16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 26ŞUBAT1999CUMA HABERLER Metin Göktepe 8 Ocak 1996'da öldürüldü; 18 Ekim 1996'da başlayan yargı 3 yıldır sürüyor Göktepe davasında 21• chıruşma• Göktepe"nin öldürülmesini "yaşam hakkının ihlali" olarak değerlendiren Izmir Barosu davaya katılma başvurusu yapacak. Mahkeme tarafından hakkında gıyabi tutukJama karan verilen Murat Polat'ın bugünkü oturuma getirilmesi bekleniyor. MERÎHAK tZMİR-Gazeteci Metin Göktepe'nın gözaltına alınıp, polısler tarafından dö- vülerek öldüriilmesıyle ilgilı 3 yıl önce başlayan davaya, bugün Afyon Ağır Ce- za Mahkemesi'nde devam edilecek. Yar- gıtay 'ın, yerel mahkemenın karannt boz- masının ardından yeniden başlayan yar- gılamanın bugünkü oturumunda Izmır Barosu, davaya katılma başvurusu ya- pacak. Yargıtay 1. Dairesi'nin, Afyon Agır Ceza Mahkemesi'nin karannı "usulen" bozmasının ardından bugün gerçekleş- tınlecek oturum saat 10.00'da başlaya- cak. Yargıtay'ın karan sonrasında yerel Manisalı gençler dosya bekliyor ÎZMtR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Kamuoyunda Manisalı gençler davası olarak bilinen 15 sanıklı davaya dün Izmir DGM'de devam edildi. Tutuksuz yargılanan sanıklann katıbnadığı duruşmaya sanıklann avukatlanndan Sema Pekdaş kaüldı. Mahkeme başkanı Galip EHnçer Cengiz, sanıklara gözaltında işkence yapan polislerle ilgili Manisa Ağır Ceza Mahkemesi'nce verilen beraat karanyla, Manisa'da DHKP-C örgütûnün görüşlerini içeren bildirileri astıklan savıyla Manisa Sulh Ceza Mahkemesi'nce verilen beraat karanyla ilgilı dava dosyasının Yargıtay'dan gelmediğini açıkladı. Başkan Cengiz, samklarla ilgili olarak mahkemelerden istedikleri dosyalann gelmesi için duruşmanm ileri bir tarihe ertelenmesini kararlaştırdı. mahkeme tarafından hakkında gıyabi tu- tuklama karan verilen Murat Poiat'ın bugünkü oturuma getinlmesı bekleni- yor. Metin Göktepe'nın 8 Ocak 1996'da öldürülmesınin ardından, 18 Ekım 1996'da çalışmaya başlayan yargı, 19 Mart 1998'de sanıklarŞuayipMutluer,Saf- fet Hızarcı. Fedai Korkmaz, Metin Ku- şat ı le Se> di BattaJ Köse yı. Taili beffi ol- mayacak şekilde adam öldürmek. kastı aşan surette adam öldürmek ve memu- run görevi başında suç işlemesi'' eylem- lerini içeren TCY'nin 4521, 463 ve 251/1 'incı maddelen uyannca 7 yıl 6'şar ay hapis cezasma mahkûm etmişti. Bu karara iki taraf da Yargıtay'a baş- vurarak ıtıraz etti. 17 Temmuz 1998'de Yargıtay 1. Ceza Dairesi, karan usul yö- nünden bozdu ve davaya eylül ayında yeniden başlandı Göktepe davasında bu- güne dek toplam 20 duruşma gerçekleş- tirildı. Tarüşmalı duruşma 11 Aralık'taki oturumda mahkeme heyeti Köse, Mutluer, Hızarcı, Kork- maz ve Kuşat'ı tahliye etti. Büyük izdi- hamın yaşandığı oturuma heyet başka- nı Mustafa Binşık katılmazken, duruş- ma salonuna giren sanık polıslenn ya- kınlannda silah bulunduğu savı ortalı- ğı kanştırmıştı. Polis memuru olduğu bildırilen birkı- şının sılahını bir kadınla dışanya çıkar- masına güvenlik güçleri seyirci kalırken. Göktepe aılesi ve izleyıciler polisın tu- tumuna tepki göstermışti. Bu arada Göktepe'nın gözaltına alın- ması ıle ölümünün ardından olayı üstle- nnden gizleyen ve yanlış bılgilendirme- lerde bulunan eskı tstanbul Emnıyet Mü- dür Yardimcısı Mehmet Kemal Bayrak hakkında Göktepe olayında "görevini kötüyekuilandığı'' gerekçesiyle lüzumu muhakeme karan venldi. Izmir Barosu devrede Duruşmanın bugünkü oturumunda Iz- mir Barosu, davaya katılım ıçin başvuru yapacak. Izmir Barosu tarafından hazır- lanılan başvuru dılekçesınde Göktepe'nın öldürülmesinin yaşam hakkının bir ihla- ii olduğu vurgulandı. Baronun başvuru dilekçesinde, şu görüşlere yer verildi: "ÖnceHkli görevleri bireylerin en te- mel haklannı konımak olan güvenlik güçleri tarafından bir gazetecinin dövü- lerek öldürülmesinde barolar sessiz kal- mamalıdır. Bu ve buna benzer olaylann vaşanması, toplumun tüm birevlerini ve gruplannı olduğu gibi; bir hukuk kuru- ınu olan barolan da zarara uğratmakta- dır. Budüşüncelerle. tzmir Barosu Yöne- tim Kurulu; insan haklannın korunma- s, hukukun üstüıüuğü ve hukuk güvenb- ğinin sağlanmasına katkıda bulunmak ve mahkeme>e vardımcı olnıak amacıy- la davava kablma karan almışür." S o k a k c o c u k l a r ı d o s t l a r ı Medyaya 'Yargısız infaz yapmayın' uyarısı tstanbul Haber Senisi - Sokak çocuklan- mn sorunlannın çözümü ve yeniden toplu- ma kazandınlmalan yönünde kamu kurum- lan, yerel yönetimler, sivil toplum örgütle- ri ve gönüllülenn çabasıyla son yıllarda önemli başanlar elde edilmesine karşın med- yanın bu konuda çok yanlış bir tutum için- de bulunduğu ve sık sık yanlış değerlendir- meleryapıldığı vurgulan- dı. Çocuklan Istismardan Koruma ve Rehabilıtas- yon Derneğı Başkanı Prof. Dr. Oğuz Polat, Istanbul Barosu Çocuk Haklan Ko- misyonu Başkanı Betül Onursal, Sokak Çocukla- n Gönüllüleri Derneği Başkanı Yusuf Kulca. Çağdaş Yaşamı Destekle- me Derneği Genel Baş- kanı Prof. Dr. Türfcan Saylan, II Sosyal Hiz- metler Müdürü Kahraman Eroğhı ve Kadı- köy Beledıyesi Sağlık lşlen Müdürü Dr. Fa- tih Toğay tarafından yapılan ortak yazılı açıklamada medyadan. sokak çocuklan ko- nusunda toplumu doğru şekilde bılınçlendir- mesinın beklendiğı ıfade edildi. • Sokak çocuklannm sorunlannın çözümü için medyadan, toplumu doğru şekilde bilinçlendirmesinin beklendiği ifade edildi. STK'lerin açıklamasında, "Medyanm bu sorunun çözümünde el ele vermiş resmi ve sivil kurumlara destek olmasını istiyoruz" denildi. Açıklamada. sokakta işlenen her türlü ci- nayet, hırsızlık ve tecavüzle ilgilı cezanın, hiçbir değerlendırme yapılmadan "linerti sokak çocukiarTnı suçlayarak verildiği ve adeta yargısız infaz yapıldığı vurgulandı. Bırçoğunun ruhsal açıdan hasta olduğu dok- tor raporuyla belgelenmiş bulunan bu çocuk- lann bazılannın sık sık başvurduklan yalan- lann gerçek olarak değer- lendirilmesinden yakını- larak kurumda çalışanla- nn da yargısız infazlarla medyaya haber yapılmak istendiği savunuldu. Açık- lamada şöyle denildi: -Bizler medyanın hiç olmazsa bu konuda ger- çekJeri saptınnamasını, birkaç dakikahk sansasyo- nel bir program uğruna, kuruluşlardaözwri>1eça- hşanlan yıpratmamasınu aksine bu sorunun çözümünde el ele vermiş, resmi ve sivil ku- rumlara destek olmasını istiyoruz. Aksi ha- reketeden medyayı kmıyonız. Halkımızdog- rulan öğrenmek hakkına sahiptir. İlkeli, dü- rüst vapıcı. bilgilendirici bir medya hepimi- zin beklentisidir." VehbiKoç anıldıKoç Topluluğu'nun kurucusu ve onursal başkanı Vehbi Koç, ölümünün 3. yılın- da ZinrirKkuyu'daki mezan başında anıldL Anma töreninde Vehbi Koç'un ço- cuklan Rahmi Koç, SentahatArseL Suna Kıraç ve Sevgj Gönül 0e torunian Mus- tafa, Vlu Ömer Koç ve İpek Kıraç'ın yanı sıra Koç Topluluğu'nun üst düzey yö- neticileri eski bakanlardan Cahit Aral da hazır bulundu. Ankara Seymenler Kulübü'nden 5 sey menin savgı duruşunda bulunduğu törende Koç Holding ça- uşanJan adına yapılan konuşmada Vehbi Koç'un her zaman sevgi, saygı ve rah- mette anıldığı vurgulandı. Vehbi Koç için öğleden sonra da Koç Holding'in Nak- kaştepe'deki merkezinde bîr ahma töreni gerçekleştirildi. (Fotoğraf. AA) S1F1RNOKTAS11ORAL ÇALIŞLAR Seçim Sonrası Nasıl Bir Türkiye? Partilerin adaylarının belli olmasıyla, ilgi gide- rek seçimlere yöneJmeye başladı. Bundan son- ra hangi partinin ne kadar milletvekıli çıkaraca- ğı, seçim sonrası parlamentodaki tablonun na- sıl şekilleneceği toplumsal ilgınin yönünü oluş- turacak. Seçim atmosferiyle, Öcalan'ın yakalanması heyecanı birbirine kanştı. Seçımin sonuçlarıyla, Kürt sorununun geleceği arasında bir bağdan söz edilebilir mi? Bu anlamda Türkiye'de bazı şey- ler degişebilir mi? Cumhuriyet Başsavcısı'nın, HADEP hakkında, seçimlere sokulmaması baş- vurusu yaptığının açıklanması, partilerin aday listelerinin kesinleşmesiyle aynı zamana denk geldi. HADEP'in hakkında kesinleşmiş bir hü- küm olmadan, seçimlere katılmasının engellen- mesi ne anlama gelir? Hukukçu değilim, ancak hakkında henüz ke- sin hüküm verilmemiş bir partinin seçimlere ka- tılmaması karan alınırsa, sonradan bu dava ka- patılmayla sonuçlanmazsa, nasıl bir durumla yüz yüze geliriz? HADEP'in geçen seçimlerde yüz- de 4'ün üzerinde oy aldığını biliyoruz. En azın- dan, bu yüzde 4'lük oyun sahipleri ne yapacak- lar? Onların seçme hakkı ne olacak? Işin birde siyasi yanı olduğunu unutmamak ge- nîkiyor. HACEP'in siyasi dikkatsizJiklerini, Kürt so- rununun, gerginliği arttırmadan çözümü için ge- reken özeni göstermeyen davranışlannı eleştire- biliriz. Ancak unutmamak gerekir ki bu sorunun çö- zümünün önemli taraflanndan birisi de Kürtyurt- taşlanmız. Onların ikna edilmesi, kazanılması, birikmiş tepkilerinin yumuşatılması için ılıman bir siyasi iklime ihtiyaç var. Bu iklimi yaratma göre- vi de en başta devlete düşüyor. Yasaların gereğini yerine getirirken bu süreci kardeşhği ve güveni arttırıcı bir tarzda kullanmak da çok önemli. Türkiye son 15 yılda büyük acı- larçekti. Maddi kayıplanmızın ötesinde, insan psi- kolojisini altüst eden bir dönemden geçtik. Şim- di yaraları sarabilmenin olanaklannı elimizde tu- tuyoruz. Bu konuda en büyük faturayı da Güneydo- ğu'daki insanlarımız ödediler. Köylerınden, yurtlarından oldular, büyük şehir- lerin varoşlarında yoksulluk ve hayal kınklığıyla iç içe yaşamlannı sürdürmeye çalışıyorlar. Işte bu acı durumu, umuda çevirebiliriz. PKK taraftarlannın çılgınlığa varan gösterileri, toplum- da şovinizmi azdınyor. Bunun bir yol olmadığını görmek için yeniden yüzlerce insanımızı yitirme- miz mi gerekiyor? Şu ana kadar, yine de umu- dumuzu toptan yok edecek bir olumsuzluk ya- şamadık. Ancak, burada önemli olan, bu ülkeyi yönetenlenn, gerilimi tırmandıracak, karşılıklı ça- tışmayı azdıracak bir gelişmeye olanak tanıma- malan. Çünkü böyle dönemler dikkatli değer- lendirilmezse birçok umutlu başlangıç sonuç- suz kalabilir. Birçok olanak yitirilebilir. Siyasette, gücün belirli ve tayin edici olduğu bir gerçek. Sonunda, güçlü olan, stratejik hesap- lan doğru yapan kavgayı kazanıyor. Deviet, bu anlamda uluslararası ilişkıleri de degerlendirerek PKK'ye ağır bir darbe indirdi. Örgütün liderini de ele geçirdi. Bu bir üstünlüğün işareti. Önemli olan, bu aşamadan sonrası. Şimdi bu üstünlük, yeni bir toplumsal uzlaşma için, yara- lann sarılması için kullanılabilir. Bunun için bütün olanaklar mevcut. Ancak ne yazık ki ülkemizin siyasi geleneklerinde, sorunlan demokrasi için- de çözmek, toplumsal psikolojiyi hesap etmek yerine, her şeyi kuvvetle halletmek ağır basıyor. Yaşadığımız bunca deneyimden sonra belki de bu ülkeyi yönetenler veyayönetmeye aday olan- lar, önümüze yeni kapılar açabilirier. Bir ülkenin içindeki sorunları, dünyanın çeşitli güçleri ve komşular istismar ederler, etmeye çalışırlar. He- le Ortadoğu gibi son derece kritk bir bölgede bun- lann binbir çeşidine tanık olduk. Bu oyunların ortasında ülkenin içindeki istik- ran korumak, toplumsal farklılıklan tnr çeşitilik için- de güce dönüştürmek önem kazanıyor. Evet si- yasette güç çok önemli, ama her şey yalnızca güç- ten ıbaretdeğil. Demokrasiyle, çoksesliliklegüç- lendırilmiş bir iç yapı, çevresine karşı daha da- yanıklı olur. Unutmayalım ki, dünyanın en istik- rarlı ülkeleri, demokrasiyi kurumsal olarak sağ- laştırmış olanlan. Bizim bunu yapmamız ımkân- sız mı? 1994-1995 yılı okuma yaztna bilmeyen kadın sayısı. kentlerde % 28, kırsal kesimde % 37... Yeniden, çağdaş bir eğitim seferberliği için, desteğinizi bekliyoruz... ÇAĞDAŞ EĞİTİM VAKFI Tel: 0212-276 28 99 Faks: 0212-286 13 54 Vakıfbank EtilerŞb. Çev Bağış Hesap No: 2012776 METİN GÖKTEPE GAZETECİLİK ÖDÜLLERİ 1 - Bu yıl ikincisi yapılacak olan yarışma ıkı dalda düzenlenmiştir. Haber (Gazete-TV) Fotoğraf ve Görüntü (Gazete-TV) 2 - Yanşmaya 10 Nisan 1998 tarihinden sonra yayınlanmış olan eserier katılacaktır. 3 • Yanşmaya katılacak olan eserlerden yazılı basında yayınlanmış olanlann, 1 asıl 9 fotokopi olarak göndenlmesı gerekmektedır. TVde yayınlanmış olan eserlerden ise 1 ömek gönderilmesi yeterlidir. 4 - Fotoğraf dalında yanşmaya katılacak eserlerin, arka yüzlerinin sol alt köşesine. bir etiketle eserin adı, çekildiğı yer ve tarih yazılacaktır Eserlerin en az 18x24 cm ebatlarında (renkli ya da siyah beyaz) olması gerekmektedır. 5 • Adaylar, eserferinı kısa özgeçmışlen ve iki fotoğrafları ile bırlıkte, "Metin Göktepe Gazetecilik Ödüllen" Meşrutıyet Caddesı, Ravanda Iş Merkezi 85M2 Beyoğlu Iş Merkezı'ne göndermeleri gerekmektedir. Yanşmaya katılacak adaylar, eserterinı en geç 25 Mart 1999 tarihine kadar belirtilen adrese ulaştıracaklardır 6 - Kazananlara ödüllen, Metin Göktepe'nın doğum günü olan 10 Nisan 1999 tarihinde düzenlenecek törenle venlecektir. ÖDÜL JÜRİSİ Zeynep Atıkkan, Celal Başlangıç, Yalçın Bayer, ipek Çalışlar, Ragıp Duran. Fikret llkiz, Doç.Dr. Sevda Alankuş Kural, Fatıh Polat METİN GÖKTEPE ÖDÜL KOMİTESİ BIRBAKIMA SERVER TANİLLt KaranR Hoca'ran Mesajı 24 Şubat günlü Milliyet'ın -Avrupa baskısının- dördüncü sayfasında, iri başlıklarla bir hatırlatma: "UFO'lara hazır olalım!" Alttaki aynntılardan anlı- yorsunuz kı, istanbul'da "Türkiye 1. Uluslararası UFO Kongresi" adıyla bir toplantı düzenlenmiş ve insanlanmıza, "UFO" adı verilen ancak tanımlana- mayan gök cisimlen ve uzaylı yaratıklar tanıtılmış. Konuşmacılar arasında "prof" unvanlı kişiler de bu- lunuyormuş, falan filan... Pozitif bilimlere, hele hele astronomiye derin saygısı olan bir kişiyimdir. Kongredeki ufolojistle- rin belirttikleri gibi, ben de "Evrende yalnız deği- liz" diyenlerdenim. Ancak, değerii felsefecimiz Hü- seyin Batuhan'ın Bllim ve Şarlatanlık adlı -o pek önemli- eserini okuduğum günden beri, birçok konuda olduğu gibi, bilim vadisınde, özellıkle je- oloji, biyoloji, arkeoloji, tarih ve tıp alanlarındaki ki- mi davranışlara; bu arada "Yeni Astronomi" adıy- la ortada salınan bir yığın insana kuşkuyla bakar ve bazı iddialan birer şariatanlık örneği diye kar- şılar oldum. Bu UFO'lar konusunun da, bu tür ha- berlere pek düşkün halkın merakını kurcalayan "psikolojik" yönü bir yana, eldeki fizik, astrofizik, astronomi, hatta biyoloji bilgileriyle uyuşur bir ya- nı yoktur. Sayın Batuhan'ın sözünü ettiğım kıtabın- da, "Savulun, uzaylılargeliyor" başlığı altındakı say- falan (s. 104-114) okursanız bana hak vereceksi- niz. Kısacası, benim "karnım tok" bu tür bahislere! Beni asıl ilgilendiren ve bu arada duygulandıran, yine aynı gazetenın 21-23 Şubat günlü nüshala- nndayeralan, ünlü bilgin Karanfil Hoca'nın konuş- ması ve verdiği mesaj oldu. Merak ediyorsunuz değil mı? Anlatayım... • Ünlü karikatür ustamız Turhan Selçuk'u elbet- te biliyorsunuz; Milliyet'i de okuyorsanız, onun an- lamlı karikatürlerini günü gününe izliyorsunuz de- mektir. Yine aynı gazetede, "Abdülcanbaz" adıy- la, değişık konularda sürdürdüğü bir çizgi-roma- nı yayımlanır büyük karikatürcünün. Kimdir bu Abdülcanbaz? Abdülcanbaz, çağdaş Türkiye'nın en tanınmış kişilerındendir: Halktan yanadır; emeğe ve alınte- rine başköşeyı venr; bılime ınanır ve öyle olduğu için de, boş inançlara karşıdır; halkı soyanlann, sö- mürenlerin, hırsız ve çapulcuların düşmanıdır. Bil- gisi yetmiyorsa, ünlü bilgin Karanfil Hoca'ya da- nışır. Eşek inadına döküp söz dinlemeyenlere at- tığı "Osmanlı tokadı" da pek ünlüdür. Yani Jakoben'dir Abdülcanbaz ve bir "Aydınlan- ma" savaşçısı! Okuriann kuşkusuz haberı olmuştur: İki yıl ön- ce de, bu UFO'lar dünyamıza geldiler. Gelenler, uza- yın derinliklerinden yola çıkmış Buzkar gezegenin- dendiler. Bizdekinden çok ilerde bir teknik ve uy- gariığa sahip bu yaratıklar, kavgasız döğüşsüz gel- diler, bir süre kalıp geçenlerde gittiler. Ve dünya- mız, yine aynı boğuşma ve sorunlann bataklığı içi- ne gömüldü. Bunu fırsat bilen Karanfil Hoca'nın, Londra'da BBC'den tüm Dünya'lılara seslenırken söyledik- leri pek önemlidir. Büyük bilgin diyordu ki: "Son ikiyılda yeryüzünde eşine rastlanmadık bü- yük olaylaryaşadık. Buzkar gezegenliler uygar ın- sanlardı. Barıştan yana ıdiler. Uzaydan geldiler, sonra yine uzaya döndüler. Zorunlu olduklan için Dünya'mıza geldiler, savaşsız sığındılar. Kimseye zarar vermemek için özen gösterdiler. Oysa ıste- seydiler, tüm Dünya halklannı bir anda yok ede- cek güce ve tekniğe sahiptiler. Kendi gezegenle- rinde tek dili konuşuyorlardı, tek devlet düzeniy- le yönetiliyohardı, ırk aynmı, ırkçılık problemleri- ne yabancı idiler. Geri inançlan, sömürüyü, sınrf faridannı, çıkarcılığı, kapkaççılığı, mal mülk hırsı- nı bizlerden duydular, şaştılar. Dünya'mızdan ay- nlmakzonjnluğunda kaldıklannda savaşmak akıl- lannın ucundan bile geçmedi. "Ve işte Dünya'mızın geçmişteki, günümûzde- ki acıklı durumu... Insanlar yeni bir Amerika kara parçalan olayı nedeniyle birbirterini yemeye ha- zır... "Buzkar'lılardan örnek almalı, Dünya'mızdaki yaşam koşullannı değiştirmeliyiz. Bizler bu denli ılkel vahıkiar olmamalıyız. Insanlann daha rahat, daha iyi yaşamalan için uygar bir düzeni seçmek yine bizlerin elindedir. Birbirimizi sevelim, yeryü- zünde çok büyük bir aile gibi yaşayalım. llkelden, batıldan ve hırslardan annalım... "Bunlan söyleyerek tüm Dünya'lılan uyarmayı bir görev sayıyorum. Ama umutlu değilim yine de. Yeni çağın Amerika göçü başladı. Orada, Dün- ya 'mızın bu yüzündeki gıbı yeniden devletler olu- şacak. Bu yeni devletler önce kendi aralannda çı- kar savaşlanna gihşecekler; sonra Dünya'nın bu yüzüne dönecekler, buradaki çıkar savaşlanna ka- nşacaklar. Güçlüler güçsüzleri ezerek sömüre- cekler. Güçlüler haktan yana, güçsüzler ihanetten yanaymış gibi gösterilecekler... "önümüzde iki tablo... Işte Buzkar ve işte Dün- ya! Uygarlık ve ilkellik... Hangisini seçmemiz ge- rekir? Bunu düşünmeye başladığımız an, güzel umutların başladığı an olacaktır." Işte Karanfil Hoca'nın mesajı! Seçimimizi yapalım! 50 Hizbullahçı gözaltında Son 'nın kaybohnasında HizbuUah kuşkusu DtYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Dıyarbakır Emniyet Müdürü Gaffar Okkan. Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Sekreteri tbrahim San'nın yaklaşık bir ay önce ortadan kaybolmasının yasadışı Hizbullah terör örgütüyle bağlantılı olduğunu söyledi. Okkan, olayla ilgili 50 Hizbullahçının gözaltına alındığını söyledi. Ibrahim San'nın bulunabilmesı amacıyla güvenlik güçlerince başlatılan çahşmalann devam ettiğinı belirten Diyarbakır Emniyet Müdürü Okkan, şu bilgileri verdi: "Araşürmamıza göre tbrahim San'nın ortadan kaybohnası Hizbullah'la bağlanöb. Olayla ilgili şu ana kadar 50 Hizbullahçı gözamna alındı. Bu şahıslann sorgulamalan devam edrvor. Olayı sorgulamadan elde ettiğimiz bilgilerden yola çıkarak aydınlatmaya çaJışıyoruz." Yaklaşık bir ay önce Dicle Üniversitesi Kampusu'ndan aynlarak kent merkezindekı işyerine uğrayan Ibrahim San'dan uzun süredir haber alınamıyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle