Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 5 AĞUSTOS 1999 PERŞEMBE
14 KULTUR kulturfScumhuriyet.com.tr
Tayfun Pirselimoğlu'nun ilk kısa metrajlı filmi Venedik Film Festivali'nde gösterilecek
'Dayınız gökyüzünden düştü,..'
GÜL ERÇETtS
1985 yılmdan ben sinemanın içinde
olan Tayfun Pirselimoğlu. yönetmenligi-
ni üstlendiği ilk kısa metraj filmi 'Da-
yım'ile 1-11 Eylül tanhlen arasında ger-
çekJeşecek Venedik Fılm Festıvali'nın kı-
sa yarışma bölümü Corto-Cortosim-
mo'da yanşacak. Pirselimoğlu'nun Ya-
pı Kredi Yayınlan'ndan çıkan 'Çöl Ma-
sallan' adlı romanındakı dayı karakte-
nnden esinlenıyor film. Senaryoyu da ya-
zan yönetmen bu kez dayıya kendi ta-
kıntısı olan uçma sevdasını yüklüyor.
Bir çöl görüntüsüyle başlıyor film.
Öykünün başlangıcı ıse anlatıcıya gelen
birmektup: •'Dayınızgökyüzündendüş-
mek suretivle ölmüştür.." Fılm bunun
üzenne geçmışe dönüyor ve kafayı uç-
maya takmış dayının öyküsünü bır ço-
cuğun gozünden anlatıyor.
Garip ve işsiz 'şövalye' dayı
Kendısıni eve kapatmış, sadece rob-
döşambr ve pıjamalanyla dolaşıp asla dı-
şan çıkmayan. ışsiz bir tıp dayı. Holly-
wood yıldızlanna kesınlikle cevap al-
mayacağı mektuplar yazan şızoid bır ka-
rakter... Amenkanın sesını dınlıyor ama
aynı zamanda kanun çalıyor. Gizli bır eş-
cınsel. Bunu aılesıne açıklamıyor. Ter-
zı olan annesi ve ablası provaya gelen ka-
dınlarla evlendırmeye çalışnor dayıyı.
• Otel, İz, Güneşe Yolculuk adlı filmlerin senaryo yazan
Tayfun Pirselimoğlu, ilk kısa metrajlı filmini
'Çöl Masallan' adlı romanındaki dayı karakterinden yola
çıkarak senaryosunu yazdı ve yönetti.
Ancak onun tek derdı uçmak. Hatta ken-
disine bır alet bıle yapıyor uçabılmek
için. Bütün ganpliklerine karşın. küçük
yeğeninin rüyalannın şövalyesi.
Fılmde dayıyı Ahmet Uğurlu, çocuğu
da Haül Tatari canlandınyor. Sibel Vos-
kay; Suna Tekeli. Suat Kov uncuoğlu. Di-
dem Tatari, Sibel Dikmen, Defhe Arsel
ve DenizObuz'un da yer aldıklan filmın
çekımlennin gerçekleşeceği konağın sa-
hibi kendisinın de rol alması şartını ko-
şunca onun için de bir rol eklemiş yapı-
tına yönetmen.
En zor bulunan oyuncu ise sonunda Su-
at Koyuncu'nun canJandırdığı yatakta-
ki adarn rolü olmuş. Dayısının hediye et-
tiği kamera ıle ilk filmini çeken çocuk,
dayısını bırerkekleyakalıyoryatakta. Yü-
zünü asla hatırlayamıyor adamın. "Yü-
zü bile olmayan adamı oynayacak oyun-
cuyu aradık bulamadık. kimse yatağa
gjrmek istemedi" diyor yönetmen. Çe-
kimlerden sonra Suat Koyuncu'nun yo-
rumu ise "Bütün hayaüm boyunca bir
ovuncuvla yatağa girmek istedim. ama
bu vıküz kesinükleAhmet L ğurhı de-
Ahroet Uğuriu,
fihnde uçma takmtdu g M eşcinsel d**ı canlancünyor.
ğfldi" olmuş.
Sınema ve sanat çevTesinin yakından
tanıdığı bir ısım Pirselimoğlu. Ortado-
ğu Teknık Ünıversıtesrni bitırdikten
sonra Vıyana'da resım-gravür eğitimi
aldı. Istanbul, Vıyana, New York, Tal-
linn'de sergiler açtı, ortak sergilere ka-
tıldı. Sinema çalışmalanrun yanı sıra çe-
şitli dergilerde sinema, edebiyat üzeri-
ne yazılar yazdı. Senaryosunu yazdığı
fllmlerden Otel 1992 yılında Montpel-
lier Akdeniz Fılmlen Festivali'nde en
iyi kısa film seçıldi. Yine senaryosunu
yazdığı İz 1995 yılında 1. Köln Fılm
Festivali ve lstanbul Fılm Festivali'nde
en iyi Türk filmi olarak değerlendirildi.
Yeşim Ustaoğlu'nun yönettığı bol ödül-
lü Güneşe Yolculuk'un projesi de Pirse-
lımoğlu'na ait. Bu proje 1995 yılında
Fransa'da Montpellier Film Festivali 'nde
büyük ödülü kazanmıştı.
'Bu işin A'sı kısa metraj'
'Daynn'ın hikayesının uzun metrajlı bır
film için bile malzeme vermesine kar-
şın kısa metrajlıyı yeğlediğinı söylüyor
yönetmen. "Filinin özellikle kısa met-
rajlı olmasını istedim. Bu işin A'sı kısa
metrajmrçgibi geüvor bana. Bir de bu hi-
kâyenin böyle anlaülması gerektiğini dü-
şündüm."
Filminın kaça mal olduğunu bilmiyor
Pirselimoğlu: "Bu filmden kimse para
almadı. Işık şefimiz Nezih Yücel çok sa-
mimi arkadaşım. Iştklar ondan, filmle-
ri ise bana çok önceden söz vermiş olan
Kadri Yurdatap verdL Oyuncular da pa-
ra almadığı için tek masrafınuz montaj-
dL O konuda da Fono Film ve Sinetek bü-
yük anlavış gösterdi. Eğer insanların
emeklerinin parasal karşıhğını ödesev dim
böv le bir film 30-35 bin dolara mal olur-
dusanınm."
Kaç para harcadığını bılmese de bor-
cunun farkında yönetmen. 'Amaherfü-
min borcu vardır' dıyor. 'Başka şansumz
yok.' Kendisıne destek olan kişilere fil-
mın sonunda bir teşekkür yazmanın öte-
sınde çok daha fazla şey borçlu olduğu-
nu vurguluyor.
En çok etkilendıği olay ıse filmin ba-
şındaki anlatıcıyı seslendıren Köksal
Pirselimoğlu. kısa ve uzun metrajlı filmler yapacak, romanını tamamlayacak.
Engûr'ün tek kuruş para almamasına
karşın sergilediği profesyonellik olmuş:
-Köksal Engür, seslendirmeye geML İşi-
miz bittikten sonra dışan çıkok. 'Dün
gece babam oldü şımdi cenazeye gıdi-
yorurrf dedi. İnanamadım. Babasının
öldüğü gün nimime geldi ve cenazeye
oradan gitti. Bu gerçekten profesyonel-
lik ötesi bir şeydi. Çok etküendim."
Filmi Cannes'a yetışemeyince önün-
deki ilk A kategorisindeki festival olan
Venedik'e gönderen yönetmen festival-
lerin özellikle ülkemizdepazar bulama-
yan kısa metrajlılar için önem taşıdığı-
nı söylüyor. Venedik"ten sonra filmınin
şansının açık olmasını diliyor. Sinema ça-
lışmalan ise bir kısa, bir de uzun met-
rajlı filmle sürecek. Önümüzdeki gün-
lerde de yeni romanını tamamlamayı
planlıyor.
Ege ve Akdeniz'de
mavi yolculukla sanatKültür Servisi- 'Mavi' Ege ve Akdeniz
kıyılanmızdaki denizin ve göğün rengı. \bl-
culuk ıse doğayla yenıden buluşmaya,
coğrafyayla tarihi. ılkçağın kültür hazi-
nelenyle bırlikte doğal güzellıkler içinde
özümsemeye yelken açmak. 1940'larda
HaHkarnas Baİıkçısı'nın öncülüğünde baş-
latılan. Sabahattin Eyuboğlu, Azra Erhat,
Bedri Rahmi Eyuboğlu ile süren Mavi
Yolculuklar... PSanat
Kültür Antika Dergisi
de Yaz 99 sayısını Ma-
vi ve Sanat'a ayınyor.
Bedn Rahmi Eyu-
boğlu'nun 1974'teki
bir Mavi Gezi"de yap-
tığı resimleri ilk kez
derginin Mavi Yolcu-
luk bölümünde yayım-
lanıyor. Bu bölümde
resimlere Azra Er-
hat'ın Bahkçı'yı, Saba-
hattin Eyuboğlu'nun
ağzından anlatan sa-
tırlan, Orhan Du-
ru'nun Mavi Yolculuk
kavramının özünüya-
kalayan yazısı v e Eyü-
boğlu'nun Mavi Gezi
adlı şiıri eşlik ediyor.
Orhan Duru maviyi
şöyle anlatıyor yazı-
sında: "Yoğun mavi-
likleıie karşılaşmam
mavi >olculuklarla ol-
du. Duşünün. karşınız-
da ufuk çizgjsine ka-
dar uzanan deniz, ora-
dan yükselen ve üzeri-
nizi örten gökvüzü. iki-
side av n tonlarda ma-
vi Biri biraz koyu ma-
vi,ötekidaba açık ma-
vi. Gökvüzii kimi kız-
gın ortamlarda galva-
niz parlaklığmı alıvor.
Denizin mavisi ise kimi
dalgalann uçlannda
oluşan köpfiklerle süs-
lenivor.
Times gazetesinin
sanat eleştirmenı John
Russel Taylor, P'nin
bu sayısı için kaleme
aldığı Denızlerde Ma-
vi Gûnler başlıklı ince-
lemede, deniz v e ma-
'Yaşam' - Pkasso, 1903, tnval
üzerine yağlı boya
'Çıplak IV' - Matisse, 1952,
dekupe guvaş.
vının tngilız \e Avrupa resmindeki yan-
sımalan konu ediliyor. Cevat Çapan. ken-
dı seçtıği şıirlerden oluşan 'Mavi Şiirler'
bölümünde mavının en güzel tanımını yıl-
lar önce gorduğu Tenesse VVUIiams' ın Ca-
mıno Real adlı oyunundakı Don Kışot'un
şu sözlerinden anımsadığını belırtiyor:
*Uzaklığuı vesoy luluğun rengidir mavi; iş-
te bu viizden yaşlı bir şövalye her zaman
bir parça mavi kurdele bulundurmalıdır
üzerinde... Üzerindeki zırhtan ne kalmış-
sa. onun bir yerine tutturduğu ya da mtz-
ragının ucuna bağladığı soluk mavi bir
kurdele! \'aşlı bir şöv ah e o güne kadar ge-
ride bıraktığı vollan. bundan sonra da git-
mesi gereken yollan haürlatmava yarar
bu mavi kurdele." Orhan Veii, Öktav Ri-
fat, Rene Char, Edip Cansever, Odisseus
Elitis,YorgoSeferis, Yanıüs Ritsos gıbi şa-
irlerin şıirlennin yer
aldığı bölume Magrit-
te ve VVarhol gıbı çağ-
daş ressamlann yapıt-
lan eşlik ediyor.
_ Dergide Gönül
Oney, Selçuklu çini ve
seramiklerinde fıru-
ze'yi; Ayşe Erdoğdu,
Topkapı Sarayı Mû-
zesi'ndeki Bleu-blanc
Çın porselenlerinı:
Ara Altun. Sadberk
Hanım Müzesi'ndeki
Iznik çini ve seramik-
lerini inceliyor.
Picasso'nun Mavi
Yıllan \e Matisse'in
Mavi Kesme Kâğıtla-
n Ferit Edgü yazmış.
Edgü Picasso'nun Ma-
vi Yıllan için şunlan
söylüyor:" Daha son-
ralanMaviDönemdi-
yeadlandınlacakolan
buresimlerin.getirdi-
ğihiçbir>t nilikyoktur.
Resim sanati açısın-
dan değerlendirilecek
olursa sağlam bir de-
sen ve istif bilgisi, çok
az renkle yetinen, bu-
na karşın konusunu,
tüm dramatikzengin-
liği içinde gerçekleş-
tirmeyi başarabilen
genç bir ressamm dra-
matik iç dünvasuıın
ürünleıi"
Mavi Atlı hareke-
tinin en önemli res-
samlanndan Franz
Marc'ın yapıtlarını,
şanat tarihçısı Nazan
İpşiroğlu yorumlu-
yor. Amenkalı mücev-
her uzmanı Lad Ha-
gan, P ıçm kaleme al-
dığı yazısında Lapis Lazuh'nin Sümerler
ve Eskı Mısırdan günümüze tarihsel bir in-
celemesıni sunuyor. 'Küçük Ansiklope-
di'de Füsun Ertuğ'un araştırmasıyla Is-
tanbul'un Mavı Yazmalan yeralıyor. Tur-
ga>
r
Gönenç, Avni Arbaş'ın mavı denizle-
rine özgün yaklaşımlar getiriyor. EnisBa-
tur, çağımızın en ilgınç sanatçılanndan
Yves Klcin'ın yapıtlanndaki mavinın sım-
yasal formülünü çözüyor yazısında.
Geçen ayki organizasyona tepki gösteren l
aşk ve
barış kuşağı' 15 Ağustos 'taki konser için çağrı yaptı
t. A
Eski tüfekler Woodstock'ıyineliyor
CUMHUR CANBAZOĞLU
Geçen ay sonu Nevv York'a bağlı Ro-
me'da düzenlenen W9odstock'99'un
genel yapısı. kamyonlann yakılıp ku-
lelerin yıkılması, şiddet gösterilen,
ırza geçme olaylan otuz yıl önce Wo-
odstock'ta sahneye çıkan eski tüfek-
leri kızdırdı.
Organizatörleri sadece parayı düşün-
mekle, katılanlan da şöhret peşinde
koşmakla suçlayan isimler, 15 Ağus-
tos'ta Nevv York'a bir saat uzaklıkta-
kı Max Yasgur çıftlığınde, özgün me-
kânında Woodstock'ı canlandıracak-
lannı açıkladılar. Şu anda uluslarara-
sı basının kültür-sanat sayfalan bu po-
lemikle dolu.
1969'da ilk VVoodstock'a katılan-
ların yer alacağı konser için David
Crosby dostlanna önderlik ediyor. Bir
hafta önce televizyonlar aracılığıyla
'gerçek müzikseveriere' çağn yapan
Crosby. otuz yıl öncesinin kadrosun-
dan Ario Guthrie, Richie Havens, Co-
untry Joe McDonald'dan olumlu ya-
nıt aldığını, eskilerden Bob Dylan'ın
da o dönemde sahneye çıkmamasına
karşın 15 Ağustos'ta konserde çala-
cağını söyledı.
27 Ternmuz'da Woodstock'99'la il-
gili gelışmelen 'Vahşi kapamş' gibı
başlıklarla veren uluslararası basın,
ardından Crosby'nın açıklamalannı
gündeme sokarak bir bakınıa iki ku-
şağı.ikı farklı anlayışı da karşı karşı-
ya getirmeyi başardı.
Neydi Crosby'i bu kadar kızdıran
değişiklikler? Otılar geçmişte banşı ve
aşkı düşünürken bugûnün gençleri-
nin ellerinde cep telefonlanyla kon-
ser aralannı telefon ederek geçirme-
ye çahşmalannı, bu nedenle bölge-
D. Crosby dostlanna önderlik ediyor.
Bob Dylan da konserde çalacak.
dekı santrallann ıptal olmasını, bira-
nın nüfus kâğıdı gösterildikten sonra
alınmasını, meydanın bırçok yerine
telekartlarlapara çekecek kulübelerin
dikilmesini, ortamın fazla ticarileş-
mesini 'yüz kızartıcr diye niteliyor
58 yaşmdaki ünlü gıtarist.
1969'dakiWoodstock'ıdadüzenle-
yen Michael Lang ise, geçen ay yö-
nettığı organızasyonla ilgilı kendini
şöyle savıınuyor- "Hbodstockivi mü-
ziğin simgesidir veyeni kuşaklann be-
ğenilerini, alışkantıklarını göz önüne
almahdır. Orava 250 bin kişiyi çağınn-
ca onlann her türlü lüksünü de sağla-
malısınız. Eskilerin felsefi yaklaşınıla-
n bizi ilgilendirmiyor.''
Konserden 35 milyon dolar kazanan
ve beş yılda bir Woodstock'ı tekrar-
layacaklannı söyleyen Lang'a bir tep-
ki de Caıios Santana'dan geldi. Ro-
me'daki yeni organizasyona katılma-
yı reddetmişti. "Büyükkonserleryap-
manın hiçbir sakıncası yok. ama Wo-
odstock'm adını bir kenara bıraksın-
lar. Bunlar ne vnpbklannın farkında
değiller; otuz yıl önce insanlar yalmz
bir arada ounak için oraya geldiler ve
bedava çaldılar. Aşk ve banş bir ku-
şağuı manifestosuydu, şimdi ise her
şey para için yapılıyor."
Batı basınından ve televizyonlar-
daki haber programlardan izlediği-
miz kadanyla her iki tarafın hareket-
lerinin Woodstock ruhunu zedeledi-
ğini söyleyenler ve işin tadında bıra-
kılmasını isteyenlerin de sesleri cık-
maya başladı. Bugünün gençlerini,
banşı arzulamadıklan için karalayan-
lann özeleştiride bulunmalan gerek-
tiğini, NVbodstock'ta errafı yakanla-
nn onlann çocuklan olduğunu görme-
lerinin zamanının geldığini belirten
köşe yazılannın sayısı artıyorBatılı ga-
zetelerde. 68'li bazı köşe yazarlan,
iyisi mi, bu işi fazla dallanıp budak-
landırmadan Woodstock'ın 'nostaljik
bir tat' olarak tanhe bırakılmasını
öneriyorlar.
IŞILDAK VE YELPAZE
ATİLLA BİRKİYE
Şiir Kitapları
"Seni kırlara götürsem memelerin
mavi bir diklenme olur göğe karşı
toprağı uyandırır, çıkanryılanı gömleğinden
kamındaki o taze çimen telâşı"
Şiirden, şiir kitaplanndan uzaklaştıkça, duyarlı-
lığın da yitirildiğini yazmıştık defalarca bu köşede.
Şiirden uzaklaştıkça, aşkın da unutulduğunu...
Şiirden ve aşktan uzaklaşan toplumlann, kavga-
ya düştüklerini de yazmıştık.
Oysa şiir kitaplan -şiir-, başucu dostlanmızdır bi-
zim, ruhumuzun derinliklerinde yeri olan.
Şiir okumak, iyi şiir okumak insanı hem şiir yaz-
maya özendirir hem de içini ferahlatır. Onun için
şiir kitapları en özenle korunması gereken özel eş-
yalanmızdır.
Şimdi sıra şiir kitaplanna ilişkin yazmaya geldi
(bu yazı doJunayfı birgecede kaleme alınıyorsa, uzak
bir aşk yaşanıyorsa...)
Ben pek tanımam, bir iki yerde, dergilerde şiiri-
ni görmüşlüğüm var. Adını da bilmem, kimdir ne-
yin nesidir...
Geçenlerde bizim AFA Kitabevi'ne meçhul biri
bir paket bırakmış. Paketin içinde bir şiir kitabı. Hep
söylemişimdir, en güzel armağandır kitap. Bir ki-
tap almak her zaman içimi sevinçle doldurur. He-
le bu şiir kitabıysa.
Hafız'dan söz ediyorum; daha doğrusu "Hafız"
mahlasını kullanan şairden. Yukandaki dizeler de
onun "Ikindinin Gereği" adlı şiirden.
Hafız hakkında günümüz kaynaklarında pek bir
bilgi yok. Şiiıierini Hafıza adıyla kitaplaştırmış.
Kitabı Yön Yayınlan'ndan çıktığı için, belki ilgili
okur kim olduğunu oradan öğrenebilir.
Aynı şiirden biraz daha yol -dize- alalım:
"Çıplak ve gölgesi gibisin bu ikindinin
kır gibi çıplaksın arsız, acımasız
ve sakJı bir ormansın kendi gölgende
bulutlann bir ülke bulduğunu da sende
gördüm sereserpe uzanmış gökyüzünü de"
Belki Yön Yayınevi'nin yetkilileri de bilmıyordur,
kim olduğunu. Zaten kitabın kapak içinde meçhul
şairimizin yaşamöyküsüne ilişkin şu bilgi yer alı-
yor
'Eskişehir'de doğdu (1956) 'Hafız' mahlâsıyla
şiirler yazmaya başladığında, yaşı 40'a geliyordu.
Yakın şair arkadaşlan Memduh Vasrfgil ve Ahmet
Bahri tarafından "Hafız" adıyla çağnlmaya başla-
yınca, şiirterini yayımlamaya karar verdi. 1995-
1998 arasında çeşitli dergilerde görûndü. Kendi-
sine en çok 17yaşında benzediğine ınandığı için,
Gençlik Parkı'nın önünde çektirdiği tek fotoğrafı
kullanıyor. Lina Salamandre ve Haydar Ergülen
gibi şairlerden ilgı ve destek gördü. Bazı şiırieri ka-
yıp. 'Hafıza' ilk ve son şiir kitabı."
Bu ibareden anlaşıldığına göre, biz kolay kolay
bilemeyeceğiz meçhul şairimizi; şiirterini de oku-
yamayacağız. Öyle ya elimizdeki kitap "son şür"
kitabıymış...
Ama belli ki şaırimiz gönülden âşık -şiire ve sev-
diği kadına-; belli ki o da Eylül tutkunu.
Bır şairin şiirlerini çözümlemek kadar güç -ba-
zen de saçma- bir iş yoktur. Yine de, Hafız'ın di-
zelerinde ince bir çelebiliğin sesini, aşkın yürek-
ten söylenen şarkısını, erotizmin estetikakışını bul-
duğumuzu söylemek çok mu saçmalık olur!
"Hiç bilmediğimiz başkalannın yerine ••*"'
meğer ne çok sevmişiz birbirimizi
Yoksa, insan başkasının yerine mi sevmeli?"
İbrani Ünrversitesi Dans ve
Müdk Topluluğu btanbul'da
• Kültür Servisi - lsraıl Ibrani Ünıversitesı Folklorik
Dans ve Müzik Topluluğu. Avrupa turnesimn ilk
ayağı olarak îstanbul'a geliyor. Israil halkı ve dünya
Musevi topluluğu folklorundan seçilmiş danslardan
ve şarkılardan oluşan bir program sunacak olan
topluluk, yann saat 14.00'te Darülaceze'de ve saat
21.00'de Büyükada Reşat Nuri Güntekin
Amfitiyatrosu'nda; pazar günü saat 21.00'de
Mecidiyeköy Profılo Kültür Merkezi'nde, 11 Ağustos
Çarşamba günü de saat 21.30'da Büyükada Reşat
Nuri Güntekin Anfitiyatrosu'nda birer gösteri
sunacak. Biletler Profilo Kültür Merkezi Fuayesi ve
tüm Vakkoramalardan alınabilir.
'Cesup Yürek' Dallas Arabalı
Sinema'da gösteriliyor
• Kültür Servisi - Film gösterimlerine 'Greace' ilc
başlayan Dallas Arabalı Sınema'nın ikinci filmi
'Cesur Yürek' yann gösterime gıriyor. 'Cesur Yürek'
bir hafta boyunca her akşam saat 21.45 'te, hafta
sonlan ise 21.45 ve 24.00'te izlenebilir. Aynnnlı bilgi
için 0 212 223 21 37 numaralı telefona
başvurabilirsiniz. • •• - .."
Jeppy Lewis hastaneye
kaldrıldı
• Kültür Servisi-
Amenkalı ünlü komedyen
Jerry Levvis. vücuduna
giren bir virüsün yol açtığı
enfeksiyon nedeniyle
hastaneye kaldınldı. 1-11
Eylül tarihleri arasında
gerçekleştirilecek Venedik
Film Festivali'nde kariyer
ödülü alacak olan 73
yaşmdaki oyuncu,
rahatsızlığı nedeniyle
turnesine Avustralya'da ara vermek zorunda kaldı.
Levvis'in durumunun ıyiye gittiğı bıldinldi.
Tatilya'da Teoman konseri
• Kültür Ser\isi - Çeşitli kültür sanat etkiniiklerinin
gerçekleştirildiği Tatilya'da açık hava konserleri,
cumartesi günü saat 21.00'de pop sanatçısı
'Teoman' ile başlıyor. Konserler, Pepsi, Arby's
Restaurant ve BRT'nin katkılanyla
gerçekleştiriliyor.
Çocuklar için sesii masal kitabı
• Kültür Servisi - Çocuklar için ilk sesli masal
kitabı çıktı. 'Filiz Tosyah'dan Masallar' adını
taşıyan kitabın ıçmde on altı tane masal var. Şiirler
ise Erhan Ersın'in klasik müzikleri eşliğinde Tuna
Egemen tarafından okunuyor.