18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET 12KASIM1999CUMA HABERLER DUNYADA BUGUN ALİ SİRMEN Anladın mı Oğlum, Kavradın mı Koçum? Beberuhi, siyaseti kumar oynar gibi yürütüyor ve kumar masalannda sık sık başına geldiği gibi, po- litikada da sürekli ütülüyor. Beberuhi, aslında anayasanın laiklikle ilgili 24. maddesini kaldırmaya söz vermişti. Ama sonra gördü ki her istediğini kolay kolay kaldıramıyor. O, uzun yıllar siyaseti tarikat bağlantılı yürüttü, laikliği kendine göre tanımladı, temiz olmakla övündü, bütün ihalelere bulaştı. Beberuhi'nin siyasetçiliği gazete aldınp sattır- maya, mafya ilişkileri olan korkmaz müteahhitlere arka çıkıp, bu ilişkiler gün yüzüne fırlayınca, hiçbir şeyden haberi yokmuşçasına.devleti temiz bir me- kanizmaya ulaştırmaya çalışan adam pozuna bü- rünmeye kadar vardırmıştır. Kendi zamanındayapılan otoyol ihalelerindeyol- suzluklar ayyuka da çıksa, o aldırmaz; çünkü bilir ki, örgütteki egemenliği, kendine yakın işadamla- n yaratmak ve onları palazlandırmakla mümkün- dür. Beberuhi bu alanda tek örnek degil. Onun kul- vannda siyaset yapan açık ve gizli tarikatçılann hepsi aynı yolu tutmuşlardır. Beberuhi, kendi müteahhitleri için bu yüzden elinden geleni ardına koymaz. Kimi zaman Türkıye'nin çıkarlarına bunca aykı- n olan bazı anlaşmaların başka ülkelerle neden imzalandığı sorusuna, Beberuhi ile desteklediği işadamlannın çıkarlarını bilmezseniz, yanıt vere- mezsiniz. ••• Beberuhi son zamanlarda insan haklan ve öz- gürlükler savunucusu liberal pozuna soyundu ya, kulak asmayın! Onun ağababası da, devletin yapısını değiştirip güya liberalleştirirken, temel hak ve özgürlükler alanında en ufak bir adım bile atmamıştı gerçek- te. Kimine yönetim kurulu üyeliği dağıttığı, kimini gece evinden telefonla arayarak, önemsediği iz- lenimini verdığı, kımiyle masaya oturup viski içe- rek, büyük fikirlerinden yararlandığını söylediği ve bu yolla desteklerını sağladığı gazeteciler tarafın- dan, tarihimizin en büyük liberali ve sivilliğin sim- gesi olarak nitelenen o tonton ağababa, günün bi- rinde "President Bush" kendisine telefon edince mestolmuş, hemen, "Birkoyupüçalacağım"tür- küleri çağırmaya başlamış, bununla da yetinme- yip orduyu Irak'a sokmaya kalkmıştı. Allah'tan ki bu müstesna sivilin militarist rüyası, ordunun direnişi sayesinde suya düşmüştü. Sivil gösterip militarist vurmak nasıl Beberuhi'nin tonton ağababasının marifetiyse, liberal ve özgür- lükçü gösterip, avantacı ve baskıcı vurmak ve bu- nun üstüne politika kurmak da Beberuhi'nin ma- rifetidir. • • • Beberuhi şu günlerde kendilerini eleştirenlere saldınyor. Ağızlığına sigarasını takıyor, dişlerinin arasına yerieştiriyor, kalın gözlüklerinin ardından bariton sesiyle veryansın ediyor. - Siyasetçiyi kötüleyenler demokrasi düş- manıdır, buyuruyor. Birileri Beberuhi'yi karşılarına alıp şunlan söyle- meli: "Bak evladım, siyaseti bu hale sokan, kısır çıkarlannız için mafya ile tarikatlaria kol kola giren, avanta lavanta işlerini arkadan idare eden, demokrasinin "d "sini bile anlamadığını kanrtlayan, deviet işini kumardan sonraki sıra- ya sokan senin gibi siyasilerdir siyasetçinin rti- bannı beş paralık eden, siyaseti tarikat-siya- set-ticaret üçgeni içine kilitleyen senin gibile- ridir, siyaseti de siyasetçiyi de kötü gösteren. Sen ve senin gibiler bu tavırlannı değiştirip, siyasetçinin hal ve gidiş notunu yükseîtme- den, ülkede siyasetin bir yere varması müm- kün değildir. Anladın mı yavrum? Aklına girdi mi evladım? Nihayet kavrayabildin mi koçum?" 3 günlük stok eridi Ankaralılara doğalgaz çilesi • Kötü hava koşullan Ankara'da dün gün boyu doğalgaz sıkıntısı yaşanmasına neden oldu. BOTAŞ yetkilileri, Cezayir'den sıvılaştınlmış doğalgaz taşıyan geminin 3 gündür Marmara Ereğlisi LNG terminaline yanaşamaması nedeniyle gaz sıkıntısının yaşandığını bildirdiler. ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Ankaralılar dün gün boyu doğalgaz çilesi çekti. BOTAŞ yet- kilileri, Cezayir'den sıvı- laştınlmış doğalgaz taşı- yan geminin 3 gündür kötü hava koşullan nede- niyle Marmara Ereğlisi LNG terminaline yana- şamaması nedeniyle gaz sıkıntısının yaşandığını belirttiler. EGO, dün sabah saat- lerinde, BOTAŞ tarafin- 'dan Yapracık îstasyo- nu'ndan verilen doğalga- zın basıncının 18 bardan 4,5 bara düşürmesi nede- niyle yurttaşlardan "ikin- ci bir bildirime*' kadar doğalgaz kullanmamala- nnı istedi. Ancak gece geç saatlere kadar kentte- ki doğalgaz sıkıntısı gi- derilemedi. BOTAŞ yet- kilileri. Cezayir'den sıvı- laştırılmış doğalgaz taşı- yan geminin 3 gündür kötü hava koşullan nede- niyle Marmara Ereğlisi LNG teriminaline yana- şamadığını, 3 günlük stoklann bu nedenle eri- diğini söylediler. BOTAŞ uzmanlan, gece geç saat- lere kadar çalışmalannı sürdürdü. Doğalgazla ça- lışan ısıtma sistemlerinin devre dışı kalması nede- niyle yurttaşlar geceyi soğukta geçirmek zorun- da kaldılar. EGO Genel Müdür Vekilı MücahitYanılmaz yaptığı açıklamada. BO- TAŞ'ın dün sabah saat 08.00'den itibaren basın- cı düşürmesi nedeniyle doğalgaz sıkıntısı yaşan- dığını belirtti. BOTAŞ'ın böyle durumlara karşı hazırlıklı olması gerekti- ğıni belirten Yanılmaz, kesinti nedeniyle doğal- gazla çalışan araçlann zarargördüğünü söyledi. Yanılmaz, basınç düşme- si nedeniyle büyük ısı merkezlerinin doğalgazı- nı kapatarak sadece ko- nutlann gereksinimini karşılamaya çalıştıklan- nı kaydetti. Taziye defterinden: Senin de çokgüzel ifade ettiğin gibi, gerçek kurtuluşumuz Anadolu 'nun aydınlatılması, halkımızın çağdaş bilinç düzeyine ulaşmasıyla mümkündür Rahatuyu, nöbetteyizAv.Gönfil tşier. Bir Kışlalı ölse. bin Kışlalı doğar. Türk kadınının yolunu aydınlatacak tek ışık Atatürk ilkeleridir. Türk kadını ne kadar Kemalist ve uygar olursa, onun yetiştireceği çocuklar da o kadar uygar ve Kemalist olur. Bu da, Türkiye'mizin çağdaşlığı ve Atatürk ile A.TaneT Kışlah'nın isteği ve düşlediği bir Türkiye demektir. Rahat uyu Kışlalı. Atatürk'ün ve senin gösterdiğin yolda Türkiye, her türlü engele rağmen ödünsüz ve daima yürüyecektir. Yafaya Aydın (Emekli devlet memuru): Abdi İpekçi, Turan Dursun, Doğanay, Cömert, Üçok, Bulut, Anter, Emeç, Mumcu, Kışlah'nın düşünceleri degil, bedenleridir elimizden alınan. Şarsıldığımız, üzüldüğumüz, ağladığımız da, onlann az bulunan, üstün özellikte insanlar olduklan da doğrudur. Fakat yanılgi şudur: Biz çoguz. kalıcı ve aydınlanmacıyız. Tarihin belirgin derslerinden biri odur ki, kan ve gözyaşının üzerine kurgulanan hiçbir tasannın geleceği yoktur. Böyle bılinsın. Aydınlanma eksilmeyecektir. Tuncay Alemdaroğlu (Yenımahalle Bld. Bşk.): Sevgili hocam, laik cumhuriyete inanan, Atatürk ilke ve devrimlerini savunanlara karşı yapılan saldınlar bizleri yıldıramayacak. Her saldın bizleri daha bir inançla çalışmaya yönlendirecek. Hocam rahat uyu. Adım ve inançlannı yaşatacağiz. Atican Kayhan (Konut-tş Tüm Belediye ve Konut Işçileri Genel Başkanı): Sayın Cumhuriyet gazetesi. Yaklaşık dört gün önce hunharca katledilen Sayın Ahmet Taner Kışlalı için üzgünüz. Ailesine ve tüm halkımıza başsağlığı diliyoruz. Umanz diğer büyük bilim adamlan gibi, Uğur Mumcu, Bahriye Üçok, Turan Dursun gibi kanlan yerde kalmayacak. Bunu yapanlan nefretle kınıyoruz. Saygılanmla. Ahmet Özer(Şair): Sevgili Kışlalı, senin ardından binlerce insan yürüdü. Bu senin bir tek kişi değil de, on binlerce insan olduğunun önemli bir göstergesiydi. Yaşamma, en verimli çağında kıyanlar. ölümünle oluşturduğun sesin büyüklüğünü hesaba katamadılar. Kültürün, uygarlığm, erdemin kişiliğinde somutlaşan varlığın kuşaktan kuşağa kesintisiz sürecektir. Cumhuriyetin varlığına kattığın varlığın bizlerle yannlara taşınacaktır. Seni katleden alçaklann da nasibini alacağı bir güzel dünya, uygar bir Türkiye için yazdın, düşündün, anlattın. Bu senin kimliğindi. Düşüncelerin, bundan böyle seni tammaktan onur duyanlann yüreğinde, beyninde, duygulannda çiçek açacaktır. Seviyorduk seni, daha da sever olduk. Rahat uyu kültürümüzün beyefendisi. Prof. Dr. Yüksd Bozer (Kızılay Gen. Bşk.): Kendini Atatürk ilke ve inkılaplannı savunmaya adamış değerli hoca, gazeteci, cumhuriyet evladı Sn. Ahmet Taner Kışlah'ya yönelik saldınyı şahsım ve Kızılay camiası olarak nefretle kınıyoruz. Nur içinde yatsın. Ahmet Kara: tnsan bazen ne konuşacağını ve ne yazacağını bilemez. Bu bilemezlik elbette cahillikten değil, bazı olaylara akıl erdirememekten ve nutkunun tutulmasından ibaret. Bizler ne zamana kadar bu duygulan yaşayacağız? Ruhun şad olsun "devTİmci" Hoca. Prof. Dr. Muharrem Varol: Atatürk'e ve ülkenin geleceğine ihanetin ibret sayfalanndan biri de senin katledilmenle açıldı. Umanm, bugün ve yarın bundan gereken dersler çıkanlacaktır. Turgay Mızrak: Rahat uyu yüce insan, kalpaksız Kuvayı Milliyeci. Umanm son şehit aydın olursun düşüncesiyle... Ufuk Paür: Sayın Ahmet Taner Kışlah'ya.. Bu ebedi istirahatinizi rahat geçirmenizi diliyorum. Saygıyla ve hürmetle eğiliyonım. Sizi hiç tanımadım (fiziksel olarak), fakat yazılannız bana ve nicelerine rehber oldu. Yiğit ve cüretkâr demokrat güzle düşüncelerinizi her zaman savunacağız. Bizi yıldıramazlar. Hepimiz birer Uğur Mumcu, Ahmet Taner olarak çoğalacağız Türkiye laiktir. laik kalacak. Perihan Paür: Ahmet Taner Kışlalı bedenen öldü, fakat ruhen, fıkren asla ölmedi. Bizler cumhuriyetin savunucusu olarak, inadına çoğalıp büyüyüp milyonlarca Kışlalı, Mumcular olacağız. Laik cumhuriyetin kurucusu Mustafa Kemal'in izinde gideceğiz. Bizi yapanlar HAYVAN BÎLE OLAMAZLAR. DÖKTÜKLERİ KANDA BOGULACAKLAR. MuzafTer Sönmez: Kemalizmin yılmaz bayraktan, bayrağı düşürmeyeceğiz. Rahat uyu. Bahçelievler llköğretim Okulu öğretmenlerinden AK Acar, Ali Ulu, Hasan Aş, N. Nevin Akaun, Hülya Yenke, A. Akay, Bahattin Özlü, T. Cebir, M. Cengiz Buday: Kışlah'ya.. Cumhuriyet için hayatını ve canını veren, siz değerli Atatürkçü'nün. huzurunda saygı ile eğiliyor, düşüncelerinizin takipçisi olacağımıza dair sözümüzü tekrarhyoruz. RAHAT UYU! Raif Şahin: Türk devrimi ve cumhuriyet savunucusu büyük insanlara yönelik hain saldınlan şiddetle kınıyorum. Hainler emellerine ulaşamayacaklar, Türkiye Cumhuriyeti ve devrimler sonsuza dek yaşayacaklır. Tüm Atatürkçü ve aydınlıkçı ilerici düşünenlerin başı sağolsun! JiiBde Çetiker. Aydınlanma devriminin bir neferini daha yitirdik. yazmak ölümünü. yokluğunu somutlaştırmak gibiydi. Yazamadım. Bugün 29 Ekim 1999, cumhuriyetin kuruluşunun 76. yıldönümü. Atatürk'ün kurduğu laik Türkiye Cumhuriyeti'ni "75 yılhk zulüm" dıye nıteleyenler ve "Atatürk'e saldırmanın dayanılmaz hafifliğj" içinde olanlar sevınmesinler. Atatürk'ü, mücadele arkadaşlannı. tüm devrim şehitlerimizi ve seni 76. yıldönümünde saygıyla anıyorum. Yolunuz yolumuz, ışığınız bizim ışığımız. Laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti'ni koruma ve yaşatma kavgamız sürecek. Saygılanmla. Öğrenci AH Tümay Gürter: Ömrümün sonuna kadar Kemalist devrimin savunucusu olacağıma söz veriyorum. Sevgili Ahmet Taner Kışlalı, seni hiç unutmayacağız. Gökşen Gürler: Sevgili Kışlalı. Atatürk'ün devrimci yetiştirdiği nadide insanlardan birisin. Bugün, 29 Ekim 1999 Cumhuriyet Bayramı. Bu güzel günde odanızı ziyaret etmekten çok büyük bir haz duyum. Mekânın cennet olsun. Umutsuzluğa düştüğüm zaman da sizlerin fikirleriniz aklıma geldikçe biraz rahat ediyorum. Her zaman fikirlerinizin yılmaz savunucusu olacağız. Hoşçakal Ahmet Taner Kışlalı. Kamuran Sema Eren: Sizin savaşımını verdiğiniz aydınlanma hareketinin sürdürücüsüyüz. Tarihin akışı aydınlığadır. Karanlıklar. aydınlığınızda boğulacaktır. Cumhuriyet Bayramı'nın 76 yılını bu inançla kutladık. Ama sizi yine de çok özleyeceğiz. SevgiKelh (9 yaş): Sevgili Kışlalı, sizin katillerinizin bulunması sizi geri getiımez. Ama biz sizin yolunuzda ilerleyeceğiz. Siz de Uğur Mumcu gibi öldünüz. Muammer Doğan: Sevgili Kışlalı, hepimizin bedeni gibi senin bedenin de toprak olacak. Ama o topraktan ınsanlık. bağımsızlık, özgürlük. akılcılık ve sevgi gülleri hep fışkıracak. Sen Atatürk'e ve cumhuriyetimize layık olduğunu kanıtladın. Sıra biz milyonlarda... Sonnur Baytemir: Sevgili Ahmet Okur tepkisi hep aynı: Kemalizmin aydınhk yolunda onun haince öMürübnesiyle bir ışık daha söndürdüler. Ancak o >ol her zaman ışıyacaktır. Nur içinde yatsın. kimse durduramaz. Türkiye laiktir laik kalacak. Op. Dr. Lürfi-Serpil Akyol: Kışlalı yazılanyla bizim kültürümüzün oluşmasında çok önemli bir kilometre taşı oldu. Kemalizmin aydıniık yolunda onun haince öldürülmesiyle bir ışık daha söndürdüler. Ancak o yol her zaman ışıyacaktır. Nur içinde yatsın. tzzet Polat Ararat (KESK Sendikası Birlik Sözcüsü): KESK Kamu Emekçileri Konfederasyonu mensuplan olarak, Sayın A. Taner Kışlalı gibi, cumhuriyetin temel ilkelerini, ülke bütünlüğünü savunan. bu konuda mücadele eden bir grubuz. Düşüncelerini paylaştığımız Kışlah'nın savunuculuğunu devam ettireceğiz. Saldınyı kınıyor, suçlulann bulunmasını bekliyoruz. Işık Kumancıoğlu ve ÖDP Çerkezköy Ilçe Örgütü: KIŞLALI'YA.. Diğerleri gibi sen de savunduğun çağdaş değerler yüzünden toprağa düştün. Yine diğerleri gibi ölümsüzleştin. Bunlan Biz Cumhunyet okurlannın acısı. diğerlerinden iki kat daha fazla. Onu özleyeceğiz. Aynı, Mumcu'yu özlediğimiz gibi. Ancak. şairin dizelerinde dile getirdiği gibi, "Kuşkusuzca. uvkusuzca, korkusuzca yürümeve" devam edeceğiz. S. Mümtaz ÇeKker: Uğruna canını verdiğin, yüce Atatürk'ümüzün kurduğu ve bize emanet ettiği cumhuriyetimizi sonsuza kadar yaşatacağız. N. Gülay Ergin, Tijen Çağlayan (Cumhuriyetin öğretmenleri): Bugün, 29 Ekim 1999. Cumhuriyetimizin 76. yıldönümü. Cumhuriyet şehidi Ahmet Taner Kışlah'nın önünde saygı, sevgi ve gururla eğiliyoruz. Sevim Esen, Hasan Esen: Sayın Kışlalı, yolumuz hep aynı. Engellenemez. Saygılar! Melike Efendioğlu (Cumhuriyet Kadınlan Derneği Yön. Kur. Üyesi): Sevgili Kışlalı, günlerdir Cumhuriyet'e geliyorum, buraya Nevin-AbduUah Tan: Sevgili Ahmet Taner Kışlalı, seni de aramızdan aldılar. Aydınlanma mücadelesinde bir mum daha söndürüldü. Tam bağımsız, laik, demokratik cumhuriyet uğruna yapmış olduğun çalışmayı bırakmış olduğun yerden biz devam ettireceğiz. Bugün, 29 Ekim 1999. Cumhuriyetimizin 76. yılı. Deprem bahane edilerek coşkulu kutlamalar bir genelge ile kaldınldı. Yüreğimiz burkuluyor, bu uygulamayı şiddetle kınıyoruz. Türkiye'yi cumhuriyet mi-demokrası mi ikilemine sokmaya çalışanlar şunu iyi bilsinler ki karşılannda laik demokratik cumhuriyete inanmış bizleri bulacaklar. Seni aramızdan alanlan, yaratmak istedikleri karanlığın girdabında boğacağız. Rahat uyu. Ozgün: Ahmet Taner amca, Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun. 29.10.1999, bugün cumhuriyetin 76. yılını kutluyoruz. Umanm bundan sonra kutlama şansımız olur. Sürekli olarak umutsuzluğa düşüyorum. Taner Kışlalı. bugün 29 Ekim 1999. Cumhuriyetimizin 76. yılına girdik. Şu anda burada olmanı ve bu mükemmel günü bizimle paylaşmanı isterdim. Ama şuna eminim ki yukanda bir yerierden bize bakıyorsundur. Senin fikirlerinin her zaman savunucusu olacağız. Sen nasıl Atatürk ilke ve inkılaplanna bağlı kalıp onlan savunduysan biz de senin ve yüce Atamızın fikirlerine sahip çıkacağız. Seni canice katlettiklerini sanıyorlar, ama şuna inan, seni asla öldüremeyecekler. Bugün Anıtkabir'i görselerdı buna kendilerı de inanmazdı. SENİ SEVİYORUM ve çok özlüyorum. Dün akşam TRT'de yayımlanan programını gözlerim buğulu bir şekilde izledim. Keşke o program canlı olsaydı ve sen aramızda olsaydın. ZAMAN ALIŞMAYI ÖGRETİR BELKİ, AMA UNUTMAY1 ASLA. SÜRECEK Hatay Tabip Odası, Iskenderun'daki olayı yakm takibe aldığını bildirdi 'Doktorun işkence raporunu polîs yırttı 9 AKESBODUR İSKENDERUN - İskenderun Emniyet Müdürlüğü'nün 3. katında "coplu tecavüz, dnsel taciz ve işken- ceye" uğradığını öne süren N. C. S. (16)veFatmaDenizPotattaş'ın(18) ailesinin ve avukatlannın savcıhğa yaptığı suç duyurusunda "doktorun verdiği raporun polisler taranndan yırûldığı ve doktora kfifür edildiğj" öne sürüldü. N. C. S. ile Polattaş'ın aileleri ve avukatlannın yaptığı suç duyuru- sunda şu görüşlere yer verildi: " Yaşanan tecavüz olayı nedeniyle mağdunın makaünda kanama baş- lar. Görevü polisler kendisine hita- ben 'Doktora gitsen bile bir şey ka- nıtlayamazsın' derler. Nitekim gö- zaltında bulunduğu süre içinde dok- tora götürülen ancak bayan olan doktonın verdiği rapor, çıkışta gö- revli polisler taranndan yırnlır ve o doktora da yoğun biçimde küfiir edi- • îşkenceye uğradığı iddia edilen gençlerin avukatları, 5 doktonın gözaltındaki sanıklara sistemli muayene yapmadıklannı, bilimsel kriterlerden yoksun rapor düzenlediklerini belirtti. lin" Avukatlar suç duyurusunda 5 doktonın gözaltındaki sanıklara sis- temli muayene yapmadığını, bilim- sel kriterlerden yoksunrapordüzen- lediğini belirttiler. Avukatlar işken- cenin açığa çıkmasını önlediği ge- rekçesiyle Dr. B.t.K., Dr. A.A., Dr. T.S., Dr. S.S., Dr. E. B'nin soruştu- rularak ihmalleri varsa haklannda ceza davası açılmasını istediler. Bu arada Hatay Tabip Odası (H- TO) Yönetim Kurulu da iki kızın ai- lesinin başvurusu, basında çıkan iş- kence iddialan ve "işkenceyi gizte- diği" öne sürülen doktorlann "bizi soruşturun'" başvurusu üzerine ko- nuyu yakın takibe aldı. TTB Merkez Konseyi'nde görevli olan ve yorum raporunu hazırlayan Dr. Metin Bak- kakı'nın da katıldıği sekiz buçuk saatlik toplantı sonrası açıklama ya- pan HTO iskenderun temsilcisi Dr. Ibrahim Tartıcı, toplantıda olayın gelişimi, yorum raporunun hangi amaçla ve ne şekilde hazırlandığı üzerinde durulduğunu ifade etti. TTB Konsey temsilcisi Dr. Bakkal- cı ise kişinin bütün muayene. fizik- sel ve ruhsal şikâyeti üzerinde de- ğerlendirme şansı olmaması üzeri- ne hazırlanan yorum raporunda, sa- nıklann anlattığı öykü ile rahatsız- lıklannın çakıştığının belirtildiğini ifade etti. Bakkalcı, "Bnraporda iş- kence vardır dcnmhor. Ama olma- dığı da sovknmiyor. Sadece bulgu- larla rahatstzhkiann çakişağına dik- katçekiliyor"'dedı. Türk Tabipleri Birliği (TTB), Is- kenderun'da yapıldığı iddia edilen işkencenin başlıca sorumlusunun hekim olarak gösterilemeyeceğini bildirdi. TTB Merkez Konseyi'nden yapılan yazılı açıklamada. hekimle- rin uzman olmadıklan ve uygun ol- mayan ortamlardadüzenledikleri ra- porlann, sağlık ocaklan, hastanele- rin acıl servislerinde yaygın olarak yapıldığı, doktorlann işkence rapor- lannı sadece görebildikleri doğrul- tuda hazırladıklan belirtildi. Açıkla- mada, adli tıp alanında kişi ve ku- rumlan şaibe altında ve mağdur du- rumda bırakmayacak bir ortamın sağlanması gerektiği vurgulanırken hekimlerin işkencenin başlıca so- rumlusu gibi gösterilemeyeceği ifa- de edildi. İskenderun'da yapıldığı iddia edi- len işkece raporunu düzenleyen he- kimin, hakkında soruşturma açıl- masını kendisinin istediği bildirilen açıklamada, bu soruşturmanın Ha- tay Tabip Odası tarafından yürütül- düğü kaydedildi. İBDA-C operasyonu Emmioğlu'nun kızma gözaltı İSTANBUL (AA) - FP Eski Gazıantep Milletve- kili Kahraman Emmioğ- lu'nun kızı Ayşe Nazan Soykan, yasadışı İBDA- C örgütüne yönelik dü- zenlenen operasyonlar kapsamında istanbul'da gözaltına alındı. Yasadışı İBDA-C ör- gütüne yönelik operas- yonlannı yoğunlaştıran Istanbul Terörle Mücade- le Şube Müdürlüğü"ne bağlı ekipler, önceki gece gerçekleştirdikleri birça- lışma sonucu, eski Gazi- antep Milletvekili Kahra- man Emmioğlu'nun kızı Ayşe Nazan Soykan'ın da aralannda bulunduğu ba- zı kişileri yakaladı. Örgütsel dokümanlar- la birlikte gözaltına alı- nan bu kişiler. terörle mü- cadele şube müdürlüğün- de sorgulanıyor. Soykan. daha önce de, yasadışı İBDA-Cörgütü- nün Salih Mirzabeyoğlu olarak tanınan elebaşı Sa- lih İzzet Erdiş'in yargı- landığı tstanbul DGM önünde 14 Nisan 1999 ta- rihinde izinsiz gösteri ya- pan grupla birlikte gözal- tına alınmıştı. Soykan. halen İstanbul 4. Asliye Ceza Mahke- mesi'nde, 34 sanıkla bir- likte "2911 sayılı Toplan- tı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet" suçundan 1 ile 3 yıl ara- sında hapis cezası iste- miyle yargılanıyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle