19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
21 AĞUSTOS 1998 CUMA CUMHURİYET SAYFA 15 Bizans oyunu Timurçin Savaş adını anımsıyor olmalısınız... Geçen dönem milletvekiliydi. Artık Meclis'te değil. DYP-SHP koalisyonunda SHP kontenjanından sıkça değişen Kültür Bakanlığı koltuğuna oturmuştu. Kısa dönem Kültür Bakanlığı sırasında, Istanbul Arkeoloji Müzesi'ndeki "Bizans Bölümü'nü açmıştı. Tören falan düzenlemişti açıhşta. Istemihan Talay adını ise çok iyi biliyorsunuz. Şimdiki koalisyonun DSP kontenjanından Kültür Bakanı. O da geçenlerde Istanbul Arkeoloji Müzesi'nde "Bizans Bölümü"nü açtı törenle. Timurçin Savaş'ın dört yıl kadar önce açtığı bölüm "yeni bölüm" diye bir kez daha açıldı... Hani, "Bizans oyunu" derfer ya, aynen öyle bir oyun oynanıyor Bizans Bölümü'nde... Garanti Bankası'ndan alınan 50 milyar da işin başka yanı! Doğrusu, Arkeoloji Müzesi Müdürü Alpay Pasinli'yi kutlamak gerek. Bu gidişle bir sonraki Kültür Bakam'na, Arkeoloji Müzesi'nin açılışını bile yaptınr valla! Etektromk posta: somepostactBnhuriyetcom.tr Tel: 0.212.512 05 05 Faks: (U12.512 44 97 - Ekonomik krizler, fuhuş sektörûnü etkilemiyormuş.. "Işte buna ekonomide Viaara Modeli deniri" G enelkurmay Başkanı Orgeneral Ismail Hak- kı Karadayi'nın emeklilik öncesi Savunma dergisine yaptığı açıklamada irtica tehdi- dinin altını bir kez daha çizmesi, siyasette yeni dalgalanmalara neden olmuştu. Ortalık dalga- lanıp her zaman olduğu gibi duruldu. Ancak, aynı derginin aynı sayısında gözden ka- çan bir başka yazı vardı. "Avrasya üzerindeki güç mücadelesi ve Türkiye" başlıklı yazı, irtica ya da bö- lücü terör tehdidini bile geri plana çekip herkesi de- rin düşüncelere itecek nitelikteydi. Aslında, herkesin bildiği fakat dillendirmediği bir konuda bir asker, görüşlerini çok açık bir şekilde or- taya koyuyordu. Kara Harp Akademisi Başkanı Dr. Kurmay Kıdem- li Albay Yılmaz Tezcan'ın, Harp Akademileri Komu- tanlığı'nda düzenlenen bir seminerde sunduğu bil- diri, derginin bu ayki sayısında özetlenerek yer al- mıştı. Iç cephe Özetten bir özet de biz çıkaralım: Türkiye'nin jeostratejik yaklaşımı, içte kendi di- namiklerine dayanmak, bölgesel ittifaklarla milli gü- venliğini pekiştirmek ve bunlardan aldığı güçle dün- ya siyasetine yön veren ülkeler arasında yer almak- tır. Üç araç, iki cephe stratejisi denilebilecek bu je- ostratejik yaklaşım, bugün de geçerliliğini korumak- tadır. Üç araç; Ulus, TBMM ve Silahlı Kuvvetlerden meydana gelmektedir. İki cephe ise; iç ve dış cep- helerden oluşmaktadır. Bugün iç cephemiz iyi bir görüntü vermemekte- dir. İç dinamikler zayıflamış, kuvvet çarpanı olan milfetin geleceğe umutla bakma duygusu azalmış- tır. Türkiye'yi 'aik ve demokratrk bir devfet yapısın- dan uzaklaştırıp, Islami bir devlet haline getirmeyi amaçlayan irtica, tehdide dönüşmüş, bölücü terör iç ve dış destek sonucu ülkenin bölünmez bütünlü- ğünü hedef almış, ekonomik istikrarsızlık artmış, kitlelerin refah düzeyi hızla düşmüş, yaşanan siya- si istikrarsızlıklar sonucu Türk milletinin devlete olan güveni azalmış, geleceğe umutla bakma ve yönel- me duyguları büyük ölçüde zedelenmiştir." Siyasilerin çizdiği pembe tablolara hiç benzemi- yor, Harp Akademileri Komutanlığı'ndaki seminer- de çizilen tablo... Bir kez daha vurgulamak gerekir- se, "Milletin devlete olan güveni azalmış, gelecege umutla bakma ve yönelme duygulan büyük ölçüde zedelenmiştir" saptaması yapılıyor. Jeostratejik yönden "iç cephe'nin zayıflığından söz edilirken siyasiler ise yeni "cephe"ler kurmaya ça- lışıyor... Işte Türkiye tablosu: Cep delik, cephe delik! SESSİZSEDASIZ{!) NURİKURTCEBE <$&&<• Yüksek Yerilim Hattı Erdinç UTKU Siyasi partiler, tarikatlann DlNlenme TESlSLERl mi? Tokafta okul bahçesine caml Mektup, Tokat'ın Erbaa ilçesine bağlı Çalkara köyünden geliyor: "Köyümüze ikinci bir cami yapıl- ması gündeme gelince bizler üst ma- halleyi önerdik, muhtar ve yandaşla- rı ise okul bahçesine göz koydu. Kay- makamlık ve Milli Eğitim Müdürlüğü de muhtara destek oldu. Destek şöyle geldi, okul arazisi-, nin tapusu, köy tüzelkişiliğine aitti, uzakta olacak. Aynca, cami inşaatı diye ebe evini de yıktılar. Okulun yanındaki köy konağında nişan ve düğün yapanz. Yazlan, ma- saları okulun bahçesine koyanz. Is- teyen düğününü içkili yapar. Okulun bahçesi cami bahçesi olun- ca ya düğünleri kaldıracaklar ya da ^içkiyi yasaklayacaklar. Türkiye'de örneği olmayan bu Milli Eğitim'e geçirmediler. J[ duruma yetkililerin engel olmasını is- Sonuçta, ikinci camiyi okulun bah- tiyoruz ama bizi kimse dinlemiyor. çesine yapmaya karar verdiler. Bizlercami yapılmasına karşı deği- liz. Ancak, bircaminin bahçesine okul yapmak ne kadar abes ise okulun bahçesine de cami yapmanın abes ol- duğunu düşünüyoruz. Usteiik, okulun bahçesine yapılacak yeni cami, eski camiden 300 metre Köyümüzde ihtiyaç olan ikinci ca- mi üst mahelleye yapılsın, okulumu- zun bahçesi okula kalsın..." Erbaa Kaymakamı ve llçe Milli Eği- tim Müdürü'nün tavrı belli. Okul bahçesine cami inşaatına des- tek veriyorlar... Acaba Tokat valisi ne diyor? Sempozyuma 70 bilim acfamı katılacak 'Etkin karar verme yöntemV tartışılacak İstanbul Haber Servisi - Ye- ditepe Üniversitesi (YÜ) "Et- kin Karar Verme Yöntemle- ri" konulıı hir sempozyum dü- zenliyor. Sempo/\ ııına. 10 ülkeden 70 kadfl^feilİH) jttlanıı katılacakıve otuzun üzeı ınde bildiri sunufa- cak. Yeditepe Üniversitesi. II- ASA-DAS adlı Avrupa merkez- li bir bitiınsel örgütün işbirliğiy- le 1-4 fcyltil tarihleri arasında "Etkin Karar Verme Yöntem- leri" konulu bir sempozyum ger- çekleştirilecek. Bü>iikada Aııadolu Kulü- bü'nde yapılacak olan sempoz- vuma 10 ülkeden 70 bilim ada- mı katılacak. Yeditepe Üniversitesi'nden ya- pılan açıklamada etkin kararın. çabuk, doğru, tüm kriter ve risk- lergözönünealınarak verilen ka- rar olduğu belirtilerek günümüz- de etkin karar vermenin önemi- nin daha da arttığı vurguiandı. Açıklamada, "Dört gün sü- recek toplantı boyunca karar verme mekanizmasını incele- yen uluslararası düşiinür ve bilim adamları, konunun cn ileri teknoloji ve prensiplerini tartışacaklardır. Bu derece kapsamlı bir toplantı iilkemi/- de ilk kez yapılmaktadır" denildi. Temelini Basbakan Yılmaz atmıstı Bursay da inşaatiskelesi çöktü: 6 işçi öldü BURSA (Cumhuriyet Büro- su) - Basbakan .Vfesut Yılmaz tarafından Kasım I997'de te- meli atılan Bursa Ticaret ve Sa- nayi Odası'nın organize sana- yi bölgesindekı hizmet bina- sında meydana gelen çökme nedeniyle ilk belirlemelere gö- re 6 işçi yaşamını y ıtirdi, bir iş- ;i de varalandı. BTSO'nun 6 milyon 293 bın jolara GİNTA$ İnşaat Şirke- i'ne ihale edilen hizmet bina- ;ının yapımı sırasında 10 met- eyükseklikteki üçüncükatbe- onu atılırken iskele çöktü. Is- .elenin üsıünde \e altında bu- unan işçilerden sekizinin iske- îdemirleri ile28metreküpbe- )n harcı arasında sıkıştıklan öriildü. işçilerden Rafet Kadir iske- : demirlerinin altında yan be- ne kadar betuna gömülmüşken ıırtarma ekipleıi tarafından jrtanldı. fn>aattaçalışan Mü- min Şahin (36), Ramazan Eminoğlu (36). Mümin Öz- gür (54) ve Mustafa Vatansc- ver'in cesetleri harcın arasından 2.5 saatlik uğraş sonunda çıka- rıldı. Dün saat 16.30'da son kat be- tonu atılırken çöken iskele ilc harç arasında kalan Mustafa Öztûrk ve Hüseyin Cuma- li'nin cesetleri de akşam saat- lerinde çıkarıldı. BTSO'nun teknik işlerden sorumlu Başkan Vekili Mah- mut Yılmaz olay yerinde yap- tığı değerlendirmede, "Görön- tü beton iskelesinin sağlıklı kurulmaması sonucu facianın olduğunu ortaya koyuyor. Ke- sin sonuç bilirkişi incelemesi sonunda saptanabilir" diye konuştu. Bursa Emniyet Mü- dürü Kemal Bayrak ve BTSO Başkanı Celal Sönmez de kur- tarma çalışmalannı yerinde uzun süre takip ettiler. Savcılığa suç duyurusunda bulunulcfu Vesin Vakfı'ndakalan îğrenciye ülkücü saldırı İstanbul Haber Servisi - Ne- Vakfı nda kalan 14 yaşında- S. A'ya. ülkücü olduklan be- ilen üç kişi tarafmdan önce ha- et edildi sonra da dövüldü. \z Nesin Vakfı Yönetmeni ıf. Dr. Ali .Nesin, konuyla il- olarak Çatalca Cumhuriyet cılıüı'na şikâyet dilekçesi Ji, rof. Dr. Alı Nesin \aptıgı ya- açıklanıada. 18 Ağustos ge- S. A'nın ülkücü olduğu öne ıleıı iiç ki^i tarafından dö- liiğünü belirtti. ikıf çjlıvınlanndan Güliz end«r'ın dc ağır hakaret, tehdit ve tacizle karşılaştığı vur- gulanan açıklamada. Aziz Ne- sin'e, Nesin Vakfı'na ve vakıf- ta kalan çocuklara da hakaret edildiği kaydedildi. Nesin. Çatalca Cumhuriyet Savcılığfna verdiği dilekçede saldırganlardan birinin adının Aytaç Kabacalı olduğunu öğrcn- diğini ifade ederek "Çatalca polisince kimliği bilinen bu 3 kişiden şikâyetçiyim, gereği- nin vapılmasını arz ederim" dedi" Sanatçı Şanar Yurdatapan da yaptığı açıklamada, saldır- ganların yakalanmasını istedi. HAYVANLAR ISMAÎL GVLGEÇ KİM KİME DUM DUMA b0tvcakovturk.net ÇIZGİLİK KÂMtL MASARACI \ BLLUT BEBEK NVRAYÇİFTÇJ Aanne/ Sonunda TARlHTE BUGÜN MVMTAZARIKAN 21 Ağustos CAZ MÜZİĞ/MN KONTLLT İ904 '7E 8USÜN, ÜNLÛ AMERİKAII CAZ MÛZrKÇtSi WILUAM BA£(E POĞOU. "COUNT*ADtMr, t93S'TB BÖt KAPYO SPİKBRİ KENPiSİNDEN BÖYi£ SÖZ BDİNCB AİAÇAKTIR. CAZ VVZİH/NİN BÜYÜK Pf- (f*H-»«?) PİYANO ÇALMA 7&MİĞ/AJ/ Öğ£0£ CEK VE OMJN" ertas/NDe KMAcAıtne. OUKB 'BÜYİJK CAZ ORKESTtySrANlAYtŞINA CHAMK, COUNr SASf£ DE, i* KJÇÜİK S7HV- OAKT BÛYÛK CA28AAJb /OJ&*Şurr/g.&4S/£'. NİN OOCeSTKASI, GÜÇLÛflİTUİ YE SOLOCULARI İl£,ÖZEUJXZ£ BLUES TİJRÛNÜN İOtAStNPA *WOA,BASlE,D ANKARA...ANKA... MÜŞERREF HEKtMOĞLU Dostu Mozart'ın Müziğjeibj Ünlü sevgi yazan Leo F.Buscaglio, insanlartek kanatlı meleğe benzer, diyor. Altını çiziyor son- ra. Birbirlerine sarılarak uçarlar. Ben de öyle düşünüyorum, kanatlar sevgiyle güçleniyor. Olüm de yitirmiyor bu gücü. Işte Na- dir Bey. Mesleğimizde yaşanan darboğazlara karşın geniş bir soluk veriyor bize. Karanlığın içinde ak bir anıt gibi dikiliyor, gülümsüyor, ışık tutuyor. Onurlu bir yaşamın, bir aydın savaşının ışığını. Yoz ortama, meslek dalımızda yaşanan il- ginç serüvenlere, tekseslilik, tekelcilik eğilimle- rine karşın sönmüyor ışığı. Dostu Mozart'ın mü- ziği gibi. Yaşamını yitirdiği zaman aldığım bir okur mek- tubunu anımsarım her zaman. "Şimdi elinde kemanı dostu Mozart ile dûet yapıyordur" diyor. Ben de ekliyorum, belki de sevgili Berin Nadi'ye serenat. Bilkent'in Anadolu Festivali konserlerinden bi- ri Nevşehir Kapadokya'da. Ersin Onay ve Gü- rer Aykal ile konuştuk. Nadir Bey'e saygıyla Mo- zart'ın biryapıtı yeralıyorbu konserde. Çoksev- diği Suna Kan da Bodrum'dan seslenir sanırım. Şimdi ancak, hayli zorlanarak 15 dakika çalabi- liyor, konser verebilmek için var gücüyle çalışı- yor ama kolaydeğil. Kaç kınk, kaç ameliyat! Ama bir de sanatçının direnişi, dahası Suna Kan'ın yapısı var. Her şeyi güzel taşır güzel aşar. • • • Biliyorsunuz Nadir Bey de keman çalıyor. Ben de dinledim birkaç kez. Elmadağ'daki apartman- da ve Yeniköy'deki yalıda. Biz salonda ya da te- rasta otururken Nadir Bey dostu Mozart ile bu- luşurdu odasında. Sonra yanımıza gelir, Ankara konserlerinden, ortak dostlarımızdan söz eder- dik. Suna Kan'ın kemanıyla Nadir Bey ve Mozart çakışıyor bir zaman diliminde. Kurtuluş Savaşı yıl- lannda Ankara'ya geliyor genç bir kemancı. Bü- yük tutkusu keman, Hasan Âli Yücel ile dostlu- ğu var. Biri müzik öteki edebiyat öğretmeni Ke- çiören öğretmen Okulu'nda. Yunus Nadi'yi de tanıyor, yemeğe gidiyor evlerine, dostluk gelişi- yor, evin oğluna keman dersi vermesi isteniyor. Evin oğlu Nadir Nadi, öğretmen de Nuri Kan, Su- na Kan'ın babası. Kızının yeteneğini gören, ge- liştirmek için çırpınan bir baba. Nadir Bey de o yeteneği içten destekleyen bir yazar. Küçük ke- mancıyla dostluğu varyıllar boyunca. Ortak dost- ları da Mozart. Biri kitabını yazıyor, öteki öz şar- kısını söyleyerek çalıyor yapıtlarını. • • • Çok mutluyum, Nadir Bey'i de Berin Nadi'yi de yakından tanıdım, dostluklanyla onuriandım, bel- fi olaylann da tanığı oldum. Örneğin Çankaya Köşkü'nde bir akşam. 12 Eylül dönemi, toplan- tının ilginç bir protokolü var. Eski cumhurbaşkan- larından Celal Bayar da konuklar arasında, bir ilgi odağı. Bir önceki Cumhurbaşkanı Fahri Ko- rutürk gelmemiş, özür dilemiş galiba, sabahki tö- rene katılmakla yetinmiş anlaşılan. Çankaya Köş- kü'ne birlikte gittik. Nadir Bey kalabalıktan hoş- lanmaz. Bir an önce aynlmak istiyor resmi kabul- den. Konukları aşarak kapıya doğru ileriiyoruz. Konuklar hayli kalabalık ama boşluklar gözden kaçmıyor. örneğin Milli Birlik Grubu Başkanı emekli Orgeneral Fahri Özdilekyok. Milli Güven- lik Konseyi Genel Sekreteri Orgeneral Haydar Sal- tuk ile konuşurken Nadir Bey doğrudan soruyor: - özdilek Paşa yok mu? Saltuk Paşa gülümsüyor. Emekli orgeneralle- rin hepsini çağırmaya olanak bulamadıklarını söylüyor. Berin Nadi de lafını esirgemiyor. - özdilek herhangi bir orgeneral mi? Nadir Bey'in gözleri parlıyor. Bu protokolün yorumunu daha iyi yaptık son- ra, olaylar gelişince her şey yerli yerine oturdu. ••• Ne güzel söylüyor yazar Buscaglio: Tek ka- natlı meleğe benziyor insan, birbirine sanlarak uçu- yor ancak. Sevgiyle güçleniyor, yücelen duygularla do- ruklara yöneliyor. Kimi zaman da yaşayanlar değil yitik dostlar, sevgililerie buluşarak uçuyoruz değil mi? Ölümün ötesine gidiyor, ö>mezliği yaşıyoruz. Bu ağustos sabahında ben de uçtum, öimez- liği yaşadım yeniden. Teşekkürfe selamlıyorum Nadir Bey'i. BULMACA SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 2 3 4 ı ı iI I 5 6 7 8 I I I I 9 1 2 3 4 5 6 7 8 9 SOLDA.N SAĞA: 1/ Yabanördegi. 2/ " — Güler": Fotoğraf sanat- çımız... Kimi Türk topluluk- larında ve Iran'da kullanı- lan bir soyluluk sanı. 3/ Ağaç cemberler üze- rine örülmüş torba biçiminde balıkağı...Rüt- besiz asker. 4/ Radon elemen- tinin simgesi... Evcil ol- mayan hayvanlan vur- 1 ma ya da yakalama işi... Muğla'nın bir ilçesi. 5/ 2 Yatak doldurmaya yara- 3 yan yün, pamuk. kıtık 4 gibi şeyler...Ilkelbenlık. c 6/ Aşk ateşi... " — sesi ve kanat şakırtjsından ı 6 Billur bir avize Bursa'da 7 zaman" (Ahmet Ham- g diTanpınar). 7/Ugraş... „ Bir düşünce ya da kara- n benimsemeyerek karşı çıkma. 8/ Bir hükümdann yö- netimi altındaki halk... Ingiltere'de çok sevilen bir cins bira. 9/ Böbreküstü bezlerinin etkili bir maddesi. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Kurtuluş Savaşı yıllann- da Istanbul Rumlannın, Türklere ve Türk egemenJiğine karşı kurduklan dernek. II Huzur... Ahi kuruluşlanna gj- renlerin törenle bellerine bağlanan kuşak. 3/ Sanı... Jü- piter gezegeninin bir uydusu... Utanç duyma. 4/ Beş di- zelik bentlerden oluşan divan edebiyatı şiir türü. 5/ Dört Halife'den sonra lslam devletinin başına geçen haneda- nın adı... " — Oral": Karikatür sanatçımız. 6/ Kaynağı mitolojik çağlara dayanan kirişli bir çalgı... Yunan abecesindebirharf. 7/Birakademikunvanınlasayazılışı... Asya ile Avrupa'yı ayıran dag sırası. 8/ Başlangıcı ol- mayan, öncesiz... "Sabahattin — " : Yazanmız. 9/ Irızv» da denilen ve mızrapla çalınan Türk çalgısı. Q U A K E R L E R U S K U N A IB A A K 1 M IN A R H S U N A K | R •M 1 R | N I5 z G E M U A D 1 L | A T O | K A L | D 1 L D O S • TL E T 1 0 Y u L G A M A K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle