24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4AĞUST0S1998SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER İHD Başkanı'na suikast davası olaylı başladı; sanıklar avukatlara hakaret ederek saldırdı Birdal sanığuıdan gözdağı• DGM Başkanı, sanıklardan Cengiz Ersever'in "Iddiaya girerim. îstesem 24 saat içinde Akın Birdal'ın beynini duvara yapıştınnm" sözlerini tutanağa yazdırmadı. Cengiz Ersever Türkçü Intikam Tugayı (TtT) örgütünü kendisinin kurduğunu belirterek. "gündüz asker. gece militandım" dedi. ANKAR4(CumhııriyetBürosu)-tnsan katı hazır bulundu. Hakları Derneğı (IHD) Genel Başkannı Akın Birdal'a sılahlı saldın düzenleyen sanıklann yargılanması olaylı başlandı. Ilk duruşmada. tutuklu sanıklardan emek- li bmbaşı Vamık Zihni Ozansoy tahliye edıldı. Kastamonu Cezaeunden sıkı gü- venlik önlemleri altında dün sabah getin- len sanıklar Cengiz Erse\er, Semih Tufan GülaJtay. Hasan Hasanoğlu. Bahri Eken. Kerem Deretarta, Ahmet Fulin, DemirDe- miral ve Namık Zihni Ozansoy. Ankara l No'iu DGMde yargıç önüne çıkanldılar. Akın Bırdal'ın da tekerlekli sandalyede olduğu halde hazır bulunduğu duruşmada, avukatlar ile Mahkeme Başkanı M. Or- han Karadeniz arasında zaman zaman tar- tışmalar yaşanırken sanıklardan Cengiz Ersever. müdahil avukatlara hakaret ede- rek saldırıda bulundu. Ankara I No'lu DGM'de saat 10.00'da başlayan duruşmada, sanıklar, sanık av u- katlan. Akın Birdal ile 50'ye yakın avu- Mahkeme Başkanı Karadeniz. duruş- ma başlamadan önce müdahil avukatlar- dan vekâletnamesi bulunmayanlann du- ruşma salonundan çıkmasını istedı. Bu- nun üzerıne müdahil avukatlarla başkan Karadeniz arasında bir süre tartışma ya- şandı. Kendı aralannda anlaşan avukatlar- dan, vekâletnamesi olmayanlar izleyicı kısmına geçerken bu defa başkan Karade- niz. salonda göriintü almaya çalışan mu- habır \e kameramanlara çıkışarak göriin- tü almamalannı aksi halde hepsini dışan- ya çıkaracağını söyledi. Karadeniz'in du- ruşmayı ızlemek için Ankara dışından ge- len ÎHD şube yöneticilerini salona alma- ması da avukatlann tepkisine neden oldu Sanıklann kımlık tespitinden sonra sa- vunmalara geçildi. Ilk savunmayı yapan Cengiz Ersever, emniyette psikolojik iş- kence gördüğünü, günlerce uykusuz kal- dığı içm ne dediğini anımsamadığını ileri sürdü. Emniyet, savcılık ve yedek hâkim- likte verdiği ifadeleri reddeden Ersever, evli ve iki çocukbabası olupjandarma uz- man çavuşluğu yaptığını belirttikten son- ra. Istanbul'da görev yaparken "bölücü- lükyapanPKKileseriatçilarakarşı" Türk Intikam Tugayı (TÎT) diye bir örgüt kur- duğunu. gündüzlen göre\ yapıp gecelen ıse bu örgüte mensup kişilenn eğitimiyle uğraştığını söyledi. Örgüt mensuplanna psikolojik ve fizi- ki eğitim yaptırdığını kaydeden Ersever. Mahkeme Başkanı'nın. "Akın Birdai'asi- lahlı saldın emrini sen mi \crdin" sorusu- naşuyanıtı verdı: "Ben daha önceden tanıdığım vç TÎT üyesi olan Bahri Eken'e, Akın Birdal"ı e- sir abp devlct aleyhine sarf ettigi sözlerin yanlış olduğunu basının da önünde açıkla- nlmasınıistedim. Akın Birdai'ıöldüriin>a da yaralayın diye talimatvermedim. Olay- da kullamlan silahlan da ben temin etme- dim. Silahlan Bahri temin ermiş." Semih Tufan Gülaltay'ı tanıdığım, an- cak kurduğu TlT örgütü ve suikastla iliş- kisinin bulunmadığını ileri süren Ersever, TlT'in adını duyurmak için böyle bir ola- yı planladığını belirtti. Tutuklanmadan ön- ce gündüz uzman çavuşluk yaptığını. ge- celeri de TlT'in çalışmalanna katıldığını söyleyen Ersever, örgütün silahı olmadı- ğını, adamlannı Silivri bölgesinde SA- SA'nın yakınında bir arazide kendısine ait beylik tabancası ile eğiftiğıni bildirdı. Akın Birdal'ı öldürmenin zor olmadığını kaydeden Ersever. "İddiaya girerim. bte- sem 24 saat içinde Akın Birdal'ın beynini duvara yapıştınnm" dedi. Ersever" ın bu sözleri salondaki havayı gergınleştirirken Mahkeme Başkanı Karadeniz'in, bu söz- leri zapta geçirmedıği dikkatçekti. Müda- hil avukatlar, Karadenız'e tepki göstererek duruşmanm başından beri taraflı tutum iz- lediğini. sanığın anlatımlarının hepsini zapta geçırmediğıni söyledıler. Karadeniz avukatlara çıkışırken bu sırada savunma yapmakta olan sanık Ersever, hakaret ede- rek müdahil avukatlara saldırdı. Salonda arbede çıkınca, mahkeme başkanı duruş- mayı öğleden sonraya erteledi. Cengiz Ersever'in, faalıyetleri 1970'li yıllara kadar uzanan TlT'in kuruluşunu 1996 yılı olarak göstermesi ve örgüt yö- neticiliğini de üstüne alması dikkat çekti. Ersever, tam adınm "Tûrkçü Intikam Tu- gayı" olduğu bilınen ve ülkücii militan Abdullah ÇatfTnın elemanlannca böyle ifade edilen TlT'in açılımını da "Türkln- tikam TugayT diye eksik söyledi. Duruşma bitiminde DGM önünde açık- lama yapan Birdal, "Tüm insan haklansa- vunuculan, baskı veengeDemelere rağrnen, sadece tetiği çekenlerin değiL tüm saldın- lann ve hukuk dışı örgürienmelerin perde arkasındaki kişilenn açığa çıkarılması ve cezalandınlmasıyolundaki mücadeieJerin- den vazgeçmeyeceklerdir" dedi. ÖDP Genei Başkanı L'ftık Uras. devlet içinde faaliyet gösteren kontrgerilla örgü- tünün açığa çıkanlmak üzere olduğunu, sanıklann rahatsızlığının da bundan kay- naklandığını iddia ettı. Duruşmanm öğleden sonraki bölümün- de diğer sanıklar savunma yaptılar. Su- ikastın tetikçileri Bahri Eken ile Kerem Deretarla, suçu kabullenerek olayı nasıl gerçekleştırdıklerini anlattılar. Duruşmada ifade veren Akın Birdal da sanıklarla kışisel hiçbır husumetinin bu- lunmadığına dikkat cekerek kendisıne yö- neltilen suikast olayının 3 Kasım günü or- taya çıkan Susurluk skandalmın bir deva- mı olduğunu vurguladı. Daha sonra dos- yadaki delilleri zapta geçıren mahkeme başkanı, sanıklardan Namık Zihni Ozan- soy'un tahliyesine, dığer sanıklann ise tah- liyelerinin reddedildığine karar verildiğıni açıkladı. Duruşma, 3 Eylül'e ertelendi. Başbakanlık müfettişleri raporu TTK'de usulsüz ihale vurgunu 2 trilyon lira • Türkiye Taşkömürleri Kurumu'nun usulsüz ihalelerle 2 trilyon lira zarara uğratıldığı belirlendi. Başbakanlık müfettişlerinin hazırladığı raporda, 2 trilyon liralık zararın ihaleyi düzenleyen yöneticilerden geri alınması istendi. ALİ AYAROGLU ZONGL LDAK-Türkıye Taşkömürleri Kurumu (T- TK) Genel Müdürlüğü'nün, kurumun imtiyaz alanı için- dekı sahalan redeVans (ki- ralama) sistemı ile 6 Nisan 1988 tarihinde özel işletme- lere vermesıyle başlayan tartışmalara Başbakanlık müfettişlerinin raponı yeni bir boyut getırdi. Raporda maden sahalannın redevans sistemiyle ihale edilmesinin TTK ana statüsüne aykın ol- duğu belırtildi. Kurumdaki bütün ıhalelenn bu nedenle ıptal edilmesi gerektıği be- lirtilen müfettiş raporunda, usulsüz ihalelerle kurumun uğradıgı 2 trilyon liralık za- rann eskı TTK Genel Mü- dürü Mustafa Kıraç, Satın Alma Daire Başkanı Cafer Aydın ve Satın Alma Daire Müdürü Sedat Gürsel'den tahsil edilmesi istendi. Mûfettijler devrede ZonguldakTTK'derede- vanslı sahalann özel işlet- melere verilmesınde "usul- süziük, peşkeş çekme. talan ve yağma" ıddıalannın en yoğun olduğu 1997 yılı son- lannda. Başbakanlık müfet- tişlennin Zonguldak'a gele- rek yaptıkları araştırmalar bir rapor halinde TTK Genel Müdürlüğü'ne göndenldi. Müfettiş raporlan TTK'daki yağma, peşkeş çekme iddi- alannı doğruluyor. TTK'nın Armutçuk Ala- caağzı'daki işletmeyle ilgili ihalelerde usulsüzlük oldu- ğunu belirleyen müfetişler, raporlannda, "233 sayılı ka- nun hükmündeki kararna- mcnin 38. maddesi hüknıü çerçevesindeihalelerin Vük- sek Planlama Kurulu'nun mevıudiyefine bağlı bir ta- sarruf olduğu. bu karann alınmamış olmasının ihaleyi hukuksal dayanaklan yö- nünden nıesnetsiz kıldığı gö- riilmüşrür. Bu gerekçeyle bütün ihalelerin iptaü gerek- mektedir'" görüşüne yer ver- diler. Müfetişler bu nedenle Ar- mutçuk Alacaagzı Ocağı'nı 1997'de redevans yoluyla Günal Madencilık AŞ'ye veren dönemin TTK Genel Müdürü Mustafa Kıraç, Sa- tın Alma Daire Başkanı Ca- fer Aydın ve Satın Alma Da- ire Müdürü Sedat Gürsel'e kınama cezası verilmesi ge- rektiğıni belirttiler. Müfetiş- ler. söz konusıı ihalelerde kurumun uğradıgı 2 trilyon liralık zarann da söz konu- su kışilerden tahsil edilmesi gerektiğini karar verdiler. Müfettiş raporlanyla ilgili karar 28 Temmuz Salı günü TTK'nin eski Genel Müdü- rü Mustafa Kıraç ile birlik- te adı geçen diger ıki yöne- ticıye tebliğ edildı. Zonguldak halkının tep- kisi sonucu hükümetin geçi- cı süre askıya aldığı Armut- çuk Alacaagzı ihalesinin so- nucunun ne olacağı merak- la beklenirken söz konusu alanın ihalesini alan Günel Madencilik AŞ de zarara uğradıgı gerekçesiyle ku- rum aleyhine dava açmıştı. Işçi Partisi'nin redevans sistemınin yasal olmadığı gerekçesiyle açtığı dava da sürüvor. TGC Başkanı Nail Güreli'nin basın toplantısına, TGC Başkan Vardımcısı Orhan Erinç veyönetim kumlu üyeleri de katıldı. (KEREM ILGAZ) TGC: Basın suçlularına özgürlük. Istanbui Haber Servisi - Türkıve Gazeteci- ler Cemıyetı (TGC) Başkanı NailGüreli ileti- şim özgürlüğünün önündeki engel ve kısıtla- malann bir an önce ortadan kaldınlması gerek- tiğini belirterek, "Biz af istemiyoruz. Basın suçlulanmn haklannın iadesini istiyoruz"' de- di. Güreli bu konuyla ilgili hazırladıklan yasa taslağını TBMM Başkanlığı'na sunduklannı açıkladı. Nail Güreli, TGC Başkan Yardımcısı Or- han Erinç veyönetim kuruiu üyeleriyle birlik- te yaptığı basın toplantısında bugün hâlâ hal- kın gerçekleri öğrenmesıni engelleyen, düşün- ceyi suç sayan yasaklar bulunmasının bir in- san haklan ihlali olduğunun altını çizdi. "Ya- yın Voluyla İşlenen Suçlara İlişldn Dava VeCe- zalann Ertetenmesine Dair YasaTaslagı T 'nı ge- çen hafta TBMM Başkanlığı'na, hükümete ve Meclis'teki partilere sunduklannı açıkTayân Güreli. "Ekimde TBMM çalışmaya başladı- gında önceUkle bu taslağın yasalaşmasını isti- yoruz. Cumhuriyet'in 75. yılında cezaevlerin- deki gazetecilerin,yazariann,çizerierin, yayın- cılann özgüriüklerine kavuşması sağtanmab- dır"dedi. Taslağın esasmın, daha önce cezaevlerinde- ki yazıışleri müdürlerine ilişkin yasa taslağı- nın öngördüğü sisteme dayandığını belirten Güreli. biraffın söz konusu olmadığını, kesin- leşmiş cezalann infazının. görülmekte olan da- valann ve açılmış soruşturmalann 3 yıl sürey- le ertelenmesini öngördüğünü kaydetti. Yapı- lacak düzenlemelerin demokratikleşme ve ile- tişim özgürlüğü için yeterli olmadığını vurgu- layan Güreli. "Asıl olan, şiddetin ve ırkçıhgm propagandasını yapmayan düşünceleri açıkla- nıanın suç sayıünaktan çıkarılmasıdır. iletişim özgürlüğü önündeki engellerin kaldırılması- dır" diye konuştu. RTÜK'ün siyasal kaynaklı oluşum biçimi ve yayın durdurma cezalan olmak üzere "3894 Sayilı Radyo TV Yayınlan Hakkındaki Ya- sa"nın tümüyle ve demokratık anlayışla de- ğiştirilmesi gerektiğini de vurgulayan Güreli. RTÜK uygulamalannın gıderek siyasal içerik kazandığını öne sürdü. Tüm yayın organlannı ve kamuoyunu ileti- şim özgürlüğünü savunma konusunda daha du- yarlı olmaya çağırdıklannı açıklayan Nail Gü- reli, "Halkın gerçekleri öğrenme hakkına bep biriikte sahip çıkılmalıdır" dedi. 6 beraberliği doğru bilenler de ikramiye kazanacak; kupon bedeli 50 bin lira oldu Spor Loto 8/36'da yeni düzenlemeANKARA (AA) - Yeni futbol sezonunun başlaması ile biriikte futbolseverlerin şans kapısı olan Spor Loto da oynanmaya başlıyor. Spor Toto Teşkilat Müdürlüğü'nden yapılan açıklamaya göre Spor Loto, sistem avantajı, 6 bilenlere de ikramiye dağıtılması, "sen seç" özelliği, oynama kolaylığı gibi birçok yeni özelliği de beraberinde getirecek. Geçen sezon 21 il merkezinde oynanan Spor Loto ve Spor Toto bu sezon 41 il veilçe merkezinde oynanabilecek. Spor Toto Teşkilat Müdürü Abdullah Topaloğiu. yeni sezonda kolon bedelinin 50 bin liradan işlem göreceğini belirterek bu rakamın 10 bin lirasının Eğitime Katkı Payı, 40 bin lirasının ise kolon bedeli olduğunu bildirdi. Noter çekilişi kalktı Yıllardır. Spor Loto'da sahası değişen maçlann sonucunun noter çekilişi ile belirlenmesinin şikâyet konusu olması üzerine, noter çekilişi ile maç sonucu belirlenmesi uygulaması kaldınldı. Spor Loto'da da Spor Toto'da olduğu gibi oynanması gereken tarihlerde oynanmayan ve yanda kalan maçlar değerlendirmede göz önüne alınmayacak. Beraberlikle biten maç sayısı derecelerden az ise o derecelere ait ikramiyeler ertesi haftanın derecelerine eklenecek. Sporseverler, haftanın maçlannı medyayı takip ederek öğrenebilecek. Isteyen de haftaya ait sıralı maç listesinin yer aldığı terminal çıktısını tüm bayılerden temin edebilecek. Yeni şans olanağı Spor Loto 8 36 yeni sezonla biriikte katılımcılanna yeni bir şans daha sunuyor. Kupon doldurmak istemeyen iştirakçıler ya da farklı bir şans yakalamak isteyenler için bilgisayarda 4 Sen seç' devreye girecek ve termınalden iştirakçiye numara üretilecek. Sen Seç'te sistemli ya da her kolonda 8 maç tahminı yapma avantajı da sunulacak. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Bu Kadar Lüksümüz Uar mı? Yıllarca önceydi. Yokluğuna hâlâ alışamadığımız Prof. Dr. Yüksel Ülken'in ellerinde olağanüstü prestij kazanmış bulunan, IÜ iktisat Fakültesi Me- zunları Cemiyeti'nin düzenlediği bir "İktisat Haf- tasında", ekonomiyle ilgili bir panel sürerken, dı- şarda birkaç arkadaş sohbet ediyorduk. Panelin konusu ve konuşmacıları çok ilgi çekiciydı ama, o dönemde farklı kentlerde çalışan okul arkadaş- larımızla ve meslektaşlarımızla bıraz konuşmak bize daha ilginç gelmişti. Içerden, "söz sırası Aydın Güven'e geldi" diye haber getirdıler. Taner (Berksoy), "Kalkın" dedi, "Aydın Hoca'yı dinleyelim". Aydın Güven Gürkan bizler için, Halkçı Parti'den TBMM'yegirmiş bir akademisyendi ve bilinmeyen bir isimdi. Sohbetimizi yanda keserek bizi salona sokanTaner'in bu tutumunu, "Ankara Cuntası"nr\ dayanışma politikalanna bağlayarak salona girdik. Ve hem ülke sorunlannın bilincinde, hem dünya- nın nasıl döndüğünün farkında olan sıyasetçi bir bilim insanını dinleme fırsatını bulduk. Toplantıdan sonra biriikte yemek yerken, Ta- ner'in bizleri zorlamasının nedenıni daha iyi anla- dım ve hiç adını duymadığımız böyle akademis- yenlerin siyasal yaşamdaki varhklarından ötürü hem mutlu oldum, hem Türkiye'nin geleceğine olan inancım pekışti. Aydın Güven Gürkan'ın siyasal yaşamının da- ha sonraki aşamalarında da, aynı "yüksek düze- y/"tutturduğunumemnuniyetleizledim. HeleSO- DEP'le Halkçı Partı'nin birleşme aşamasındaki "özvehsi ve olgunluğu", salt Türkiye değil, dün.- j ya siyasal literatürüne geçecek bir örnektı. '--! • • • 1970'li yıllarda, daha doğrusu 1970'li yılların. sonlannda;Türksolundakıdağınıklığı "toparlaya^l cak" bir isim düşündüğümüzde, aklımıza gelen il(f! isim Prof. Dr. Mümtaz Soysal olurdu. Gerek bi-'* limsel birikimi, gerek ödün vermediğı tutarlı çizgi- . si, gerek yurtsevertiğı ve gerekse yaşadığı ülkei£î bir turist gözlüğüyle görmemesini sağlayan "halft-, çılığıyla", Sayın Soysal'ın hem ülkemız sorunlan- J na, hem de bizim arayışlarımıza çözüm olacağı- na inanırdık. (Sanıyorum bundan kendisinin ML haberi yoktur...) Mümtaz Hoca'nın sıyasete girmesinden müthiÇ; mutlu olduk. Akademik yaşamın nispeten "koru-1 naklı" ve "sakin" ortamından, siyaset denizinin.» azgın dalgalarına yelken açabilmek, ancak Münvj} taz Soysal gibi "denizci" bir insanın cesaret ed^J bileceği bir şeydi. "-% Fakat siyasal yaşamımızın azgın dalgalan,-j Mümtaz Hoca'nın da sürekli bir rota izlemesine» engel oldu. Birkaç liman arasında yalpaladıktan j sonra, şimdi özgürce yelken basabileceği deniz- lerin arayışı içine girdi. » * * * Doğrusunu isterseniz bu iki degerfi akademis-' yen-siyasetçinin tutumlarını tartışma konusunda ' kendimi yetkili görmüyorum. Hatta bu konuda hiç . kimsenin yetkisinin olmadığını düşünüyorum. Ye- î nı bir siyasal oluşum arayışlarının sakıncalı olaca- > ğı konusundaki endişelerimı saklı tutmakla birlik-1 te, bundan sonra ne yapacaklarını beklemenin '• daha uygun olacağını düşünüyorum. î Sayın Gürkan'ın CHP'den istifasını "zamanla-1 ması", uygun muydu değil miydi? Tamamen ken- î di bileceği bir şeydir. .' Aynı biçimde Sayın Soysal, Ecevitler'ı tanımı- ! yor muydu, DSP'nin nasıl bir parti olduğunu ve na- ! sıl yönetildiğini bilmiyor muydu? Bu da tümüyle ' Sayın Hocam'ın yaptığı bir değerlendirme ve bi-! leceği bir şeydir. ; Benim sorunum, 12 Eylül "tırpanından"geçmiş * olan Türk Solu'nun, böylesine değerli ve deneyim- ' li iki ismi nasıl değerlendireceği; bu iki değerli is- ; min Türkiye solunda kendilerine nasıl bir yer bu- ; labilecekleridir. ; Partileriyle olan ilişkileri (umanm şimdilik) kop- ; muş olan bu iki siyasetçiyi "dışlama" ve "unutma" \ lüksümüz yok. Zira böyle insanlar o kadar az ki... j CHP ve DSP'nin solundakı siyasal oluşumlara ; baktığımız zaman da fazla umutlu olamıyoruz. Bu ; bağlamda düşünülebilecek en ciddi örgüt olan j ÖDP, yanlışlannda hâlâ ısrar ediyor. Türkiye'nin • emekçi halkı ve emeklileri gündelik kuru ekmeğin \ derdindeyken, "ılle de aşk..." gibisinden slogan-« larla, sanki bu insanlarla alay ediyorlar. Türk So- ' lu'nun 80 yıllık onurlu mirasını sulandırıyorlar. ! • • • î Kafası allak bullak edilmiş olan toplumumuzun, î bu değerli insanları nasıl değerlendireceği de be- ! lirsiz. Kartel medyasında inceden inceye yıprat- i ma çabalannın izlerini görüyorum. Suret-i Hak'tan \ görünselerbile... | Oysaki Türkiye'nin, bu insanları "harcama"lük- ', sü yok. Hem de hiç yok. } Jeofizik Mühendisleri Odası 'Adanalı depremle yaşamaya alışmalı' ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - Jeofizik Mühendislen Odası Adana Şube Başkanı Melih Bakl "Bundan sonra Adanalı her an deprem olabi- lecekmiş gibi haariıklı olmalı." dedi. Adana Ticaret Odası'nda düzen- lenen **Adana ve Çevresüıdeki Dep- remin Değeriendirilmesi" konulu toplantıda konuşan Melih Baki. 27 Hazıran saat ] 6.55'te 25 kilometre iennlıkte 5.6 büyüklükteki kınlma- ıın. 2 saniye sonra 20 kilometre de- •inlikte 6.2 büyüklüğüne ulaştığının »e kuzey-doğuya (yüzeye doğru) 10 cılometre ilerleyerek 5 kilometre de- inlikte 5.8 büyüklükte bir kırılmay- asona erdiğının anlaşıldığını belirt- i Deprem öncesi.bölgede öncüdep- •em görülmedığını kaydeden Baki. >ugüne kadar 2.0 ile 5.0 arasında de- Sışen 240 artçı deprem tespit edildı- •inı, bunlann 104'ünün ılk 2 günde olduğunu belirterek '"Enerji boşahnu açısından, artçı depremler son dere- ceyararlı'*dedı. Bölgedeki depremden sonra özel- lıkfe orta hasarh bmalarda onanma karar venlmeden önce, binalann hâ- kim penyodunun değişip değişme- diğinın kontrol edilmesi gerektığine dikkat çeken Baki, Adana depremı- nin Türkiye'de büyük bir kentte ya- şanan ilk deprem olmasına rağmen. müdahalelerin başanlı olduğunu gözlediklerinı belirtti. Baki, "Bun- dan sonra Adanalı her an deprem ola- bilecekıniş gibi haarlıklı olmalı. \a- süJaponlardeprem anında çayinı>u- dumlamaya devam edi>orsa,Adana- lı da çayını kahvesini içmeye alışma- lı" diye konuştu. Öte yandan Adana'da dün saat 03.27'de. 3.5 şiddetınde "artçı'dep- rem meydana geldi. KASETI ÇIKTI TÜM KASETÇİLERDE izzet Çetin: Bizim asker grev kırıcısı Incirlikgrevinde askerleresitem •» ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - Incirlik Hava Üssü ile Ankara ve İzmir'deki ABD işyerlerinde 23 Temmuz'da başlayan grev sürerken Türk Harb-lş Sendikası Genel Baş- kanı İzzet Çetin, ABD'lilerdışında Türk askerlerinin de grevi engelle- yici tutumlanndan yakındı. Çetin. - Bizim askergrevkıncılıgı yapıyor. İnisiyatifi ABD'lilcr lehine kullanı- >or. Bu davranışlarorduyazarar ve- riyor" dedi. İşçiler kararfa Türk Harb-İş üyesi yaklaşık bin 800 işçinin grev de gösterdiği direnç ve kararlılığın ABD'lı işverenleri geri adım ahna noktasına getirdiği- ni, grevcilere yaklaşımda yumuşa- ma belirtileri ortaya çıkmaya başla- dığını vurgulayan Çetin, bu aşama- da Incirlik Hava Üssü'ndeki Türk askerinin rutumunun işçiler arasın- da üzüntü yarattığını belirterek şun- lan söyledi: jî "Ne yapıvorsa bizim asker yap>C: yor. Grev kıncılığı yapıvoriar. İncİPv Ilk Üssü'nde bulunan 170 İngHize'' yemek dağıtılacağını söyleyip kur- duklan sahra çadıriannda yiyecek içecek çıkanyortar. Bundan kuşku- suz ABD'liler de yararlanıyor. Bu arada İngilizlereerzakgetiriidiği adı altında üsse her gün bir uçak inhor. Uçaklar ne getiriyor belli değil, de- netienmiyor. Yasak bölge deyip bii- gi vermiyorlar. Getirilenlerin ABD'likre dağıtıldığını öğreniyo- ruz. Türk yetkililer inisivarifi ABD'Uler lehine kullanıyor. Bu dav- ranışlar orduya zarar \eriyor. İşçi- lerimizi de üzüyor, ancak grev ka- raruhğı konusunda daha bilinçlen- diriyor, güçlendiriyor."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle