28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 AĞUSTOS1998SALI CUMHURİYET SAYFA EKONOMI /cumek(« turk.net 11 ŞİRKETLERDEN • VESTEL,FR510PNo- Frost piyasaya sürdü. L riinün üç yıl garantiyle tüketkrhe sunulacağını bildiren VesteL amacının Tiirk tüketkisine üstün niteükli ürünler sunmak olduğunu betirttL • KORKMAZ YİGİT GRUBU, Deniz Nakliyat'ın Özelleştirme tdaresi'ne 16 milyon 250 bin dolar(4.3 trilyon lira) ödeyerek Istanbul Üsküdar Paşalimanı'ndaki binasınm tapusunu aldi. Bina. geçen ay Özelleştirme idaresi'nce açik arttırmayla satışa çıkanlmıştı. • DERİSHOW, '98 İlkbahar-Vaz DRL Kadın, DRL Erkek, l nlimited ve Derishovv koJeksiyonlannda indirime girdi. Tüketkikr, Nişantaşı. Suadiye, Akmerkez. Ankara ve lzmir'deki mağazalarda indirimden yararlanabikcckJer." • ESEMSPORGİYİM. Adıdas'ın 1998 ılkbahar- yaz indirimini başlattı. 24 Ağustos'a kadar sürecek olan kampanyada tüm tekstil ürünlerinde yüzde 25 indirim yapıldığını bildirdi. • COMPAQ, Mema (Ortadoğu, Akdeniz ve Afrika) Bölge Müdürii \VaJid Moneine, COMPAQ- DİGİTAL birleşmesinden sonraki şirketin yeni organi- zasyonunu belirlemek ve açıklamalarda bulunmak üzere bugün Türkiye'ye geliyor. • ALTINBAŞ K.UYUMCULUK. aylık Capital Dergisinin Ağustos '98 sayısında yayımlanan özel ekinde Türkiye'nin sanayi devleri sıralamasında 267'nci oldu. Istanbul sıralamasında da 135'ıncı sırada yer alan fııma, sektörünün lideri olduğunu kanıtladı. Mahalli düzeyde projeler hazırlanmadığı için kaynak israfı sürüyor Teşvîlderin adresi yanlışHAZALATEŞÇAKIR Hazine Müsteşarlığı, Doğu \e Gü- neydoğu Anadolu'ya yatınm yapa- cak işadamlarına Kalkınma Banka- sı aracılığıyla verilen kredilerin li- mitini yükseltirken, yatınmcılara ayrılan 40 trilyon liranın yüzde 10'unu bölgeye aktaracak. Türkiye Kalkınma Vakfı (TKV) Kırsal Kal- kınma Programı Koordinatörü Ah- met Saltık. bölgeye verilen teşvik- lerin dogru adrese gitmedigini be- lirtirken, "Mahalli düzeyde proje- ler hazırlanmadığı için kay nak isra- fı sürüyor" diyor. Işsizlik ve göç sorunlannın ciddı boyutlarda yaşandığı Doğu ve Gü- neydoğu Anadolu Bölgesi'ne veri- len teşvik oranlan yükselse de yö- renin geri kalmışhk çehresı değiş- miyor. Bölgede yapılan yatınmiann birçogu yanm kalırken, işadamları verilen teşviklerin yetersizliğinden yakınıyor. TKV Kalkınma Program Koordi- natörii sosyolog Ahmet Saltık. böl- gede 20 yıldır araştırma yaptıklan- nı belirtirken, verilen kredi ve teş- viklerin geniş kesimin yaranna ger- çekleşmediğini söylüyor. Ekonomi- nin tanma ve toprağa dayalı olduğu Doğu ve Güneydoğu'da yöre halkı- nın yüzde 40'ının toprak sahibi ol- madığına dikkat çeken Saltık, uzun soluklu ve katılımcı projelerin ha- zırlanması gerektiğini söylüyor. Saltık, bölgeye yönelik hazırla- nan birçok projenin fıili yatınm aşa- masına geçemedigine işaret ederek. işsizlik ve güvenlik sorunlanna bağ- lantılı olarak devam eden göçün ön- lenemediğinı kaydediyor. 1 kişilik istihdam 14 mihar Resmi rakamlara göre bir kişiye istihdam yaratmak için 14milyarli- ra harcanması gerektiğini belirten Saltık. yapılan yatınmlardan yöre halkının da bilgilendirilmesi gerek- tiğini vurguluyor. Bölgeye verilen teş- viklerde şeffaflığın benimsenmesi- ni öneren Saltık. "Bu krediler niçin veriliyor? Bugün büyük işletmele- rin rant sorunu yok. Bu nedenle iş- stz ve topraksız halka teşvik veril- meli. Bunlan eğiten, bir araya geti- ren projeler haarlanmalı. Tabii bu arada riskleri de göz önünde bulun- durmakgerekiyor" diye konuşuyor. GAP'ın önünde aşılması gereken birçok engel bulunduğunu ifade eden 'KOBl kredileri hayal oldu' BEKİRŞAHİN GAZİANTEP - Trikotaj sektöründeki durgunluk ürkütücü boyuta geldi. Kapasitenin yüzde 30-40'Iara gerilediği sektörde, yılm ilk altı ayının çok zor geçtiği belirtildi. Piyasadaki durgunluktan olumsuz etkilenen esnafin KOBf kredilerinden de yararlanamadıği kaydedildi. lç piyasadaki durgunluğun esnafı doğrudan etkilediğine dikkat çeken Gaziantep Trikotajcılar Odası Başkanı Vlahmut Ytldınm, KOBİ'lere verilmesi gereken kredilerin kullanılamadiğını bildirdi. Yıldınm, U KOBİ kredfleri tanumen hayal oktu. Zor durumda kakn esnaf krediyi almak için bir de 150-200 mflyon Hra masraf edip dosya çıkarmasına karşın istediğini alamıyor. Esnafı tamamen yıkan bu olumsuzluklann ortadan kalkması gerek"dedi. Gaziantep'te 7 bin trikotaj makinesi bulunduğunu, 12 bin kişinin istihdam edildiği sektönin yıllık üretrm miktannın 200 milyon adet olduğunu anlatan Mahmut Yıldınm, durgunluk nedeniyle esnafin ödeme yapamaz duruma geldiğini söyledi. Saltık, yüzyıllann birikimiyle oluş- muş sorunlann 4-5 yılda aşılamaya- cağını anlatıyor. 'İnsan hedef ahnmalı' Bölgede salt sulama, enerji etra- fmda yoğunlaşan programlarla so- nuç alınamayacağını vurgulayan Sal- tık, insanm hedef alınması gerekti- ğini kaydediyor. GAP'ta teknik an- lamda altyapı yatınmlannın yüzde 68'inin gerçekleştirildiğini söyle- yen Saltık, bölge halkının yeni sa- nayi kültürüne uyum sağlamasının uzun zaman alacağına işaret ediyor, görmek gerekiyor diyor. Andrea Sasso, tek markalı bayi ve değiştirme kampanyalanna karşı 4 Başan farklı olmakta saklı'FATMA KOŞAR Genç olmasına karşın Av- rupa"nın üçüncü büyük be- yaz eşya üreticisi ltalyan fir- ması Merloni Elettrodomes- tici başanya "farklı şeyler yaparak" ulaştı. Yaklaşık 3 yıl önce girdiği Türkiye pi- yasasının farklı koşullarına karşın, dünyadaki uygula- malannı ısrarla devam ettı- ren Merloni'nin Avrupa'da en çok bilinen ve satan marka- sı Indesit, eylül ayında piya- saya sunulacak. Türkiye'de Ariston ve Philco markalarıyla bilinen Merloni'nin ltalyan Genel Müdürii Andrea Sasso, pi- yasada sürekli görmeye alış- tığımız, hatta satışlan arttır- dığı bilinen pek çok uygula- maya karşı. Merloni'nin Genel Müdürii Sasso uzun süre Türkive'de kalmak istediklerini sövledL Sasso. değiştirme kam- panyalanyla toplanan ürün- lerin büyük birkısmmm yük- sek enflasyonla ortaya çıkan spot pazarına düştüğünü be- lirtti. Sasso, "Biz uzun süre Türkhç'de kalmak tstivoruz. Bayi ağımız ve tüketicimizin spot piyasasında yıpranma- sına izin veremeyiz" diyor. Sasso, Türkiye'de yapılan uygulamalara ısrarla karşı çıkmamn sadece düriistlük- ten kaynaklanmadığını iti- raf ederek "Spot piyasasına düşen markalarzarnanla ze- delenir. Biz Türkiye piyasa- sında daha çok uzun süre kalmak istiyoruz" diye ko- nuşuyor. Yeni yatinmlar Türkiye'de buzdolabı kul- lanımında no-frostlann yüz- de 35 pazar payına sahip ol- duğunu söyleyen Sasso, "Bu ürünlerin enerji tüketimi yüksek olduğıından Avrupa Birliği ülkelerinde kullanı- mı yasak. Manisa'dakı fab- rikamı/da sadece Türkiyeve Singapur için no-frost üreti- yoruz'" dedi. Türkiye piya- sasına girdiklerinde Ariston markasmı kimsenin bilmedi- ğini belirten Sasso, "Insan- lar neden bilmedikleri bir markaya inansınlar ki. Yer- Uürrticikr.sadece I \ılgaran- ti verivor. L rününüze güvçn- diğinizde 3 yıl garantinin aJ- üna imza atarsınız" dedi. tŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞUKRAN SONER Insan Uzerinden Önce Yugoslavya, sonra Bosna, şim- di de Kosova ölçeğinde insan yaşamı uzerinden bir çirkin çıkar dengeleri oyu- nu oynanıyor. Size gazete-televizyon ha- berlerinden izlediğiniz günlük gelişmeler- den söz edecek değilim. Bildiğiniz üzere Sırp askeri güçleri, Ar- navutların Kosova Kurtuluş Orgütü'nün (UÇKj işini bitirmek üzere kasaba kasa- ba, köy köy, ev ev ilerliyor. Önce Arna- vutluk sınınndan destek gelmemesi için önlem alındı. Zaten önceden diğer ula- şım yollan kapatılmıştı. Adım adım çem- ber daraltılıyor. Olabildiğince objektifgözlemine güven- diğim, Priştine'de yaşayan ve birkaç gün- lüğüne Türkiye'ye gelebilen, bu kavga- nın içinde en tarafsız sayılabilecek ken- disini Türk asıllı kabul eden doktor, aynı zamanda siyasetle ilgilenmiş bir akra- bama soruyorum: "Ne oluyor"a yanıtı kesin "Bu iş bitti." "Abartıyorsun. İçinde yaşadığın için objektif bakamıyorsun. Gerillanın işi bu kadarkolay bitermi" trjraztanma, aynı ke- sin karartılıkla, "Siz anlamak istemiyor- sunuz. Buişbittı. Nasılsûrebilirdi ki. Dûz ovanın, bilinen evlerin içinde, silahsız, pa- rasız, dışandan yardımsız nasıl dayana- caklardı?Arnavutluk aç. Kosova'dan Ar- navutluk'a kaçan sivil halka ekmek bu- lamıyor. Kosova Arnavutlarına silah, pa- rayardımını nereden yapacak? Dünya Ar- navutlarla oynadt. Başta Amerika, Batı dünyası, 'direnin, dayanın, arkanızda- yız..' diyerek tahrik ettiler. Şimdi de yok edilmelerini seyrediyohar. Kosova Dire- niş örgütü 'nün işi bittiğinde ancak yine sahnede görünürler. Bosna 'da ne kadar insan öldükten, Bosna kaç parçaya ay- nldıktan, ne kadarbüyük tahribat olduk- tan sonra devreye girdiler?..." Kendilerini Arnavut kabul eden bir baş- ka ikinci kuşak yeğenlerimden kaçak ge- lenler olmuş. Priştine'de ev ev temizlik yapılırsa, Sırplar tarafından kapatılıp il- legal ilan edilen Arnavut Üniverşitesi'nde ögretim üyesi olduğu için ilk öldürülecek- ler listesinde bulunacağını düşündüğü- müz bir akrabamız, kendi evinde kade- rini beklerken önce 22 yaşındaki oğlu- nu, sonra 24 yaşındaki kızını, kaçak Ar- navut genci getiren otobüslerle gönde- rebilmiş. Ben göremedim. Hepsi de 8 yıldır süren illegal Arnavut üniversitele- rinden mezun, öldürülmeye aday genç- ler birçok dil bildikleri için kaçak iş bula- bilme umuduyla Türkiye'nin turistik kıyı- larına gitmişler. Görmek için uğradıklan annemle babamın aktardıklarına göre tek kelime konuşmadan, bir şey yiyip iç- meden, yere bakarak oturuyorlarmış. Annem altüst. Çocukluğunu, ömrü- nün önemli çoğunluğunu acı ve tatlı gün- leri ile paylaştığı, çok sevdiği Sınp kom- şulan ile kimi akrabaları kanlı bıçaklı ol- muşlar. Daha çok dışarıdan gelen Sırp- ların ırkçı ve kanlı katiller olduklarını dü- şünüyor. Ama Arnavutlann Kosova'da bagımsız bir devlet kurabileceklerini umut bile etmiyor. Kandınldıklannı, tahrik edil- diklerini, ayn bir devlet kurma koşullan- nın olmadığını, kuşatma altında kalacak- lannı, sonunda hep kaybeden, acı çeken, ölenler olacaklannı düşünerek onlar için ağlıyor. Yugoslavya'yı parçalamada rol oy- nayanlara lanetler yağdınyor. "Malımız, mülkümüz, işimiz, rahatımız vardı. Bo- şuna mı muhacirlik çektik? Insanlan bir- birierine düşüreceklerini, birbiriehne kır- dıracaklannı gördük. Sizi kurtarmak için geldik. lyi ki gelmişiz. Bu günleri gör- müşüz" diyerek kendilerine pay çıkan- yor. Babamın duygulan çok daha fazla par- çalanmış. Kafasında bir çözüm, umut üretemediği için de hep düşünceli susu- yor. Aralannda yan şaka yan ciddi birbir- \erir\e "Türkkocam", "Amavuthanımım" diye seslenen yeğenlerine nasıl yardım- cı olabileceğini araştınp benden umut bekliyor. İlk hedef üniversite çağındaki yege- nin Türkiye'de okuyabilmesini sağlamak. Liseyi üstün notlarla bitirmiş. Türkiye'de okuma hakkına kesin gözü ile bakılıyor- muş. Ama gelin görün ki Kosova'da sı- cak savaş yokken Türkiye'nin 60 öğren- ci olan kontenjanı, önümüzdeki yıl için ter- sine 20'ye düşürülünce, o da listeden düş- müş. "Türk koca" başta Amerika, Yu- goslavya'yı parçalamada başrol oynayan Batı dünyasına küfrederken "Arnavut hanım" küfürler halkasına Türkiye'yi de ekliyor. "En kötü durumda, arada kalan- lar da Türkler. Her iki tarafın düşmanlı- ğını kazandılar. Türkiye kapılannı kapa- tıyor. Okul yok, iş yok. Sonrasında kim kazanırsa kazansın gelecekyok. Sonra- sını düşünemez olduk. Bugün ne ola- cağı belli değil. Evler bile para etmiyor. Neyi satıp, neyle geçineceksiniz?.." di- yor. Gazeteden arkadaşlar, dostlar soruyor- lar: "Kosovalısın. Orada savaş var. Na- sıl gazetecisin neden gitmiyorsun" diye. Kamera görüntüsü verebilecekler dışın- da gazeteci olarak gidenlerin, denetim al- tında, kuşatılmış olarak gazetecilik yapa- bileceklerine inanmadığmı söyleyerek kaçmaya çalışıyorum. Aslında çocukluk artodaşlarımın, birlikte oynamış, yaşa- mı paylaşmış insanlann, birbirleri ile kan- lı olmalarına doğrudan tanıklık yapmak istemiyorum. Kosova gerçeğinden, dışa- ndan büyük çıkar oyunlan ile birlikte ya- şamaktan, aynı havayı, aynı topraklan paylaşmaktan başka çıkartan, yollan ol- mayan insanların birbirlerini katlederek yaşamak zorunda kalmaları gerçeğin- den kaçıyorum. Insanlığımdan, tanıklık- tan başka bir şey yapamayacak konum- daolmaktan utanıyorum. Küreselleşme- nin tuzağı, ırkçılığın önlenemez yükseli- şine tanıklık yapmak, suç ortağı olmak istemiyorum... Yıllardır benden Türki- ye'ye gelebilmek üzere yardım bekle- yen, Türkiye'ye gelmeleri için yardım edemeyeceğim uzak yakın akrabalanmı görmekten, aynı şeyleri isteyeceklerin- den emin olduğum karşılaşacağım her Türk ve Arnavuttan kaçıyorum. T.C BAŞBAKANLIK HAZİNE MÜSTEŞARUĞI'NDAN 1 YIL VADELİ ENFLASYONA ENDEKSLÎ %20 REEL FAİZLt DEVLET TAHVİLİ SATTŞI Aşağıdaki tablo 100 milyon TL nominal değerli, %20 reel faizli 1 yıl vadeli enflasyona endeksli tahvilin çeşitli enflasyon varsayımlanna göre vade sonunda sağlayacağı nominal ve reel getiri oranlannı ve geri ödenecek tutarlan göstermektedir. Ödemelerde itfa tarihinden önce en son açıklanan 12 aylık TÜFE (tüketici fiyatlan endeksi) değişim oranı esas alınacaktır. Bu tahvillerde Hazine, gelir vergisi stopajını üstlenmekte, elde edilecek gelir, stopaj nedeniyle azalmamaktadır. 1 Tahviller 10 milyon liralık kupürler halinde satılacaktır. Tahvillerin bedeli 6 Ağustos 1998 tarihinde tahsil edilecek olup tasarruf sahipleri 3-4-5 Ağustos 1998 tarihlerinde, aşağıda belirtilen banka ve aracı kurum şubelerine almak istedikleri tahvil miktannı bildirebileceklerdir. 1 3-4-5 ağustos tarihlerinde talepte bulunmayan yatınmcılar, banka ve aracı kurumlarda mevcut olması halinde, 6 Ağustos 1998 tarihinde de tahvil satın alabileceklerdir. Enflasvon Oranı 30% 40% 50% 60% 70% • 80% 90% 100% Nominal Getiri Oranı 56% 68% 80% 92% 104% 116% 128% 140% Vade Sonu Reel Getiri 20% 20% 20% 2 0 % . • 20% 20% 20% 20% Stopaj Sonrası Geri Ödeme 156.000.000 168.000.000 180.000.000 / 192.000.000 204.000.000 216.000.000 228.000.000 240.000.000 GETİRİ FORMÜLÜ = REEL FAİZ + (REEL FAİZ X ENFLASYON ORANI) + ENFLASYON ORANI ÖRNEĞİN %50 ENFLASYON ORANI İÇİN: GETİRİ FORMÜLÜ = %20 + (%20X%50) + %50 = %80 Getiriler bu formülde enflasyon oranı değiştirilerek hesaplanabilir. HALKA ARZA ARACILIK EDECEK OLAN TC Merkez Bankası Bank Kapital, Demirbank, Emlakbank, Esbank, Finansbank, Garanti Bankası, Iktisat Bankası, Interbank, Şubeleri Kentbank, Koçbank, Osmanlı Bankası, Pamukbank, Tarişbank, T. Ekonomi Bankası, T. İş Bankası, T. Ticaret Bankası, ARACI KURUMLAR: Ak Menkul, Alfa Menkul, Eczacıbaşı Menkul, Finans Yatınm AŞ, BANKALAR: Toprakbank, Vakıflar Bankası, Yapı Kredi Bankası, Yaşarbank, Yurtbank, Ziraat Bankası. Yapı Kredi Yatınm, Yatınm Finansman 1 Detaylı bilgiler yukandaki banka ve aracı kurum şubelerindeki broşürlerden ve Hazine Müsteşarlığı'nın www. treasury.gov.tr adresindeki Internet sayfasından elde edilebilir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle