Katalog

28 AĞUSTOS 1998 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Ortaöğretim Disiplin Yönetmeliği'nde reform niteliğinde değişikliğe gidiliyor 'HFetsiz' suçlaması kaüayorEBRL TOKTAR ANKARA-Kızögrencilere "iffeTta- nımlaması getırdiği için okul müdürle- rince "kHÜkzanmuayenesine" gerekçe oluşturabilen, öğrencilere, okuldan uzak- laştırmadan atılmaya kadar çok ağır ce- zalar getiren, 56 tip suç, 4 çeşit ceza ve sadece 2 ödül öngören çağdışı Ortaöğre- tim Kurumlan Ödül ve Disiplin Yönet- meligi değıştıriliyor. Talim Terbiye Ku- rulu'nda yapılan ve hukuk fakültelerinin de görüşleri alınarak hazırlanan yeni yö- netmelik, "iffeti", "çocuklar için tanım- lanamaz" olarak değerlendiriyor. Yeni yönetmeliğe göre, öğrencilere ceza yeri- ne "terapi" öngörüliirken okuldan uzak- laştırma cezası kaldınhyor. Öğrenci tem- silciliklerinin kurulması, disiplin kurul- lanna "rehberöğreönenveöğrencileriıı'' girmesi de hükme bağlanıyor. Talim Terbiye Kurulu, öğrencileri top- luma kazandırmaktan çok, ağır cezalar- Ia eğitimin dışına iten Ortaöğretim Öğ- • Öğrencilere, okuldan uzaklaştırmadan atılmaya kadar çok ağır cezalar getiren; 56 tip suç, 4 çeşit ceza ve sadece 2 ödül öngören çağdışı Ortaöğretim Kurumlan Ödül ve Disiplin Yönetmeliği değiştiriliyor. Yeni yönetmeliğe göre, öğrencilere ceza yerine "terapi" öngörülürken okuldan uzaklaştırma cezası kaldınhyor. Öğrenci temsilciliklerinin kurulması, disiplin kurullanna "rehber öğretmen ve öğrencilerin" girmesi de hükme bağlanıyor. rencı Disiplin ve Ödül Yönetmeliği "ni günün değışen koşullanna uyarlamak üzere "çokkapsarıüı birçalışma" başlat- tı. Yönetmeliği, Türkiye'nin imzaladığı Çocuk Haklan Sözleşmesi'ne göre de- ğiştiren kurul, hukuk fakültelerinin de görüşlerini aldı. Ögrenciyi cezalandırmak yerine "te- rapüerie" toplumsal yaşama kazandır- mayı hedefleyen yeni yönetmelik, de- mokrasinin sınıf içindeyerleşmesini ön- görüyor. Yönetmelik değişikliğiyle, "kıztakzan muayenesine'' yol açan "iffet- sizüği tespit cdilmi; olmak" yönündeki 17. maddenin "ç" fıkrasında geçen 4. bent yürürlükten kaldınlıyor. lffetsizliğin çocuklar için "tanımı yapdamayacağT belirtilirken öğrenci cezalan da azaltılı- yor. Öğrencilere "uyanna, mahrumiyet, okuldan uzaklaştırma. okuldan tasdik- name Ue uzaklaştırma ve örgün egitim dışına çıkarma" cezalan için 56 tip suç türü öngören mevcut yönetmelik, öğren- cilen "muhbirliğe'' yöneltiyor. 18 yaşına kadar tüm bıreyleri "çocuk" kabul eden "Çocuk Haklan Sözfcşmesi" ise fiziksel. duygusal vezihınsel gelişım süreçlerinı dıkkate alarak çocuklan "ce- zalandırma yerine ödüUendirmeyT ön- görüyor. Sözleşmeyı baz alarak yapılan değişiklikle öğrencilerin disiplin kurul- lannda temsili sağlanarak demokratik bir sürecin oluşumuna katkıda bulunuluyor. Yapılan değişiklikler ve mevcut siste- me yönelik eleştiriler şöyle: • Me\cut yönetmelik, başardı öğren- cüer için yaJnızca "nota dayalı bir ödül- lendırme sistemi" getiriyor. • Ceza sayısı azaltılıyor. Okula uyum sağlayamayan başansız öğrenciler. reh- ber öğretmen gözetiminde terapilere alı- nıyor. Öğrencinin suçu işleme nedenlen incelenirken aile-okul koordinasyonu sağlanıyor. Okuldan uzaklaştırma ceza- sı kaldınhyor. • Mevcut yönetmeliğe göre, disiplin kurallanna uymayan arkadaşını ihbar etmeyen, bu konuda ifade vermeyen ve çagnldığı haldcdisiplin kuruiuna gelme- yen öğrenciler, aynca disiplin sonıştur- masına alıruyor. • Mevcut yönetmelik, disiplin kurul- lannm öğretmen, müdür, müdür başyar- dımcısı ve okul-aile birliğinm temsilci- sinden oluşmasını öngörüyor. • Yeni yönetmelik, disiplin kurullan- na rehber öğretmen ve öğrenci temsiki- lerini de alıyor. Böylece öğrenciler, kendi arkadaşlannı kurullarda savunabiliyor. Yeniyönetmelikteöğrenci temsilcilikleri- nin kurulması da öngörülüyor. • Mevcut yönetmelik, öğrenciye suç- la orantılı ceza vermiyor. Bir öğrencinin işlediği suçtan dolayı 4-5 kere cezalan- dınlmasını öngörüyor. Suç işleyen öğ- renci derslere alınmıyor, disiplin kuruiu- na sevk ediliyor. yemeklere alınmıyor. arkadaşlanna deşifre ediliyor. notlan dü- şürülüyor ve okuldan atılabiliyor. Disip- lin kurulu sonucu beklenmeden, öğren- cinin okuldan uzaklaştınlmasına olanak venyor. Böyiece. hukukun "kanıtianma- dığısürecenerkessuçsuzdur''genel ilke- si çiğneniyor. KESK Cenel Baskanı Erdem 4 Demokrasi güçlermin işbirliği şart' • Erdem, 4-6 Eylül tarihleri arasında 2. olağan genel kurulunu yapacak olan KESK'in, kurulduğu 1995 yılından bu yana hızla büyüdüğünü ve gelinen noktada 500 bin üyelerinin olduğunu söyledi. BARIŞDOSTER KESK Genel Başkanı Si- yami Erdem sendikal ya- şamda başanyı, ücret sendi- kacılığının reddinde, bilinç- lenmede ve sağlıklı politik tercihlerde gördüklerini söy- ledi. Erdem, KESK Genel 1 Eylül Banş şenliğine çağn tstanbulHaberServi- a- l Eylül DünyaBanş Günü'nü kutlamak amacıyla ÖDP, HADEP. EMEP, DBP, DİSK, KESK, İHD, TMMOB, Pir Suitan Abdal Kültür Derneği ve bir çok sivü toplumörgütü yannak- şam Bakıricöy'deki Fil- damı Gösteri Sanatlan Merkezrnde u Dahada geç olmadan banş" ad- h bir şenlik düzenleye- cekler. ÖDP Istanbul II Başkanı, afişterinin asılması yasaklanan bü- tün banş güçlerini şen- Lğe, banş için ses ver- ıneye çağırdı. Sunuculuğunu tiyat- ıo sanatçısı Orhan Ay- <ÜD ve GülsenTuncer'tn ^apacağı şenliğe Mo- îollar. SevİBÇ Eratalay, Eoma Denge Azadi, MKM Çocuk Korosu, îotna Amed ve Yavuz lingöl kanlacak. Dü- iünce suçlusu aydınla- nn mesajlannın okuna- oğı şenliktebir süre ön- -.e suikasta uğrayan İHD Genel Başkanı \kın Birdaf la canlt te- fcfon bağlantısı yapıla- <ak. Şenliğe Güneydo- {u'da çatışmalarda ö- fenlerin ailelerinin de latılacağı belirtildi. ÖDP Istanbul İI Baş- ianı Mehmet Atay, Banştan yanataraf ol" laşlıklı bitdirinin Istan- iul Valiliği 2820 sayüı iiyasi Partiler Karnı- nı'nun 81. maddesi ge- ekçe gösterilerek dağı- ılmasına izin verilme- ağini kaydetti. "Kürt orununda adil, demok- atik si\asal çözüm için lanş" yazıh afîşin de ynı gerekçeyle asılma- ına izin verilmedigini «lirten Atay, afişleme apmak isteyen yakla- ık 50partilinin gözaltı- a alındığını söyledi. Atay, yürürmenin iurdurulması ve yapı- an işlemlerin düzeltü- nesi istemiyJe 25 Ağus- = - os günü tstanbul Valili- p'ne dava açtıklarmı fâdeetti. Kurulu öncesinde yaptığı değerlendirmede. "Sınıf ve kide sendikacılığını daha guncel yaparak üyelerimizi siyasallaştırmak, demokra- sivi içselleştirmek istiyoruz" dedi. Erdem, 4-6 Eylül tarihle- ri arasında 2. olağan genel kurulunu yapacak olan KESK'ın. kurulduğu 1995 yılından bu yana hızla büyü- düğünü ve gelinen noktada 500 bin üyelerinin olduğu- nu söyledi. Genel başkanlık konusunda bireysel bir ter- cih hakkınuı olamayacağım belirten Erdem, örgütlü ve örgütsüz tüm kamu çalışan- lanyla, genel kamuoyunun isteklennin önemli olduğu- nu vurguladı. "KESK Baş- kanlığı sınırlı ilişkiler üzeri- ne şeldllenemez'' diyen Er- dem, genel kurullanna Av- rupa Sendikalar Konfede- rasyonu Genel Sekreter Yar- dımcısı vc Isveç Memur Sendikalan Konfederasyo- nu Dış ilişkiler Sekreteri'nin de aralannda bulunduğu 33 yabancı sendika temsilcisi- nin katılacağını ifade ettı. Örgütlenme konusunda zorlu bir noktaya geldilderi- ni belirten Erdem. "Biz de 500 bin kişinin örgütlü gücü- nün ne anlama geldiğini, ör- gürJenmemiş arkadaşlanmı- za anlatarak bir çekim mer- kczi yaratmaya çalışıyoruz. Ozeüikle 4 Mart eyiemlerin- den sonra çok hızlı bir fiye arüşı oldu" diye konuştu. Programlannın demokratik- leşme programı olduğunu belirten Erdem, "Siyasi par- tilerin programımızı benim- seme ve sahiplenme oranla- nna göre. onlara \akınlaşı- yoruz ya da uzaklaşıyoruz" dedi. ' Sorunlann çözümü ve yaklaşan seçimlerde demok- rasiden, emekten, bağımsız- lıktan, laıklikten, aydınlan- madan yana olan güçlerin başansı için siyasi partilerin, sivil toplum örgütlerinin, meslek odalannın ve sendi- kalann en geniş anlamda iş- birliğinden yana olduklannı vurgulayan Erdem, aynı amaca yönelik olarak ÖDP'nin başlattığı "Gökku- şağıProjesi''ni de çok olum- lu karşıladıklannı söyledi. Erdem şöyle devam etti: "En geniş anlamda birlik. tabandaki ayrüıklaruı gide- rilmesine ve kalıcı işbirlikle- rinin doğmasına da katkıda bulunur. KESK üyeleri de- mokratikdeğeıieıie şekfllen- miş kişilerdir. Ekonomik ve sosyal haklan alma mücade- lesinin. demokrasi mücade- lesiyle yakından ilgili oldu- ğunu büirler. Küreselleşme- nin tüm olumsuz etkiierine karşın işçi sayısuıın artnğını düşünüyoruz. Bize göre üc- retü olan herkes emekçidir. Sendikalar arasında eskisi- ne oranla çok daha sıkj bir uiuslararası dayanışma van" UluslararasıBanş Güzeli YartşmasıKuzey Kıbns Türk Cumhuriyeti'nde 16 ülke güzelinin katılımıvla dü/enlenecek 1. Uluslararası Banş Güzeli Yanşması, 26 Eylül'de gerçekleştirilecek. Girne, Jasmin Court Otel'de yapüacak yanşma. İnternet'ten de canlı o- larak yayımlanacak. 3 bin dolar ödüllû yanşma öncesinde güzeller, Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ı ziyaret edecek- ler ve Ledra Palas'ta beyaz güvercin uçurarak dünyaya banş çağnsı yapacaklar. İI Tüm vücudunuzun ipeksi yumuşaklığa kavuşması için tek çözüm; Satinelle Sensitive Body Total s 1 -, peşsn fiyatına yltaksitle , Yeni Philips Satinelle Sensitive HP 6404 Satinelle Body Total Elektrıklı HP 6424 Saunelle Sensitive Body Total Elektrikli HP 6427 Satınelle Sensitive Body Total Şarjlı HP 6415 Satinelle Sensıtive- Ladyshave Kombi Set peşin fiyatına 4 taksıt peşınat/taksıt 3.620.000 S.5S0.000 6.500.000 6.800.000 toplam tutar 14.480.000 22.200.000 26.000.000 27.200.000 1 peşin + 5 taksit peşınat/taksit 2.650.000 4.050.000 4.750.000 5 000.000 toplam tutar 15.900.000 24.300.000 28.500.000 30.000.000 I 3 Vücudunuzun farkü bölgeierindeki tüyler için degişik yöntemier uygulamak yerine artık yeni Satinelle Sensitive Body Total'ın başiıklannı kullanın. Hassas bölgeler için özel başhk... Aktif disk sayısıru azaltarak epilasyon bölgesini daraltmanıza izin verir. Böyiece koltukalü ve bikini çizgisi gibi bölgeierde rahatça kullanabilirsiniz. Bacaklar ve hassas bölgeler için iki ayrt rahatlatıct başhk... Ciide masaj etkisi yaparak rahatiatır. Vücudunuzun her bölgesinde o ipeksi >r umuşaklıga nere- deyse hiç acı duymadan kavuşmanızı saglar. Tüm vücudunuzun pürüzsüz. ipeksi bir yumuşaklıga kavuşması için sadece Philips Satinelle Sensitive Body Total yeter. T Ü K E T İ C I D A H I f H A 0 800 211 41 12-13 HAFTAYA BAKIŞ AHMET TANER KIŞLALI Yollar da Karıştı, Bölücüler de... Cumhuriyet'teki başhk olmasa, olay gözümden kaçacaktı. Sayın Mesut Yılmaz, ANAP'ın Istanbul il kong- resindemüthişbiraçıklamayapmış: "Yolumuzbü- yük Atatürk ve nahmetlı Özal'/n yoludur." Bir zamanlar Özal'ı "Atatürk'ten sonraki en bü- yükdevrimci" ilan ettiklerinde bile, kafam bu kadar karışmamıştı. "Olsa olsa devrimciile deviriciyi bir- birine karıştırmışlardır" diye düşünmüştüm. Kimi- leri herçarpıcı değişiklıği devrim sanıyorolabilirdi... Içeriğine, bütünlüğüne ve de -daha önemlisi- yö- nüne bakmadan... Ama "onlar" bile, Atatürk ile özal'ı aynı yolun yol- culan saymamışlardı. Yani Özal'ın "Atatürk'ün izle- yicisi" olduğunu -hiç degilse açıktan- savunma- mışlardı. Hatta içlerinde Atatürk'e karşı, ama Özal'dan yana olanlar vardı. Acaba Sayın Yılmaz mı haklı, yoksa onlar mı hak- lıydılar? • • • Atatürk laiklikten yanaydı.. Dinin toplumsal yaşa- ma değil bireysel yaşama yön vermesini istiyordu.. Tann ile kulu arasına gırmek isteyenlerin düşmanıy- dı.. özal ise laikliğin kuyusunu kazdı.. Ceza Yasa- sı'nın ünlü 163. maddesini kaldırarak, dinci güçle- rin ayaklanndaki prangaları çözdü.. Tann ile kullan arasına tarikatlann girmesini, dinın toplumsal ve si- yasal yaşama yön verme olanağının doğmasınm önündeki son engellen de kaldırdı.. Atatürk tam bağımsızlıktan ve "ulus deWef"teh yanaydı.. Amacı şu ya da bu ülkeyi taklit etmek, şu ya da bu ülkeye yaranmak değildi.. Amacı çağdâş uygartık düzeyini yakalamaktı.. Ulusalcılık anlayısı, "maceracılığa" karşıydı.. Özal ise "u/uscfeWef"in kuyusunu kazdı.. "Fed^- rasyon" düşüncesinin tartışılmasını istedi. PKK üzş- rine devletin tüm gücüyle g'tmesini önledi;. ABD'den çok Amerikancı kesildi.. ABD'nin Ortado>- ğu senaryolannın bir numarah reklamcısı oldu.. Yef- kisi olsa, Türkiye'yi "Körfez Savaşı "na sokacaktı» Atatürk ekonomik açıdan devletçiydi.. Özel kef- simin desteklenmesinden yanaydı, ama kamu yi- rannın olduğu her yerde devlete görev düştüğünğs inanıyordu.. Atatürk KlT'lerin, Anadolu'nun demi- rağlarla örülmesinin öncüsüydü.. ; Ozal ise devletçiliğin düşmanıydı.. KlT'lerin z a r i etmesi ve böyiece özelleştirme yolunun açılması için elinden geleni yaptı.. "Globalleşme" adı altıri- da, "Yeni Dünya Düzeni"n\n ve KlT'lerin iç ve d(Ş çıkar çevrelerine peşkeş çekilmesinin savunuculıl- ğunasoyundu.. Atatürk halkçıydı.. Halkçılığı, halkın yönetimde egemen olması ve toplumsal adaletin sağlanması biçiminde anlıyordu.. Toplumda ayncalıklı kesimle- rin doğmasına karşıydı.. Toplumsal uçurumlann yok edilmesinden, emekçinin, üreticinin düzeyinin yük- seltilmesinden yanaydı.. Özal ise "mutlu azınlık"ç\yd\.. Zenginleri seviyor- du.. Toplumsal adalete ve "sosyal devlef'e karşıy^ dı.. Parası olanın yaptnasını, olmayanın da yapma- masını savunuyordu.. Devlet, kanşıp da bu denge- leri bozmamalıydı.. Ve Atatürk devrimciydi.. Özal ise "devirimci"yd\.. Köşedönmeciydi.. "6e- nim memurum işini bilir" derdi... "Devlete vergi ve- receğinize, siz onu daha iyi değerfendirirsiniz" der- di.. Askeri birlikleri şortla denetlerdi.. Yollan kapat- tınp arabasıyla hız denemesı yapardı.. Kurumlann ve kuralların çökertilmesinin öncü- süydü.. Yolsuzluğun kural, vurgunculuğun akıllılık, dü- rüstlüğün aptallık sayıldığı bırdönemi başlattı.. Dev- leti çürüttü.. • • • Emre Kongar, pazartesi günkü yazısında, çok önemli bir noktanın altını çiziyordu: "Türkiye Cumhuriyeti'nin bölünmesi, PKK terö- ründen çok, 'çoğunluk' durumunda olanların.. 'azınlık' olduklannı düşünenler ile bihikte yaşama- yı reddetmesi ile gündeme gelebilir." Cumhuriyetin Ordu ili valisi geçenlerde Türki- ye'de bir "ilk"e imzasını attı. Güneydoğu'dan işçi- lik için gelen yurttaşlanmızın, ile girmesini yasakla- dı. Yani en büyük bölücülüğü yaptı. Bu sayın valimiz, geçmişte de kendisini Alpars- lan Türkeş'in "manevi oğlu" sayıyordu.. Ve de Sa- yın Başbakanımız, kendisini Emniyet Genel Müdü- rü yapabilmek için kahramanca bir savaşım vermiş- ti. (Allah'tan koalisyon hükümeti vardı da, Ecevit'in karşı çıkmasıyla bir "facia" önlendi.) Şimdi -bir yurttaş olarak- Sayın Yılmaz'dan iste- mek hakkımız: - Atatürk'ün mü yolundasınız, yoksa Özal'ın mı? Bölücülükten mi yanasınız, yoksa bölücülüğe kar- şı mısınız?.. Lütfen karannızı verin! Ve de lütfen, yollan ve bölücüleri birbirine dolaştınp, insanlann da kafasını kanştırmayın! 6. sınıf öğrencilerine sıkı denetim Uluğboy millieğitim müdürlerini uyardı ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu)-Millı Eğitim Baİca- nı Hikmet l'luğba>. 8 yıllık kesintisiz temel eğitimin tüm unsurlanyla bu yıl uy- gulanmaya başlanacağını, 6. sınıftaki okullaşma oranının yüzde 100'e çıkanlmasında ıi milli eğitim müdürlerine büyük görev ler düştüğûnü söyledi. Aynca bakanlık, 8 yıllık kesintisiz temel eğitim gereği bu yıl tüm 5. sınıf öğ- rencilerinm 6. sınıfa kaydo- lup kaydolmadığını yakın- dan denetleyecek. Milli Eğitim Bakanı Hik- met Uluğbay, 8 yıllık kesm- tisiz temel eğitim ve yapılan çalışmalar konusunda il mil- li eğitim müdürlerini bilgi- lendirmek üzere Başkent Öğretmenevi'nde düzenle- nen koordinasyon toplaniı- sına katıldı. İl milli eğitim müdürlerinden. cumhuri>e- tin 75. yılının coşkuyla kuı- lanmasını da isteyen Uluğ- bay, 6. sınıfa olan kayıtlann arttınlması için özel bir ça- ba harcanması talebinde bu- lundu. Velilerin bilgı almak için yapacağı başvurulara sevecenlikle yaklaşılmasını isteyen Uluğbay, dar gelirli öğrencilere yönelik kıyafet, yemek \e kırtasiye yardım- lannın bu yıl daha da arttınl- dığını bıldirdi. Uluğbay. okul müdürlerinin bölgeie- rindeki dar gelirli aileleri be- lirlemelenni istedi. Öteyandan İl mıllı eğitim müdürlüklen tarafından kendi bölgeierindeki 5. sını- fı bitiren öğrencilerin adres- leri tek tek belirlenirken ço- cuklarım okula gönderme- yen veliler hakkında cumhu- riyet savcılıklanna suç du- yurusunda bulunulacak. De- vamsız ögrenci velısi hak- kında 'iki aya kadar hapis cezası' verilecek.