Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
TEMMUZ1998SALI CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI 13
irketlerden
FORD, Kuzey
lerika'da üç
rikasrvlabirden
jrika Kaüte Ödülü'nü
eanan Uk şirket
vanıtu aJdt Aynca en
kırkaraç
alamasında yer alan
li aracıyia da birinciliği
landı.
ŞtŞECAM tarafından
îtilen, özellikle
venlik amaçlı
llanılan Lameks Cam'a
ın talep, tanıtım
mpanyalan sonrası
tı. Normal cam
rüntüsüne sahip olan
ımeks Cam, darbelere
rşı dayanıklı ve
leşiminde yer alan özel
ffaf bağlaytcı tabaka
yesinde dağılmıyor.
I ULUSLARARASI
ALKLA İLtŞKİLER
ERNEĞt (IPRA),
undra'da yapılan genel
jrul toplantısında Betül
lardin'e onur üyesi
-n-anı verdi. Onur üyesi
ivanına bugüne kadar
iinya çapında sadece 25
ilkla ilişkiler uzmanı
ıyık görüMü.
I COLtN'S JEANS, 98
Ikbahar-yaz
.oleksiyonunda yüzde
>0'ye varan indirimler
apıyor. Türkiye
;enelinde 400'ün
izerinde satış noktasında
)aşlatılan indirim
campanyası 17 Temmuz-
15 Eylül tarihleri arasında
ievam edecek.
• KOÇ FİNANS, 1
milyon adetlik kredi
lıacmine ulaşü.
rüketiciler, Koçfınans'ın
oluşturduğu kredi
sisteminden, yurt çapında
>a>gınlaşan kredi
noktalannda ve satış
aıunda
yararlanabiliyoriar.
• BAŞER
PETROKÎMYA, yılda 40
bin ton üretim kapasiteli
polistiren tesisini Adana
Yumurtahk Serbest
Bölgesi'nde kuracak.
Dizayn. tedarik ve imalat
konulannda
süpervizörlüğünü
Belleview firmasının
üstlendiği tesisin temeli
ağustos aymda atılacak.
• BRTT1SH AIRVVAYS,
Polonya LOT Havayollan
ile girdiği işbirliğinin
detaylannı açıkladı.
Işbirliği çerçevesinde, her
iki şirket ortak kodla
Manchester-Varşova
arasında haftada üçer kez
gidiş-dönüş uçuş yapacak.
• COMPAQ TÜRKİYE,
Compaq'ın Digital'i satın
almasıyla birlikte yeniden
yapılanma sürecine girdi.
Bu süreç içerisinde
Mehmet Nalbantoğlu,
Compaq Türkiye
organizasyonunun genel
müdürlüğüne getirildi.
• HAYAT SU, yeni bir
promosyon kampanyası
başlattL tznrir^ve
çevresinde 25
Temmuz'dan itibaren
uygulaıunaya başlanacak
olan kampanya
çerçevesinde iki tane 3
Htrelik Hayat Su alana bir
tane 3 litrelik su bedava
verüecek.
• ULUSLARARASI
DERİ GÜNLERt
kapsamında eylül ayında
düzenlenecek olan fiıara
katılımı kesinleşen
fırmaların sayısı 428'e
ulaştı. Bu yıl ilk kez
yapılacak olan Eylül
Fuan'na katılacak
fırmalann 248'i yerli
180'iyabancı.
IMF'yle yapılan anlaşma siyasi istikrarsızlığı örtmezken kredi kuruluşlan not yükseltmiyor
Dış borca siyaset engeliBANU SALMAN
ANKARA - tç borçlanmayı dış
borçlanmaya dönüştürerek faiz yü-
künü kırmayı hedefleyen hüküme-
tin, uluslararası kredi derecelendir-
me kuruluşlannın Türkiye'nin no-
tunu yükselteceği beklentisi gerçek-
leşmiyor. Uluslararası Para Fo-
nu'yla (IMF) imzalanan anlaşma-
ya karşın siyasi ıstikrarsız-
İığa ve seçim olasılıgına
dikkat çeken rating kuru-
luşlanmn Türkıye'nin no-
tunu yükseltmemesı, en
az 2-3 milyar dolarlık dış
borçlanma beklentisini
olumsuz etkilıyor.
Başbakan Mesut Yıl-
maz ile CHP Genel Baş-
kanı DenizBaykal arasın-
da vanlan "Bu hükümetin aralık
sonunda istifa etmesi \e nisan ayın-
da seçime gitmek üzere >ıl başın-
da yeni bir hükümetin kurulması"
uzlaşmasına karşın, kasım ayında
seçim olasılığı 55. hükümeti zordu-
ruma soktu.
1998'in ikinci 6 ayında yüzde 20
zam öngören IMF anlaşmasına karşın
ekim ayında memurlara en az yüzde 10
olmak üzere ek artış verilmesi karannın
ahnması, seçimin kesinlık kazanmasıy-
la istikrar programının yürütülemeyece-
ğini ortaya koyduğu belirtiliyor. Ekono-
mi bürokratlannın istikrar programınm bu
yıl sonuna kadar ödünsüz uygulanacağı,
seçim hükümetinin de zaten popülıst po-
litika uygulamayacağı savunmalanna kar-
şın, belediyelerin ve millervekillerinin si-
yasi kaygılan ön plana çıktı.
Merkez Bankası, ikinci 6 aylık döne-
me ilişkin para programında. kur politi-
kasını yüzde 50'lik yıl sonu enflasyon
hedefine tutarlı olarak yürüteceğini bil-
dirmişti. Ancak, Merkez Bankası, rezerv
Bulent Ecevit
'Esnafetkilendi'
Başbakan Yardımcısı BOfcntEcevit, enf-
lasyondaki düşüşün ilk aşamada esnafı et-
kilediğini belirterek Cumhuriyet'e şu de-
ğeriendirmeyi yaptı:
«EskMenfndirimEsaaşlar,
ağustosta başlardı. Şimdi
temmuz ortasında başladı.
Ylnedesaüşın düştüğünden
yakınılıyor. Neden? Çünkii
enflasyonda betli bir inme
başladı. Eskidenyurttaş, \a-
nn fiyat artar düşüncesiyie,
gerekirse borç bularak önii-
müzdeki dönemin gereksi-
nimkTİni saOn abyordu. Şan-
di bunu yapmıyor. Daha da düşebileceğini
düşünüyor. Yani yapı tam tersine dönmuş
durumda. tşte bu aşamada, esnafimız etki-
leniyor. Bunu da önümüzdeki günlerde ma-
saya yabracağa."
para yerine net iç varhklan öne çıkarma
karanyla, günlük likidite yönetimine mü-
dahalesini sınırlandırma amacını ortaya
koydu.
Maliye BakanlığVnın verilerine göre her
işgününde 27.8 trilyon lira faiz ödemesi
yapan Türkiye, ilk 6 ayda 12 aylık büt-
çenin yüzde 23'ünü iç ve dış borç faizle-
rine aktardı. İlk 6 aylık dönemde bütçe
gelirlerinin giderleri karşılama oranı yüz-
de 72.7 olurken; bütçeye göre ikinci 6
aylık dönemde 2 katrilyon 107 trilyon li-
ra borçlanılacak.
Hükümet, 4 katrilyon 691 trilyon lira-
lık iç ve dış borç ana para ödemesi ger-
çekleştirdiği 1998'in ilk 6 ayında yalnız-
ca iç piyasalardan 5 katrilyon 316 trilyon
lira borçlanmaya gitti.
Ekonomi p r o f e s o r u sadun Aren
'Açık neyle kapanacak?'
Sadun Aren
Cumhuriyet'in sorulannı
yanıtlayan ekonomi profesörü
Sadun Aren, Merkez Banka-
sı'nın piyasaya müdahale et-
memesinin politika olamaya-
cağını söyledi.
Faizlerde yaşanan düşüşün
normal koşullarda büyümeyi
hızlandıracağına dikkat çeken
Aren, Türkıye'nin özel duru-
munda devletin borç yükünü
azaltıcı bir etkısi olacağını kay-
detti.
Aren, "Bu iyi bir şey. Daha
ucuza borçlanma oianağı getirir. Tabii iç
vedış borçlanma faizoranlanna bağh. Yal-
nız faizlerin düşmesi enflasyonu frenlemek
açısından olumsuz etki yapar. Yatınmlan
artünr çünkü" dedi.
Aren, faizlerin düşüşüyle paranın yön
değiştireceği, sıcak para kaçışı olacağı ve
döviz darlığının söz konusu olabileceği
kaygılannı da şöyle değerlendirdi:
"Dövizin yüksebne oranı yüzde 50, faiz
haddi bunun üzerinde olursa TL'ye çevri-
lip faize verilir. Halbuki döviz kunı yüzde
50 yükselmiştir. Bir insan yüzde 10 üzerin-
de faiz elde edeceğini görürse Türkiye'ye
para taşır. Yüksek faiz ödeverek para ab-
nacakdemektir. Faizoranlan düze>inde dö-
viz kurlan da düşmüvorsa kân azaltır.
Adam parasuıı vadesi gelince çeker. Bu sı-
cak para mekanizmasL Döviz kuriannı da
serbest btrakamazsınız. Sıcak para >üzde
30kazamyor di>eüm. Belkiyüzde 25-20ka-
zansa da kaçmaz. Kabaea bu, dünvada
yüzde 10 civannda. Faiz hadlerini bu kri-
tik marja kadar indirebilirsi-
niz. Bu, Hazine'nin, Merkez
Bankası'nın bügisine, ustahgı-
na bağlı bir şev. Lüzumsuz ye-
reyabancı insanlara rant ver-
memeye bağu."
Aren, Türkiye'ninyılhk 10
milyar dolara ulaşan dış tica-
ret açığını kapatabilmek için
sıcak paraya gereksinimi ol-
duğunu vurgularken, "Ncyle
kapatacak açığı? Stcak para-
nın gelmemesi çok tehlikeli"
dedi.
Sadun Aren, ekonomide durgunluk ya-
şanmadan enflasyonun düşürüleceği söz-
lerini "politik" olarak nitelendirirken,
"Enflasyon talebi kısmadan durdurula-
maz. Arz aynı zamanda talebi kısmadan
azaltılamaz. Enflasyon talebin arzdan faz-
laolnıasıdır. Arzm yukan çekiiebilmesi ta-
lebin de yukan çekilmesine bağlı" dedi.
Bu arada hükümetin, bütçede yüzde 3
olan büyüme hedefini yüzde 4.5-5 olarak
revize etmesi, büyüme hızının yavaşlatıl-
ması ve yaz aylan nedeniyle piyasalarda
başlayan durgunluk tepki yaratmaya baş-
ladı.
Muhalefet kesimi bu tepkileri dile ge-
tirirken; hükümetin bu büyüme hızıyla
enflasyonda hedeflenen düşüşü gerçek-
leştiremeyeceği yorumlan da yapılıyor.
Ekonomide durgunlukla birlikte enflas-
yon yüksekliğinin yaratacağı tehlikeye
dikkat çekilirken, Asya bunalımının etki-
lerinin ikinci yarıda daha da belirgin-
leseceği yorumlan yapılıyor.
D and P'nin degerlendirmesi
'Türkiye kredi
notunu düşürmeyi
hak etmiyor'
ANKARA / NEW
VORK(AA)-ABD"nınön-
de gelen kredi derecelen-
dirme (rating) kuruluşla-
nndan Duff and Phelps'ın
(D and P) Türkiye analis-
ti Hjme Hanz, Türkiye'nin,
"BB(-)" notunun altında bir
derecelendirmeyi hak et-
mediğini söyledi.
Hyme Hanz, iki hafta
önce, Türkiye'ye gelerek
Ankara ve lstanbul'da çe-
şitli temaslarda bulundu-
ğunu, Türkiye ekonomı-
siyle ilgili olarak son geliş-
meler konusunda bılgi al-
dığını söyledi. Hyme Hanz,
ikihafta içinde, D and P ko-
mitesinin toplanarak. Tür-
kiye'nin yeni kredi notunu
belirleyeceğini belirterek
"Türidye'Ueekonomiolum-
luyokla ilerliyor" şeklinde
konuştu.
D and P Türkiye analis-
ti Hanz, Türkiye ekonomi-
sine ilişkin izlenimlerinı
ise şöyle aktardı:
"Bütçe gerçekleşmeleri
çok olumlu. Türkiye'nin
mali disiplini sağlama>a
başladığını gördüm. Ayn-
ca mali disiplin sayesinde
Türkhe enflas> onu düşür-
meve başladL IMF ile>apı-
lan anlaşma ise uluslara-
rası alanda olumlu etkiyap-
tı. Hazine ve Merkez Ban-
kası'nın uyumlu çabşmala-
nylafaizoranlan düşüyor."
Türkiye'nin iç borçlan-
ma kapasitesinin dolmaya
başladığını belirtcn Hanz,
faizlerin yükselmemesı için
Türkiye'nin dış borçlan-
maya yönelik bir politika
ızleyebileceğini söyledi.
Asya krizi nedeniyle,
tahvil piyasalanndaki ma-
liyetlerin yükseldiğini vur-
gulayan Hanz, bütün bun-
lara rağmen, Türkiye'nin
Asya krizinden en az etki-
lenen ülkelerden biri ola-
rak daha düşük bir maliyet-
le tahvil ihracı gerçekleş-
tirebileceğini ifade etti.
Türkiye'nin uygulamak
istediği programıntam ola-
rakuygulanması durumun-
da başanlı olunabileceği-
ni ifade eden Hanz, "Eko-
nomi yönetimi, siyasi kay-
gılar uğruna uyguladığı
ekonomikpofitikadan taviz
vermemeBdir"' şeklinde ko-
nuştu. Türkıye'ye, daha ön-
ceki değerlendirmelerinde
"BB (-)" notunu verdikle-
rini belirten Hyme Hanz,
sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bizim verdigimiz not di-
ğer rating kuruluşlanmn
Türkrj'e'ye verdiği nottan
daha yüksek. Biz daha ön-
ce bu notu Türkiye'ye bir
avansolarak\ermistik, ama
şimdiTürki\ebu notu tam
olarak hak ettiği bir düze-
ye ulaşmışür."
D and P, Türkiye'ye son
olarak Mart 1997'de,"BB
(-)" notunu vermişti.
IKV cenel Kuruiu
Cem: AB devleriyle
mücadele edebilirizEkonomi Servisi - Dı-
şişleri Bakanı tsmaüCem.
Gümrük Birliği'nde Tür-
kiye'ye karşı yapılrruş yan-
lışlıklar olduğunu dile ge-
tirerek "Ancak Gümrük
Birtiğjçerçevesinde AB'nin
uyguladığı kotalar siyasi
nîisillemeden ziyade tek-
nik bir konudur" dedi.
Türk özel sektörünün
Avrupa Birlıği ile ilışkile-
rini yürütmek üzere kuru-
lan Iktısadi Kalkırana Vak-
fı'nm (İKV) 35. Olağan
Genel Kurul toplantısın-
da Dışışleri Bakanı Cem.
Avrupa Birliği ve Türkiye
ılişkilerinin dunımu hak-
kında bir konuşma yaptı.
Türkiye'nin mali katkı al-
maksızın AB ülkeleriyle
rekabet eder halde oldu-
gunu belirten Cem,
"AB'nin devleriyle başa
baş mücadeleedenekono-
mrj'esahibiz" diye konuş-
tu. Olağan Genel Kurul
toplantısında yeniden İK.V
Başkanı seçilen Meral
Gezgin Eriş. AB'nin Tür-
kiye'ye fmdık, karpuz ve
domates salçasında koy-
duğu kotalarla ilgili ola-
rak şöyle konuştu: "Di-
yalog eksikliğinden kay-
naklanan ve tümüyle tek-
nikve ekonomik nitelikte-
ki bu karar, kamuoyuna
sivasibir karar olarakyan-
sımıştır.''
TüTkiye lhracatçılar
Meclisi (TtM) Başkanı
Okan Oguz da toplantıda
yaptığı konuşmada, Avru-
pa Birliği ile ekonomik
ilişkilerin en kötü döne-
mini geçirdiğine dikkat
çekti.
lstanbul Sanayi Odası
Başkanı Hüsamettin Kavi
Avrupa Birliği ile Türkiye
ilişkileri karşısında Türki-
ye'nin "Hakverümezab-
nır" ilkesini benimseme-
si gerektiğini belirtti.
ANKARA ÜNtVERSİTESt REKTÖRLÜĞÜ'NDEN
LmvcraiCTTiız Sağlık Bılımlcn \e Türk lolulap Tanhı Ensnıûloine I99& 1999güz yamı-
lı ıçm aşa^ıda Mımlra sj-.ıda y ü b d iısm> vt doltıora âjrencıa ılııacaknt
SAĞL1K BİLİMLERİ ENSTİTt'Sİ
1- Aday kayıtlan sahsoı 24-28 Ağustos 1998 tanhlen arasnda A Ü Saglık Bılmloı Ens-
tılmü Mûdûriû^û'ne IA C Zımt Fakültesi Kampusu. Faflh Cad Keçıöm Volu Ü2cn. Fatıh
Kopröü Aln 06110 Yıldımn Beyazıl Aııluralyapılaaktır.
2- Aıİ3>lardan lacncn belgeler
- 2 adct fotoğraf,
- Nüfas cüzdanı suraı (•)
- Tramtnpı ınoı orulaması bcliıtıtecek> (*)
- Dıploraa \eya çîksş belgesı (')
-LES(lısansûaûEtmniŞauıı)sonuai(») - «. " - î Ü v - - - ? ; %
- Yüksek lısansa ba j\uracjk otaa ögraKiier ıçın not oralumhnnm 65 olnı»sı gtrAmek-
tedir Yüksek lısans oirnumı ytfonk foktoreva bavurariUnr, not »naUmâlarmm "5 olnusı
HtkimlijıPresrırm Y.Liuıs Y.Lisaas Dokton
AÛ1Z. DİŞ VE CENE HAST VE CEH AN ABİUM D.\U
DİŞ HASTALUaAR! vt TEDAVİSI ANA D\U
blEndoöort
a) Konservaif Dıj Tcdana
ORTODOVTİ ANABİLİM D.ALl
PEDODONTİANABILİM DALI
PERİODONTOLOJİ ANABlLtM DALI
PROTETÎK DİŞ TEDAVİSI ANABlLlM DALI
ORAL DİAGNOZ vc RADYOLOJİ ANABlLlM DALI
EczaahkPngnın
TtzS Itmı
Y. Lisım Y. Lbus Dokton
\NALimK.IVtYA.\.N,\BlLlMDALl
BİYOKİMYA ANABlLlM DALI
FARMAKOGNOZl ANABtLtM DAU
alFamtakognozı
(
FARMAKOLOJİAVABİLİM DALI 2
FARMASÖTİ1CKİMYA ANABlLtM DALI 11
(Y Lısarttıçın Eczacı. doktora ıçm Famusödk
Kıra>ı Aıubılım Daiında vükKk lısaıtsmı unumlamı^ olanlat)
FARMASÖTİK TEKNOLOJİ .ANABlLlM DALI
a)FanMsöükTeb»k)ji 9
blKozrarti -
c)F«nrasö«iVFannakokmflıl 1
d) Fjrmasotık Biyoteluıolo]] 2
FARMASÖTİK TOKSİKOLOJİ ANABlLlM DALI 5
ECZACILİKIŞLETMEdUC! ANABlLlM DAL1 4
FARMASÖTtKBOTANlüANABlLlVDAU 2
FARMASÖTİK MİKROBİYOLOJİ ANABlLlM DALI 2
25
3
22
SJfttır Oğrenımlen yüksek lısansa cşdejeı savılan vc dogrudın doktonya ba^la) acak olao öj-
tencıla »;ın ise bu orulama 65'tv
3- Yüksek lısms ve doktora öfrencıhgıne gınştekı yabaocı dıl sınavı TÖMER tanfindan
tngıhzce. Almanca ve Fransızcj dillennöoı yapıblcaknr.
4- Sınav urihlen
a) Yabancı dıl smav tanhı. 2 Eylül 1998
Yabancı dıl sınav yen A.C Sağlık Bılımlnı Enstıtüsû
^ abancı dıl sına» saat 1000
bl Bıltm smaManhı 9 Eylül 1998
Bıiun sına\ ycn llgılı anabılım dalı
Bılım sınaı san 1000
I *) Başvnnı snasmöa bu belgelemı asıllan getınldıjı okchrde. iotokopılen enstıtümuzct
ocıaylanacaktıt
c)Jıneko!o)ik Anatomı - 1
T1BBİBİYOLOJİ AN.^BİLİM DALI
a) Tıbt» Bıyoloji 3
(Bıyolojı lısansınm tamamlanmış olması 1
MTıbbıGeneiık - - 5
(Tıp Doktonı 3 kışı. Pedıatnde ımnanlık
tjıiımını lamamlayan 2 kışı)
ÇOCUK SAĞL1ĞI VE HAST.\LIKLARI ANABlLlM DALI
alPedıatnkMokkülerGenetık 3
(Bıyolog veya Kımyager)
İÇ HASTALIKLAR1 ANABlLlM DALI
alFızyopatolojı - - 1
iTıp Doktonı)
b) Dıyabetık Hasta Ejıtımı I
(Tıp Fak veya Hemsırelık Y 0 meaınlan)
BİYOİSTATİS1İK 1
Ttzh Ttmz
S^ttEptiaFıkirlni V.LBIB» V. LİMM Doktom
SAĞLIK YÖNETİMİ 6^ 2
(Tıp Fak. Dış Hek Fat. Hemşırelık Y.O. Sosyal HumetİCT
Y 0 . Egıîım. E|ıtım Bılımlen. Fen-Edebıyat Fakühelennın
Psıkolojı, Sosyolojı. Rehberlık v e Psıkoloj'ık Hınneıler böl
mezunlan ile Huk.uk. l;letme ve tktısat Fak mezunlan)
SAGLIK EGİTÎMİ 4 2
(Tıp Fak, Dıs Hek Fak.. Hemşırelık Y 0 . Sosyal Hımıetler
Y 0 . Ejıtım, Eğmm Bılımlen. Feo-Edebıyat Fakültelennın
Psıkolojı. Sosyolo)!. Rehberlık ve Psıkolojık Hız böl mezımlan)
Dfaiplnlennu Hepatoloji Eıstitisi
TezU
Y.Lİstas
Teniz
Y. LittK Dokior»
\ Meriıer Htkinligi Profnmı
Tedi
Y.LJuH
Tezsiz
Y. LİSMJ Dotaerı
HEPATOLOJt
(Tıp Fak. Bıvoldji veya Kımya Bolumû menınlan 1
BEStNHlAESHETEKNOLOJlSl ANABlLlM DAU 5 5 5
BtYOKlMYA ANABlLlM DALI 5 5 5
(Doktora ıçm Vflermer Hekım)
CERRAHt ANABlLlM DAL1 • 1 - 3
DOCLMveJMKOLOJI ANABlLlM DAU - - 6
(Doktoraıçın Vetcnner Hekım)
FARMAKOLOJİ ve TOKSİKOLOJl ANABILM DAU }^_^L^JJ
(Doktora ıçm V« Htk, Tıp Doktoru. Yüksek Lısanslı
EczacL Bıyolog, Kjroya Müh ve KımyagcT. Y Lısans ıçm.
Vet Hek Eczaa. Bıyolog. Kımya Miî. ve Kımyagerl
FİZYOLOJİ ANABlLlM DALl' 5 10 5
HAYVAN BESLENME ve BESL. HAST ANABlLtM DALl
alHayvaoBeslenneveBeslennKHastalıklan 6 6 10
blKanatlıYetıştmcılıgıHas veCrûnkn 10 10
İÇ HAST\UKLAR1 ANABlLlM DALl 2 3 5
MİKROBlYOLOJtANABtÜMDALt 3 • 5
ANATOMt ANABILİM OAU , 6
M e n E p n i vt Spor V ökırkoluıta
Tedi
Y.Lisus
Tezsiz
. Liuoj Doktora
SPORYÖNETIMBİLIMLERİI'I
SPOR SAĞLIK BİLİMLERJO
HAREKET VE ANTRENMAN BİLİMLER1 (•)
(*) Bılım smaMinian sonra aynca mûlakat yapılacaktn:
DniphokiDnsı
' AdlîTıp Fnsttrtçn \mbilim Dılı
Tczti Tezsiz
Y . L B I M V. Usue Dektor»
PARAZİTOLOJİ ANABtÜM DALl
a) Helnuntolojı
b) Protozooloyı ve Entomolo)i
PATOLOJİANABİLtMDALI
(Doktora veY Lısans ıçın Vetenner Hek.)
ZOOTEKNİ ANABlLlM DALl
VETEKÎNER HEK. T MÜHt ve DEONTOLOJt ANAB D
(Y Lısans ve doktcca ıçm. Vetenoer Hekım)
DÖLERME ve SUNt TOHLMLAMA ANABtLtM DAU
(Y Lısans ve dokton ıçm. Vetenner Hektrn)
VİROLOJİ ANABlLlM DALl
(Yüksek lısans ıçın Vetenner Hekım. Bıyolog)
HAYVANCIL1KIŞLETME EKONOMİSİ ANABtLlM DALl
(Vetcrmer. Iknsat, tktısadı ve Idan Bılımkr
veya (şktme fakâhssı raeamlan)
ItlM DALl
ADLtBt\OLOJt 1
ADLltiMYAVEADLlTOKStKOLOJİ 2 - 3
FtZlKtNCELEMELERVEKRlMtNALlSTlK 3 2
.ADLIPSİKOLOJI 10
(Tıp Fakültesı veya Pstkolojı, Psıkoio;ık Danışma ve Rehberlık.
Özel Egıtım. Çocuk Gelışımı ve Egmmı bolûmlen mezunlan ı
Dkipliıltrınu Tedi Tezsiz
Klinik Eczacıhk \nabilim Dılı Y. Lians V. Lisıns Dokton
JflSlPUNLERARASI tCLİMKECMClLIK ABD 6
Disipliıknnsı
Sesvıl Psikhatri \rubaim Dalı
Tedi
Y.ÜJM!
Ttntz
Y. Lisam Dokton
(Vettrmer. Zıraat ve Fen Fakültesı mezunlan!
TıpPrefnoıı
Tez»
Y.Linm
Tezsz
BİYOFİZİK ANABlLtM DALl
(Y Lısans ıçm Tıp doktora. Fızikçı. Fızık Mûh Dış Hekımı.
Bıyoloıj. Eczacı. Eletak-Elektrooık Mûb. Doklora ıçm;
BryofizikY Lısans veya tıp doktoru)
BİYOKİMYA AN ABİLİM DALl
FARMAKOLOJİ ANABlLlM DALl
(Ttp Doktoru)
FtZYOLOJl ANABlLtM D.ALl
(Tıp Doktoru)
HALK SAĞUCl ANABlLlM DALI
(Tıp Fakültesı mezunlan I
blHarkSağtıgıHemsırehğı
MtKROBIYOLOJt ANABlLlM DALl
a) Mıkrobıyolojı
blParazıtolcjı
ANATOMİ ANABlLlM DALl
a)Anatomı
bi Nöroanatomı
DISİPLINLERARAS) SOSY.M. PSİKİYATR1ABD 5 15
IAlanlaraıda en az üç yıldan ben çalısmakta olan Tıp
(Pransyen Halk Sağlığı Uzmanı, Aıle Hekımı. Psıkıyatnst).
Sağlık Eğıtım. Eğıtım Bılımlen. Edebıyat ve Fen-Edebıvat
Fakültelen. Hemşırelık. Sosy al Hızmetler. Bedcn Egt v e
Spor Y'üksekokullart veya Eîıtım Fakültelennm PsıkolojL
Sosyolojı. Sosyal .\ntropoloji, Psıkolojık Danısma ve Rehberlık.
Eiıtım Bılımien ve Sanat bolümlennden rnezunlan)
TÜRK tNKILAP TARİHİ ENSTtTÜSİI
1- Aday byıtlan 24 Ağustos-16 Eylül 1998 tarihlen arasmda "A C Türk lnkılap Tanhı Ens-
tıtüsû Mamak Cad I A. Sağlık Kültûr ve Spor Daıresı Yanı. Dıkımevı Ankara" adresme
şateen yapılacaktıt
^2^rutS8k1ısaiB programrıa basrtıracatadaytann, Wâıermdmerfg6fbaşan pnannle-Dfl-
ve Tanb-Coğrafja. Fen-Edebıvat ve Ejjıtım Fakültelennın Tanh bolûmü veya Hukuk.
Styasal Bılgıler. tktısadı ve Idan Bılımla Fakütteien ya da Harp Okullan'ndan meznn otaıalan
getebnetaedff
3- Her iki program ıçın de geçerlı olmak uzere TOMER tarafindan yapılan v abancı dıl smavmda
60 puan alanlar bıltm sınavma alınacak olup. Osmanlıca bılenla tercıh edılecektır Bılım
sınavı ve vabancı dıl sınavi tanhlen ayna ensntümuzde ılan edıleceknr Bılım smavı
başan notu yüksek lısansta 65, doktorada 75'nr
4) Adaybrdan ıstenen bdgeler
- Ortaögremm ve lısans dıploması veya çıkı^ belgesı,
-Trmskript,
-2fotograf.
- Nâfiıs cüzdanı ömegı.
- LES sonuç belgesı ıbraz edıleceknr.
- Doktora programına ise ek olarak Yüksek Lısans dıploması ile" Atatûrk llkelen ve lnkılap
Tanhı* alanmda yüksek hsans yapanlar vs not onalaınası en az 100 üzennden 75 olanlar
başvurabılecekiır
Gerekh bılgıler 319 91 37 ve 362 19 17 numaralı telefonlardan aiınatnlır
DisipKolertnsı
Sosy «I Psiknatri Ambilin Dalı
Tedi
Y.Lisus
Tezsiz
Y.Lmns Dokton
ATATLIRK1LKELERİ VE İNK1LAP T.ARİHİ 10
Basın 34757
İSCİNİN EVRENtNDEN
ŞÜKRAN SONER
KuklalarRadyo Cumhuriyet, Emeğin Gündemi'nden prog-
ramı için dün Eğitim-Sen Başkanı Kemal Bal ile ko-
nuşurken daha bir aynmına vardım:
Hükümet, günlerce kamu çalışanlannın ücret artış-
lannı tartıştı. Koalisyon ortaklan, muhalefet kamu ça-
lışanlannın haklannın sırtından prim yapmaya çalıştı-
lar. Bu arada kamu çalışanlanna düşen rol, sadece so-
kaklarda bağırarak kamuoyu oluşturmaya çalışmak-
tı. Siz hiç haklan tartışılan tarafı, kamu çalışanlannı
ciddiye alan, sendikalannı muhatap kabul eden bir
davranışa tanık oldunuz mu?
Başbakan, kamu çalışanının haklannı oy avcıltğın-
da; imajda bayrak yapan parti liderleri, hiç, "Ey kamu
çahşanlan, örgütleri, siz bu işlere ne diyorsunuz? Ne
istiyor, nasıl çözûmler üretiyorsunuz" türünden soru-
lar sordular, tartışmanın tarafını adam yerine koydular
mı? Bu nasıl demokrasi, ne biçim bir demokrasi oyu-
nu böyle?
Küreselleşmenin azgelişmiş ülkeler için öngördüğü
model, 12 Eylül demokrasisi; yarattığı değerler, üret-
tiği kafalar, siyasetçiler ile çakışınca, işte ortaya çıkan
' tablo, sonuç bu. Beyler, bir de kamu çalışanının ücre-
ti tartışması üzerinden bir çirkin demokrasi oyunu, şo-
vu daha yaptılar. Seçimlere kaçmaya yönelik şöyle bir
güç denemesi yapıp bir el ense daha çekip sonunda
anlaştılar.
Onlar, ne için o kadar çok tartışıp sonra en başın-
dan belli, IMF verilmiş söz doğrultusunda nasıl bu ka-
dar kolay anlaşabildikleri pek anlaşılamadan, kendi-
lerince olaya nokta koydular. Şimdi, medya ile birlik-
te önce gündemlerinin baştacı ettıklerini, bir çırpıda gün-
demlerinden çıkarmaya bakıyorlar.
Her konuda olduğu gibi kamu çahşanlan da gerçek-
ten gündem dışına mı çıkmış oldular? KESK kamu ça-
lışanlannın sendikal örgütlenmeye başlamalarından
bu yana, yaklaşık on yılı aşan bir oyunu bozmak, bir
kaosu yıkmak istiyor. Kamu çalışanlannın ücret artış-
lan gündeme geldikçe, yaklaşık her altı ayda bir so-
runlan iletartışılıpsönraunutulmalan, kaderierineterk
edilmeleri; örgütsüz, yokşullaştınlmış bırakılmalannı
kader olmaktan çıkarmak için çabalıyor. Bugun de sü-
recek eylemleri, yerti sloganlan ile gündemde kullanı-
lanlar değil, gündemlerini belirleyiciler olmak istedik-
lerini anlatmayı deniyor..
• • • ' :
Küreselleşmenin ve 12 Eylül'ün demokrasicilik oyu-
nu modelinde, sadece kamu sendikaları için değil; iş-
çi sendikalan, sivil toplum örgütleri, hatta siyasi par-
tiler, partililer, millervekilteri için biçilmiş roller var. On-
lardan gerçek kımlıkleri ile varolmalan değil; iyi görü-
nümlü, rollerini iyi bellemiş kuklalar olmalan bekleni-
yor.
Kamu çalışanının haklan, kaderi, dolayısıyla ücret-
leri üzerinde kamu çalışanlannın üyesi olduklan ör-
gütlü sendikalannın söz ve karar sahibi olmalan da ne
demek? En doğrusunu Başbakan'dan, IMF uzmanla-
nndan, olsa olsa bir de onlara söz veren ekonomiden
sorumlu bakanlardan iyimi bılecekler?
Son olayda en çok hükümet kuklası kimi kamu sen-
dikalannın halleri çok acıklıydı. Onlar da kamu çalışa-
nının bumundan soluk alıyor olması gerçeği karşısın-
da sokağa kitlelerle olmasa da inmek zorunda kalmış-
lardı. Meydanlan kalabahklarla doldurma yerine, Baş-
bakanlık önünde gösteri yapıp uslu çocuk olmanm
ödülünü makama kabul edilerek, bir şeyler verilerek
almayı düşlemışlerdı. Zamanlamalan öylesinetersol-
du ki, polis zoru ile kovalandılar. Doğrusu sırtlarından
el altından da olsa sıvazlanmayı beklerlerken ıtılıp ka-
kıtmadaki şaşkınhklan görülecek, acınacak gibiydi.
Şimdi gündemde işçi sendikalannın özel sektörsöz-
leşmeleri ve krizleri var. Tam da tekstil ve metal işko-
lu grup sözleşmeleri gündeme gelirken tunzm krizinin
peşinden Laleli, tekstil krizi, tüketımdeki düşme pat-
ladı. işyerleri herzaman yaptıklan gibi fazla bedel öde-
meden, emeğin sırtınayükü yükleyerek işin içinden sıy-
nlmanın peşine düştüler.
Satışlardaki durgunluk, üretım düşürülerek attatılmak
eğiliminde. Çiller'ın iktidan dönemindeki ünlü krizi
anımsayın. Kimi kukla sendika liderleri de suça ortak
edilerek toplu işçi çıkarmalan, ücretsiz izinlerie serma-
ye açısından iş bayağı ucuza atlatılmıştı. Işler düzel-
diğinde de yeni daha ucuza işçi alınarak bırtaş ile pek
çok kuş birden vurulmuştu.
Şimdi de durumlar çok uygun. Bir yandan sözleş-
me masalannda sendikalar kolayca dize getirilecek;
kamu çahşanlan için uygulanan politikalar, düşük üc-
ret artışı işçilere de aynen yansıtılacak. Diğer yandan
sendikasız, kayrt dışı işyerierinde çok daha bol işçi çı-
karma ile taşeronlaştırma yaygınlaştınlarak krizin bü-
tün yükü emeğe yüklenecek.
Kişisel servetine servet katmak, saltanatını, koltu-
ğunu korumaktan başka şey düşünmeyen çok sayı-
da kitienmiş sendika lideri ortahkta dolaşır, kukla sen-
dikacıhk rolüne gönüllü olurken sendikal haklan savun-
maya çahşanlara olan oluyor. Gerçek sendikacıhk yap-
maya çalışan sendika liderleri ile haklan için savaşım
vermeye hazır emekçiler ağır bedel ödüyor. Ancak kir-
li siyaset, ağır örselenmiş demokrasımiz içinde, ışleri
biraz düzeltmek için başkaca bir hak arama yolu da
görünmüyor.
Sungipek'te tedirgin
bekleyiş sürüyor
CEMAL K1RGIZ
GEMLİX-13Ocakl998
tarihinde Tekel tşletmeleri
Genel Müdürlüğü'ne. Özel-
îeştirme Yüksek K.urutu ka-
ranyla devredılen Gemlik
Sungipek Viskon Mamulle-
ri Sanayi lşletmesi AŞ'nin
327 çalışanının tedirgin bek-
leyişi sürüyor.
1997 yılındanbu yanabir-
kaç kez özelleştirme liste-
since yer almasına rağmen
teklif aşamasına gelmeyen
febrika. Tekel Işletmeleri
Genel Müdürlüğü'ne dev-
riylebtrlikte.Tekerin Istan-
1wl Paşabahçe'deki Rakı Fab-
rikası'nı Gemlik'e yeni tek-
noloji katkısıyla getireceği-
ni açıklaması üzerine günde-
me oturdu. Temeli 1935 yı-
hnda Cdal Bay-ar tarafından
atılan ve 1 Şubat 1998'teUlu
Önder Mustafa Kemal Ata-
tûrk tarafındana açılan fab-
rika Viskon ünitesini 1997
yılında sona erdirirken, 1996
yılında Tekel'in selefon alı-
mını durdurmasıyla, üretim
sekteye uğramıştı.
Fabrikanın Tekel'e dev-
riyle birlikte, istanbul Paşa-
bahçe'deki Rakı Fabrikasrnı
buraya taşımak istemesi ve
selefon ünitesini kapatarak
çalışan 327 işçinın Tekel'in
diğer işletmelenne nakledil-
mesi konusundaki ısranyla
birlikte işçilerin tedirginli-
ği artmıştı.
Petrol-tş Sendikasrüyesr"
de olan işçiler, selefon üni-
tesinin kapatılmaması ge-
rektiğini öne sürerek, sele-
fon ünitesinde ülkemizde tek
olan selüloz esaslı çevreye
zararvermeyenambalajmal- .
zemesi üretiminin sürmesi-
ni istemişlerdi. İşçiler, ek-
mekte de ambalaj kullanım
döneminin başlayacak ol-
ması ile işletmenin daha da
önem kazanacağını belirt-
mişlerdr
Devlet Bakanı Eyûp Aşk
da selefon ünitesinin bir sü-
re daha çalışacağını söyle-
mişti. 3.5 ay geçmesine rağ-
men kesin bir karar çıkma-
ması ise işçilerin tedirginli-
ğini arttırmış durumda.
Bu arada. lstanbul Paşa-
bahçe lçki Fabrikası'nın
Gemlik'e taşınması ile ilgi-
li karann Yüksek Planlama
Kurulu'nda imzaya açıldıgı
ve fabrikanın taşınmasının
mahyetinin 5 tnlyon lirayı
bulacağı belırtildi. Ancak ls-
tanbul'daki arazinin en az 50
trilyon lira yeni kaynak ya-
ratılabileceği ifade edildi.
"•!