16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 5 ŞUBAT 2000 CUMA • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI T U R K I Y E Isteanbul Eaiime Kocaelı Çsrakkale Izrnr Marisa Ay*drı Denzli PB PB PB PB A A A A 6 6 6 7 9 8 9 6 6 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara 6 Adana A 14 PB Zonguldak A 8 Eskişehir Konya Sıvas 5 Antalya A -2 A 14 Kars Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van A A A A A K K 14 6 10 5 7 0 4_I^ i K -2 ZI Yurdun doğu kesmfen çok bulutlu. Doğu ve Karadenız ıle Doğu Anadolu'nun doğusu karia kanşık yağmur ve kar yağışlı, dtğer yerter parçalı ve az bulutlu geçecek. Hava sıcaklı- ğında onemlı tnr değı- şjkltk olmayacak. Rüz- gâr kuzey ve doğu yön- lerden hafif ara ara or- ta kuvvetle esecek. DIS MERKEZLER OsJo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn K K K PB PB PB Y Y -2 -3 3 10 9 11 10 6 Münih Bofltn Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Y Y PB Y Y PB PB PB 4 5 16 6 6 1 14 10 6 Zürih Y 7 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Biskek Tfflis Kahire PB Y PB PB Y PB Y PB -6 14 -1 12 10 3 9 16 PB 16 f*% Parçalı buKrtlü Sisiı Bulutlu k Çokbulutlu Yağmurlu Kariı Gök gûOMilO GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafi 1. Sayfada melere yol açtı. Her iki konuda tartışılması gereken önemli öğe, si- yaset adamlanmızın olaylarda sefgiledikleri "içten- lik". Siyasetçilerimizde "içtenlik"; belirli birzamanla, 48 veya 96 saatle kısıtlı. örnek; Başbakan Ecevit! Ecevit'in iki yıldır izlediğimız saplantısı Demirel'i beş yıl daha Çankaya'da görmek. Tersi savlarda bulunanlara adeta kükrüyor, tersli- yor, eleştiriyor. Bu tutumundan son kez ANAP lide- ri Mesut Yılmaz nasibini aldı. ANAP'ta Demirel'e direnme su üzerine çıktıktan bir süre sonra Başbakan'ın manşetlere "Ecevit'ten Yılmaz'a liderlik dersi" diye geçen cümlesi şöyle: "Eğer bir genel başkan (Mesut Yılmaz) Cumhur- başkanlığı gibi yaşamsal konuda partisinde uyum sağlayamazsa liderliğin gereğini yerine getiremiyor demektir". lyi ama; 48 veya 96 saat önceki Ecevit; ANAP ve Mesut Yılmaz hakkında böyle konuşmuyordu. Soaılduğunda Ecevit; ANAPta "sıkıntıyı" kabul etti. Ancak, olgun vedolgun birsiyaset adamınaya- raşır biçimde, "Ben başka partinin içişlerine kanş- mam" dedi. ANAP'taki "muhalefet" Demirel'e karşı çıkışlannı medyada büyüterek sergilemeye başladı. 48 veya 96 saat önce soaılduğunda Ecevit; "Me- sut Yılmaz'a gûvenirim. Birsöz verdi mi tutar" diye karşılık verdi. Yılmaz ise sürekli olarak oylamada ANAP'tan fi- reyi en azda tutmaya çalıştığını, oylamanın kritik noktada olduğunu söylüyordu. 48 veya 96 saat önce soaılduğunda Ecevit; "ANAP'ın içişlerine kanşmak haddim de, hakkım da değil" dedi. Nasıl içtenlik ama... Amma velakin; sözünün eri olmakla övülen ve övünen Ecevit, son demeciyle ANAP'ın içişlerine bal gibi kanştı. Üstelik parti liderini görevini yerine getirememekle suçlayarak... Kendi söylemleriyle durumunu saptarsak Başba- kan Ecevit; ANAP'ın içişlerine kanşırken "haddini ve hakkım aştı". Gelelim ikinci ömeğe: Avrupa Pariamentosu, hat- ta ABD ve kımi ülkeler bastınyor. HADEP'li üç baş- kanın serbest bırakılmasını istiyor. Cumhurbaşkanı Demirel, AGİT toplantısı sırasın- da yaptığı konuşmada, "Avrupa Bihiği ülkeleri ara- sında içişleri diye bir meselenin kalmadığım" söy- ledi. Aynca AB'ye üye olmak istiyorsak AB kuralla- nnı kabul edip uygulamamızın zorunlu olduğunu 4/urguladı. - •Avrupa şimdi; "Bizim insan haülan anlayışımıza: göre seçilmiş kişi tutuklanamaz. Aynca olay insan haklanna da aykın. Üç belediye başkanını serbest bırakın" diyor. Geçmişte söylediklerini bugün anımsamayan De- mirel, "Olay kendi meselemiz, hallederiz. Avrupa kanşamaz" demeye gelen karşı demeçler veriyor. Siyasette içtenliğin ölçüsünü açıklayan tablolar izlenirken bir araya gelen koalisyon liderlerinden ikisi, "arkadaşlanm parmak makinesi değil" diyen Mesut Yılmaz'ı 48 veya 96 saat önce söylediklerin- den saptırmaya çalışıyor. Beklentilerin aksine kısa süren liderter toplantı- sında Mesut Yılmaz; iki lideri, Ecevit ile Bahçeli'yi ANAP'la ilgili olumsuz görüşlerinden saptırmayı ba- şarmış olacak ki, Başbakan kısa açıklamasında "cumhurbaşkanı seçimi konusunda ortaklararasın- da hiçbirsorun olmadığını" söyledi. 48 saat önceki sert Ecevit gitmiş, yerine Yılmaz'a güven tazelemiş, yumuşak sesli, ortaklann işlerine karışmayan, "haddini ve hakkım" bilen Ecevit gel- mişti. Kıdemli, deneyimli ve yetkin siyaset adamlanmız- da bile... Dün öyleyse, bugün böyleydi! Şeriatçılardan atv ekibine salchn tstanbul Haber Servisi - Gaziosmanpaşa'da spor kompleksi alanı olarak ayn- lan kamu arazisi üzerine yaptınlan kûlliye inşaatı ile ilgili çeşitli tarihlerde Cum- huriyet'te çıkan haberin ar- dından söz konusu yere ha- ber yapmak amacıyla gıden atv ekibi, şeriatçılann saldı- nsınauğradı. atv muhabiri Ünal Oy- mak ve kameraman Başar Gûnal dün Gaziosmanpa- şa'da spor kompleksi alanı olarak aynlan ancak külliye yapılan kamu arazisini gö- rüntülemek istedi. Ancak te- levizyon çalışanlan, şeriat- çıların saldınsına uğradı. Televizyon ekibi son an- da araçlanna binerek saldı- ndan kurtulurken otomobil- lerinde maddi hasar meyda- na geldi. Olaydan sonra po- lis, Bağcılar Müftülügü ile aym binayı paylaşan Fetih Kuran Kursu yöneticisi Ömer Gören ile kurs öğret- menleri Osman Yılmaz ve Zülküf Ağaoğtu'nu gözaltı- naaldı. Cumhuriyet yazmışh FP'li Gaziosmanpaşa Be- lediyesı tarafından 49 yıllı- ğına aylık 100 bin liraya Fe- tih Ilim ve Aıaştırma Vak- fi'na spor kompleksi yapıl- mak koşuluyla kiralanan arazi üzerine yapılan külli- ye ınşaatını, Cumhuriyet ga- zetesi çeşitli tarihlerde gün- deme getirmişti. Özel sektöre enflasyon baskısı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Devlet Bakam Re- cep Önal'ın ardından Mer- kez Bankası Başkanı Gazi Erçel ve Hazıne Müsteşan Sdçuk Demiralp, özel sektö- re ve kamu zamlannın don- durulmasım isteyen Ankara Ticaret Odası (ATO) Başka- nı Sinan Aygün'e sert çıkb. Erçel, "tthalat geftr, sanayi sektörü arbşlannı terbiye eder.herkesinde canıyanar" derken Demiralp de, "Özel sektör zam yapma alışkaub- ğını sürdürmektedir. Arük özel sektör önömüzü göre- miyoruz diyemez. Kamu zamlan dondurulsun, özel sektöristediği zammıyapsm; mümkün değildir. Bir tara- fin üzerine yöklenerek yap»- lan iş kafaa oiamaz" diye çı- kıştı. Merkez Bankası Başkanı Erçel de, hükümetin progra- mın arkasında olmadığı gö- rüşüne kaülmadığını, prog- ramın 3 yıl ödünsüz uygula- nacağına inandığıru söyledi. ozsfurlük odülu• Baştarafi 1. Sayfada si uyannca, "Türkiye Cumhuriye- ti devktinin anayasal düzenini de- ğiştirip şeriat devieti kunnak anıa- ayla örgût oJuşturmak" suçundan idam istemiyle yargılanan Hizbul- lah itırafçısı Abdulaziz Tunç, Di- yarbakır 4 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde dün görülen otu- rumda hazır bulundu. Tunç'la bir- likte yargılanan Gazi Kavan ise mazeret bildirmeden duruşmaya katılmadı. Otunımda ılk olarak Abdulaziz Tunç içın İçişleri Bakanlığı'ndan gönderilen pişmanlık ve itırafçılıktan yararlandırüıp yararlandınlamaya- cağı konusundakı yazı okundu. Ba- kanlık yazısında, Tunç'un örgütün çökertilmesinde önemli bilgiler ve- rerek güvenlik güçlerine yardımcı olduğu vurgulanarak Pişmanlık Ya- sası'ndan yararlanabıleceği kayde- dildi. Yazının okunması üzenne söz alan Tunç, "tçişieri Bakanhğı'ndan geten cevap yazısma drveceğim yok. Pişmanhk başvunım hagtammdaki olumlu >'azıya aynen katürvorum" dedi. Savcı ise İçişleri Bakanlı- ğı'ndan gelen yazı karşısında Tunç'un tahliyesini talep etrı Mah- keme heyeti Tunç'un "işlediği iddia edflen suç\-asfinin değişmeihtimaüvc tntukhı kaldığı süre"yı göz önüne alarak magduriyetine sebep olunma- ması için tahliyesine karar verdi. Mahkeme heyeti, Hızbullah'ın Istan- bul Beykoz'daki operasyonda ele ge- çırilen üst düzey _yöneticilerinden Edq> Gümüş'ün bir sonraki otunım- da tanık olarak dinlenmesıni de ka- rarabagladı. Hizbullah örgütü hakkında detay- lı bilgiler vererek Mardin'deki örgü- tün merkez üssü ile birçok sığınak ve sorgu evinin ortaya çıkanlmasun sağlayan Hizbullah iürafçısı Abdula- ziz Tunç, Diyarbakır Emniyet Mü- dıirlüğü Terörle Mücadele Şube- si'ndeki ek ifadesinde örgüı ile ilgi- li detaylı bügıler vermışü. Örgütün a- jan olduğundan şüphelendiğı kişile- ri nasıl sorguladıklannı anlatan Tunç, Hizbullah'ın üst düzey yöneticilerin- den Edip Gümüş'ün kendisine pusu- la ile bir not gönderdiğıni, notta "MİT oMuğundan ^üpheknüen ba- a kişikrin \akalandığnH ve buntann sorgulanması gerektiğmT yazdığını söylemişti. Tunç şunlan anlatmıştı: "Biz daha sonra MTT denflen \aşt- lerin buhınduğu sığınaga gittik. tçe- ride örgütün MİT şüphelisi olarak adlandırdığı üç kişi vanfa. Biz sığuta- ğa asker eibisesiykgirdik. Amacımız asker elbisesi grvip etimize oyııncak telsiz alarak. MtTçi olarak adlanoV rümtş ve esir ahnnn^ buhınan şahıs- faıra karşı kendimtze asker süsü verip tepktteriniöiçınekti.Buşekikkşahıs- bum samiıniyetlerini \e ajan ohıp ol- madüdaruu anla>acaknk." Tunç ek ifadesinde. geçen yıl dü- zenlenen operasyonla ortaya çıkan- lan Hizbullah'ın Mardin'deki üç kat- h merkez üssü hakkında da bilgiler vermişti. Tunç şunlan söylemişti: "Bu bilgi işlem merkezine Diyarba- kır ve Mardin bölgeterinin bügileri yükkııiyordu. Ev Hizbunahın lideri Hüseyin Velioğlu tarafindan 1990>v hndasatmahndıve 1996>ıhııakadar Veiioğlu'ntuı ikamet yeri olarak kul- bnıkfa. Bügisayaıiara yüklenen not- lar daha sonra >-akılarak imha edili- yordu. Bu evdeki ihtiyaçlanınızŞakır kod adh Ekrem tarafindan karşrianı- yordu. Bubügisayartara \ükkme ya- parken 13 sene hiç dışan çıkantana- dık.Evel995yıtandaağıııakyapıldL Olası bir pofe baskmı için haartakky- dık. Stğınaktaki iki adet Kaiaşmkm ve iki adet de tabancayı bilgi işiem merkczinin muhafazası için sürekli naztrveçahşırdunımdabulunduru- yordnk. Şayet o sırada bir polis bas- kını ofanuş olsaydı, örgüt tarafindan çabşma>^ girilrnesi talimatı verihniş- tL O sırada bflgi işiem merkezinin so- nımlusu Edip Gumöş'tü." Abdulaziz Tunç, Diyarbakır DGMde görülen yargılanması sıra- sında ise heyete verctiği dilekçeler ve ıfadelerinde, Hızbullah'ın muhtann- dan milletvekiline kadar ıi7^nan bir yelpaze içinde mensubunun bulun- duğunu söylemişti. Tunç ıfadelenn- de bu baglantılan şöyle açıklamıştı: "LHkemizin rejiminin temel hedef ve ebedi eregi, çağdaş uygarhğm yûzyıl- lar ötesine Oerlemektir. Bu ktrtsal ve muttakdoğru ereğin önüne çekilroek tstenen her türlü sryasal sistem ve re- jim >anhşür. Bu bağfaunda bugünbir- çokfllkedeolduğu gibi ülkemizde de sahndenen ve olusturulmaya lan siyasal dın' obvı büyük bir teb- Kkearzetmektedir.Ulkemiz20y*Jan bu >-ana savaştığı bir örgütü henüz bertaraf edememişken kendisine din olgusuiMi hedef ve amaç edinmtş bü- yük bir tehlike> le karşı karşıyadır. Hizbullah içinde olduğum sırada 1992 ve 1993 ytflarmdan bu yana in- tihar sakunsı düzememek için bin- lerce erkek ve kız örgüte hazır otduk- lannı biknrmiş buhmmaktadır. Yine binlerce insan >~azıh olarak rüm mal varhkbu-mıörgüte hibe etmiş bulun- maktadır. Örgüt için ne maddiyat ne de fedai insan konusunda bjçbir so- run yoktur. Örgüt emrederse bu fe- daiier hiç khnsenin tahmin edemedi- ği yerlerde intihar sakunsı düzenler- ler. Onun için devietin bu işeehemmi- yet vermesi lazundn-." Abııaııya başkentinde Islam dersi şoku BERLİN (Cumhuriyet Bürosu) - Berlin'de kamu- ya ait ılk ve orta dereceli okullarda "tslam dersi" verme yetkisi, Federal İda- re Mahkemesi'nin karany- la Islam Federasyonu'na verildi. Bu hakkı bir alt mahke- meden alan tslam Federas- yonu'na karşı Eyalet Okul lşleri Senatörlüğu dava aç- rnışo.' Federal Idare Mah- kemesı, itirazı sonuçlandı- rarak, bir alt mahkemenin Mıllı Görüş yanlısı olduğu belirtilen tslam Federasyo- nu'na verdiği yetkiyi onay- ladı. Berlin-Brandenburg Türk toplumu yöneticile- rinden Safter Çmar, bu ka- rann kendılennı üzdüğünü vurgularken, tslam Fede- rasyonu Başkanı tnuun Nafl DufaL, karardan mem- nun olduklannı dile getirdi. Berlin'de yayımlanan ^lagesateng" adh gazete, bir süre önce, ydlardır aşı- n uçtaki örgütler içinde yer alan Milli Görüş ile bu listeye son haftalarda giren Islam Federasyonu'nun çok yakın ekonomik ve idari işbirliği içinde oldu- ğunu belgelerle açıklamış- tı. 20yılhk i yılan hikâyesi' Berlin Okul lşleri Sena- törlüğu, 2 yıl önce Berlin Yüksek tdare Mahkeme- si'nde Islam Federasyo- nu'nun din dersleri verme- ye uygun bir kuruluş oldu- ğu yolundaki karanna Fe- deral tdare Mahkemesı nezdinde itıraz etmişti. Ön- ceki gün sonuçlanan dava- da, Anayasayı Koruma Ör- gütü'nün izlediği kuruluş- lar arasında yer alan tslam Federasyonu'nun bir "dini cemaat" niteliği taşıdığı da onaylanmış oldu. tslam Federasyonu 1980 yılında 25 derneğin bir ara- ya gehnesiyle kurulmuş ve kuruhışundan hemen sonra da kamu okullannda din dersi vermek üzere başvu- nıda bulunmuştu. Berlin 6. ULUSLARARASI MERMER, DOĞALTAŞ VE TEKNOLOJİLERİ FUARI 3O Mart - 02 Nisan 2OOO Okul lşleri Senatörlüğu, ta- lebi, tslam Federasyo- nu'nun bir dini cemaatın açık örgütsel yapısına sa- hip obnamasmı gerekçe göstererek reddetmiş, bu turum, Berlin tdari Mahke- mesi tarafindan da kabul edılmiştı. Federasyonun 1997 yüı aralık ayındakı itirazı üze- rine de Berlin tdare Yük- sek Mahkemesı bu karan iptal ederek söz konusu ku- nımun kamuya ait okullar- da din dersi verebileceğini hükme bağlamıştı. Bu karara karşı temyiz yoluna giden Berlin Okul lşleri Senatörlüğu, konuyu Federal tdare Mahkeme- si'nin önüne getirmişti. Son karan yonımlayan çe- şitli çevreler, bu sayede, di- ğer tslamı dernek ve kuru- luşlann da okullara giriş yapabıleceğıne dikkat çe- keîken, Federal tdare Mah- kemesi 6. Daire Başkanı Norbert Nieheus, tslam Fe- derasyonu'nun aşın uçlara mensup olduğu gerekçe- siyle izlenmesinin ve kök- tendinci eğilimler içerme- sinin bu davaya konu olma- dığını hatırlattı. Nieheus, "Bu tür iddi- alann, daha önce Berlin tdare Yüksek Mahkeme- si'nde açıkhğa kavuştunıl- ması gerekirdi" diye ko- nuştu. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada rak bütünlüğü konusunda ne kadar hassas oldu- ğunu bildikleri halde, hazıriadıklan "yerel yönetim- lerin güçlendirilmesi" programını blok olarak sa- dece Güneydoğu belediyelerinde başlatıyortart Bu haberi bir ilköğretim okulu 6. sınıf öğrencisi- ne verseniz, hemen şu yorumu yapar: Avrupalılar o bölge ile ilgili farklı bir şey yapmak istiyori AB'nin izlediği politikayı bir başka açıdan da şöy- le tanımlayabiliriz: Anadolu insanının benzer özelliklerini değil, fark- lılıklannı öne çıkarmaya çalışıyorlar! Türkiye, bu konuda uyanık davranmalı, ama ür- kek olmamalı. Türkiye, AB adaylığını uygariık pen- ceresinin ışığına ortak olmak biçiminde anlıyor. Ora- dan toz duman gelmeye başlarsa, önlem alması olağandır. PKK, 7. olağan kongresini Iran-lrak sınınndaki, Iran topraklan içinde kalan Kandil Dağı'nda yaptı. Alınan karariann temelini şu oluşturuyor. Siyasi çalışma başlatalım. Öcalan, ifadelennde HADEP'le bağlantlannı yad- sımargış; tam tersine, ilişkiler konusunda bilgi ver- mişti. PKK, silahlı gücünü Kuzey Irak'a taştdı. Ge- len haberler, ağır silahlar da edinmeye başladığı yö- nünde. Buna paralel olarak da HADEP, faaliyetJeri- ni arttırdı. Gündeme getirdikleri istem, hepimizin or- tak öztemi: Banş ve tam demokrasi... Kuzey Irak'ta elemanlannı silahla donatıp Diyar- bakır'da tam demokrasi istemek! Buradan HADEP'e geçersek... Dün Diyarbakır ve Ankara'da iki önemli gelişme oldu. 02.30ta Diyar- bakır Belediye Başkanı Feridun Çelik, Bingöl Be- lediye Başkanı Feyzullah Karaaslan, Siirt Beledi- ye Başkanı Mehmet Selim Özalp tutuklandı. Dün sabahda Ankara 2. No'lu DGM, HADEP Genel Baş- kanı Ahmet Turan Demir ile eski Genel Başkan Murat Bozlak'ın da aralannda bulunduğu 18 kişiyi '3 yıl 9'ar ay hapis cezasına çarptırdı. Tutuklama ve cezaya çarptırmalardaki ortak suç, terör örgütüyle ilişki... HADEP gerçekten iç banş istiyorsa şu sorunun yanıtını çok net vermeli: Sırtını Anadolu'ya mı dayayacak, Anadolu'ya kar- şı Avrupa'ya mı? Görünen o ki HADEP ikinci yoldan daha kolay so- nuç elde edebileceğini düşünüyor. AB, HADEP'e şunu söylüyor - Bulunduğun zemin varsın kayganlaşsın, merak etme. Ben, hep senin elinden tutacağım. HADEP'liler şunu bilmeliler ki böyle bir zeminde yürünmez. AB elinizden tutar, sağlam durduğunu- zu sanırsıntz. Bir gün bir ihale işi patlar, kısa bir sü- w için de olsa, elini çekiverirt Bunun yerine zemini sağlamlaştınrsan, yaşadtğın toprakla bütünleşirsen, itseler de düşmezsin! Öcalan'ın durumu Siyasilerin, "PKK ne yaparsa ne yapılır" gibi bir beyin cimnastiği yaptığını, buna göre politika üret- tiğini gözlemlemiyoruz. 36 HADEP'li belediye baş- kanı buluşup Ankara'ya geliyor. Ne zaman? Apo'nun idamının ertelenmesinin kesinleşmesin- den sonra. Kimden randevu istiyoriar? Demirel ve Ecevit'ten... Cumhurbaşkanı, "Gelin, şöyle buyrun" diyor. Başbakan, "Ne oluyor, biraz durvn" diyor. Askerierin de gelişmeleri kaygıyla izlediği dikka- ti çekiyor. Temel endişenin şu olduğunu gözlüyoruz: PKK siyasallaşırsa, bugünkü siyasi yapı, bunun- la mücadele edecek yöntemleri geliştiremez. Gözlerden kaçmayan, ancak üzerinde fazla du- rulmayan bir konu var. Belediye başkanlannı jandar- ma gözaltına aldı. Bu yöndeki haberler, altı gündür yalanlanmadı. Jandarma, kırsal alandan sorumlu, kent içleri pdisin sorumluluğunda. Geteneksel olma- yan bu uygulama, askerierin, terör örgütünün HA- DEP aracılığıyla siyasallaşmasından duyduğu kay- gının göstergelerinden biri olarak değertendirilebilir. AB ile ilişkiler gerilirse, Güneydoğu'daki bahar ha- vası yerini sert rüzgârlara bırakırsa, Türkiye bir konuyu yeniden tartışmaya başlayacak gibi görünüyor Öcalan'ın idamı! AIDS iluııaliııe koıııik ceza • Baştarafi 1. Sayfada Işıkgöz tarafindan, saat 20.00'de Şanlıurfa Çocuk Hastanesi'ne getirildi. Hastane yetkilileri, za- man zaman hastanelerin- de tedavi edilen Işıkgöz'ün şok halinde getirildiğini ve yapılan müdahaleye karşın kurtanlamadığını belirte- rek şunlan söylediler: "Rukrye'nin AIDS yû- zünden vücut direnci dü- şüktü. Akciğerve bagırsak enfeksiyonu sonucu öldü. AIDS'li hastalarda vücut direncinin düşük olması nedeniyle buna bağh ola- rak akciğer yetmeztigi, ba- ğırsak enfeksiyona, zatûr- ree gibi hastahklar ortaya çıkryor." Şanlıurfa Çocuk Hasta- nesi'nde ölen Rukiye Işık- göz, dün sabah Siverek'in Abdalağa Mahallesi'nde- ki evlerinden alınarak Kış- lan köyüne götürüldü. Rukiye'nin, köyde çok az sayıda yurttaşın katıb- mıyla toprağa verihnesin- den sonra açıklama yapan baba Sedat Işıkgöz, hasta- lığın ortaya çıkmasından sonra kendilerine sahip çı- kılmadığmdan yakmdı. Baba Işıkgöz, "Nereye başvurduksa, kapılar yü- zümüze kapatıldL Kızırnın cenazesi için ambulans is- tedim, vermediler. Taksrv- le Siverek'e getirdim. Kız»- mı kaybetmenin üzünrüsü- nü yaşryorum. Eşim de hastahkla mücadele edt- yor" dedi. , ORGANİZASYON, SPONSOR İZFA» • İZMİR FUARI fm : fttl) 4M N S5 . «15 43 « - «5 M «• HAssociazione Itaüana İMARMOMACCHINE AVRUPA SAT1ŞN0KTAS1 MARMOMACCHINE , SERV1ZI Cumhuriyet Mahallesi'nden Duyuru Çanta Köy'de kurulacak Cumhuriyet Mahalle- si'ndeki arsa sahiplerinin oluşturduğu ve başkan- lığını Sayın Uhan SELÇUK'un yaptığı KOOP C'nin (Çevre, Kültür ve Işletme Kooperatifi) 1. Olağan Genel Kurul Toplantısı 27 Şubat 2000 tarihinde (Pazar günü saat 14.00te) Istanbul Cağaloğlu Basın Sarayı Burhan Felek Konferans Salonu'nda yapılacaktır. Bu toplantıya henüz KCKDP C üyesi olmayan sayın arsa sahipleri de konuk olarak davetlidir. KOOP C Yönetim Kurulu Işıkgöz ailesinin avuka- tı Şeyhmus tnal da daha önce sonımlular hakkında "görevi körüye kullanma ve ihmal" suçlanndan da- va açtıklarmı ammsatarak şu açıklamayı yaptı: "Kücûk Rukiye'nin öl- mesiyle sorumlulann, 'ölüme sebebiyet vermek' suçunu da ekleyerek yeni- snu isteyeceğiz. Aynca da- ha önce mahkemenin ver- diği 'ölüm halinde maddi tazminat karannda da' de- ğişiklik olacak. Yani kızm ölümüyietazminatm mad- di yönünün de tekrar kara- ra baglanacağmı sanıyo- rum. Manevi tazminat da- vasmda miktann betirien- mesinden sonra, Kmlay ai- leyi cezalandırarak tfim yardunlan kesmişd." Japonya Japonya'daki Green Cross ilaç şirketinin üç yö- neticisi, şirketin sattığı kan ürünleTİnin AJDDS'e yol aç- tığı gerekçesiyle hapis ce- zasına çarptınldı. Şirketin ABD'den satm aldığı kan ürünlerinin AlDS'e yol açan HTV vi- rüsü taşıdığı ve kanlan kullanan 1434 hastaya vi- rüs bulaştığı, bunlann 493'ünün ATDS'ten öldü- ğübildirildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle