Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 17 MART 1999 ÇARŞAMBA
HABERLER
Özcan
Özgür'den
çevne kitabı
• Haber Merkezi -
Gazetemız Muğla
muhabiri Özcan Özgür,
'Bitmeyen Kavga
Gökova' adlı kitabının
gelirinı çevrecilere
bağışladı. Özgür'ün,
termik santrallar ve
Türkiye'deki çevre
mücadelesı konulu ilk
kitabı Cumhuriyet Kitap
Kulübü'nün yanı sıra
Muğla'daki
kırtasiyecilerde satışa
sunuldu. Özgür. kitabıyla
ilgili olarak "Bir gazeteci
ve çevreci olarak
ülkemizdeki çevTe
mücadelesine ve termik
santrallar kavgasına
yakından tanık olma
olanağı buldum.
Tanıklığını ettiğim bu
termik cinayetin
kitaplaşması gerektiğine
ınandım" dedi.
Demokratik
tepki'İZMİR (Cumhuriyet
Bürosu) - Ege
Üniversitesi lletişim
Fakültesi öğrencisi Ali
Serkan Eroğlu'nun
karillerinin bulunmasi
istemiyle çeşitli
etkinliklere katıldıklan
için yargılanan 13 öğrenci
aklandı. Savcı, Bomova
2. Asliye Ceza
Mahkemesi'nde. bir ile
üç yıl arasında değişen
hapis cezası istemiyie
yargılanan öğrencilerin
eylemlerini 'demokratik
bir tepki' olarak
degerlendirdi. EÜ
lletişim Fakültesi 2. sınıf
öğrencisi Ali Serkan
Eroğlu, 24 Aralık 1997
günü okulun tuvaletinde
öldürülmüş olarak
bulunmuştu.
Perinçek'in
protestosu
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
işçi Partisi Genel Başkanı
Doğu Perinçek'in,
"bölücü terör örgütüne
yardım ettiği, devletin
emriiyeti açısından gizli
kalması gereken belgeleri
ele geçırdıği ve Atçşli
Silahlar Yasasf na
muhalefet ettiği"
iddiasıyla 20 yıl 6 aya
kadar ağır hapis cezası
istemiyie yargılanmasına
devam edildi. Davada. tP
Genel Sekreteri Mehmet
Bedri Gültekin ile
partinin 8 yöneticisi de
yargılanıyor. Ankara 1
No'lu DGM'de görülen
davanın dünkü
duruşmasına sanık
Perinçek katılmazken
avukatlan hazır bulundu.
Perinçek. davanın ilk
duruşmasına elleri
kelepçeli getirilmesinı
protesto ederek
duruşmalara
katılmayacağını
açıklamıştı.
İP'den YSK'ye
basvuru
IANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
İşçi Partisi (tP) Genel
Sekreter Yardımcısı Ali
Kalan, partilerin
propaganda amacıyla
bayrak, flama. afiş
asabilmelerinde ve
televizyonlardan yapılan
yaymlarda eşitliğin
sağlanması için Yüksek
Seçim Kurulu'na (YSK)
başvurdu. Kalan, emniyet
müdürlüklerinin ve
savcılıklann, yasak
olmasına karşın ANAP.
DYP ve FP'nin caddelere
astıklan propaganda
malzemelerine
dokunmadıklannı, kendi
partilerine ise bu konuda
izin vermediklerini
belirtti. Dilekçede,
"Mevcut durum bir çifte
uygulama yaratmaktadır.
Bu açıkça paramn
diktatörlüğü sonucunu
doğurmakta. seçimi
seçim olmaktan çıkartıp
zulme döndürmektedir.
Parayla halkın oylan
üzerinde tahakküm
kurulmaktadır" görûşü
savunuldu.
Motorine zam
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Motorinin perakende satış
fîyatı yüzde 5.2 ile yüzde
5.3 oranlannda arttınldı.
Bugünden geçerli olmak
üzere motorinin fiyatı
Ankara'da 17Obin8O0
liradan 179bin800
liraya, Istanbul'da 171 bin
600 liradan 180 bin 500
liraya, Izmir'de de 170
bin 300 liradan 179 bin
300 liraya yükseltildi.
FP'li Yakup Hatipoğlu'nun, kaza yapan otomobilini çalınmış gibi gösterdiği ileri sürüldü
Dolandırıcılık sorustıımıaşı
ANKARA (AA) - Ankara Cumhuriyet
Başsavcılığı, FP Dıyarbakır Milletvekili
Yakup Hatipoğlu hakkında. "kaza yapıl-
nuş otomobilini çalınmış gibi göstererek si-
gorta şirketini dolandırdığı ve resmi ma-
kamiara yalan beyanda bulunduğu~ ge-
rekçesiyle soruşturma başlattı.
Olay, polisin Başkent Sanayi Sitesi'nde
şüpheli gördüğü Toyota marka bir otomo-
bil üzerinde yaptığı inceleme sonunda or-
taya çıktı. Başkent Sanayi Sitesi'nde Du-
rali Uslu'ya ait işyerinde bulunan ve 5
parçaya aynlmış otomobil üzerinde araş,-
tırma yapan polis, aracın motorkısmının
da sanayi sitesinde Abdülkadir Kara-
han'ın işyerinde olduğunu tespit etti.
Araç üzerinde yapılan araştırma sonun-
da, Haripoğlu'na ait 06 VPY 06 plakalı
otomobil ile milletvekilinin yakını Ha-
• Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı,
FP Diyarbakır Milletvekili Yakup
Hatipoğlu hakkında, "kaza
yapılmış otomobilini çalınmış gibi
göstererek sigorta şirketini
dolandırdığı ve resmi makamlara
yalan beyanda bulunduğu"
gerekçesiyle soruşturma başlattı.
kan isimli şahsın 23 Mayıs 1996 tarihin-
de Ankara Çiftlik Kavşağı'nda kaza yap-
tığı ve aynca milletvekilinin şoforü olan
Remzi Sütçü'nün de 23 Ağustos 1996 ta-
rihinde otomobilin Şirinevler-Mithatpa-
şa Caddesi üzerinden çalındığı iddiasıyla
îstanbul'da Yenibosna Polis Karakolu'na
başvuruda bulunduğu tespit edildi.
Hatipoğlu'nun da aynı gün sigorta şir-
ketine başvurduğu ve Ankara'da Oyak Si-
gorta'dan arabasının çalındığı gerekçesiy-
le sigorta bedeli olarak 1996 yılının Ka-
sım ayında 1 milyar 460 milyon lira aldı-
ğı ortaya çıktı.
Ankara Emniyet Müdürlüğü'nün suç
duyurusu üzerine Ankara Cumhuriyet
Başsavcılığı. olayla ilgili olarak Hatipoğ-
lu hakkında. "kaza yapılmış otomobilini
çalınmış gibi göstererek sigorta şirketini
dolandırdığı ve resmi makamlara yalan
beyanda bulunduğu" gerekçesiyle soruş-
turma başlattı.
Sigorta şirketine yazı yazarak Hatipoğ-
lu'na ödeme yapılıp yapılmadığını, ya-
pılmışsa nedenini soran başsavcılık, ayn-
ca Ankara Emniyet Müdürlüğü Trafık
Denetleme Şube Müdürlüğü'nden de
araçla kaza yapılıp yapılmadığını, yapıl-
mışsa hangi tarihte ve nerede yapıldığı
bilgisini istedi.
OYAK Sigorta yetkilileri de Hatipoğ-
lu'nun kendilerine otomobilinin çalındı-
ğı gerekçesiyle başvuruda bulunduğunu
ve 1996 yılı içınde ödeme yaptıklannı
doğruladılar.
ÖDP Genel Başkanı Ufiık Uras ve 5 parti yönetici 3.5 saat emniyette tutuldu
16 Mart gösterisine izîn yokİstanbul Haber Servisi - '16
Mart Katfiamı'nın 21. yıldönümü
nedeniyle tstanbul Üniversitesi
(lÜ)Eczacılık Fakültesi önüne ka-
ranfil bırakmak isteyen ÖDP Ge-
nel Başkanı Ufiık L'ras \e 5 parti
üyesı. polis tarafından gözaltına
alındı. Katlıamı protesto etmek is-
teyen öğrencilere ızin vermeyen
güvenlik güçleri. 78'i kız 209 öğ-
renciyı coplayarak ve yerlerde sü-
rükleyerek gözaltına aldı.
1Ü Yabancı Diller Yüksekoku-
lu'nu akşam saatlerinde işgal eden
9 öğrenci. polisin gaz bombası
kullandığı operasyonla dövülerek
gözaltına alındı. Ankara ve Ege
üniversitelerinde de öğrenciler
izinsiz gösteri düzenledi. 1C Basın
Merkezi'nden yapılan açıklama-
da. '16 Mart Kadiamı'nın bir an
önce gün ışığına çıkanlması isten-
di.
İÜ Eczacılık Fakültesi önünde
21 yıl önce 7 öğrencinın katledil-
diği. 41 öğrencinın yaralandığı
bombalı saldınyı protesto etmek
, isteyen ÖDPTiler ve üniversite öğ-
rencileri güvenükgüçlerı tarafin-
, daa.engellend.u Beyazıt Meydanı
ve fakülteleri abluka altına alan
çev ik kuvvet polislerine. meydan-
da bekletilen askeri bir birlik de
destek verdi.
Gazetemizi ziyaret
Katliamın gerçekleştiği İÜ Ec-
zacılık Fakültesi önüne saat 10.30
sıralannda karanfîl bırakmak is-
teyen ÖDP Genel Başkanı Ufiık
Uras. Genel Başkan Yardımcısı
Atilla Aytemur. İstanbul ll Başka-
nı Mehmet Atay. Zeytınburnu be-
ledive başkan adayı Hüseyin Cen-
giz, 3. bölgeden millenekili aday-
lan Doğan Halis ve Halis Yıldırnn
gözaltına alındı.
Vatan Caddesi'ndeki tstanbul
Güvenlik Şube Müdürlüğü'ne gö-
türülen Uras ve 5 partılı. 3.5 saat
sonra serbest bırakıldı. Uras. Atay
ve ÖDP İstanbul büyükşehirbele-
dıye başkan adayı YTcdan Bavka-
ra. daha sonra gazetemizi ziyaret
ederek yöneticilerimizle görüştü.
ÖDP avukatlan, parti yöneticileri-
nın gözaltına alınmasıyla ilgili hu-
kuki işlemlere başlanacağını be-
lirttiler. Laleli'dekı İC Edebiyat
Fakültesi'nden saat 12.00 sırala-
rında çıkan oğrenciler, katliamın
yaşandığı İÜ Eczacılık Fakültesi
önüne gelerek açıklama yapmak
Meydanda kontrol noktalan oluşruran potis, İÜ'de öğrenci olmayan kişileri gözamna ahrken yurttaş-
lan ve seyyar satıcılan meydana sokmadı. (Fotoğraf: ALPER TURGUT)
istedi. Grubu çembere alan güven-
lik güçleri, 15 öğrenciyi coplaya-
rak ve yerlerde sürükleyerek gö-
zaltına aldı. Vezneciler Kız Oğ-
renci Yurdu önünde toplanan 150
kişilik grup da İÜ Öğrenci Kültür
Merkezi (ÖKM) önünde polis ta-
rafından çembere alındı. Pankart
açarak, slogan atan öğrencilere po-
lis müdahale etti. Gözaltına alınan
50 öğrenci tartaklanarak Beyazıt
Meydanf nda bekletilen polis mi-
nibüslerine götürüldü.
Aynı anda İÜ lletişim Fakülte-
si'ne de giren polis, okulun kanti-
ninde bulunan 12 kişiyi gözaltına
aldı. Sabah saatlennde de İÜ Ede-
biyat Fakültesi'ne giren güvenlik
güçlerinin 38 öğrenciyi gözaltına
aldığı belirtildi.
Polis izin vermedi
Merkez kampusta forum yapan
200 öğrenciye müdahalede bulun-
mayan güvenlik güçleri. öğrenci
temsilcilerinden oluşan 5 kişilik
grubun İÜ Eczacılık Fakültesi
önüne karanfîl bırakmasına izin
verdi. Öte yandan. olaylan izleyen
Zaman gazetesi muhabiri İlhan
Kaya da yediğı polis copu yüzün-
den fenalaşarak ambulansla hasta-
neye kaldınldı. Polisin sert tutu-
munu protesto eden gazeteciler.
tÜ'nün ana kapısmın önüne fotoğ-
raf makinelerini ve kameralannı
bıraktılar. Gazeteciler, meslektaş-
lanna yönelik uygulamayı alkış-
larla protesto ettiler.
tstanbul Valiliği'ndeki toplan-
tıdan çıktıktan sonra sabah erken
saatlerde incelemelerde bulundu-
ğu tÜ'yetekrargelen tstanbul Em-
niyet Müd_ürü Hasan Ozdemir,
"İstanbul Ünrversitesi'nin içinde
yapdan aramalarda. çoksayıda so-
pa. demirçubuk. taşve pankartete
geçirildi. Ga/i olaylannın yıldönü-
mü ve 16 Mart Beyazıt olaylannın
yıldönümünü bahane ederek olay
çıkartmak isteyenler. Nevnız'da da
aynıişıvapmakisteyeceklerdir. Biz
bunlara engd olacağız."
İÜ Yabancı Diller Yüksekoku-
lu'nun ek binasında yapılan Al-
manca dersi sırasında içeri giren 9
kişi, sınıftakı öğrencıleri dışan çı-
karttıktan sonra okulu işgal etti.
Kapının arkasına barikat kuran
öğrenciler okulun dışınada "16
Mart Kanıamı'nuı hesabını sora-
cağız" yazılı tstanbul Yükseköğ-
renim Oğrencileri Demegi
(tYÖ-DER) imzalı pankart as-
tı. Yüksekokulun çevresini saran
çevik kuvvet ekipleri, yanm saat
süren bekleyişin ardmdan gaz
bombalan kullanarak içeri gırdi.
Dövülerek dışan çıkartılan öğren-
ciler önce tstanbul Tıp Fakültesi
Hastanesi'ne ardmdan da tstanbul
Terörle Mücadele Şube Müdürlü-
ğü'ne götürüldü.
tÜ Basın Merkezi'nden yapılan
açıklamada, karanlık güçler tara-
fından 16 Mart 1978tarihindedü-
zenlenen bombalı ve silahlı saldı-
nnın henüz aydınlatılamadığı vur-
gulanarak "Otavın gün ışığına ÇJ-
kanlmasL, failkrin beliıienmesi ve
gerekli cezaian görmekri en içten
dik^ğimizdir" denildı.
Emeğin Partisi (EMEP) Genel
Başkan Yardımcısı Yücd Sarpde-
re, Sosyalist tktıdar Partisi (StP)
tstanbul |1 Başkanlığı ve işçi Par-
tisi (tP) Öncü Gençlik İstanbul tl
Başkanı Gökçe FıratÇulhaoğlu ta-
rafından yapılan yazılı açıklama-
larda, 16 Mart anmasına izin ve-
rilmemesi ve öğrencilerin gözaltı-
na almması kınandı.
Ankara ve tzmir'de
gösteriler
Ankara Üniversitesi'nde bir
grup öğrenci, Cebeci'deki kam-
pusta bir araya gelerek 16 Mart'ta
IÜ'nün önünde gerçekleştirilen
katliamın yanı sıra 16 Mart
1988'de Halepçe'de atılan kimya-
sal bombalarla 5 bin kişinin yaşa-
mını yitirmesini de protesto ettti-
ler. Yapılan basın açıklamasında
insanlann 'yoktan sebeplerle' öl-
dürülmesinin insanlığa yakışma-
dığı ve bu tür saldınlann sona er-
mesi gerektiği ıfade edildi.
Ege Üniversitesi Kampusu'nda
toplanan 150 kadar öğrenci de kat-
liamlan kınadıklannı belirttiler.
Çeşitli sloganlar atan öğrenciler,
bir süre yürüdükten sonra olaysız
dağıldılar.
Genel kurulda küskünler ve FP'liler çoğunluktaydı; CHP'liler de ilk kez katıldı
Meclis'te Vural Savaş tarbşması
Meclis'in dünkü toplanüsındaFP'literin kılıkve kıyafet-
leri UgİDç göriintü oluşturdu. (HASAN AYDIN)
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Küskünler ve FP'nin desteğiyle tatil ka-
ran kaldınlan TBMM Genel Kuru-
lu'nda, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcı-
sı Viıral Savaş'm Türk Ceza Yasası'nın
312. maddesinın değıştirilmesinı iste-
yenlere yönelik sözleri tartışma konu-
su oldu. İmzacılardan ANAP'lı Yıldı-
nm Aktürk. Savaş'ın 312. maddeyi de-
ğiştirmek isteyenleri "vatan
hainT ılan ettiğini savunarak
başsavcı hakkında Meclis
araştırması açılmasını istedi.
TBMM Genel Kurulu, dün
FP'li TBMM Başkanvekıli
Yasin Hatipoğlu'nun başkan-
lığında toplandı. Küskünler
ve FP'lılerden önemlı katılı-
mın dıkkat çektıği Meclis Ge-
nel Kurulu'nda, CHP yöneti-
mi de alınan karar doğrultusunda ilk
kez katıldı.
TBMM Genel Kurulu'nda, gündem
dışı konuşmalardan sonra "sahtebelge-
lerle bedelli askerlik yaptığı'' yargı ka-
ranyla saptanan DYP'lı Bahattin Şe-
ker'in milletvekilliğinden istıfası oy-
landı. DYP ve bir grup küskünün des-
teğiyle, 135 kabul oyuna karşın 151 oy-
la Şeker'in istifa istemi reddedildi. An-
cak aynı saatte toplanan Yüksek Seçim
Kurulu. Şeker'in miletvekili seçildiği-
ne ılışkın tutanağın iptalini kararlaştır-
dı. Bu durumda, Şeker'in milletvekilli-
ği sıfatını koruyup korumadığı, maaşı-
nı alıp almayacağı tartışma konusu ol-
du. Gündem dışı söz alan ANAP'lı Ak-
türk, geçen cumartesi günü TCY'nin
312. maddesi konusunda dönemin baş-
bakanı Mesut Yılmazile Yargıtay Cum-
• Imzacı milletvekillerindeîî ANAP'lı
Aktürk, Vural Savaş hakkında Meclis
araştırması istedi. TBMM Genel Kurulu'nda
gündem dışı konuşmalardan sonra DYP
Bilecik Milletvekili Bahattin Şeker'in istifası
oylandı. Oylama 135 kabul oyuna karşıhk 151
oyla reddedildi.
huriyet Başsavcısı Savaş arasındaki gö-
rüşmeyle ilgili açıklamalarının Savaş
tarafından çarpıtıldığını ileri sürdü.
Savaş'ın eski tstanbul Büyükşehir
Belediye Başkanı Taj'jip Erdoğan'ın
yargılanması sürerken. henüz gerekçe-
lı karar yayımlanmadan aleyhınde gö-
rüş bildirdiğini ve bunun da yargı ba-
ğımsızlığıyla bağdaşmadığını savunan
Aktürk, "Hukukun üstünlüğü, en fa/Ja
uynıası gereken başsavcının. suçla ilgili
tahminleri ile saf dışı bırakılamaz. Baş-
savcı suçüstü yakalanmıştır
r
dedı. "Sa-
yın Savaş, işgüzarhk yapıp birtakım il-
gisiz dosyalarla ilgikneceğine, bu hııku-
ki dnayeti ortadan kakbran" diyen Ak-
türk, başsavcıyı Meclis iradesi ve huku-
kun üstünlüğü ilkelerini hiçe saymakla
suçladı.
Savaş ise Anadolu Ajansı aracılığıy-
la verdiği yanıtta. "Saym Ak-
türk daha Yargıtay Cumhuri-
yet Başsavcısı'nuı görevleri-
nin ne olduğunu bilmiyor. Be-
nim tarafımdan soruşturul-
masını istediği hususlar, be-
nim görev alanıma dahil de-
p " dedi. Meclis Genel Kuru-
lu'nda daha sonra ANAP ts-
tanbul Milletvekili HalitDu-
mankaya'nın "TRT'deki yol-
suzluk veusuteüzJük" iddialanna ilişkin
Meclis araştırma önergesinin görüşme-
leri yapıldı. Meclis araştırması açılma-
sı kabul edildi. Başbakan BülentEcevit
de gazetecilerin "seçimi ertektme" gi-
nşimine ilişkin sorulan üzerine, "Siya-
si alanda büyük bir kargaşa voğunlaş-
maya başladı. Av nca bunun olumsuz et-
kileri ekonomide de görülmeye başlan-
dı. l manm bu kargaşa bir an önce so-
na erer" dedi.
GLOBAL POLİTİKÜLTÜR
ERGİN YILDIZOĞLU
Ah! 0 Yüreğin Attığı
Yer Var Ya!
Son günlerde, doğruyu söylediği için dokuz köy-
den kovulan biri varsa sanırım o da Oskar Lafon-
taine'dir.
Pazartesi günü değindim, Soros. Dünya Banka-
sı dahil hemen herkesin işaret ettiği sorunlara çare
anyordu Oskar. Bu sorunlardan bıri, hızla artan bir
kapasite fazlası, diğer bir deyişle, talep yetersizliği,
digeri de gittikçe istikrarsızlaşan mali piyasalar Os-
kar bunlara çare olarak içeride, küçük üreticiye dü-
şük vergi, mali destek, Avrupa çapında üretimi ve
yatınmı teşvik için düşük faiz, sendikalara daha uy-
gun toplusözleşmeler gibi halkın tüketim gücünü
teşvik edecek, işsizliği azattacak politikalan öne çı-
kardı. Dışanda ise, uluslararası mali piyasalann de-
netlenmesini istiyordu. Oskar'ın en büyük günahı,
son 25 yıldır egemenliğini kunmuş uluslararası ma-
li sermaye (büyük bankalar ve çokuluslu şirketler)
yerine ıç ekonomiyi ve buraya üreten sanayiciyi des-
teklemeye ve de mali sermayeyi denetlemeye kalk-
maktı. Üstelik bunu, büyük şirketlerin vergi kaçırma
olanaklannı elinden alarak yaratacağı kaynaklayap-
maya kalkınca adamın defterini dürdüler.
Yoksa Oskar gerçekten de doğru söylüyordu. Ne
kadar doğru olduğunu görebilmek için, ekonomist
Peter Warburton'un geçenlerde yayımlanan ve
yankı uyandıran Dept and Delusion (Borç ve Ham-
hayaller) kitabında anlattıklanna bakmak yeterli.
VVarburton okuyucunun dikkatıni, geçen dönemde
küresel kredi hacminin denetımsiz büyümesine, git-
tikçe artan borç yüküne çekiyor. VVartDurton, borç
piyasasının bu denetimsiz genişlemesine paralel
olarak geleneksel bankacılık işlemlerinden giderek
uzaklaşddığını, sermaye piyasalannın finansmanına
yönelik uygulamalann hızla arttığını vurguluyor. VVar-
burton. kredinin bu şekılde sanki, yann yokmuş gi-
bi genişlemesini, Arnavutluk u birbirine katan pi-
ramit sistemıne benzetiyor. Diyor ki: "Gelişmiş ül-
kelerde 50 yaşından küçük olan nüfusun büyük ço-
ğunluğu birikimlerini nakitya da mevduat olarak de-
ğil borsada tutuyortar." Ve ekliyor: "Sanal servetler
birgünde uçup gider."
VVarburton, dünyanın birfelakete doğru gittiğine
işaret ederken son derecede haklı. Kredinin mantı-
ğını, uzun zamandır unutulan mantığını hatırlamak
yeter bunu göımek için. Kredi, gelecekte yapılacak
kârın faizi ve anaparayı ödemeye yetecek kadar
yüksek olacağını varsayarak, henüz yapılmamış, a-
ma yapılması beklenen kârlara binaen verilir.
Dünya ekonomisinde iki süreç bırden yaşanıyor:
Birincisi fazla kapasite kâriarın geleceğinı tehlikeye
sokuyor. Ikincisi sermaye piyasası finansmanı, bor-
cun borçla finansmanı hızla artıyor. Bu koşullarda,
kredinin bu şekilde sürekli büyümesi, kendi kuyru-
ğunu yakalamaya çalışan yılanı hatıriatıyor insana.
Oskar da bu tehlikeye dikkati çekiyordu, ama belli
ki yılan kuyruğunun tılsımına kapılmış bir kere, gö-
zü başka bir şey görmüyor.
Pazartesi günü Ingiliz Pariamentosu'nun duaye-
ni ve ülkenin en saygın/dürüst politikacısı, yaşamı
boyunca (şimdi 70'lerinde) İşçi Partisi üyesi ve mil-
letvekili Tony Benn'le Cumhuriyet için, solun, sos-
yaldemokrasinin geleceği üzerine uzun bir söyleşi
yaptık. lleride etraflıca yayımlayacağımız bu söyle-
şinin bir yerinde Tony Benn, "Bu ne mantıksız bir
sistem. Bir tarafta üretim fazJası, diğer tarafta yok-
sulluk, açlık; bir tarafta hızla büyüyen borç yığını,
diğer tarafta denetim kabul etmeyen bir borç piya-
sası... Bu sistemin mantığı kâr üzerine kurulmuş,
gözü kör, başka bir mantık da olabileceğini göre-
miyor. Halbuki, biraz fedakâriık etse belki krizi atla-
tacak, ama bile bile uçuruma gidiyor..." dedi. Yıla-
nın gözü kamaşmış bir kere...
Sonra, III. Yol'un bu gözü kara gidişe biralterna-
tif oluşturmadığını, Blair'in programının sosyal de-
mokrat gelenekle değil, liberal demokrat gelenekle
banşık olduğunu ve de kaçınılmaz olarak Oskar'ı ko-
nuştuk. Söz, Oskar'ın pazar günü söylediklerine
geldi. Oskarşöyle diyordu: "Hiçbirzaman unutma-
yınız ki, insan yüreği henüz borsada alınıp satılmı-
yor. Onun hâlâ birevi var. Ve o herzaman solda atı-
yor."
Dönerken metroda düşündüm. Sol ile sağı ayıran
en büyük fark bu değil mi? insanı mala indirgeyen
piyasa ilişkilerinin dışında, insanın kendine "doğru
ve sadtk" kalma arzusu... Bu mantık çerçevesinde
düşünürken, 85'lik Italyan Sosyal Demokrat düşü-
nür Norberto Bobbio'nun sağ-sol aynmı ölçütü
geldi aklıma. Bobbio'ya göre bu iki akım arasında-
ki en büyük fark eşitlik düşüncesi karşısındaki tu-
tumlarıdır. Sol hep eşitlikten yanadır. Sağ, eşitsizli-
ğin doğal ve gerekli olduğunu düşünür. Sol, eşitsiz-
liklerin büyük bir kısmının kaynaklannın sosyo eko-
nomik olduğunu ve kaldınlabileceğini düşünür. Sağ
açısından eşitsizliklerin büyük bir kısmı doğaldır ve
kaldınlamaz. Sol için eşitlik bir idealdir, sağ için bir
ideal değildir. (Bu görüşlerin bir özeti, üzerine yapı-
lan tartışmalar için: New Left Review Temmuz-
Ağustos 1998; Eylül-Ekim 1998). Gerçekten de sol
tarih boyunca, hatta bir zamanlar, sermaye sınıfı da
solcu iken (1789-1848) hep eşitlikten yana olmuş-
tur. Bugün sol, kaprtalizm koşullannda da eşitlikten,
toplumsal kaynakların insanca-hakça dağılımından
yana; parazitliğe, bu yüzden uluslararası mali ser-
mayeye karşı, sömürüye karşı. Liberal demokrasi-
den değil, gerçek bir toplumsal demokrasiden
yana. Oskar haklı. İnsan sevgisini temsil eden yürek
boş yere solda atmıyor.
TTETden Şükran
Soner'e ödül
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Türk Tabipleri Bir-
liğı Merkez Konseyı'nin (TTB) geleneksel "14 Mart
Ödülleri" bu yılki sahiplerini buldu. Çalışanlann
sağlığına ve savaşımlanna duyarlılığı nedeniyle
gazetemız yazan Şükran Soner'e 'basın sağhk ödülü'
verildi.
TTB'nin 14 Mart Tıp Bayramı nedeniyle geleneksel
olarak düzenlediğı ödül töreni dün akşam Çankaya
Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi'nde gerçekleştiril-
di. TTB ve Ankara Tabip Odası (ATO) yöneticileri,
hekimler ve konuklann katıldığı törende ödüller 3 dalda
verildi. Gazetemiz yazan Şükran Soner, Radikal
gazetesinden Perihan Mağden, Celal Başlangıç ve
Evrensel gazetesınden Serpil Kuta>, '1998 TTB Basın
Sağlık Ödülü'ne layık görüldü. 'Dr. Cengiz Kılıç
Demokrasi Ödülü' Harb-tş Sendikası Başkanı tzzet Çetin
ile Öğretim Elemanlan Sendikası Başkanı tzzettin Ön-
der'e verilırken Dr. EdaGüven de adlı süreçte hekım so-
rumluluğunu yenne getiren örnek tutumu nedeniyle bu
yılki 'TTB Onur Ödülü'ne layık görüldü.