Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 5 AĞUSTOS 1999 PERŞEMBE
8 HABERLERIN DEVAMI
Zonguldak 27 Antalya A 32 Kars PB 31
Yurdun kuzey kesimleri
parçali bulutlu. Karade-
nız ile iç Anadolu'nun
kuzeydoğusu sağanak
yağışlı, oteki yerier az
bulırtlu veaçık geçecek.
Hava sıcaklığı yurdun ıç
kesimlennde azalacak.
Ötekiyerieftjedeğışme-
yecek. Rüzgar, kuzey ve
bat yönlerden hafif ara
sıra orta kuwette, yağış
anında kuvvett olarak
esecek.
DİS MERKEZLER
Oslo
Helsinki
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Paris
Bonn
B
B
B
Y
B
B
PB
B
30
29
28
27
30
28
29
29
Münih B 28 Zürih
Beriin
Budapeşte
Madrid
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
B
B
Y
B
B
B
Y
B
28
30
32
29
30
27
31
32
B 27 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflis
Kahire
Y
A
A
A
A
A
PB
A
23
41
28
39
34
37
37
34
A 40
0Açk Parçalı bulutlu ! Sıslı k
Çok bulutlu ı Yağmuriu \ Gök gürüttü»
« •
GUNCELcÜISEYT ARCAYÜREK
I Baştarafi 1. Sayfada
işç ler hak arayışında ön planda. Bir ileri bir geri
politikası iflas eden Bayram Meral ile adı büyüğe
çıkmş Türk-lş hükümet koşutunda. Iki gün önce
yadsıdıklan bir günlük genel greve yanlı görünüyor-
lar.
Medyamıza gelince: "Arife terif gereksiz." Hükü-
metin eleştirilecek yanlannı görmezlikten gelmekte
ustalaştı..
Örneğin, genel greve karşı.
Evet ama, soru canlı: Lehindeki bütün öğelere
karşın hükümet; başta Başbakan, hele yandımcısı
Devlet Bahçeli "koalısyonun demir gibi sağlam ve
uyum içinde" olduğunu sık sık nıçin yineliyor?
Oysa izlediğimiz kimi olaylar hükümeti doğrulamı-
yor.
(1)- Başbakan Ecevit güncel açık hava basın top-
lantılanndan sonuncusunu yine Başbakanlık merdi-
venlerinin önüne yerleştirilen mikrofondan yaptı.
Ecevit, tahkimi gerçekleştirmek amacıyla anaya-
sada yapılması zorunlu olan değişikliği TBMM'den
geçirmek için "Muhalefetle görüşmeleryapılacağı-
na, hatta muhalefetten uzlaşmaya olumlu işaretler
geldiğine" değindı.
Ama beri yanda emekli yaşında direndiği gibi,
"Danıştay'ı devre dışı bırakan hükümet tasansından
biradım geriatmayacağını" söyledi.
O saatlerde Fazılet lideri Recai Kutan; 2. Bülent
Ecevit namıyla ün saian Başbakan Yardımcısı Hü-
samettin Özkan'la "uzlaşmaya vardıklarını" açıklı-
yordu.
Hem de Danıştay'ı dışlayan hükümet tasarısının
TBMM Genel Kurulu'na bu haliyle gelmeyeceği ko-
nusunda.
Hükümet Başkanı biradım geri atmayacağını söy-
lerken yardımcısı Özkan muhalefetle böyle bir uz-
laşmaya varabilir mi?
Tahkime DSP içindekı muhalefet dikkate alınırsa;
Ecevit'in FP'ye eli mahkûm.
Hükümet muhalefet partilerinden birinin desteği-
ni alamazsa, tahkim yatar.
Bu sonuç ulusal vicdanı rahatlatır.
Ne ki gözetilmesi gereken "birsakınca" var:
Cumhurbaşkanı Demirel'in Kutan'a Köşk'teki son
görüşmede uyguladığı baskıya karşın Fazilet tahkim
konusundaki karşı görüşlerini saklı tutuyor.
Fakat tahkim tasarısının bugünkü haline karşı çı-
kan Çiller'in yarın ne yapacağını kestirmek güç.
Yanar döner bir doğa, bir anda değişebilir.
Boşlukta yüzmek
(2)- Başbakan'ı, güvendiği ortağı ANAP ve hatta
MHP hiç beklemediği zamanda yalnızlığa itiverdi.
Ecevit, ortaklar arası uzlaşmalann normal yörün-
gede işlediği sanısıyla "affın Meclis tatile girmeden
çıkanlmasını" istedi..
Yine aynı saatte ANAP grubunda Genel Başkan
Yılmaz'la söz alan 16 milletvekili "Bu haliyle affın
toplum vicdanında yaratacağı tepkileri" dile getin-
yordu.
ANAP'ta affın ekim ayına yani Meclis tatilinden
sonraya bırakılması genel istek.
MHP'den de itirazlar yükseliyor. Parti, özellikle ır-
za geçenlerin affına karşı çıkıyoıi
Sonuç şöyle beliriyor: Başbakan affın bir an önce
çıkmasından yana. Iki ortağı ise, affı bir başka ba-
hara bıraktırmanın peşinde.
Demek oluyor ki efendim; kimi konularda hükü-
mette "uyum" mafiş!
Hükümet ortaklarının birinin söylediğine öteki ya
' katılmıyor ya da karşı çıkıyor.
Işçi kesiminden yansıyan gerginlik nedeniyle hü-
kümet; Sosyal Güvenlik Yasa Tasansı'nı genel ku-
rula indiremiyor.
Tahkim sorununu referandumsuz geçirebilecek
mi, belli değil.
Pişmanlık yasasına ve öğrencilere affa evet, öte-
sine hayır.
Iktidar savına göre; hükümet-parlamento tam bir
uyum içinde.
Yuvarlanıp gidiyor!
• *
Ecevit: Ocalan'la
• Baştarafi 1. Sayfada
mıştır. Abdullah Öcalan
bunun bilincine. anlaşüan
Tûrkiye'ye getirilip tutuk-
landıktan ve hüküm giy-
dikten sonra varmıştır" dı-.
yen Ecevit, Türkiye'nin te-
rörün mutlaka sona ermesi-
ni istediğini bildirdi. Terö-
rün sona ermesı içın Türki-
ye'yi düşünen herkesin
katkıda bulunması gerekti-
ğine işaret eden Başbakan.
"Ama devlet Türkiye'de bu
konuyu hiçbir kimseyle,
hiçbir kuruhışla pazarlık
konusu yapmaz" dedi.
Gazetecilerin, "Buçağn
olumlu mu" sorusuna Ece-
vit.
u
N"e kadar sonuç alına-
bilecek, onu bilmiyoruz.
Zaman gösterecek" karşılı-
ğinı verdi.
Belçika'da yayımlanan
Le Soir ve La Libre Belgi-
que gazeteleri dünkü baskı-
lannda Öcalan'ın çağnsı-
na yer verdiler. Öcalan'ın
PKK bünyesinde ne derece
etki ve otoritesi kaldığını
avukatlannın bile bilmedi-
ğini yazan gazeteler, Öca-
lan'ın 'etki ve otoritesinin
sorgulandığmı' yazdılar.
Fransa'da yayımlanan Le
Figaro gazetesi, Öcalan'ın
çağnsinın Yargıtay'meylül
ayında vermesi beklenen
karannı etkileyebileceğini
ıddia etti. Liberation gaze-
tesi ise açıklamayı yorum-
suz verdi.
Kıbrıs'ta zam eylemi
REŞAT AKAR
LEFKOŞA - KKTC'de
koalisyon • hükümetinin
akaryakıt üdünlerine yüzde
20 ila 30 oranında zam yap-
ması ve buna paralel olarak
süt fiyatlannı arttırması. sı-
vil toplum örgütlerinin dü-
zenlediği geniş kapsamh bir
eylemle protesto edıldi.
"Demokrasi Platforrau"
adıyla bir araya gelen me-
mur, işçi ve öğretmen sendi-
kalan, çiftçi ve hayvan ye-
tiştiricileri, sanayici. esnaf
ve zanaatkârlar ile kamu ta-
şımacılan genel "işbırak-
ma" eylemi yaptılar ve baş-
kent LefkoşaÜa araçlarla,
biçerdöver ve traktörlerle
boy gösterdiler. Yüzlerce
otobüs. TIR, taksi ve trak-
törle Lefkoşa sokaklanndan
Başbakanlık binasına doğ-
ru ilerleyen eylemciler, za-
man zaman polisle sert tar-
tışmalara girdiler.
Demokrasi Platformu
sözcüleri burada yaptıklan
konuşmalarda, hükümetin
zam kararlan yüzünden ya-
şamın giderek zorlaştığını.
üretimin durma noktasına
geldiğinı belirterek zamla-
nn geri alınmasını istediler.
Kıbns Türk Amme Me-
murlan Sendikası Başkanı
Ali Seylani yaptığı açıkla-
mada, kamu çalışanlannın
bir günlük işbırakma eyle-
mine katıldığını haber verdi.
Kayıt takviıııi açıldandıtstanbul Haber Senisi - Istan-
bul'da okul «jncesi eğitım kurumla-
nna başvurular 10-20 Ağustos, il-
köğretim okullan ve genel liseler-
de ise kayıtlar 16 Ağustos-10 Ey-
lül tarihleri arasında yapılacak.
tstanbul Milli Eğitim Müdürlü-
ğü, ildeki okullann 1999-2000 öğ-
retim yılı öğrenci kayıt kabul tak-
vimini açıkladı. Milli Eğitim ll
Müdürlüğû Basın ve Halkla tlişki-
ler Bölümü'nden yapılan açıkla-
maya göre, tstanbul'da okul önce-
si eğitim kurumlan, 10-20 Ağustos
günleri arasında başvurulan kabul
edecek. Seçici komisyon, 27 Ağus-
tos'ta kayıtlan yapılacak olan ço-
cuklan tespit edecek. Kesin kayıt-
lar da 6-10 Eylül günleri arasında
gerçekleştirilecek.
tlköğretim okullan ve genel lise-
lerde ise kayıtlar 16 Ağustos-10
Eylül tarihleri arasında yapılacak.
Etüt ve beslenme ilköğretim
okullannda da ön kayıtlar 6 Ağus-
tos'ta sona erecek, 11 Ağustos'ta
ise noter huzurunda kura çekimi
yapılacak. Bu okullarda kesin ka-
yıtlar 16-20 Ağustos günleri ara-
sında gerçekleştirilecek. Konten-
jan dolmadığı takdirde, 23-24-25
Ağustos günlerinde yedek listede-
ki öğrencilerin kayıtlan yapılacak.
Yabancı dil ağırlıklı liselerde de ön
kayıtlar 2-20 Ağustos günleri ara-
sında yapılacak, 23 Ağustos'ta da
asil ve yedek listeler açıklanacak.
Bu okullarda asil listede yer alan
öğrencilerin kesin kayıtlan, 23-31
Ağustos günleri arasında yapıla-
cak. Kontenjan dolmadığı takdirde
ise 31 Ağustos'ta ek listedeki öğ-
rencilerin adı ilan edilerek 1-7 Ey-
lül günleri arasında bu öğrencile-
rin kayıtlan gerçekleştirilecek.
Açık kontenjan kalması halinde de
13-17 Eylül günleri arasında ye-
dek listede bulunan okullarda sıra
atlamadan kontenjan kadar öğren-
cinin kesin kaydı yapılacak.
Endüstri meslek liseleri ile çok
programlı liselerde de ön kayıtlar
16 Ağustos-3 Eylül günleri arasın-
da yapılacak. 4 Eylül'de ise Mes-
lek Alanlanna Yönlendirme Ko-
misyonu'nca ön kayıt yaptıran öğ-
rencilerin sıralama listelerine ge-
çirilmeleri ve yerleştinne listeleri-
nin ilanı gerçekleştirilecek. Bu
okullarda 6-8 Eylül günleri arasın-
da asil listedeki öğrencilerin kesin
kayıtlan yapılacak. Asil liste-
de yer aldığı halde kayıt yaptırma-
RTÜK'e 'Telsitn' uyarısı
Spor Servisi - Futbol Federasyonu'nun 42. yılı-
na giren Türkiye Birinci Futbol Ligi'nin adını *Tel-
sim 1. LJş" olarak değiştirme girişiminin devam
etmesi üzerine Maliye Bakanlığı de\Teye girdi.
Aynca Tele On şirketinin 'yasal otmayan' yolla di-
jital yayın için dekoder sattığı da ortaya çıktı.
Yann başlayacak 1999-2000 sezonu öncesi ba-
zı TV kuruluşlannda, Türkiye Birinci Futbol Ligi
adının, "Teblm 1. Ligf olarak kuUanılması üzeri-
ne Radyo Tetevizyon Üst Kunılu 'na yazıh bir uya-
nda bulunan Maliye Bakanlığı Ankara Muhake-
mat Müdürlüğû, yargı kararlannın uygulanmasını
istedi. Bilindiği gibi Ankara 31. Asliye Hukuk
Mahkemesi, Türkiye Birinci Futbol Ligi adının
önüne herhangi bir sponsor fınnanınn adının ge-
tirilemeyeceği yolunda bir hükıne varmış ve bu
karan Futbol Federasyonu, RTÜK ve diğer ilgili
kuruluşlara bildirmişti.
Futfaolseverier kızgın
Türkiye Birinci Futbol Ligi maçlannm yayın
hakkını alıp, şifreli yayına hazırlanan Tele On ad-
h TV kuruluşunun, daha önceden belirlenen fiyat-
lan indırdigı yolundaki duyurulann 'aataz' çıkına-
sı futbolseverler arasında tepkıyle karşılandı. En
ucuz abonelik ücretinin 320 milyon İira olarak
(Telsim kart üyeleri için) belirlendiği ve sim kart
sahibi obnayanlann yanm milyaTtuîannda ödeme
yapıp Türiciye Birinci Futbol Ligi maçlannı izle-
yebilecekleri açıklandı.
1. lig maçlannın yayın hakkını alan Tele On'un
dijital yayın yapmaya yönelik başvurusunun
RTÜK tarafından reddedilmiş olmasına karşın söz
konusu şirket, dijital dekoder satmaya devam edi-
yor.
RTÜK, dijital yayın sisteminin attyapısınının
henüz Türkiye'de oluşmadığını ABD"de 2006 Av-
rupa ülkelerininin büyük bir bölümünde de 2010
yıîında yayına başlayacağını bildirmiş ohnasına
karşın Tele On, 29 Temmuz 1999 tarihtnde Ulaş-
tırma Bakanlığı Telsiz Genel Müdürlüğü'nden di-
jital şifre çözücü için ithalat izni aldı. Söz konusu
şirket bu izni kullanıp Fransadaki Sagem firma-
sından ithal ettigi dekoderleri de satışa sundu. Te-
le On şirketininin uydu yayını için ayn, çatı ve
kablolu TV yayını için farklı dekoder fiyatı iste-
mesi ise, kaçak dijital yayın ıddialannı gündeme
getirdi.
Yetkililer dijital ve normal yayınla ilgili olarak
yaptıklan açıklamada, "Analog yayın için iki deko-
dere gerek yoktur. Bir yayın kuruluşunun iki ayn
dekoder kullandınnası yani hem analog, hem diji-
tal yayın yapması da RTÜK kurailanna aykmdır.
Oysa Tele On fırmasu saüşa sunduğu dekoderlerin
uydu sistemine uygun ulanınını düşük. diğerini
yüksekfiyatta tutmast, tüketkiyi uyduya yönlendir-
mektedir. Sonuç olarak gerek l'laşörma Bakanu-
ğı'ndan alman Lrin beigesi. gerek fıyat ve satışa su-
nulan dekodertere bakıldığında uydudan dijital ya-
yın yapmayı düşünen Tele On, bir anlamda
RTÜK'ün kararianm çiğnemeyigöze alnnştır" de-
nildi.
yan öğrencilerin yerine de 9-10 Ey-
lül günlerinde yedek listedeki öğ-
rencilerin kesin kayıtlan yapılacak.
Bu okullarda hâlâ kontenjan dol-
madığı takdirde ise kayıt kabul
şartlannı taşıyan öğrencilerden
başvuruda bulunanlar, ön kayıt
yaptınp yaptırmadıklanna bakıl-
maksızm 11-17 Eylül günleri ara-
sında kesin kayıt olabilecekler.
Kız meslek, ticaret ve meslek, i-
mam-hatip ve çok programlı lise-
lerde de 16-31 Ağustos günleri ara-
sında ön kayıtlar yapılacak, 1 Ey-
lül'de de asil ve yedek listeler ilan
edilecek. Bu okullarda 2-6 Eylül
günleri arasında asil listede yer
alan öğrencilerin kayıtlan yapılır-
ken kontenjan dolmadığı takdirde
yedek listedeki öğrenciler 7-8 Ey-
lül günlerinde kayıt olabilecekler.
Müfredat laboratuvar okullann-
da (MLO) ise 16 Ağustos-2 Eylül
günleri arasında ön kayıtlar yapıla-
cak, 3 Eylül'de de noter çeİcilişiy-
le asil ve yedek liste belirlenecek.
Asil listede yeralanlar 6-7-8 Eylül
günlerinde kesin kayıt yaptırabile-
cek, kontenjan dolmadığı takdirde
ise yedek listeden öğrenciler 9-10
Eylül'de kesin kayıt olabilecekler.
1999-2000 öğretim yılı için Açı-
kögretim Lisesi'ne yeni kayıdann
başladığı da bildirildi. Bu okullar-
da öğrenim görmek isteyen aday-
lann, önceki gün başlayan yeni ka-
yıt işlemlerinin 17 Eylül'e kadar
süreceği kaydedilirken yeni kayıt
için öğrencilerden 9 milyon İira üc-
ret alındıgı duyuruldu. Bu okullar-
da 6-17 Eylül günleri arasında ya-
pılacak "L Dönem Kayıt Yenüeme"
işlemleri sırasında öğrencilerden 7
milyon İira ücret alınacaği, aynca
3-14 Nisan 2000 tarihleri arasında
yapılacak olan "DL dönem kayrtye-
nüeme" işlemleri sırasında da 8
milyon İira ücret tahsil edileceği
açıklandı. Öte yandan, Mesleki
Açıköğretim Programı'na yeni ka-
yıt yaptıracak öğrenci adaylannın
ön kayıtlannın 2 Ağustos-3 Eylül
günleri arasında yapılacağı ve
adaylann ön kayıt ücreti olarak 1
milyon İira yatıracaklan bildirildi.
Kayıtlan kesinleşen öğrencilerden
10-17 Eylül günleri arasında yapı-
lacak olan kesin kayıt sırasında da
8 milyon İira ücret tahsil edileceği
ifade edildi.
Istanbul uçağına FBI baskını
B Baştarafi 1. Sayfada
sorgulamanın, ulusal gü-
venlikle ilgili gizli bir ne-
denden dolayı gerçekleşti-
rildiğini söyledi. Sözcü,
gözaltına alınan kişinin
herhangi bir terörist grup-
la ilişkisi olup olmadığı ko-
nusunda bir açıklama yap-
ma yetkisine sahip olmadı-
ğını belirtirken bir soru
ûzerine bu kişinin "tutuk-
lu olmadıguiL, ama serbest
de olmadığınr kaydetti.
Bush, uçağın durdurulma-
sını gerektiren ihbann,
kentin diğer ha\r
aalanı olan
Valdosta'daki FBI ofısine
geldiğini açıkladı.
Bölge televizyonu WA-
GA tarafindan verilen ha-
berde de, aşağıya indirilen
yolculardan bagajlannı
göstennelerini isteyen FBI
ajanlannın bagajlan araş-
tırmaya aldığı ve bazı ba-
gajlann serbest bırakılan
yolcular ile birlikte uçağa
verildiği bildirildi.
Uçak, havaalanından
dört saat gecikmeli olarak
Atlanta saatiyle 22.20'de
havalandı.
EJelta Havayollan'na ait
uçağın Atatürk Havalima-
nı'na inişi sırasında polis
geniş güvenlik önlemleri
aldı. Atlanta Havaala-
nı'nda FBI yetkilileri tara-
findan uçaktan indirilerek
sorgulanan biri çocuk 6 ki-
şi, uçağın ayn bir kapısm-
dan polis tarafindan alına-
rak güvenlik şube müdür-
lüğüne götürüldü. Gözaltı-
na alınan kişilerin Mehmet
Gökay, NHesen Gökay ve
çocuklan Kaan. Mehmet
Kutlugil. Alen Sologan ve
HalukÇakmakolduğuöğ-
renildi. Uçaktan ilk olarak
indirilen 6 kişiden Alen
Sologan, polis aracma bin-
dirilirken gazetecilerin so-
rulan üzerine, yanlannda
oturan kişinin terörist oldu-
ğu gerekçesiyle polis tara-
findan uçaktan alındığını
söyledi. Sologan. "FBI,
Türk olduğunu ögrendiği-
miz arkadaşı aidı. Biz 6 ki-
şiydik. Onlar kimin peşin-
de olduklannı bilivorlar-
mış" dedi. Nielsen Gökay
da, "Bazı sorular yönehtik-
ten sonra bizi serbest bırak-
Olar" dedi.
Atlanta-tstanbul seferiy-
le yaklaşık 4 saat rötarla Is-
tanbul'a gelen yolculardan
Terasa Bilir ise şunlan söy-
ledi: "Kalkış için uçak için-
de bekliyorduk. Bir anda
uçağa ABD gü\enlik birim-
leri girdi. Bu kişiler arasın-
da FBI görevlileri de varth.
Hemen önümdeki sırada
oturan bir gnıbu aşağıya
indirdiler\e götürdüler. Bu
kişilerden 3 veya 4'ü sam-
rım arkadaştüar. Götür-
dükleri ve bir daha geri gel-
meyen yolcuyla da sanınm
bu kişiler uçakta tanıştılar.
Bu ldşi. tek olarak aralann-
da oturuyordu. Ancak on-
larla arkadaş değildi. Bu
grup uçaktan indirildikten
bir sfire sonra tüm yolcula-
n aşağıya aklı. Bagajlan tek
tekaradılar. Uçak içindede
köpeklerle arama yaptılar,
daha sonra bizlerin uçağa
binmesine izin verdiler.''
Uçak yolculanndan Er-
dal Sezel de FBI görevlile-
ri tarafindan uçaktan alınan
kişinin sahte pasaportlu
yolcu olarak bildirildiğini
söyledi.
Atlanta'dan tstanbul'a
200 yolcusuyla gelen Del-
ta Havayollan'a ait uçak,
17.00'de ABD'ye hareket
etti.
Sflvan katManu karaııbk
• Baştarafi 1. Sayfada
geçirdi.
tHD temsilcileri ve baro yönetim ku-
rulu üyeleri, olayda yaralanan yurttaşlar-
la yaptıklan göriişmenin ardından bir ra-
por hazırladılar. Saldınya uğrayanlann
düşmanlannın olmadığı. konıcu olma-
dıklan vurgulanan raporda. olayın fail-
lerinin bu nedenle önem kazandığı be-
lirtildi.
Raporda, olayın, birkaç yıl önce Şır-
nak'ın Güçlükonak ilçesinde bir minibüs
içerisinde 11 korucunun yakılarak öldü-
rülmesiyle benzerlik taşıdığı vurgulan-
dı.
tHD Genel Başkan Yardımcısı Avukat
Osman Baydemir. tHD Bölge Temsilci-
si Hanefı Işık, Diyarbakır Bölge Barosu
Yönetim Kurulu üyeleri Arif Altunka-
lem ve Reyhan Yalçındağ tarafindan ha-
zırlanan raporda şöyle denildi:
"Görüşmeler sırasında tüm yaralılann
ve yaralı vakınlannın olayın failleri hak-
kında yorum yapmaktan kaçındıklan,
saldın mahallinin Sihan Tugay Komu-
tanhğı'na ancak 10 dakika uzakta oklu-
ğu (yaklaşık 1^ küometre) anlatımlann-
dan anlaşümışür."
Saldınnın her kim tarafindan ve ne
amaçla yapılmış olursa olsun kınanma-
sı gerektiğı ve kınandığı belirtilen rapor-
da şu görüşlere yer verildi:
"Saldın insanlığa karşı işlenmiş bir
suçtur. Saldınnın failkrinin kim olduğu
konusu da önem arz etmektedir. Sis per-
desi henüz aralanmış olmamakla birlik-
te karanlık güçlerin geçmişte yapnğı sal-
dınlarla benzerlik arz etmektedir (Güç-
lükonak vb.). Aynca yaralılara müdaha-
lenin geç yapılması da düşündürücüdür."
HADEP'ten yapılan yazılı açıklama-
da ise salduıya uğrayan köylülere daha
önce koruculuk dayatıldığı, ancak kabul
etmedikleri için köyün büyük oranda bo-
şaltıldığı belirtildi. HADEP açıklama-
sında şöyle denildi:
"Çocuk yaşta olan bu masum insanla-
ra karşı düzenlenen bu çirkin saldınnın.
oluşması beklenen barış ortamını dina-
mitieyen, provokasyon kokan bir kaüiam
girişimi olduğunu kabul ediyoruz. Böy-
lesi eylemleri yapanlan kınıyor, katliamı
yapan kişilerin bir an önce yakalanması
için yetkililerin görevlerini en iyi şekilde
yerine getirmelerini bekliyonız. Biz HA-
DEP olarak, barış ortamının oluşması,
insanlann kendini en özgürce ifade ede-
biunesi, dostluk. kardeşlik ve güven or-
tamuun yaratüması için üzerimize düşe-
ni yapıyoruz. Yann daha geç ohnaması
için herkea ba konudaduyarlı ounaya ça-
ğuTyoruz."
Diyarbakır'daki sivil toplum örgütle-
rinin, sendikalar ve insan haklan kunı-
luşlanmn temsilcileri önümüzdeki gün-
lerde bir heyet oluşturarak olayın yaşan-
dığı bölgede ve köyde incelemelerde bu-
lunacak.
Demîrel 8 yılbk
eğitim yasasım deldi
• Baştarafi 1. Sayfada
lan doğruitusunda,çağdaş biHmveeğitim esaslanna gö-
re devletin gözetim ve denetiminde yapüır. Bu esaslara
aykm eğitim VBöğretim yerleri açüamaz" hükmüne açık-
ça aykm olan yasanm 8 yıllık temel eğitimin bölünme-
si anlamına geldiğine işaret etti.
Eğitimin bilimsel, dinin etkilerinden uzak olması ge-
rektiğini vurgulayan Gazalcı şöyle devam etti:
"Hükümetin başka alanlarda kazanılmış haklan al-
ması gündemde olduğu için biraz geri planda kahyor.
Eğitimde, demokraside yapılan geri dönüşlerin acBinı
yıllarca çekebfliriz. Türkiye'nin uzun savaşunlar sonu-
cu elde ettigi kesintisiz egitimden oMubittiye getirilerek
bir geri dönüşün kabul edilmemesi gerekir. Milli Eğitim
Bakanf nın. bunun 8 > ıllık eğjtimie ilgtsi yoktur, anlayı-
şını kabul edemiyorum."
Demirel'in yasalara aykm bir düzenlemeyi onaylama-
sını "talihsizük" olarak niteleyen Gazalcı, "Üzüntü ve-
ricidir. Biz gerçekten anayasa ve laikliğe uygun bir tavır
beklerdik kendisindcn. Eski Demirel ile karşılaşmış ol-
duk. Son yıUardaki Demirel'den beklentimiz. bu yasayı
onaylamaması. Anayasa Mahkemesi'ne görijrmesiydi"
dedi. Yasanm iptali için dava açacaklannı bildiren Ga-
zalcı şunlan söyledi: "CHP, Eğit-Der ve yıırttaşlar ola-
rak bimun peşini bırakmavacagız. Türkiy«'nin her y«-
rinde, çocuğunun bu ikifcmden dolayı mağdur oMuğu
düşüncesiyle zarar gören kişiler yerel mahkemelere gö-
türecektir. Mahkeme inceieyecek. gerek görürse Anaya-
sa Mahkemesi'ne taşıyacak. Yurttaşm elinde başka bir
yaptmm kahnadı artık"
GLFNDEM MUSTAFA BALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
ki, ekmeğin arasına koyup yiyesim geldi!
Hükümet, işveren kuruluşu temsilcileri, holding
profesörleri, gazete başyazarlan tahkimi o kadar
güzel anlatıyortar ki, insan o "tahkim" sözcüğünü
duyunca, içinde derin birferahlama hissediyor, yü-
züne bahar akşamüstlerinin Izmir meltemi vuruyor,
gelecek milyar dolarlann uçlarını görüp ülkeyi bek-
leyen nuriu ufukları parmaklannın ucunda hissedi-
yor..
Bu konuda birincilik, Enerjide Tatlı Kıyaklar Ba-
kanı Cumhur Ersümer'in. Hani bakana, "nasılsı-
nız" diye sorsanız, "iyi tahkimler" diyecek.
Başbakan Bülent Ecevit, tahkimi ilericilik-geri-
cilik zeminine kaydırdı. Tahkimi istemeyen, sözde
ilerici; isteyen özde!
Hükümetin önde gideni bakanlar da tahkimle
birlikte önümüze açılacak kapılan saya saya biti-
remiyoriar. Hani bu tahkim gelse, kuraklık sona
erecek, nem oranı azalacak.
Bugün konuyu salt Danıştay zemininde tutalım.
Danıştay'ın iki temel işlevi var:
Yargısal ve idari.
Her iki işlevin de temelinde, hükümetlerin ve
merkezi idarenin tüm icraatının denetimi var. Bir
bakıma ülke yönetiminin sigortası.
Şimdi bize, bu sigortanın devreden çıkanlması,
"çağ atlama", "gerçek ilericilik", "çağın gereği",
dünyaya açılma" olarak sunuluyor.
Tahkimciler ısrarta "Danıştay denetiminin" kal-
dınlmasını istiyorlar. Bu isteme gösterilen gerekçe-
lerin başında iki madde geliyor:
1- Danıştay geç karar veriyor!
2- Çokuluslu şirketlerle (ÇUŞ) hükümet arasın-
daki uyuşmazlıklarda tarafeız davranmayabilir!
Birinci şıkkın gerçekliği yok, Danıştay bu tür
olumsuzluklarda ortalama altı ayda karar veriyor.
Ikincisi için de soralım:
- Bugüne kadar hangi ÇUŞ, Danıştay'ın önyar-
gılı tutumu nedeniyle zarara uğradı?
Tahkim çarpsın ki bu konuda bir örnek göstere-
mezler.
Büyük ölçekli yatınmlann başında otoyollar ge-
liyor. 11 milyar dolan aşan uluslararası bir yatınm.
Dikkatle incelendiğinde görülecektir ki, Türkiye'de-
ki otoyol yapım fıyatlan dünya standartlannın üze-
rinde. Pek çok kesimde keşif bedelinin 2-3 katına
kadar varan ödemeler yapıldı.
Kap'rtülasyon sendromu kimde var?
Yeri geldikçe, Türkiye'de yatınm yapacak
ÇUŞ'lann nelere cüret edebileceklerine ilişkin ör-
nekler veriyoruz. Izmit körfez geçişini yapacak kon-
sorsiyumun, sözleşmeye, "Buyolun seçeneğiola-
bilecek Izmit-Karamürsel yolunu iyileştirmeyecek-
siniz" maddesi koydurduğunu yazmıştık. Bir örnek
de, Fırat ve Çoruh ırmakları üzerindeki barajlann
yapım pazarlığından verelim. ÇUŞ, şu madde ko-
nulsun istiyor:
- Fırat uluslararası su yoluduri
Türkiye tarafı karşı çıkıyor:
- Fırat bizim topraklanmızda doğuyor. Daha son-
ra Suriye, Irak üzerinden denize dökülüyor. Ama
bizyatınmımızı kendi topraklanmız içinde yapaca-
ğız. Buraya neden, 'uluslararası su yolu' madde-
si koymak istiyorsunuz? Bunu kabul etmeyiz.
SonundaTürktarafının dediği oluyor. DSI Genel
Müdürlüğû Hukuk Müşaviri Özdemir Özbay, Tür-
kiye Barolar Birliği'nin panelinde bu durumu açık-
ladıktan sonra, ekledi:
"Bu hususta Türk aydınının çok dikkatli olması
gerektiğini düşünüyorum."
Tahkimciler bu tür durumlarda şunu söylüyorlan
- Sizde Sevr ve kapitülasyon sendromu var.
Hayır... Bu sendrom bizde yok. Daha önce bize
her ikisini dayatmış olanlarda var. Biz ikisini de yır-
tıp atmıştık. Onlar rafa koymuştu!
Böyle bir sendrom yırtıp atanda mı olur, rafa
koyanda mı?..
Mıınzur'da doğa
ve insan
konıışulamayacak
FERfT DEMİR
TUTSCELt - Tunceli'de
6-9 Ağustos tarihleri ara-
sında düzenlenmesi planla-
nan, "doğa ve insan"konu-
lanmn ele alınacağı " 1 .
Munzur Doğa ve Kültür
FestivaH" Olağanüstü Hal
Bölge Valiliği'nce yasak-
landı.
Tunceli Belediyesi ile ts-
tanbul'daki Tunceli Kültür
ve Dayanışma Denıeği'nce
organize edilen ve Tunce-
li'deki terör ortamının silin-
mesi, kente yeni bir imaj
kazandınlmasını amaçla-
yan festival için 1 aydır ha-
zırlıklar sürdürülüyordu.
Festival kapsamında arala-
nnda Ferhat Tunç, Emre
Salnk, Metin Kemal Kah-
raman, Haydar Bayar,Nflü-
fer Akbal'ın da yer aldığı
sanatçılann konserleri, şiir
dinletileri. kent gezileri, fo-
toğraf sergileri, tiyatro gös-
terisi ve yazarlann katıla-
cağı imza günleri düzenle-
necekti. "Doğa ve İnsan",
"Doğave Medya" konulu i-
ki panelin de düzenlenece-
ği festivale çok sayıda bilim
ve sanat adamıyla Tunceli-
li ünlüler davet edihnişti.
Festivalle ilgili önceki
gün Tunceli Valiliği'nde
festival komitesi başkanı ve
Tunceli Belediye Başkanı
Hasan Korkmaz'ın da ka-
tıldığı bir değerlendirme
toplantısı yapıldı. Toplanü-
da, festivale katılacak bazı
sanatçılann konumunun
bölgede huzur ve güveni
bozabileceği göz önüne alı-
narak etkinliklerin yapıl-
ması uygun bulunmadı.
Tunceli Valiliği'nin tertip
komitesine gönderdiği ya-
zıda, festivale 2395 sayılı
OHAL Yasası'nın 11-K
maddesi uyannca, huzur ve
güveni bozabileceği gerek-
çesiyle izin verilmediği be-
lirtildi.
Tunceli Belediye Başka-
nı Hasan Korkmaz, yasak-
lama ile ilgili konuşmaz-
ken, Tunceli Kültür ve Da-
yanışma Derneği'nden şu
açıklama yapıldı:
"Banşa uzanan çabannz,
taş plak gibi aynı şeylertek-
rarlanarak bir kez daha ya-
nıtsız bırakılmıştır. Küütü-
rel bir etkinliğe tahammül
gösteremeyenler demokra-
siyi sevmeyenlerdir. Bu zih-
niyetin demokratik bir Tür-
kiye istediğini söylemek
mümkün değfldir. Dolayı-
sıyla böyle bir zihniyetin ka-
ran da antidemokratiktir.
Tunceli Vanüğı'nm yasakla-
ma karannı yeniden göz-
den geçirmesini istiyoruz."