20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5 AĞUSTOS 1999 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Belediyelerin başansı için, yönetilen nüfiısun sosyal yapısının türdeş olması gerektiği belirtiliyor Yerel yönetimler zorda Antalya Belediyesi Prvjeler uygulama başlayacak • 3 ayhk icraatlannı anlatan ve 'bugüne kadar birşeyyapılmadı' eleştirilerini yamtlayan CHP'li Antalya Belediye Başkanı Bekir Kumbul, özel sektöre devredilen toplu taşımacıhğın da belediye yönetimine alınacağım açıkladı. ANTALYA (Cumhuriyet) - CHP'li Antalya Büyûkşehir Belediye Başkanı Bekir Kumbul, seçildiğinden bu yana geçen 3 ayda yaptıklannı anlattı. "Bugüne kadar bir şey yapmadı" suçlamalanna yanıt niteliğindeki açıklamalan sırasında Kumbul, "Huh hareket edip vanhş yapmayayun. Tüm tedirginliğim budur. Projeleriınizin birçoğunu şekillendirdik v-e uygulamalar başlayacaktır" dedi. Kumbul, raylı taşıma sisteminin kentte yaygınlaştınlması gerektiğini belirtirken özel sektöre devredilen toplu taşımacıhğın da belediye yönetimine alınacağım açıkladı. Trafiğe çözfim Kentin merkezi konumundaki Kalekapısı'nın trafık sıkışıkbğınm giderilebilmesi için proje hazırlanacağını, toplu taşım araçlannın güzergâhlannın belirleneceğini söyleyen Kumbul, "Kent içinde seyreden özel otomobillerin ortalama hız ölçümleri yapıkb ve tüm kentin trafik ışıklan yeşil hat sistemine geçiriklL Böytece araçlar tşıklarda fazla beklemeyecek" dedi. Halkın kent merkezine en yakın yer olan Konyaaltı sahilinde denize girdiğini ve burasmın da bir özel firmaya verilmiş olmasıyla meydana gelen sıkıntılann giderileceğini anlatan Kumbul, "Bizim hiçbir fırmayia ahp veremediğimiz yok. Ancak halkımızın denizden en Ki ve rahat şekilde yararlanmas için önlemterimizi de almak zorundayız. Bunun için Konyaaltı sahiiini tekrar ele alacağız. Denize girmek isteyen yurttaşlanmizuı bu istekleri. oradaki işletmecikr tarafmdan şezlong ve şemsiye satacağun diye engeUenmemeli'' diye konuştu. Yapımı devam eden ve 245 milyon dolara mal olacak kentin antma tesisini. denize deşarj şeklinden biyolojik antma şekline dönüştürmek için kaynak bulma çalışmalanna başlayacaklannı dile getiren Bekir Kumbul, içme suyu şebekesi yenileme çalışmalannın da ASAT tarafmdan sürdürüldüğünü bildirdi. Borçlanmız var Kumbul, "Hem içme suyu şebekesi için hem de kanalizas\on şebekesi için dış kredifcre ödenecek borçlanmız var. Bunu da bu su bedellerinden çıkaracağız. Çaresi yok" dedi. 1998 su tarifelerinin mahkeme karanyla iptal edildiği anımsatıldığmda Kumbul, "Geçen dönem yapılan hata nedeniy le geriye döniiş söz konusu değiL İçişleri BakanhğTna sorduk. oradan gelecek talimatla gereken yapdacak" diye konuştu. Sivrisinek ilaçlaması konusunda alt belediyeler arasında koordinasyonsuzluk bulunduğu anımsatıldığmda ise Kumbul şu karşıhğı verdi: " Vatandaşı sinek soktuğu zaman aklına ben geliyorum. Aslında Büyükşehir'in görevi değil ama bu konuda alt belediyeiere beüi bir kaynak ayımoruz. Gelecek dönemde ortaklaşa bir fon belirleyip shrisinek ilaçlaması konrroüu bir şekilde yapdacakür." • Türkiye'deki 3 bin 21Ob€İediyeden35O tanesinin nüfusu 50 binin üstünde. Geriye kalanlann nüfusları hayli düşük, ama yönetilen nüfusun bilinç, gelir ve eğitim düzeyi, altyapı sorunlan yönetimlerin işini zorlaştınyor. BARIŞ DOSTER Belediyelerin başarılı olabil- mesı için, yönetilen nüfusun sos- yal yapısının türdeş olması gerek- tiği belirtilerek, gelir ve kültür dü- zeyi yüksek insanlann yaşadığı birimlerdekı belediye yöneü'mle- rinın daha başanlı olduğu vurgu- landı. Marmara ve Boğazlar Be- ledıyeler Birliği Genel Sekreteri Fîkret Toksöz. Avrupa'daki yeni yönelimin "sosyal yapısı benzer insanlann yaşadığı, küçflk" bele- diyeiere doğru olduğunu belirte- rek "İnsanlar, en yakınlannda bu- lunan birim taranndan yönetil- mek istiyorlar" dedi. Yerel Yönetimler Yasa Taslağı üzerinde çalışmalar sürerken, so- runsuz ve borçsuz yerel yönetim- lere nasıl ulaşılacağı konusunda da çeşitli ömekler oluşmaya baş- ladı. Marmara ve Boğazlar Bele- diyeler Birliği Genel Sekreteri Fikret Toksöz, belediye sınırlan içindeki sosyal yapının benzer. gelir ve eğitim düzeyinin yüksek olmasımn belediye yönetiminin işıni kolaylaştırdıgını söyledi. "Ciddi yönetim demek, işin yan- sını çözmek demektir. Belediyeler de artık çağdaş işletme yöntemle- riyle yönetilmelidir" dıyen Tok- söz. îstanbul'un Bakırköy ve Be- şiktaş gibi borcu olmayan, bürok- rasisi oturmuş ilçelerinde işbaşı- na gelen başkanlann darahatça- lıştıklannı vurguladı. Yönetime 2000 yıhnın Türkiyesi'nde 'sosyal devlet' anlayışı İstanbuTda Sirkeci'den sıradan bir görüntü. Her geçen gûn sayılan artan sokak çoeuklan ve kimsesizler, metropoüerin sokaklannda olağan hale geldi. Toplumun sosyal ve ekonomik açıdan en marjinal kesimini temsil eden evsiz ve yurtsuzlann bu sefaleti,yanlanndan geçen •normal" insanlanndikkatini bile çekmiyor. Birçok veri, sokak çocuklannın sayısının Tiirkiye'de 100 bine ulaştığını gösteriyor. Her türlü ıstismara, uyuşturu- cu, tiner gibi bağımhlıklara açıkolan ve kaybedeeek hiçbir şey- leri olmayan bu yurttaşlanmıza ne yaak ki potanshel suçlu gözüyle baküıyor. Anayasal güvence altındaki "sosval devlet" duvar diplerinde yaüyor, kamu çalısanlan ve işçiler ise sokak- larda hak anyor. (Fotoğraf:ERDOGAN KÖSEOĞLU) FP'li adayı destekleyen işçiler pişman ÖZCAN GÜNEŞ ŞANLIURFA - Yerel seçimlerde FP'li Ah- metBahçıvan'a destek vererek yeniden başkan seçılmesıni sağlayan belediye işçileri. maaş alamayınca oy verdiklerine pişman oldular. Be- lediye-lş Sendikası Şube Başkanı AliL'ğraş. îl- ler Bankası'ndan belediyeye gönderilen öde- neğin. alacaklı durumdaki işçiler yerine müte- ahhitlere dağıtıldığını öne sürdü. Şanhurfa Belediyesi'nde çalışan 1.200 işçi- nin toplam 600 milyar lira tutanndaki alacak- lannın ödenmemesi işçilerin tepkisine yolaç- tı. Hak-lş'e bağlı Hizmet-lş Sendikası Şube Başkanı Ali Uğraş,işçilerin ikişer maaş ve ik- ramiye alacağı bulunduğunu belirterek, başkan Ahmet Bahçıvan'ı, verdiği sözleri yerine ge- tirmemekle suçladı. IllerBankasrnın temmuz ayında 805 milyar lira para aktardığını, 300 milyar lira da belediyenin kendi kaynaklann- dan gelir elde ettiğini kaydeden Uğraş, bu pa- ranın sadece 300 milyonunun işçilere dağıtıl- dığını, geri kalanınm da müteahhitlere öden- diğini ileri sürdü. Seçim öncesi kaldınm ve iş merkezi yapı- mının verildiği müteahhitlere belediyenin ha- len 1.5 trilyon lira borcu bulunduğunu ve baş- kanın bu borç bitmeden işçilerin alacaklannın ödenmeyeceğini söylediğini anlatan Uğraş, iş- çilerin mağdur edildiğini bildirdi. Başkan Bah- çıvan'ın seçimden önce kendilerine vaatlerde bulunduğunu, işçilerin de buna güvenerek ken- disine oy verdiğini anlatan Uğraş şunlan söy- ledi: "Keşke vermez olaydık. Seçimlerde par- risine değiL ama kendisine çalısmışnk. Şimdi alacağımızı istediğimizde 'Allah büyük' diyor. tşçinin hakkını aradığım için bana 'Belediye- yi gel sen yönet' diyor. FP'ye oy verdiğünize milyonlarca, trilyonlarca kez pişman oldukT gelen başkanm partisine göre. kadro ve yönetim anlayışı gelişti- rilmesinin terk edilmesı gerektiği- ne dikkat çeken Toksöz. "Bakır- köy'ün nüfusu homojen. Altyapı sorunu olmadığı için geten kay- naklar da yeni yannmlara akıyor. Göreceii olarak yüksek olan em- lak ve çevre temizlik vergileri de zamanında alınıyor. Bu konuda katüım yüksek. Aynca at yanşla- nndan da Uceye para geliyor" di- ye konuştu. Beşiktaş için de ben- zer bir durumun söz konu- su oldugunu. yurttaşlann bilinçli olmasımn işleri ko- laylaştırdıgını ammsatan Toksöz, bu iki ilçede rantın yüksek olması nedeniyle aşın bir göçün yaşanmadı- ğını, dolayısıyla da nüfus ar- tışı olmadığını kaydetti. Toksöz, Avrupa'da "halka en yakuı birimin halkı yö- netmesi"' anlayışının geİiş- mekte oldugunu, bunun so- nucu doğal olarak belediye sayısının artacağını ifade ederek "Türkiye'deki 3 bin 210 beiediyeden 350 tanesi- nin nüfusu 50 binin üstünde. Geriye kalanlann nüfuslan hayli düşük, ama yönetilen nüfusun bilinç, gelir ve eği- tim düzeyi. altyapı sorunla- n yönetimlerin işini zoıiaş- nrryor. Artık küçük, sosyal yapısı benzer insanlann ya- şadığı belediye suurlanna geçflmeir dedi. Toksöz, bu çerçevede Bahçeşehir Bele- diyesi'nin ıdeal bir belediye olmasımn mümkün oldugu- nu vurgulayarak, düzey dü- şük ve yapı kanşık olunca belediye yönetiminin de ki- me sesleneceğini şasırdığı- ru söyledi. Bakırköy Belediye Baş- kanı Ahmet Bahadırn. bele- diyenin gelir ve gider düze- yini dengede tuttuklannı, gelirlerine göre harcatna ve yatınm yaptıklannı, çalışan sayısını sabit tutmaya çalış- tıklannı belirterek, ödeme planı çerçevesindeki borçla- nnı da zamanında ödedikle- rini kaydetti. Beşiktaş Belediyesi yet- kilileri de belediyenin bor- cunun olmadığım belirte- rek, gerekli kaynak yaratıl- mazsabu durumun hep böy- le sürmesinin mümkün ol- madığım vurguladılar. Yet- kililer "Belediyenin kasasm- da 10 yıl önce de para \ardi, bugün de var. O dönemde paralann bir bölümü faiz ve benzeri yöntemlerle iyi de- ğeriendirikliği için bugün ra- hauz. Fakat gerekli kaynak yaranbnazsa, bu rahathk uzun sürmez" dediler. Cordion Müzesi hazırlanıyor Hitit ve Eski Tunç dönemi mezarlan canlandırılacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kültür Ba- kanhğı'nca 2000 yılı için "Avrupa'da Ytfm Mü- zesi'' ödülüne aday gösterilen Polath'daki Gordi- on Müzesi'nde sürdürülen altyapı ve düzenleme çalışmalan eylül ayında tamamlanacak. 50 milyar liraya yakın maliyet belirlenen çalışmalar kapsa- mmda müze içinde Eski Tunç ve Hitit dönemlen- ne ait mezarlar temsıli olarak canlandınlacak. Avnıpa Müzeler Birliği yetkilileri, Ekim 1999da Türkiye'ye gelerek "Avnıpa'da Yıhn Mü- zesi" ödülüne aday gösterilen Gordion Müzesı'ni yerinde inceleyecekler. Yanşmanın büyük ödül ve mansiyon ödülleri. Mayıs 2000'de Almanya"nın Köhı kentinde açıklanacak. Kültür Bakanı İstemihan Talay, önceki gün ya- nşma nedeniyle altyapı ve düzenleme çahşmala- n süren Gordion Müzesi'nde incelemelerde bu- lundu. Müzeyi gezen Talay, burada Polatlı Rotary Kulübü'nün konuğu olarak Türkiye'ye gelen Fin- landiyalı, Polonyalı ve Ingiliz çocuklarla bir süre sohbet etti. Kral Midas'ın Mezan'nı da gezen Ta- lay. yörenin zengin bir tarihsel geçmişi bulundu- ğuna işaret etti. Talay. •'Arkeolojik alanda da çok zengin bulgulara sahip olan bu yörede müze. kısa bir süre içinde bozkırda bir mücevher gibi parla- yacaknr" dedi. Talay. Gordion'dan daha önce çı- kanlan ancak başka müzelerde bulunan eserlerin de buraya getirileceğini kaydetti. Anadolu Medeniyetleri Müzesi Müdurü tlhan Temizsoy, bölgenin yerleşim tarihinin 5 bin yıl ön- cesine kadar uzandığmı söyledi. Gordion'da ilk araştırmalann 1900'lüyıllardabaşladığını anlatan Temizsoy, 1957'deki kazı çahşmalan sonucunda Kral Mıdas'ın mezannın bulunduğunu kaydetti. Ahşap bir galeride yer alan Midas'ın mezanna tü- mülüsün içinden 90 metrelik bir koridor geçilerek ulaşılıyor. Gordion'da 50 yıldan bu yana kazı çalışmalan- nın sürdüğünübelirten Temizsoy, "Müzeninseyir- d sayısı 50 binin biraz üzerinde. Bu sayıyı 100 bi- ne ulaştırmayı ve müzenin kendi başınaayakta ka- labttmesini sağlama> ı amaçuyoruz" diye konuştu. Temizsoy, Kral Midas'ın mezanndan çıkanlan kafatasının incelenmesi sonucunda kulak borula- nnda yapısal bir bozukluk saptandığını bildirdi. Temizsoy, Midas'ın "yamuk kulaklannı saklama- ya çahşması nedeni>1e halk arasında kulaklannm eşek kulağı olduğu" söylentisınin yayılmış olabi- leceğinı kaydetti. Pendik Şubeniz hizmetinizde! Asuman Gürsoy ve ekibi tüm bankacılık işlemleriniz için sizinle görüşmeye hazır. İKTİSAT Memnuniyetle Ankara Caddesi I 6 I Pendik Istanbul Tel: ( 2 I 6 ) 49 I 99 29 Faks: (2 I 6) 49 I 99 28 Cend MMMSc (212) 274IIII • Moter (212) 2747020 • Omakn: (212) 282 2526 • fhaar (212) 5136660 • Aaşehr (216) 45592 26 • MafirkBnaltaıııSatelBage: (212) 6616990• Mm:(212)66126V• *dkc(212)676«73• Bahpkap:(212)5120160• Bdniim:(212)5435393• BasraBçaşı(212) 565143O»Beşaa^ (212J 2580-OT.üçitat (216) 492 7881 • Bkmd« (212) 2300918 • taaia* (216) 3682682 • Bfer (212) 28711 50 • Bndteade (212) 532 2979 • Goaepe 1216) 3693912 « { a * ^ (212) 6558822 • ls^(2I2)3230344*bdlg9F(2l6)33O2560>IUtnıç(2l6)4784333>i!3nkBy:(212)251"2 38>&ııti 4J47l6l-fagja^:(2l6)4670410 • 1. Uwtt (212) 325 45 55 • 4 larat (212) 28400 47 • Mafaepe (216) 45910 40 • MedAeköv (212) 21689 22 • Mertr (212) 637 4400«I«5ii!iBş-(212) 296l6O0»Sua*e(216) 3694301-5enBellmain*K(2l6)47«40 70«Ş^(212)23l4911'Ü*ahr.(216)492 85 10O^ 80 • Anbm Bahçefc*r (312) 212 29 90 • Bfflgent (312) 26614 00 •te&ssgBfasp.(312) 44' 58 29 • Anöta; (242) 2436981 «»113; (224) 255 7080-Çorfu; (282) 653 8333'Da*S: (258) 2652041 • Eskişeta; (222) 2202780• Gaaaap (342) 2207850• Gete: (262)6430420• İanir (232)4636969»G(fcriyak:(232)24-'16i9«feı?sala:<232) 3644440»hn* (262) 3231100 •fetınnamnn?(344) 22115 30 • Kjjsat (352) 222 23 00 •toaa.032) 23687 70 • MamBhs.(252)41397 80-S«laıy!t(264)28l6555«TekinfaJ(282)26l3151 ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Yasalar ve Tantan Bizler Sadettin Tantan ı, efsane bir polis müdü- rü olarak duymuş ve tanımıştık. Yasaları, hiçbir ay- nm yapmaksızın herkese karşı ve her yerde eşit uy- gulayan ve hiçbir şeyden korkmayan, "dürüst" bir emniyet göreviisi.. Kollan hafrf açıkyürüyen, "delikanlı" bir kişilik ve taassuba kaçmayan "mütedeyyin" bir yapı... Isminin pek duyulmadığı dönemlerde, düzenli s- por yaptığını duyardım. Yıllardır görmediğim sevgi- li arkadaşım, millı güreşçi Muhsin Altın, Fatih Gü- reş Kulübü'ndeki çalışmalarını anlatırdı. (Hatta ka- lıbıma bakarak, 50'sinden sonra beni de pehlivan yapmaya kalkmıştı...) Sadettin Tantan'ı daha sonra, ANAP'ın Fatih be- lediye başkan adayı olarak gördük. İki turlu gibi bir seçim mücadelesi sonrasında, Refah Partisi'nin bence niteliklı adayını geride bırakarak belediye başkanlığını aldı. Seçimden sonra kamyonlara doluşan kızlı erkek- li gençlerin, Fatih caddelenni "Türkiye laiktir, laik kalacak" sloganıyla dolaşmalannı gördüğümde bo- ğazıma bir yumruk tıkanmış ve gözlerim dolmuştu. (Gerçekten, çok sulu gözlü bir adam oldum...) Sayın Tantan'ın Fatih Belediye Başkanlığı da ba- şanlı geçti. Eğer ANAP, 18 Nisan seçimlerinde bü- yükşehir için Tantan'ı aday gösterebilseydi, sanıyo- aım Refah'ın planlannı bozardı. Fakat olmadı. Ne- den olmadığını hâlâ anlayabilmiş değilim. Kimileri, "rant" vb. konularda spekülasyonlar yapıyor, ama işin gerçeğinin ne oldugunu bilemiyoruz. Sadettin Tantan'ın Içişleri Bakanı olmasına çok memnun oldum. 1983 sonrasındaki "gölgeli dö- nem"de en çokyıpranan ve "at iziyle it izinin birbi- rine girdiği" emniyet teşkilatını, ancak Tantan gibi biri düzene sokabilirdi. Polislik dünyanın en nankör mesleğidir. Oysaki re- jimi ne olursa olsun, her ülkenin polise gereksinimi vardır. Fakat her ülkede, rejime muhalif olanlar da, rejime bir ölçüde sempati ile bakanlar da polisten pek hoşlanmazlar. Oysaki polislik, bir "feragat mesleği"d\r. Hele bi- zim gibi ülkelerde... Ancak özellikle 12 Eylül sonra- sında polisteki "kadrolaşma", özensiz ve eğitimsiz bir kıtle ortaya çıkardı. Ve atalanmızın dediği gibi, i- ki çürük elmanın bir sepet elmayı çürütmesi misa- li, polis kavramı iyice lekelendi. Çeteleretetikçilikya- panlar, mafyatahsildarlığı yapanlar, kumarhane ha- racı yiyenler vb., emniyet örgütü içinde güç topla- dılar. Oysaki aynı dönemde on binlerce polis, üç ku- ruş maaş karşılığında günde 24 saat çalışıyordu. Sadettin Tantan, önce haklı olarak emniyet örgü- tüne el attı. Buradaki çekişme henüz sona ermedi. Bakalım neler duyacak, neler göreceğiz... Daha sonra, eğlence yerlerinin gece yansından sonra çalışmasına engel olunmaya başlanınca kı- zılca kıyamet koptu. Özellikle Istanbul'dakı kimi bar- lann ve kulüplenn çalışmalanna engel olunması, ba- sınımızdan pek çok yazann tepkisine yol açtı. Doğrusunu isterseniz, başkalannı rahatsız etme- dikten sonra. isteyenin istediği gibi eglenebilmesi- ne hiç kimsenin itirazı olmasa gerek. Fakat eğer bu türden işyerlerinin belli birsaatte kapanacağına da- ir bir yasa varsa ve bu yasa kentin varoşlanndaki kahve ve lokantalara uygulanıyorsa, toplumun yük- sek gelir sahıbi kesimlerinin gittiği işyerierine de uy- gulanması gerekir. Bu yasaya itiraz etmeyen, fakat belli yerterde uy- gulanmaya başlanınca karşı çıkan "kalem sahiple- rini" anlayamıyorum. Aynca bu tür uygulamalann tu- rizmi baltalayacağını dadüşünmüyorum. Dünyanın pek çok metropol kentinde bu türden uyguiamalar vardır ve itiraz etmek kimsenin aklına gelmez. Aslında benim asıl takıldığım nokta, insanlann ka- falanndaki farkiı kategoriler oluyor. Sözde, "imti- yazsız, sınıfsız bir kitleyiz" (Soli'nin kulaklan çınla- sın...), ama hemen her alanda çifte standart uygu- lanıyor ve bu, bir "hak" olarak değerlendiriliyor. Kumkapı'daki balıkçı meyhanesi saat 12'den sonra kapatnazsa müdahale ediliyor ve buna kim- senin itirazı olmuyor. Fakat aynı şey, "sosyete mey- hanesi"ne yapılınca kıyamet kopuyor. Gariban evii erkek, bir başka kadınla ilişki kurdu- ğu zaman, bunun adı "zina". Aynı şeyi holding sa- hibi yaptığı zaman, bunun adı ya "yasakaşk" ya da "imam nikâhlı eş"... Hele bu, "imam nikâhlı eş" la- fına, inanın illet oluyorum... Gayri meşru bir ilişkiden doğan çocuk, eğer ga- ribanın çocuğu ise; adı "piç" ya da en iyı olasılıkla "gayri meşru çocuk". Fabrikatör Ahmet efendinin gayri meşru çocuğu ise, "yasak aşkın meyvesi"... Sadettin Tantan'ın yapısı, elbette böyle ayrımcı- lıklara izin verecek bir yapı değil. Ama egemen sı- nıfın gücü karşısında ne denli şansı olabilır acaba? Zaman içinde göreceğiz... Devlet istatistik Enstitüsü Turist sayısı yüzde 22 azaldı • Devlet Istatistik Enstitüsü verilerine göre, haziran aymda Türkiye'yi 781 bin 220 turist ziyaret etti. Almanya, 547 bin 356 kişiyle Türkiye'ye en çok turist gönderen ülke oldu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye 'ye haziran ayında gelen turist sayısı, geçen yıhn aynı dönemine göre yüzde 22.3 oranında azaldı. Devlet Istatistik Enstitüsü (DİE) verilerine göre, haziran ayında Türkiye'yi 781 bin 220 kişi ziyaret etti. 1 milyon turistin geldiği geçen yılın aynı ayına oranla ziyaretçi sayısı yüzde 22.3 azaldı. 1999 Ocak- Haziran aylannda Türkiye'ye gelen toplam turist sayısı da 3 milyon 38 bine ulaştı. Ancak 1998 Ocak-Haziran dönemine oranla turist sayısında da yüzde 20.8'lik bir düşüş oldu. 6 ay içinde Türkiye'yi ziyaret eden turistlerin yüzde 67'si havayolu, yüzde 21,5'i karayolu, yüzde 9.8'i denizyolu, yüzde 1.6'sı da demiryolu ulaşımını kullandı. Haziran ayı içinde en çok turist gönderen ülke 128 bin kişiyle tngiltere oldu. tngiltere"yi, 124 bin kişiyle Almanya, 53 bin kişiyle Rusya ve 45 bin kişiyle ABD izledi. Ocak- hazvran döneminde en çok turist gönderen 10 ülke ise şöyle: "Almanya (547 bin 356 kişi), tngiltere (294 bin 53 kişi), Romanya (227 bin 35 kişi), ABD (167 bin 320 kişi), Rusya Federasyonu (160 bin 772 kişi), Iriuı (149 bin 925 kişi), Fransa (122 bin 47 kişi), Gürcistan (91 bin 897 kişi), Bulearistan (90 bin 143 kisi). Israil (81 bin 28 kişi).''
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle