Katalog

1 3 AĞUSTOS 1998 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER tncirlik'te güvenlik önlemlerini arttıran Pentagon, 'gergin bir döneme girildiğini' söyledi ABD grevdenrahatsızFUAT KOZLLKLl WASHİ\GTO'N -ABD, Incırlik Ha\a Üssü ıle Ankara ve Izmır'dekı Amenkan ışyerlenndecalışan Harb-lş Sendikası'na bağlı işçılenn gre\ mde "'gergin bir döne- me" girildığını düşiinüyor.Grev ı sona er- dırme yönündekı gınşimlerden sonuç ala- mayan ABD Savunma Bakanlığı (Penta- gon), ışçıîerie USS personeli arasında tat- sız olaylar yaşanması olasılığını göz önünde bulundurarak "gihenJikönJemJe- rini" arttırmaya başladı. Pentagon sözcüsü Kenneth Bacon, ön- ceki günjjazetecilere yaptığı açıkJamada. Incirlik Ussü'nde grev nedeniyle seyyar mutfaklar oluşturulduğunu, ılk aşamada üste görevlı olanlara askerı tayın dağıtıl- dığını söyledi. Sözcü, "tncirlikÜssö'nde- ki güvenüğin arttınldığınj" da bildirdı. ABD Sa\ unma Bakanlığı Sözcüsü Ba- con, Körfez Savaşı sonrasında Kuzey Irak'ta yaşayan Kürtlen Bağdat yönetı- minın saldınlarından korumayı amaçla- yan operasyonun sürdürüldüğünü, grevın askeri operasyonlan etkılemeyeceğını söyledı. Bacon'mverdığı bılgıyegöre, aı- lelenyle bırlikte toplam 5300 Amerikalı- mn bulunduğu İncırlik Üssü'ndeki grevi sona erdirmek amacıyla Harb-lş Sendika- sı ıle ABD arasındakı görüşmeler devam ediyor. Incirlik Üssü ile Ankara \e Iz- mır"de bulunan ABD ışyerlerindekı Türk işçılennın sürdürdüğü grevde, işverenın Almanya ve Italya'dan yaklaşık 250 işçı getirttığı \e grev kıncılığı yaptırttığı öne sürülüyor. Türk Harb-lş Sendikası üyesi 1800 işçi. temmuzun ortasından beri In- cirlik Üssü ile Ankara ve Izmir'deki ABD ışyerlennde grev yapıyor. Sendıka yönetımi. tncirlik Üssü'ndeki ABD Hava Kuv vetleri 39. VVG Komutan- lığı ile VBR ve AAFES - EUR işyerlerin- de 23 Temmuz'da başlatılan greve karşı ış- verenin engelleyici tutum sergıledığıni, geçen hafta sonuna dek grev kıno uygu- lamalar gerçekleştirdiğını ıddia ediyordu. ABD Savunma Bakanlığı 5 bın 300 Amenkalıyı grevcilenn muhtemel saldı- nlanna karşı gruplar halinde dolaşmala- n konusunda uyardı. Bakanlık sözcüsü. Incirlik'teki durumun zorlaştıgını söyle- di. Sözcü Bacon, Amerikalı yetkililenn üstekı personeli korumak ıçın gerekli her türlü önlemı aldıklannı da belırttı. Penta- gon. Amerikalı askerlerle grevcı işçiler arasında gerginlik olduğunu, bugüne ka- dar bazı olaylar çıktığını, bir AmerikaJı askerin üs dışında saldınya uğrayarak fe- cı şekilde döv üldüğünü de ileri sürdü. Birleşik Sağlık-fş'in açıklamasında da Türk-lş Genel Başkanı Bayram MeraTin grevdeki ışçılen zıyaret etmek içın gittı- ğınde ışyerıne alınmadığı anımsatılarak "Türk-ÂBD ifişkilerinin bozuJmasından korkanlara soruyonız, siz Türkiye Cum- huriyeti'nin ulusal egemenliğine dayalı tam bagımsız bir ulusal devkt olduğunu unuttunuz mu? Vbksa tersi bir durum var da biz oıi bilmivoruz" denıldı. Harb-İs: Mücadele sürecek Zncirlik'te anlaşma unıııdu azjiiltyor • Harb-iş Sendikası Genel Başkanı Izzet Çetin, ABD'li işverenin uzlaşmaz tutumu nedeniyle anlaşma umutlannın azaldığını söyledi. Çetin, "Basına yansıyanJann tamamı yaşanmış olaylardır. Grevdeki işçi hakkinı alıncaya kadar mücadelesini sürdürecektir" dedi. ADANA (Cumhuriy&Gü- ney İlleri Bürosu) - ABDli- lerle anlaşmanın gıderek zor- laştıgını belırten Harb-lş Sendikası Genel Başkanı Iz- 21. GUN Greve destek Jstanbul Haber Ser- via - Adana, Ankara ve fzmir'deki ABD askeri işyerJerinde çalışan Harb-lş Sendikası'na Tkğlı işçilerin 2Jlgün-rnM, dürsürdürdükleri greve ,,,... Belediye-iş Sendikası da destek verdi. Beledi- ye-Iş Sendikası ve Harb-tş Sendikası dün Harb-fş'in Çemberli- taş'taki temsilcilik bi- nasmda bir toplantı dü- zenledi. Betediye-fş Sendika- sı'nın lstanbul 2 No'Iu Şube Başkanı Hasan Gütüm, Harb-îş'in baş- lattığı grevin ayn bir önemi olduğunu vurgu- layarak "ABD işyerie- rindeki Harb-İş'in gre- vini antiemperyalist bir gre> olarak görüyoruz. Lzerimize düsecck her tûr görevi yerine getir- meye hazmz" dedi. Gülüm. "Kendi ülke topraklanmızda en de- mokratik hakkjmız olan grevde bfle saJdın- ya ugruvüruz. Bu saldı- nyı yapanlar da ABD askerteridir" şeklınde konuştu. zet Çetin, ".Masaya boşuna otunıyonız. Saatierce görö- şûyoruz yine bir mesafe kay- dedemiyoruz. Bu ortamda anlaşma otaıaz" dedi. Çetin, ıdari konularla ilgili bazı maddelerde geri çekılmele- nne karşın işverenin katı tu- tumu nedeniyle bunun da ya- rarlı olmadığından yakındı. ABD üs ve işyerlerinde çalışan 1800 işçinin 23 Tem- muz'da başlattığı grev sürer- ken ışveren temsılcileri ıle sendıka yetkılileri arasında- kı görüşmeler de devam edı- yor. Önceki gün öğleden son- ra bir araya gelinen ve gece geç saatlere kadar görüşülen ıjnaddelerazerınde biranlaş- >, ma saglanamadığını belirten Çetin, dün sabah yenıden başlayan ve yine geç saatle- re kadar süren topiantı ara- sında şunlan söyledi: "Dün bötün gün, bugiin de öğlene kadarki görüşme- ierde umut verici bir ilerkme kaydedemedik. ABD'H işve- ren büdiğini okumak istiyor. Biz,ilk adım bizden olsun di- ye idari konulardaki 'genel tatil've "ış elbıselen' ikilgi- li iki maddede yumuşama gösterdik. Ancak bttna kar- şın i>i niyetli bir yaklaşım görmedik. Üstelik Cömert davranıyoruz' dedikleri yeni önerileridahaöncede vurgu- ladığım gjbi eski sözleşmeler- deki elde ettiğimiz bazı hak- lanmıa da geri götürücü ni- telikte. Bö.vie gidersc anJaşa- mayacağız." Jzzet Çetin, ~Basınayansıvanlann tama- mı vasanmış, vargıva yansı- mış ola>iardır. Grevdeki işçi hakJıdır. Hakkinı alıncaya kadar da mücadelesini sür- dürecektir'' dedi. Çağan: Sarı sendikacılığa yol açar Vergiyasasının %eçki5. maddesi bunahmyarattı - Çalışma ve Sosya] Güvenlik Bakan Çağan, gili bakanlıklara ve sendikalara danışılmadan kanlan vergi yasasının geçici 5. maddesinin kıntı yarattığını belirterek değiştirilmesi için ıerge \erme hazırhğında olduklannı söyledi. ANKARA (Cumhuri>et irosu) - Vergi yasasının çıci 5. maddesinin, ılgıli kanlıkJar ve sendikalara mşılmadan çıkanlması Jeni\le oluşan bunalım. Imaya çalışılıyor. Çalış- ve Sos>al Güvenlik Ba- ıı Nami Çağan madde- eksiklerinin sendikalaş- da çarpıkhğa yol açabi- ;ğıne dikkat çekerek, jar topar. bizinı göriişü- z alınmadan geçirildi. a değişikliği önereceğiz'' i. :akan Çağan. maddeye rajı aşan sendikalar" esinin eklenmesi gerek- ıi. aksı halde maddenin sendikacılığa vebirçok ına jol açabileceğini iti. Bakanlık olarak de- ;lik önereceklerini bıl- ı Çağan, "Genelgejle düzeltme imkanımız var mı diye araştırdık ama müm- kiin değü, çünkü kanun sen- dika üyeliğinden söz edi- yor" açıklamasını yaptı. Bakanlığın resmi görüşü alınmadığı için sorunlarya- şandığını kaydeden Çağan, yüzde 10 barajmı aşan sen- dikalann yetkili kıhnması gerektiğini belirtti. Yeni Vergi Yasası'nın ge- çicı 5. maddesi, ışçılerini sendikalı yapması karşılı- ğında işverene: "işçUerden kesilen vergUeri36ay sürey- lekullanma.SSK'yekesUen işveren hissesi primlerinin yansının Hazine taraftndan karşılanması, zorunlu ta- sarruf katkısının 3 yıl sürey- le ertelenmesi ve bazı sosyal amaclı uygulamalann 3 yıl süreyle durdurulmas»" hak- lannı getiriyor. Buca grevi 13. gününde Buca Belediyesi'nde 535 işçivi kapsavan toplu iş sözfeşmesi görüşmelerinin tıkanması sonucu DİSK'e bağlı Genel-lş Sendikası'nın başlattığı grev 13. güniinü doldunırken Belediye Başkanı Cemil Şeboy'un uzlaşmaz tavn, esnafın ve Buca haJkının tepkisine yol açtı. Toplanmayan çöp yığuılaruun sürekli \ ükselerek insan sağhğuu ^ boyutlara ulaşmasuun sorumluluğunun Şeboy'da olduğunu söyleyen Bucab esnaf, dün yola döktükleri çöp yığuıjariyla trafigi 1 saat tıkayarak işçilerin istedikleri zammın verilmesiru istedL Esnaf, işçilerin isteklerinin diğer belediyelerde imzalanan TIS görüşmelerinde fazlasıvla verildiğini, ancak Buca Belediye Başkanı Cemil Şeboy'un anlaşılmaz bir tutum sergileyerek makul düzeydeki Lstekleri de BUGUN Savaşın Sırlar Ikinci Dünya Savaşı sırasında sabotaj ve operasyonlarda kullanılan silahlar, araçlar ve taktikler... ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ İstanbura VizeBüyük kentlerimızin ağır sorunları aftında ezilen befediye başkanlarımız, sorunların çözümunu nufu- sun azaltılmasında gdrüyorlar. Şımdiye dek konuş- tuğum belediye başkanları arasında, hızlı nüfus artı- şından şikâyetçi olmayanına rastlamadım. Hemen tümünün dile getırdiği birincı sorun lller Bankası kay- naklarının yetersizliği. bu kaynağın daha az bır nüfu- sa göfe saptand/ğı. Şikâyetçi olduklan bır başka nok- ta ise kent, kasaba ya da beldelerinın "giriş"ındeki nüfus sayısının, gerçeğin çok altında olması. Bir kentin girişinde nüfus olarak 65.000 yazıyorsa; o kentin belediye başkanına gore nufus, en az 100.000. Bir kasabanın girişinde nufus 6.500 gorü- nüyorsa; o beldenin yerel yöneticıleri ve halkına gö- re nüfus en az 10.000. Ve bu konuda öylesine inanç- lılar ki, yapılan nüfus sayımlarındakı sonuçlara da inanmak istemıyorlar. Kimbılir, belkı de onlar haklı- dır... Bundan birkaç yıl önce; Izmır Büyükşehır Beledi- ye Başkanı Sayın Burhan Özfatura, izmir'in nüfus artışını durdurmak için vıze ve özel vergi gibısinden öneriler getirmiş ve epey tepkı almıştı. Şımdı de ls- tanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, benzer öneriler ılerı surmuş. Doğ- rusu akıl erdirmek mumkün değıl... Akıl erdirmek mümkün değıl, zıra Sayın Erdoğan. bilemediniz iki kuşak önce Istanbul'a gelmış bır aı- lenin çocuğuymuş. Belediye Başkanlığı kampanya- sı sırasında yapılan tartışmalarda, Imar Yasasfyla ıl- gili kimi sorunlar yaşadığını da öğrenmıştik. Ve hal- kının üçte ikisi ımar yasasına aykın olarak yapılan ve yasadışı evlerde yaşayan bir kentin belediye başka- nı; yasalan uygulamaya çalışacağına, nüfus artışının engellenmesini istıyor. Olacak ış mı bu?.. Ikinci köprüden çıkıp Ümraniye'ye doğru gıder- ken yolun solunda kalan barajin çevresı. bundan bır- kaç yıl önce yemyeşildı. Derken tek tük evler görül- meye başladı. Yapılaşma hızla arttı. Ve şımdı oralar- da neredeyse bır kasaba oluştu. Bir barajın bu ka- dar yak/nına ev yapılır mı, ev yapılmasına ızin verilir mi? Ama Istanbul'da böyle şeyler oluyor. Ve yerel yo- netimler buna seyırcı kalıyor. Işi ve adresı olmayanları Istanbul'da oturtmamak yerine, bu saçma sapan kentleşmeye ızin verılmez- se, sorun kendiliğinden çözülür. Ekmeğini bu kentte aramaya gelenler, be/ki kısa bir süre akraba ve arkadaşlarının yanında kalıyorlarsa da, hele ailesini getırdıkten sonra mutlaka "başının çaresine" bakmak zorunda kalıyor. Bu çare de, ken- dine bır gecekondu yapmaktır. lstanbul içinde ve çevresınde gecekondu yapma- nın bazı kurallan vardır. Her şeyden önce, gecekon- dunun yapılması düşünülen bolgenin "mafyası"yla ilişki kurmak ve onlann onayını almak gerekır.Bu on- ay biraz paraya bağlıdır, biraz hemşehrilik ilişkisıne bağlıdır, biraz referanslara bağlıdır ve hatta biraz da sryasal tercıh ve siyasal parti üyeliğine bağlıdır. Gecekondu mafyasından bir arsa alan kişı, soru- nunun önemli bir bolümünü çözmüş demektir. Hem ilçe belediyesindekı işlen, hem kent beledıyesınde- ki işleri yağdan kıl çeker gibi çözümlenır. Çırkın bır tr" bu, iğrenç bir "çark." Ve Türkiye'dekı yerel neticilerin çoğu, bu çirkin çarkın ıçindedir 1 " Çğer bu çirkin oyun bozulursa, kımseye adres fa- lan sormak gerekmez. Zira yasadışı yollar kapandı- ğı zaman, Istanbul'a gelen ve şansını deneyen va- tandaşlanmız, eğer bir çıkış yolu bulamazlarsa, ıster istemez geri döneceklerdir. Turkiye Cumhuriyeti'nin bütün vatanriaşlan, 7ar- tışmasız" ve "mutlak" bır "eşitlik" içindedirler. Şu ya da bu kentte doğmuş ve yaşıyor olmak. hıç kımse- ye başkalan karşısında üstünluk sağlamaz. Kendini "Istanbullu" olarak tanımlayan bır kımse, Türkiye'nin herhangi bir yöresıne gıderek oraya yerleşme hakkı- na ne kadar sahıpse; Türkiye'nin herhangi bir köşe- sinden gelen bir kimsenin de Istanbul'a yerleşmeye, o derecede hakkı vardır. istanbul'un belediye baş- kanına düşen görev, bu anayasal yurttaşlık hakkinı engellemeye çalışmak değil, yasal sorumluluklarını yerine getirerek, kentteki kaçak yapılaşmayı engel- lemektir. Kentimizin SİT alanlan bıle insafsızca yağmalanır- ken, "konınmaya ahnması gereken" yerter bile ko- runamazken, böyle "otmayacak" öneriler getirmenin hiçbir anlamı olamaz. "Osmanlılarzamantnda hercanı isteyen Istanbul'a geternezdi" diye konuşur bazılan. Bir anlamda doğ- rudur, ama bu politikanın sonuçlan pek parlak değil- dir. Böylesine "korumacılık"ve "denetım" benım için bile fazla. Osmanlı'nın "bunuvasını oluşturamama- sınm" ardında bu politikanın etkisi de olabilir. Türkiye'de her vatandaşımız "eşit" ve "bmnci sı- n/fvatandaştır. Kendindebirtakım "ayncalıklarveh- medenler", eninde sonunda gülünç olmaya mah- kûmdur. Bîr tarîh rasdanü sonucu bulundu ALİ SEVTVÜŞ HAKKÂRİ-Hakkân "nın Dağgöl Mahallesı'nde bu- lunan Hakkâri Kalesi altın- da toprak çıkaran Köy Hız- metleri işçisi Nejdet Vıldız, tesadüfen yeraltındaki bir tarihi zenginliği buldu. Üze- rine insan ve yabani hayvan figürleri ile savunma araçla- nnın ustaca işlendiğı, her bı- ri 150 ile 300 kilo agırlığın- dakı eski çağlara ait 8 eseri Hakkâri Valiliği koruma al- tına aldı. Bölgede çok sayı- da eser bulunduğu bildinldi. Hakkâri Valisı Nihat Canpolat olayı duyar duy- maz bölgeye gelerek ınce- lemelerde bulundu v e duru- mu cep telefonundan Kiil- tür Bakanlığı 'na iletti. Eser- lerin bulunduğu alanın çev - resinde güvenlik önlemi alındı. Tarihi eserlenn hangi ça- ğa ait olduğunun belırlen- mesi için Kültür Bakanlığı ile Van Müzesı'nden yetkı- liler beklenirken. bölgede çok sayida tarihi eser bulun- duğu belırtıldi. Ornek davranışından do- layı Nejdet Yıldız'ı öperek kutiayan Vali Canpolat, de\ - letın bu davranışı karşılık- sız bırakmayacaâını söyle- di. Tarihi eserlenn paha bı- çılmez olduğunun tahmın edıldığını belırten Canpolat, ".Nejdet kardeşimiz bu dav- ranışı ile ülkemi/in kültürü- nü çalmava kalkışanların suratına şamar gibi inmiştir. Taşlann incelenmesi için ht- men gerekli makamlara ha- ber \erilmistir" dedi. Tanhi eserlen ortaya çı- karan 46 yaşındakı \ejdet Yıldız da "Bâlge eşelendik- çe taş çıkjyor. Kaalması du- rumunda onlarca taş daha ortaya çıkacak. Ben çoğu- nun iistünü yine toprakla kapattım" diye konustu. Yıldız. eserlen nasıl buldu- ğunu şöyle anlattr "Damını yenilediğim evi- min inşaatı için toprak gere- kivordu. Ben de hemen e>i- min arkasındaki kaledibine giderek buradan toprak çı- karmaya başladı m. Toprak çıkanrken üzerindt figürter bulunan taşlan fark ettim. Durumu hemen valimize ilettim. Bo'y le bir tarih zen- ginliğini tesadüfen de olsa gün ışığına çıkardığım için çok mutluyum."