22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Imtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı Orhan Erinç 0 Genel Yayın Koordınatorii Hikmet Çetinkaya 0 Yazıışlen Müdüru. tbrahim Yıldız • Sommlu Müdür Fikret tlkiz 0 Haber Merkezı Müdurii: Hakan Kara 0 Görse! Yönetmen: Fikret Eser lstıhbarat Cengiz Yıldınm0 F.konomi Özlem Yüzak0Kultür Handan Şenköken • Spor Abdülkadir Yücelman 0 Makaleler Sami Karaören 0 Düzeltme Abdullah Yazıcı 0 Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu 0 Bılgı-Belge Edibe Buğra 0 Yun I laberlen Mehmet Faraç Yayın Kurulu İlhan Selçuk (Başkan). Orhan Erinç. Okbıy Kurtböke. Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner, Ergun Balcı, Ibrahinı Y üdız. Orhan Bursah, Mustafa Balbay, Hakan Kara. Ankara Temsılcısı: Mustafa Balbay Atatürk BuKan No: 125, Kat:4, Bakanlıklar-Ankara Tel- 4195020 (7 hat), Faks: 4195027 0 lzmırTemsılcısı: Serdar Kıak, H.ZıyaBlv. 1352S.2'3Tel 4411220. Faks: 4419117 0AdanaTemsılcısı: ÇetinYiğenoğlu, InönüCd 119 S.No:l Kat:I,Tel:363 12 11, Faks-363 12 15 Müessese Muduru Ostün Akmen 9 Koordınator Ahmrt Koruban • Muha- sebe Bulefll Yener • Idare Hıueyin Gürer» Bılgı-Işlem N»U Inal«B.igı sayarSıaem Mûrûvet FufletKaza MEDYA C: • Yönetim Kurulu Başkam - üenel Müdûr Gülbin Erduran A Koordınator Reha Işıtman # Genel MüdurYardınıcısı. SrvdaÇoban Tel: 514 07 53 - 5J395S0-5138460-6l,Faks 5138463 Yavnnla>an ve Basan: Yeni Gun Haber Ajansı. Basın \e Yayıncılık A 5 TürkocağıCad 39 41 CagaJoğhı 34334 Ist PK 246 Sırkecı İstanbul Tel (0 212) 512 05 05 (20 hat) Faks |O 2İ2) 513 85 I ' M A K I IVW lmsak. 4.4U UUne%. O.U / UglC \J..M lKinai.l3.3V AKŞaiTl. 1S.1V AJmanya'da Eurovision şoku • HAMBURG(AA)- Eurovision şarkı yanşması içın yapılan Almanya elemelerinde birinci olan ama şarkıcı Corinna May"ın seslendirdiği 'Çocuklan Dinle' adlı parçanın, daha önce başka bir sanatçı tarafindan seslendinldiğinin ve CD olarak piyasaya sürüldüğünün ortaya çıkması, Almanya'yı kanştırdı. May'ın yerine yanşmada ıkinci olan ve Türk ve Alman gençlennden oluşan "Sürpriz" isimli grubun, Almanya'yı, 29 Mayıs'ta Kudûs'teki Eurovision 1999'da temsıl etmeye hak kazandığı belirtildı. Bebeklere ruh saglıgı temeti • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Üniversitesi bünyesinde, 'Bebek Ruh Saglıgı' birimi kuruldu. Çocuk Ruh Saglıgı ve Hastalıklan Anabilim Dalı Başkanlıgı içinde kurulan Bebek Ruh Saglıgı bırimınde. bebeklenn dogum öncesinden başlayarak yaşamlannm ilk üç yılına kadar ailesıyle birlikte ruh saghklannm kontrolü ve gerektiginde tedavilennin yapılması hedeflenıyor. Modern hısamn beşiği |WASHINGTON(AA)- Yeni bilimsel bulgular, modem ınsanın Afrika'da ortaya çıkıp dünyaya yayıldıgı tezini desteklemıyor. ABD'de yayımlanan Proceedings Of The National Academy Of Sciences dergisine göre, Nevv Jersey'deki Rutgers Üniversitesi uzmanlan, genetik arastırmalarla, insanın beşiginin sadece Kara Afrika olamayacağını gösteren kanıtlar elde ettiler. Dergiye göre, degişik ırklardan 19 Avrupalı ve Asyalı ile 16 Afrikalı ûzerinde çahşan bilim adamlan. Asyalı ve Avrupalı bütün deneklerde var olan PDHA1 kromozom parçacığının Afrikalı deneklenn hiçbirinde bulunmadıgını saptadılar. Babaiara sertitika • İstanbul Haber Servisi - Anne Çocuk Egitim Vakfı (AÇEV) tarafından geliştirilen Baba Destek Programi (BADEP). çocuk eğitim ve gelişiminde anne kadar önemli bir yere sahip olan babalara destek vermeyi amaçlıyor. 1996 yılından ıtibaren AÇEV tarafından uygulanan BADEP. Mercedes-Benz Türk AŞ işbirligı ile Mercedes Fabrikası işçıleriyle Aralık 1998-Mart 1999 tarihleri arasında gerçekleştirildi. Mesai saatleri içinde gerçekleştinlen ve 15 hafta süren programa katılan babalar sertifıkalannı aldılar. Yağmup geliyor • İstanbul Haber Senisi- Meteoroloji Işleri Genel Müdürlügü'nden yapılan açıklamada, bugünden itibaren tüm yurtta Orta Akdeniz'den gelen yagışlı havanın etkiJi olacagı belirtilerek, etkili yagış ve firtına nedeniyle yurttaşlann tedbirli olmaları istendi. Bugün ve yann batı bölgelerinde görülecek yagmur ve sağanak şeklindeki yagışlann Marmara'nın batısı ve Ege Bölgesi'nde etkili ve sûrekli olacagınm tahmin edildiği bildirildi. Hava sıcaklığı yagışa ragmen batıda hissedilir derecede artacak. Les kitapçıkiarı tstanbul Haber Servisi - Lisanüstü Egitim Suıavı (LES) için başvurular 19 Mart Cuma günü saat 16.30'da sona eriyor. Kılavuz ücretinin 1 milyon, sınav ücretinin 10 milyon lira oldugu LES, 23 Mayıs Pazar günü gerçekleştirüecek. LES için başvuru kitapçıklanıun, İstanbul Üniversitesi dışındaki üniversitelerin rektörlüklerinden ve ÖSYM il sınav yöneticiliklerinden alınabilecegi belirtildi. ÖSYM İstanbul 11 Sınav Yöneticiligi telefon numarası:631 39 43. 1.6 milyar dolara mal olacak İstanbul Marmaray Projesi eylül ayından önce ihaleye çıkanlacak Boğaz tüp geçişi için ük admı• Istanbul'un ulaşım sorununu çözmek amacıyla hazırlanan Marmaray Projesi kapsamında tüp geçit ile birlikte Gebze-Halkalı arası da 3'er hatlı metroya dönüştürülecek. Ulaştırma Bakanı Aktan, Marmaray projesi ile Boğaz'ın doğallığını tahrip etmeden. tstanbul'da 10 köprünün vereceği hizmetin sağlanacağmı söyledi. ANKARA (AA) - Marmaray ola- rak adlandınlan, 1.6 milyar dolara mal olacak İstanbul Demiryolu Bo- gaz Tüp Geçişi ve Gebze-Halkalı Banlıyö Hatlannın lyileştirilmesi Pro- jesi içın yaz aylannda ihaleye çıkılı- yor. Soz konusu proje için Bayındırlık ve tskân Bakanlığı ile Ulaştırma Ba- kanlığı yetkılileri bir toplantı yaptı. Toplantıda, Ulaştırma Bakanlığı ta- rafı, Marmaray Projesi için bugüne ka- dar yapılan çalışmalar hakkında bıl- gi sundu. Bayındırlık ve Iskân Bakan- lığı yetkılileri de, Istanbul'un ulaşım sorununun çözümüne dönük kendi çalışmalannı masaya koydu. Buçer- çe\ede Marmaray Projesi'ne ilişkin hazırlanan raporda, Marmara Bölge- sel Ulaşım Etüdü. İstanbul Kentiçi Ulaşım Etüdü, İstanbul Metrosu ve Demiryolu Boğaz Tüp Geçişi Fizibi- lite Etüdü ve avan projelennin 1984- 1988 yıllan arasında hazırlatıldığına dikkat çekildi. Nüfiıs hızla artıyor Ulaşım etüdünde, 1985yılında6.5 milyon olan İstanbul nüfusunun 2005 yılında 9.6milyona, 385 bin olan mo- torlu taşıt sayısının da 700 bine çıka- cağının öngörüldüğü anımsatılan ra- porda. "Ancak bugün tstanbul nüfiı- su 10 milyona, motoriu araç sayısı 1 miryon 750 bine ulasmıstır" denildi. Nesli fükenen akdenizfokbtnnı kurtarmak üzere başlatılan "evlat edinıne projesi" büyük iJgi gördü. Fo/dararükçocuğumuz20 kişi akdenizfoklannın anne veya babası, 85 kişi İZMÎR (AA) - Dünyada 85 kişinin ise kuzeni oldu- nesli en çok tehlikede bu- ğunu bildirdi. Veryen, ak- lunan 6 memeli türden l'i denizfoku ailesıne üye ol- olan akdenizfokunu kurtar- mak üzere, anne vev a baba- mak üzere başlatılan "eviat edinme projesi". 2 ayda 100'den fazla kişinin ilgisi- ni gördü. Sualtı Araştırmalan Der- negi(SAD)Halklatlişkiler ve Egitim Koordinatörü Ozan Veryeri, "Sudaki Ço- cuğumuz Akdenizfoku" projesinegösterilen ilginın başlangıç için son derece ümit verici oldugunu söy- ledi. Veryeri, 2 ay gibi kısa sürede 20 kişinin akdeniz- fokunun anne veya babası. lık için 250 milyon lira ve üstü, teyze veya amca olmak için 100-250 milyon lira arası. kuzen olmak için de 5-100 milyon lira arası üc- ret ödendiğini belirtti. "•Derinlerin Mavi Çocuk- lan Akdenizfoklan sessiz, umutla bakar Akdeniz'den bizJere" sloganıyla yola çık- tıklannı bildiren Veryeri. Dünya Doga Vakfı'nın (WWF) destekledigi proje için, önümüzdeki günlerde daha degişik etkinlikler planladıgını söyledi. Tür- kiye'nin akdenizfokunu ve kıyılannı korumada henüz geç kalmadıgını belirten Veryen, şöyle konuştu: "Antikçağlarda 'tombul hayvan" olarak adlandın- lan akd«nizfoklanmn yaşa- mı ruristik tesislcr, ikinci ko- nutlar, yasadışı \e asın su üriinleri a\cılığı. fok mağa- ralanna büinçsizce yapılan turistik dahşiar, bilerek öl- dürmeve kirlenme nede- niyle tehfike ahında. Foca'da 1993 yılından beri ve Mer- sin'de 1995'ten beri Sualö Araştırma Derneği Akde- nbfokuAraşürmaGrubuve de kuzeni oldu ODTİ Deniz Büimfcri Ens- titüsii'ne bagb bilim adam- lan tarafindan. bu güzd can- lılann üreme bölgeleri ve yaşam alanlannı korumaya yönelik çalışmalar yürütü- liivor. \erel yönen'mlen ba- lıkçılar,yereİ halk. ilgfli de\ - let kuruluşlan ve diğer si\ il toplunı kuruluşlannın da kadbmıyla yürü rülen çalış- malannsonuclan abnmaya başlandı. Foca >v Mersin kı- yı bandının bir bötümii do- ğai SİT alanı ilan edildi." Ozan Veryeri, Türkiye'de, 160-250 arasında fokun ya- şadığının tahmin edildiğıni bildirdi. Lizozom adlı protein gözyası ve tükürükte de bulunuyor AIDS vîrüsürai idrar önleyecek Dış Haberter Servisi-ABDlı araş- tırmacılar. gebe kadınlann idrarla- nnda, AIDS'e neden olan HIV virü- sünün ilerlemesini bloke ettıgı sanı- lan bir madde buldular. Ulusal Bilim Akademisi'nin yayınlannda çıkan bir makaleye göre. HIV'i bloke ettı- gi sanılan lizozom adlı proteine göz- yaşında ve tükürükte de rastlanıyor. Nevv York Üniversitesi Tıp Fakül- tesi ve Ulusal Sağlık Enstitüsü'nden, çalışmayı yürüten araştırmacılar. söz konusu maddenin, HIV vırüsünün neden tükürükle geçmediğini açıkla- yabılecegini \e yeni AIDS ilaçlan- nın gelışmesını saglayabileceğini be- lirtiyorlar. Çalışmanın yazarlarından Dr. SyMa Lee-Huang, "*Bu protein- lerin AIDS tedavisinde kullanılması miimkün görünüyor. Proteinler v ü- cut tarafindan da iyituiereedfliyor, do- ğal hakk bulunduklanndan fazla yan etldleriyok" diyor. Nevv York Üniver- sitesi'nden Lee-Huang. "Çabşma- mıan öteki aşamalannda bu prote- inlerin Hl\' virüsüne ve başka viriis- lere karşı en etkin biçimde kullaml- masının yoUannı arasüracağız" diye konuşuyor. Araştırmacılar, lizozo- mun, HIV virüsünün ilerleyişini na- sıl durdurdugunun henüz anlaşılma- dıgına dikkat çekıyorlar. Bir grup araştırmacı. daha önce gebe farelerin. AIDS hastalannda sıkça görülen bir çeşit deri kanseri- ne ve HIV virüsüne karşı direnç gös- terdigıni saptamışlardı. Bu direncin önce gebe kadınlann ürettiği bir hor- mondan kaynaklandığı düşünüldü, ancak Dr. Lee-Huang'ın ekibi. di- renci lizozumun sağladığını ortaya çı- kardı. Bashekim Verimli acıkladı Ruh ve sinir hastası sayısında büyük artış e-posta : tan (a prizma. net. tr İstanbul Haber Servisi - Bakırköy Ruh ve Sınır Has- talıklan Egitim ve Araştır- ma Hastanesi Başhekimı Doç. Dr. ArifVerinıli. hasta- neye başvuran hasta sayısı- nın son 8 yılda yüzde 100 artış gösterdiğinı söyledi. Bakırkö) Ruh ve Sinir Hastalıklan Egitim ve Araş- tırma Hastanesi'nce. kurum- daki çalışma \e yeniüklerin kamuoyuna duyurulması amacıyla düzenlenen "Cam Ev Toplanülan'nın ilki. dün gerçekleştirildi. Bashekim Verimli, geçen yılhastaneyel57bin892ki- şınin başv urdugunu belirte- rek "HastanemizebaşMiran hasta sayısı. son 8 yılda viiz- de 100 arüs «österdi. Bu oran, hastanemizde giderek artan hizmet çeşitlili0nin, kalite- nin ve tophımdaki güvenilir- liğin bir göstergesidir" dedi. Verimli, psikiyatri servisle- rinde 1998 vılında taburcu olan hastaların yüzde 19'unun şızofreni, yüzde 31 'inın depresyon ve manı ile giden duygu durum bozuk- luklan. yüzde 29'unun nev- rotik. yüzde 21'inin de di- ğer hastalık gruplanndan ol- dugunu; nevrotik hastaların, şızofreni hastalanndan daha fazla oldugunu kaydetti. Ve- rimli -Bu durum,akıl hasta- nesi olarak üntenmis. hatta karalanmış bu güzide sağlık y uvasında. akıl hastası olraa- yanlann daha çok destek ve muduluk aradığı bir kurum olduğunun göstergesidir" di- ye konuştu. Verimli, Alkol ve Madde Bagımhlan Araştırma ve Te- davi Merkezi'ne (AMA- TEM)isel990yılmda3bın 925 kişinin, 1998 yılında ise 11 bın 593 kişinin başvur- duğunu vurgulayarak bu ar- tışın, AMATEM'in tedavı başarısının güvenilirligini gösterdiğini kaydetti. Bu şartlarda Bogaz'da yüksek ka- pasitelı birraylı toplu taşıma sistemi- nin kaçınılmaz hale geldigi, yolcula- nn da bu sistem ile kent ıçine dagı- tılmasının zorunlu olduğu kaydedilen raporda, bu çerçevede Bogaz Tüp Tü- neli 'nin yanı sıra Yenikapı 'da sisteme entegre olacak ve inşaatı sürdürül- mekte olan 16 kilometre uzunlugun- daki Topkapı-4. Levent Metro Proje- si'nin uygulamaya konuldugu vxır- gulandı. Diger taraftan, demiryolu Bogaz tüp tünelinın, hem Avrupa hem de Anadolu yakasında devamı olan Geb- ze-Halkalı arasındaki banliyö hattı- nın iyileştirilecegi ve 3 'er hatlı yüzey- sel metroya dönüşeceğine dikkat çe- kildi. Bu projenin inşaat ihalesınin de hazır hale geldigi ifade edilen ra- porda, bu şekılde tstanbul'un yakla- şık 100 kılometrelik bir metro agına kavuşmuş olacagı da belirtildi. İhaleyaan Ulaştırma Bakanı Hasan Basri Ak- tan, tstanbul'un iki yakası arasında- ki ulaşım sorununa çözüm getirecek tüp geçit için eylül ayına kadar iha- leye çıkılmış olunacagını söyledi. Aktan, JaponJardan sağlanacak kre- dinin bir ay içinde sonuçlanacagını. bu arada ihale prosedürüne yönelik çahşmalann da hızla tamamlanaca- gını bildirdi. Ulaştırma Bakanı Ak- tan. **Bu şekilde temmuz, ağustos ay- lannda tüp geçit ihalesine çıkacağız. Eylüle kadar ihale edilecek bu proje ile İstanbul'da Boğaz'ın doğallığını tahrip etmeden, çevre kiriiliği yarat- madan, İstanbul'da 10 köprünün va- pacağı işi Marmarav ile sağlavaca- ğız" dedi. Aktan, projenin Gebze-Halkalı ara- sı baglantı yollannın 2 yılda tamam- Ianacagını, tüp geçidin yapımının ise 2 yıl daha devam edecegini ve böy- lece 4 yıl sonra Gebze-Halkalı ara- smda. Bogaz geçişini de iceren 76 kilometrelik ulaşım hattının hizme- te girecegini sözlerine ekledi. PROJE KENDİNt 8 YILDA FİNANSE EDECEK Saatte 150 bin yolcuYapılan fizibiliteetüt- lerine göre, Boğaz tüp geçişi ile Gebze-Halka- lı arasındaki demiryolu- nun ıyileştırilerek met- royadönüştürülmesi pro- jesi 1.6 milyar dolara mal olacak. Proje, kendini 8 yılda finanse edecek. Söz konusu proje için Japon devlet kuruluşu OEGF'den 10 yılı öde- mesiz, 40 yıl vadeli 870 milyon dolar kredi sağ- lanmasına ilişkin görüş- meler bir ay içinde so- nuçlanacak, geri kalan 730 milyon dolarhk kaynak da Ha- zine tarafından başka kredı kaynak- lanndan karşılanacak. Projenin ha- yata geçirilmesiyle birlikte Istan- bul'un ulaşım sorununda yaşanacak gelişmeler ise şöyle sıralanıyor: tstanbul'a ne getirecek? "Gehze-Halkab arasmda 2 dakika aralıklarla çalıştınlacak trenler, saat- te tek yön olarak 75 bin kişiv i,çift yön- lü 150 bin kişiyi taşıvacak. Talebin art- ması durumunda 13 dakika aralık- larla çalıştınlacak trenlerle, saatte tek yönlü taşınacak yolcu savisı 100 MARMARAY Demiryolu Boğaz Tûp Tüneli ve Gebze-Hatkah Yüzeysel Metrosu Yilzeysel Metro (Banlıyo 3 hat olacak) Demiryolu Bo§az Tüp Tünöı İstanbul Metrosu bine çıkanlacak. - Bu kapasıte 3 'er şeritli gidiş- ge- lişli lOadetkarayoluköprüsündenta- şınacak yolcu sayısına eşdeğer ola- cak. - 76 kilometrelik Gebze-Halkalı arasındaki hat bcyunca 41 istasyonun 35'inde otoparklar düzenlenecek ve bu şekilde ravb sistem otomobil sahip- leri için de cazip hale getirilecek. Bu durum, yoliar. otoparklar ve köprü- ler fizerindeki otomobil baskısını or- tadan kaidıracak. - Proje çalışmalan Kültür ve Ta- biat Varlıklan Yüksek Kurulu'nun önenleri doğrultusunda yürütüldü- gunden, Istanbul'un tarihi ve dogal yapısı ile yeşıl alanlan tahnp edilme- yecek. - Motoriu taşıtlardan çıkan ve ha- va kirliliğine neden olan, vılda vak- laşık 170 bin ton karbondioksit gazı azaltılacak. - Trafîk kazalan asgariye inecek ve araç bakımından tasarruf sağlana- cak. - Projenin gerçekleştirilmesinde mevcut demiryolu güzergâhı kuHan»- lacağından, kamulaştırma minimum sevhede tutulacak." SÖYLEŞİ ATTİLÂİLHAN ( ...Batı'da, kara ve müthiş, bir pençeL' Eldeki imkân, son derece sınırtı: 30'lu yıllarda çev- rilmiş, dili eski, birkaç kitap; bazı 'solcu' dergi- lerde çıkmış, birkaç yazı; o yazılar da, Marksizm'i açıklamak amacıyla değil; yermek, ne kadar kötü ol- dugunu göstermek amacıyla yazılmış! O akşam, Ha- san'ın (Tanrıkut), Kırağı Sokağı'ndaki (Osman- bey/Şişli) evinde; başbaşa, hafif bir akşam yemeği yemiş; arka bahçeye bakan odaanda, söyleşiyoruz; camlar, sıvama yağmur bulutu, gizli bir rüzgâr ıslığı! "-...Dfyalektiğin bizatihi kendisi, her türlü dog- matikliğin 'karşıtı' olmak gerektir tez ve anti/tez ortamı, yâni 'sentez'in tekâmül edeceği ortam, 'muayyen bir zaman' ve 'muayyen bir mekân'la tâyin edilmiştir; bu ne demek, zamana ve mekâ- na göre şartlar, binaenaleyh ulaşılacak serrtez- ler değişir!.." Hasan'ın, bugün doğruluğuna kimsenin itiraz ede- meyeceği bu sözleri, 'Soğuk Savaş'ın hummalı ala- ca karanlığında, 'Sosyalist Sol'a ihanet gibi görü- ngrdü: dogmatizm, Stalin'ci bolşeviklik kisvesi altın- da, o kadar ortalığa sinmiş! Devrimciler nerede buluşur? f/onuya, 'Anadolu ihtilâli' kaptsından ginmiştik; bil- ı \ mem Gâzi'nin osözünü hatıriayacak mısınız, 'İh- tilâli' tarif ederken. demiştir ki: "...Fransız İhtilâli bütün cihana hürriyet fikrini nefheylemiştir. Ve bu fikrin esas menbaı bulun- maktadır. Fakat o tarihten beri beşeriyet terak- ki etmiştir. Türk Demokrasisi, Fransa İhtilâli'nin açtığı yolu tâkip etmiş, lâkin kendisine has vasf- ı mümeyyizi ile inkişâf etmiştir. (Buraya dikkat) Zira her millet, inkılâbını, içtimai muhitinin tazyi- katı ve ihtiyacına tâbi olan hal ve vaziyetine ve bu ihtilâl ve inkılâbın zaman-ı vukuuna göre ya- par..." (Hâkimiyet-i Milliye, 8 Mart 1928). Beni heyecana boğan, Gâzi'nin, tamamiyle diya- lektık bir 'tavır' olan; 'inkılâbın, içtimai muhrtin taz- yikâtı ve ihtiyacına' ve 'bu ihtilâl ve inkılâbın za- man-ı vukuuna göre yapılacağını' söylemesiydi; bundan inkılâbımızın asla dogmatik olmayacağı so- nucunu çıkarmıştım; yâni bunu, Hasan'a (Tannkut) onaylatmak istiyorum. Su mavisi gözlerinde, sevim- li pınrtılarla söyledikleri, gerçekte bunun cevabı. An- cak o tarihte, ikimizin de bilemeyeceği, elbette şu- dur "...Che Guevara'ya göre Küba Devrimi, Manc'ın öngördüğü yollan, 'kendine özgü yöntemleriyle' keşfetmiştir. 'Kendine özgü yöntemleriyle' tâbi- rini kullanması, içinde bulunduğu dönemi de gö- zönüne alırsak, Che'nin teoride 'skolastizm'in dipsiz kuyusunun ne denli uzağında bulunduğu- nun isbatı olmaktadır." "...'Che için Marx ne yanılmazlık aımağanı bir Kutsal Ruh tarafından ödüllendirilmiş bir papa- dır; ne de yazılan Sina Dağı'nda yazdınlmış 'Ka- nun levfıalan'dır. Marks'ın büyük bir düşünce de- vi olmasına rağmen, hatalar yaptığını ve eleşti- rilmesi gerektiğini belirtmiştir. Örneğin: Latin Amerika'ya bakarak, Engels'le birlikte yaptığı; Meksika tahlilleri ve Bolivar üzerindeki düşünce- leri! ki '...orada' diyor Che, 'günümüz için kabul edilemez bazı ırk ve milliyet teorilerinden bah- seder 1 (Lövvy, 1992.19)" (Ulusal Sola Teorik Katkı, s.41) Eylemin dehşetli ve korkunç 'pratiği', büyük dev- rimcileri, 'kuram'm yorumlanışında, nasıl daaynı yer- de birieştıriyor? İyi de bunda, acaba başka bir fak- tör de rol oynamıyor mu? Ne gibi bir 'faktör' meselâ? Gâzi Mustafa Kemal Paşa da, Ernesto 'Che' Guevara da. 'klâsık şema- ya' göre gelişmiş, Batı'ya ait değildirler; ikisi de, 'Mazlum Milletler'in liderî; öyle olduğu için de, 'her milletin inkılâbı'nı içtimai muhitinin tazyikâtı ve ihtiyacına tâbi olan hal ve vaziyetine ve bu ihti- lâl ve inkılâbın zaman-ı vukuuna göre yapılaca- ğını' kabul ediyor. Dip dalgası'nın yalçın zirveleri... eilir misiniz ki, 'Avrupa/Merkez'c;' 'tavır', bunu havsalasına sığdıramamıştır. Örnek mi, buyuaın. Mehmet Gürsan Şenalp'ın aktardığı şu sözler, hiç ummayacağımız devrimci bir düşünurün, kalemin- den kâğıda dökülmüş: Rosa Luksemburg'un! "...sınrf mücadelesi düşüncesi, ulusal düşün- ce karşısında teslim oluyor (...) ulusçuluk şimdi ortaya sürüldü. Uluslar ve mini/uluslar her yer- de ortaya çıkıyor ve devlet kurma haklannı sa- vunuyorlar. Yeni bir ilkbahar gücüyte canlanan ko- kuşmuş kadavralar, yüzyılhk mezarlanndan çıkı- yorlar; hiçbir zaman özerk devlet bütünlüğü oluş- turamamış tarihsiz' halklar, şiddetle birdevfet ol- mak ihtiyacını duyuyodar. (Luksemburg, 1989,99)" (Ulusal Sola Teorik Katkı, s. 39). Luksemburg gibi bir 'kafa', gezegendeki büyük çelişkınin, 'uygar' Avrupa ile coğrafyanın geri kalanı arasında oldugunu göremiyor; o halkfann tarihsiz' olmadığını; söylediklerinin, 'talihsiz' oldugunu da! Bu 'talîhsizlik', aynı yıllarda Suttan Galiyef'in neler söylemiş olduğu hatırlanırsa, insana daha çok 'bat- maktadır'; çünkü o büyük 'Yıldız, Hilâl ve Kalpak' 'devrimcisi', diyordu ki: "...bizim diyalektik, daha doğrusu enerjetik materyalizm mektebine mensubiyetimiz; bu mek- tebin, Batı Avrupa'lı temsilcilerini (Marksist ve- ya komünist denilenleri) körü körüne taklrt etme- miz; ve onlann bu mektebin ürünü olarak bildik- leri veya öyle takdim ettikleri her şeyi kopya et- memiz anlamına gelmez..." "...bizce materyalist felsefe, Batı Avrupa bili- minin müstesna malı değildir; zira, belli bir dü- şünce sistemi olarak bu tür felsefe, (Fars, Arap, Çin, Mogol vb. gibi) birçok başka halklarda da, üstelik çağdaş Batı Avrupa küttürünün ortaya çı- kışından, çok önceki tarihlerde görülmüştür..." (Ulusal Sola Teorik Katkı, s. 39) 'Gâzi' Mustafa Kemal, Ernesto 'Che' Guevara, Mirseyit Suttan Galiyef!.. Bunlar, uğultusu gezege- nin derinliklerinden gelen, büyük 'Dip Dalgası'nın, beyaz köpükleri rüzgârda uçuşan, yalçın zirveleri! Yanlanna başkalannı da, -sözün gelışı Maozedun'u, Fanon'u, Castro'yu, Allende'yi, bilmem daha kim- leri- rahatça katabilirsiniz; ortaya çıkacak görkemli görüntünün, bastıra bastıra altını çizeceği gerçek, sa- nırım aynı olacaktır. "...kısacası, Doğu'da 'rttifak' vardır, Batı'da 'ka- ra ve müthiş bir pençe' sürüp gitmektedir" (Mus- tafa Kemal, 25 Eylül 1920.) httpV/ www. prizma.net tr/ A İLHAN http://wwv.eda.tr/-bilgiyay/yazar/ailhan.htlm
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle