Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
IAYFA CUMHURİYET 23 MAYIS 1999 PAZAR
10 PAZAR YAZILARI
New York Times'ın Türkiye muhabiriYork'ta yaşayan tanıdığım entelektüe!
Tirklenn hepsi, The New York Times gazetesi
oıuyor, bu gazeteyi ciddıvetle takip ediyorlar. The
Pe\v York Times 1851 'de kurulmuş, dünyanın en
s.ygm gazetelerınden bin ve 1996 Bnınner
Amanak"a göre 1 milyonun üzerınde satıyor.
Eaha önce Michıgan \e lovva eyaletlerinde
yışadığım sürelerde özeliıkle hafta sonlan kitap,
pızar dergısi. TV magazin, seyahat. emlak, iş-
pra, kent, sanat, boş zamanlar, moda, spor, iş
ilaılan ve haftanın yorumlan eklenyle biriikte
yddaşık 2 kilo ağırlığındakı The New York Times
gizetesini taşımak eziyetlı bır ayncalıktı. Dünyanın
mresinde yaşarsam yaşayayım pazar sabahlan
lciıvenın yanında tombul bır adet The New York
Tines gazetesi özlediğım olmuştur zaman zaman.
Gızete hafta içinde 60 sent, hafta sonunda 2.5
dtlara satılıyor, bu fıyat. New York dışındaki
eyıletlerde artıyor. The New York Times ilk
bnasının bulunduğu Broadway üzerindekı 42.
Odde'nin tiyatrolar bölgesine Times Square
(Nfeydanı) adını da armağan etmiştir.
Bv kez Nevv York'a gelır gelmez. önceden ya da
bırada tanıştığım gazetenin okurları bana
Nevv York Times'ın Türkiye muhabırinı övüyorlar.
Arıladığım kadanyla Nevv York'a yerleşmiş Türk-
Anerikalılar (acaba ızinsiz olarak mı Amerikalı
oldu bunlar da?) ve geçici olarak burada bulunan
sanatçı, öğrencı ya da görevliler, hep bır ağızdan
gazetenin Türkiye muhabiri Stephen Kinzer
Bey'den pek hoşnut olduklarını sık sık anlatıyorlar.
"Nhayet Türk kühürünü kavrayabüen bir
Amerikalı gazetecL." deniyor laf arasında.
Istanbul'dayken adı kulağıma çalınan ama
kendisiyle tanışmadığım bu Amerikalı gazeteciyle
ilgiji neier duyuyorum neler... Amavutköy'de
şahane bir restore konakta yaşadığı, güzeller güzeli
bir Türk sevgılisi olduğu... Yani bir uçan halısı bir
de nargilesı eksık. Bunlan keyıfle dinliyorum.
Bızim ülkenın Amenkalı muhabirine de Arap
devesi ya da Viking ejderhası yakışmazdı tabii...
Derken düzenli olarak Nevv York Times ve
Kinzer'in 'İstanbul JournaJ' (Istanbul Günlüğü)
diye başlık attığı bazı yazılan okuyorum.
Bazen Nevv York'un kahvaltı
simgelerinden "bageP denen,
mayalı hamurdan yapılmış
lezzetli Yahudi Simiti'nin
Istanbul'a göç hikâyesini
Amerika küJtürüne
hayranlığımızı tatlı tath teşhir
ederek 'zeytinli begel' başlığıyla
yazıyor. bazen Orhan Pamuk'un
devlet sanatçısı ödülünü
reddedişini 'Devletten grien onuru onursuz bulan
romancı' başlığıyla sanat sayfasına yolluyor. Bazen
de seyahat ekinde bir 'Mavi yoiculuk' hikâyesini
neredeyse bir edebiyatçı tadıyla yazıyor. Öcalan'ın
yakalanması ve seçimler gibi konular da Stephen
Kinzer'in haberlerini yoilayıp, gazetenin bastığı
haberlerdi.
Keyıfle okuduğum bazı yazılannı kesip sakladığım
Kinzer'in son yazılan bu önemli gazetenin artık 3.
sayfasında tam savfa yayımlanıyor. Konu ya
Türkiye'de özgürlük ve başörtüsü ya da Lıce ve
Diyarbakır'dan yolladığı Kürt vatandaşlanmızla
söyleşiler. Merve Kavakçı'nın bembeyaz örtüler ve
giysilerle sanlıp sarmalandığı fotoğrafi Nevv York
Times gazetesinde irice üst üste yayımlandığından
beri, bu kadın parlamenterin Türkiye'nın Tansu
ÇiDer'den sonra en tanınmış 2. kadını olduğuna
inanabilirsiniz. Geçen hafta katıldığım bir edebiyat
okumasında edebıyatla ilgilı tek bir soruya
muhatap olamadım. Amerikalı yazarlann Türk
Edebiyatf yla ilgili tek sorusu yoktu. Bütün
sorulan başörtüsü ve özgürlük üzenneydi. Her
ülkenin kendi tanh, coğrafya ve
sosyal yapısıyla bıçimlenen
gelenekleri vardır.
Türkiye gıbi çok uzun bir tarih
ve farklı uygarlıklarla, 36
kültürün birleşimden
sentezlenen bır ülkenın
geleneklen hâlâ Batılı Beyaz
. ^ ^ ^ ^ _ ^ _ _ Hıristiyanlann anlayacağı kadar
iyi anlatılamamış olabilir. Bunu
iyi anlatamamış olmak da bizim suçumuz
sayılabilir. Ohaldebirdahadeneyelim:
Camiye gitmek isteyen Müslüman Türkiyeli kadın
başını baglamak zorundadır ve bu durum
Islamiyete geçildiğinden beri böyle yerleşmiş bir
gelenektır. Camiye girecek Hıristiyan, Yahudi ya
da dinsiz bir kadın da saçlannı örtmek
durumundadır, çünkü camınin adabı böyledir. Ama
henüz 75 yıllık geleneği olan Türkiye'de kadının
Türkiye Cumhuriyeti Parlamentosu'na girme adabı
NEVV YORK
BUKET
UZUNER
da başı ve aklı açık olmak şeklindedir. Müslüman,
Yahudi, Ortodoks veya dinsiz bütün Türkiyeli
kadınlar için T.C. Meclisi adabı da böyledir. Bunun
özgürlükle ilgisi olduğunu düşünenler ya politik bir
oyunun cambazlığını yapmaktadırlar ya da
Türkiye'de yaşasalar bile bu ülkenin külrürüne
yabancı kalmışlardır. Özgürlük düşüncede
olmadıkça şekılcı ve şabloncu kalmaya devam
edecektir. Türkıye'nin asıl konusu başörtüsü
özgürlüğü değıldir, tarih içinde de asla olmamıştır.
Tarih içinde Osmanlı Imparatorluğu
36 milletin bir arada. isteyenin istediği dinin
pratığinı yapabildıği ender krallıklardan biri
olmuştur. Başörtüsü yapay sorundur, kökeni
yoktur. Şekilseldir. Türkiye'nin ekonomik.
hukuksal ve düşünce özgürlüğü konusunda
iyileştirmelere gereksınimı vardır.
Asıl sorunlan bunlardır! Ben Cumhuriyet
gazetesınin Nevv York muhabiri değilim. Pazar
günleri bu güzel kentin bana yansıyan yanlannı bir
edebiyatçı bakışıyla yazıyorum. Eğer
Cumhuriyet'in Nevv York muhabiri olsaydım.
belki ben de şimdi 21. yüzyıla gırerken
özgürlüğüyle gurıır duyan ve kapıtalizmın
imparatorluğu oları bu ülkede beslenen zenci
düşmanlığı ve silah satışlannı kısıtlamak yerine
kendi çocuklannm bırbirini katletmesini
ballandınlmış (!) TV serileri olarak izleme histerisi
özgürlüfünden söz ederdim. Ama ben Doğu
Akdenizli Müslüman bir kültürden gelen bir
edebiyatçı olarak, Amenkan kültürünü anlamamış
da olabilirim!
Mayıs doğanın
gençliğidirllkbahar Isveç'e geç gelir.
Stockholm'de yaza hasret halk,
otobüs duraklannda, parklarda
bulutlar arasından süzülen
güneşe yüzlerini dönerek tıp
oynar gibi hiç kıpırdamadan
dikilir. Güneş ise "Elim sende"
dercesine bir gözükür, bir
kaybolur Solaryumlar dolar
taşar, agaçlar yavaş yavaş
yeşıle bürünür, özenle
dikilmiş sümbüllerönce, laleler
sonra parklan ve hemen her yeşil
yeri süsler. Doğa gençliğini
yaşamaktadır ve onun değerini
en çok gençler bilir. Delikanlılar,
şortla sokaklara dökülür, genç
kızlar mininin minisi eteklerini
çekiştirerek otobüslerde, metro
vagonlannda oturur.
Yaz gelmektedır, doga
uyanmaktadır. Artık âşık
olunacaktır. Heyecanlanılacaktır.
Aranacaktır, aranılacaktır.
Insanoğlu, bir şey peşinde
koşmadan olamaz zaten. Mayıs.
ağaçiannı yeşertme.
çiçeklendirme ve aceleci kır
çiçeklerini yeryüzüne çıkarma
derdindedir.
Gençler ise bir an önce okuldan
kurtulmak, birkaç haftalık bır
yaz işi bulmak ve bu parayla
güneye, gerçek güneşe gitmek
çabası içindedir.
Sevgili Gütten Akın "Mayıs
devrimcileriyle gelir AnadoJu'ya"
dcr Kırmızı Karanfil'de.
MünmerOğan "Hep bu
mevsim getirdi. Beni iğde
çiçeklerini koklamaya
götörürdü" der. Vltik ve Mavi'de
ve sorar. "Sen de sever misin iğde
çiçeklerini ve yağmuru?"
Mayıs ülke, dil, din, ırk ayırmaz.
Mayıs herkese "kendi sulanyla"
STOCKHOLM
GÜRHAN
UÇKAN
gelir. Onu algılamak,
yakalamak, kişiye kalmıştır.
Bana kalsa mayısta üç gün
okullar fazladan tatil edilmeli ve
gençler, düzenlenen şenliklerle
bir araya gelmeli Uzak
ülkelerden yeni dostlar
edinmeliler ve yeni
başlangıçlann temelleri
atilmalı. Genç doğayla genç
insan yaşamı kutlamalı,
canlanmayı, eskimemeyi.
Hiçbir aşk mayısta bitmemeli;
yeşermış hiçbir dal -duyarlı bir
yürek gibi- çıt diye ortadan
kınlmamalı. Çünkü kederin,
yalnızlığın acısı olağandan
fazladır doğa uyanırken ve tüm
canlılara taze özsuyu akarken.
Güneşe karşı bır türkü
söylenmeli ve kusurlar
hoşgörülmelidir.
Ozanlan hep ilkbaharve
sonbahar etkilemiştir; açıyorum
Isveçli ozanlann şiirlerini
içeren seçkileri, bunu
görüyorum. Açıyorum Türk
ozanîannkini. aynı şey.
Duyarlı insanlar, her zaman
birbirlerini bulurlar.
Mevsimler de öyle.
Doğa uyanır, doruk noktasına
çıkar, saranr ve kapanır. Insan
yaşamı da öyledir. Birçok aşk da.
Mayıs, yeniden başlama ayıdır.
Verin kır çiçeklerini sevgilinize.
tutun elınden onu. Önünüzde
koca bir yaz vardır. Acele
etmeyin. Saklayın aynlıklan
sonbahara. Mayıs sevme ayıdır,
aynlma değil. Kırmayın yeşeren
dallan çıt diye. Bir dahakı
mayısa yeşermeyebilir.
111 1 U t U U J I V I t U I ^ f M sırKraliçesiKleopatra'nın.vaşamınıbu
kez Leonor Varela canlandınyor. "Nil Kraliçesi KJeoparra" adlı 4 saatlik mini dinnin ilk
bölümü bugün Amenkan \BC relevi/vonunda yayımlanıyor. Dizide, Jül Sezar'ı Timothy
Dalton, Mark Antuan'ı ise Bill Zane canlandımor. Yapımcılar, aşk, tutku ve ihaneti anla-
tandizininbü>iikbeğenitopia>'acağındanerniııolduldanıu$ö\1ü\orlar. (Fotoğraf: REUTERS)
Paris'te 'gel
keyfim gel'
Mayıs ayı, tatil ayı. Böyle derler Fransa'da. Genelde
çocuğundan tutun yetişkinlerin büyük, çok büyük
bir bölümü de bayram eder çeşıtli kesimlerde. Bu
arada, dinsel niteliklı olsun veya olmasın söz
konusu bayramlardan yararlananlar "Gel keyfim
gel" diyerekten salıverir kendilerini. Ama bu yılkj
mayıs ayı, şimdiye dek alışılmış olanlardan oldukça
değişik. Öylesine bır faaliyet egemen ki ortalığa,
sormayın gitsin. Hatta şunu eklemek de mümkün:
Çeşıtli dallarda "hanriık" çalışmalan dikkat çekici
bir hızla sürüyor. En önemlileri elbette ki başkent
Paris'le ilgili. Çeşitli şenlik ve şölenlere katılacak
parayı bulmak hiç de kolay bir iş değil. Kamu
olsun, özel olsun, nereye baksanız para engeli
çıkıyor çalışanlann karşısma. Üstünde dikkatle
durulması gereken bir husus da ortalıkta bir
"sponsor avı" sürdüğü. Şimdilerde Pans Belediye
Başkanı Jean Tiberi'nin özel kalem müdürü
Bernard Bled meslektaşlanm tam anlamıyla
seferber etmiş durumda. "Paris 2000" şenliklerinin
tasarlandığı ve
PARIS
MİŞEL
PERLMAN
yavaş yavaş
uygulanmaya
başladığı yer
doğal oTarak
Fransız başkenti.
Paris görkemlı
göstenlere alışık
bir kent. Çeşitli
duyarlı ~ " • • " ^ — — — ^ — — a
faaliyetlere yıllar yılıdır alışmış bir kent... Gözünü
korkiitan ve yıldıran bir şey yok karşısında!
Her şey bununla birmiyor. Önce şunu bilmek gerek:
Programdaki en önemli bölüm tam olarak Champs-
Elyses caddesini kapsıyor. Eh, ne olacak deyip
geçmeyin. En önemli girişimlerden biri, temmuz
başında salıverilecek olan dünyanın en büyük
balonu. Üç yüz metre yükseklikten, seyredin
"Pırbnta Paris"i. Hem de doya doya.
Bu arada, şunu da kaydetmek gerekir ki trafik
problemi, sorumlulan son denli kaygılandıran
önemli hususlardan biri. Hadi, normal bir trafik
tıkanıklığı karşısında bulsak kendimizı
sinirlenmeye pek fazla gerek kalmaz. Lakin, bu
tıkamkhk başka tıkanıklık, beyler! Insanın tüyleri
ürperiyor bu durum karşısında. Bir milyon kişinin
akın edecegi tahmin edilen Champs-Elyses
semtınde, 3 gün süreyle, başkentin can daman felce
uğrayacak. Niye diye soracak olursanız, nedeninin
teknik nitelikli olduğu yanıtı verilecektir size. Daha
neler var neler! Fakat Fransa'da şu sıralarda üstünde
çalışılan projelerin en önemlisi, geçen yıl birçok
doping olayına sahne olmuş Fransa bisiklet turu.
1998'de doping olaylan bir burukluk halı yaratrruş
ve çoğu bisiklet sporu "hasta"sını gerçekten
şiddetle sarsmıştı. 1999 turuda mı böyle olacak?
Buna en önemli uzmanlar bile tam ve kesin bir
yanıt vermeye çalışırken yanşmanın bu yıl da
"doping ejderine yenik düşmesi halinde dümarun en
önlü spor yanşmâlanndan biri'* olarak kabul edilen
Fransa turunun yok olacağı vurgulanıyor.
Bugüne dek üzücü doping olaylan yüzünden
takımlannı yanşmadan çeken büyük
kuruluşlann, şimdilik çok sayıda
olmadığına da dikkat çekiliyor. Niye bütün bu
hesaplar? Buna yanıt "parn"dır. Adeta bır
"bisikletçfler fiıan"nda buluyoruz kendimizi. Bu
profesyoneller, hoş, izlenmesi ilginç yanşmalar
çerçevesinde seyircileri heyecana sürüklerken
önümüzdeki 3 Temmuz tarihinden itibaren yeni
Fransa turunu doping kaygısından kurtarmaya
çalışacak. Yıllann yanşması. dünyaca ünlü "Fransa
Turu'' bu yıl sürdürülecek mi, yoİcsa çeşitli
koşucular, doping karşısında yok olup gidecek mi?
Durum parlak değil.
Ancak umut yitirilmiş değil henüz.
Nâzım Hikmet'in kaybolan beyaz gömleği...Bır şıirinde Marn'ın gömleğmın temızlığıne
gönderme yapmış olmasından mıdır nedir. Nâzun'ın
da giysilerinin hep tertemiz olduğuna ınanmışımdır
nedense. Aklına gelen dizeleri kâğıt bulamadığı
anlarda beyaz pantolonu üzenne karalamış olması
bile bu inancımı değıştıremedi. Fotoğraflanndaki
giysilerine dikkat edın. bana hak vereceksıniz.
Fotoğraflarla Nâzun Hikmet adlı kitabın 124.
sayfasını açın. genç Nâzım'ı pınl pınl, kırmızı.
mavi. yeşil işlemeli beyaz keten gömleğiyle poz
vermış göreceksimz. Londra'dakı, geldiğinizde
mutlaka görmeniz gereken sinema müzesinde
CharUe Chaptin'in bastonu ve melon şapkasının
bulunduğu bölümün önünden dakikalarca
aynlamadığıma göre ben, bu tür büyük kışilerin özel
eşyalarına ya da aksesuvarlanna düşkünüm demek
ki. Jean Paul Sartre'ın peşinde dolaşıp, yere attığı
izmaritleri toplayan, -şimdı adını anımsayamadığım-
hayranıyla karşılaştınhnca benimki pek de garip
karşılanmaz herhalde. Ama niye yalan söyleyeyim,
Nâzım'ın Ukrayna işi o gömleği bende olsa, elim
ayağım dolaşır, şaşkına dönerim. Kimileri, bu
duyguyu küçümseyebılir, ama ne yapayım ki ben
böyleyim. Nâzım'm gömleği. Şarlo'nun bastonu ya
da Fikret Mualia'nın firçası bendeymiş düşünsenize,
ağır bir yük bu, kaldıramam.
Bu yüzden de Vedat Türkali'nin yerinde olmayı,
özellikle şu günlerde pek ıstemezdim doğrusu.
Nâzım"ın sözünü ettiğim o beyaz. ketenden yapılma
Ukrayna işi gömlegine 1976'dan beri sahip olan
Vedat Ağabey son günlerde uykusuz, sıkıntılı günler
geçıriyor. Çünkü gömlek birkaç haftadır kayıp.
Ustlendiği sorumluluğun üzerine büyük bir üzüntü
de eklendi şimdi. On yılı aşkm bir zaman harcadığı
dört ciltlik son romanı Güven'in bitişine bile
doyasıya sevinemedi anlayacagınız.
Bir zamanlar Doğu Almanya smırlan içinde olan
Berlin'in, Bernau Bei Berlin köyünde yaşayan,
LONDRA
MUSTAFA ERDEMOL
Nâzım'ın çok yakınında bulunmuş bır arkadaşı, o
Ukrayna işi beyaz keten gömleği Vedat Ağabey'e
hediye etmış. O günden bendir her romanının
bitimini, bu gömleği sadece bır gün boyunca
giymeye değecek bir fırsat olarak def erlendiriyor
Türkali. Güven'i bitırdiğinde de öyle yapacaktı. Biz
dostlan, Türk asıllı tngiliz romancı Moris Farhi'nin.
Türkali'nin son romanı ve 80. yaşı nedenıyle evinde
düzenlediği partide öğrendik bunu.
Bu tür talihsizlikler de nedense hep Vedat Ağabey'i
buiur. Hepsi mutsuzJukla sonuçlanan talihsizlikler
değildir bunlar. ama mutlu sona ulaşıncaya kadar da
yüreği ağzına gelir. ışgüzar bir polis memuru
yüzünden, Bir Gün Tek Başına'yı belki de
okuyamayacaktık bugün, düşünebiliyor musunuz?
En güzel romanlanmızdan biri olan bu kitap
Bodrum'da, 12 Mart döneminde yazıldı malum.
Vedat Ağabey ve bir grup yakını hep biriikte
Karaada'ya giderler. Dönüşlerinde, izinsiz gittikleri
gerekçesiyle polis tarafindan alıkonulurlar. Bir süre
sonra herİcesi serbest bırakırlar, ama Vedat Ağabey'i
bırakmazlar. Polislerden biri ille evini arayacağım
diye tutturunca çaresiz eve gidilir. Bir Gün Tek
Başına'nın yazılmış bölümlerini gören polis, onlan
almak ister. Vedat Ağabey'in ne halde olduğunu
düşünebilir misiniz? Allah'tan o sırada masanm
üzerinde, roman için yararlandığı, 27 Mayıs
döneminin Vatan gazeteleri vardır. Vedat Ağabey de
sinemacı tabii; polise, yazdıklannm 27 Mayıs'la
ilgili bir fîlm senaryosu olduğunu, bu nedenle
dönemin gazetelerini bile bulduğunu söyleyıp ikna
eder.
Bu olayın da etkisı var mıdır bilemem. ama Vedat
Türkali'nin. yazdıklannın bir gün elinden ahnacağı
endişesini taşıdığına hep tanık oldum. Son rornanını
yazmak için kalkıp Londra'Iara kadar gelmesinin
nedeni de budur zaten. Tam on yılını verdiği
Güven'i yazmak için uzun araştırmalar yaptığını
bilenler, ona hak venyorlar. Romanı için gerekli
olan. Moskova'dan. Do|u Almanya'dan binbirtürlü
zorlukla elde edilmiş gezi notlan, Komintern
belgeleri, bunlann çevirileri. korunması pek de
kolay olmayan şeyler. Bu korku yüzünden on yıldır
Londra'da Vedat Ağabey. Okuyunca göreceksiniz,
sokak adlanndan tutun, bitki adlanna kadar her şey
belgeli bu romanda.
Şimdi, Istanbul'u ayağa kaldırdık. Nâzım'ın
gömleğini anyoruz. Hele bir bulalım, biz Vedat
Türkali'ye giydirmesini biliriz.
DOĞUM
Kızımız
ALMİLA'nın
doğumunu duyoıruruz.
21.05.1999
SEMA-ABDULLAH EBRET
Kuru gıda konusunda zincır marketlercte sattş tecrübesı olan, yeni
ürüne pazar yaratacak, bılgi ve attyaprya sahıp tecrübejı
satış elemanı
aranmaktadfr.
Yukandakı özellıklefe sahıp adayların fotoğraflı ozgeçmışterinı 28
Mayıs 1999 tanhıne kadar 0 212 28111 32 no'lu faks numarasından
TEMA Vakfı Insan Kaynaklan Bölümünün dikkatıne veya
aşağıdakı adrese APS ile gönctermeleri nca olunur. Tüm
müracaatlar 9İ2I1 tutulacaktır.
(Erkek adaylann askerlık görevini tamamlamış olmalan
gerekmektedir.)
TEMA
Adres. Çayır Çımen Sokak Emlak Kredı Bloklan A-2 Blok Dare. 10
Levent 80620 İstanbul
Tel 0212283 7816 Faks: 0212 281 1132
İLAN
T.C. SASON SULH HUKUK
MAHKEMESt'NDEN
Davacı Naif Obut'un davalılar Hazine ve Karameşe
Köyü Muhtarlığı aleyhlerine mahkememize açtığı tes-
cil davasımn yapılan açık yargılamasında verilen ara ka-
ran gereğince;
Dava konusu yer Batman ilı Sason ilçesi Karameşe
Köyü Çemimirate mezrasında kain dogusu Cano Abay
arazisi, batısı Abdülkerim Çengiz arazisi, kuzeyi Sason
Çayı ve güneyi Şahin arazisi ile çevrili taşınmazın me-
deni kanunun 639. maddesi geregiince davacı adına ta-
puya tescil edileceğinden bu yerle ilgisi olanın kanunı
üç aylık süre içinde mahkememize itirazlan ilan olunur.
18.2.1999 Basın:8960
YEŞtLYURT / MALATYA ASLİYE
HUKUK HÂKtMIİĞrNDEN
1997/101 Esas 1999/91 Karar
Davacılar Emıne Almaz, Yusuf ve Abdullah Aksu ta-
rafindan Mehmet Aksu'nun gaiplıgine daır açılan dava-
da:
Davanın kabulü ile Malatya ili Yeşilyurt ilçesi Hıroğ-
lu mahallesi 001/05 cilt, 90 sayfa ve 246 kütük sıra
no'da nüfusa kayıtlı bulunan Hasan Hüseyin ile
Hatıce'den olma 24.12.1968 D.lu Mehmet Aksu'nun
M.K.'nun 31 ve devamı maddelen gereğınce gaipligıne
karar verilmiştir. Basın: 22673
ŞANLIURFA 2. ASLİYE HUKUK
MAHKEMESt'NDEN
Esas: 1999/153
Davacı Fidan Rağbetli tarafindan hasımsız olarak ba-
bası Nesih Rağbetli'nin 1990 yılından bu yana kayıp ol-
duğunu ve mahkememizden gaiplik kararı verilmesini
talep etmış olmakla:
Verilen karar gereğince; Şanlıurfa ili Hilvan ilçesi
Gelenek köyü kütük 2'de nüfusa kayıtlı Davut ve Nemi-
de'den olma, 1952 d.lu Nesih Rağbetli'nin 1990 yılın-
dan bu yana kayıp olduğunu, bu sebeple gaipliğine ka-
rar verilmesini talep etmiş olduğundan, yukanda adı ge-
çeni gören ve bilenlenn ilan tanhınden itibaren bir yıl
içinde Şanlıurfa 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin
1999'!53 esas sayılı dosyasına bildirmeleri ilan olunur.
28.4.1999 Basın: 22683
TÜRK SİLAHL1KUVVETLERİNÎ
GÜÇLENDİRME VAKFI
MADDİ VE MANEVİ KATKILAR1NDA.N DOLAYIVÎCE TÜRK
MİLLETfNE ŞÜKR'VV VE SAVCILARIM SL'NAR
VAKHV BA.NKA BAĞIŞ HESAP NUMARALARI
TÜRK LİRASI
T C Zıraat Bankası Yenışehır Ankara Şubesı 5O49J no'lu hesap
T. k bankası Yen.jchır Ankars Şuöcsı 6*6*6 no'lu hesap
Vakıflar Banltası Kavaklıdere Ankara Şubesı 2028491
NALLIHAN ASLÎYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN
DosyaNo: 1998/420
Davacı Aytekin Ünsal tarafindan davalı Gülay Ünsal aleyhine mahkememize açtığı
boşanma davası sırasında: Davalı Gülay Ünsal'a tebligat için daha önce çalıştiğı Bey-
pazan tstanbul Halı Sarayı'na davetiye gönderilmiş ve buradan aynldığından tebligat
yapılamamış, daha sonra yapılan zabıta araşörmalannda da davalı Gülay Ünsal'ın ad-
resi tesbit edilemediğinden, davalı Gülay Ünsal'ın 22.6.1999 tarihinde saat 9.50'de ya-
pılacak duruşmada hazır bulunması veya kendıni bir vekille temsil ettirmesi, hazır bu-
lunmaz, vekille de temsil ettirmezse yoklugunda duruşmalara devam edileceği ve ka-
rar verileceği ilanen tebliğ olunur. Basın: 23128
TUNCELİKADASTRO MAHKEMESt'NDEN
EsasNo: 1995/25 Karar No: 1999/1
Davacılar Hüseyin Küçükoba ve müşterekJeri tarafindan davalılar Hüseyin Güngör
ve müşterekJeri aleyhine mahkememize ikame edilen kadastro tespitine itiraz davasının
yapılan açık yargılaroası sonunda:
Mahkememızin 12.2.1999 tarih 1995/25 esas. 1999' 1 karar sayılı ilamı ile davacı Hü-
seyin Küçükoba'nın kayıt miktan fazlası kendısine aıt olduğunu ıddia etmesi ile ilgili
kayıt miktan fazlası söz konusu olmadığından davacı Hüseyin Küçükoba'nın kayıt mik-
tan fazlasıyla ilgili talebinin reddine,
Davacıların tespitten sonra pay satın aldıklanna ilışkin talepleri ile ilgili olarak mah-
kememizin görevsizliğine, dosyanın görevli Tunceli Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gön-
derilmesine karar verilmiştir.
Bütün aramalara rağmen adresleri tespit edilemeyen davalı Hıdır Güngör, Hıdır KÜ-
çükoba, davalı Mehmet Uğurlu, Ismihan Toka mırasçılan Erkan Toka, Hülya Toka,
Sevda Toka, Kader Toka, davalı Kalman Güngör mırasçtlan Yılmaz Güngör, Suna Tur-
gut (Güngör), Farih Güngör, Ülkiye Akbayır (Güngör), Ipek Gülmez ve Kıymet Gün-
gör'e ilanen tebliğine karar veriimiş olmakla karann tebligat yerine kaim olmak üzere
ilanen tebliğine, ılanın yayımlandığı tanhten itibaren 15 gün içinde tebliğ edilmiş sayı-
lacağı hususu ilanen tebliğ olunur. Basın: 22637