Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
28AĞUSTOS1998 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Türkeş'in
amlanna
durdupma
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Sabah gazetesinde
bir süredir devam eden
"Türkeş'in Sırlan" başlıklı
yazı dizisinin yayımı
mahkeme karanyla
durduruldu. Eski MHP
Genel Başkanı Alparslan
Türkeş'in eşi Seval Tıirkeş
ile çocuklan Ahmet ve
Ayyüce Türkeş, Ankara 5.
Asliye Mahkemesi'ne
başvaıru yaptı. Başvuru
sonucu mahkeme yazı
dizisinin anı niteliği taşıdığı
görûşüne vararak Fikir ve
Sanat Eserleri Yasası ve
Türk Medeni Yasası
uyannca yayımınm
durdurulmasına karar verdi.
Pasapont
düzenleme
arayışı
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Ülkücü mafya
lideri Alaattin Çakıcı'mn
diplomatik ayncalık
saglayan kırmızı pasaportla
yakalanması, Dışişleri
Bakanlığı'nı güvenli kırmızı
pasaport düzenleme
arayışına yöneltti.
Cumhuriyet'in sorulanru
yanıtlayan Dışişleri Bakanı
Cem, bakanlıgın yalnızca
pasaportlann verilmesinden
sorumlu oldugunu
anımsatarak, şunlan söyledi:
"7-8 yöntem araştınhyor.
Perfore sistem üzerinde daha
yoğun duruluyor. Bunda
numaralar delinerek aluuyor.
Ve taklit edilmesi çok zor.
Amerika ve Japonya bu
yöntemi uyguluyor."
Manisalı gençler
davası
• İZMİR (Cumhuriyet
Bürosu) - "Manisalı
Gençler" davasına devam
edildi. Yargıtay 9'uncu Ceza
Dairesi'nin, gençlerin
duvarlara yazı yazmak ve
afış asmak suçuyla ilgili
Izmir DGM'nin verdiği
karan bozmasının ardından
gerçekleştirilen 3'üncü
duruşma, Manisa Sulh Ceza
Hâkimliği'nin söz konusu
gençler için verdiği beraat
karan, Yargıtay'da
görüşüldüğü içın, başka bir
tarihe bırakıldı. Sanık
avukatlanndan Pelin Erda,
mahkeme çıkışında
gazetecilere yaptığı
açıklamada, "Manisa Sulh
Ceza Mahkemesi hiçbir delil
olmadığını ve işkence
şüphesinin bulunduğunu
belirtmiştir. Yargıtay karan
doğrultusunda bundan
sonraki hukuki süreç,
savcılığın mütalaa vermesi
ve bizim de savunma
yapmamızla devam
edecektir" dedi.
8. Deviet Fotoğraf
Yarışması
• ANKARA (AA) - Kültür
Bakanlığı, Cumhuriyetin 75.
kuruluş yıldönümü
kutlamalan çerçevesinde "8.
Deviet Fotoğraf Yanşması"
düzenledi. Kültür
Bakanlığı'ndan yapılan
açıklamaya göre yanşma.
aralık ayı ıçinde açılacak.
Yanşmaya katılacaklann,
yapıtlannı
5-24 Ekim tarihleri arasında
Ankara'da Deviet Resim ve
Heykel Müzesi
Müdürlüğü'ne, Istanbul'da
Deviet Güzel Sanatlar
Galerisi Müdürlüğü'ne,
Izmir'de Deviet Resim ve
Heykel Müzesi
Müdürlüğü'ne teslim
etmeleri gerekiyor.
4 kişiye
yaşam vepdi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Geçirdiği trafık
kazası sonucu beyin ölümü
gerçekleşen iş adamı Hasan
Ozgen'in organlan 4 hastaya
yaşam verdi. Ozgen'in kalbi
17yaşındaki Akif
Akaslan'a, böbreği de 16
yaşındaki Derya Baldemir'e
nakledildi.Gazi Üniversitesi
Tıp Fakültesi Başhekim
Vekili Prof. Dr. Orhan
Bayram, diğer böbreğin
Yüksek îhtisas Hastanesi'ne
verildiğini, karaciğerin de
Ankara'da dokusu uyan
hasta bulunamadığı için Ege
Cniversitesi Tıp
Fakültesi'ne gönderildiğini
bildirdi.
5 Aczmendiye
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Yargıtay 9.Ceza
Dairesi'nin usul yönünden
bozma karannın ardından
Ankara 1 Noİu DGM'de
jeniden görülen davada 84'ü
tutukiu 128 Aczmendiden
5'i tahliye edildi.
Ankara Başsavcı Vekili rahatsızlığını dile getirdi: Dosyayı alsalar da rahatlasam
RP kurmayı ifade verecekANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Kapatılan RP'nin 1 trilyon li-
rasının kaybolmasına ilişkin soruş-
turma başlatan Ankara Cumhuri-
yet Başsavcı Vekili Mehmet Ali
Karaath, "RP'.ve vakın görüşü be-
nimsediğT haberlerinden rahatsız-
lığını dıle getirerek "Bu dosya be-
ni çok yoracak, keşke benden alsa-
lar da rahatlasam. RP dahil hiçbir
partiyle ilişkim yok" dedi.
Karaatlı, Cumhuriyet'e yapüğı
açıklamada, soruşturmanın hızlı
yürütülmesi için Adalet Bakanlı-
ğı'ndan talimat aldığını söyledi.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcı-
sı Vural Savaş tarafından "özd ev-
rakta sahteciiik ve parti kayıdann-
• Soruşturmayı yürüten Başsavcı Vekili Mehmet Ali Karaatlı, dosyanın çok
kapsamlı oldugunu belirterek "Bu dosya beni çok yoracak, keşke benden alsalar da
rahatlasam. RP dahil hiçbir partiyle ilişkim yok. RP ile beni özdeşleştirmeye
çalışıyorlar, buna çok üzülüyorum" dedi.
da tahrifat yapaklarT gerekçesiy-
le haklannda suç duyurusunda bu-
lunulan ve milletvekili olmayan es-
ki RP'lilerin tek tek ifadesine baş-
vuracağını kaydeden Karaatlı, ha-
len milletvekili olanlar hakkında
fezleke hazıriayıp TBMM Başkan-
lığı'na göndereceğinı belirtti. Ka-
raatlı, "Sonışturma, en süratü na-
sıl obnası gereldjorsa onu yapıyo-
ruz. Ancak ne zaman biter ve ar-
dından dava açanz, bu konuda bir
süre vermek mümkün değfl" diye
konuştu.
Bir başsavcılık yetkilisi de
RP'nin Anayasa Mahkemesi tara-
fından kapatılması üzerine millet-
vekilliklen düşen RP'nin son Ge-
nel Başkanı Necmettin Erbakan ile
genel başkan yardımcılan Şevket
Kazan % e AhmetTekdal'ın adliye-
ye gelip ifade \ermelen için bu-
gün davetiye gönderileceğini bil-
dirdi.
Başsavcı Vekili Mehmet Ali Ka-
raatlı, Yargıtay Cumhuriyet Baş-
savcısı Vural Savaş'ın suç duyuru-
suyla ilgili ön ıncelemeyi dün ta-
mamlayıp soruşturma başlattığını
anımsatırken kapatılan RP ile iş-
lem yapmalannm söz konusu ol-
madığını, soruşturmanın kişilerle
ilgili oldugunu söyledi.
Savcılıkta soruşturmayla ilgili
bunalım yaşanmadığını belirten
Karaatlı, bu konudaki haberleri ba-
sından üzülerek ögrendiğini söyle-
di. Karaatlı şöyle konuştu:
u
Dosya kria faian yok. Uzman
Yilmaz
'Gerçek
Müslüman
bıınıı
yapmaz'
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Deviet Ba-
kanı MustafaYdmaz. ka-
patılan RP'nin 1 trilyon
İirasının Hazine'ye geç-
mesini önlemek üzere
"sahte faturalarla" ger-
çekleştirilen usulsüzlü-
ğü. "Gerçek Müslüman
oldugunu ileri süren
RP'lilerin gerçek yüzü
ortaya çıktı. Yetim hakkı-
na, Harine parasına göz
diken RP'likr paraya ta-
mahlan oldugunu da
gösterdi" diye değerlen-
dirdi. Yılmaz, kayıp 1
trilyonun Fazilet Parti-
si'ne (FP) gecme olasılı-
ğına da ışaret ederek "Bu
para FP kasasına ginniş-
se,onlarda hesap verme-
H" dedi.
RP planının Maliye
Bakanlığı'ndan döndü-
ğünü belirten Yılmaz,
"Bunlann Beşir Tarçın
ve Süleyman Mercümek
olaylannda da sabıkalan
var. l sulsü/lüktt tecrü-
beüler" diye konuştu.
Yılmaz, "ll başkanlan
paor pabr ifade veriyor.
Bu olây, RP'nin gerçek
yüzünü yenkJen gün yü-
zûne çıkârdı" dedi.
ÇÎZMEDEN YUKARI MUSA KART
Fikri Sağlar'a göre MİT mafya istihdam teşkilah gibi.
VtiJJK T£C/eo0£...ÜÇ
•Nr-
savcılardanoluşanbirheyetleçahş-
malanmtn sürdürüyoruz. Kıdem
ve yaş oiarak şu anda başsavcıhğa
ben vekâlet ediyorum. Devletin üst
düzey yöneticileriyleilgili soruştur-
ma yctkisL bakanlıgın daha önce
yayımladığı genelge gereği bana ait
bulunuyor. Bu konuda berhangi bir
yanhşhğuı olduğuna inanmıvorum.
Şu anda hamal gibi calışıyoruz."
Karaatlı, eskı Adalet Bakanı
Şevket Kazan döneminde adının
başsavcılık için geçmiş ohnasının
da soruşturmayı olumsuz yönde et-
kilemeyeceğini bildirdi. Hiçbir
partiyle ilişkısi olmadığını kayde-
den Karaatlı. şunlan söyledi:
"Beıü RPüeözdeşleştirmesinier.
Benim RP ile uzaktan yakın-
dan ilgim yok. Şevket Kazan
döneminde başsarvcıhk için
adımın geçtiğj doğnıdur.
Adım geçti diye benim RP ile
bağlanölı olduğum söylene-
mez. Ben soruşturmayı taraf-
sız bir şekilde sürdürü>orum.
Üstelik şu anda heyet oiarak
çahşmamızı yapıyoruz. Böyle
bir durumda vanlış yapma-
mız söz konusu olamaz. So-
nışturma bir tamamlansın,
ondan sonra bir kanaate va-
nn. Şu anda zamana çok ih-
tiyacımız var. Acele yapdan
soruşturmada yanhş yapma
olasıhğı artar. Şu anda biz 80
ayn il yönetidsinin ayn ayn
e>lemlerini tespit edip değer-
lendirmeye çahşıyonız."
Gül: Dava açacağım
Fazilet Partisı (FP) Kayse-
n Milletvekili AbdullahGüL
Yargıtay Cumhuriyet Baş-
savcısı Savaş'a kendisinin
ayn dava açacağım bildirdi.
FP Ankara milletvekili RH
za l'lucak da kapatılan
RP'nin Genel Başkan Yar-
dımcısı Kazan ile birlikte
Başsavcı vekili Karaatlı ile
dün akşam görüştü. Ulucak
ile Kazan'ın, soruşturma
hakkında ön bilgi aldıklan
belirtildi.
FP Genel Başkanı Recai
Kutan. Vural Savaş'ın suç
duyurusunda kullandığı us-
lubunun, "hukuk adamına
yakışmadıgmı" öne sürdü.
Kutan, RP'nin 12 yıl bo-
yunca Hazine'den toplam 1.2
trilyon lira para aldığını iddia
ederek, Savaş aleyhınde taz-
minat davası açabileceklenni
söyledi. FP Genel Başkan
Yardımcısı Ismail Alptekin
de iddialan, "gündem sapur-
ma" olarak niteledi.
Fazilet Partili İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı'nın dosyası Yargıtay'da
Savaş, Erdoğan dosyasun inceKyorANKA-
RA (Cum-
huriyet Bü-
rosu) - Yar-
gıtay Cum-
huriyet
Başsavcısı
Vural Sa-
vaş, tstan-
bul Büyük-
şehir Belediye Başkanı Recep
Ta»ip Erdoğanın Siirt'teki ko-
nuşması nedenıyle verilen mah-
kûmiyet kararma ilişkin dosyayı
incelemeye aldı. Savaş. inceleme-
yi tamamladıktan sonra hazırlaya-
cağı tebliğnameyle birlikte dosya-
yı Yargıtay 8. Ceza Dairesi'ne
göndereceİc. Temyiz istemine iliş-
kin karar, Erdoğan'ın siyasi gele-
ceğini belirleyecek.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcı-
hğı, Erdoğan'ın camileri kışlaya,
kubbeleri süngüye benzettiği Siirt
konuşması nedeniyle Diyarbakır
3 No'lu DGM'ce verilen mahkû-
miyet karannın temyiz isteminde
bulunulmasının ardından Yargı-
tay'a göndenlen dosyayı incele-
meye aldı. Başsavcı Savaş bizzat
yürüttüğü inceleme sonunda Er-
doğan dosyası içın tebliğ hazırla-
yarak istemi inceleyecek ve Yargı-
tay 8. Ceza Dairesi'ne göndere-
cek. Yargıtay 8. Ceza Dairesi. dos-
ya üzerinden yapacağı inceleme-
de Erdoğan'a verilen mahkûmi-
yeti onarsa hüküm kesinleşecek.
Bu durumda Erdoğan seçilme
yeterliliğini yitirecek. belediye
başkanlığı da Içişleri Bakanlı-
ğı'nın başvurusu üzerine Danış-
tay'ca düşürülecek. Erdoğan, Si-
irt'te yaptığı bir konuşmada, hal-
kı din ve mezhep farklıllğı göze-
terek kin ve düşmanlığa açıkça
tahrik ettiği gerekçesiyle yargılan-
dığı Diyarbakır 3 No'lu DGM ta-
rafından 10 ay hapis ve 716 bin li-
ra ağır para cezasına çarptınlmış-
tı. Mahkeme, "geçmişteki hali ve
suç işleme eğilimine göre verilen
cezanın ertelenmesine \erolmadi-
ğına, cezamn paraya çev rilmeme-
sine" karar vermıştı.
CHP Cenel Başkanı, bakanların çetelerle telefon dostlukları kurduklarını söyledi
Baykal: Çeteler beni niye aramıyor?
BOLENTECEVtr
ALT1NOLUK / a\LIKESİR - CHP Ge-
nel Başkanı Deniz Baykal. hükümet üyeleri-
nin çetelerle "hısım-akraba" çıkmaya başla-
dığmı, milletvekillerinin de övgû düzmekle
yanştıklannı söyledi. Baykal, "Çeteler ba-
kanbn tetefbnlaanyorda beniniyearamıyor-
lar* diye sordu. Antalya'dan helikopterle Ba-
bkesir'in Altmoluk Beldesi'ne gideo CHP
lideri Deniz Baykal, kapatılan RP'nin Genel
Başkanı Necmettin Erbakan'ın tatil yöresı-
ne "Erbakan"ın,irticanjn korkulu ruyası De-
niz BajkaT anonslanyla girdi. Altınoluk'da-
ki "5. tluslararası Antandros-Yasama Saygt
Kültür ^e Sanat Etkinlikfcri"nın açılışını ya-
pan Deniz Baykal burada yaptığı konuşma-
da Türkiye'de hukuk dûzeninin, ekonominin
ve siyasetin yozlaşmış oldugunu vurguladı.
Baykal, Türkiye'nin "40 satırnu 40katir mı"
tercihi yapmak durumunda olmadığını be-
lirterek şunlan söyledi:
"Bir yıl önce 'çeteleri çözmezsem başba-
kanlık bana haram olsun' diyenler şimdi hı-
sım-akraba çıkmaya başladdar. MiOetvekUe-
ri çetetere övgü düzmekleyanşıyor. Bakanlar
tdefi>n dostluklan kuruyor.Efendim o beni
aradı' divoriar. O neden beni aramıyor?
Önemli oİan çetelerin arkasındakilerin yaka-
lanmasL O zaman bu iş biteıf
ANAPa yüklenen CHP lideri Baykal, Gü-
tay Astıtürk ve Şişli Belediyesi'ndeki olay-
lan anımsatarak "çıkının hesabmısoracaklar-
dı, çuvalın hesabmı vvrmekzorunda kakUar*
dedi. Baykal. irticanın da bir yıldır ortadan
kaldınlamadiğına dcğindi.
IRMIKIAYDIN ENGİN aengin (5 posta. cumhuriyet. com. tr
Aaaa, bu kedi iflah olmaya-
cak!..
Gazeteye gelmek üzere ev-
den çıkarken baktım gene kuy-
ruğunu kovalamaya başlamış.
Ona, bunun olanaksız oldugu-
nu, kuyruğunu hiç yakalayama-
yacağını, buna "kısır döngü"
dendiğini, vazgeçmesini söyle-
dim.
Aptal aptal bakıp sınttı. "Mi-
iyykkk" diye bir ses çıkanp kuy-
ruğunun peşine düştü.
Gazeteye geldim. Günlük ga-
zeteleri açıp önüme koydum.
Şöyle bir elden geçirdim ve
kendimi bir kez daha bizim ke-
diden farksız buldum.
Olayları art arda, yan yana, alt
alta, üst üste sıralayıp akıl yürüt-
meye çabalıyorum ve dön baba
dönelim, başladığım yere geli-
yorum.
•••
Ülkü Ocaklan okulundan ye-
tişmiş tosuncuklar, Evren Cun-
tası ortada öldürülecek komü-
nist bırakmadığından, 12 Eylül
sonrasındaki kısa süren bir iş-
sizlik ve işlevsizlik döneminden
sonra çek-senet tahsilatıyla, ha-
Bu Durumda...
raç alma, arsa rantı vurgunu,
ihale yönlendiriciliği gibi daha
sosyal ve ekonomik içerikli işle-
re soyundular. Klasik "babala-
n" birer birer tasfiye ettiler. "Ül-
kücü baba" diye yeni bir mafya
kategorisi yarattılar.
Bu durumda...
Sağlıklı birtoplum böyfesi ör-
gütlü suç çetelerini doğmadan
boğar. Doğumunu engelleye-
mediyse yaşam hakkı tanımaz.
Türkiye'de öyle olmadı. Bu
yeni oluşum, toplumun belli ke-
simlerinde "suç"olarakalgılan-
madı. Tersine işleri kolaylaştıran
bir "sosyal aygıt" olarak benim-
sendi. Ihaleyi fazla fiyat kırma-
dan kapmak isteyen, alacağını
tahsil etmekte zorlanan, ucuza
kapattığı tarlaları sosyal konut
arsası olarak özellikle kamu
bankalanna kakalamak isteyen
anlı şanlı işadamlan, deviet ku-
rumlan yerine ülkücü-babalara
başvurmayı yeğler oldular.
Bu durumda...
Toplu suçun ulaştığı yeni bo-
yuta, "deWef/n"güvenlik birim-
lerinin el koyması, çeteleri ya-
kalaması, çetelerle işbirliğine
kalkışan işadamlannın ensesin-
de bitmesi gerekirdi. Gel gör ki
güvenlik birimleri de gırtlakları-
nakadarülkücü-babalarla "en-
seye tokat, kulağına parmak"
ilişkilerin batağındaydılar.
Bu durumda...
Ülkenin intiharı anlamına ge-
lebilecek gidişe "devletin" yar-
gı aygıtının "dur" demesi gere-
kirdi. Varolan yasalar böylesine
toplu suçları önlemekte yeter-
siz kahyordu. Dahası sayıları
26'ya yaklaşan hukuk fakülte-
lerinden akar bant yöntemiyle
mezun edilen hukukçuların, ne
bilgi donanımı, ne kültürel biri-
kimi, ne hukuk devleti anlayışla-
n böylesi büyük çaplı "hukuk
savaşlan'nm üstesinden gelme-
ye elveriyordu.
Bu durumda...
Gerekli yasaların derhal çıka-
rılması, adalet aygrtında görev
ve sorumluluk üstlenenlerin ka-
litesinin yükseltilmesi için politi-
kacıların kollan sıvaması gere-
kiyordu.
Gel gör ki bu yasalan çıkara-
cak politikacılann azımsanma-
yacak sayıda bir kesimi, ülkü-
cü babalarla siyasal, ideolojik
ve ahlaksal bir bütünleşme için-
deydiler ve bu bütünleşme git
gide işbirliğine, sırt sıvazlamaya,
arka çıkmaya, bilgi sızdırmaya,
avanta bölüşmeye kadar var-
mıştı.
Bu durumda...
Ülke tehlikeli bir gidişe yönel-
dığindealıştığımız üzere, kimile-
rinin "Derin deviet" diye adlan-
dırdığı güçlerdevreye girer; ken-
di yöntemleriyle bir yolunu bu-
lup, tencereyi pisleyenleri kena-
ra çeker; işleri düzene ve yolu-
na koyardı.
Bu durumda...
Bir de baktık ki çek-senet tah-
silatı, arsa rantı, gasp, haraç,
ihale düzenlemesi gibi işler bi-
zim ülkücü-babalann asli işle-
riydi ama, ASALA militanlannı
devletin güvenlik güçleri adına
hacamat etmek, Dev-Sol ve
benzeri örgütlerin tepelerinde-
kileri aşağı indirmek, PKK'nin iç
ve dış desteklerini temizlemek
üzere "taşeronluk" gibi bir de
yan işleri vardı ve bu taşeron şir-
ketleri kurdurtan da, yürüten de,
yönlendiren de, kıımızılı, yeşilli
pasaportlayan da, sınır kapıla-
nndan kuş gibi geçmelerini sağ-
layan da "derin deWef"in ku-
rumlanydı...
Bu durumda...
Derin devletçe sırtı sıvazla-
nan, korunup kollanan ülkücü-
babalar çek-senet tahsilatıyla,
haraç alma, arsa rantı vurgunu,
ihale yönlendiriciliği gibi sosyal
ve ekonomik içerikli işlere daha
bir şevkle, daha bir cüretle so-
yundular. Klasik "baba 'lan iyi-
den iyiye tasfiye ettiler...
•••
Aaaa, ben şu son paragrafın
aynını, daha yazının başında
yazmamış mıydım? HayAİIah!..
Kuyruğunu kovalayan kediye
döndüm...
Bu durumda...
POIİTtKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
1980 den 1998e...
Ülkücü mafya... Tarikatlar... Arap sermayesi... Kıyı-
lann talanı... Ozelleştirme... Faili meçhul cinayetler...
Kaçakçılık...
Türkiye bugünlere nasıl geldi?
12 Eylül 1980 sonrası taşlar yerinden oynadı; eli
kanlı ülkücü çeteler 'vatansever' kimliğiyle yurtdışına
çıkarken tarikatlar da 'cuntayönetimi'n\n koruması al-
tında serpilip geliştı...
Bir yandan Mohamed Al Faisal Al Saoud, öte
yandan Dar Al Maal Al islami Trust Türkiye'deki
y_andaşlarıyla birlikte dönemin Başbakanı Turgırt
Ozal'ın himayesine girdi...
Yıl 1988...
Hayali ihracattan köşeyi dönenler, eroin kaçakçılı-
ğından elde edilen trilyonlar, vurgun, yağma, deviet
bankalanndan alınan kredilerTürkiye'yi 'KüçükAme-
rika' yapma tutkusuyla birteşince iş çığnndan çıktı...
0 yıllar Türk ve Kürt mafyası el eleydi...
Işte o tarihlerde Alaattin Çakıcı, Türkiye'de tutuk-
luydu, henüz Sovyetler Birliği de dağılmamıştı.
ANAP içinde ise ülkücüler, liberaller, sağcılar bu çı-
kar ortamından yararlanıyordu. Kanun hükmündeki
kararnameler gece yarısı TBMM'den geçiyor, mafya-
siyaset-tarikat zinciri büyüyordu...
Abdullah Çatiı yurtdışındaki 'istihbarat örgütle-
ri'nio denetimi altında Fransa'dan Isviçre'ye, Hollan-
da'dan Italya'ya gidip geliyor, 'eroin ayağı'nda önem-
li işler yapıyorclu...
Paul VVaridel'i tanır mısınız?
VVaridel, Isviçreli bir kaçakçıydı ve Kürt kök'enli ül-
kücü Mehmet Şener'le, Türk ülkücü Abdullah Çat-
lı'yla iş yapıyordu...
Şirrıdi bir soru:
"Acaba Liceli Behçet Cantürk, Şener, Çatlı ve Iş-
viçreli VVaridel'i tanır mıydı?"
Çok iyi tanırdı bu üç kişiyi Cantürk.
Carrtürk'ün Hüseyin Kocadağ'la da ilişkısi vardı.
Kocadağ o tarihte Diyarbakır'da terörte mücadele şu-
be müdürüyken Demir Otel'den hiç çıkmazdı...
Demir Otel kimindi? Behçet Cantürk'ün...
1980 sonrası Suudi Krallığı'na bağlı dört finans ku-
rumunun ortaklığıyla Türkiye'de çalışmaya başlayan
Faisal Finans, öte yandan hayaJi ihracatla ortaya çı-
kanyenizenginler...
Kimdi bunlar?..
Turan Çevik, Hasbi Menteşoğlu ve diğerleri...'
Biri Malatyaspor'un, diğeri Samsunspor'un başka-
nıydı...
Hayali ihracatlara üç yıl içinde Hazine'den 2 trilyon
lira ödenmişti...
Unutmayın, yıl 1988'di...
1 dolar1500liraydı... '-">
Anamur'dan Kaş'a, Marmaris'ten Ayvalık Gümrü-
ğü'ne dek hayali ihracat sanıklan yargılanıyor, Şafak
Gemisi davası sürüyordu...
Işin içinde 'babalar', 'analar', 'politikacılar', 'MlTten
aynlan görevliler' vardı...
Mustafa Balbay olayın üzerine gitmiş, Cumhuri-
yet'in Izmir Bürosu 'hayali ihracatın Kaş, Marmaris,
Ayvalık' bağlantılannı ortaya çıkarmıştı...
Acaba bu işlerde birtarikat şeyhine yakın olan, Nur-
culann bir kanadını da içine alan kimi işadamlan ve
politikacılar da var mıydı?
Her şey tespih taneleri gibiydi...
KaçakçıPaulWariderinortağı'San/Avfj/'lakaplıAv-
ni Karadurmuş'tu; Abdullah Çatlı ve Mehmet Şe-
ner'i Isviçreli kaçakçı koruyor, Türkiye'den gelen 'ero-
in
r
ın dağrtım işi böyle gerçekleşiyordu...
Ticaret, siyaset, tarikat ve mafya...
İşler tıkır tıkır yürüyor, hayali ihracattan milyarları
vuranlann 'pay' dağıtmadıkları gerekçesiyle başlan-
na gelmedik iş kalmıyordu...
1988 yılında kısa süre yatip çıkan Alaattin Çakıcı 'es-
ki babalann' desteğiyle ve kimi politikacılardan aldığı
güçle yeniden ortaya çıkıyordu...
Artık adı duyulur olmuştu...
llkhedefi 'Malatyalılar
1
, 'Siirtliler' grubunu tasfiye et-
mekti ve zaman kollamaya başladı...
Çakıcı'mn Abdullah Çatlı ve Oral Çelik'le arası na-
sıldı?
Hiçbir zaman iyi olmadı...
Hem Çakıcı'yı hem de Çatlı'yı politikacı ağabeyle-
ri koruyup kolladı...
Onlar birer kahramandı!..
Ermeni teröristleri birkaç kez 'ses bombası 'yla kor-
kutmuşlardı...
• • •
Ne Çakıcı ne de Çatlı tek başına; onlar 12 Eylül
1980 sonrasının ürünüdürter...
Komünizmle Mücadele Demekleri'yle 1960'lann or-
talannda başlayan süreçtir, bugün içinde bulunduğu-
muz durum...
Acaba Mehmet Eymür ile Yavuz Ataç da tek baş-
lanna mıydılar?
Türkiye Cumhuriyeti devletini kuşatan gerici-fa-
şist kuşatmanın göstergesidir, önümüzde duran fo-
toğraf...
Günümüzde Çakıcı'lar, Çatlı'lar, Peker'lerhiçdeaz
değtl!..
'Aynalı Tahir'leri' bağnna basan bu ülkenin çoğun-
luğu yargısız infazlara alkış tutmuyor mu?
Demokrasi ve insan haklan hiçbir ülkede 'altın tep-
si'de sunulmadı...
Türkiye'de tarikatlann ekonomik olarak palazlan-
maa, hayali ihracatın patlaması, eli kanlı çetelerin kah-
raman olarak görülmesi hangi yıllarda oluyor?
Bu bir süreç; bu süreç demokrasiyle ortadan kal-
kacaktır...
hckaya@ posta.cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
C A G D A S Y A Y I N L A R I
ÇAĞIMIN TANIĞI ÜÇ YAZAR
2. BASI
40C OOOTL
KUIİUYOUYIVE TARİKAT
KAMPIARI
4 BASI
550 000 TL
SANCILIYILUR KU$ATILMIŞ
SOKAKLAR
4. BASI
400 OCC - t ' J [
KUZU POSTUNDA KÜRT
2. BASI —
800000TL *^f\
ZAMBAK SANA DA BULA$T1 IUM .
2 BASI
80C COO TL , #
»İN BARONUHUN KAZLARI
2. BASI
9O0000TL ,;l
Â$IK KADINLAR SOKAĞI
2. BASI ..o
90000CTL .__.
JERİAT PAIARI i
800 000 TL
SEVDANIN ADRESİ BELLİ DEĞİL
1000000TL
Çağ Pazarlama AŞ. Türkocağı Caddea No:39/*1 "
(34334) Cağaioğlu-lstanbul Tel: (0212) 514 01 96 •
1PS»