25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 EYLÜL1998 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Güven Erkava Erkaya'dan Mehmetçik Vakfı'na bagış • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Eskı Deniz Kuvvetleri Komutanı. Emekli Oramiral Güven Erkaya, bir şiirinde kişilik haklaruıa saldında bulunduğu gerekçesiyle hakkında dava açtığı FP'li Yasin Hatipoğlu'ndan aldığı 3 milyar liralık tazminatı Mehmetçik Vakfı'na bağışladı. Davayı görüşen Ankara 26. Asliye Hukuk Mahkemesi. Hatipoğlu'nu Erkaya'ya 3 milyar üra tazminat ödemeye mahkûm etti. Kaynak Yayınları'ndan açıklama • Haber Merkezi - Ka>Tiak Yayınlan'ndan yapılan yazılı açıklamada, şeriatçı ya\,ın organı Akit gazetesinın dün ya>ımlanan sayısındaki türban konulu manşet haberinde. bu yayınevi tarafından üniversite kampusunda açılan kitap standının hedef göstenlerek provokasyona zemin hazırlandığı belirtildi. Açıklamada. haberde Turan Dursun. llhan Arsel. Aziz Nesin ve Bahnye Üçok'un kitaplarının "yasak yayın statüsünde" oldukları yalamnın da ortaya atıldıgı belirtilerek. "Kaynak Yayınlan'nın standında bulunan hiçbır kitap yasaklı değüdir" denildi. Sosyalist Enternasyonal toplantriarı Fas'ta 5-6 Ekim 1998 tarihleri araşında yapılacak. Dünya Sosyalist Enternasyonal Belediye Başkanlan Toplantısı'na Türkiye "den 8 belediye başkanı katılacak. Çanakkale, Burdur. Çankaya. Manavgat. Devrek. Elazığ'a bağlı Maden ve Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesi belediye başkanlarının katılacagı toplantıda kûreselleşme \ e yerel toplumlar, bilgi toplumu. kent gelişimi. bunalım içindeki kentler \e çözüm yollan konulannda oturumlar düzenlenecek. Bakan Özsoy Kopenhag'a gidiyor B İstanbul Haber Servisi - Sağlık Bakanı Halil Ibrahim Özsoy, Dünya Sağlık Teşkilatf nın 48. Avrupa BölgeTopIantısı'na katılmak üzere yann Danimarka'nın başkenti Kopenhag'a gidecek. Geçen yıl Istanbul'da yapılan toplantıda başkanlığa seçilen Özsoy, bu yıl göre\ini de\ redecek. TGS'nin genel kurulu • istanbul Haber Senisi - Türki\e Gazeteciler Sendikası 15. Olağan Genel Kurulu bugün Cağaloğlu Basın Sarayı Burhan Felek Konferans Salonu'nda toplanacak. Genel Kurula. De\ let Bakanı Şükrü Sına Gürel. Türk-İş Genel Başkanı Bayram Meral. , Türkiye Barolar Birliği Başkanı Prof. Dr. Eralp Özgen, TGC Başkanı Nail Güreli, Gazeteciler Cemivetlerı Federasyonu Başkanı Nazmi Bilgin katılacak. Metal-İş toplantıları • İstanbul Haber Senisi - DİSK'ebağlıBirleşik Metal-tş Sendikası'nın. metal işçileri. MESS grubu toplusözleşmelerine yönelik politikalan belirlemek. işyeri temsilcilerine ve üyelerine toplusözleşme sürecindeki gelişmeleri aktarmak ve görüş almak amacıyla düzenlediği topiantılardan ikincisı dün Gebze'de yapıldı. DİSK Genel Başkanı Rıdvan Budak da toplantıya katılarak gelişmeler hakkında bilgi verdı. Bazı milletvekillerinin, Yılmaz'dan seçimlerin ayn ayn yapılmasını istediği öne sürüldü CHP'de erken seçim dliiîi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - İki seçimin bir arada yapılmasına gönülsüz "evef" diyen ANAP. şimdi bu karann alınmasına neden olan CHPcle gedik açma çabasına girdi. ANAP. milletvekili genel seçimlerinin ertelenmesini isteyen si\ il toplum örgütlerinden medet umarken; bazı CHP milletvekillerinin de bizzat Başbakan Mesut Yümaz'dan iki seçimin ayn yapılması konusunda yardım istediği ileri sürüldü. DTP lideri Hüsamettin Cindoruk'un ortaya attığı. yerel ve genel seçimlerin birlikte yapılmasımn istikran bozacağı ve ülke yaranna olmayacağı yolundaki görüş destek bulmaya başladı. Başta TÜSİAD olmak üzere diğer siv il toplum örgütleri de bu yönde siyasi partilere baskı kurmak için harekete geçerken. iktidann büyük ortağı ANAP da CHP'de gedik açma arayışına girdi. ANAP kulislerinde. CHP'li bazı milletvekillerinin, hatta bazı yöneticilerin bizzat Başbakan"a "iki seçimin bir arada yapılmasımn \eni bunalımlar doğuracağı, ülkeyi kaosa sürükleyebileceği görüşlerini aktararak, seçimlerin a\ rı yapılması konusunda destek istedikleri" haberleri yaygınlaştı. ANAP bekliyor ANAP kurmayları. CHP'nin sivil toplum örgütlerinin ve kamuoyu baskısından etkileneceği umudunu taşıyor. ANAP'lıiar. CHP'nin aslında gerçekleri gördüğü. ancak genel başkanlan Deniz Baykal'ın bazı kamuovu araştırmacılan tarafından yanlış yönlendirildiği görüşünü dile getirdiler. Ote >andan. anayasa gereği yerel seçimlerin ertelenmesi mümkün olmayacağı için milletvekili genel seçimlerinin ertelenmesi tartışmasının, TBMM'nin 1 Ekim'de açılmasından sonra yoğunluk kazanması bekleniyor. Seçimlerin ertelenmesine yönelik herhangi bir karar çıkmaması durumunda ise Başbakan Mesut Yılmaz'ın yılbaşında istifa edeceği, ondan sonraki gelişmelerin de tamamen Cumhurbaşkanı Süleyman Demirerin inisiyatifinde olduğu belirtildi. Dolayısıyla Başbakan Yardımcısı Biilent Ecevifin "düşük profilli hükümet formülünden vazgeçilmesi1 " düşüncesine ANAP "Başbakan \ ümaz CHP'ye verdiği sözü tutacak, ondan sonraki gelişmeler CumhurbaşkanTnın inisiyatifinde'" demekle yetiniyor. DTP lideri Cindoruk'tan öneri 4 Kürt sorunu'na Irlanda örneği İstanbul Haber Servisi -DTPGenel Başkanı Hü- samettin Cindoruk. Gü- neydoğu'da yaşanan so- runun adını "Kürt mese- lesi" olarak ko\du \e u Bugün İngilterv \e İrlan- da arasında başlanuş olan miizakereler \eni metot arayışımıza. gerektirdiği ölçüde ömek teşkil etmek- tedir" dedi. Genel seçim tarihinin 2000'e kadar er- telenmesini ısteven Cın- doruk. "Güneydoğu soru- nu için harcanan 400 tril- yon liranın \e gönderilen 140 bin göre>linin çözüm için değil, sorunu dondur- mak için alınan tedbirier olduğunu" savundu. Cindoruk, dün Türk Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (TÜSİAD) davetlisi olarak İstanbul Swiss Otel 'de düzenlenen toplantıya katıldı. Toplan- tının açılış konuşmasını yapan TÜSlAD Yüksek Istışare Konseyi Başkanı Büient Eczacıbaşı. Türki- ye'de gerekli siyasi ve ekonomik reformlar ya- pılmadan seçime gitme- nin yanlış olduğunu söy- ledı! TÜSlAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcı- sı Aldo Kaslowski de yap- tığı konuşmada, TB- MM'nin gerekli görmesi halinde seçim tarihini de- ğiştıreceğinı belirterek "Bizim yanlış bulduğu- muz nokta, bövlesine kri- tik bir dönemde 4 ay gibi uzun süre tek görevi ülke- \i seçime götürmek ola- cak bir hükümetle zaman \itirilmesidir~ dedı. Kaslovvski. seçim tar- tışmalarından önce eko- nomik önlemlerin derhal alınıp uygulanmasını ve istikrar programının ka- rarlı şekilde tatbıkınin ana gündem maddesi olması- nı istedi. DTP lideri Cindoruk ise yaptığı konuşmada. Türkiye'nin en öncelikli sorununun. Güneydo- ğu'da 14 yıldır yaşanan terör ve sıcak çatışma ol- duğunu belirterek. soru- nun adını dürüstlükle "Kürt meselesi" olarak koymak gerektığini söy- ledi. ÇİZMEDEIV YUKARI MUSA KART Eski Adalet Bakanı Sungurlu döneminde ha/ırlanan genelge, eğitim konferanslannda "devrim, özgüriük, emekçi hakkı. parasız eğitim, sansür" gibi terimlerin kulianılmamasını öngörüyor. DSP lideri Büient Ecevit, anayasa değişikliği içinYılrnaz'la anlaştıklannı söyledi Sendikacıya siyaset yolu açıhyorANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Başbakan Yardımcısı Büient Ecevit, sendika vöneticilerine si- yaset yasağının kaldırıl- ması yönünde anayasa de- ğişikliğine gidileceğini belirterek Başbakan Me- sut Vılmaz'la bu konuda anlaşmaya vardıklarını söyledi. Başbakan Yardımcısı Ecevit. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Nami Çağan ve Devlet Bakanı Hüsamettin Özkan ile bir- likte. Hak-lş Genel Başka- nı Salim L'slu ve yönetim kurulu üyelerini ziyaret et- ti. Ecevit, 12 Eylül'den sonra çıkanlan anayasanın 54 ve 82. maddelerınin sendikalar ile işçi haklan- na büyük kısıtlamalar ge- tirdiğini kaydetti. Ecevit. anayasanın bu maddeleri- nin değiştirilmesi için Başbakan Yılmaz ile yap- tığı görüşmenin olumlu geçtiğini. ANAP'lı millet- vekillerinin değişiklik önerisine imza atacaklan- nı bildirdi. Türkiye"de her gün işçi sayısının artmasına karşı- lık sendikalı işçi sayısının azaldığına dikkat çeken Ecevit. sigortasız işçi ça- Iıştırmanın SSK'yi olum- suz yönde etkilediğine işa- retetti. Kavıtdışı vesigor- tasız işçi çalıştırmayı önle- mek amacıyla Calışma ve Sosval Güvenlik Bakanlı- ğı'ncadüzenlenen "Sigor- tasız olnıa, sigortasız çalış- ürma" kampanyasının 20 Eylül'de tstanbul'da dü- zenlenecek toplantıyla başlatılacağını v urgulayan Ecevit, toplantıv a Türk-lş. DİSK ve Hak-lş genel başkanlannın da katılaca- ğını söyledi. Taşeronlaştırmanın çok yaygınlaştığını, taşeron çalıştırmanın işçi haklan- nı ezmek için bir araç ola- rak kullanıldığını anlatan Ecevit, buna karşı iş gü- vencesini daha etkin hale getirmek gerektiğini vur- guladı. Ecevit. işverenin sigortalı işçi çalıştırması- nın özendirilmesi amacıy- la vergi yasasında değişik- lik vapılıp yapılmayacağı yönündeki soru üzerine. "Vergi yasasuu 1 madde- lik bir değişiklik için TB- MM'ye indirirsek delik de- şik olacağı >önünde kay- gım var. TeMiğler ve vönet- melikleıie verilen ödünler vergi reformunun özüne aykındeğir dedi. Hak-lş Genel Başkanı Uslu. Türkiye'nin Ece- vifin Çalışma Bakanlığı döneminde çıkanlan top- lusözleşme ve sendika ya- salannı aradığını belirte- TÜSİADın ardından, sivil toplum örgütleri de seçimi tartışıyor Baydur: Seçimler 2000'den önce yapılmamalı \NKARA (Cumhuriyet Büro- su)-Türk-îş, DİSK, TÎSK, TESK ve TOBB'den oluşan 5'li sivil olu- şum. bu ay içinde yapacağı toplan- tıda başta seçim olmak üzere ülke- nin içinde bulunduğu sıkıntılar ve çözüm önerilerini ele alacak. TİSK Genel Başkanı Refik Baydur. 2000 yılından önce seçim yapılmamast gerektığini belirtirken. ortak bir karar alınması durumunda CHP li- deri Deniz Baykal ile görüşebile- ceklerini bildirdi. Türk-lş Genel Başkanı Bayram Meral ise seçim- den önce gerekJi yasal değişikiik- lerin yapılması gerektığini vurgu- larken "Ancak, şu anda ok yaydan çıkmış gibi gorünüyor" dedi. TÜStAD'ın genel seçimin erte- lenmesine yönelik başlaftığı girişi- me, 5'Ii sivil oluşum da katıldı. 5 örgütün, bu ay tstanbuPda yapaca- gı toplantıda, 18 Nisan'da yapıla- cak genel seçim. öncelikli gündem maddesi olacak. TÎSK Genel Baş- kanı Baydur, toplantıda seçimin yanı sıratoplumun içinde bulundu- ğu ekonomik, siyasal ve sosyal so- runlann da ele alınacağmı belirtti. Baydur, seçimin 2000 yılından ön- ce yapılmamast gerektiğini, aksi takdirde seçimin ekonomik ve si- yasi açısından yarar değil zararge- tireceğini savundu. CHP'nin bu konuda gerekli duyarlılığı göster- mediğini anJatan Baydur, toplantı- da ortak bir karar alınması duru- mundaCHP lideri Baykal ile görü- şebileceklerini bildirdi. Baydur, hükümetin isfihdam ve yatınm kapısını açması gerektiği- ni vurgulayarak. tanma yapılan desteğin üriinünün 1 yıl olduğunu, sanayide ise sürekJi bir yarann ol- duğunu anlatn. rek. Türk sendikalannın kısıtlamalarla donatılmış yasalara muhatap bırakıl- masinın Türkiye'nin ayıbı olduğunu vurguladı. TB- MM'nin açılmasıyla bir- likte Türkiye'nin 12 Eylül hukukundan kurtanlması gerektiğine işaret eden Us- lu, bunun yapılması duru- munda gelir adaletsizliği- nin de ortadan kalkacağı- nı anlattı. Siv il toplum ör- gütlerinin önünü açacak düzenlemelere şiddetle gereksinım bulunduğunu vurgulayan Uslu. vergi re- formu yasasının çıkanl- masından memnuniyet duyduğunu kaydetti. Ecevit'e 1 milyon lira değerinde Kardemirhisse- si ve Kardemir üretimi bir Atatürk büstü armağan e- den Uslu. Kardemir'in Öz Çelik-İş'e satılması sıra- sında Büient Ecevit tara- fından kendilerine verilen 1 lirayı gösterirken. "O gün bize verdiğiniz 1 Bra, bugün 20 trilyon lira ser- ma>eye ulaştı. Kardemir bir halk şirketidir" diye konuştu. POLTltKA GUINLUGU HİKMET ÇETİNKAYA 'Güneydoğu../ "Güneydoğu'da kadın olmak..." Güneydoğu geri kalmış bir bölgemiz... CHP'nin Türkiye projesinin bir parçasını oluşturu- yor "Güneydoğu'da kadın olmak" başlığı... CHP Kadın Kolları Başkanı Güldal Okuducu, Gü- neydoğu izlenimlerini anlatırken şöyle diyor: "Yatağı yorganı denkleyip, çolukçocukinsanca bir yaşama ulaşmanın uzun, ince, dikenliyollanna koyu- lan, umudu arayan insanlaha yaşandı. Kent kenaha- nndaki naylon mahallelerde bir tutam mutluluk aran- dı..." Güldal Okuducu'yu dinlerken 1970'li yılların Bat- man'ını, Diyarbakır'ını, Lice'sini anımsadım... Karlı bir kış günü Sason'a gelmiştim... Kadınlar, çocuklar, erkekler... Yoksulluk!.. Ağa, şeyh ve şıh baskısı... Güldal Okuducu konuşuyordu: "Güneydoğu konuştu, CHP dinledi. Binlerce ka- dın, yüreğinin ağıdını CHP ile paylaştı..." Güneydoğu'da kadın olmak! Acaba Güneydoğu'da erkek olmak o denli kolay mıydı? Yıkılan, yakılan evler... Işsizlik veaçlık... Güç!.. Yaşam kolay değildi Güneydoğu'da... Son sekiz yılda binlerce faili meçhul cinayet; P- KK'nin kanlı eylemleri; Hizbullah adlı yasadışı dinci te- rör örgütünün Batman'da başlayıp içel'e dek uzanan cinayetleri: eroin kaçakçılığı; Sason'datütün vurgu- nundan elde edilen milyarlar... Güneydoğu'da hukuksuzluk, huzursuzluk, polis devleti görüntüsü. insan haklan ihlalleri; çaresizlik, eğitimsizlik... • • • CHP Genel Başkanı Deniz Baykal diyor ki: "Kadın demek 'yaşam' demektir; kadın demek 'ba- nş' demektir..." Sevgisız bir toplum banşa hiç gereksinim duyar mı? Abdullah Çatlı'yı 'vatan kahramanı' gören kadın si- yasetçi barışın. sevginin yolundan geçtiğini anlar mı? Deniz Baykal şöyle konuşuyor: "Türkiye'nin banşa ıhtiyacı var, sevgiye ihtiyacı var, yaşamı korumaya, yaşamı kutsal saymaya, yaşa- mın hakkını venneye ihtiyacı var. Bölgede yüz binlerce insan, 300 binin üzerinde in- san toprağından kopanlmış bir çiçek gibi, bir bitki gi- bi, bir ağaç gibi, ayakta kalabilmek için dayanacağı biryeranyor, başını sokacağı bir ev arıyor, çalışabileceği bir iş- yeri anyor, çoluğuna, çocuğuna insanca biryaşam ortamı an- yor. Yüz binlerce insan boşlukta. Yaşanmış olanlar yaşanmış, acılar içlere gömül- müş, gözpınahan kurumuş insanlann. Okullarkapalı, sağlık ocaklan kapalı, hastanelerye- tersiz, iş yok, maaş yok, aylık yok, ücret yok, ekmek yok. Unutarak, yok sayarak, yadsıyarak bu sorunu çö- zemeyiz. • - -' Bu sorunlar Güneydoğulu kadınlan yüreğinderrva- ruyor. ' ' " R n o î l Ve derdin gelip ulaştığı son nokta kadın. Hayat mı pahalı? Geçim mi zor? Şiddet mi var? Terör mü var? ölüm mü var? Kavga mı var? Adaletsizlik mi var? IşsizJik mi var? Hepsı gelip kadını buluyor. Kadını kurtaran toplum bütün dertlehni çözmüş demektir. Onun için Güneydoğu Anadolulu kadının sorunla- nndan yola çıkmanın, onu sahiplenmenin, onu din- lemenin doğru biryaklaşım olduğunu düşündük." • • • Güneydoğu'da kadın olmak zor... Daha açıkçası Güneydoğu'da kadın olsun, erkek olsunyaşamakzor!.. Ama konumuz Güneydoğu'da kadın... Güldal Okuducu bir gerçeğin altını çiziyor: "Adına ev denilen avuç içi kadar mekânlarda ço- luk çocuk, büyük küçük, kadın erkek, yaşamak zo- runda bırakılmış kadınlar. Bu yaşamın içinde kadının özel durumu diye bir şey yok. Ozel bir dünyası yok. Bu kadın ilkel ve anonim bir sürüklemenin içinde ve her şeyin farkında. Ve tek tük de olsa kadın çığlıklan duyulmakta. Kadını kuşatan zırhın delineceğine işa- ret titreşimleh duymak istiyoruz. Yaşanan acılara. gözyaşına, yoksulluğa rağmenya- şama ve geleceğe dört elle sarılmakta bölge kadını. Kadınlardaki yeniliklen onaylama ve değişim eğili- minın artması, bölgede hedeflenmesi gereken yapı- sal dönüşümde kadının rolünü de göstermektedir. Bu kitlenin, ihtiyacı olan eğitime kavuşması, değişim eği- limini hızlandıracak temel bir etkendir. Ve bu eğilim, Güneydoğu 'nun yoksul ve acılı kadınının iyiyaşama- ya dair özlemlerini de dile getirmektedir. İçinde ya- şadıklan durumdan memnun olmayan kadınlann o- ranı; kırsalalandayüzde 75. kentlerde iseyüzde 67'yi bulmaktadır." hikmet.cetinkaya(5 cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 IRMIKI AYDIN ENGÎN aengin (h posta. cumhuriyet. com. tr C A G D A S Y A Y I N L A R 27 Mayıs'ın devirdiği Cum- hurbaşkanı Celal Bayar, yıllar sonra artık yaşça da, başça da emekli olması gereken dönem- lerde bir demeç vermişti: - Bu kış TünXiye'ye komünizm gelecek! Bu deneyimli ama artık çok, ama çok yaşlı politikacının bu tuhaf kehanetı (öndeyiyi) nere- den çıkardığı pek anlaşılamadı ama yumurtlanan hikmet siya- sal edebiyata girdi. Bayar'ın bu sözünün üstün- den çok kışlar geçti. Kımilerinin karabasanı, kimilerinin umudu komünizm Türkiye'ye gelmedi. Onun yerine 12 Eylül faşızmi geldi. Komünistlerden başlaya- rak bütün solu hunharca ezdi. Bayar'ın çıkmayan öndeyisi de siyasal mizahın malzemesi ol- du. Rusya'da son günlerdeki ekonomik-siyasal krizle birlikte benzer öndeyiler piyasaya çık- tı: Rusya'da komünistler iktida- n zorluyordu. Bir meslektaşımız (Kurthan Fişek-Hümyet) tatlı tatlı dalgasını geçti: Komünistler Değil, Kış Geliyor... - Bu kış Rusya'ya komünizm gelecek!.. Nitekim önceki gün başba- kan adaylığına bir eski komü- nıst önerildi: Yevgeni Prima- kov. Yukarıdaki paragraftaadamın adı siyah dizilerek altı çizildi. A- ma siz gene de adının değil "es- ki" sözcüğünün altını çizin. Primakov gerçekten de "es- ki" bir komünist. Daha doğru bir deyişle Primakov eskiden ko- münistmiş. Peki şimdi? Şimdisi çokyalın. Primakov i- ki yıldırYeltsin'in Dışişleri Baka- nı. Sosyalizm kuruculuğunda çuvallamış bir ülkeyi kapitaliz- me gerı döndürme -tarihsel- gö- revini üstlenmiş. serbest pıyasa ekonomisinin başmimarı, maf- yanın önünü tıkayan engellerı özenle açan, "Nataşa olgu- su"nu neredeyse bir dış ticaret sorununa indirgeyen Yeltsin'in Dışişleri Bakanı. Primakov'a hâlâ komünist denecekse. Yeltsin'in ne güna- hı var? O da eski bir "Parti" üye- si. Hatta Primakov'dan daha kı- demli bir parti üyesi. Ancak Primakov'un komü- nistliğini denek taşına vurmak için ille de Yeltsin'le karşılaştır- mak gerekmiyor. Onun, Gorbaçov dönemin- de "glasnost (saydamlaşma) ve perestroika iyeniden yapılan- ma)" politikalannın geleceğini belirleyen katkısı çok daha önemli. Gorbaçov'un "glasnost ve perestroika" önerisi, yanşı kay- bettiğinin hemen bütün ipuçlan belirmiş Sovyetler Birliği'nde ve onunla dolaysız etkileşen sos- yalist sistem ülkelerinde yeni bir umut dalgası doğurmuştu. Hantallaşmış "Parti" örgütü. çimentolaşmış ekonomi, anılar- da bile yitirilmiş devrimci coşku. kapitalizmi aşmayı onunla silah- lanma yanşına dönüştürmüş si- yasal tercihlerin burgacında kıv- ranan Sovyet ülkesinde, glas- nost öncelikle Parti ve devlet ay- gıtının saydamlaşması olarak kavranıyordu. Bunun Leninci "Parti" kavramının dolaylı reddi anlamına geldiği. en azından sosyalist aydınlarca kavranıyor ve bu zorunlu görülüyordu. Perestroikanın aydınlar ve kir- lenmemiş parti kadroları arasın- daki anlamı da öncelikle parti aygıtının yeniden yapılanmasıy- dı. Gorbaçov'un sallantılı, karar- sız çizgisi anımsatıldığında ge- ne de glasnost ve perestroika savunuluyordu. O dönemde Moskova'da "Evet, perestroika ve glasnost! Gerekirse Gorba- çov'a rağmen!.." deyimi bir slo- gana dönüşmüştü. işte bu aşamada, "Başkanlık Danışma Kurulu" üyesi Prima- kov ve yandaşları devreye girdi. Çok kısa zamanda glasnost ikinci plana ıtildi. O kadar ki res- mi söylemde "glasnost ve pe- restroika " terimlerinin sırası de- ğiştirilip "perestroika ve glas- nost" denir oldu ve bu minicik aynntı, Sovyetler Birliği üstüne yorum yapanların gözünden kaçmadı. Terimlerin yer değıştirmesinin altında yatan anlam, saydam- laşmaya veda, perestroikanın- sa içeriğinin değişmesi idi. "Emperyalizmin her yönden saldırdığı düşman birdünyada, saydamlaşmada atılacak aşırı adımlar Sovyet devletinin yüce çıkarlarını zedeleyebilir" palav- rasının ardına sığınılarak gene "kapalı kapılar ardında" politi- kasına devam edilir oldu. Perestroika (yeniden yapılan- ma) ise... Perestroika serbest piyasa ekonomisine, yani dizginsiz ka- pitalizme dönüşün adı oldu. Bu dönüşün mimarı o günlerdegö- rece silik bir politikacıydı, şimdi yıldızı parlıyor. Adı Yevgeni Pri- makov... O yüzden korkanlar yürekle- rini serin tutsunlar. Rusya'ya ge- len komünistler fılan değil, kış. Hem de Rus kışı... Ç ÜÇ YAZAR 2. BASI 400 :<X TL KUBİLAY OLAYI VE TARİKAT KAMPLARI 4. BASI 550 :<C TL SANCILI YILLAR KU$ATILMI$ SOKAKLAR 4. BASI KUZU POSTUNDA KURT 2. BASI 300 :o: "^ ZAMBAK SANA DA BULAJTIKAN 2. BASI DIN BARONUNUN KAZLARI 2 BASI ÂSIK KADINLAR SOKAĞ1 2 BAŞI JERİAT PAZARI 3OC 000 TL SEVDANIN ADRESİ BELLİ DEĞİL • coo :o: "- Çağ Pazadama A.Ş Türkocağı Caddesı No:39/41 (34334ı Cağaloğlu-lstanbul Tel: (0212) 514 01 96
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle