22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 13 ARALIK 1999 PAZARTESİ HABERLERİN DEVAMI (stanbul Edime Kocaeli Çanakkale Izmir Manisa Aydın Denizlı Zonauldak Y Y Y Y Y Y Y Y CR 15 13 16 17 19 16 17 16 16 TURKIYE Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskışehir Konya Sıvas Antalva ÇB ÇB ÇB ÇB Y Y Y Y Y 15 15 14 14 9 9 9 4 18 Adana Merstn Dıyarbakır Şanhurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars Y Y Y Y Y Y K K Y 17 18 12 16 13 11 7 6 5 f*% Parçalı bulutlu Butun bolgeler parça- lı çok bulutlu, Karade- niz kıyılan dışında tum ÎTT** yurtta yağış beklenı- u s ) 0 15 MERKEZLER K -4 yor. Yağışlar yağmur. Helsinki K 1 DoğuAkdenızdeetkı- Stockholm K -2 lı olmak uzeresağanak .r , n r ı r a 9 Q ve gokgürultülu sağa- L P ' " j r d I E nak yağış şeklınde da- Amsterdam Y 9 cak. Hava sıcaklığı Brüksel Y 8 yurdun güneyınde bı- p_,jc raz azalacak. dığer r d I l a Y 10 yerierdeonemiıbırde- Bonn Y 8 _ ğişıklık olmayacak. Münih Y 6 Zürih K 3 Şâm Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Y Y PB K Y Y PB PB 6 6 10 2 9 6 13 20 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Trflis Kahire K PB PB A PB PB PB Y 1 9 -9 5 9 -2 6 20 Y 17 Taşkent : SlSİI Bulutlu ^ Çok bulutlu p Yağmuriu Sulu kar Gofc gûrultülü CUMHTJRİYET'TEN OKURLARA AB Köriin Fili mi? • Baştarafi 2. Sayfada kapatma karan verilmiş olduğunu görmezden gelebilirsiniz. Bizim aklı evvellerin yorumuna göre Avrupa'da şeriatçı par- ti yasağı olmadığı için bizde de olmamalıdır. Türkıye kendi laik cumhuriyetini kofumamalıdır. Korursa Avrupa'ya karşı çok ayıp dur. AB kurallanna göre hüküm kuran Avrupa Insan HakJan Mahkemesi, laik bir ülkede türban yasağının insan haklan- na aykjn olmadığı yolunda çok sayıda karar vermişken, Mer- ve Kavakçı'ya ayncalık tanıması olası mıdır? Kokoreç ve sakataon AB dışında kalmaa da ülkemizin öne çıkanlan sorunlanndan bir başkasıdır. Bizde değertendirmeler niye böyle yapılır derseniz med- yamızın başlıklan önemli bir ipucudur. Çünkü hepsi "Türki- ye'nin Avrupa'ya girdiğini" müjdelemektedir. Yabancı gazeteler ıse öyle dememektedir Die Welt: Türkiye, Avrupa kapısına adımını attı. Katimerini: Yunanistan istediğini, Türkiye de Avrupa bile- tini aidı. Frankfurter Rundschau: AB Türkiye'ye kapıyı açtı. AB'nin koşula bağlı karan Türkiye için bir zoraki başan- dır. Ama adaylık süresini Bulgaristan, Romanya, Slovakya, Malta, Letonya ve Litvanya ile birlikte geçirecektir. Ylne ayak sürer de, şu anda kendisinden geride olan di- ğer aday ülkelerin gerisinde kalırsa seyredin gümbürtüyü. • önümüzdeki pazartesiye kadar gönlünüzce bir hafta ge- çirmeniz dileği ve saygılanmızla. 5t Öİİİ111 cezasını tarlışıyor ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Başbakan Büient Ecevit'in, AB'ye üye ülkeler- de kaldınlan ölüm cezasına partısırun karşı olduğu açıkla- masına, koalisyonun diğer or- taklan ANAP ve MHP "Ab- duHah Öcabm çekmcesr koy- du. Ecevft. dün akşam katıldığı "Poütikanın Naba" progra- mında ölüm cezasını uygula- yan birüEkenin AB'ye üye ola- mayacağma işaret ederek şun- lan söyledi: "Her ülkenin hukuk astemi \ardir.amaohnazsaohnazko- şullar vardır. Ölüm cezasını sürdüren bir ülkenin AB'ye üye otaıaa mümkün değOdir. Hem AB'ye üye oiahm diyor- lar. bir yandan da ölüm cezas- nın kaktanlmasuıa karşı çdo- yorlarsa bu bir çelişki oluyor. Bu Abdullah Öcalan mesdesi değildir. tdama karşryım diye berhalde kimse beni PKK'ye destek otmakla suçlayamaz. Öcalan'ı Afrika'da yakaiayan hükümetin başbakanıyım. A- ma ben Türkiye'yi gözeönek dununundayun. Falan kimse yararianır dhe idamı kakfar- maktan kaçınacak olursak Türkhe'nin çıkanna aykın davranmış oiunız." Hükümet ortağı dığer parti- leri kastederek "herkesin yeni bir değerlendinneyapması ge- rektiğini'' kaydeden Ecevit, "Ashnda bütün partiier karşL EJIeri vannıyor idamı uygub- maya. Bunca hükümiü uzun yıflardır cezaevlermde. İdamı kamuoyu da içine sindiremi- yor" MHP Aksaray Milletvekili ve AB Karma Parlamento Ko- misyonu Eşbaşkanı Kürşat Eser, Avnıpa Parlamento- su'nun AB'ye üyelik ile Öca- lan'ın idamının ilintilendiril- mesüıe ilişkin önergeyi red- dettiğini vurgulayarak konu- nun abartıldığını savundu. In- san hakları açısından ele alın- dığında Öcalan"ın büyük bir katliama neden olduğunu an- latan Eser, "Öcalan'uı eünden kan damlamaktadır. Bu çerçe- vede Mecüs bu konuda karar verecek.Mağduriyete uğrayan insanlann da haklan var, ka- mu vicdanı >ar. Bu çerçeveiçİH- de bir karar verilmesinin daha uygun olacağuu düşünüyo- rum" dedi. AİHM'nin Türkiye için önemli olduğunu, ancak Tür- kiye'nin ölüm cezasının kaldı- nlmasına ilişkin Avrupa İnsan Haklan Sözleşmesi ek 6. pro- tokole imzaatmadığını kayde- den Eser, "Bunu siyasi bir mal- zemc yapmadan, Türkiye'nin menfaatlan. kamu \icdanı doğrultusunda hükümetin o yönde karar alması uygun ota- caknr" dedi. MHP'li Devlet Bakanı lun- ca Toskay, Öcalan'ın idamıy- la ilgili olarak MHP'nin görü- şünü koruduğunu belirterek i- dam karannın TBMM'ye gel- mesi ve karann uygulanması gerektiğini söyledi. Toskay, Başbakan Büient Ecevit'in *AB ilekbun karan bağdaşmı- yor" açıklaması anunsatılarak hükümette bir sıkıntı olup ol- mayacağının sorulması üzeri- ne, "Siyaset sıkınd çözmektir. Onu beraber gönışeceğiz'' de- di. MHP'li Devlet Bakanı Sadi Somuncuoğhı ise şunlan söy- ledi: "15 yıldır idam cezalan Türkiye'de uygulanmıyor. Da- ha önce de bu cezanın kakhnl- ması için çahşmalar ohnuştu. Ama bunda kasıt Abdullah Öcalanüe Ugöi biridam ise onu ayn düşünmek lazım. Türla- ye'uin idatnla ilgili kanuai dü- zenlemesi ayn şeydir, bu ülke- nin toprakbumıböimekiçin30 bin insanmm caıunı alan bir örgütün başmm idamıayn şey- dir.'' Hükümet ortağı ANAP ise ölüm cezasının kaldınlması konusunda net bır tutum orta- ya koymaktan kaçınırken "ki- şisd" düzeyde açıklama yapıl- ması dikkat çekiyor. ANAP Genel Başkan Yardmıcısı AM Dogaa. "Hele AB'ye tam üye oialım, o zaman idam cezasını biz de kaldmnz" dedi. Türki- ye açısından ölüm cezasının "mevzsatta var, uygulamada yok*" niteliğinde olduğunu anımsatan Doğan, ancak Oca- lan hakkındaki idam karannı, bu anlayışın dışında değerlen- dirmek gerektiğini vurguladı. Öcalan'ın binlerce insarun kat- linden sorumlu olduğunu ve "yüz kere, bin kere idamı hak ettiğini" kaydeden Doğan, "O nedenledosya Meclis'e gefirse, ben kişisel olarak idam cezası- mn uygulanması yönünde o\ Inılbnfgım" dedi. ANAP Van Milletvekili ve TBMM Dışişlen Komisyonu Başkanı Kamran tnan ise Öcalan dosyasıyla ilgili yargı süreci devam ettiği için görüş açıklayamayacağını belirtir- ken "tdam cezasmm kaknnhp kakhnlmayacağı konusundaki karan Mecfe verir. Eğer bu ko- nuda görüş açüdarsam, Oca- lan dosvası ile ilgili de göriişü- mü açıklamış olurum ld bu da anayasaya aykmdn-" demekle yetindi. Inan, Türkiye'nin AB'ye adaylık için Ege soru- nu ve Kıbns'ın Lahey Adalet Drvanı'nda çözümüne dönük koşullann getirilmesinin "üzüntfi verid" olduğunu söy- ledi. Bunun, Türkiye'ye aday- lık karşüığı "bedel ödetmek" anlarmna geldiğuıı kaydeden Inan, Kıbns Rum kesiminin AB'ye adaylık yolunun da açıldığına işaret etti. ANAP Grup Başkanveküi Murat Ba- şesgioğlu ise ölüm cezasının parti grubunda henüz tarüş- maya açılmadığını, Türki- ye'nin bu konuyu uzun uzun tartışması gerektiğini belirte- rek "Başbakan'm sözJeri üze- rine de yorunı vapmayı doğnı buhnam'" demekle yetindi. Türkiye'nm AB'ye üye aday- lığına mesafeli yaîdaşan FP ise hükümetin, "ne getirip ne gö- türduğünü bilmediği bir zafer sarhoşrağu'' içine düştüğünü savundu. FP Genel Başkan Yardımcısı Ertan Yülek, AB üyeliği adaylığmın Türkiye'ye çok ciddi ev öde\ leri getirdiği- ni belirtti ve Necmetün Erba- kan'ı kastederek "Acaba hilâ Türkiye'de partiier kapaûla- cak nu? Hâlâ, başbakanhk yapmış bir kimse idam ceza- sıytı yurguanacak rm?" dedi. ödüün• Baştarafi 1. Sayfada di. Konuttaki dış politıka zirve- sınde Helsinki'nin ardından Yu- nanistan ve GKRY'nin olası tu- tum değişiklikleri ele alındı. Baş- bakan Ecevit, zirvenin ardından, kaygılanm gidermek için KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ı telefonla arayarak Kıbns konu- sunda güvence verdi. Ecevit, ak- şam saatlerinde de Cumhurbaş- kam SüJeymanDemirel'e Helsin- ki zirvesi ile ilgili bılgi verdi. Ankara, Kıbns ve Ege konula- nnda yeni koşullar getrren Helsuı- ki zirvesi sonuç bildırisiyle AB adaylığını kabul ettıkten sonra, Yunanistan'ın ve GKRY'nin olası tutum değişikliklerine karşı Türki- ye'nin takınacağı tavn görüşüyor. Ankara'da, ABD'nin Kıbns konu- suna çözüm için baskılannı arttır- dığı bir dönemde AB'nin karan- nın GKRY'nin tavnnda degişikli- ğe yol açacağı değerlendirmeleri yapılırken buna karşı Türkiye'nin ızleyeceği yol tartışılıyor. Başbakanük Konutu'nda 1 saat 45 dakika süren dış politıka zırve- sinın ardmdan kısa bir açıklama yapan Ecevit, bakanlar ile Helsin- ki zirvesi sonrasında durum de- ğerlendırmesi yaptıklannı bildir- di. Kıbns konusunda hiç kimse- nin en küçük kuşkuya, kaygıya ka- pılmamasıru isteyen Ecevit, "Hd- sinki'dedefelarcabelirttim;herve- sile ile söytedim. Bizim Kıbns ko- nusundaki tutumumuz belKdir. Degjşmesı söz konusu değildir" de- di. Ecevit, akşam saatlerinde de Çankaya Köşkü'ne çıkarak Cum- hurbaşkanı Demirel ile görüştü. Yaklaşık40 dakikalık görüşmenin ardından gazetecilerin sorularuu yanıtlayan Ecevit, Cumhurbaşka- nı Demirere Helsinki'de yaprık- lan görüşmeler ve alınan sonuçlar hakkında bılgı verdiğuü söyledi. Ecevit şunlan kaydetti: "Türkiye'nnı AB'ye üyelik ko- nusunda yapması gereken hazır- hklar kendi borcudur. Bu konuda saym cumhurbaşkanı ile de görüş bhüği içinde>iz. Benim kanım şu: Asunda önceki günkü kararda, Helsinki karannda. Türkiye'nin Kopenhag kriterlerindeki ölçürJe- re, normlara uynıası konusunda son aytarda attığı adımlardan öv- güyle söz ediliyor. Asunda fazla bir şey değil. birkaç daha adım atma- mız lazun. Meclis'in son aylardaki çahşma temposuyla \e uzlaşı orta- mı içinde bu eksiklikleri öyle bir- kaç yıl içinde değü, birkaç ayda ta- mamlayabileceğimiz kanısmda- yım. Biryandan da ekonomhı düz- lüğe çıkarmak için karartı d^ra- nryoruz. Çok kesin karaıiar aldık. Tabii ekonomiyi düzlüğe çıkar- mak, insan haklan konusunda ab- lacak adımlar kadar çabuk sonuç vermeyebiler, ama tam üyetiğe ge- çişsürecini kısaltmak bizim elimiz- dedir. Bunu başardığunız zaman, adaylıktan tam üyeliğe geçişüniz de kolayiıkla sağjanabilecektir.'' 'Denktaş'ın morali iyi' Ecevit, Denktaş ile yaptığı tele- fon görüşmesinin anımsatılması üzerine, "Karardaki ifadeler kay- gı ayandıracak nitelikte oba da kendisiyle ügut olarak aslında kay- gıverecek hiçbirşey ounadığuu, bi- ma kararhoğınuzda en küçük bir sapma obnayacağmı antatom. Sa- ym Denktaş'ın moraüni de gayetiyi butdum" diye konuştu. Ece\it bir gazetecinuı "KKTCCumhurbaş- kanı Denktaş, Güney Kıbns'ın AB'ye üyeliği konusunda AB'nin vebal üstİeneceğini söyiüyor. Denk- taş ile görüşmenizde bu konu gün- deme gekü mi" sonısunu da "Ta- bii, hakbdır. Görüşmemizde,aynn- nlara gjrmedik" diye yarutladı. Başbakan Ecevit dün akşam TRT 1 'de canlı olarak yayunlanan "Poütikanın Nabn" programında da KKTC içinde "bügi eksikngiıı- den kayTiaklanan" yanlış anlama- lar olduğunu söyledi. Helsınki'de Kıbns ile ilgili bir önkoşul ıleri sü- rülmediğuıi söyleyen Bülent Ece- vit, Kıbns'ta varolan gerçeklerin göz ardı edilemeyeceğini Helsin- ki'de yinelediklerini kaydetti. "KKTC'nin içindeki tehliketere" dikkat çeken Ecevit şunlan söyle- di: "KKTC'den gelen haberleregö- rebaa çevreler,bana kırgınlıklan- nı ifade etmişler. Ödün verebüece- ğimizi düşünenlere ben kırgınlık duyanm. Bu bir bilgi yanhşhğıdır. KKTC için Türkiye Cumhuriyeti varoklukça hiçbirtehleki sözkonu- su olmayacaktır. Kıbns TürkJeri- nin kaderini pazaıiık konusu yapa- mayiz. Tümüyle yok edihne tehü- kesi ile karşı karşıya kaldılar. Bir daha aynı tehliketeri biz göze ala- mayız, AB'nin de alamayacağuıı temenni ederim. .4ma eğer KKTC içinde ulusal dava ile ilgili olarak ciddi görüş ayniıkian çıkarsa o bir tehlikedir. Içeriden geiebilecek teh- likeleri önlemek KKTC'nin sevgi- ü ve bilinçli vatandaşlanna düşer." Türkiye'nm ,\B ada> lığında hü- kümetin 6-6.5 aydır çıkardığı ya- salann etkisi olduğunu savunan Başbakan EceMt şu görüşleri kay- detti: "Helsinki bikürisinde de be- lirtüdiği gibi insan haklan konu- sunda övgüyle söz edilecek adrnı- lar atnk. Ekonomiyi düzlüğe çıkar- mak için ülkenin vüksek ateşli has- tahk gibi çektiği enflasyonu aşağı çekmek için kararh adımlar atuk. Bu adımlar ve demokrasimizin abartılmaması gereken eksiklikle- ri konusunda dünyamn takdirini sağladık ve Avrupa ailesine uyum sağJayabileceğikantsıhâkim ojdu." 'İstenen seviye yakalanacak' İnsan haklan ve demokrasi ko- nusunda çok kısa sürede AB'nin ıstediği seviyenin yakalanacağına inandığıru belirten Ecevit, Cum- hurbaskanı Süleyman Demirel'uı "Türkiye'de işkence var, ama de\- letpoütikasıdeâl"' sözlenni arunı- satü. Ecevit. 'İşkence bir uygula- ma hataa Ama uygulamayı önle- mek gerekir. Yasayı değiştirmek yetmiyoı; uygulamalan da gözal- tmda tutmakgerekijor" dedi. Cumhurbaşkanı Süleyman De- mirel, Kuzey Kıbns'ı yok sayıp Rum yönetimini bütün Kıbns gi- bi kabul etmenin mümkün olma- dığmı her platformda dile getir- diklerini belirtti. Demirel, "2004 yıh sonunda, "Siz bu işi çözemedi- niz, ben Güney Kıbns'ı ahyonun derlerseneyapılacak" sorusuüze- nne, "Bakın ne deniyor.'Kıbns so- rununa sıyası çözüm bulunması. Kıbns'm birliğe katılımını hızlan- dıracaktır. Bulunmadı... Kıbns'ta bir çözüme ulaşılamaması halı, AB Konseyi'nin tam üyelik kara- nnda herhangi bir önkoşul ohna- yacaktır. Eğer bir uzlaşmaya van- lamazsa; siz madenı kı uzlaşmaya varmaduıız, öyleyse ben sizi red- dediyorum demeyecektir'" diye konuştu. Cem: Lahey lehimize Dışişleri Bakanı Ismail Cem, TRT 1 ve TRT iNT'te yayunlanan PazarPanorama programında yap- üğı değerlendumede, Helsinki so- nuç bildirisinin Kıbns'la ilgili bö- lümüne kesınlıkle katılmadıklan- nı, Ege'ye ilişkin bölümün ise Tür- kiye'nin lehine olduğunu vurgula- dı. Cem, Türkiye'nin Kıbns konu- sunda görüş değiştirmeyeceğini çok önceden AB'ye ulaştırdıklan- nı belirteti. Cem, Ege'deki sorun- lann çözümüne göndenne yapan bölümün ise özünde Türkiye'nin lehine olduğunu açıkladı. Cem, "Biz Ege'de sorunlar vardır, ancak bunlar bir bütün olarak ele afamr- sa çözüm bulunabinr diyonız. Vu- nanistan ise hayır, Ege'de' fir hattı' sorunu vardır diyordu. Şimdi Ege sonınlannın bir bütün olarak ele ahnmaa söz konusu. Konu Labey'e gidecekse böyle gklecek'" diye ko- nuştu. AB'nin bugüne dek Kıbns ve Ege konusunda Yunanistan'ı dın- lediğini, Türkiye'nin tezlerini ise dolaylı öğrendiğini söyleyen Cem şu görüşleri savundu: "Şimdibizde Yunanistan kadar söz sahibiyiz. Tezlerimizi bizden dinleyecekler. Bugmıiçta ldmse ah vah etnesm. Kaybettiğimtz.ödün \çrdiğimiz bir durum yok. Eğer iyi kuUanabflir- sek önümüzde yepyeni bir süreç var." Türban için izinsiz eylem• Baştarafi 1. Sayfada "Türktyelaiktir.laikkalacak-, "Türkfye'nin şu andaki gün- demi türban değil" sloganlan atnlar. Akit, Yeni Şafak ve Milli Gazete'nin günler öncesinden propagandasını yaptığı ve ka- tılırnı arttınnak için günlerce çağn yaptığı izinsiz türban ey- lemi çeşitli illerde gerçekleşti- rildi. Izimir'de, sabahın erken saatlennden itibaren Fahrettın Altay Meydanı'na birer-ikişer gelen, aralannda türbanlılann da bulunduğu eylemciler el ele tutuşarak "insan zincirir oluş- turdular. Buradan Ba>Tamye- ri'ne yüriryüşe geçen eylem- ciler, zaman zaman alkışlı gös- teride bulundular. Eylemcile- re karşı, Fahrettin Altay Mey- danı ndaki apartmanlarda otu- ran vatandaşlar, camlanna ve balkonlanna Atatürk posterle- ri ve Türk bayrağı asülar. Gü- zergâhta yer alan apartmanlar- da oturan bazı vatandaşlar da "Türkiye laiknr,laikkalacak'\ "Türkiye'nin şu andaki gün- demi türban değü" şeklinde slogan attüar. Izin almadan gerçekleştirilen eylem, Hıfzıs- sıhha Meydanı yakmlannda, 3-4 minibüs dolusu çevik kuv- vet polisinin bölgeye gehnesi üzerine sona erdi. Eylemciler olaysız dağddılar. Polisten hoşgörü Istanbul'da Topkapı'dan Gebze'ye kadar oluşturulma- sı planlanan "insanzinciri'' ey- leminde göstericiler umdukla- n kalabalığı toplayamadılar. tstanbul Valili- ği'nce yasaklanmasma ve güvenlik kuvvetle- rince yoğun önlemler ahnmasına karşm, ey- lemci gnıplar saat 11.00'den itibaren Avrupa ve Anadolu yakasmda bazı bölgelerde kısa bir süre zincir oluşturdular. Gösterinin başladığı saat 11 .OO'den itibaren polis telsizlerinden, ön- celikle eylemin yasal olmadığı ifade edilerek göstericilerin ikna yöntemiyle dağdmalannın sağlanması, yeterli sayıda ekip oluşturmadan göstericilere müdahale edilmemesi ve kötü görüntülerefirsattanuımaması yolunda anons- lar yapıldı. Aralannda türbanlı kadınlann ya- m sıra çember sakallı ve takkeli çok sayıda er- keğin de yer aldığı göstericilere polis zaman zaman müdahale etti. Göstericiler polisi "Müslüman olmamakla" suçlarken Pazartek- ke'de bir helıkopter ile panzer ve eğitimli kö- peklerin yardunıyla harekete geçen polis de güzergâh üzerindeki eylemcileri kovâlamaya ve dağıtmaya başladı. Bu şekilde Aksaray'a tstanbul'da Topkapı'dan Gebze'ye kadar ohışturulması planlanan "insan zinciri" eykminde göstericiler umduğu kalabahğı toplayamadL Aralann- da turbanh kadınlann yanı sıra çember sakaDı ve takkeli çok sayıda erke- ğindeyer aküğı gösterkikrden 150'sigözaltınaalmdL Potis,topluhığa karşı copkTiUanmazken, bazı >TimaşWeyternipnrtesto etti.(ÜĞUR GÜNYÜZ) kadar eylemcileri dağıtan güvenlik kuvvetle- ri, Aksaray Meydanı'nda biriken topluluğa da cop kullanmadan müdahale etti. Güvenlik kuvvetlerinin müdahalesi sırasında kaçan ey- lemciler ise geride kalan arkadaşlarmca "kor- kakJar" şeklindeki slogan ve ıslıklarla protes- to edildiler. Aksaray'da polisin dağıtması so- nucu ara sokaklara kaçışan eylemciler, bazı yurttaşlar tarafindan yuhalandı ve alkışlarla protesto edildi. "İnsan zinciri'' eylemi, yoğun önlem altın- da tutulan ve geçişlere kapatılan Galata Köp- rüsü ve Boğaziçi Köpriisü üstleri hariç, diğer güzergâhlarda da sürdürüldü. Poüs, Sultanah- met Meydanı'nda zincir oluşturarak yürüme- ye çalışan göstericilerden "dağümalanm'' is- terken, uyanya aldırmayan göstericilerden bir kısmını "kollanna girerek" gözalrma aldı. Ey- leme, göstericilerden ayn bir şekilde yürüyen Akit gazetesi yazan Abdurrahman Düipak da katıldı. Tüm Istanbul'da yapılan eylemde yak- laşık 150 kişinin gözaltına alındığı belirtildi. Samsun'ım Cedit Mahalle- si'nde öğle saatlerinde topla- nan yaklaşık 50 kişi, 100. Yıl Bulvan'na doğnı yürüyüşe geçti. Uyanlara rağmen dağıl- mayan gruba polis müdahale etti ve 8 kdşiyi gözaltına aldı. Konya'da geniş katılım Eylem Konya'da geniş katı- lmüagerçekleştuildi. Zafer ve Alaaddin Tepesi çevresinde gerçekleştirilen eylemde YÖK alkışlarla ve sloganlarla pro- testo edildi. "Başörtüsüne kal- dınlan eüer kırüsın*" sloganı atan eylemciler, pohsm "Dagı- hn" uyansına uymadılar. Gü- venlik güçlen grubu zor kulla- narak dağıttı ve 1 OO'den fazla kişiyi gözaltına aldı. Bursa'da da değişik bölgelerden gnıp- lar halinde gelen ve Fomana Meydam ile Setbaşı'nda topla- nan türbanlı eylemciler polisin uyanlarmı dinlemediler, za- man zaman polisle çatışmaya girdiler ve Orhangazi Par- kı'ndan Atatürk Anıtfna ka- dar yürüdüler. 10-15 kişilik gnıplar haünde Yeşil Cami'ye ulaşmayı hedefleyen eylemci- ler burada yaklaşık 2 bin kişi- lik bir grup oluşturdular. Yeşil Cami önünde yapılan protesto gösterisi sırasında 3 kişi gözal- tına alındı. Erzurum'da da dün sabah bir grup üniversite öğrencisi, tür- ban yasağını protesto yürüyü- şü yaptı. Atatürk Üniversitesi Kampusu'nda türban eylemi yapılacağı duyumu nedeniyle polis üniversite çevresinde güvenlik önlemi aldı. Ancak, 150 kadar türbanlı öğrenci üni- versite yerine Gezmahallesi semtinde toplana- rak, Hastaneler Caddesi'ne doğnı sessiz yürü- yüş başiattı. Polisin son anda müdahale ettiği yürüyüşte 25 kişi gözaltına alındı. Kahramanmaraş'ta, Şekerdere yolu ile müf- tülük binası arasında el ele tutuşan türbanlı kadınlann yanı sıra eyleme erkekler de katıl- dı. Bir saat süren eylem sonunda bir grup Trab- zon Caddesi'nde kısa bir yürüyüş yaptı. Ge- niş güvenlik tedbirlerinin alındığı eylem olay- sız sonuçlandı. Kayseri 'de küçük bir grubun eylem yapma- suıa polis izin vermedi. Düvenönü semtinde- ki Park Caddesi üzerinde toplanan 20 türban- lı kadın, el ele tutuşarak eylem yapmak istedi. Önceden tedbir alan polis, türbanlı kadmlara dağıhnalan için uyanda bulundu. Türbanlı ka- dınlar da bu uyanya karşı çıkmayarak sessiz- ce dağıldılar. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada , -*••<••. ritten gitmesine mi yanarsınız... Olay yerine gelen iki devlet aracının çarpışma- sınamı yanarsınız... Helsinki'nin ardından, "pekiiçimize bakalım, na- sılız" sorusuna yanıt ararken gelen bu haber, kal- kınmışlık düzeyimize ilişkin küçük bir gösterge. Azrail kol geziyor deyimi çoktan değişti, azrail yol geziyor oldu. Ne hafta sonu dinliyor ne hafta başı, ne gece dinliyor ne gündüz. Trafiğe verdiği- miz kurban, çağımızdaki değme savaşlarda yaşa- mını yitirenlerden fazla. Ceza arttınmının çözüm olmadığını, ölümleri yaşayarak görüyoruz. Bu yanımız uygar dünyaya ne kadar yakışryor? Enflasyon canavarryla banş içinde yaşamaya o kadar alıştık ki, hangi hükümet onu indirmeye kalk- sa inanmıyoruz. Her hükümetin enflasyona ilişkin düşüncesi ortak: "Bir yılda yüzde 50'ye, ikinci yılın ilk yansında yüzde 20'lere, ardından tek haneli rakamlara..." • Son yıllarda ne bu sözü vermeyen hükümet bi- liyoruz ne bu sözü tutan hükümet tanıyoruz. Şimdi benzer bir sözle daha karşı karşıyayız. Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel'in açıkladığı para hedefleri AB zirvesinin gölgesınde kaldı. Ya- kın geçmişteki umut yorgunluğu bu sözlere inan- mamızı güçleştiriyor. Enflasyonu yüzde binlere çıkan ülkeler, birkaç yıl- da tek haneli rakamlara indirdiler. Bizdeki aylık enf- lasyon AB ülkelerinde yıllık olsa bile kıyamet ko- par. Bu yanımız uygar dünyaya ne kadar yakışıyor? Cezaevlerimizden gelen haberlerin ortası yok: "Falanca baba cezaevini saraya çevirdi..." - Cezaevi kan gölüne döndü, şu kadar ölü şu ka- dar yaralı... "Cezaevindeki tutuklulaıia masaya oturan yöne- ticiler bütün istemleri kabul ederek anlaşma sağ- ladılari" Bir devletin kendi koruması altındaki insanlara kan kusturması ya da onlara tesiim olması... Bu yanımız uygar dünyaya ne kadar yakışıyor? Yargı borsası... Siyasi partiier için en çok, 'demokrasinin vazge- çilmez unsurlan' tanımı kullanılır. Peki, partilerin içindeki demokrasi ne kadar? Birkaç istisna dışında, partisinin kurultayına a- day olarak katılıp kaybeden bir tek genel başkan yok. Kendilerini seçecek kişileri kendileri seçiyor- lar. YSakın geçmişte, AJmanya'da Kohl, Ingiltere'd^ Major partiteri değil seçım hezimeti ikinciliğe dü-; şünce genel başkanlıktan istifa etti... Türkiye'de en kötü sonucu alan parti bile, "Seç- men bu kez bizi anlamadı" pişkinliğine yatıyor... Bu yanımız uygar dünyaya ne kadar yakışıyor? Yargı sistemimizle borsa arasında şöyle bir ben- zerlik var Her ikisi de siyasi hareketlilikten etkilenerek yük- selip düşüyor! 9O'lı yıllara yargı penceresinden bakınca, aynı suçun bazen hafrf bir cezayı bazen ağır hapsi ge- rektirdtğini görüyoruz. Aynı suça verilen ceza böl- gelere göre de degişebiliyor. Avukatlar arasında yapılan bir araştırmada ezi- ci çoğunluk yargıda rüşvetin nonnal hale geldiği- ni söylüyor. Bu yanımız uygar dünyaya ne kadar yakışryor? Verilecek örnekler, sorulacak sorular arttınlabi- lir. Burada keselim. Uygar dünyanın adamı olmak bir yaşam biçimi. Ekonomik kalkınma elbette bunda çok önemli. Türkiye'de genel kabul gören rakam 3 bin dolar. Kimileri, demokrasinin rayına oturması için en az 5 bin dolarlık yıllık gelir gerektiği görüşünde. Bun- da haklılık payı var, ama yıllık geliri 20 bin dolan ge- çen petrol zengini ülkelerin durumuna ne demeli? 9O'lı yıllarda pek çok darboğazdan geçtik, pek çok boş boğazla yönetildik. 2000'li yıllara en azın- dan yüzümüzü uygarlığa dönerek girmek, umudu yeşerten bir iklim... Fransa'da tutuklu bulunuyor Çakıcı'mn bugün iadesi bekleniyor tstanbul Haber Servisi- yor. Türkiye daha önce Yeraltı dünyasının ünlü isimlerinden ülkücü maf- ya elebaşısı AlaaranÇakı- cı'nm bugün Türkiye'ye getirilmesi bekleniyor. Çakıcı, Fransa Hıncal U- kıç'u yaralamayı azmettir- mek ve çete kûrmak suç- lanndan iadesini kararlaş- tırdığı için yalnızca bu suçlardan yargılanacak. Fransa'da tutuklu bulu- nan Alaattin Çakıcı'nm Türkiye'ye iadesine iliş- kin Fransa Başbakanlığı- nın kararnamesı geçen hafta onaylanmış ve Tür- kiye'ye bildirilmiştı. Bu- nun üzerine harekete ge- çen Türk hükümeti Emni- yet Genel Müdürlüğü ta- rafindan oluşturulan 4 ki- şilik ekibi Fransa'ya gön- dermişti. Türk Hava Yol- lan'na ait bir uçakla bu- gün Türkiye'ye getirilme- si beklenen Çakıcı'nin o- da tipi cezaevlerinden bi- rine konulması bekleni- yor. Hakkında tstanburda sekiz, Bursa'da bir dava bulunan yeraltı dünyası- nuı tanınmış isminin, bu davalardan 5 kez ölüm ve 64 yüa kadar ağır hapisle cezalandırılması isteni- Çakıcrnm "Hmcal U- luç'u yaralatmak, eski ka- nsı Uğur Kılıç ile eski or- tağı Tevfik Ağansoy'u öl- dürtmek ve çete suçlann- dan" iadesini istemışti. Fransa ise Çakıcı'yı yal- nızca Uluç'u yaralatmak ve çete suçlaruıdan Tür- kiye'ye iadesini kararlaş- ürdı. Yeni bir koruma rm? Çakıcı, yalnızca çete suçundan yargılanması halinde infaz yasası gere- ğince en fazla 5 yıl yata- cak. Bu nedenle Çakı- cı'mn yalnızca çete kur- mak suçundan iadesinin kabulü aslında Çakıcı için yeni bir koruma anlamına geliyor. Devlerlerhukuku uzmam ve Türkiye'nin eski AİHM savunmanı Prof. Dr. Aslan Gündüz, basında yer aldığı gibi Ça- kıcı'mn, yahıızca Hmcal Uluç'u yaralamayı azmet- tirmek ve çete kurmak suçlanndan yargılanması koşuluyla Türkiye'ye ia- de edihrse uluslararası hu- kuk gereği yahıızca bu da- valardan yargılanabılece- ğini söyledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle