20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 5 AĞUSTOS 1999 PERŞEMBE 8 HABERLERIN DEVAMI Zonguldak 27 Antalya A 32 Kars PB 31 Yurdun kuzey kesimleri parçali bulutlu. Karade- nız ile iç Anadolu'nun kuzeydoğusu sağanak yağışlı, oteki yerier az bulırtlu veaçık geçecek. Hava sıcaklığı yurdun ıç kesimlennde azalacak. Ötekiyerieftjedeğışme- yecek. Rüzgar, kuzey ve bat yönlerden hafif ara sıra orta kuwette, yağış anında kuvvett olarak esecek. DİS MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn B B B Y B B PB B 30 29 28 27 30 28 29 29 Münih B 28 Zürih Beriin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina B B Y B B B Y B 28 30 32 29 30 27 31 32 B 27 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire Y A A A A A PB A 23 41 28 39 34 37 37 34 A 40 0Açk Parçalı bulutlu ! Sıslı k Çok bulutlu ı Yağmuriu \ Gök gürüttü» « • GUNCELcÜISEYT ARCAYÜREK I Baştarafi 1. Sayfada işç ler hak arayışında ön planda. Bir ileri bir geri politikası iflas eden Bayram Meral ile adı büyüğe çıkmş Türk-lş hükümet koşutunda. Iki gün önce yadsıdıklan bir günlük genel greve yanlı görünüyor- lar. Medyamıza gelince: "Arife terif gereksiz." Hükü- metin eleştirilecek yanlannı görmezlikten gelmekte ustalaştı.. Örneğin, genel greve karşı. Evet ama, soru canlı: Lehindeki bütün öğelere karşın hükümet; başta Başbakan, hele yandımcısı Devlet Bahçeli "koalısyonun demir gibi sağlam ve uyum içinde" olduğunu sık sık nıçin yineliyor? Oysa izlediğimiz kimi olaylar hükümeti doğrulamı- yor. (1)- Başbakan Ecevit güncel açık hava basın top- lantılanndan sonuncusunu yine Başbakanlık merdi- venlerinin önüne yerleştirilen mikrofondan yaptı. Ecevit, tahkimi gerçekleştirmek amacıyla anaya- sada yapılması zorunlu olan değişikliği TBMM'den geçirmek için "Muhalefetle görüşmeleryapılacağı- na, hatta muhalefetten uzlaşmaya olumlu işaretler geldiğine" değindı. Ama beri yanda emekli yaşında direndiği gibi, "Danıştay'ı devre dışı bırakan hükümet tasansından biradım geriatmayacağını" söyledi. O saatlerde Fazılet lideri Recai Kutan; 2. Bülent Ecevit namıyla ün saian Başbakan Yardımcısı Hü- samettin Özkan'la "uzlaşmaya vardıklarını" açıklı- yordu. Hem de Danıştay'ı dışlayan hükümet tasarısının TBMM Genel Kurulu'na bu haliyle gelmeyeceği ko- nusunda. Hükümet Başkanı biradım geri atmayacağını söy- lerken yardımcısı Özkan muhalefetle böyle bir uz- laşmaya varabilir mi? Tahkime DSP içindekı muhalefet dikkate alınırsa; Ecevit'in FP'ye eli mahkûm. Hükümet muhalefet partilerinden birinin desteği- ni alamazsa, tahkim yatar. Bu sonuç ulusal vicdanı rahatlatır. Ne ki gözetilmesi gereken "birsakınca" var: Cumhurbaşkanı Demirel'in Kutan'a Köşk'teki son görüşmede uyguladığı baskıya karşın Fazilet tahkim konusundaki karşı görüşlerini saklı tutuyor. Fakat tahkim tasarısının bugünkü haline karşı çı- kan Çiller'in yarın ne yapacağını kestirmek güç. Yanar döner bir doğa, bir anda değişebilir. Boşlukta yüzmek (2)- Başbakan'ı, güvendiği ortağı ANAP ve hatta MHP hiç beklemediği zamanda yalnızlığa itiverdi. Ecevit, ortaklar arası uzlaşmalann normal yörün- gede işlediği sanısıyla "affın Meclis tatile girmeden çıkanlmasını" istedi.. Yine aynı saatte ANAP grubunda Genel Başkan Yılmaz'la söz alan 16 milletvekili "Bu haliyle affın toplum vicdanında yaratacağı tepkileri" dile getin- yordu. ANAP'ta affın ekim ayına yani Meclis tatilinden sonraya bırakılması genel istek. MHP'den de itirazlar yükseliyor. Parti, özellikle ır- za geçenlerin affına karşı çıkıyoıi Sonuç şöyle beliriyor: Başbakan affın bir an önce çıkmasından yana. Iki ortağı ise, affı bir başka ba- hara bıraktırmanın peşinde. Demek oluyor ki efendim; kimi konularda hükü- mette "uyum" mafiş! Hükümet ortaklarının birinin söylediğine öteki ya ' katılmıyor ya da karşı çıkıyor. Işçi kesiminden yansıyan gerginlik nedeniyle hü- kümet; Sosyal Güvenlik Yasa Tasansı'nı genel ku- rula indiremiyor. Tahkim sorununu referandumsuz geçirebilecek mi, belli değil. Pişmanlık yasasına ve öğrencilere affa evet, öte- sine hayır. Iktidar savına göre; hükümet-parlamento tam bir uyum içinde. Yuvarlanıp gidiyor! • * Ecevit: Ocalan'la • Baştarafi 1. Sayfada mıştır. Abdullah Öcalan bunun bilincine. anlaşüan Tûrkiye'ye getirilip tutuk- landıktan ve hüküm giy- dikten sonra varmıştır" dı-. yen Ecevit, Türkiye'nin te- rörün mutlaka sona ermesi- ni istediğini bildirdi. Terö- rün sona ermesı içın Türki- ye'yi düşünen herkesin katkıda bulunması gerekti- ğine işaret eden Başbakan. "Ama devlet Türkiye'de bu konuyu hiçbir kimseyle, hiçbir kuruhışla pazarlık konusu yapmaz" dedi. Gazetecilerin, "Buçağn olumlu mu" sorusuna Ece- vit. u N"e kadar sonuç alına- bilecek, onu bilmiyoruz. Zaman gösterecek" karşılı- ğinı verdi. Belçika'da yayımlanan Le Soir ve La Libre Belgi- que gazeteleri dünkü baskı- lannda Öcalan'ın çağnsı- na yer verdiler. Öcalan'ın PKK bünyesinde ne derece etki ve otoritesi kaldığını avukatlannın bile bilmedi- ğini yazan gazeteler, Öca- lan'ın 'etki ve otoritesinin sorgulandığmı' yazdılar. Fransa'da yayımlanan Le Figaro gazetesi, Öcalan'ın çağnsinın Yargıtay'meylül ayında vermesi beklenen karannı etkileyebileceğini ıddia etti. Liberation gaze- tesi ise açıklamayı yorum- suz verdi. Kıbrıs'ta zam eylemi REŞAT AKAR LEFKOŞA - KKTC'de koalisyon • hükümetinin akaryakıt üdünlerine yüzde 20 ila 30 oranında zam yap- ması ve buna paralel olarak süt fiyatlannı arttırması. sı- vil toplum örgütlerinin dü- zenlediği geniş kapsamh bir eylemle protesto edıldi. "Demokrasi Platforrau" adıyla bir araya gelen me- mur, işçi ve öğretmen sendi- kalan, çiftçi ve hayvan ye- tiştiricileri, sanayici. esnaf ve zanaatkârlar ile kamu ta- şımacılan genel "işbırak- ma" eylemi yaptılar ve baş- kent LefkoşaÜa araçlarla, biçerdöver ve traktörlerle boy gösterdiler. Yüzlerce otobüs. TIR, taksi ve trak- törle Lefkoşa sokaklanndan Başbakanlık binasına doğ- ru ilerleyen eylemciler, za- man zaman polisle sert tar- tışmalara girdiler. Demokrasi Platformu sözcüleri burada yaptıklan konuşmalarda, hükümetin zam kararlan yüzünden ya- şamın giderek zorlaştığını. üretimin durma noktasına geldiğinı belirterek zamla- nn geri alınmasını istediler. Kıbns Türk Amme Me- murlan Sendikası Başkanı Ali Seylani yaptığı açıkla- mada, kamu çalışanlannın bir günlük işbırakma eyle- mine katıldığını haber verdi. Kayıt takviıııi açıldandıtstanbul Haber Senisi - Istan- bul'da okul «jncesi eğitım kurumla- nna başvurular 10-20 Ağustos, il- köğretim okullan ve genel liseler- de ise kayıtlar 16 Ağustos-10 Ey- lül tarihleri arasında yapılacak. tstanbul Milli Eğitim Müdürlü- ğü, ildeki okullann 1999-2000 öğ- retim yılı öğrenci kayıt kabul tak- vimini açıkladı. Milli Eğitim ll Müdürlüğû Basın ve Halkla tlişki- ler Bölümü'nden yapılan açıkla- maya göre, tstanbul'da okul önce- si eğitim kurumlan, 10-20 Ağustos günleri arasında başvurulan kabul edecek. Seçici komisyon, 27 Ağus- tos'ta kayıtlan yapılacak olan ço- cuklan tespit edecek. Kesin kayıt- lar da 6-10 Eylül günleri arasında gerçekleştirilecek. tlköğretim okullan ve genel lise- lerde ise kayıtlar 16 Ağustos-10 Eylül tarihleri arasında yapılacak. Etüt ve beslenme ilköğretim okullannda da ön kayıtlar 6 Ağus- tos'ta sona erecek, 11 Ağustos'ta ise noter huzurunda kura çekimi yapılacak. Bu okullarda kesin ka- yıtlar 16-20 Ağustos günleri ara- sında gerçekleştirilecek. Konten- jan dolmadığı takdirde, 23-24-25 Ağustos günlerinde yedek listede- ki öğrencilerin kayıtlan yapılacak. Yabancı dil ağırlıklı liselerde de ön kayıtlar 2-20 Ağustos günleri ara- sında yapılacak, 23 Ağustos'ta da asil ve yedek listeler açıklanacak. Bu okullarda asil listede yer alan öğrencilerin kesin kayıtlan, 23-31 Ağustos günleri arasında yapıla- cak. Kontenjan dolmadığı takdirde ise 31 Ağustos'ta ek listedeki öğ- rencilerin adı ilan edilerek 1-7 Ey- lül günleri arasında bu öğrencile- rin kayıtlan gerçekleştirilecek. Açık kontenjan kalması halinde de 13-17 Eylül günleri arasında ye- dek listede bulunan okullarda sıra atlamadan kontenjan kadar öğren- cinin kesin kaydı yapılacak. Endüstri meslek liseleri ile çok programlı liselerde de ön kayıtlar 16 Ağustos-3 Eylül günleri arasın- da yapılacak. 4 Eylül'de ise Mes- lek Alanlanna Yönlendirme Ko- misyonu'nca ön kayıt yaptıran öğ- rencilerin sıralama listelerine ge- çirilmeleri ve yerleştinne listeleri- nin ilanı gerçekleştirilecek. Bu okullarda 6-8 Eylül günleri arasın- da asil listedeki öğrencilerin kesin kayıtlan yapılacak. Asil liste- de yer aldığı halde kayıt yaptırma- RTÜK'e 'Telsitn' uyarısı Spor Servisi - Futbol Federasyonu'nun 42. yılı- na giren Türkiye Birinci Futbol Ligi'nin adını *Tel- sim 1. LJş" olarak değiştirme girişiminin devam etmesi üzerine Maliye Bakanlığı de\Teye girdi. Aynca Tele On şirketinin 'yasal otmayan' yolla di- jital yayın için dekoder sattığı da ortaya çıktı. Yann başlayacak 1999-2000 sezonu öncesi ba- zı TV kuruluşlannda, Türkiye Birinci Futbol Ligi adının, "Teblm 1. Ligf olarak kuUanılması üzeri- ne Radyo Tetevizyon Üst Kunılu 'na yazıh bir uya- nda bulunan Maliye Bakanlığı Ankara Muhake- mat Müdürlüğû, yargı kararlannın uygulanmasını istedi. Bilindiği gibi Ankara 31. Asliye Hukuk Mahkemesi, Türkiye Birinci Futbol Ligi adının önüne herhangi bir sponsor fınnanınn adının ge- tirilemeyeceği yolunda bir hükıne varmış ve bu karan Futbol Federasyonu, RTÜK ve diğer ilgili kuruluşlara bildirmişti. Futfaolseverier kızgın Türkiye Birinci Futbol Ligi maçlannm yayın hakkını alıp, şifreli yayına hazırlanan Tele On ad- h TV kuruluşunun, daha önceden belirlenen fiyat- lan indırdigı yolundaki duyurulann 'aataz' çıkına- sı futbolseverler arasında tepkıyle karşılandı. En ucuz abonelik ücretinin 320 milyon İira olarak (Telsim kart üyeleri için) belirlendiği ve sim kart sahibi obnayanlann yanm milyaTtuîannda ödeme yapıp Türiciye Birinci Futbol Ligi maçlannı izle- yebilecekleri açıklandı. 1. lig maçlannın yayın hakkını alan Tele On'un dijital yayın yapmaya yönelik başvurusunun RTÜK tarafından reddedilmiş olmasına karşın söz konusu şirket, dijital dekoder satmaya devam edi- yor. RTÜK, dijital yayın sisteminin attyapısınının henüz Türkiye'de oluşmadığını ABD"de 2006 Av- rupa ülkelerininin büyük bir bölümünde de 2010 yıîında yayına başlayacağını bildirmiş ohnasına karşın Tele On, 29 Temmuz 1999 tarihtnde Ulaş- tırma Bakanlığı Telsiz Genel Müdürlüğü'nden di- jital şifre çözücü için ithalat izni aldı. Söz konusu şirket bu izni kullanıp Fransadaki Sagem firma- sından ithal ettigi dekoderleri de satışa sundu. Te- le On şirketininin uydu yayını için ayn, çatı ve kablolu TV yayını için farklı dekoder fiyatı iste- mesi ise, kaçak dijital yayın ıddialannı gündeme getirdi. Yetkililer dijital ve normal yayınla ilgili olarak yaptıklan açıklamada, "Analog yayın için iki deko- dere gerek yoktur. Bir yayın kuruluşunun iki ayn dekoder kullandınnası yani hem analog, hem diji- tal yayın yapması da RTÜK kurailanna aykmdır. Oysa Tele On fırmasu saüşa sunduğu dekoderlerin uydu sistemine uygun ulanınını düşük. diğerini yüksekfiyatta tutmast, tüketkiyi uyduya yönlendir- mektedir. Sonuç olarak gerek l'laşörma Bakanu- ğı'ndan alman Lrin beigesi. gerek fıyat ve satışa su- nulan dekodertere bakıldığında uydudan dijital ya- yın yapmayı düşünen Tele On, bir anlamda RTÜK'ün kararianm çiğnemeyigöze alnnştır" de- nildi. yan öğrencilerin yerine de 9-10 Ey- lül günlerinde yedek listedeki öğ- rencilerin kesin kayıtlan yapılacak. Bu okullarda hâlâ kontenjan dol- madığı takdirde ise kayıt kabul şartlannı taşıyan öğrencilerden başvuruda bulunanlar, ön kayıt yaptınp yaptırmadıklanna bakıl- maksızm 11-17 Eylül günleri ara- sında kesin kayıt olabilecekler. Kız meslek, ticaret ve meslek, i- mam-hatip ve çok programlı lise- lerde de 16-31 Ağustos günleri ara- sında ön kayıtlar yapılacak, 1 Ey- lül'de de asil ve yedek listeler ilan edilecek. Bu okullarda 2-6 Eylül günleri arasında asil listede yer alan öğrencilerin kayıtlan yapılır- ken kontenjan dolmadığı takdirde yedek listedeki öğrenciler 7-8 Ey- lül günlerinde kayıt olabilecekler. Müfredat laboratuvar okullann- da (MLO) ise 16 Ağustos-2 Eylül günleri arasında ön kayıtlar yapıla- cak, 3 Eylül'de de noter çeİcilişiy- le asil ve yedek liste belirlenecek. Asil listede yeralanlar 6-7-8 Eylül günlerinde kesin kayıt yaptırabile- cek, kontenjan dolmadığı takdirde ise yedek listeden öğrenciler 9-10 Eylül'de kesin kayıt olabilecekler. 1999-2000 öğretim yılı için Açı- kögretim Lisesi'ne yeni kayıdann başladığı da bildirildi. Bu okullar- da öğrenim görmek isteyen aday- lann, önceki gün başlayan yeni ka- yıt işlemlerinin 17 Eylül'e kadar süreceği kaydedilirken yeni kayıt için öğrencilerden 9 milyon İira üc- ret alındıgı duyuruldu. Bu okullar- da 6-17 Eylül günleri arasında ya- pılacak "L Dönem Kayıt Yenüeme" işlemleri sırasında öğrencilerden 7 milyon İira ücret alınacaği, aynca 3-14 Nisan 2000 tarihleri arasında yapılacak olan "DL dönem kayrtye- nüeme" işlemleri sırasında da 8 milyon İira ücret tahsil edileceği açıklandı. Öte yandan, Mesleki Açıköğretim Programı'na yeni ka- yıt yaptıracak öğrenci adaylannın ön kayıtlannın 2 Ağustos-3 Eylül günleri arasında yapılacağı ve adaylann ön kayıt ücreti olarak 1 milyon İira yatıracaklan bildirildi. Kayıtlan kesinleşen öğrencilerden 10-17 Eylül günleri arasında yapı- lacak olan kesin kayıt sırasında da 8 milyon İira ücret tahsil edileceği ifade edildi. Istanbul uçağına FBI baskını B Baştarafi 1. Sayfada sorgulamanın, ulusal gü- venlikle ilgili gizli bir ne- denden dolayı gerçekleşti- rildiğini söyledi. Sözcü, gözaltına alınan kişinin herhangi bir terörist grup- la ilişkisi olup olmadığı ko- nusunda bir açıklama yap- ma yetkisine sahip olmadı- ğını belirtirken bir soru ûzerine bu kişinin "tutuk- lu olmadıguiL, ama serbest de olmadığınr kaydetti. Bush, uçağın durdurulma- sını gerektiren ihbann, kentin diğer ha\r aalanı olan Valdosta'daki FBI ofısine geldiğini açıkladı. Bölge televizyonu WA- GA tarafindan verilen ha- berde de, aşağıya indirilen yolculardan bagajlannı göstennelerini isteyen FBI ajanlannın bagajlan araş- tırmaya aldığı ve bazı ba- gajlann serbest bırakılan yolcular ile birlikte uçağa verildiği bildirildi. Uçak, havaalanından dört saat gecikmeli olarak Atlanta saatiyle 22.20'de havalandı. EJelta Havayollan'na ait uçağın Atatürk Havalima- nı'na inişi sırasında polis geniş güvenlik önlemleri aldı. Atlanta Havaala- nı'nda FBI yetkilileri tara- findan uçaktan indirilerek sorgulanan biri çocuk 6 ki- şi, uçağın ayn bir kapısm- dan polis tarafindan alına- rak güvenlik şube müdür- lüğüne götürüldü. Gözaltı- na alınan kişilerin Mehmet Gökay, NHesen Gökay ve çocuklan Kaan. Mehmet Kutlugil. Alen Sologan ve HalukÇakmakolduğuöğ- renildi. Uçaktan ilk olarak indirilen 6 kişiden Alen Sologan, polis aracma bin- dirilirken gazetecilerin so- rulan üzerine, yanlannda oturan kişinin terörist oldu- ğu gerekçesiyle polis tara- findan uçaktan alındığını söyledi. Sologan. "FBI, Türk olduğunu ögrendiği- miz arkadaşı aidı. Biz 6 ki- şiydik. Onlar kimin peşin- de olduklannı bilivorlar- mış" dedi. Nielsen Gökay da, "Bazı sorular yönehtik- ten sonra bizi serbest bırak- Olar" dedi. Atlanta-tstanbul seferiy- le yaklaşık 4 saat rötarla Is- tanbul'a gelen yolculardan Terasa Bilir ise şunlan söy- ledi: "Kalkış için uçak için- de bekliyorduk. Bir anda uçağa ABD gü\enlik birim- leri girdi. Bu kişiler arasın- da FBI görevlileri de varth. Hemen önümdeki sırada oturan bir gnıbu aşağıya indirdiler\e götürdüler. Bu kişilerden 3 veya 4'ü sam- rım arkadaştüar. Götür- dükleri ve bir daha geri gel- meyen yolcuyla da sanınm bu kişiler uçakta tanıştılar. Bu ldşi. tek olarak aralann- da oturuyordu. Ancak on- larla arkadaş değildi. Bu grup uçaktan indirildikten bir sfire sonra tüm yolcula- n aşağıya aklı. Bagajlan tek tekaradılar. Uçak içindede köpeklerle arama yaptılar, daha sonra bizlerin uçağa binmesine izin verdiler.'' Uçak yolculanndan Er- dal Sezel de FBI görevlile- ri tarafindan uçaktan alınan kişinin sahte pasaportlu yolcu olarak bildirildiğini söyledi. Atlanta'dan tstanbul'a 200 yolcusuyla gelen Del- ta Havayollan'a ait uçak, 17.00'de ABD'ye hareket etti. Sflvan katManu karaııbk • Baştarafi 1. Sayfada geçirdi. tHD temsilcileri ve baro yönetim ku- rulu üyeleri, olayda yaralanan yurttaşlar- la yaptıklan göriişmenin ardından bir ra- por hazırladılar. Saldınya uğrayanlann düşmanlannın olmadığı. konıcu olma- dıklan vurgulanan raporda. olayın fail- lerinin bu nedenle önem kazandığı be- lirtildi. Raporda, olayın, birkaç yıl önce Şır- nak'ın Güçlükonak ilçesinde bir minibüs içerisinde 11 korucunun yakılarak öldü- rülmesiyle benzerlik taşıdığı vurgulan- dı. tHD Genel Başkan Yardımcısı Avukat Osman Baydemir. tHD Bölge Temsilci- si Hanefı Işık, Diyarbakır Bölge Barosu Yönetim Kurulu üyeleri Arif Altunka- lem ve Reyhan Yalçındağ tarafindan ha- zırlanan raporda şöyle denildi: "Görüşmeler sırasında tüm yaralılann ve yaralı vakınlannın olayın failleri hak- kında yorum yapmaktan kaçındıklan, saldın mahallinin Sihan Tugay Komu- tanhğı'na ancak 10 dakika uzakta oklu- ğu (yaklaşık 1^ küometre) anlatımlann- dan anlaşümışür." Saldınnın her kim tarafindan ve ne amaçla yapılmış olursa olsun kınanma- sı gerektiğı ve kınandığı belirtilen rapor- da şu görüşlere yer verildi: "Saldın insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur. Saldınnın failkrinin kim olduğu konusu da önem arz etmektedir. Sis per- desi henüz aralanmış olmamakla birlik- te karanlık güçlerin geçmişte yapnğı sal- dınlarla benzerlik arz etmektedir (Güç- lükonak vb.). Aynca yaralılara müdaha- lenin geç yapılması da düşündürücüdür." HADEP'ten yapılan yazılı açıklama- da ise salduıya uğrayan köylülere daha önce koruculuk dayatıldığı, ancak kabul etmedikleri için köyün büyük oranda bo- şaltıldığı belirtildi. HADEP açıklama- sında şöyle denildi: "Çocuk yaşta olan bu masum insanla- ra karşı düzenlenen bu çirkin saldınnın. oluşması beklenen barış ortamını dina- mitieyen, provokasyon kokan bir kaüiam girişimi olduğunu kabul ediyoruz. Böy- lesi eylemleri yapanlan kınıyor, katliamı yapan kişilerin bir an önce yakalanması için yetkililerin görevlerini en iyi şekilde yerine getirmelerini bekliyonız. Biz HA- DEP olarak, barış ortamının oluşması, insanlann kendini en özgürce ifade ede- biunesi, dostluk. kardeşlik ve güven or- tamuun yaratüması için üzerimize düşe- ni yapıyoruz. Yann daha geç ohnaması için herkea ba konudaduyarlı ounaya ça- ğuTyoruz." Diyarbakır'daki sivil toplum örgütle- rinin, sendikalar ve insan haklan kunı- luşlanmn temsilcileri önümüzdeki gün- lerde bir heyet oluşturarak olayın yaşan- dığı bölgede ve köyde incelemelerde bu- lunacak. Demîrel 8 yılbk eğitim yasasım deldi • Baştarafi 1. Sayfada lan doğruitusunda,çağdaş biHmveeğitim esaslanna gö- re devletin gözetim ve denetiminde yapüır. Bu esaslara aykm eğitim VBöğretim yerleri açüamaz" hükmüne açık- ça aykm olan yasanm 8 yıllık temel eğitimin bölünme- si anlamına geldiğine işaret etti. Eğitimin bilimsel, dinin etkilerinden uzak olması ge- rektiğini vurgulayan Gazalcı şöyle devam etti: "Hükümetin başka alanlarda kazanılmış haklan al- ması gündemde olduğu için biraz geri planda kahyor. Eğitimde, demokraside yapılan geri dönüşlerin acBinı yıllarca çekebfliriz. Türkiye'nin uzun savaşunlar sonu- cu elde ettigi kesintisiz egitimden oMubittiye getirilerek bir geri dönüşün kabul edilmemesi gerekir. Milli Eğitim Bakanf nın. bunun 8 > ıllık eğjtimie ilgtsi yoktur, anlayı- şını kabul edemiyorum." Demirel'in yasalara aykm bir düzenlemeyi onaylama- sını "talihsizük" olarak niteleyen Gazalcı, "Üzüntü ve- ricidir. Biz gerçekten anayasa ve laikliğe uygun bir tavır beklerdik kendisindcn. Eski Demirel ile karşılaşmış ol- duk. Son yıUardaki Demirel'den beklentimiz. bu yasayı onaylamaması. Anayasa Mahkemesi'ne görijrmesiydi" dedi. Yasanm iptali için dava açacaklannı bildiren Ga- zalcı şunlan söyledi: "CHP, Eğit-Der ve yıırttaşlar ola- rak bimun peşini bırakmavacagız. Türkiy«'nin her y«- rinde, çocuğunun bu ikifcmden dolayı mağdur oMuğu düşüncesiyle zarar gören kişiler yerel mahkemelere gö- türecektir. Mahkeme inceieyecek. gerek görürse Anaya- sa Mahkemesi'ne taşıyacak. Yurttaşm elinde başka bir yaptmm kahnadı artık" GLFNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada ki, ekmeğin arasına koyup yiyesim geldi! Hükümet, işveren kuruluşu temsilcileri, holding profesörleri, gazete başyazarlan tahkimi o kadar güzel anlatıyortar ki, insan o "tahkim" sözcüğünü duyunca, içinde derin birferahlama hissediyor, yü- züne bahar akşamüstlerinin Izmir meltemi vuruyor, gelecek milyar dolarlann uçlarını görüp ülkeyi bek- leyen nuriu ufukları parmaklannın ucunda hissedi- yor.. Bu konuda birincilik, Enerjide Tatlı Kıyaklar Ba- kanı Cumhur Ersümer'in. Hani bakana, "nasılsı- nız" diye sorsanız, "iyi tahkimler" diyecek. Başbakan Bülent Ecevit, tahkimi ilericilik-geri- cilik zeminine kaydırdı. Tahkimi istemeyen, sözde ilerici; isteyen özde! Hükümetin önde gideni bakanlar da tahkimle birlikte önümüze açılacak kapılan saya saya biti- remiyoriar. Hani bu tahkim gelse, kuraklık sona erecek, nem oranı azalacak. Bugün konuyu salt Danıştay zemininde tutalım. Danıştay'ın iki temel işlevi var: Yargısal ve idari. Her iki işlevin de temelinde, hükümetlerin ve merkezi idarenin tüm icraatının denetimi var. Bir bakıma ülke yönetiminin sigortası. Şimdi bize, bu sigortanın devreden çıkanlması, "çağ atlama", "gerçek ilericilik", "çağın gereği", dünyaya açılma" olarak sunuluyor. Tahkimciler ısrarta "Danıştay denetiminin" kal- dınlmasını istiyorlar. Bu isteme gösterilen gerekçe- lerin başında iki madde geliyor: 1- Danıştay geç karar veriyor! 2- Çokuluslu şirketlerle (ÇUŞ) hükümet arasın- daki uyuşmazlıklarda tarafeız davranmayabilir! Birinci şıkkın gerçekliği yok, Danıştay bu tür olumsuzluklarda ortalama altı ayda karar veriyor. Ikincisi için de soralım: - Bugüne kadar hangi ÇUŞ, Danıştay'ın önyar- gılı tutumu nedeniyle zarara uğradı? Tahkim çarpsın ki bu konuda bir örnek göstere- mezler. Büyük ölçekli yatınmlann başında otoyollar ge- liyor. 11 milyar dolan aşan uluslararası bir yatınm. Dikkatle incelendiğinde görülecektir ki, Türkiye'de- ki otoyol yapım fıyatlan dünya standartlannın üze- rinde. Pek çok kesimde keşif bedelinin 2-3 katına kadar varan ödemeler yapıldı. Kap'rtülasyon sendromu kimde var? Yeri geldikçe, Türkiye'de yatınm yapacak ÇUŞ'lann nelere cüret edebileceklerine ilişkin ör- nekler veriyoruz. Izmit körfez geçişini yapacak kon- sorsiyumun, sözleşmeye, "Buyolun seçeneğiola- bilecek Izmit-Karamürsel yolunu iyileştirmeyecek- siniz" maddesi koydurduğunu yazmıştık. Bir örnek de, Fırat ve Çoruh ırmakları üzerindeki barajlann yapım pazarlığından verelim. ÇUŞ, şu madde ko- nulsun istiyor: - Fırat uluslararası su yoluduri Türkiye tarafı karşı çıkıyor: - Fırat bizim topraklanmızda doğuyor. Daha son- ra Suriye, Irak üzerinden denize dökülüyor. Ama bizyatınmımızı kendi topraklanmız içinde yapaca- ğız. Buraya neden, 'uluslararası su yolu' madde- si koymak istiyorsunuz? Bunu kabul etmeyiz. SonundaTürktarafının dediği oluyor. DSI Genel Müdürlüğû Hukuk Müşaviri Özdemir Özbay, Tür- kiye Barolar Birliği'nin panelinde bu durumu açık- ladıktan sonra, ekledi: "Bu hususta Türk aydınının çok dikkatli olması gerektiğini düşünüyorum." Tahkimciler bu tür durumlarda şunu söylüyorlan - Sizde Sevr ve kapitülasyon sendromu var. Hayır... Bu sendrom bizde yok. Daha önce bize her ikisini dayatmış olanlarda var. Biz ikisini de yır- tıp atmıştık. Onlar rafa koymuştu! Böyle bir sendrom yırtıp atanda mı olur, rafa koyanda mı?.. Mıınzur'da doğa ve insan konıışulamayacak FERfT DEMİR TUTSCELt - Tunceli'de 6-9 Ağustos tarihleri ara- sında düzenlenmesi planla- nan, "doğa ve insan"konu- lanmn ele alınacağı " 1 . Munzur Doğa ve Kültür FestivaH" Olağanüstü Hal Bölge Valiliği'nce yasak- landı. Tunceli Belediyesi ile ts- tanbul'daki Tunceli Kültür ve Dayanışma Denıeği'nce organize edilen ve Tunce- li'deki terör ortamının silin- mesi, kente yeni bir imaj kazandınlmasını amaçla- yan festival için 1 aydır ha- zırlıklar sürdürülüyordu. Festival kapsamında arala- nnda Ferhat Tunç, Emre Salnk, Metin Kemal Kah- raman, Haydar Bayar,Nflü- fer Akbal'ın da yer aldığı sanatçılann konserleri, şiir dinletileri. kent gezileri, fo- toğraf sergileri, tiyatro gös- terisi ve yazarlann katıla- cağı imza günleri düzenle- necekti. "Doğa ve İnsan", "Doğave Medya" konulu i- ki panelin de düzenlenece- ği festivale çok sayıda bilim ve sanat adamıyla Tunceli- li ünlüler davet edihnişti. Festivalle ilgili önceki gün Tunceli Valiliği'nde festival komitesi başkanı ve Tunceli Belediye Başkanı Hasan Korkmaz'ın da ka- tıldığı bir değerlendirme toplantısı yapıldı. Toplanü- da, festivale katılacak bazı sanatçılann konumunun bölgede huzur ve güveni bozabileceği göz önüne alı- narak etkinliklerin yapıl- ması uygun bulunmadı. Tunceli Valiliği'nin tertip komitesine gönderdiği ya- zıda, festivale 2395 sayılı OHAL Yasası'nın 11-K maddesi uyannca, huzur ve güveni bozabileceği gerek- çesiyle izin verilmediği be- lirtildi. Tunceli Belediye Başka- nı Hasan Korkmaz, yasak- lama ile ilgili konuşmaz- ken, Tunceli Kültür ve Da- yanışma Derneği'nden şu açıklama yapıldı: "Banşa uzanan çabannz, taş plak gibi aynı şeylertek- rarlanarak bir kez daha ya- nıtsız bırakılmıştır. Küütü- rel bir etkinliğe tahammül gösteremeyenler demokra- siyi sevmeyenlerdir. Bu zih- niyetin demokratik bir Tür- kiye istediğini söylemek mümkün değfldir. Dolayı- sıyla böyle bir zihniyetin ka- ran da antidemokratiktir. Tunceli Vanüğı'nm yasakla- ma karannı yeniden göz- den geçirmesini istiyoruz."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle