahneleri eklenecek. Filmin mon-
tajlan ise Londra'da yapılacak.
• Manchevski'nin
yazıp yönettiği
'Dust' filminde,
ayru kıza âşık olan
iki erkek kardeşin
öyküsü anlatıhyor.
10. Akbank Caz Festivali
Hanrahan 'ın
CRR konseri
ZEYNEP UN
Kip Hanrahan, her şeyden önce çok yönlü bir
sanatçı. tlgi alanına küçük yaşlardan bu yana
farklı sanat dallan girıyor. Ergenlık yıllannda
kanına giren sinema (Nam June Paik, Jean-Luc
Godard gibi yönetmenlerle seksen öncesı
çalışma olanağı bulmuştu), başta şıir olmak üzere
edebiyatın hertürü (Paul Haines'in izinde daha
on yedi yaşında Hindistan'a düşmüştü yol; zenci
şair Ishmael Reed'in metinlerini Conjure
tasansında müziklemiş. büyük tutkusu Binbir
Gece Masallan'ndan tasarladığı ilk CD geçen yıl
yayımlanmıştı), Hindistan'da yükseköğrenim
gördüğü tslam mimarisi ve müzik doğallıkla
(Haiti'de vurmalı eğitimi almıştı Tı Ro Ro'nun
yanında). Kip'in seksenli yıllann ortalarında
fişek gibi ortaya çıkmasına önayak olan çalışma
ortamı, aslmda Haiti sonrası döndüğü New
York'ta Carla Bley/Michael Mantler ikilisınin
yönettiği ve Ra'nın Saturn'ünü saymazsak
dünyadaki benzerlerine öncü işlevi gören Jazz
Composers Association'ında üstlendiği tanıtım
bölümü yöneticiliğiydi. Bu ikilinin ızleri aslmda
bütünüyle yön verdi Kip'in müzik yaşamına:
Mantler'ın tutku duyduğu içedönük, karamsar
lngiliz rock'u (Jack Bnıce'un varlığı boşuna
değil) ve Bley'in daha yaşam dolu, coşkun,
dışavurumcu
yaklaşımı
(Carla'dan farklı
olarak bu yön,
Latin
vurmalılanyla
David Murray
ve benzen usta
kamı^ üflemeli
çalgıcılann
desteğiyle, Don
Pullen'in \a da
Allen
Toussaint'ın
harika
piyanosunda
hissettinyor
kendinı) son on
beş yılın özetı
bence. Bu ana egilimlere yazmsal metinlerden
gelen katkıyı ekleyelim, işte karşımızda Kip
Hanrahan. Bitmedi, yapımcılığı da önemli çünkü.
Bill Lasvvell örneği hiç beklenmedik unsurlan,
hiç beklenmedik biçimde yan yana getirmek,
ABD biçemi yadırgatıcı bütünler oluşturmak
yapımcılığının ayırt edici özelliği. Arjantin
tangolanna yeni ve çok kışisel bir yorum katan
Piazzola ile üç albüm boyunca birlikteliği,
blues'cu Taj Mahal, Murray ve Ncw Orleanslı
piyanist Allen Toussaint'in bir araya gelişi
sözgelimi. Hanrahan'ın benzersiz bir yönü de,
topluluklannı hiç sahneye çıkmadan, İculisten
işaretlerle yönetmesi, çalgı çalmaması.
10. Akbank Caz Festivali'nde Istanbul'a getirdiği
topluluk Afrika ve Küba ağırlıklı Latın ritimlerini
artık tanıdığımız müziğiyle birleştırecek:
Davulda Robby Ameen, basta Andy Gonzales
(ürkütûcü diye tanımlıyor Kip, Latin kökenli
müzikçiyi), kongada Milton Cardona, kemanda
Alfredo Triffbıze tanış gelen adlar, vokallerde
Xiomara Laugart, Haila Mompie, Puntilla
Orlando Rios, davulda El Negro Horacio
Hermanadez, kongada Richie Flores, lımbal ve
kongalarda Changuito topluluğu tamamlıyor.
Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda bugün
18.30'da, 8 Nisa'n Cumartesi 21 30'da Latin
rüzgârlan estirip Sezen Cumhur Önal'ın
kulaklannı çınlatacaklar.
Asım Bezirci 'nin
'Bütün Eserleri'
Kültür Servisi -
Edebiyat tarihçisi,
eleştirmen, denemeci ve
çevirmen Asım
Bezirci'nin Evrensel
Basım Yayin tarafından
yayımlanan 'Bütün
Eserleri', 'Türk-Yunan
Dostluk ve Banş
Şiirleri' adlı yapıt ile
yirmi beşinci kitaba
ulaştı. Edebiyat Asım Bezirci
dünyasının ve okuyuculannm yararlanabileceği
bir ansiklopedi içeriği taşıyan icitaplar, Bezirci ile
ortaklaşa başlatılan bir girişim sonucu ortaya
çıkmıştı. Asım Bezirci'nin Sıvas'ta yakılarak
katledilişinin ardından eşi ile sürdürülen
çalışmalar sonucunda yayımlanan yirmi beş
kitaplık yapıt, özellikle edebiyat dünyası için bir
kaynak oluşturuyor. Bezirci'nin yapıtlan, onun
geliştirdiği eleştiri anlayışı, uyguladığı ınceleme
yöntemi ve yaptığı çevirilerin somut bir ifadesi
olarak araştırmacılar, eleştirmenler ve
çevirmenler için yol gösterici nitelik taşıyor. 1950
yılında 'Gerçek' dergisinde yazarlığa başlayan
Bezirci, başta Nâzım Hikmet olmak üzere
tanınmış birçok yazann eserlerini yayınladı.
BUGUN
• 12. ULUSLARARASI tSTANBUL KISA
FİLM GÜNLERİ'nde Fransız Kültür Merkezi
ve ltalyan Kültür Merkezi'nde 11.00, 14.30.
17.00 ve 19.30 saatlerinde kısa filmlerin
gösterimleri yer alıyor. (252 57 00)
• CRR de 10. Akbank Caz Festivali
çerçevesinde saat 18.30'da Kip Harahan 'Deep
Rumba' konseri ile saat 21.30'da Burhan
Öçal&Seamus Blake Quartet konsen
izlenebilir. (232 98 30)
• BABYLON da tlhan Erşahin Quintet ile
Joshua Roseman'm birlikte verecekleri konser
izlenebilir. (292 73 68)