10 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet I İmtiyaz Sahibi; Berin Nadi Genel Yaym Yonetmenı Orhan Erinç _ Genel Yaym Koordinatörü: Hikmet Çetinkava # Yazıışlen Müduru. Ibrahim Yıldız 0 Sorumlu Müdür Fikret tlkiz Haber Merkezı Müdürü' Hakan Kara # Görsel Yönetmen: Fikret Eser Istıhbarat: C engiz Yüdınm # Ekonomı Özlem Yüzak # Kültür Handan Şenköken • Spor: Abdülkadir Y ücelman 0 Makaleler Sami Karaören # Dûzeltme Abdullah Yazıcı 0 Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu • Bılgı-Belge: Edibe Buğra • Yurt Haberlen Mehmet Faraç Yayın Kurulu. tlh«n Selçnk (Başkan), Orhan Erinç. Oktay Kortböke. Hikmet Çetinkaya, Şâkran Soner, lbrahjm Yıldız, Orhan Barsah, Mustafa BaJba\, Hakan Kara. Ankara Temsılcısı: Mustafa Balbay Atatürk Bulvan No: 125, Kat:4, Bakanlıklar-Ankarâ Tel: 4195020 (7 bat), Faks:4195027#IzmırTemsilcısı:SerdarKmk, H.ZıyaBlv. 1352 S.2/3Tel:4411220, Faks 4419117 • Adana Temsılcısı: Çetin Yiğenoğlu, lnönüCd. 119 S.No 1 Kat:l,Tel:363 12 11, Faks-363 12 15 Muesscse Mudurü. t'stön Akmen 0 Koonimator Ahm« Konıisan • Muha- sebe Büicnt Yener • tdare Hâseyia Gûrer» Bılgı-lşlenı N«fllml»Bıİgı- sayarSıstem Mürüvet Ç3er#SaQş FazfletKnza MEDYA C: • Yonetım Kurulu Başkanı - Genel Müdur Gülbin Erduran # Koordınator Reha Işıtman 0 Genel MüdurYardımcısı SevdaÇoban Tel 514 07 53 - 51395 80-51384«Wl,Faks.5138463 Ya>ımUyan ve Basan: Yen. Gun Haber \ıaıuı. Basın ve Yayıncılık A $ Turkocağ: Cad 39 41 Cagaloglu 34334 Islanbul PK 246 - Sıricecı 34435 lstanbul Tel (O'212)512O5O5(2Ohat) Faks-(0/212) 513 85 95 www.cumhuriyet.com.tr 23 EKİM 1999 Imsak:5.50 Güneş: 7.17 Ögle: 12.56 tkindi: 15.51 Akşam: 18.21 Yatsi: 19.42 Ecstasy'nin zararı • LOrVDRA (AA) - Beyinde hasara ve Parkınson hastalığına yol açan Ecstasy hapının. kusurlu doğumlara da neden olabileceği bildinldi. İngiltere'de, hamılelikleri döneminde anneleri Ecstasy kullanan 78 çocuk üzerinde yapılan küçük bir araştırmada, bu çocuklann yüzde 15.4'ünün doğuştan gelen anormalliklere sahip 1 olduklan saptandı. Doguştan anormalliklerin ulusal çaptaki oranınm ise yalnızca yüzde 2-3 olduğuna dıkkatı çekildi. Amerikalı bılim adamlannın araştırmalan, kimyada MDMA olarak bilinen ve son yıllarda eğlence yerlennde ve partilerde popüler hale gelen uyuşturucunun vücuda zararlı etkilerini saptamışlardı. çalışanlanna saldınlar • İZMtR(AA)-KESKe bağlı Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) lzmir Şubesi Başkanı Mevlüt Ulgen, sağlık çalışanlarmın karşılaştıklan saldın olaylannın arttığını belirterek "Heriki-üç gûnde bir. meslektaşlanmızdan biri hasta yakınlannın fıziksel saldınsına uğramaktadır" dedi. Meviüt Olgen, Türkiye'nin her yennde zaman zaman yaşanan söz konusu saldın olaylannın tzmifde son yıllarda çok önemli bir sorun haline geldiğine ışaret ederek "Birçok arkadaşımız hasta yakınlan tarafından hırpalanmış ve işgöremezlik raporu almak zorunda kalmışrır" diye konuştu. Solunum yolları tsdavisi • \VASHL\GTON (AA) - Solunum yollan hastalıklannın tedavisinde kullanılacak "'Avelox" adlı yenı antibıyotığın kullanılması için onay verildiği bildinldi. Bayer flrmasmdan yapıkn açıklamada, Aveiox adlı antibiyotiğin, sınüzit, kronik bronşit, mukozayla ilgili bazı hastalıklar ve zatürree gibi hastalıklann tedavısine yönelik kullanılacağı kaydedildi. Avelo.x"un. pıyasaya sürülmeden önce FDA tarafından da onaylanması gerekiyor. Sigarayı bırakmada ışın tedavisi • tZMİR(AA)- Türkiye'de. tstanbul. Ankara ve Izmir'de uygulanan "Luxopunktur" ışınlı uygulama yöntemine tiryakilerin büyük ilgi gösterdiği, son 5 yılda bu teknikle 5 bin 120 kışinin sigarayı bıraktığı bildirildi. Sigarayla Savaşanlar Vakfı lzmir Şubesi Başkan Yardımcısı Ayhan Erdal, teknikle biyolojik olarak vücudun ürettiği, ancak sigara yüzünden kendi başına üretmeyi neredeyse unuttuğu doğal iç denge salgısı olan "endorfin- mutluluk" hormonunun salgılanmasmın tekrar öğretildiğini belirtti. Radyoaktit element bulundu • NEW YORK(AA)- ABD'de 1980'li yıllarda dünyaya gelen bebeklerin dişlerinde, kanser yapıcı radyoaktif element saptandığı bildirildi. Radyasyon ve Halk Sağlığı Projesi kapsammda gerçekleştirilen araştırmanın sonuçlannı açıklayan Doktor Jay Gould, Stronsiyum-90 adı verilen radyoaktif elementin, 1945'tenûkleer dönemin başlamasıyla görüldüğünü hatırlatarak "Bu element. atmosferde Fransızlann ve Çinlilerin yaptığı nükieer denemelerin sona ermesinden sonra bebek dişlerinde görülmemeliydi, ama tahminlerimizden 100 kat fazla Stronsiyum-90 saptadık" dedi. Amerikan Hastanesi'nin yeni binası açıldı tstanbul Haber Servisi - Amerikan Hastanesi'nin, en son teknolojiyle donatılan yeni bö- lümlerinden oluşan 13 katlı ye- ni binası dün törenle hizmete açıl- dı. Törende konuşan Amerikan Hastanesi Genel Müdürü Talat Pekelman, 1920 yıhnda kuru- lan hastanenin 27 Şubat 1995 ta- nhinde Vehbi Koç Vakfı'na dev- redildiğini söyleyerek, hastane- nin kurulduğu günden bu yana sağlık hizmetlerini en iyi şekil- de sunmaya çalıştığını belirtti. Pekelman, hastanenin 24 bin 500 metrekarelik aiana sahıp 13 katlı yenı binasında. 57'si yoğun bakım ünitesinde olmak üzere 139 yatak kapasitesinin bulundu- gunu belirtti. Törende konuşan Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Rah- mi Koç da, Amerikan Hastane- si'nin, "toplam sağlık hizme- ti" veren örnek bir sağlık kuru- luşu olmayı hedeflediğini ifade ederek, Vehbi Koç Vakfı Ameri- kan Hastanesi'nin bu yatınm so- nucu elde edeceği katma değerin de bundan sonraki yatınmlar için kullanılacağını vurguladı. Şişli Belediye Başkanı Mus- tafa Sangül de Koç Vakfi'nın sa- dece Koç ailesine değil, bütün ülkeye ait olduğunu kaydederek, Koç ailesini ülkeye yapığı ya- tınmlardan dolayı kutladı. VKV'den bir okuldahıı Koç Topluluğu ile Vehbi Koç Vakfi (V\O>) tarafından 8 yılhk kesintisiz eğitime destek amacıyla Büyûkçekmece Kavakh beldesinde yapnnlan ve MUH Eğitim Bakanlığı'na Koç tlköğretim Okulu törenle açıldı. Törende konuşan tstanbul Valisi Erol Çakır, okulun fbaki yapılaşma modeii yle çağdaş bir proje olduğunu söyledi." Yap, Devret, Sahip Çık" anlayışıyla yapılan okulun örnek bir rurumu sergilediğini kaydeden Çakır, bu yd İstanbuTda 5 bin 328 dersüğin hizmete açıtdığını ve hayırseverlerin. devletin yaptığı kadar okul vapüğını belirtti . tstanbul Ü Milli Eğitim Müdürü Ömer Bahbev de sivil toplum örgütieri ve hayırseverlerin katküanyla, Türkiye'de yaptınlan toplan 7 bin derslik kadar dersliğin İstanbuTda yapbnldığuu belirtti. Balıbey, deprem bölgelerinden gelen yaklaşık bin öğrencinin özd okullara yerleştirUdiğini, 40 öğrenciye burs verildiğini ya da dershaneye kaydedüdiğini, 40 öğrencinin de yanlı olarak yerleştirildiğini söyledi Koç Topluluğu Vakıflardan Sorumlu Başkan Yardımcısı Evren Artam da eğitim seferbeıüği kapsamında 12 okulu bir yıl içinde tamamladıklannı belirtti. (Fotoğraf: AA) . . ..: . Perşembe günü içimiz- den "Bundan sonra kim?" sorusunu sorarak giriş panomuza bir fotoğraf daha ekledik. Şimdi Ahmet Taner Kışlalı'nın dünyaya gülerek, ışıltılı gözlerle bakan fotoğrafi hiç sönme- yen bir mumun titrek panltısında öy- İece dunıyor. Hepimizin aynı soruyu sordugunu biliyor "Bundan sonra sırakim- de?" Kim? Dört bir yanı hoy- ratça çiğnenmiş, bütçesı sadece bir avuç ayncalık- lı insanın-kunıluşun faiz borçlannı ödemeye tahsis edilmiş, rüşvetin ve soy- gunun gündelik bir olay haline gelmiş olduğu bu ülkede, sıradaki kim? Bu sorunun yanıtı çok zor değil. Kim sokaklarda tiner çekerek sürünen so- kak çocuklannın, kim iş- sizlikten deliren insanla- nn, kim kansmı, kızını sat- mak zorunda kalan yok- sul babalann, kim Doğu'da ölen gencecik askerlerin ve dağa çıkmış yurt ço- cuklannın yanmdaysa el- bette sıradaki o! Kim bu ülkede bilimin, insan haklannın, sanatın ve yaşamm savunucusu o kara liste- de. O yok edilmesi, ortadan kaldınl- ması gereken kişi. Çünkü o, din adı- na binlerce yoksulu sömürüp keyif ça- tanlann, işçinin, emeklinin, tnemu- run canı cehenneme diyenlerin, bu ül- kede banka soyup itibar görenlerin arabasına taş koyan biri. Onun bir kişi ya da on kişi ya da on bin kişi ol- ması fark etmez. Onlan mutlaka yok Acımıza Dokunmayınl etmek gerekir. Çünkü onlar araba- nın yolunu ters çevirebilirler. Çünkü yaşam ve tarih hep onlann haklı ol- duğunu kanıtlamıştır. Öyleyse ne ka- dar az olurlarsa o kadar iyi. Ne ka- dar çok ölürlerse o kadar iyi! Binlerce yoksulun kanı üstünde saltanat sürenlerin umurunda mı, bir bilim adamı, bir sanat adamı, bir in- san ölmüş, umurlannda mı? Depremde kırk bine yakın insan öl- dü, umurlan oldu mu? Hemen rant kavgasına başladılar, hemen kanlı pastanın neresini yiye- ceklerini hesap ettiler. Şimdi Ahmet Taner Kışlalı ölmüş umurlannda rnı? Yeter lci saltanatlan sürsün. Yeter ki, onlar en lezzetli ye- mekleri yesinler, en gü- zel sahillerde dolaşsm- lar, en iyi okullarda okusunlar, en görkemli butiklerden alışveriş yap- sınlar. Gerisi vız gelir. "Haa, Ahmet Ta- ner Kışlalı mı ölmüş, kündi o?" En başta ülkesıni seven bir insan- dı! En başta iyi bir öğretmendi! En başta iyi bir yurttaştı! "Öyleysevurun kahpeye!" Evet, gırişteki panomuza bir fotoğraf daha asıldı. Dostlar, arkadaşlar telefon ediyorlar, "yürüyeiim, pro- testo edelim" diye. Ve hepsinin ortak söyledi- ği bir söz var: "Devletin başındakiler ko- nuşmasuı. Bari konuşmasın- lar!" Evet beyler.. herkes, sizin, katilleri asla bulamayacağını- zı biliyor. Katillerin kim ol- duğunu da biliyor. Üstelik cümle âlem sözlerinizi ezber- ledi. Değişik bir tek sözcük kullanmıyorsunuz: "Çok üzgünüz, mutlaka>a- kalanacaknr!" Gerçekten bu ülkenin in- sanlanna, Ahmet Taner Kış- lah'nın ailesine, sevdikleri- ne, öğrencilerine, meslektaş- lanna birazcık saygılı olun ve susun! Bırakın bir cenaze- mizi, ortak üzüntümüzü ve geleceğe ait umudumuzu sessizce üstlenip, sessizce kaldıralım. Riyaya gerek yok! Ve panomuza bir fotoğraf daha ek- leyelim. Bu ülkenin tarihine bir şe- hit daha düşelim. Bırakın bizi.. acı- mıza dokunmayın. ısoz50@ hotmail.com MESELA DEDIK ERDAL ATABEK J~\ ünya güç bela "akülı kardar"ı J-S keşfetti, reklamını yapıyor "Afcn, sizin de bir akılh kartmız olsun." Bu yeni keşfedilen "akılh kartlar" gün- delik hayatı kolaylaştınyormuş. Bi- let yerine geçiyor, otopark engelleri- ni aşıyor, otobüste geçiyor, vapurda geçiyer. kısaca her kapıyı açıyor, böy- lece de bir kartla birçok işiniz görü- lüyormuş. Bula bula bunu bulmuşlar da bize çalım attıklannı sanıyorlar. Oysa bi- zımkiler ağzını açıp konuşsa dünya- nın ağzı açık kalır ya bizimkiler al- çakgönüllülük yapıyor Yahu karde- şim, biz "akılh kartlar"ı keşfedeli yüzyıllaroldu. Yüzyıllarboyuncabiz hayatımızın idaresini "akdh kardar"a bıraktık da dünyanın haberi yok. Ama biz saygısızlık olmasın diye bizimki- lere "akılh yaşhlar" deriz. Kart söz- cüğü bizde "yaşlanıp kartlaşmış seb- zelere"denir. İnsan için "yaşh", "yıl- lann deneyimine sahip" gibi sözleri yeğleriz. Ama şimdi madem ki kart- lar moda, kartına kart. Biz de kartla- n açahm da görsünler. Kartlar nasıl akıllı olur?.. 7şte tekriölöjlnin bütün numarası burada. Kartlar gençken pek akıl- lı olmazlar. Gençlikleri oldukça ha- vai geçer. Akıllan başlanndan bir ka- nş yukardadır. Genç olduğu için de sorumluluk- lan hemen hemen yokîur. Ne kay- betmekten korktuklan işleri \ardır ne de evde bekleyen eşleriyle çocuk- lan. Biraz derslerin, smavlann sıkın- tısını çekerler, o kadar. Gen yanı ha- vacıva. Bugün ne yapalım. yann ner- de gezelim, tasalan. Dertleri bunlar- dan öteye geçmez. Ama ne yaparsın ki cüzdanlan yufkadır ve vıcdanlan kabanktır. Sonra anlayacaklardır ki cüzdanla vicdan terazinin iki kefesi Akıllı Kartlar... gibidir. Birisi dolmaya başlayınca öteki boşalır. Cüzdanlan yufka, vicdanlan yük- lü olduğu için de yapüklan işler "akıl- h işleri" sayılmaz. Bir an önce çıkar- lannı kollayıp cüzdanlannı doldurmak yerine. onlar "Hak, hukuk. adalet, eşitlik, kardeşlik,dostluk" gibi vicda- na yararlı cüzdana yararsız işlerin pe- şinde koşarlar. "Yapma etme" de- meHen de~anTamazraTr~Buryüzden baslan derde girer, ailelerini üzerler. Onlara "akılh" denmediği için de yaptıklan beğenilmez. Neyse ki on- lar da ilerde yaşlanıp akıllanacaklar- dır. Bir işe girecekler, evlenip çocuk sahibi olacaklardır. Işte o zaman akıl- lı olup herkesin yaptıgını yapacaklar- dır. Akılsız kartlara ne yapmalı?.. A 7e yaparsınîz K fier kart da aldl- 1V lanmıyor. Son yıllarda gençlerbi- le akıllanıp "Nasıl yapsam da hopla- yıp mflvon dolarlan kapsam" diye bakarken kimi yaşlanmışlar da eski alışkanlıklannı bırakamayıp akılsız iş- leri yapmayı sürdürüyorlar. Onlar ge- ne "hak, hukuk, vicdan" deyip cüz- danın adını ağızlanna almıyorlar. Bu akılsız kartlara da bir çare düşünülü- yor. yeni hıgh-techno şirketler (yük- sek teknolojiyle çalışan demek olu- yor) böylelerine bir "akıl çipi" takı- yor. Amerikan patentli bir akıl çipi ta- kıldığı zaman, bu eski kafalılar hemen değişip "dolarlar nerde, dolarlar ner- de?" diye çığnşmaya başhyorlar. Eğer Japon tipi akıl çipi takılırsa bu kez de "yen istiyorum" diye borsaya koşuşuyorlar. Bu akıl çipi insanlan he- men değiştiriyor, hangi çip takılmış- sa ona uygun yönelişler hemen baş- lıyor. Böylece de akılsız kartlar akıl- lı yapılıyor. Elbette bu çipleri de her karta takmıyorlar, varsm İcartlann bir bölümü de akılsız olsun diye onlan kendi haline bırakıyorlar. Ancak bu çip takma işinde dikkatli olmak ge- rekiyor. Yanlışlıkla "horoz-tavuk çi- pi" takılan birisi ortalığa "yem isii- yorum, yem istiyorum' 4 diye dökü- lünce yapılan hata anlaşılmış ama, bu çipin takıldığı dünyalı kümesten çıkmadığı için takılan çipin sökül- mesi çok zor olmuş. Yani bu çip me- selesi biraz tehlikeli olabilir, dikkat edile. Celelim akıllı kartlara.... i i A küh kartiar"a sahip olan bi- J±. zim gibi güçlü toplumlann sırtı bu nedenle v'ere gelmiyor. Bi- zim bu bakımdan hiçbir sıkıntırruz yoktur, her zaman her konuda işe ya- rar "akıllı kartunız" bulunur. Halkı- mız da doğrusu ya onlara pek sahip çıkar, bir dedıklenni iki etmez. On- lar ne derse kanun olarak kabul edi- lir, hatta dedikleri kanundan bıle üs- tün sayılır. Onlann biri giderse yeni- si hemen gelir. Maşallah akıllı kart- tan yana sıkıntımız yoktur. Bu kart- lann da akıllan ziyade olduğu için cüz- danlan acayip kabarmıştır, vicdan- dan yana hafiflemış olsalar da zarar etmez. Zira vicdan yufkalığı dışardan bel- li olmaz da cüzdan yufkalığı pek bel- li olur. Bizde cüzdan akıl kefesinde sayılır, vicdan kefesi de öte tarafta- dır. Ne yapalım. demek ki artık bü- tün dünya "akılh kartlar"ın değerini anladı. Mübarek olsun. Hangisini seyrederdiniz? Her ay 20 yeni film, en popüler diziler, futbol, basketbol. boksta unvan karşılaşmaları, belgeseller, konserler, çizgi filmler, talk shovv'lar.. Haftanın her günü, günde 20 saat yayında. 3 ay, 6 ay veya 12 ay üyeliklerden birine çok uygun TL taksitleriyle sahip olabilirsiniz. Üstelik dekoder bedava. * cmesHemen arayın (0212) 225 55 55 w w w . c i n e 5 . e o m . t r
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle