17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet tmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yonetmenı Orhan Erinç • Genel Yayın Koordınatörü Hikmet Çetinkaya 0 Yazuşlen Muduru Ibrahim Yıldız • Sorumlu Mudür Fikret tlkiz # Haber Merkezı Mudüru Hakan Kara 9 Görsel Yönetmen Fikret Eser litıhbarat Cengiz Yıldırım # Ekonomı Özlem Yüzak • Kültur Handan Şenkoken • Spor Abdülkadir Yücelman 0 Makaleler Sami Karaören 0 Duzeltme Abdullah Yazıcı 0 Fotoğraf Erdoğan köscoglu 0 Bılgı-Belge Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen Mehmet Faraç Yayın Kurulu tlhan Selçuk (Başkan). Orhan Erinç, Okta> Kurtböke. Hikmet Çetinkays. Şükran Soner, Crgun Bslcı, tbrahim Yddız, Orhan Bursah, Mustaf* Balbıt, Hakan Kara. Ankara Temsılcisı Mustafa Balbay Ataturk Bulvan No. 125, Kaf4, Bakanlıklar-Ankara Tel 4195020(7 hat), Faks 4195027 01zmırTemsılcisı SerdarKızık, H.ZıyaBlv 1352 S 2/3Tel 4411220. Faks 4419117 0 Adana Temsılcisı. Çetin Yigenoğlu, lnonu Cd. 119 S No I Kat l.Tel 363 12 11. Faks 363 12 15 Müessese Mudunı Üstün Akmen • Koordınatör Ahmel Konılsan # Muha- sebe BûJent Vraer9tdaıe Hüsevta Gürer • tşletme Önder Çdik • Bılgı- lilem Nail lnal • Bılgısavar Sulcm Mörme» Çücr».Satı^ FufletKuza MEDYA C: • Yonetım Kunılu Başkanı - Genel Mudür Gülbin Erduran 9 Koordınator Rehı lptman # Genel MûdurYardımcısı SrtdaÇoban Tel 514 07 53 - 5139580-51384«^61,Faks 5138463 ^ •>ıml»y»n >e Bas«n: ^ enı Gûn Haber ^jansı Basın ve \ ayıırahk A Ş Tûrkcca^Cad W 41 Cagaloglu 34334 Uı PK 246 Islanbul Tel (0 212) 512 05 05 (20 hat) Faks (0*212)513 85 95 19 ŞUBAT 1999 lmsak: 5.21 Güneş: 6.47 Öğle:12 25 tkındi: 15.20 Akşam: 17.49 Yatsı: 19.10 Musa Karra ödül • Haber Merkezi - Gazetemiz çızerlennden Musa Kart. Ankara'da yayımlanan haftalık Sıyaset dergısı okuyuculan tarafından 'Yılın Kankatûrcüsü" seçildı. Musa Kart'a ödülü 16 Şubat'ta Ankara Otelı'nde düzenlenen törenle venldi 5 aile kömüpden zehirlendi • KAHRAMANMARAŞ (Cumhuriyet) - Sobadan sızan gaz yine faciaya yol açtı. Kahramanmaraş ve Afşin'de 5 ayn evde kömür zehirlenmesı sonucu 2'sı bebek 3 kışı ölürken 19 kişi tedavı altına alındı. Afşin'deki olayda Yazıcı ailesı Fadıme (10)veTürker(1.5)adlı ikı çocuğunu yıtirirken Döne (20) ve Tuğba Yazıcı (12) Devlet Hastanesı'nde yoğun bakıma alındı Kahramanmaraş'ın Karacaoğlan Mahallesf nde 1 yaşındakı Melek Aykutalp yaşamını yitırirken baba Cuma (29), anne Gönül (25) ve çocuklar Ismail (9), Sibel (6), Ayşegül (3) hastaneye kaldınldı. Namık Kemal Mahallesı'nde ise Güney ailesinden Ülkü (40), Ömer (8), Aysel (4), Ahtnet (2) ile Gök ailesinden Bekir (40), Semiha (35), Hatice (11), Metin(13)ve Demircı ailesinden Mustafa (43), Elif (40), Ahmet(18)veFulya(6) zehırlendiler. KPOS'ye başvurular • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kamu Personeli Yabancı Dıl Bılgısı Sevıye Tespıt Sınavı'na (K.PDS) başvurular, 22 Şubat Pazartesi günü başlıyor. Başvurular 5 Mart gûnu sona erecek. KPDS için bu yıl ılk kez başvuru belgelerine başı açık fotoğraf yapıştırma koşulu getirildi UNICEF 'rehber' kitap hazırladı'Sokak çocuğuna clokıuımayı reddetmeyin' FtGEN ATALAY Türkıye, sokak çocuklan konusunda kntik bır nokta- da Bilinçlı ve temellen sağ- lam çalışmaiann yapılması halınde, durumun korkutu- cu boyutlara ulaşmayabile- ceğı belırtıhyor UNICEF Türkıye Tem- sılcısi Reiko Niimi. Türkı- ye'de sokaklarda calışan ya da yasayan çocuklann gün geçtıkçe daha çok göze carp- maya başladığına dıkkat çe- kerek "Vıne de Türldye bu konuda çok şanslı. Şanslı. çünkü her şeye rağmen güç,- Ifi bir aile >aptsına sahip. Şanslı, çünkü insanlan ço- cuklar konusunda duvark. Şanslı. çünkü halen durum birçok ülkedeotöuğu kadar korkutucu boyutlara varmış degfl" dıyor. "SokakÇocuk- lan ve Çalışan Çocuklar" adlı kitapta. Save The Children kuru- luşu ıle Judith Enne» tara- fından hazırlanan ve UNI- CEF Türkıye Temsılcılı- ğı'nce Türkçeye uyarlanıp baskıya hazırlanan bu kıtap. sokakta yaşayan ve çalışan çocuklara yönelık bır proje başlatmak ya da \ar olan projeiennı gelıştirmek ıste- yenler ıçın bır rehber nıtelığinde. Kitapta, şöyle denıyor: "Akla gelen ilkiş, çocuklara yiyecek ve giyecek dağıtmaya ya da bir ye- timhane inşa etmeye kmulmakür. Bu tür yaklaştmlann sorunu. kaucı çözümler sağ- tamaktaki başansızfağıdır. Bunlan \apmak- la aksine bir hağımhlık \ aranlmaktadır. İn- sanlann kendi sonınlamla \ıizlestikkri. so- runlannkökenineinipkendi çözümlerini bu- labUdikieri gdiştirici çözümlerin planlan- ması için, sokak çocuklan ve çauşan çocuk- laria Uşjli envaygın yanhş bilgüeriincelemek gerekir." Sokak çocuklannın aıleleri, geleceklen ve kendılen hakkında anlayışlar şöyle Aileleri hakkında: - Aılelen onlan terk etmıştır. - Cinsel tacizden dolayı evden kaçmış- lardır. - Aıleleri ıle hıçbır temaslan yoktur - Aileleri yoksulluktan dolayı parçalan- UMCEFTürkiyeTemsilciliğinceTürkçeyeuvarlanan kitapta,sokak çocuklannın zekâlannı azunsamamak gerekiiği belirtiliyor. mıstır. - Babalan geçımsız alkolıklerdır. - Aile reisioin anne olduğu ailelerden gelmişlerdir. - Aılelen parçalandığı ıçın sokağa düş- müşlerdir. Geleeekleri hakkında: - Bü>ü>unce suçlu olacaklardır. - Yaşlanana kadar >aşa>ama>acaklardir. - Topluma kazandırılamazlar. - Terönst ve de\nmcı mılıtanlar olurlar. Çocnklar hakkında: - Kannlan açtır. - Hırsızlık yaparlar. - Fahişe olmaktan başka seçenekleri yoktur. - Kontrol edilemez şekilde yıkıcıdırlar. - Sevgi gibi bir duygu hissetme yetenek- lerinin tümünü kaybetmişlerdir. - Oyun oynamayı bılmezler. - Ahlaki değerieri yoktur. - Uyuşturucu bağımlısı- dırlar - AIDS hastasıdırlar. Kitaba göre, bu görüşlenn bazılan. bazı sokak çocukla- n ıçın bazı zamanlarda geçer- li; bazılan da doğru değil. Çocuklann. bıreysel tanh- lerine, duygulanna ve görüş- lenne saygı duyulması gere- ken yeteneklı, üretken msan- larolduğu \ urgulanan kitap- ta, "Bundan dolayı projeler, çocuklar için değil, çocuklar ile çalısma şekiinde düşünül- meli, olabüecek en yüksek kaulımı sağlamabdır" denı- liyor. Emirvermeym Çocuklar ıle çalışılırken yapılmaması gerekenler şöy- le sırttfanıyor • Çoculdarla, onlan kor- kutarak başa çıkmaya çahş- mamalısınız. • Zekâlannı azımsama- malısmız. • Onlan hırsız olarak dü- şünmemeiisinız. • Değer yargılannı anla- makta başansız olmamalısı- nız. • Kendi değer yargılan- nızı onlara aşılamaya kalkış- mamalı, öğretmenlık etme- meli, vaaz ve enurler verme- melisinız. • Onlarm değeryargılannı biküğinızıdü- şünmemelisüıiz. • Görüntülennden, alışkanlıklanndan ürkmemelı, onlara dokunmayı,yiyecek içe- cek tekliflerini reddetmemelisiniz. • tş zamanlanndan çalmamalısınız. • Her ziyaretinizde onlara bır şeyler ve- rerek bağımlıhk yaratmamalısınız. • Halkın ya da polisin dıkkatıni onlann üzenne çekmemelisinız. • Kendinizı asil bıri olarak görmemeli- siniz. • Yardım malzemelerinı ya da sözleri yem olarak kullanıp çocuklan programa çekme- ye çalışmamalısınız. • Kendılen bır aynm yapmamışken siz kendinızce çocuklan gnıplara ayınnamalı- sınız. • Kendi aralanndaki ağı ve sosyal çev- reyi bozmamalısınız. D o ğ u A k d e n i z T u r i z m v e S e y a h a t F u a r ı a ç ı l d ı 'Turizm bölgemiz için önder sektör' lstanbul Haber Servisi - Turizm Baka- nı Ahmet Tan. Abdullah Ocalan'm yaka- lanarak Türkıye'ye getınlmesi ile bun- dan Türk tunzmınin etkılenmesi konusun- da bir bağ kurulamayacağmı ifade ede- rek "Türkıye, Apo'yu yargı önüne getir- me iddiası ve kârarblığını göstermiştir. Bunun turizmle alakası yoktur" dedi EMITT99 (Doğu Mdenız Uluslarara- sı Turizm ve Seyahat Fuan- East Medi- terranean Internatıonal Tavel and Tourism Exhıbition) dün TÜYAP'ın Beyhkdü- zü'ndekı Fuar Merkezi'nde Turizm Ba- kanı Ahmet Tan tarafından açıldı. Turizm Bakanlığı. Türkıye Seyahat Acentalan Birliği ^TÜRSAB), Türkıye Otelcıler Bır- liğı (TUROB), Turizm Yatınmcılan Der- neğı (TYD) ve Türk Hava Yollan'nın (THY) katkılanyla Ekin Tanıüm ve Fu- arcılık ve ITE Travel Exhibitions tarafın- dan düzenlenen EM1TT'99 Fuan'nm açı- lışına Malta Turizm Bakanı MichaelRe- fiüodakatıldı Lütfı Kırdar Kongre ve Ser- gı Sarayı'nda düzenlenen törende Tan ile Refalo Türkıye-Malta Turizm Karma Ko- misyonu Protokolü'nü ımzaladılar. Açılışta konuşan Ahmet Tan, fuann, 6 yıl önce kurulan Doğu Akdeniz Turizm Birliği (EMTA) örgütlenmesi kapsamın- da işlerlik kazanmış en venmli işbirliği platformlanndan bın olduğunu söyledi. Tan, "Turizm, bötgedeki insanlann or- tak heyecaıüa payiaş&ğı önder bir sektör- dûr" dıye konuştu. İan konuşmasının so- nunda. Malta Turizm Bakanı Michael Re- falo'yu, Malta dilinde "hoş gekün" anla- mına gelen "merhaba" ıle selamladı ve kür- süye davet ettı. Açılış törenınde TÜROB Başkanı Ali Güreli, TÜRSAB Başkanı Talha Çamaş. TYD Başkanvekıli Yıbnaz Türkeri ile THY Genel Müdürü Yusuf Botayırh da birer konusma yaptılar. SÖYLEŞİ ATTİLÂILHAN Tek Bir Adammış Gibi... SuRan Galryef, - 1917'nin 'adamı',-1919 Kasım'ında Doğu Halklan Teşkilâtlan 2. Rusya Kurultayı'nda diyordu ki: "...Doğu, (Asya, Afrika, Avustrah/a 6a- hil) uluslararası emperyalizmin istismar alanıdır. Uluslararası emperyalizm, ken- di durumunu muhafaza etmek için ge- rekli olan tûm kaynakları, esasen Do- ğu'dan, kendi sömürge mülklerinden sö- mürmüştür..." "...Batı Avrupa'nın Doğu sömürgeleri- nin istismar edilen zenginliklerini rakam- ia ifâde edebilseydik, Batı Avrupa'nın tüm maddi zenginliklerinin yüzde 95'inin, kül- türünün ve işçi sınrfı bilincinin temelini oluşturduğunu göreceğiz, ki bunun da kökünde Doğu'nun kanı ve teri vardır. Do- ğu'ya bu açıdan yaklaşırsak şunu farke- deceğiz: Doğu öyle bir devrim kazanıdır ki, bu kazan tüm Batı Avrupa'yı devrim için- de boğabilir..." 1919'un adamı Mustafa Kemal Paşa, 1922 Temmuz'unda Ankara'da, başka bir şey mi diyordu: "...Türkiye'nin bugünkü mücadelesi yal- nız kendi nam ve hesabına olsaydı, belki daha kısa, daha az kanlı olur ve daha ça- buk bitebilirdi. Türkıye büyük ve önemli bir çaba harcıyor. Çünkü savunduğu bü- tün 'Mazlum Milletler'in, bütün Doğu'nun davasıdır..." Gâzi, yaklaşık on yıl sonra. 'Dip Dalgası'nın yeryüzündekı yukselışını, çok daha açık bir ifadeyte, şöyle açıklayacaktır: "...bağımsızlık ve özgürlüğüne kavuşa- cak çok kardeş millet vardır. Onlann ye- niden doğuşu kuşkusuz ki ilerlemeye ve refaha yönelik olacaktır. (...) Sömürgeci- lik ve emperyalizm yeryüzünden yok ola- cak ve yerlerine milletler arasında hiçbir renk, din ve ırk farkı gözetmeyen yeni bir uyum ve işbirliği çağı egemen olacak- tır..." 'Mazlum Milletier' davasını, dünya gün- demine getirenler, böyle demışlerdı! Pekı, aynı davayı sürdürenler, farklı mı konuştular? Hayır! 'Üçüncü Dünya' lidertennin, sonraki yıllarda söyledıklenne, bir göz atar mısınız? •...bir dokun, bin ah Işlt...' . Bağlantısız Hareketı'nın öncülennden, Neh- ru'nun kızı Indira Gandhi, 'Sistem'in 'Çevre ülkeleri'yie ılişkısınin mâhıyetinı, Bir- leşmiş Milletler Teşkilâtı'nın bır toplantı- sında, açıkça şöyle dile getirmişti: "...bir halkın kendi hükümet türünü seç- me hakkı, sadece kâğrt üstünde kabul edilmiştir. Gerçekte birçok ülkenin içiş- lerine önemli ölçüde kanşma söz konu- sudur. Gücü olanlar, etkilerini, bin farklı şe- kilde duyurmaktadırlar..." Pakistan'ın, eski ve ünlü Başbakanı Zül- fikar Ali Butto ise, aynı derde değinmekte; 'yükselen Dip Dalgası'na, çare olarak, bağ- lantısızlığı onermektedir- 'Jtk süper devtet ile daha küçük bir dev- let arasında, acaba patron ile müşteri iliş- kisinden başka, mümkün olabüecek, iliş- ki biçimleri yok mudur? Asya ve Afrika ül- kelerinin çoğu ve özellikle bağımsızlıkla- nna yeni kavuşan devletler, bloklardışın- da kalma yolunu seçmek suretiyle, içgü- dülerine uyarak, bu duruma şerefleriyle mukabeiede bulunmuşlardır..." "...bunlann, pek büyük çoğunluğu için; milliyetçiliklerini ifade edebilecek, kim- Bkterini koruyabilecek; iril ufaklı, bütün öte- ki devletterle ilişkilerinde, esnekliğini sür- dürebilecek; bir süper devletin çıkarlan- na karşıt, başka bir süper devletin, stra- tejik çıkaıiannı benimsemekten kaçabi- lecek; bu suretle, dengesi bozulmuş dün- yaya, biraz denge sağlayabilecek, tek yol budur..." Saddam Hüseyin, 7 Haziran 1975'te, benzer bir konuyu ele almıştı; ve sonradan, başına onca derdı açacak, şu sözleri söylü- yordu: "...uluslararası düzeyde, emperyalizme karşı güdülen politikanın pekişterilme- sinde, öncü rol oynamak istiyoruz. Böy- le istiyoruz ve tarafsız bir ülke olarak bu- nu istiyoruz. Bu tarafsızlık, onu sömüren- ler arasında bir tarafsızlık değil, hak kuv- vetterinin haksızlık kuvvetterine karşı be- nimsediği bir taraflılıktır. Doğru olanın ya- nında, doğru olmayana karşı bir taraflılık- tır. Böyle istiyoruz ama, Irak'ı böyle ister- ken; emperyalizmin, ters yönde başka bir şey isteyeceğinden de, emin olmalıyız..." Ya Allende, talıhsiz Şili'nin taiıhsiz başka- nı, o ne diyordu? Onun, 'uluslararası du- rum 'la ıkjıli tesbıtı'ne yöndeydi? Onun söy- ledikleri de, başına gelenlerde, hiç mi etkili olmadı? "...fakir ulusların içinde daha fakir olan- lar, onlan dayanılmayacak koşullar artın- da yaşatan güçlerin, egemenliği altında- dır; topraklannın tümü, ya da bir kısmı, ya- bancılann elindedir, bu uluslar, hâlâ sö- mürge boyunduruğuna katlanmak zorun- dadırian nüfuslannın çoğunluğu, ırk ön- yargısı ve ırk aynmının baskısı altındadın bunlardan da kötü olarak derin toplum- sal eşrtsizlik, krtleleri baskı altında tutar ve sadece ayncalıklı bir azınlığa yarar..." "...Üçüncü Dünya'nm bu kadar aleyhi- ne olan bu ekonomik, mâli ve ticari dü- zen, bolluk içindeki ülkelerin çoğu tara- fından, inatla savunulmaktadır. Bu savun- mada ekonomik güçler, küttürel etkiler; ve bazı durumlarda ve bazı ülkelerce, her türiü baskı -BM Anayasası'ndaki koşul- lan bozarak- silâhlı müdahale dahi kulla- nılmaktadır..." Dünya'daki 'yüzyılın haksızlığını' anlatan bu sözleri, kim birbiri ardısıra okusa; tek ve ay- nı kişinin, tek ve aynı nutkun devamını oku- duğu, hissine kapılmaz mı? Şu farkla ki, 'Maz- lumlar'ın ahı, yıllar geçtikçe yoğufıluk kazan- makta, bu yoğunluk 'zalımlen' her geçen yıl biraz daha zorlamaktadır: 'inatla savunduk- lan' bu haksız düzenı korumak için, her tür- lü baskıyı, hattasılahlı müdahaleyi, kullanmı- yorlar mı? 0 iki 'hareket* olmasaydı?.. , * „ Bu 'söylem'(discour), 1917ve 1919'dan gelıyorda; neden 1919'un 'toprağı'Tür- klye, 'Mazlum Milletler'in kaderine 'Soğuk Savaş' boyunca, 'soğuk' bakmıştır? 'Mu- hafazakâr' geçinen bazı yöneticı kadrolann; kapısı önünde itilip kakıldığı, hor görüldüğü, istiskâle uğradığı 'Saf/'yla, kendilerinı, saf saf, 'özdeş' saymasından mı? Yoksa 'Mos- kova' korkusundan mı? Dahası, Kemalizm'e inançsızlık ve dirâyetsizlikten mi? Siz bunla- n düşünedurun, biz, aynı yönetici kadrolann, basbayağı 'hasmâne' tutum ve davranışına rağmen; Kuva-yı Milliye toprağında, 'Dip Dakjası'nın farkında olan, onunla 'dırsek te- masını' temine çalışan, yine de iki önemli ha- reketin geliştiğinı hatırlayalım; a/ 'Kadro Ha- reketi' (Şevket Süreyya), b/ 'Yön Hareke- ti' (Doğan Avcıoğlu) Onlar olmasaydı, gün geçtikçe yükseldi- ğını gördüğümuz, 'Ulusal Sol Hareketi', acaba 'hayat sahası' bulabılir miydi? f www. prizma.net. tr/ A ILHAN httpJ/www.eda.tr/- bikjiyay/yazar/ailhan.htlm Bugünlerde bu şa j Aynca küçük ov aletlori, elektnklı süpürgeler ve kirm pesin fiyatına 5 taksitle! Üstehk Bosch fırınlar, su ısıtıcısı hedıyelı. Bosch kampanyasının avantajlarından yararlanmak Bosch sahibi olmanın ayrıcaiıgını yaşayın.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle