Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
4AĞUST0S1998SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
İHD Başkanı'na suikast davası olaylı başladı; sanıklar avukatlara hakaret ederek saldırdı
Birdal sanığuıdan gözdağı• DGM Başkanı, sanıklardan Cengiz Ersever'in "Iddiaya
girerim. îstesem 24 saat içinde Akın Birdal'ın beynini duvara
yapıştınnm" sözlerini tutanağa yazdırmadı. Cengiz Ersever
Türkçü Intikam Tugayı (TtT) örgütünü kendisinin kurduğunu
belirterek. "gündüz asker. gece militandım" dedi.
ANKAR4(CumhııriyetBürosu)-tnsan katı hazır bulundu.
Hakları Derneğı (IHD) Genel Başkannı
Akın Birdal'a sılahlı saldın düzenleyen
sanıklann yargılanması olaylı başlandı.
Ilk duruşmada. tutuklu sanıklardan emek-
li bmbaşı Vamık Zihni Ozansoy tahliye
edıldı. Kastamonu Cezaeunden sıkı gü-
venlik önlemleri altında dün sabah getin-
len sanıklar Cengiz Erse\er, Semih Tufan
GülaJtay. Hasan Hasanoğlu. Bahri Eken.
Kerem Deretarta, Ahmet Fulin, DemirDe-
miral ve Namık Zihni Ozansoy. Ankara l
No'iu DGMde yargıç önüne çıkanldılar.
Akın Bırdal'ın da tekerlekli sandalyede
olduğu halde hazır bulunduğu duruşmada,
avukatlar ile Mahkeme Başkanı M. Or-
han Karadeniz arasında zaman zaman tar-
tışmalar yaşanırken sanıklardan Cengiz
Ersever. müdahil avukatlara hakaret ede-
rek saldırıda bulundu.
Ankara I No'lu DGM'de saat 10.00'da
başlayan duruşmada, sanıklar, sanık av u-
katlan. Akın Birdal ile 50'ye yakın avu-
Mahkeme Başkanı Karadeniz. duruş-
ma başlamadan önce müdahil avukatlar-
dan vekâletnamesi bulunmayanlann du-
ruşma salonundan çıkmasını istedı. Bu-
nun üzerıne müdahil avukatlarla başkan
Karadeniz arasında bir süre tartışma ya-
şandı. Kendı aralannda anlaşan avukatlar-
dan, vekâletnamesi olmayanlar izleyicı
kısmına geçerken bu defa başkan Karade-
niz. salonda göriintü almaya çalışan mu-
habır \e kameramanlara çıkışarak göriin-
tü almamalannı aksi halde hepsini dışan-
ya çıkaracağını söyledi. Karadeniz'in du-
ruşmayı ızlemek için Ankara dışından ge-
len ÎHD şube yöneticilerini salona alma-
ması da avukatlann tepkisine neden oldu
Sanıklann kımlık tespitinden sonra sa-
vunmalara geçildi. Ilk savunmayı yapan
Cengiz Ersever, emniyette psikolojik iş-
kence gördüğünü, günlerce uykusuz kal-
dığı içm ne dediğini anımsamadığını ileri
sürdü. Emniyet, savcılık ve yedek hâkim-
likte verdiği ifadeleri reddeden Ersever,
evli ve iki çocukbabası olupjandarma uz-
man çavuşluğu yaptığını belirttikten son-
ra. Istanbul'da görev yaparken "bölücü-
lükyapanPKKileseriatçilarakarşı" Türk
Intikam Tugayı (TÎT) diye bir örgüt kur-
duğunu. gündüzlen göre\ yapıp gecelen
ıse bu örgüte mensup kişilenn eğitimiyle
uğraştığını söyledi.
Örgüt mensuplanna psikolojik ve fizi-
ki eğitim yaptırdığını kaydeden Ersever.
Mahkeme Başkanı'nın. "Akın Birdai'asi-
lahlı saldın emrini sen mi \crdin" sorusu-
naşuyanıtı verdı:
"Ben daha önceden tanıdığım vç TÎT
üyesi olan Bahri Eken'e, Akın Birdal"ı e-
sir abp devlct aleyhine sarf ettigi sözlerin
yanlış olduğunu basının da önünde açıkla-
nlmasınıistedim. Akın Birdai'ıöldüriin>a
da yaralayın diye talimatvermedim. Olay-
da kullamlan silahlan da ben temin etme-
dim. Silahlan Bahri temin ermiş."
Semih Tufan Gülaltay'ı tanıdığım, an-
cak kurduğu TlT örgütü ve suikastla iliş-
kisinin bulunmadığını ileri süren Ersever,
TlT'in adını duyurmak için böyle bir ola-
yı planladığını belirtti. Tutuklanmadan ön-
ce gündüz uzman çavuşluk yaptığını. ge-
celeri de TlT'in çalışmalanna katıldığını
söyleyen Ersever, örgütün silahı olmadı-
ğını, adamlannı Silivri bölgesinde SA-
SA'nın yakınında bir arazide kendısine ait
beylik tabancası ile eğiftiğıni bildirdı.
Akın Birdal'ı öldürmenin zor olmadığını
kaydeden Ersever. "İddiaya girerim. bte-
sem 24 saat içinde Akın Birdal'ın beynini
duvara yapıştınnm" dedi. Ersever" ın bu
sözleri salondaki havayı gergınleştirirken
Mahkeme Başkanı Karadeniz'in, bu söz-
leri zapta geçirmedıği dikkatçekti. Müda-
hil avukatlar, Karadenız'e tepki göstererek
duruşmanm başından beri taraflı tutum iz-
lediğini. sanığın anlatımlarının hepsini
zapta geçırmediğıni söyledıler. Karadeniz
avukatlara çıkışırken bu sırada savunma
yapmakta olan sanık Ersever, hakaret ede-
rek müdahil avukatlara saldırdı. Salonda
arbede çıkınca, mahkeme başkanı duruş-
mayı öğleden sonraya erteledi.
Cengiz Ersever'in, faalıyetleri 1970'li
yıllara kadar uzanan TlT'in kuruluşunu
1996 yılı olarak göstermesi ve örgüt yö-
neticiliğini de üstüne alması dikkat çekti.
Ersever, tam adınm "Tûrkçü Intikam Tu-
gayı" olduğu bilınen ve ülkücii militan
Abdullah ÇatfTnın elemanlannca böyle
ifade edilen TlT'in açılımını da "Türkln-
tikam TugayT diye eksik söyledi.
Duruşma bitiminde DGM önünde açık-
lama yapan Birdal, "Tüm insan haklansa-
vunuculan, baskı veengeDemelere rağrnen,
sadece tetiği çekenlerin değiL tüm saldın-
lann ve hukuk dışı örgürienmelerin perde
arkasındaki kişilenn açığa çıkarılması ve
cezalandınlmasıyolundaki mücadeieJerin-
den vazgeçmeyeceklerdir" dedi.
ÖDP Genei Başkanı L'ftık Uras. devlet
içinde faaliyet gösteren kontrgerilla örgü-
tünün açığa çıkanlmak üzere olduğunu,
sanıklann rahatsızlığının da bundan kay-
naklandığını iddia ettı.
Duruşmanm öğleden sonraki bölümün-
de diğer sanıklar savunma yaptılar. Su-
ikastın tetikçileri Bahri Eken ile Kerem
Deretarla, suçu kabullenerek olayı nasıl
gerçekleştırdıklerini anlattılar.
Duruşmada ifade veren Akın Birdal da
sanıklarla kışisel hiçbır husumetinin bu-
lunmadığına dikkat cekerek kendisıne yö-
neltilen suikast olayının 3 Kasım günü or-
taya çıkan Susurluk skandalmın bir deva-
mı olduğunu vurguladı. Daha sonra dos-
yadaki delilleri zapta geçıren mahkeme
başkanı, sanıklardan Namık Zihni Ozan-
soy'un tahliyesine, dığer sanıklann ise tah-
liyelerinin reddedildığine karar verildiğıni
açıkladı. Duruşma, 3 Eylül'e ertelendi.
Başbakanlık müfettişleri raporu
TTK'de usulsüz
ihale vurgunu
2 trilyon lira
• Türkiye Taşkömürleri Kurumu'nun
usulsüz ihalelerle 2 trilyon lira zarara
uğratıldığı belirlendi. Başbakanlık
müfettişlerinin hazırladığı raporda, 2 trilyon
liralık zararın ihaleyi düzenleyen
yöneticilerden geri alınması istendi.
ALİ AYAROGLU
ZONGL LDAK-Türkıye
Taşkömürleri Kurumu (T-
TK) Genel Müdürlüğü'nün,
kurumun imtiyaz alanı için-
dekı sahalan redeVans (ki-
ralama) sistemı ile 6 Nisan
1988 tarihinde özel işletme-
lere vermesıyle başlayan
tartışmalara Başbakanlık
müfettişlerinin raponı yeni
bir boyut getırdi. Raporda
maden sahalannın redevans
sistemiyle ihale edilmesinin
TTK ana statüsüne aykın ol-
duğu belırtildi. Kurumdaki
bütün ıhalelenn bu nedenle
ıptal edilmesi gerektıği be-
lirtilen müfettiş raporunda,
usulsüz ihalelerle kurumun
uğradıgı 2 trilyon liralık za-
rann eskı TTK Genel Mü-
dürü Mustafa Kıraç, Satın
Alma Daire Başkanı Cafer
Aydın ve Satın Alma Daire
Müdürü Sedat Gürsel'den
tahsil edilmesi istendi.
Mûfettijler devrede
ZonguldakTTK'derede-
vanslı sahalann özel işlet-
melere verilmesınde "usul-
süziük, peşkeş çekme. talan
ve yağma" ıddıalannın en
yoğun olduğu 1997 yılı son-
lannda. Başbakanlık müfet-
tişlennin Zonguldak'a gele-
rek yaptıkları araştırmalar
bir rapor halinde TTK Genel
Müdürlüğü'ne göndenldi.
Müfettiş raporlan TTK'daki
yağma, peşkeş çekme iddi-
alannı doğruluyor.
TTK'nın Armutçuk Ala-
caağzı'daki işletmeyle ilgili
ihalelerde usulsüzlük oldu-
ğunu belirleyen müfetişler,
raporlannda, "233 sayılı ka-
nun hükmündeki kararna-
mcnin 38. maddesi hüknıü
çerçevesindeihalelerin Vük-
sek Planlama Kurulu'nun
mevıudiyefine bağlı bir ta-
sarruf olduğu. bu karann
alınmamış olmasının ihaleyi
hukuksal dayanaklan yö-
nünden nıesnetsiz kıldığı gö-
riilmüşrür. Bu gerekçeyle
bütün ihalelerin iptaü gerek-
mektedir'" görüşüne yer ver-
diler.
Müfetişler bu nedenle Ar-
mutçuk Alacaagzı Ocağı'nı
1997'de redevans yoluyla
Günal Madencilık AŞ'ye
veren dönemin TTK Genel
Müdürü Mustafa Kıraç, Sa-
tın Alma Daire Başkanı Ca-
fer Aydın ve Satın Alma Da-
ire Müdürü Sedat Gürsel'e
kınama cezası verilmesi ge-
rektiğıni belirttiler. Müfetiş-
ler. söz konusıı ihalelerde
kurumun uğradıgı 2 trilyon
liralık zarann da söz konu-
su kışilerden tahsil edilmesi
gerektiğini karar verdiler.
Müfettiş raporlanyla ilgili
karar 28 Temmuz Salı günü
TTK'nin eski Genel Müdü-
rü Mustafa Kıraç ile birlik-
te adı geçen diger ıki yöne-
ticıye tebliğ edildı.
Zonguldak halkının tep-
kisi sonucu hükümetin geçi-
cı süre askıya aldığı Armut-
çuk Alacaagzı ihalesinin so-
nucunun ne olacağı merak-
la beklenirken söz konusu
alanın ihalesini alan Günel
Madencilik AŞ de zarara
uğradıgı gerekçesiyle ku-
rum aleyhine dava açmıştı.
Işçi Partisi'nin redevans
sistemınin yasal olmadığı
gerekçesiyle açtığı dava da
sürüvor.
TGC Başkanı Nail Güreli'nin basın toplantısına, TGC Başkan Vardımcısı Orhan Erinç veyönetim kumlu üyeleri de katıldı. (KEREM ILGAZ)
TGC: Basın suçlularına özgürlük.
Istanbui Haber Servisi - Türkıve Gazeteci-
ler Cemıyetı (TGC) Başkanı NailGüreli ileti-
şim özgürlüğünün önündeki engel ve kısıtla-
malann bir an önce ortadan kaldınlması gerek-
tiğini belirterek, "Biz af istemiyoruz. Basın
suçlulanmn haklannın iadesini istiyoruz"' de-
di. Güreli bu konuyla ilgili hazırladıklan yasa
taslağını TBMM Başkanlığı'na sunduklannı
açıkladı.
Nail Güreli, TGC Başkan Yardımcısı Or-
han Erinç veyönetim kuruiu üyeleriyle birlik-
te yaptığı basın toplantısında bugün hâlâ hal-
kın gerçekleri öğrenmesıni engelleyen, düşün-
ceyi suç sayan yasaklar bulunmasının bir in-
san haklan ihlali olduğunun altını çizdi. "Ya-
yın Voluyla İşlenen Suçlara İlişldn Dava VeCe-
zalann Ertetenmesine Dair YasaTaslagı
T
'nı ge-
çen hafta TBMM Başkanlığı'na, hükümete ve
Meclis'teki partilere sunduklannı açıkTayân
Güreli. "Ekimde TBMM çalışmaya başladı-
gında önceUkle bu taslağın yasalaşmasını isti-
yoruz. Cumhuriyet'in 75. yılında cezaevlerin-
deki gazetecilerin,yazariann,çizerierin, yayın-
cılann özgüriüklerine kavuşması sağtanmab-
dır"dedi.
Taslağın esasmın, daha önce cezaevlerinde-
ki yazıışleri müdürlerine ilişkin yasa taslağı-
nın öngördüğü sisteme dayandığını belirten
Güreli. biraffın söz konusu olmadığını, kesin-
leşmiş cezalann infazının. görülmekte olan da-
valann ve açılmış soruşturmalann 3 yıl sürey-
le ertelenmesini öngördüğünü kaydetti. Yapı-
lacak düzenlemelerin demokratikleşme ve ile-
tişim özgürlüğü için yeterli olmadığını vurgu-
layan Güreli. "Asıl olan, şiddetin ve ırkçıhgm
propagandasını yapmayan düşünceleri açıkla-
nıanın suç sayıünaktan çıkarılmasıdır. iletişim
özgürlüğü önündeki engellerin kaldırılması-
dır" diye konuştu.
RTÜK'ün siyasal kaynaklı oluşum biçimi
ve yayın durdurma cezalan olmak üzere "3894
Sayilı Radyo TV Yayınlan Hakkındaki Ya-
sa"nın tümüyle ve demokratık anlayışla de-
ğiştirilmesi gerektiğini de vurgulayan Güreli.
RTÜK uygulamalannın gıderek siyasal içerik
kazandığını öne sürdü.
Tüm yayın organlannı ve kamuoyunu ileti-
şim özgürlüğünü savunma konusunda daha du-
yarlı olmaya çağırdıklannı açıklayan Nail Gü-
reli, "Halkın gerçekleri öğrenme hakkına bep
biriikte sahip çıkılmalıdır" dedi.
6 beraberliği doğru bilenler de ikramiye kazanacak; kupon bedeli 50 bin lira oldu
Spor Loto 8/36'da yeni düzenlemeANKARA (AA) - Yeni futbol
sezonunun başlaması ile biriikte
futbolseverlerin şans kapısı olan
Spor Loto da oynanmaya
başlıyor.
Spor Toto Teşkilat
Müdürlüğü'nden yapılan
açıklamaya göre Spor Loto,
sistem avantajı, 6 bilenlere de
ikramiye dağıtılması, "sen seç"
özelliği, oynama kolaylığı gibi
birçok yeni özelliği de
beraberinde getirecek.
Geçen sezon 21 il merkezinde
oynanan Spor Loto ve Spor Toto
bu sezon 41 il veilçe
merkezinde oynanabilecek.
Spor Toto Teşkilat Müdürü
Abdullah Topaloğiu. yeni
sezonda kolon bedelinin 50 bin
liradan işlem göreceğini
belirterek bu rakamın 10 bin
lirasının Eğitime Katkı Payı, 40
bin lirasının ise kolon bedeli
olduğunu bildirdi.
Noter çekilişi kalktı
Yıllardır. Spor Loto'da sahası
değişen maçlann sonucunun
noter çekilişi ile belirlenmesinin
şikâyet konusu olması üzerine,
noter çekilişi ile maç sonucu
belirlenmesi uygulaması
kaldınldı.
Spor Loto'da da Spor Toto'da
olduğu gibi oynanması gereken
tarihlerde oynanmayan ve yanda
kalan maçlar değerlendirmede
göz önüne alınmayacak.
Beraberlikle biten maç sayısı
derecelerden az ise o derecelere
ait ikramiyeler ertesi haftanın
derecelerine eklenecek.
Sporseverler, haftanın maçlannı
medyayı takip ederek
öğrenebilecek.
Isteyen de haftaya ait sıralı maç
listesinin yer aldığı terminal
çıktısını tüm bayılerden temin
edebilecek.
Yeni şans olanağı
Spor Loto 8 36 yeni sezonla
biriikte katılımcılanna yeni bir
şans daha sunuyor.
Kupon doldurmak istemeyen
iştirakçıler ya da farklı bir şans
yakalamak isteyenler için
bilgisayarda
4
Sen seç' devreye
girecek ve termınalden
iştirakçiye numara üretilecek.
Sen Seç'te sistemli ya da her
kolonda 8 maç tahminı yapma
avantajı da sunulacak.
ARAYIŞ
TOKTAMIŞ ATEŞ
Bu Kadar Lüksümüz
Uar mı?
Yıllarca önceydi. Yokluğuna hâlâ alışamadığımız
Prof. Dr. Yüksel Ülken'in ellerinde olağanüstü
prestij kazanmış bulunan, IÜ iktisat Fakültesi Me-
zunları Cemiyeti'nin düzenlediği bir "İktisat Haf-
tasında", ekonomiyle ilgili bir panel sürerken, dı-
şarda birkaç arkadaş sohbet ediyorduk. Panelin
konusu ve konuşmacıları çok ilgi çekiciydı ama,
o dönemde farklı kentlerde çalışan okul arkadaş-
larımızla ve meslektaşlarımızla bıraz konuşmak
bize daha ilginç gelmişti.
Içerden, "söz sırası Aydın Güven'e geldi" diye
haber getirdıler. Taner (Berksoy), "Kalkın" dedi,
"Aydın Hoca'yı dinleyelim".
Aydın Güven Gürkan bizler için, Halkçı Parti'den
TBMM'yegirmiş bir akademisyendi ve bilinmeyen
bir isimdi. Sohbetimizi yanda keserek bizi salona
sokanTaner'in bu tutumunu, "Ankara Cuntası"nr\
dayanışma politikalanna bağlayarak salona girdik.
Ve hem ülke sorunlannın bilincinde, hem dünya-
nın nasıl döndüğünün farkında olan sıyasetçi bir
bilim insanını dinleme fırsatını bulduk.
Toplantıdan sonra biriikte yemek yerken, Ta-
ner'in bizleri zorlamasının nedenıni daha iyi anla-
dım ve hiç adını duymadığımız böyle akademis-
yenlerin siyasal yaşamdaki varhklarından ötürü
hem mutlu oldum, hem Türkiye'nin geleceğine
olan inancım pekışti.
Aydın Güven Gürkan'ın siyasal yaşamının da-
ha sonraki aşamalarında da, aynı "yüksek düze-
y/"tutturduğunumemnuniyetleizledim. HeleSO-
DEP'le Halkçı Partı'nin birleşme aşamasındaki
"özvehsi ve olgunluğu", salt Türkiye değil, dün.- j
ya siyasal literatürüne geçecek bir örnektı. '--!
• • •
1970'li yıllarda, daha doğrusu 1970'li yılların.
sonlannda;Türksolundakıdağınıklığı "toparlaya^l
cak" bir isim düşündüğümüzde, aklımıza gelen il(f!
isim Prof. Dr. Mümtaz Soysal olurdu. Gerek bi-'*
limsel birikimi, gerek ödün vermediğı tutarlı çizgi- .
si, gerek yurtsevertiğı ve gerekse yaşadığı ülkei£î
bir turist gözlüğüyle görmemesini sağlayan "halft-,
çılığıyla", Sayın Soysal'ın hem ülkemız sorunlan- J
na, hem de bizim arayışlarımıza çözüm olacağı-
na inanırdık. (Sanıyorum bundan kendisinin ML
haberi yoktur...)
Mümtaz Hoca'nın sıyasete girmesinden müthiÇ;
mutlu olduk. Akademik yaşamın nispeten "koru-1
naklı" ve "sakin" ortamından, siyaset denizinin.»
azgın dalgalarına yelken açabilmek, ancak Münvj}
taz Soysal gibi "denizci" bir insanın cesaret ed^J
bileceği bir şeydi. "-%
Fakat siyasal yaşamımızın azgın dalgalan,-j
Mümtaz Hoca'nın da sürekli bir rota izlemesine»
engel oldu. Birkaç liman arasında yalpaladıktan j
sonra, şimdi özgürce yelken basabileceği deniz-
lerin arayışı içine girdi. »
* * *
Doğrusunu isterseniz bu iki degerfi akademis-'
yen-siyasetçinin tutumlarını tartışma konusunda '
kendimi yetkili görmüyorum. Hatta bu konuda hiç .
kimsenin yetkisinin olmadığını düşünüyorum. Ye- î
nı bir siyasal oluşum arayışlarının sakıncalı olaca- >
ğı konusundaki endişelerimı saklı tutmakla birlik-1
te, bundan sonra ne yapacaklarını beklemenin '•
daha uygun olacağını düşünüyorum. î
Sayın Gürkan'ın CHP'den istifasını "zamanla-1
ması", uygun muydu değil miydi? Tamamen ken- î
di bileceği bir şeydir. .'
Aynı biçimde Sayın Soysal, Ecevitler'ı tanımı- !
yor muydu, DSP'nin nasıl bir parti olduğunu ve na- !
sıl yönetildiğini bilmiyor muydu? Bu da tümüyle '
Sayın Hocam'ın yaptığı bir değerlendirme ve bi-!
leceği bir şeydir. ;
Benim sorunum, 12 Eylül "tırpanından"geçmiş *
olan Türk Solu'nun, böylesine değerli ve deneyim- '
li iki ismi nasıl değerlendireceği; bu iki değerli is- ;
min Türkiye solunda kendilerine nasıl bir yer bu- ;
labilecekleridir. ;
Partileriyle olan ilişkileri (umanm şimdilik) kop- ;
muş olan bu iki siyasetçiyi "dışlama" ve "unutma" \
lüksümüz yok. Zira böyle insanlar o kadar az ki... j
CHP ve DSP'nin solundakı siyasal oluşumlara ;
baktığımız zaman da fazla umutlu olamıyoruz. Bu ;
bağlamda düşünülebilecek en ciddi örgüt olan j
ÖDP, yanlışlannda hâlâ ısrar ediyor. Türkiye'nin •
emekçi halkı ve emeklileri gündelik kuru ekmeğin \
derdindeyken, "ılle de aşk..." gibisinden slogan-«
larla, sanki bu insanlarla alay ediyorlar. Türk So- '
lu'nun 80 yıllık onurlu mirasını sulandırıyorlar. !
• • • î
Kafası allak bullak edilmiş olan toplumumuzun, î
bu değerli insanları nasıl değerlendireceği de be- !
lirsiz. Kartel medyasında inceden inceye yıprat- i
ma çabalannın izlerini görüyorum. Suret-i Hak'tan \
görünselerbile... |
Oysaki Türkiye'nin, bu insanları "harcama"lük- ',
sü yok. Hem de hiç yok. }
Jeofizik Mühendisleri Odası
'Adanalı depremle
yaşamaya alışmalı'
ADANA (Cumhuriyet Bürosu) -
Jeofizik Mühendislen Odası Adana
Şube Başkanı Melih Bakl "Bundan
sonra Adanalı her an deprem olabi-
lecekmiş gibi haariıklı olmalı." dedi.
Adana Ticaret Odası'nda düzen-
lenen **Adana ve Çevresüıdeki Dep-
remin Değeriendirilmesi" konulu
toplantıda konuşan Melih Baki. 27
Hazıran saat ] 6.55'te 25 kilometre
iennlıkte 5.6 büyüklükteki kınlma-
ıın. 2 saniye sonra 20 kilometre de-
•inlikte 6.2 büyüklüğüne ulaştığının
»e kuzey-doğuya (yüzeye doğru) 10
cılometre ilerleyerek 5 kilometre de-
inlikte 5.8 büyüklükte bir kırılmay-
asona erdiğının anlaşıldığını belirt-
i Deprem öncesi.bölgede öncüdep-
•em görülmedığını kaydeden Baki.
>ugüne kadar 2.0 ile 5.0 arasında de-
Sışen 240 artçı deprem tespit edildı-
•inı, bunlann 104'ünün ılk 2 günde
olduğunu belirterek '"Enerji boşahnu
açısından, artçı depremler son dere-
ceyararlı'*dedı.
Bölgedeki depremden sonra özel-
lıkfe orta hasarh bmalarda onanma
karar venlmeden önce, binalann hâ-
kim penyodunun değişip değişme-
diğinın kontrol edilmesi gerektığine
dikkat çeken Baki, Adana depremı-
nin Türkiye'de büyük bir kentte ya-
şanan ilk deprem olmasına rağmen.
müdahalelerin başanlı olduğunu
gözlediklerinı belirtti. Baki, "Bun-
dan sonra Adanalı her an deprem ola-
bilecekıniş gibi haarlıklı olmalı. \a-
süJaponlardeprem anında çayinı>u-
dumlamaya devam edi>orsa,Adana-
lı da çayını kahvesini içmeye alışma-
lı" diye konuştu.
Öte yandan Adana'da dün saat
03.27'de. 3.5 şiddetınde "artçı'dep-
rem meydana geldi.
KASETI ÇIKTI
TÜM KASETÇİLERDE
izzet Çetin: Bizim asker grev kırıcısı
Incirlikgrevinde
askerleresitem
•»
ADANA (Cumhuriyet Bürosu) -
Incirlik Hava Üssü ile Ankara ve
İzmir'deki ABD işyerlerinde 23
Temmuz'da başlayan grev sürerken
Türk Harb-lş Sendikası Genel Baş-
kanı İzzet Çetin, ABD'lilerdışında
Türk askerlerinin de grevi engelle-
yici tutumlanndan yakındı. Çetin.
- Bizim askergrevkıncılıgı yapıyor.
İnisiyatifi ABD'lilcr lehine kullanı-
>or. Bu davranışlarorduyazarar ve-
riyor" dedi.
İşçiler kararfa
Türk Harb-İş üyesi yaklaşık bin
800 işçinin grev de gösterdiği direnç
ve kararlılığın ABD'lı işverenleri
geri adım ahna noktasına getirdiği-
ni, grevcilere yaklaşımda yumuşa-
ma belirtileri ortaya çıkmaya başla-
dığını vurgulayan Çetin, bu aşama-
da Incirlik Hava Üssü'ndeki Türk
askerinin rutumunun işçiler arasın-
da üzüntü yarattığını belirterek şun-
lan söyledi: jî
"Ne yapıvorsa bizim asker yap>C:
yor. Grev kıncılığı yapıvoriar. İncİPv
Ilk Üssü'nde bulunan 170 İngHize''
yemek dağıtılacağını söyleyip kur-
duklan sahra çadıriannda yiyecek
içecek çıkanyortar. Bundan kuşku-
suz ABD'liler de yararlanıyor. Bu
arada İngilizlereerzakgetiriidiği adı
altında üsse her gün bir uçak inhor.
Uçaklar ne getiriyor belli değil, de-
netienmiyor. Yasak bölge deyip bii-
gi vermiyorlar. Getirilenlerin
ABD'likre dağıtıldığını öğreniyo-
ruz. Türk yetkililer inisivarifi
ABD'Uler lehine kullanıyor. Bu dav-
ranışlar orduya zarar \eriyor. İşçi-
lerimizi de üzüyor, ancak grev ka-
raruhğı konusunda daha bilinçlen-
diriyor, güçlendiriyor."