Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
9 T E M MUZ 1998 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
POAŞ'm satışı ile ilgili kararı, Anayasa Mahkemesi'nin kararına aykırı...
OYK Anayasaile çeBştiUNKARA (Cumhurhet Bürosu) -
Dzelleştırme Yüksek Kurulu'nun
ÖYK) Petrol Ofısi Anonım
jirketi'nin (POAŞ) satışıyla ilgili
caran, Anayasa Mahkemesi'nin
;erekçeli karanyla da çelışti. Anayasa
viahkemesi. Özelleştirme Yasası'nın
ieger tespit ve ihale yöntemlerine
lişkin hükümlerini iptal gerekçesinde,
ınayasanın 7
. maddesine göre yasama
/etkisinin devredilemeyeceğini
vTjrgulamıştı.
Anayasa Mahkemesi'nin karannda.
"Yasada temel kuraJlar konmadan,
ölçüsü \e sınırı belirlenmeden y-ürütme
organına vetki verümesi anayasanın 7.
maddesine ay kmdır. Değer saptama
yetkisi altında olan birirnlerin hjçbir
etki aitında kalmadan çalışabileceği bir
yapıya kavuşturularak gerçek değerin
bulunabilmesi için hukuksal alt yapı
oluşturulmalıdır" deniliyor.
Anayasa Mahkemesi'nin iptal ettiği
hükümler yerine 4232 sayılı yasayla
getirilen yeni düzenlemede ise, "Ihale
işlemleri sonucunda ihale
komisyonunca verilen karaıiar idare
tarafından kurulun onayına sunulur ve
sonuçlar kurulun onayııtı müteakip
kamuoyuna sunulur" ifadesiyle
yetiniliyor. tlgili kaynaklann
değerlendirmelerine göre.
Özelleştirme Yasası'nda
ongörülmeyen bir yetkiyi kullanan
ÖYK'nin, teklifini I mıîyar 110
milyon dolardan I milyar 160milyon
dolara çıkarması kaydıyla POAŞ
ihalesinde 3. gelen firmayla anlaşması.
Anayasa Mahkemesi'nin karanyla
çelişiyor. Diğeryandan. POAŞta
çalışan Ömer Faruk Nas isimli Petrol-
İş Sendikası üyesi işçı. kurumun satış
işlemlerınin başlangıcını oluşturan
ihale kararına karşı açtığı davada.
Ankara 5. İdare Mahkemesı yürütmeyi
durdurmayı ret karanna karşı Ankara
Bölge idare Mahkemesi Başkanlığı'na
itiraz etti.Itiraz başvurusunda, ihale
kararı olmadan POAŞ'ın satış
işlemlerinm başlayamayacağı, içtihat
ve öğretilere göre de idari sözleşmenın
yapılış sürecinin idari yargı denetimine
tabi olduğu kaydedildi. Çeşıtli hukuk
profesörlerinin "İhale sözieşmeleri
yapılana kadar olan aşama yönetsel
niteliktedir. Bu aşamaya ilişkin yönetsel
işlemler yönetsel >argıda dava konusu
yapılabilir" içerikli görüşlenne yer
verildı. İtiraz başvurusunda. idarelerin
\e hükümetın. vargı kararlarını
uygulamamak için her türlü yolu
denedıgi ve iptal kararlannın
"uygulanamaz duruma düşmesi" gibi
bir yol icat edilerek "yargı
kararlannın hiçe sayıldığı" kaydedildi.
Vakıflar ürriversitelerin
'can simidP oldu
ASUMAN ABACIOĞLU
tZMİR - \'akıf!ar, üniversitelerın 'can si-
midi1
oldu. Devletten aldıklan bütçenin bü-
yük bölümünü çalışanlann maaşlanna ayıran
devlet üniversiteleri, çareyi vakıflara bağlı
kurulan şirketler yoluyla gelir saglamakta
buluyorlar. Üniversiteler, büyük çaplı yatınm-
lann dışında kalan "bakım. onanm, derslik.
kütüphane,ameliyathane. kitap basınu.labo-
ratuvar malzemelerr gıbi gereksınımleri ıçın
yapılan harcamalann tümünü vakıflar kana-
lıyla saglıyor. İzmır Üniversıtelen Öğretim Ele-
manları Derneği yö-
netıcilerinin, "ticaret-
haneye dönüşmekk"
eleştirdıği tzmır'deki
üniv ersiteler. "bütçe
açıklaruu" kapatabil-
mek için vakıflara yö-
neliyorlar. Üniversite-
lerin bünyelerindeki
vakıflara bağlı kurulan
şirketler ise. "devlet
bürokrasisinin hantal-
lığından"" bağımsız ve
"özel sektör" mantığıyla çalıştınlarak. üniver-
sıtelere önemli gelir sağhyorlar.
Ege Cniversitesi'nin 1997 yılında devlet-
ten aldığı bütçenin 11 trilyon lira olduğunu,
bunun 9.5 trilyon lirasının personel maaşla-
nna harcandıgını belirten Ege Üniversitesi
Güçlendirme Vakfı ve vakfa bağlı şirketlerin
Genel Müdürii Dr. Yavuz Ozkol, yeni inşaat
yatırımlarına aynlan paydan sonra üniversi-
tenin genel gereksinımleri için yalnızca 300
_*m.endilenne aynlan bütçenin büyük
bölümünü çalışanlann maaşlanna
ayıran devlet üniversiteleri, bakım,
onanm, derslik, kütüphane, araç gereç
ihtiyaçlannı ise vakıflara bağlı şirketler
yoluyla gideriyorlar. lzmir
Üniversiteleri Öğretim Elemanlan
Derneği, vakıflar yoluyla gelir elde
etme yoluna giden üniversiteleri
'ticarethaneye dönüşmekle' eleştiriyor.
milyar lira ödenek kaldığını söylüyor. ÖZKOL
vakfın ve şirketlerinin. 1997 yılı cirosunun l
trilyoh 248 milyar liraya ulaştığını, belirtiyor.
EÜ Rektörü ve Vakıf Başkanı Prof.Dr. Re-
fetSaygûı, 1998 yılında bilimsel araştırma-
lan teşvik amacıyla vakıf gelırlerinden 30
milyar liralık bir fon aynldığını söylüyor.
Vakıf, ünıv ersite kampusu içinde yer alan
26 kantinin işletilmesinin yanısıra, üniversi-
tenin "aüP alan ve binalannı onararak veya
"yap işlet devret" modeliyle özel sektöre ki-
ralayarak gelir sağlıyor.
Bunlara örnek olarak benzin istasyonlan-
"^^^™" nı, 12 dükkândan olu-
şan çarşıyı, Ege Sağ-
hk Oteli'ni ve KİPA
marketi gösteren Ya-
vuz Özkol, aynca va-
kıf bünyesindeki pa-
zarlama, sigorta ara-
cılık hizmetleri ve özel
sağlık hizmetleri şir-
ketleriylede gelir el-
de ettiklerini belirti-
yor. Dokuz Eylül Üni-
versitesi'nde ise Tıp
Fakültesı Hastanesi'nin TIPVAK, Buca Eği-
tim Fakültesi'ne yönelik EVAK, Dokuz Ey-
lül Üniversitesi Vakfı DEVAK. olmak üzere
üç vakıf bulunuyor.
DEÜ Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Sefa Ku-
ralay, bu vakıflar arasında en büyüğü olan DE-
VAK' ın üniversiteye kitap, bilgısayar, öğren-
ci bursu gibi konularda katkı sağladığını be-
lirterek, bunun da 150 milyan geçmediğıni
söylüyor.
Antinükleer kampanya büyüyor
Çevreciler, onceki akşam İstanhul Boğariçi'nde
düzenledikleri tekne gezisij le, yürüttükleri
antinükleer kampanyaya destek topladılar.
Yaklaşık 250 davetlinin katıldığı Boğaz gezisinde 9
Ağustos'ta Akkuyu'da yapılacak büyük
toplantının duyurusu yapıldı. Aralarında, SOS
Akdeni/, Greenpeace, İstanbul YeşillerTnin de
bulunduğu çok savıda çe\re örgütünün
oluşturduğu Antinükleer Platform'un organize
ettiği geziye Prof. Tolga Yarman, İ.Ü. Siyasal
Bilgiler Faküİtesi Dekanı Prof. İ Ikü Azruk, İTL
Çevre Mühendisliği Faküİtesi Öğretim Üyesi
Prof. İlhan Talınlı. İl Orman Faküİtesi Öğretim
Üyesi Prof. L'çkun Geray gibi bilim adamlan da
katılarak kampanyava destek verdiler. Tekne
gezisinde ne Akkuyu'ya ne Sinop'a ne de
Türkiye'nin başka bir yerine nükleer santral
yaptınlnıayacağı konusundaki karariıkk
vurgulandı. Gezide nükleer santralın Tiirkiye için
bir /orunluluk değil, uluslararası nükleer lobinin
baskılanvla oluşaıı siyasi bir tercih olduğuna bir
kez daha dikkal çekikiL
ÖDP'den Sungurlu'ya tepkî
'Açlıkgrevleri
devam edfyor'
İstanbul Haber Servisi -
ÖDP İl Sekreteri Avukat
CemalPoJat
eezaevlerindeki baskılan
ve yaşam koşullannı
protesto amacıyla
başlatılan açlık grevlerinin
sürdüğünü belirterek
Adalet Bakanı Oltan
Sungurlu'yu sorunlan
görmezden gelmekle
suçladı.
ÖDP İstanbul İl Sekreten
Avukat Cemal Polat, dün
yaptığı yazılı açıklamada,
Sıvas Cezaevi'nde kalan
120 kadın tutuklu ve
hükümlünün görüş
sırasında kendilerine ve
ailelerine baskı yapılması,
duruşmalara götürülürken
körü muamele görmeleri
ve gardiyanlann sözlü
cinsel tacizine uğramalan
nedeniyle dönüşümlü
açlık grevi başlattıklannı
anımsattı. Açlık grevinin
75. günü olduğunu
bildiren Polat. grevcilerin,
cezaevi yönetiminin
koşullan değiştireceğine
inanmadıklannı, bu
nedenle başka bir
cezaevine nakledilmek
istediklerini kaydetti.
Elazığ Cezaevi'nde hücre
sistemine karşı yapılan
açlık grevinin. taleplerin
kabul edilmesi üzerine
durdurulduğunu ifade
eden Polat, ancak
ağırlaşan koşullar
yüzünden yeniden
başlatılan grevin 35.
gününe ulaştığını kaydetti.
Adalet Bakanı Oltan
Sungurlu'nun
görevlerinden birisinin de
cezaevinde insanca
yaşama koşullannı
sağlamak olduğunu
belirten Polat, "Ancak
Adalet Bakanı sorunlan
duymuyor, görmiiyor,
düzeltmiyor" dedi. lki yıl
önce açlık grevinde 12
kişinin yaşammı
yitirdiğini anımsatan
Polat, baskılara ve cinsel
tacizlere hayır diyen
tutuklu ve hükümlülerin
sesine kulak vermek
gerektiğini vurgulayarak
"Bu sesi duymavan Oltan
Sungurlu'yu ve CHP
destekli ANASOL-D
hükümetini protesto
ediyoruz" dedi.
YEDITEPE
MBA'98 Yaz Programı?
BUSINESS
ADMINISTRATION
başlıyor VEDITEPE ÜNİVERSİTESİ
Kll İMIF.KtNsiİll'M'
' YEDİTEPE MBA' özgün bir Türkiye Cumhuriyeti
Yüksek Lisans Programıdır.
Prof. Dr. Doğan Altuner
Director
Dr. Cemil Tarhan Dr. Çetin Kaya
Assoc. Dtr. Assoc. Dir
Jandarmadan sıkı önlem
1996 direnişinde
ölenler anüdı^^
İstanbul Haber Servisi -
Cezaev i koşullannm
iyileştirilmesi için iki yıl
önce gerçekleştirilen açlık
grevinde ölen 12 tutuklu ve
hükümlü için dün anma
töreni düzenlendi.
Açlık grevinde yaşamını
yitiren Ali Ayata'nm
Sangazi'deki mezan
başında düzenlenen anma,
jandarmanın denetimi
altında yapıldı. Demokratik
HakiarPlatformu(DHP),
Demokratik Mücadele
Platformu (DMP). Partızan
dergisi. Devrımci Tutsak
Aileleri Komiteleri
(DETAK) ve Hedef
dergisinden oluşan
yaklaşık 200 kişilik grup
jandarma tarafından 45
dakika bekletildikten sonra
mezara 6'şar kişilik
gruplar halınde alındılar.
Gazetecilerin mezarlığa
sokulmadığı anmada
slogan atılmasına ve afiş
açılmasına da izin
verilmedi. Mezar başında
saygı duruşunda bulunup
"Ça\ Bella" şarkısını
söyleyen grup daha sonra
sessizce dağıldı. Anma
sonrasında mezarlığa yakın
bir duvarda bomba süsü
verilmiş bir afiş asılı
bulundu.
Contetnporary Management
Dr ÇetinKaya
Stern School of Business, NYU
Macroeconomics
Dr Orhan Yıldız
The RAND Graduate School
Financial Accounting
Dr Müge Saltoğlu
Marmara University
Corporate Finance
Dr. Yaşar Geyıkdağ
University of Bath
Marketing Management
Dr. Altan Cöner
Michigan State University
Organizatîonal Behavior
Dr. Engür özüstün
istanbul University
Manaaerial Economics
Dr. Nurhan Davutyan
Univ. Of Calrfornia, Santa Barbara
Business Polıcy and Strategic Management I Derivatives Trading. Futures Options
Dr Cemıl Tarhan
University of Chicago
llnvestment Analysis & Portfolio Management
Dr Solmaz Ayarslan
Stern School of Business, NYU
International Finance and Capital Markets
Dr Nurhan Davutyan
Univ. Of Calrfornia, Santa Barbara
Management Dynamıcs. Information Systemsl Financial Reporting and Statement Analysis
Dr Orhan Yıldız
The RAND Graduate School
Managerial Accounting
Dr Çetin Kaya
Stern School of Business, NYU
Business Environment
Aygui Ozkaragöz
Columbia University
Dr LeventAksoy
City University of New York
Human Resources Management
Dr Gonca Yamamato
Marmara University
Information Economics
Dr Cemil Tartıan
University of Chicago
Management Research
Dr M Atıla ûner
Yale University
Gaye Alkoçoğlu
Boğaztçi University
Research Seminar
Dr Doğan Altuner
University of North Carolina, Chapel Hill
International Marketing
Dr Necla Geyıkdağ
University of Bradford
Graduation Thesis
Dr Doğan Altuner
University of North Carolina, Chapel Hill
Bağdat Caddesi - Kavaklı Sokak No: 1 Çiftehavuzlar, 81030
Tel: (216) 478 29 81 - 478 29 82 - 478 29 83
http://www.yeditepe.edu.tr e-mail: mba@.veditepe.edu.tr
HAFTAYA BAKIŞ
AHMET TANER KIŞLALI
Türküm, Doğruyum../
Numaracı cumhuriyetçiler şaşkın. Onlan şu ya da bu
ölçüde ciddiye alanlar da şaşkınlar.
Fransa'yı dünyafutbol şampiyonu yapan takım. tam
bir karma.
Afrikalı zenci, Cezayirli Müslüman. Gregoryen Erme-
ni, Katolik Fransız.. Birbirlerine sanlmış, ciğerlerinın
tüm gücüyle Fransız ulusal marşını söylüyorlar..
Hasan Pulur'un deyimiyle:
"Hani ulus devlet ölmüştü?"
• • •
Uzunyıllarönceydi.
Öğrenciydik.. ABD'de 45 günlük birtanrtım gezısin-
deydik.
Vaşington'daki yoğun program nedeniyle oradan
oraya koşturuyorduk. Oysa hava çok sıcaktı.. Yaşlı
adam köşe başında tezgâhını kurmuştu. Dondurmasa-
tıyordu.
Birkaç Türk ve rehberimız.. Dondurmaları kapıştık
adeta.
Sıra ödemeye gelince, yaşlı adam Türkçe yanıt ver-
di:
- Borcunuz yok'.
Adam yıllar önce oralara yerleşmiş olan bir Erme-
niydi.
• • •
Aynı gezinin New York durağındaydık.
Hartem'den acele bir randevuya yetişmemız gere-
kiyordu. Yağmur çıselemeye başlamıştı. Bir taksi çe-
virdik.. Yola koyulduk.
Şoför sayacı açmamıştı.
Aramızda Türkçe söyleniyorduk. Bize "kazık ataca-
ğı" inancındaydık.
Sıra ödemeye gelince, genç şoför Türkçe yanıt ver-
di:
- Borcunuz yok!
Birkaç yıl önce Amerika'ya yerleşmiş Istanbullu bir
Yahudiydi.
• • •
Bir Rum kızı ile evli bir Türkten dinledim.
Kayınvalidesi de, 196O'lı yıllarda istanbul'u terket-
mek zorunda kalanlardanmış. Yaşlıymış.. Pıre'dekı ye-
ni evinde mutlu değilmiş.
Istanbul'da iken Türklere kızarmış. Pire'ye gıdince
Yunanlılara kızar olmuş.
Her sabah balkona çıkıp, kendine göre cimnastik yap-
maya başlamış.. Kollannı yukan, yana, ağır ağır açar-
ken, bir yandan da sesini olabildiğince yükseltıyor-
muş:
- Türküm, doğruyum, çalışkanım...
istanbul'dan göç etmiş Rumların hepsi aynı mahal-
lede oturmaya başlamışlar. Atinalılar onlardan, onlar
da Atinalılardan bir türlü hoşlanmamışlar.
• • •
Yaşantım benzer anılaria dolu.
Burgaz adasında, dostlarımın komşusu genç bir Ya-
hudi karı kocavardı. Karşılaştıkçaselamlaşırdık.. Ara-
dan uzun yıllar geçtı.
12 Eylül sonrasındaydı. Paris'in göbeğınde yürü-
yorduk. Birden, yokjan geçmekte olan bir çift boynu-
muza sankjı. Sankı yıllann özlemini gidermeye çalışan
kardeşlerdi karşılaşanlar.
Şaşkınlığımız geçince. onlar olduğunu anladık.
Mallarını mülklerinı satıp Israil'e gitmişler. Ama mut-
suz olmuşlar. Ancak birkaç yıl dayanabildikten sonra,
yeniden İstanbul'a dönmeye karar vermişler.
Gözleri yaşlıydı:
- Anladık ki, bizim vatanımız Türkiye 'dır.. Gurbet el-
lerde gördük ki; bizler Türkiye Yahudilerı değilız, Ya-
hudi Türklehz!
• • •
Yırmiyi aşkın etnik kökenden insan.. Ta Hititlerden
bu yana uzanan, binlerce yıllık bir kültürel etkıleşım ve
birikim.. Işte Anadolu gerçeğı bu!
Irklar da kanşmış, kültütier de..
Ve o kanşıma, daha on ikinci yüzyıldan başlayarak..
Batılılar "Türk" adını takmışlar. Atatürk de. bın yıllık or-
tak yaşamın "ortak ürünleh" üzerınde, çağdaş bir ulus
devlet kurmuş.
Atatürk'ün ulusçuluğu ve ulusalcılığı da, işte bu yurt-
severlik olgusu üzerinde yükseliyor. Ulusal kımlığımız,
bir etnik kesimin kimliği değil.. Hititlerden bu yana uza-
nan bir sürecin ürünü. Bir sentezin kimliği!
"Türküm, doğruyum, çalışkanım.." diye haykıran
yaşlı Rum kadın, bunu yaparken Rum olmaktan çık-
mıyor.. Sadece tarihsel ve de sosyolojik bir gerçeği di-
le getiriyor.
Hasan Pulur usta haklı.. "Ulus devlet" ölmedi!
Ama ulus devleti -özellikle de Anadolu'daki ulus
devleti- kendi çıkarlan önündeki en büyük engel ola-
rak gören.. Bazı "büyük" dostlanmızın bu emelleri de
ölmedi!
(Sevgili FİKRET BİLA bir mucizeyi gerçekleştiriyor.
Dualanmızla destek bulan yaşama istencı ile ışıklı bir
örnekoluyor. Yazılanna ve TV'dekı aydınlıkyüzüne ka-
vuşacağımız günleri bekliyoruz. Sabırla.)
Jncirlik işçisi
greve hazar
ADANA (Cumhuriyet
Gûne> lUeri Bürosu) - ln-
cirlik Hava Cssü ile Anka-
ra ve tzmir'deki ABD işyer-
lerinde çalışan işçiler, 23
Temmuz Perşembe günü
09.00'da greve başlıyorlar.
ABD'li işverenlere üretim-
den gelen güçlerini göste-
receklerini belirten Türk
Harb-lş Sendikası Adana
Şube Başkanı Mustafa
Acet"Yasal hakkınua kul-
lanacağız. ABD'liler yasa-
ya aykın da\ranırsa 1500
işçi arkadaşımız tnciriik'in
içindede. dışındada ABDl-
lerin huzurunu kaçıracak-
ür^dedi.
Önceki akşam sendika
binasmda işçilere, gelinen
son noktayı anlatan Şube
Başkanı Acet. Türk Harb-
lş Genel Başkanı IzzetÇe-
tin'ın başlatacağı grevde
yapılacak işler ve üstlenı-
lecek görevlerle ilgili bil-
gi verdi. ABDheyetiyle ya-
nn Ankara"da bir görüşme
daha yapacaklannı ve ge-
tirilecek yeni önerileri çar-
şamba günü Genel Baş-
kan'ın da katılımıyla Incır-
lik'te işçilere duyuracakla-
nnı kaydeden Acet şunla-
n söyledi:
"Geiinen her noktayı si-
ze anlatacak \e sizin isteği-
nizdoğrultusunda hareket
edeceğiz. Bilginiz dışında
namerttir imza atan. 1 Ni-
san 1998'deki kavıplar tela-
fi edildikten sonra geri\e
dönük seki/ enflas\on ora-
nının \crilmemesi duru-'-^
munda imzalama>acağtz.t'
ABD'liler, 'İşçi gre\ ıste-J;
miyor. sendika işçiyi zor-^
luyor' di>esö>lenti yaynor- J»
lar. Sendika ile işçiyi a>ir- >
mak istiyorlar. Gre\i kır- "
ma> ı amaçla>an oyunlara \
kimse gelmesin. Toplu iş%
sözleşmesinin beraberlik
şansı olmaz. Ya galip >a**
maglup olacağız. Biz söz-îj
leşmenin galibi işçilerolsun !^
istiyonız.*" 5|
ABD'lilergre\ sırasında^
yasaya aykın davransalarj
bile kendilennın \asaya uy- *«.
gun hareket edeceklerini £
anlatan Mustafa Acet. "Ya- ^
saya a\ kın hiçbir şe> yap- ^
ma\acağı/- Yasal hakkımı- ?
zı kuUanacagı/. Hakkınuzı 3
kullanmamı/a engel olur- >
larsa geregini yapacağız. y
.ABD'IDer vasava a> kın dav- ;I
ranırsa 1500 işçi arkadaşı- î
nuz tnciriik'in içindede. dV -*
şındada ABD'lilerin huzu- *
runu kaçıracaktır" diye >
konuştu.