Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
4 MAZİRAN 1998 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Cumhurbaşkanı Demirel, FP milletvekillerine öğüt verdi, anayasal çerçevenin önemini vurguladı
'Laildikten rahatsız olmayın'• Cumhurbaşkanı Demirel: Türkiye bugün idare edilemez
halde. Milletvekilleri Meclis içi ve dışında çahşamaz durumda.
Devleti boğmuş durumdayız. Bir araya gelinmesi rahatlık
yaratır, gerginliği de ortadan kaldınr. Siyasi sisteme itibar
ka_zandırır. Benim de işimi kolaylaştınr.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - lerini kabul ettı. Demirel, kabulde yaptı-
Cumhurbaşonı Süleyman Demirel, FP ğı konuşmada, siyasetin birleştirici ol-
yönetici ve milletvekillerinı kabulünde masıgerektığine dikkat çektı. Siyasetçi-
anayasal çcçevenin önemini vurgular-
ken, siyasi partilerin ülkenın bölünmez
bütünlüğü, demokrasi, laiklık ve hukuk
devletinin nıjhafazasını gözetmesi ge-
rektiğini söyedi. Demirel, milletvekil-
lerinin çalışamaz duruma geldiğini belir-
terek, Meclis'te siyasi partilerin üzerin-
de anlaşabileceği yasa tasanlan bulundu-
ğuna işaret etti.
Demirel, dün FP Genel Başkanı Recai
Kutan ile partinin başkaniık divanı üye-
lerin "ıslahaf" düşüncelenni. uygun ze-
minlerde ortaya koymalannın hem hak-
lan hem de görevleri olduğunu kaydeden
Demirel, geçmişte parlamentonun mii-
dahalelere uğraması nedeniyle siyasetin
parçalı hale geldiğini, bunun da istikrar-
sızlık doğurduğunu söyledi. Demirel,
"Benim bir şey empoze etme gibi düşün-
cenı yok. Bu parçalı durumdan siyaseti çı-
kannız.Çiinkü siyasetin kurumlan istik-
rara sahip bir statü alamazlarsa, bu defa
öbür kurumlann da >avaş yavaş aşınma-
sı gibi bir durumla karşı karşıya kahnz.
Devletin işlemesinde büyükzorluklar gö-
rürüz. Halkın kucakladığL beğendiği dev-
leti meydana getirme siyasi kurumlann
işidir" dıye konuştu.
Türkiye'degergınlikyaşanmaması ge-
rektığini vurgulayan Demirel şöylededı:
"Herkes fikrini söylemesin rai, söyte-
sin. Gerginlik olur diye fikrini söy lemek-
ten vaz nu geçeceksin? Hayır. Ama bu
anayasal bir devlettir. Anayasal çerçeve
içinde kalınarak söylenecek fîkirlerden
veya başvurulacak eylemlerden künsenin
rahatsız olmaması lazımdır. Siyasi parti,
düşüncelenni rahatça her zenünde söyle-
yecektir. Gözeteceği tek şey Türkiye'nin
bölünmez bütünlüğü, demokrasinin, la-
ikliğin, hukuk devletinin muhafazasıdır.
Bu durumda rahatsızlık oknaz."
Seçim sistemleri konusunda mutaba-
kat sağlanması gerektiğini kaydeden De-
mirel "Seçim kanunlanndan medet uma-
rak siyasi iktidar elde etmenin yaşayabi-
lirliği yoktur" dedı. Mevcut sistemle se-
çıme gıdilmesı durumunda tartışmalann
bıtmeyeceğını belirten Demirel, siyasi
partilenn, seçim konusunu Meclıs'te hal-
letmelerı gerektiğinı bildirdi. Demırel,
Meclis'te siyasi partilerin anlaşabilece-
ği >asa tasanlannın bulunduğunu belırt-
ti Yargıda bulunan enerjı uygulamalan-
na da değınen Demirel. "İmtiyaz \e tah-
kim meselesini MeclLs'in bir karara bağ-
laması lazun. Vargı kendisine verilen bir
görev ise nihayet bunu yapacakür. Ama
siyasi mekanizmanın yarguun işini kolay-
laşorması, önünü açması lazım. Üzerin-
de kolayiıkla anlaşabileceğiniz bir konu-
dur ve yaraıiı olur" çağnsını yaptı.
FP Genel Başkanı Kutan da, ülkedeki
gerginliğın giderilmesi ve ılımlı bir po-
litik dûzenin gerçekleştinlmesi için elle-
rinden gelen çabayı göstermeye hazır ol-
duklarını söyledi. Kutan'ın Türk Ceza
Yasası'nın 312. maddesmin değiştinlme-
sine ilişkin tasannın getireceği aftan Re-
cep Tayyip Erdoğan ve Şükrü Karate-
pe'nın de yararlanacağı vönünde bir ga-
zetede yayımlanan haberi anımsatması
üzerine Demirel. "Eğer farklı bir uygu-
lama yapılıyorsa, yapana iyi bakmak la-
zım. Yapan ya da yapryor görünenin so-
rumlu kişiler olması lazun. Yoksa birisi
böyle bir beyanatta bulunuyorsa çok bir
şey ifade etmez. Kanunlann suç sayma-
dığı fiillerden dolayı kimsenin yakasma
yapışdamaz. Ama kanunun suç saydığı
füUerden dolayı da kimse imtiyaz sahibi
değüdir" dıye konuştu.
BiPdal ameliyat
oldu
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Uğradığı sılahlı
saldınnın ardından
kaldınldığı Sevgi
Hastanesı'nde tedavisi süren
tnsan Haklan Derneği (İHD)
Genel Başkanı Aicın Birdal,
sağ omzundan ve sol
ayağından ameliyat oldu.
tkili bir ameliyat geçıren
Birdal'ın sol ayak bileğinde
kurşun yaralanması
nedeniyle mevdana gelen
parçalı kınk, plak ve
vidalarla tespit edilerek
dinlendirme alçısına alındı.
Sag omuzdaki omuz
döndürücü kılıfının
kopmasıyla oluşan kurşuna
bağlı kink da "çift tansion
bant yöntemi" ile tespit
edildi ve askıya
alındı.Bırdal'a ilk 24 saat
ağn tedavisi yapılacak ve
erken dönem rehabilitasyona
yeniden başlanacak.
Askerlerin
dernek üyeligi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Milli Savunma
Bakanlığı'nın dünkü Resmi
Gazete'de yayımlanan
tebliğine göre TSK '
mensuplan; tüzüklerinde
siyasi parti, işçi ve işveren
sendikalan ile mesleki
kuruluşlardan maddi yardım
alabilecekleri ve anılan
kuruluşlara maddi yardımda
bulunabilecekleri belirtilen
dernekler hariç olmak üzere
kamuya yararlı, bilimsel
amaçlı, yardım gayeli
derneklerin yanı sıra spor
kulüplerinin faal olmayan
üyeliklerine girebilecekler.
Ancak bunlann yönetim ve
denetim kurullannda görev
yapan TSK mensuplan,
üyesi olduklan derneklerin
siyasi faalıyete başlamalan.
siyasi partılerle ilişkide
bulunmalan veya yardım
almalan halınde derhal bu
dernek üyeliklerinden
aynlacaklar.
3 ayda bir derece
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Milli Savunma
Bakanı Ismet Sezgin, genç
rütbelerde şehit düşen
personelin dul ve yetimleri
ile kanuni mirasçılan ve
yaşamak için gereken
hareketlen yapamayacak
olan malullerin durumlannı
düzeltmek amacıyla
hazırlanan yasa tasansuu
TBMM'yesundu.
Oral Çelîk beraat
etti
• MALATYA(AA)-
Malatya'da 1979 yılında bir
öğretmenin öldürülmesi
olayından tutuksuz
yargılanan Oral Çelik beraat
etti. Ağır Ceza
Mahkemesi'nde dün yapılan
oturumda, Nevzat Yıldınm
isimli öğretmenin
öldürülmesi ile ilgılı olarak
mütalaasını okuyan savcı,
sanığın üzerine atılı suçtan
dolayı kesin kanıt ve
inandıncı delil
bulunmadığını belirterek,
beraatına karar verilmesini
istedi.
Astana'da zirve
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Türkçe Konuşan
Clkeler Devlet Başkanlan 5.
Zırvesi 9 Haziran'da
Kazakistan'ın yeni başkenti
Astana'da yapılacak.
Toplantıda Türkiye "yi
Devlet Bakanı Ahat
Andican'ın temsil edeceği
zırveye Azerbaycan Devlet
Başkanı, Türkmenistan
Devlet Başkanı, Özbekistan
Cumhurbaşkanı, Kazakistan
Devlet Başkanı, Kırgızistan
Cumhurbaşkanı da
katılacak.
Gülaltay'ı
emekli binbaşı
evinde saldadı
tSTANBUL / ANKA-
RA (Cumhuriyet) - lnsan
Haklan Derneği Genel
Başkanı Akın Birdal a yö-
nelik silahlı saldırının
planlayıcısı olduğu ilen
sürülen Semih Tufan Gü-
laltay ile kardeşi Emre
Gülâltay'ın kaldığı evın
sahibinin Namık Zihni
Ozansoy'un emekli binba-
şı olduğu ortaya çıktı. Ya-
pılan araştırmada Ozan-
soy'un mafya babalann-
dan Dündar Kıbç'a ait atış
polıgonunu da ışlettiği be-
lirlendi. Gülaltay'ın yaka-
lanması tstanbul ve Anka-
ra polisi arasmda yeni bir
knzdoğurdu. Istanbul po-
lısinın Gülaltay'ı Ankara
polisine vermek istemedi-
ği öğrenildı.
Birdal suikastınm plan-
layıcısı Gülaltay ile karde-
şinin yakalandığı Erenköy
K.ozyatagrndaki evin Na-
mık Zihnı Ozansoy adlı
emekli birbinbaşıya ait ol-
duğu behrlendi. Gülaltay
ve kardeşinin 9 gün bo-
yunca Ozansoy'a ait bu
evde kaldığı belırtilirken
operasyon sırasında Ozan-
soy'un evde olmadığı öğ-
renildi. Öte yandan, Ozan-
soy'un Dündar Kılıç'm
atış poligonunu işlettiğı de
belirlendi.
Gülaltay'ın yakalanma-
sının ardından Ankara ve
tstanbul Emniyet Müdür-
lüğü arasındaki çelişkiler
krize dönüştü. Ankara po-
lısının Gülaltay'ı sorgula-
mak ıstediği, ancak lstan-
bul polisinin bu isteği ye-
rine getinnemek için di-
rendiği öğrenildi. Istanbul
Emniyet Müdürü Hasan
Ozdemir'in, sorgusu 7
gün süreyle tstanbul'da
yapıldıktan sonra Gülal-
tay'ı Ankara'ya gönder-
meyi düşündüğü, Ankara
Emniyet Müdürü Cevdet
Saral'ın ise her ne kadar
Istanbul"da yakalanmışsa
da eylem yerinın Ankara
olması nedenı ile sanığı is-
tedıği bildirildı.
Ozdemir'in, suikast gı-
rişimı sanıklannm yaka-
lanmasındaki başansı ne-
deniyle Saral'ın tstanbul'a
atanacağı söylentilerine
kızdığı, bunun üzerine
Ankara Emnıyeti'nin ıste-
mini geri çevirdiği iddia
edildi.
Soruşturmayı yürüten
Ankara DGM Başsavcısı
Cevdet Volkan'ın, önü-
müzdekı günlerde tstan-
bul Emniyet Müdürü Ha-
san Özdemır'e yazı yaza-
rak eylemm gerçekleştığı
yerin Ankara olması nede-
niyle sorgulanmak üzere
Gülaltay'ın gönderilmesi-
ni isteyeceği öğrenildi.
Alınan bilgıye göre Gü-
laltay, Istanbul Emniyet
Müdürlüğü TEM Şube-
si'ndekı sorgusunda tu-
tuklanan sanıklan tanıdı-
ğını, ancak ısrarla olayla
bir ilişkisinin bulunmadı-
ğını savundu.
Ankara Emniyet Mü-
dürlüğü yetkilileri, eyle-
min tstanbul'da planlandı-
gını belinerek "Olay Gü-
laltay ve Cengız Ersever
tarafından birlikte plan-
lanmış. TetikçSeri ve silah-
lan bulan Gülaltay, bu işin
hem planlayıcısı hem de fı-
nansörü durumunda. Ey-
lem Istanbul'da planlan-
nuş. Tetikçiler evlemi An-
kara'da yapıp fstanbul'a
dönmüşler
n
dediler.
Semih Tufan Gülal-
tay'ın daha önce Anka-
ra'da yaşadığını tstanbul'a
1.5 yıl önce gittiğini anım-
satan yetkililer, Gülal-
tay'ın çeşitli yaralama ve
gasp suçlanndan sabıkası
bulunduğunu belirttiler.
Kırşehirli ülkücülerden
olan Gülaltay, Tunalthılmi
Caddesi'nde bulunan Ece
tletişim Elektronik Teks-
til-tnşaat Mühendislik Sa-
nayi ve Ticaret Limitet
Şirketi'nin sahibi ve adını
bir yıl önce ses sanatçısı
Samime Sanay'ın bürosu-
na yapılan baskında du-
yurmuştu.
Semih Tufan Gülal-
tay'la birlikte şoförii De-
mir Demiray'ın da gözal-
tınaalındığı belirtildi.
Geçen günlerde yakala-
nan Gülaltay'ın adamlan
Cengiz Kördeve, Aytaç
Zorba, Aytaç Dursun. Ya-
şar TerzL Kadir Namlı,
Celal Keçecioğlu, Hüseyin
Çokyiğit, Özden Alptekin.
Vedat Ateş, Şenol Acar, Ve-
dat Sayan DGM'ce ser-
best bırakılmışlardı.
ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART
6
Çok ağız-tek ses olacağız'
CHP Genel Başkan Yardımcısı Tanla, komisyonlann hazırladığı
raporlann örgüte gönderilerek tartışmaya açılacağını söyledi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal.
son kurultaylannın ardından "arûk
işimiz hükümet değiL seçim" mesajı
\enrken:yüzde30'lara\aklaştığı be-
lirtilen bağımsızlan kazanmak için
bir dizi proje hazırlandı. CHP Genel
Başkan Yardımcısı Büfent Tanla. ko-
misyonlann hazırladığı raporlann ör-
güte gönderilerek tartışmaya açılaca-
ğını ve u
çok ağız-tek ses" sloganıyla
özetlenebılecek bıçımde parti belge-
sine dönüştürüleceğini söyledi. Ra-
porlann. üç ay içerisinde örgütlerde
tartışılmasının ardından, seçim tak-
vimine göre belirlenecek bir tarihte
toplanacak tüzük ve program kurul-
tayında parti belgesi haline getinlme-
si hedefleniyor.
CHP'nin 28. Olağan Kurultayf nın
ardından oluşan yeni yönetim görev
bölümü yaparak çalışmalara başladı.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Bü-
lent Tanla. uzmanlık alanı olan konu-
larla ilgili bir dızı proje hazırlarken.
önümüzdekı dönemde bunların tek
tek yaşama geçirileceğinı bildirdi.
Tanla. dün sabah kahvaltısında bir
araya geldiği gazetecilere bazı çalış-
malan hakkında bilgi verdi. CHP Ge-
nel Başkanı Denız Baykal'ın kurultay
konuşmasının bastınîarak tüm örgü-
te göndenleceğını bıldıren Tanla. ku-
rultay sürecınde çalışmalarını ta-
mamlayan komısyonlara eklenecek-
lerle birlikte toplam 32 komısyonun
raporlannın örgütler ile medya tem-
silcilerının de aralannda yer aldığı 4
bin kışıye iletıleceğını söyledi. Tan-
la. raporlann örgütlerde tartışılması-
nın ardından. partinin "çok ağız-tek
ses" olmasının sağlanacağını bildirdi.
Tanla. 3 ay içerisinde bu çalışmalann
tamamlanacağını söylerken; seçim
takv ımıne göre belirlenecek bir tarih-
te tüzük ve program kurultayının
toplanması ve bu raporlann parti bel-
gesine dönüşmesi bekleniyor.
Tanla, yapılan çeşitli araştırmalann
sonuçlanna göre kararsızlann oranı-
nın yüzde 30'lara ulaştığına dikkat
çekerken "1983 secimlerinde olduğu
gibi, bir partiye tek başına iktidar ge-
tirebilecek" bir sonuçla da karşılaşı-
labileceğini söyledi.
Kadınlar ve gençlen kazanmanın
önemini vurgulayan Tanla; ÖDP,
HADEP. ANAPvebsPtabanınındu-
yarlı olduğu sözcükler saptanarak
bunlann sloganlardakullanılması için
de çalışma yapıldığını anlartı.
Tanla, kadın kollannın "kardeşai-
le projesi" ile Doğu ve Güneydo-
ğu'daki ailelerle dayanışma projesi-
nın de yaşama geçırileceğıni bildirdi.
Tanla, yerel medyayla iletişım sağla-
nabilmesi için bilgi ağı oluşturulma-
sı çalışmalannı sürdürdüklerini söz-
lerineekledi.
IRMIKIAYDIN ENGÎN
Hem eski birtanıdık, hem kı-
demli bir Cumhuriyet okuru.
Sohbet ediyoruz.
Söz "ulus-devlet" kavramın-
dan açıldı. Ulus-devleti savun-
manın zıddını, emperyalizme
teslim olmak diye açıklıyor.
Globalizm, küreselleşme gibi
kavramlann, emperyalizmin ye-
ni adlan olduğu kanısında. Ke-
yrfle dalgasını geçiyor. Babası-
nın eşeğinı boyayıp gene ba-
basına satan Kayserili öyküsü-
nü anımsatıyor.
Ulus-devletin burjuva dev-
rimlerinden sonra ortaya çıktı-
ğı anımsatılıyor. Ulusal pazara
"yabancı" burjuvaların mallan-
nın akıp rekabeti "ulusal çıkar-
lara" zarar verecek yönde ge-
liştirmesini önlemek için örülen
gümrük duvarlannı, titizlikle çi-
zilmiş ulusal sınırian koruyacak
bir ordu, ulusal bırliğin simgesi
bayrak, kültürde "milli duygu-
lar"\n yüceltilmesi ve kutsan-
ması, ideolojide milliyetçilik gi-
bi bileşenlerin "ulus-devlefin
temeli ise.. diye başlayan bir
Sepetteki Elmalar ve Armutlar
cümle, yeni ve zorlu bir tartış-
maya ebelik ediyor.
Ama adı üstünde bu bir soh-
bet. Ne akademisyeniz, ne bi-
limsel bir sempozyumun tartış-
macılan. Eni sonu, kahveli,
konyaklı, kimi kez ciddi, kimi
kez hercaimeşrep konularda
dostça bir gezinti. Sohbetin
uçuculuğuna bırakıyoruz ken-
dimizi.
Ulus devleti tartışmaktan bi-
raz sıkıldık, biraz yorulduk. İlk
kim konu değiştirdi, önemli de-
ğil, ama şimdi Avrupa Birliği'ni
konuşuyoruz. Avrupa Birli-
ği'nin, demir- çelik ve kömürte-
kellerinin Avrupa anakarası ça-
pında işbirliğinden çokuluslu-
laşmış Avrupa şirketlerinin tica-
ret birliğine (AET) geçtiğı gün-
lerin ne kadar geride kaldığını
birlikte anımsıyoruz. Ardından
Avrupa Topluluğu'ndan (AT)
Avrupa Birliği'ne (AB) ne kadar
kısa zamanda geçildiğinin şa-
şarak ayırdına vanyoruz.
- Tansu ÇillerVn, Gümrük
Birliği'ne girişi bize Avrupa Bir-
liği'ne giriş diye yutturmaya
kalkışını bir türiü içime sindire-
miyorum. Bu kadın bizi bu ka-
dar enayi sanma cesaretini
sence cahilin cesaretinden mi
aldı, yoksa belki yuttururum
umudundan mı?
Tansu Çiller'i sohbetten ça-
buk kovduk. Türkiye'nin Avru-
pa Birliği'ne katılıp katılamaya-
cağını tartışıyoruz.
- Avrupa Birliği'ne katılma-
nın, Türkiye'de demokrasi için
bir umut yaratacağını sanıyo-
rum, dedi. Ne Avrupa Birliği'ne
giden yolu açmayı Çiller'lere,
Yılmaz'lara bırakmaya, ne de
Avrupa'nın önümüze serdiği
zorluklar karşısında pes etme-
ye hakkımızvar...
Şeytan dürttü. Sordum:
- Avrupa Bırtiği, sen de vur-
guladın, bir ticaret ortaklığının
sınırlarını çoktan geride bıraktı
ve bir federatif devlete, Avrupa
Birleşik Devletleri'ne yöneldi.
Avrupa Birliği'ne katılma istemi
ile ulus-devlet'i savunmak ara-
smda bir çelişme yok mu? Baş-
ka türlü söyleyeyim: Avrupa
Birliği'ne katılmak, Avrupa Bir-
leşik Devletleri'nin bir parçası
olmak demek. Bunun anlamı
Avrupa yasalannın, ulusal ya-
salar önünde önceliğini ve üs-
tünlüğünü kabullenmek; ulusal
sınırian silmek; ulusal savunma
stratejisini tepeden tımağa de-
ğiştirmek; ulusal paradan vaz-
geçip pazarda, manavda, bak-
kalda, sinemada, belediye oto-
büsünde Euro adlı bir paranın
kullanılacağı günleh şimdiden
benimsemek; hatta... Hatta
söylemesi zor ama ulusal bay-
rağı ve ulusal marşı bile gitgi-
de ikinci plana itmeye razı ol-
mak demek değil mi ?
Beni dürten şeytan, onu da
dürttü. Sözün devamını o getir-
di:
- Üstelik şu an Avrupa Birii-
ği'nde borusu öten siyasal
güçler, ister Hıristiyan demok-
rat muhafazakâhar, istersosyal
demokratlarolsun, globalizme
övgüler düzmekte birbihen'yle
yarışıyoriar...
Ama ulus-devlet üstüne soh-
betin başında söylediklerinden
vazgeçmeye de niyeti yok. Bir
itiraz noktası aradı:
- Elmalaria armutlan birbiri-
ne kanştınyorsun. Avrupa Bir-
liği'ne katılmakla emperyaliz-
me teslim olmak bir arada tar-
tışılıncayanlışa gidiyor. Yaniel-
malaria armutlan toplayıp aynı
sepete koymak gibi bir iş bu...
Tartışma ciddileşti, sohbetin
uçuculuğunu zedelemeye baş-
ladı. ilk ben pes ettim:
- Elmalaria armutlan aynı se-
pete koyup güzelbir meyve se-
peti ortaya çıkarmı çıkmaz mı-
yı gel sonra konuşalım. Bak
kahven soğuyor...
Kahvesine uzandı...
POLflİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Pazarlık...
Süleyman Güldoğan, 32 yaşında...
Fotoğrafına baktım... Saçları ortadan aynlmış...
Bıyıklı...
Süleyman, 18 yaşındaki baldızıyla birlikte kaç-
mış...
Damadıyla kızını arayan 58 yaşındaki kayınpeder
diyor ki:
"Eğerbana evlenmek için 'kız bul' deseydi, onu
kendi elimle evlendirirdim. Ama, baldızının namu-
suna göz dikecek kadar aJçalacağını hiç düşünme-
dim..."
Süleyman 'ın eşı Atike Güldoğan ne diyor aca-
ba?
Atike Hanım, fazla konuşmuyor...
Bir çocuk annesi 7 yıllık eşinin, kızkardeşiyle ka-
çışı karşısında suskunluğu yeğliyor...
Brezilya yapımı 'pembe dizileri' izliyor musunuz?
Sabah saatlerinde televizyon ekranlanna gelen
bu diziler en çok kırsal kesimde izlenıyormuş...
Enişte, kayınpeder, kız, erkek çocuk, üvey kardes,
kaynana...
Her şey kördüğüm...
Kim kiminle birlikte anlaşılmıyor...
Ben Fadime Hanım'ın fotoğrafına bakıyorum,
açıklamalannı okuyorum:
"Önce 18 yaşındakiVt\dar\ kayboldu, sonra eşim
Mersin'e gitti..."
Acaba sonra ne oldu?
Vıldan, ablasına telefon ediyor:
"Istanbul'dayım, beniaramayın!.."
Bir gün sonra Süleyman, eşi Atike Hanım'ı anyor:
"Şeytana uydum beni bağışla..."
Türkiye tutucuvebaskıcıbirtoplum. Ama toplum
içindeki yozlaşma Brezilya dizilerine taş çıkaracak
cinsten...
Bu arada öfkeliyiz de...
Izmit Derince'de Gülten Düşünceli adlı bir kadın,
kocasının sevgilisinin aracına bomba koydu. Patla-
yan bomba Ferhan Nur Zeytin'in aracını havaya
uçurdu...
Ferhan Hanım, Gülten Hanım'ın kocası Adil Dü-
şünceli'nın sevgilisi. Otomobili de Adil Bey, Ferhan
Hanım'a almış. Gülten Hanım bunu içine sindireme-
miş, otomobile bomba koymuş...
Sonradan anlaşıldı ki Gülten Düşünceli, Derin-
ce'de Ülkü Ocaklan'nda yönetici olarak çalışmış...
• • •
Alican Yıldınm, 52 yaşında...
Üç eş ve 11 çocuk sahibi...
Malazgirt'ten Izmir Menemen'e gelip yerleşmiş...
Gazete haberine göre gecekondu ağası olmuş...
Alican, üç eşinden birinin ölümü üzenne, 13 ya-
şındaki bir kız çocuğunu satın almış...
13 yaşındaki kız çocuğunu Alican YıkJınm'a sa-
tan kim?
13 yaşındaki ÖS'nin inşaat işçisi babası Seyit S...
Alican, Seyit S'ye 500 milyon lıra para, bir miktar
altın verip ÖS'yle nişan yapmış. Diğer iki eşinden
korkan Alican, ÖS'nin evine gidip onunla birlikte ol-
muş. Asralık Köyü sakinleri durumu anlayınca da kı-
yamet kopmuş...
Alican diyor ki:
"Bunlannhepsiyalan, ben ÖS'yle beraberolma-
dım... Çünkü ben dini bütün adamım, beş vakit na-
mazkılarım..."
Haberi baştan sona okuyunca düşündüm:
"Bu gibi olaylar ne ilk ne de son..."
10-15 yıl önce Doğu ve Güneydoğu'dan 15-16
yaşlanndaki kız çocuklan Ege'de yaşlı erkeklere sa-
tılıyordu. 1990 sonrası ise durum değişti. Bu kez
Azerbaycan, Kırgızistan gibi Orta Asyacumhuriyet-
lerinden kız çocuklan Ege'de satılmaya başlanmış-
tı...
Bugün Balıkesir yöresinde Orta Asya cumhuriyet-
lerinden getinlen 17-18 yaşlanndaki kızlar, 1-2 mil-
yar lira, 25-30 yaşlan arasındaki kadınlar, 500 mil-
yon-1 milyar lira arası erkeklere satılıp imam nikâ-
hıylaevlenıyorlar...
Bu işi yapanlar kim?
Tarikat şeyhlennin adamlan...
Tarikat şeyhlerinin 'ünlü yakınlan' ve adil düzen te-
orisyenleri, Kırgızistan'da 17-18 yaşlanndaki kızlar-
la imam nikâhı kıyıp, Türkiye'deki eşlerini boşadılar
yadaterkettiler...
Kızlar 17-18 yaşında, ya tarikatçılar kaç yaşında?
55-65 yaşında!.
• • •
Gazeteler 52 yaşındaki gecekondu ağası Alican
Yıldınm'ın 13 yaşındaki ÖS'yi 500 milyon lira para,
bir miktar altın karşılığı almasını şu başlıkla duyur-
muş:
"Ahlaksız pazarlık..."
Baldızını kaçıran Süleyman Güldoğan, eşinin sev-
gilisinin otomobilini havaya uçuran Gülten Düşün-
celi, gecekondu ağası Alican Yıldırım...
Bu arada TCK'nin 312. maddesi için yapılan pa-
zarlıklar...
Recep Tayyip Erdoğan ve Şükrü Karatepe,
312'denhükümgiydi...
Şimdi 'demokrasi' istemenin tam sırasıdır...
Fazilet Partisi ne diyor:
"Haydi 312 'yi değiştırelım!.."
Fazilet; Necmettin Erbakan ve Şevki Yılmaz'ı
kurtarmak için 'pazarlığı' sürdürüyor, CHP'yi köşe-
ye sıkıştırmaya çalışıyor...
Nasıl pazarlık ama!..
Tıpkı gecekondu ağası Alican Yıldınm'ınki gibi!..
Işierine geldiğinde 'demokrasi', gelmediğinde
'şeriat' diyorlar...
Yerseniz...
Faks numaramız: 0212/513 90 98
CHP'den Eyüp Asık'a yanıt
'Hükümet yabancı
tekellerin avukatı'
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - CHP Parti
Meclısi (PM) üyesı Mus-
tafa Gazalcı. TEKEL'ın
her ne pahasına olursa ol-
sun özelleştinleceğini
söyleyen Devlet Bakanı
Eyüp Asık'ı. tütün işçisi
ve üreticisine karşı "ya-
bancı sigara tekellerinin
avukatüğmı üstlenmekle"
suçladı.
Gazalcı, dün yaptığı
yazılı açıklamada, "TE-
KEL'in idam fermam"
olarak nitelediği TE-
KEL'in özelleştırilmesiy-
le ilgili karan Devlet Ba-
kanı Eyüp Aşık'ın
"Yüzyüın büyük değişik-
KğL, önemli bir reform" di -
ye lanse ettiğine dikkat
çekti. Büyük reform ola-
rak öne sürülen işin birza-
manlar Fransız Reji'sin-
den alınarak ulusallaştın-
lan tütün tekeli olduğunu
anımsatan Gazalcı, TE-
KEL'in her türlü engele
karşın sürekli kazanç ge-
tiren bir kuruluş olduğuna
dikkat çekti.