Katalog

3 MART 1999 CUMARTESİ • • • • CUMHURtYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 19 CrUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada e ana hedefı bu. DSP lideri, "geçmiş seçimlerin tersine bu kezye- ~el seçJmlerde de başarılar kazanacağım", sonuç- an kuşku, kaygı duymadan söylüyor. Bir yoruma göre, Yılmaz- hükümetinde Maliye 3akanlığı'nagetırdiğı ZekeriyaTemizel'i, klasiksi- /aset yaşamından uzaklaştırarak Istanbul büyükşe- iir belediye başkanı adayı yapması, yerel seçimler- de de "zafere" olan inancınin sağlam kanrtı. Şu ara dikkat çeken bir olgu var; kamuoyunda mil- letvekili seçimterine oranla yerel seçimlerte adayla- n daha geniş ölçüde tartışılıyor, irdeleniyor. Hele Istanbul gibi büyük bir kentte aday olanlann programlan, en az parti seçim bildirgeleri kadar, hat- ta daha fazla ilgi çekiyor. Örneğin, ANAP adayı Ali Talip Özdemir "kimse- siz 1 milyon 800 bin kişiye ücretsiz sağlık sigortası vereceğini, 10 bin derslik açığının kapatılacağını" vaat ediyor ve seçim sloganını açıklıyor: "Istanbul sahipsiz kalmayacak!" diyor. DSP adayı Temizel'in seçim sloganı ne olabilir? Sağlam verilere dayanarak söyleyebiliriz ki, Temi- zel'in, birkaç yıl önce yazılmış, hazırtanmış seçim sloganı hazır. Slogan adını, DSP lideri Ecevit'in 1994'te geliştir- diği bir projeden alryor: "Istanbul Kanalı!" Aynntıh bilgileri okuduktan sonra, dilerseniz, "Is- tanbul Kanalı" yerine projeye "Eco Kanalı" adını ve- riniz! Ecevit'in şunca yıllık siyasal yaşamında temelini attığı, tamamladıktan sonra şöyle karşısına geçip keyif aldığı tek bir büyük eser yok. Ama inşallah olacak! Bakınız, nasıl olacak: Tabii gerçekleşecek Başbakan'ın pek beğendıği bir söylem var: "Şim- di Türkiye'nin zamanıdtr." Oysa, hayır! Zaman, kal- kınmanın son miman olmaya aday "Ecevit zamanı- dır". Katrilyonlar, üstelik dolar bazında büyük maddi gereksinimler dışında her şey hazır olduğuna göre, ZekeriyaTemizel, "Istanbul Kanalı"projesini, iktida- ra geldikleri günün ertesi derhal "uygulamaya"ala- caklannı ilan edebilir. Nedir, "Kanal" projesi? Işte: "DSP Genel Başka- nı Ecevit, Istanbul'un sorunlannı belediyenin kay- nak yaratarak çözeceğini belirtti. Ecevit, Boğaz'da artan deniz trafiğinin ıstanbul"u tehdit ettiğini söy- ledi. Ecevit, Bağtmsız Devletler Topluluğu petrolle- rinin de buradan geçirilmesi durumunda Boğazi- çi'nin tıkanma noktasına geleceğine işaret etti ve çözüm olarak Istanbul'un Avnıpa yakasında Kara- deniz'le Marmara arasında (Boğaziçi'ne koşut) bir kanalaçılmasını istedi. (Süveyş'e benzer) Bukana- lın açılması durumunda tanker ve şilep trafiğinin bu kanala aktanlarak Boğaz trafiğinin rahatlatılacağını, Kanal'la Haliç arasında da bir bağlantı kurulursa Haliç'in temizlik sorununun kendiliğinden halledi- leceğini ifade etti" (18 Ocak 1994-Milliyet). Kanalla ilgili bilgi gelişiyor: "Kanal projesini 24 Mart 1994 yerel seçimlerin- den önce bir basın toplantısında yineleyen Ecevit, bir gece önce Boğaz'daki kazanın Kanal projesini gündeme getirmesindeki haklılığı kanıtladığını vur- guladı. •••>* •- / ı,.,„,.,..,.. Ecevit, Karadeniz'le Marmara arasında ikinci bir ÖOdâz işlevi görecek olan kanalın Boğaziçi ve tüm Istanbul'un turistik değerini yükselteceğinin de al- tınıçizdi" (13Mart1994-Hürriyet). Kanalı Ecevit'in açıkladığı sırada, Bayındırlık Ba- kanı olan Onur Kumbaracıbaşı na "projenin o/a- bilirliğini ve maddiyönünü" sordum. Bir kahkaha attı: "Bırak o tarafını olayın. Projenin sahibi gibi hayal kur. Mesela kanalın iki tarafında, Şişti'de, Maçka'da yalılar, yalılar..." DSP lideri, (21 Mayıs 1995'te Günaydın gazete- sinin yazdığına göre) seçmenlere, "Beni ölmeden (Allah göstermesin) tekrar başbakan yapın. Istedi- ğim kanunlan çıkarayım" diye sesleniyor. 18 Nisan seçimlerinde yine iktidar olacağına inanıyor. Demekki "IstanbulKanalı" gerçekleşecek! Meclis'te kritî . • Baştarafı 1. Sayfada Saiı gününe bırakılması gerekir. G«nel görüşme de ondan bir hafta sonra 23 Mart gûnü yapılabilir. Ar- kasından bayram gelir ve hiçbir şey > apamaztar" gönişünü dile getirdüeT. Önergenin gündeme alınması girişiminin redde- dilmesi için CHP kilit parti oldu. tmzacılar FP'nin tam destek vermesi durumunda 226 rakamına ula- şıyor. buna CHP ve diğer partilerden de ek destek bekleniyor. Ancak çalkantılar yaşayan FP'den 20'yi aşkın fıre bekleniyor. DYP'den 19, ANAP'tan 26, CHP'den 9 imzacı milletvekili bu- lunduğuna dikkat çekilirken, bu partilerden imza- cı olmayan bazı milletvekillerinin de genel kuru- la katılacaklan bildirildi. TBMM'de şu anda ANAP'ın 136, DYP'nin 94, DSP'nın 59 ve CHP'nin 53 sandalyesi bulunduğu anımsanırsa, bupartilerin imzacılan dışında tam kadro hazır bu- lunmalan durumunda 288rakamınaulaşarak öner- geyi reddettirme olanağı bulunuyor. Ancak CHP'nin oylamalara katılmama eğili- minde olduğu ve bu üç partiden de yeni fıreler bek- lendiğine dikkat çekilerek CHLP'nin kılit parti ni- teliği kazandığı bildirildi. GCrkan. "250'yi bulan sonuç alır. CHP ne kadar samimi, göreceğiz. CHP'den 20-25 milletvekili katlada bulunursa önerge reddedilir" dedi Başbakan Bülent Ecevit, d b seçim bildırgesını tanıttığı basın toplantısında ~ 1995'te seçimlerin ip- talini istiyordunuz" anımsatması yapılarak yönel- tilen bir soru üzerine, "1995"ne erken seçime kar- şı çıkan tek parti bizdik. Keodi izJediğimiz turum bakımından tutariıydık" dedı. Ecevit, daha sonra kokteylde gazetecılerle sohbet ederken "Meclis'e giderek çoğunluk sağlamaya katlada bulunmaya- caklannı" söyledi. Ecevit, sistemle ilgili sözlen anımsatılarak >ö- neltılen bir soru üzerine de *"Meclis'te çok büyük kargaşa olur. Partilerin etkfleri çok fazla zayıflar. Yapay birtakun partilerdoğac Meclisçabşmalann- da tatsızük olur" dedi. Uluc; 'Gürkan ise "Seçim- leri erteletmek için içtüzük depşiklikleri planhyor- lar. Komisyonlannçalışmadüzenini değjştirmekis- tiyorlar. Eğer bunu başanrlarsa MecBs daha son- ra ayakta duramaz, çalıştınlamaz" görüşünü dile getirdi. Ecevıfın •'KumbaracıbaşTnınsözierinden sonra Baykalın. girmeyeceğiz, acıklaması yapma- sı muvazaalı mı" sorusu üzerine de Gürkan, "CHP pasifdestek \eriyor. Cemil Çiçek kadar bile net de- ğüler" dedı. Bugünkü çalışmalar sonuçlanana dek güvenlik önlemlen çerçevesinde TBMM'ye ziya- retçi yasağı getirildi. lmzacılardan CHP Sıvas Milletvekili Mahmut Işık, toplantı yeter sayısının sağlanması konusun- da herhangi bir sorunlan olmadığını söyledi. Işık, "Hükümet yerine oturmazsa neyapacaksuuz" so- rusuna. "Cumhuriyet hükümeti yerine oturmaz mı? Ya gelirsin oturursun ya da güven istersin" karşılığını verdi. Şu aşamada gensoru verme ve hü- kümeti düşürme niyetlen olmadığını \nrgulayan Işık. "Bu hükümetibiz getirdik. Hükümetten şikâ- yetimiz yok. Gelin şu yasalan çıkarahm. diyoruz" açıklamasım yaptı. Gazi Mahaflesi'nde 'gözaltdı' yüdönütnü • Baştarafı 1. Sayfada Akafın Gazi Mahallesi'ne girme istekleri geri çevrildi. Güvenlik önlemlerini ince- lemek üzere bölgeye gelen İstanbul Emnıyet Müdürü Hasan Ozdemir. mahallede yasadışt gösterilere izin ver- meyeceklerini belirtti. Daha sonra gazeteciler bölgeden uzaklaştınldı. Is- tanbul Emniyet Müdürlü- ğü'nün Vatan Caddesi'nde- ki binasında, Istanbul Vali- si Erol Çakır başkanhğında bir kriz merkezi oluşturul- du. Kriz merkezinden. Gazi Mahallesi "ndeki gelişmeler, bölgeye yerleştirilen 2 ka- mera ile canlı olarak izlen- di. Saat 12.00 sıralannda ce- Gazi Mahallesi'ndeki olavlann yıldöniimü nedeniyle çok sa\ıda polis görev vapü. mevi önünde toplanan ve aralannda 4 yıl önce ya- şamını yitirenlerinyakınlannında bulunduğu yak- laşık 500 kişilik grup, "GaziHalkMedisi*' pankar- tı açarak tsmetpaşa Caddesi'nden Gazi Mezarlı- ğf na doğru yürüyüşe geçti. Çevik kuvvet ekiplerinin kontrolü altında ger- çekleşen yürüyüş sırasında topluluk "Susma sus- tukca ara sana gelecek". "Gazi halkı burada. ka- tiller nerede". "Analann öfkesi karilleri boğacak" sloganlannı attı. Tûrkmen polis ablukasma alındı Gazi Mezarlığı'na ellerinde karanfil ve ölenle- rin fotograflan ile giren grup adma açıklama ya- pan Gazi Cemevi Yönetim Kurulu üyesi Mahmut Tûrkmen. polısin ablukasını kınadı. Devletın hu- kuk devleti olduğunu söyleyenlere seslendiğmi kaydeden Tûrkmen. "Insânlar öldürüldü. beden- leri çöp tenekelerine aüldı. ıD>sa Gazi halkı hk; künsevi öldörmedi'' dedi. Olaylardan devlet güç- lerinin sommlu olduğunu öne sören Tûrkmen. "Bu halk Çorum'u, Srvas'u Maıaş'ı vaşanuştır. Haklı davanuz için bcdel odemeye kazınz" diye konuştu. Topluluk daha sonra cemenne geri dönerek ses- sizce dağıldı. Bu arada, Hacı Bektaş-ı Veli Kültü- rünü Tanıtma \e Yaşatma Demeğı önünde topla- nan bir gnıp yürüyüşe katılrr.ak istedi, ancak top- luluğun önünü kesen polis gruba izın vermedi. Polislere taş atan ve hurda halindeki bir araba- yı ters çeviren gruptakiler daha sonra ara sokakla- ra dağılarak kaçtılar. Polısın çevrede yaptığı ara- malarda yüzlerce kişinin gczalhna almdığı bildi- rildi. Topluluk içinden iki kiynın polise silah gös- terdiği ve 1 kişinin gözaltına ahndığı öne süriildü. Gözaltına ahnanlar arasındtr Rady p o ümtırtrTûrta- bırleri Nurcan Arslan ve Şengül Derin ile Yön FM muhabiri EylemTepe'nin de bulunduğu bildirildi. Ümra- niye Mustafa Kemal Mahal- lesi'nde dün sabah saat 09.30 sıralannda toplanan yaklaşık 150 kişilik bir gru- bun yürümesine polis ızin vermedi. Genış güvenlik ön- lemlennin almdıği bölgede 7 kişinin gözaltına ahndığı bildinldı. Ahbeyköy Ceme- v i önünde toplanan 200 ki- şilik grubun Gazi Mahalle- si'ne doğnı yürümelenne de izın \enlmedi. Topluluk, Cumhuriyet İlkokulu'nun bahçesinde toplanarak slo- ganlar attıktan sonra sessiz- ce dağıldı. Gazi olaylannın yıldönü- müyle ilgili açıklama yapan Hasan Özdemir. 21 Mart'ta Nevuız Ba>Tamı ile 1 Mayıs lşçi BayTamı'nı "bahane edentere" de ızin vermeyeceklerini belirtti. Tepkiler EMEP Genel Başkan Yardımcısı Yücel Sarpde- re, dün yaşanan olaylann 1996'da binlerce kişi ile birlikte gözaltına ahndıktan sonra öklürülen gaze- teci Metin Göktepe olayını anımsattığını belırterek gözaltılan kınadı. ÖDP Gaziosman Paşa llçe Başkanı Muhsin Bos- tancı da bu yıl yapılan anma toplatısına devletin ızin vermediğini ve anmaya gelen kışıleri gözaltı- na aldığını ifade ederek polisin tutumunu protes- to etti. Radyo Umut Genel Yayın Yönetmenı Ulaş Diz, aralannda muhabirleri Nurcan Arslan ve Şen- 1 £ül Derin'in de bulunduğu bazı basın mensuplan» • nın gözaltına alınmasını kınadı. Nüfiısu olmayan Okçuoğlu'na îzîn çıkmadı LEVENTGENCELLİ AYKUTKLÇIKK\YA MUDANYA/ tSTÂNBUL - Abdullah Öcalan'ın vekâ- letname verdiği avukatlardan Mehmet Selim Okçuoğ- lu'nun, nüfus cüzdanı yanın- da ohnadığı gerekçesiyle tm- ralı Adası'na gitmesine izin verilmedi. Istanbul Barosu Başkanı Yücel Sayman, ke- Orgeneral Kilıc'tan Atina'ya sert elestiri 'Komşuluk ilişkisine büyük önem veriyoruz' sinleşmiş hapis cezası bulu- nan ve cezası infaz edilen. Öcalan'ın diğer avukatı Ah- met Zeid Okçuoğhı hakkında tstanbul DGM Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Istanbul Ba- rosu'na gönderdiğı yazıyla ilgili karann en kısa sürede alınacağını belirtti. Dün .\hmet Avşar ve Fat- ma Karataş adlı avukatlarla Mudanya'ya gelen Okçuoğ- lu. başsavcı Ayhan Kök- sal'dan görüşme izni yazısı- nı aldı. Daha sonra Mudan- ya lskelesi'ne gelen Okçu- oğlu. irtibat bürosunda aske- ri yetkililer ile bir süre görüş- tü. Askeri yetkılilerin izın vermemesi üzerine adliyeye dönen Okçuoğlu. burada ga- zetecilere yaptığı açıklama- da, müvekkili ik görüşmek amacıyla öncekı gün başvu- ruda bulunduğuTııiı, izın ve- rılmesi üzerine ilçsye geldi- ğıni söyledi. Okçuoğlu. yo- ğun koruma önlemi altında arabasına ilerlerksn bırgaze- teci, "Türidye Cumhuriyeti kimliğini taşıyor musunuz'" sorusunu yönelr.ı Selım Ok- çuoğlu, "Elbette taşıyorum. Bendede\ktinbir üyesiyim'" yanıtını verdi. Öcalan'ın diğer avukatı Zeki Okçuoğlu. bir röportaj sırasında, "böükiKik yaptı- ğı'' gerekçesiyle tstanbul 2 No'lu DGM'de yargılanmış ve 11 Mart 1993 tanhinde 3713 sayılı Terör.e Mücade- leYasası'nın 8. rrjaddesi uya- nnca 1 yıl 8 ay ağtr hapis ve 41 milyon lira ağır para ceza- sma çarptınlmıştı. Yasanın 8. maddesinde değişiklik ön- gören 4126 sayılı yasanın ge- çicı maddesi uyannca aynı suçtan dolayı yeniden yargı- lanan Okçuoğlu. bu kez 8 Mart 1996 tarihinde 1 yıl 1 ay 10 gün ağır hapis ve 11 milyon lira ağır para cezası almıştı. Okçuoğlu, cezasının kesinleşmesi üzerine cezası- nuı infazını BayTampaşa ve Gemlik cezaevlennde yata- rak tamamlamıştı. Istanbul DGM Cumhuri- yet BaşsavcıhğTnın altı yıl sonra İstanbul Barosu Baş- kanhğı'na 9 Mart 1999 günü "gereğinin yapılmasr iste- miyle gönderdiğı yazıyla gündeme getirdiği hukuki süreç sonrası yapılan ilk in- celemelerde, Okçuoğlu'nun aldığı hapis cezasının, Avu- katlık Yasası'nda öngörülen hapis cezası hmitini aştığı belirlendı. Okçuoğlu. İstanbul Baro- su Yönetim Kurulu'nun ıh- raç karan alması halinde. bu karara. TBB aracılığıyla dos- yanın gönderileceği Danış- tay'da ıtiraz edebilecek. Ok- çuoğlu, hakkındaki "levha- dan süme" olarak bılinen ih- raç karan kesinleşinceye ka- dar avukatlık yapabilecek. Yücel Sayman, konuyla ilgi- li karan İstanbul Barosu Yö- netim Kurulu'nun vereceği- ni, bu nedenle herhangi bir yoruma giremeyeceğini be- îirtti. İZMİR (Cumhuriyet Ege Biirosu) - Ha- va Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlhan Kılıç, Türkiye'nin. bölgede banşın devam etmesi için çevre ülkeleriyle iyi komşuluk ilişkilerine büyük önem verdığını belirte- rek "Bütün bu i>i niyet ve olumlu yaklaşı- mımıza karşın karşı sahildeki komşumuz, maalesefterör örgütii ile yıllardır vasak bir aşkvaşamaktadır. Komşumun düşmanı be- nim dostumdur düşiincesL. insan haklan- run manttgı ile bağdaşmaz" dedi. Orgeneral Kılıç, Çiğli 2'nci Ana Jet Üs Üçuş Eğitim Merkezi Komutanlığı'nda dün yapılan bröve ve diploma törenınde. Türk Hava Kuvvetleri'nin Balkanlar, Kaf- kaslar, Doğu Akdeniz ve Ortadoğu'da ba- nşm sembolü haline geldiğini belirterek bölge banşının sağlanmasını bir görev ola- rak algıladıklannı söyledi. Bu anlayışla bölge banşının sürmesi için çevre ülkelerle iyi ilişkilere büyük önem verdiklerini vurgulayan Orgeneral Kılıç şöyle konuştu: "Bütün bu iyi niyetve olumlu yaklaşımı- mıza karşın karşı sahilde komşumuz. ma- alesef terör örgütü ile vıüardır vasak bir aşk yaşamaktadır. Bildiğinıiz. ancak son günlerde tüm detaylaruu daha iyi öğrendi- ğimiz bu tip vasak ilişkilerden doğacak ne- ticelerle ilgili nafakalar çok pahaudır. Her- kesin bu zarann idraki içinde olması gere- kir. Asla unutulmamalıdır ki; Türkiye için körii olan her şey, komşulanmız için de kö- tüdür. Komşumun düşmanı benim dostum- dur düşiincesL insan haklannın mantığı ile bağdaşmaz. Bizim tüm faaliyetlerimiz, Türkiye'nin vatanj ve milleti ile bölünmez bütünlüğünü muhafaza ernıek. bu konu- dakiazün ve kararlıbğuntngöstermektedir. Böylece büyük bir diinya dev leti olduğu- muzun ispatmı da tekrarhyoruz." Orgeneral İlhan Kılıç, başdöndürücü hızla gelişen teknolojisi ve üstün vurucu gücü ile hava kuvvetlerinin. dünyanın her yerindeki krizin çözümünde daima başrolü oynadığını da belirtti. PaÜamayla ilgili ipuçlam belirlendi İstanbul Haber Servisi - Emniyet Genel Müdürü Necati Bilican, Bakır- köy'de meydana gelen ve 1 kişinin ölümüyle sonuçlanan bombalama olayının nasıl yapıldığının polis tara- fından tespit edildiğini belirterek. bir- kaç gün içinde bunun sonucunu ala- caklannı belirtti. Bilican, "En son olayuı nasıl yapd- dığını polisimiz tespit etmiştir ve üze- rinde çahşılıyor. İnaruyorum ki birkaç gün içinde bunun sonucunu alacağız. Yapanlann da üstesinden gelecek ve hesabını soracağız. Bu konuyu Ür- dün'den detakip ettim" dedi. Ürdün ile Türkiye arasında "Gü- venlik İşbirliği Anlaşması'* çerçeve- sinde bu ülkeye yaptığı ziyareti ta- maıriayan Bilican. dün Türkiye'ye döndû 12 Mart gününün, yasadışı ve bö- lücü cırgütler tarafından istismar edi- len bir gün olduğuna dikkati çeken Bilican. bu konuda da hiçbir olaya meydan vermemek için polisin, her türlü önlemi başta tstanbul olmak üzere, yıırt genelinde aldığını söyle- di. Bilican, bir gazetecinin "İstan- bul'daki saldınlarda kullanılan patla- vıcılann, Çankın'daki bombalama olayındaki bombaya benzer olduğu yolundabilgilerbulunduğunu'' anım- satmcsı üzenne. "Banbilgilerbizela- nm. Kesin sonuca ulaşmak için şim- dilik açıklamalanmızı suurtı tutuyo- ruz. Bunun sebebi milletimizi sevin- dirmekiçin. Ciddi şekiidetespitJerya- pıidı ve oüay çözülecek" dedi. Çankın Valisi Ayhan Çevik'e yöne- lik bombalı saldınyı gerçekleştirdiği ve TKP-ML TİKKO üyesı olduğu öne sürülen KemalErtürk'e Tokafta tatbikat yaptınldı. Çevik'in ise yapay solunum cihazından uzun bir süre çı- kanlarak oturtulduğu, banyo yaptınl- dığı ve yürütüldüğü bildirildi. Akdoğan toprağa verildi Bakırköy Carousel alışveriş mer- kezi önünde aracına konulan bomba- nın patlaması sonucu ölen taksi şofö- rü Ufiık .Akdoğan (30). dün Beykoz Şahinkaya Mezarlığı'nda toprağa ve- rildi. G Ü N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada sa, bugün saat 15.00'te Meclis toplanacak. Ana- yasamıza göre, tatile giren TBMM'nin toplantıya çağnlabilmesi için üye tam sayısının beşte birinin imzası gerekiyor. Bu çağrının ardından TBMM'nin toplanabilmesi için ise üçte bir şartı var. Birincisi için gerekli 110 imza aşıldı, bugüne ge- lindi. Sıra, ikincisi için gerekli 184 sandalyenin TB- MM'ye gelmesinde. Bunda da bir endişe yok..gi- bi görünüyor. Bugünlerde Ankara'da en çok kul- lanılan tanım, 'gibi görünüyor'. FP çatladı gibi gö- rünüyor. 184 tamam gibi görünüyor. Seçim tarihi değişmeyecek gibi görünüyor. Arna bu gidişin di- bi görünmüyor! Konuyu dağıtmadan 'gibi görünen' durumlara gelelim... Erbakan şemsiyeli küskünlere karşı, DSP, ANAP ve DYP'nin ortak hareket etmesi ke- sinleşti, gibi görünüyor. DSP'de 1, ötekilerde ise en az 20'şer fıre var. Ecevit hükümetini destekle- yen blok, küskünler blokuna karşı! Bunu şöyle de tanımlayabiliriz: Liderier bloku, küskünler bloku... Bugün netleşecek olan bu bloklaşmadan rejim bunalımı çıkar mı? Çıktı bile! Bu bloklaşma FP'nin iç rejimini sarstı. Bir başka deyimle FP'nin içinde rejim bunalımı yaşanıyor. RP'den olma FP'nin, demokrasiyi kullanımı ile Er- bakan'a 'kul'lanımı arasındaki denge bozuldu. FP'liler Erbakan'a nereye kadar, hangi koşullar al- tında 'kul'lanacaklan konusunda farklı yaklaşımlar içinde. Bugünkü görünüm devam ederse, FP'nin de- mokrasi tanımı şu: "Erbakan'a siyasetyapma hakkının tanındığı or- tama demokrasi denir." Bunun yaşama geçmesi için FP'lilerin sürekli "gemokrasi" altında tutulması gerekiyor. Ancak, eski ANAP'lı ve DP'liler başta olmak üzere "birkı- sım FP'Iİ" yeni duruma uymakta zoriandı. Ge- mokrasinin kurallanna başkaldırdılar. Bu çatlakde- rinleşirse, Erbakan, Anayasa Mahkemesi'nin RP'yi kapatıp, kendisini 5 yıl siyasi yasaklı ilan etmesin- den daha büyük yara alabilir! Kutan ve çevresi bugün FP'yi "parçalı" göster- memek için çaba harcayacak, ama bu tür parti içi çatlaklar öksürük gibidir, saklanamaz. Gözler Çetin'de FP'yi doğal ve suni liderieriyle baş başa bırakıp devam edelim. Meclis Başkanı Hikmet Çetin, Is- rail'den döndü. Kudüs'te Ağlama Duvan'ndayeni yöntemler geliştirdıyse diyeceğimiz yok. Zira bu- gün başkanlık edeceği Meclis'te atacağı adımla- rın her tarafı memnun etmesi biraz zor. Liderler bloku, Çetin'den işleri sarpa sardırma- sını isteyecek. Küskünler bloku ise hızlandırması- nı... Çetin, Meclis içtüzüğüne getireceği yorumlarla her iki kapıyı da açık bırakabilir. Gündemdeki ko- nuların görüşülmesine karar verilirse, akla uygun gelen şu: Çetin, her öneriye saygı duyar... Görüşmeleri 10- 15 güne yayar... 18 Nisan gelir çatar... Bu takvim büyük olasılıkla bugünkü genel kurul r toplantısındaa sonra biçimlenecek. Yazının başındakı duruma dönersek... Meclis'in toplantıya çağrılmasının kesinleşmesinden sonra her parti rejime de dokundu; kimine göre büyük za- rar görürdü, kimine göre görmezdi; aksineTBMM toplanırsa rejimi zedeleyen bazı konularda yasal düzenleme bile yapılabilirdi. Son tartışmalar, bizde rejime amaçtan çok araç gözüyle bakıldığını bir kez daha gösterdi. Kimse laf ettirmek istemiyor, ama orasından burasından çekilmesine karşı çıkan da yok. ömek aldığımız ül- kelerin hiçbirinde gönjlmeyen yüzde 10'luk baraj- la... Listezedelerin neler çektiğini anlata anlata bi- tiremediği liderler sultasıyla... Meclis'te temsil edi- len en çok sandalyeli partinin takryyeli yapısıyla, bir seçime daha gidiyoruz... Sözü uzatmayalım... Bizim rejim narindir, ağır sözü kaldırmaz... Eleştirirsin yara alır, tekmelersin aldırmaz! T ü r k i y e ' d e n S u r i y e ' y e y a n ı t ÖSS YANITLARI TÜRKÇE: 1-E, 2-B, 3-E 4-A, 5-A, 6-B. 7-D, 8-D, 9-C, 10-B, 11-E, 12-C, 13-C, 14-A, 15-B, 16-A, 17-C, 18-D, 19-E, 20- D. TARtH: 1-D. 2-A. 3-B. 4-C. 5-C, 6-E, 7- D, 8-C,9-A, 10-C, 11-B, 12-E. COĞR-VFYA: 1-B. 2-E, 3-C, 4-A, 5-D, 6- B, 7-C,8-C,9-A, 10-D. SOSYOLOJİ: l-C, 2-E, 3-D, 4-D. 5-B, 6- D. 7-E, 8-A, 9-C. MATEMATİK: 1-A, 2-B, 3-A, 4-E, 5-D, 6-C, 7-A. 8-D, 9-C. 10-D, 11 -B, 12-A. 13- C. 14- E, 15-D, 16-E, 17-A, 18-A, 19-D, 20-C. FİZİDK: 1-E, 2-C, 3-D, 4-B, 5-A, 6-C, 7- E, 8-B, 9-D, 10-A, 11-B. 12-E. KtMYA: l-C, 2-B, 3-D,4-C, 5-B,6-A, 7- C. 8-D, 9-C. BIYOLOJİ: 1-A, 2-B, 3-D. 4-E. 5-A, 6- D, 7-C. 8-E. 9-D. Ocalan olayına Portekiz de kanştı 'Suyun koşulu terördeğil' Prof. Dr. Faruk Sen 'îslamcıların gücünü abartmaym' İZMtR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Merkezi Almanya'da bulunan "Türkiye Araşürmalan Merkea" Genel Direktörü Prof. Dr. Faruk Şen. seçim öncesi Almanya'daki radikal ls- lamcılann gücünün abartılmaması gerektiğinı söyledi. Prof. Dr. Şen dün Efes Oteli'nde düzenlediği basın toplan- tısında, Türklerin Almanya'daki yaşam biçimi ve güncel so- runlannı arilattı. Toplantıya Türkiye Araştırmalar Merkezi Medya Danışmanı Güray Öz ve tıcari ilişkiler sorumlusu Se- def Koraj da katıldı. Şen, başkanı olduğu örgütün Türk-Alman ilişkilerirun ge- liştirilmesı, Avrupa'da yaşayan Türk göçmenlenne yönelik bi- lımsel veri edinılmesı. bilgi düzeyinin arttınlması ve ülkeler arasındaki işbirliğinin teşvik edilmesı amacıyla kurulduğu- nu söyleyerek "\raştırma projelerimizle A\Tupa''daki geneL Almanya'daki özel sorunlar üzerinde yogunlaşıyoruz" dedı. Prof. Şen, Türkiye'nin son günlerde gündeminde yer alan "18 Nisan Seçimleri''yle ilgili olarak Almanya'daki Türkle- rin oy kullanamamasını eleştirdi. Şen, politikacılann Edir- ne'nin ötesini göremeyen ufuksuzluğunu eleştırerek bu ne- denle Almanya'da yaşayan Türklerin ülkelerinin seçimlerin- de oy kullanma hakkından yoksun bırakıldıklannı belirtti. Ra- dıkal lslamcılann Alman- DUYURU Halk Sıgorta T.A.Ş. tarafından acentelığımıze tesdı edilen aşağıda numaralan belirtilen trafik polıçelermi kaybetmış bulunduğumuzdan bu poliçelerin hükümsüz olduğunu, acenteliğımizi ve sigorta şirketını ılzam etmeyeceğnıı ılanen du> unıruz YILDIZ SİGORTA NİYAZİ YILDIZ POLtÇE VE EVR.AK LtSTESl *Trafik Poliçeleri 7124367. 7126858. 7124378. 7124381. 7158042. 6418388.6529653. 6529705, 6529742, 6582203. 6529666. 6529743. 6582215. 6529678, 6529744. 6582232, 6582243. 6529733, 6529701. 6529740. 6529702. 6529723. 6529741 I Baştarafı 1. Sayfada kanlann da bulunduğu bir- çok kişi ifade vermişti. Yaklaşık 25 saat süren ifadesi sırasında, Apo"nun Nairobi günlerini anlatan Yunanistan'ın Nairobi Bü- yükelçisi Yorgos Kostu- las'ın bu açıklamalannın basına sızması, Yunanis- tan'da büyük yankı uyan- dırmıştı. Kostulas gibi günlerce PKK Iiderinin yanında bu- lunan gizli ajan Savas Ka- lenderidis'in Atina savcı- sına verdiği ifadenin yanın- da. belge olarak kayıt yap- tığı ses bantlannı, bağlı ol- duğu Milli Savunma Baka- nı AldsÇohacopulos'a ilet- tiği iddiaedilivsr. Atina Savcılığı. önceki gün soruşturma)'i tamam- lamış ve Öcalat fıyaskosu ile ilgili olarak 18 kişinin yargılanmasıııa karar ver- mişti. Öcalan'ın hayatı roman oluyor Öcalan'ın Imralı Ada- sı'nda noktalanan macera ve kan dolu yaşamı, cep ro- manı oluyor. Dünyada mıryonlarca ki- şinin okuduğu ûnlü "SAS" romanlannın 65 yaşındaki yazan Zerar Etvilie, kitap nedeniyle Öcaİ3n'ın gittiği bütün ülkelerde ınceleme- lere başladı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türki- ye. Adana uzlaşması sonucunda teröre verdi- ği desteği kestiğini, şimdi su konusunun ele alınması gerektiğini belirten Suriye"ye olum- suz yanıt verdi. Suyun koşulunun terör ola- mavacağmı belirten Ankara, Şam yönetımı- ne "Terörü bırakmakla mükellefsin. Terörü bitirdim diye uluslararası bir su proMemini gündeme getiremezsinr dedi. 20 Ekim 1998 tarihinde imzalanan Adana mutabakatı ile PKK'ye verdiği desteği kesti- ğini açıklayan Suriye yönetimı. Türkiye ile Tırat ve Dicle'nin sulan proMemini" ele al- mak istiyor. Ankara ise Suriye ve Türkiye ba- sını aracılığıyla ıstemini kamuoyuna duyuran Şam yönetimine olumlu yanıt vermedi. Dı- şişleri Bakanlığfndan üst düzey bir yetkili, teröre karşıhk su sorunuyla ilgili bir sürecin başlatılamayacağını belirterek "Teröre veri- len destegin kesilmesinin ardından uluslara- rası bir sorun olan su proMeminin masaya > a- bnlabileceğhıe iHşkin bir denldemi kabul et- meyiz" diyekonuştu. Sunye-tran-Türkiye üç- lü toplantılannın gerçekleştirilmesi için ko- şullann olgunlaşmadığım kaydeden Dışişle- ri yetkilisi. "Bu koşullann oluşmamasındaki neden PKK'dir" dedi. Yetkili, Türkiye - nin Suriye ile normalden de öte iyi ilişkiler iste- dığini kaydederek ikili diyalog kurulması ko- nusunda Türkiye'nin sıkıntısı olmadığını da bildirdi. Öte yandan Irak'taki Kürt grupla- rından Kürdistan Yurtseverler Birliği'nin (KYB), Abdullah Ocalan"ın yakalanmasınm ardından çöküş süreci hızlanan PKK'ye des- teğini Ankara'nm tüm uyanlanna karşın sür- dürdüğü öğrenildi. Dışişleri yetkilisi, konuy- la ilgili olarak KYB'nin PKK ile mücadele- sinin Türkiye"yi memnun edecek bir düzey- de olmadığını bildirdi. KYB yönetimi ile di- yalog kanallannın açık olduğunu, Türki- ye'nin uyanlannı ilettiğini belirten yetkili, bu konudaki çabalann süreceğini bildirdi. ya'daki oy oranının düşük ol- duğunu savunan Faruk Şen, Islamcı şirketlerin topladığı paralann da oldukçariskliol- duğunu kaydetti. Almanya'da PKK'nin 11 bin aktif milita- nı olduğunu belirten Şen, Al- manya'nın PKJC'yi terör ör- gütü olarak gören Avrupa ül- kelennden biri olduğuna dik- kat çekti. Almanya'da yaşa- yan Türkler arasında en ilgi çeken kesimin emekliler ol- duğunu anlatan Şen. bu ülke- de halen 130 bin Türk emek- tisinin yaşadığını söyledi. Türkiye Araştırmalan Mer- kezi'nın ticari ilişkiler koor- dinatörü Sedef Koray da. Al- manya'da yaşayan f ürklerin her birinin yılda >üzde 5'inin kendi işlerini kurduklannı kaydetti. Koray, burada bulu- nan Türk vatandaşlannın yıl- da 10 milyar marklık yatınm yaptığını belirtti.